26 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 MART 2015 CUMARTESİ DIŞ HABERLER [email protected] CUMHURİYET SAYFA 9 IŞİD’e karşı Irak harekâtının başını İran’ın çekmesine Suudi Krallığı veryansın etti ‘İran Irak’ı ele geçiriyor’ eni Suudi Kralı Selman, IŞİD’a karşı saNew York’ta bulunan vaşta öne çıkan ve dünDavutoğlu, Time dergisi ya güçleriyle nükleer ne demecinde, “Eğer IŞİD programında anlaşmaIrak’taki tehditlerden bi nın eşiğine gelen İran’a risiyse, Şii milisler de bir karşı “Sünni blok” oluşbaşka tehdittir. IŞİD Tık turmak üzere kolları sıvarit ya da Musul’u terk eder dı. Çiçeği burnunda Suve yerine Şii milisler gelir udi Kralı’nın son 10 güse mezhep savaşı çıkabilir. nünü Sünni ülke liderleBD’ye Tüm Sünni nüfuslu kent rini seferber etmekle gekara gücü çağrısı ler sakinleri tarafından öz çirdiği anlaşıldı. Selman İsrail Başbakanı Benyagürleştirilmeli” yorumu Cumhurbaşkanı Tayyip min Netanyahu’nun ABD nu yaptı. Musul harekâtını Erdoğan’ın da bulunduKongresi’nde Tahran ile olaSünni ulusal muhafızların ğu liderlerle görüşürken, sı nükleer anlaşmayı önleyönetmesini istedi. Faysal’ın (sağda) tepkisine rağmen Kerry Irak’ta İran askeri İhvan yüzünden Sünni mekten İran düşmanlığına dönen varlığını son derece doğal karşılar gözüktü. âlemde ortaya çıkan deran dondurmaya hazır konuşmasını, Riyad ve Ankara’nın rin çatladığı da kapatçıkışları takip etti. İranlı muadili İran Devrim Muhafızları’nın yurtdı leymani sahada mı, bir rol oynu Zarif ise ABD Başkanı Bama telaşında. DiplomatCevad Zarif ile nükleer müzake şı kolu Kudüs Gücü’nün komutanı yor mu? Yanıt, evet” dedi, ancak rack Obama’nın İran’ın nüklar, Riyad’ın İhvan’a karrelerin ardından teskin turuna çıkan Kasım Süleymani’nin Irak’ta sa harekâtı Iraklıların yönettiğinde, leer programında 10 yıllık ‘kısşı derin güvensizliğinin Kerry, Riyad durağında Suudi Kra hada harekâtı yönlendirdiğini bildi kendilerinin de İran’la koordine mi dondurma’ çağrısına yeşil devam ettiğini, ama Şii ğini belli eden ABD’li bakan “Sü li hareket etmediğinde ısrar etti. lı Selman ve Dışişleri Bakanı İran’ın bölgede etkisinin ışık yaktı. CNN’de ChristiPrens Suud el Faysal’ın tepkiartması korkusuyla ayane Amanpour’a çıkan Zasiyle karşılaştı. Irak’ta Tıkrit’i Türkiye’den Suriye ve Irak’a Sünni rılıkları bir kenara bırakrif, nükleer programın kısıt avutoğlu’nun günah cihatçı akışının muazzam boyutlara geri alma operasyonunu İran mayı salık verdiğini söylanmasıyla ilgili soru üzerine varması yüzünden İran ve Lübnan Devrim Muhafızları’nın yöledi. Bu çerçevede Mı“Bunu nasıl tarif ettiğinikeçisi İran ve Hizbullah Hizbullahı’nın sahada müdahil netmesi ve İran’ın eğittiği Şii sır ile Türkiye arasındaze bağlı. Eğer bir anlaşmaolmak zorunda kalmasına rağmen, milislerin sürüklemesi karşıki ilişkilerin düzelmesiDavutoğlu sorunu tersine çevirdi. ya varırsak, belli bir süre sında Faysal “Tıkrit endişeni tavsiye ettiği belirtilNew York’ta Dış İlişkiler Konseyi’ndeki konuşmasında Türkiye’nin Suriye’ye için belli sınırlamaları kalerimizin çok güzel bir ördi. Erdoğan ile Mısır ligeçen yabancı savaşçıları durdurmak için ne önlemler aldığı sorusuyla karşıbul etmeye hazırız” neği. İran Irak’ı ele geçirilaşan Başbakan “İran’dan, Lübnan Hizbullah’ından gelen, rejimi destekleyen deri Abdülfettah Sisi gededi. yabancı savaşçıların varlığına karşı yeterince şey yapıyor muyuz? Suriye’de yor... Bağdat’taki İran etkiçen hafta aynı gün Suusavaşmak için yetkililerini yollayan bazı ülkeler konusunda yeterince şey yasi tüm bölge için bir risk” di Arabistan’daydı. Selpıyor muyuz? Sanki sadece bir tarafta yabancı savaşçılar varmış gibi...” dedi. dedi. Suudi bakan, “IŞİD’e man, Sisi’ye ‘güvenlik Rusya için de “Ukrayna’dan evvel 300 bin kişiyi ölüren Esad’ı desteklediğinde karada karşı koymak için konusunda kırmızı çizginiye izole edilmedi? Öldürülenler Müslüman ve Suriyeliydi, Ukrayna’da öldügereken askeri araçların lerinin aşılmayacağı’ garülenler ise Hıristiyan ve Ukraynalıydı diye mi” ifadelerini kullandı. sağlanması şart” diyerek, rantisi verdi. Suud’un ürkiye’den kara harekâtı yok’ ABD liderliğindeki uluslastrateji değişikliğinin rarası koalisyonun karadan en önemli nedenDavutoğlu, Türkiye’nin IŞİD’e karşı kara operasyonuna girişip girişmeyeceği sorusu üzerine “Biz bu kavganın kurbanı durumundayız. Uluslararası medya leri IŞİD ve Kaide da müdahalesini istedi. Suuhâlâ sanki Suriyeliler Türkiye kara operasyonu yapmak istemediği için öldünedeniyle Irak ve di Arabistan, BAE, Bahreyn, rülmüş gibi bir hava yaratıyor” iddiasında bulunup şu mesajı verdi: “Niye Yemen’de SünniKatar, Ürdün IŞİD’e karşı herkes tarafından kabul edilmiş bir büyük strateji yokken, Türkiye risk allerin zemin kayhava saldırılarına katılıyor. malı? Amerikalı, Avrupalı askerler orada değilken, Türkiye niye yollamalı?” Selman, Sünni liderlerle görüşüyor. betmeleri. Kerry ise istifini bozmadı. Dış Haberler Servisi ABD ile İran’ın IŞİD’e karşı işbirliğine giderken nükleer anlaşmaya da yaklaşması Sünni ülkelere alarm zilleri çaldırıyor. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry’yi ağırlayan Suudi krallığı “İran Irak’ı ele geçiriyor” diye bağırırken, koroya katılan Başbakan Ahmet Davutoğlu IŞİD’e karşı Irak’ın Sünni bölgelerinde yürütülen harekâtta Şii milislerin kullanılmasını kınadı. Kerry, bu gidişatın insan hakları ihlalleri ve mezhepçiliğe dökülmemesi gerektiği şerhini düştü. avutoğlu: Şii milisler de tehdit D Yeni Suudi Kralı’ndan yeni Sünni bloku 8 Mart Yüreğimi Burkuyor 8 Mart’lar artık sadece yüreğimi burkuyor. Bir 8 Mart’a daha yaklaşırken ülkemizde kadınlara mahsus “pembe otobüs” uygulamalarına dair haberleri okumak içimi bunaltıyor. Kapıyı “dostlar alışverişte görsün” hesabına lütfen çalan polisin nerdeyse huzurunda, 20 yaşındaki genç sevgilisinin beynine ve kalbine “sıkan” insan kılığında canavarlar ruhumu karartıyor. Şiddet uygulmaktan cezaevine girdikten sonra “izine çıkabilen” bir başka barbarın “tek el” ateşle karısının yaşamını alması, gönlümü daraltıyor... Her gün yeni bir kadının taciz, tecavüz, şiddet, töre yüzünden; “öldürüldüğü”/“intihar” ettiği bir ülkede yaşıyor olmanın bilincinde olmak; her Allah’ın günü hemcinslerimin kardeş, baba, eş, sevgili kurbanı olduğunun ayırdına varmak kalbimi sıkıştırmaya yetiyor. AKP’nin işbaşında olduğu dönemde kadına yönelik şiddetin, logaritmik hızla katlanıp tavan yaptığını düşünmek, yüzde bin oranında arttığını görmek; bünyeme ağır geliyor… Bütün bunlar olurken Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Dünya Kadınlar Günü kontenjanından “kadınlara özel” makale kaleme alması ayrıca kimyamı bozuyor. “Kadınlarla ilgili meseleler açısından ülkemizin sicilinin iyi olduğunu söylemek, maalesef henüz mümkün değildir. Kadına yönelik şiddet konusu kanayan yaramız olmaya devam ediyor” diyor Cumhurbaşkanı... “...‘Kadınlara karşı ayrımcılık ırkçılıktan beterdir’ anlayışıyla kadınların sorunlarının çözümüne yönelik anayasa değişiklikleri yaptık, pek çok yasal düzenleme gerçekleştirdik. Kadınlara hayatın her alanında ‘pozitif ayrımcılık’ uygulayarak geçmişteki kayıpları telafi etmek çabası içinde olduk” diye devam ediyor. Alay eder gibi… “Pozitif ayrımcılık”tan anladığı tek şeyin, “başörtüsüne özgürlük” olduğunu yazının devamında açık biçimde ortaya koyan Cumhurbaşkanı, başörtülülerin üniversitelere girebildiğinden, yasama faaliyetlerine katılabilmelerinden bahsediyor. Ama uluslararası cinsiyet eşitsizliği raporlarında Türkiye’nin sistemli olarak kadınerkek eşitsizliğinin en beter olduğu ülkeler arasında çıktığından hiç söz etmiyor. Dünyanın “en büyük 17. ekonomisi” olmakla yere göğe koymadığı memleketimizin; kadınerkek eşitsizliğinde en eşitsiz ülkeler arasında “sondan 17’nci” olduğundan bahsetmiyor. Geçen yıl 136 ülke arasında 120. olan ülkemizin son bir yılda 5 sıra daha gerileyip, 125. sıraya düştüğünü hatırlatmıyor. AKP işbaşına geldiğinden beri ısrarla eve kapatılmak istenen kadının, tüm cinsiyet uçurumu raporlarında, “pozitif ayrımcılığın” en gerekli olduğu “ekonomiye katılım”da hiç kullanılmadığını, cinsler arası “ücret/fırsat eşitsizliği”nde ülkemizin en kadın sevmez ülkeler içinde yer aldığından dem vurmuyor. Karınca kararınca da olsa Türkiye de “kadına karşı ayrımcılıkla mücadelede” en etkili ve işlevsel kurumlardan biri olan “kadından sorumlu devlet bakanlığını” lağvedip yerine kadının adını tümden yok sayan “aile bakanlığını” getirenin doğrudan doğruya kendisi, AKP hükümetleri olduğunu söylemiyor. “Fıtrat”a bağlayıp.. “kadın erkek eşitliğine” inanmadığını sıfır kompleksle 2010 referandumu arifesinde açıkça telaffuz eden Erdoğan’ın, o referandumun üstüne seçim üzerine seçim kazanmış olması “kadın haklarındaki eksi hassasiyet” bağlamında gelişmiş ülkelere göre hangi kertede geri olduğumuzu başlı başına göstermeye yeter… Dünya kadın hareketini tamamen yok sayan böyle bir söylem içindeki bir lider, kadının ciddiye alındığı ve “adam yerine konduğu” ülkelerde bir daha kadınlardan oy isteyemez. İstese de alamaz. Oy istemeyi bırakın, bu feodal demeç kendisine hatırlatılmaksızın siyasal kariyerini bir daha sürdüremez. Bizim “ileri demokrasi”mizde oysa ki her şey, boynumuz kıldan incekabulleniliyor. 17 Aralık’lar, Soma’lar hazmedilip geçildikten sonra… Cumhurbaşkanı’nın “kadın erkek fıtrat eşitsizliğine” dair veciz görüşleri haydi haydi kabul görüyor. O Cumhurbaşkanı bugün işte “Yeni Türkiye”nin kadınlarını yazıyor. “2023 Türkiye’sinin kadın vizyonunu” çizyor. Uygar dünyanın önünde koşan 1923 Türkiyesi’nin “kadın vizyonunu” önünüze şöyle bir koyun… Ve bunu, Türkiye’yi bugün “dünyanın sondan 17. ülkesi” yapan “yeni kadın vizyonu” ile karşılaştırın… Nereden nereye savrulduğumuzu çok net göreceksiniz. Y A İ D AKP’nin ‘pozitif ayrımcılığı’ ‘T Suriye’de kimyasalı vuran BM kararı n BM Güvenlik Konseyi Suriye’de klor gazlı kimyasal saldırıları kınayan ve gelecekte tekrar kullanılması halinde BM tüzüğünün 7. maddesi uyarınca cezalandırmaya açık kapı bırakan bir kararı kabul etti. ABD’nin hazırladığı tasarıyla ilgili oylamaya Venezüella katılmazken, 15 üyeden kalan 14’ü Rusya dahil olmak üzere olumlu oy kullandı. Karar klor gazı kullanmakla ilgili belli bir tarafı suçlamazken, Batılı güçler kimyasal saldırıları Esad güçlerinin düzenlediğine dair kanıt bulunduğunu öne sürdü. Venezüella Temsilcisi ise BM’ye bağlı Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’nün raporlarında suçlanan taraf olmadığına dikkat çekti. BM tüzüğünün 7. maddesi yaptırımlardan olası askeri müdahaleye dek uzanıyor. Bangladeşli zanlının cezaevi basılarak linç edilmesi ve cesedinin parçalanıp yakılmasını binlerce kişi cep telefonlarıyla kaydetti. nBM Suriye Temsilcisi Staffan de Mistura’nın “dondurulmuş bölge” planını hayata geçirmeye çalıştığı Halep en ağır çatışmalarla sarsılıyor. Çarşamba günü hava kuvvetleri istihbarat binasının bombalanmasına katılan Nusra Cephesi’ne rejimin misillemesi gecikmedi. Kaide’nin Suriye kolu Nusra’nın çok güçlü olduğu İdlib’den Afganistan’da da savaşmış Kaideci Ebu Hammam eşŞami ve bir dizi komutanın öldürüldüğü haberi geldi. Devlet ajansı SANA, “Şami ve bir dizi liderin ordunun özel opersyonunda öldürüldüklerini” duyururken, kaynaklar hava saldırından söz etti. Faruk Suri adını da kullanan Şami Nusra’nın genel askeri komutanı olarak lideri Muhammed Golani’den daha önemli bir konumdaydı. Komutanı öldürülen Nusra darbe yedi Hindistan’da tecavüz zanlısına linç ‘partisi’ yapıldı Tecavüzsüz gün geçmeyen Hindistan’da dün iki tecavüztaciz zanlısı linç edildi. Dimapur kentinde 19 yaşında bir kadına defalarca tecavüzden tutuklanan Bangladeşli Seyid Ferid Han’ı yaklaşık 10 bin kişi hapishane basarak dışarı çıkardı, çırılçıplak soyup taş ve sopalarla linç etti, saat kulesinden sallandırdıkları cesedi kent meydanında parçalayıp yaktı. Binlerce kişi linci coşkuyla izlemenin yanı sıra cep telefonlarıyla görüntüledi. Kalabalık, topraklarını ve işlerini ellerinden almakla suçladıkları Bangladeşlilerin işyerlerini de yaktı. Polisin müdahalesinde linç çetesinden bir kişi öldü, bazısı yaralandı. Dimapur’da sokağa çıkma yasağı ilan edildi. Varanasi kentinde de çok sayıda genç kadın festival sırasında bir grup erkeğin cinsel tacizine uğradıklarından şikâyet etti. Toplanan kalabalık zanlılardan birini linç etti. Cezayir’de kadına karşı şiddete 20 yıl hapis Dış Haberler Servisi Cezayir’de meclis ka ra yönelik şiddete izin vermediğini” söyledi. dınlara yönelik aile içi şiddeti cezalandırırken evuçluyu affetme için tehdit gelebilir li kadınların maddi açıdan haklarının korunmasını Loha, toplumda kadına yönelik şiddetin var olda içeren yasa tasarısını kabul etti. Muhafazakâr cephe tasarıya “İslami değerlerle bağdaşmadı duğunu ve bunun giderek arttığı uyarısında bulundu. İslamcı cepheden ise tepğı” gerekçesiyle karşı çıkıyorkiler sürüyor. Bazı milletvedu. 462 milletvekilli meclisin killeri yasanın “aile yaşamıyarısından fazlasının desteğina zarar vereceğini, evlilik ni alarak yasa haline gelen takurumumun altını oyacağısarı, karısını yaralayan kocaya nı” iddia ediyor. Bu arada ya20 yıla varan hapis cezalarını içeriyor. Öldürücü saldırılarsada yer alan kadına suçluyu da ise ömür boyu hapis cezaaffetme hakkı veren madde sını öngörüyor. kadın hakları eylemcilerinin Yasa çerçevesinde ayrıca yanı sıra Uluslararası Af öreşlerinin izni olmadan finangütünce eleştiriliyor. Bunun sal kaynaklarına, parasına el kadınların tehdit edilmesi de koyan erkekler için 2 yıla vadahil tehlikeli sonuçlar doğuran hapis cezası kararlarını racağı, kadın ve erkekler arada kapsıyor. Tasarının kabul sındaki güç dengesinin yanedilmesine iktidardaki Ululış yorumlanmasına yol açasal Kurtuluş Cephesi’nden bir cağı uyarısı yapılıyor. Ülkemilletvekili “Bugün harika de polis verileri, geçen yıl kabir gün” diyerek memnunidına yönelik şiddetin yüzde yetini gösterirken Adalet Ba58’inin ev içinde olduğunu kanı Tayip Loha, İslamcı keortaya koymuştu. Yerel medsimin eleştirilerini reddedip Cezayir radikal İslamcılığa karşı ya bu şiddetin her yıl 100 ila kadın imamlar programını da “Kuran’ın kadınların onu200 kadını yaşamdan kopardevreye soktu. runu koruduğunu ve onladığını belirtiyor. 2023 kadın vizyonu S C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle