19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 2 MART 2015 PAZARTESİ 8 HABERLER 10 İLDE 24 ÇADIR VE KONTEYNER KENT Suriye’de 2011’de başlayan iç savaşın ardından çatışmalardan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sayısı her geçen gün artıyor. Onlar için hazırlanan barınma merkezlerinin de sayısı arttı. AFAD verilerine göre 10 ilde 24 çadır ve konteyner kent ile geçici kabul merkezi bulunuyor. (Fotoğraf: DHA) n Baştarafı 1. Sayfada GÜNDEM MUSTAFA BALBAY Dört yıldır süren iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınanların sayısı 2 milyona dayandı Suriyeliler 11 il kadar ADANA (DHA) Ülkelerindeki iç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan Suriyelilerin sayısı, 2 milyona yaklaştı. Başbakanlık Afet ve Acil Durum (AFAD) Başkanlığı’nın son verilerine göre, 229 bini çadır kent ve barınma merkezlerinde olmak üzere Türkiye’de 1 milyon 858 bin Suriyeli bulunuyor. Kayıt altına alınamayan Suriyelilerle birlikte bu rakamın 2 milyonu bulduğu belirtiliyor. Suriyelilerin sayısı 11 ilin toplam nüfusunu da geride bıraktı. Böylece Suriyelilerin sayısı Bayburt, Tunceli, Ardahan, Kilis, Gümüşhane, Artvin, Çankırı, Bartın, Iğdır, Sinop ve Bilecik’in 1 milyon 692 bin 213 olan toplam nüfusunu da aştı. Ocak itibariyla çadır kent ve barınma merkezlerinde toplam 229 bin Suriyeli bulunuyor. Suriyelilerin en çok yaşadığı barınma merkezi ise Şanlıurfa’da. Şanlıurfa’nın 4 ayrı ilçesinde kurulan 13 bin 871 çadır ile 2 bin konteynerde yaklaşık 80 bin Suriyeli yaşıyor. na bakılmaksızın tüm Suriyelilerin fotoğrafları çekilip parmak izleri alınarak Emniyet Genel Müdürlüğü’nün veri tabanına işleniyor. Kayıt işlemlerinin ardından Suriyelilere üzerlerinde resimlerinin de bulunduğu kart şeklinde “Yabancı Tanıtma Belgesi” veriliyor. Kayıt işlemi sırasında her bir Suriyeliye 11 haneli “Şahıs numarası” verilirken kart sahibinin adı, baba adı, doğum tarihi gibi tüm kişisel bilgileri Türkçe ve Arapça olarak yazıyor. AFAD tarafından yurt genelinde kayıt altına alınan Suriyelinin sayısı 11 Şubat itibariyle 1 milyon 629 bini buldu. Suriyeliler için Adana, Adıyaman, Gaziantep, Hatay, Kahramanmaraş, Kilis, Malatya, Mardin, Osmaniye ve Şanlıurfa’da oluşturulan toplam 17 çadır kent, 1 geçici kabul merkezi ve 6 konteyner kent, bünyesindeki sosyal ve sağlık alanlarıyla küçük bir şehirden farkı yok. Barınma merkezlerinin hemen hemen hepsinde okul, sağlık kabini, banka, market, oyun parkı, mescit, çamaşırhane, bulaşıkhane, televizyon ve internet odası gibi bir şehirde olması gereken tüm imkânlar mevcut. Ayrıca tüm çadır kent ve barınma merkezlerinde güvenlik kameraları bulunurken, güvenliği de jandarma, polis ve özel güvenlik elemanlarınca sağlanıyor. Bir şehirden farkı olmayan çadır kentler kendi içlerinde mahallelere ayrılıyor ve bu mahallelerde muhtarlık seçimleri dahi yapılıyor. İstanbul’da yeni görüntüleri ortaya çıktı Üç İngiliz kız, 18 saat otogarda beklemiş 17 çadırdan 6 konteyner kente AFAD kayıt altına alıyor Çadır kent ve barınma merkezlerin dışında ülkenin değişik il ve ilçelerinde yaşamlarını sürdürmeye çalışan Suriyelileri tespit etmek adına 2014’ün Ocak ayında AFAD tarafından başlatılan kayıt ve tespit çalışmaları ise devam ediyor. Hemen hemen her il ve ilçede kurulan kayıt için bir TIR konuşlandıran AFAD, polis ve jandarma ile yürüttüğü çalışmada yerleri belirlenen tüm Suriyelileri TIR’a getirip burada kayıt altına alıyor. TIR’lardaki görevli polislerce yaşları l Haber Merkezi IŞİD’e katılmak için Londra’daki evlerinden çıkan ve kendilerinden bir daha haber alınamayan üç İngiliz kızın İstanbul’da güvenlik kamerası tarafından çekilmiş görüntüleri ortaya çıktı. İngiltere’nin peşine düştüğü Shamima Begum, Amira Abase ve Kadiza Sultana’ya ait, BBC tarafından yayımlanan yeni görüntülerde kızların, İstanbul Bayrampaşa’daki bir otobüs şirketinin peronunda 18 saat bekledikleri görülüyor. İngiliz polisi 15 ve 16 yaşlarındaki kızların sınırda IŞİD militanlarıyla buluşarak buradan Suriye’ye geçiş yaptıkları yönünde araştırmalarını sürdürüyor. 18 Şubat’ta çekilen görüntülerde İngiliz kızların ellerinde bavullarıyla Urfa’ya hareket eden otobüse bindikleri kaydedildi. Otobüsün güzergâh üzerindeki mola verdiği noktaları belirleyen polis, güvenlik kameralarını incelemeyi sürdürüyor. Otobüs firmasının şoför ve görevlileri ise polise verdiği ifadede, yolcuların durumundan şüphelenmediklerini ve Gaziantep yakınlarında indiğini söyledikleri ileri sürüldü. Üç kızın, Kilis’ten kaçak yollarla Suriye tarafına geçtikleri ve Halep’in Azez ilçesinde bulundukları öne sürüldü. MEYDAN KADINLARIN Fotoğraflar: CAN EROK Kahvecioğlu’nun ölüm nedeni araştırılıyor ANTALYA L TİPİ CEZAEVİ’NDE SKANDAL Ünlü diyetisyen evinde ölü bulundu İstanbul Haber Servisi Ünlü isimlerin diyetisyenliğini yapan Yelda Kahvecioğlu (30) dün evinde ölü bulundu. Diyetisyen Yelda Kahvecioğlu’ndan bir süre haber alamayan yakınları, durumu polise bildirdi. Kahvecioğlu’nun, Ulus Öztopuz Caddesi’ndeki bir sitede bulunan evine gelen polis ekipleri, çilingir yardımıyla kapıyı açarak içeri girdi. Buse Terim, Ceyda Düvenci ve Ezgi Mola gibi ünlülerin diyetisyenliğini yapan Kahvecioğlu’nu evin yatak odasında ölü bulan polis, olay yerinde inceleme yaptı. Polis, Kahvecioğlu’nun bir süredir midesinden rahatsız olduğunu ve aldığı ilaç yüzünden kalp krizi geçirdiği şüphesi üzerinde duruyor. Kahvecioğlu’nun daha önce bir gazetede, sağlıklı yaşam ve zayıflama üzerine yazılar yazıyordu. Acı haber Kahvecioğlu’nun birlikte çalıştığı pek çok ünlü ismi de yasa boğdu. Haberi alan magazin dünyasının tanınmış isimleri taziyelerini sosyal medya üzerinden paylaştı. ...imparatorluk diyen olmuş. Sınırlar aşan keşifler sıralamaya girmiş. Bilimsel buluşlardaki başarılar hayli geniş yer tutmuş. Bütün bunların üzerine Shakespeare çıkmış. “Bizim” demişler “yüzyıllar boyu en büyük başarımız Shakespeare gibi bir küresel değer yetiştirmiş olmamızdır.” Edebiyatçılar, bir yanıyla çağının tanığıdır bir yanıyla da çağını aşan ölümsüz bir işlev üstlenirler. Onların bıraktığı eserler kalıcı olmaktan öte her dönem çoğalmaya devam ederler. Yaşar Kemal Anadolu topraklarının en yerel ve en küresel yazarıdır. Yereldir; Toroslar’dan Çukurova’ya insandan hayvana, taş topraktan havaya suya her şeyin dilini bilir. Bize dağ eteğinden patlayıp çıkmış bir pınar heyecanıyla anlatır. Küreseldir; yeryüzünde insanların en güzel isteminin barış olduğunu bilir. Onu anlatır. Onu yazar. Gazeteci tarih taslağının ilk aşamasını yazar. Mesleğini bir adım daha ileri götürdüğünde kendi attığı, o ilk adımdan kalıcı eserler üretir. Yaşar Kemal bunun en eserli örneğidir. HHH Yaşar Kemal gibi yönünü iktidarlara, iktidar nimetlerine çevirmemiş, hep halkıyla kalemiyle nefes alıp vermiş bir aydının rahat bir ömür sürmesi zordu. Öyle de oldu... Yaşamı boyunca bir işi üretmekse öteki işi de ürettiklerinin hesabını vermek oldu. Zaten gerçek aydın bugünkü iktidarın haracını yemek değil de. Geleceğin yapısına harç taşımak değil midir? Yaşamı boyunca halkından hiç kopmadı. Zaten gerçek aydın gücünü halktan. okurdan alan değil midir? Sırtını, rant kapısı kolay açılan metropol kalelerine değil Toroslar’a dayadı. O yüzden yıkılmadı. En büyük gücü diliydi. Bugün Türkçe dağarcığında “Yaşar Kemal sözlüğü” diye bir bölüm var. O sözlük ki; Yaşar Kemal’in Toroslar’dan, göçerlerden, kuşlardan, kaya kovuklarından toplayıp getirdiği, kalbinde, beyninde damıtarak sözcüklere çevirdiği bir hazinedir. Türkiye gibi ülkelerde aydınlar hem yaptıklarından sorumludur hem de yapmadıklarından. Demokrasi, insan hakları mücadelesi aydınların mihenk taşı haline geliverir. Öyle anlar olur ki; herkes sussa aydınların susmaması gerekir. Yaşar Kemal böylesi anların en kararlı sesiydi. Bu yönü zaman zaman yazarlığının da önüne geçti. Daha doğru anlatımla kişiliğini tamamladı. HHH Şimdi Yaşar Kemal’i daha farklı bir yaşam bekliyor. Ölüm merhemi aydınlara bakıştaki şaşılıkları giderir. Onların ürettiklerini, hatta üretemeyip üretmek istediklerini öne çıkarır. Yaşar Kemal ölümsüzlük şerbetini yudumlarken kendisinden sonrakilerin iyi ararlarsa bulabilecekleri en bereketli tohumları da saça saça yürüdü sonsuzluğa. Evrensel bir benzetme ile başladık, öyle noktalayalım… Çinlilerin bir sözü vardır: Bir yıl sonrasını düşünüyorsan tohum ek. On yıl sonrasını düşünüyorsan ağaç dik. Yüzyıl sonrasını düşünüyorsan toplumu eğit. Yaşar Kemal gibi değerleri selamlayıp, bu söze şu eki yapmak uygun düşer: Bin yıl sonrasını düşünüyorsan aydın ve sanatçı yetiştir. Nasıl ki türküleri yakanlar yasaları yapanlardan daha güçlüyse o türkülere konu olan yaşamları yazanlar da öyledir… Türkçenin büyük bir eser üretme gücü olduğunu en iyi kanıtlayan Yaşar Kemal’in toprağı Toroslar kadar çok ve bereketli olsun… l İstanbul Haber Servisi Cumhuriyet Kadınları Derneği (CKD) tarafından Mersin’de vahşice katledilen Özgecan Aslan cinayetine dikkat çekmek amacıyla Kadıköy Moda’dan, İskele Meydanı’na yürüyüş düzenlendi. CKD Başkanı Dr. Canan Arıtman 21. Yüzyılın Türkiyesi’nde kadınların “Kadın Hakları” yerine yaşam hakkı derdine düştüğüne dikkat çekti. Aralarında çeşitli sivil toplum kuruluşları, bazı dernekler ve Beşiktaş Çarşı grubu üyelerinin de bulunduğu yaklaşık bin kişi, ellerinde bayraklarla, “Cumhuriyet devrimleri, kadını özgürleştirir” yazılı pankart açtı. Yine cinsel istismar yine çocuk cezaevi l ANTALYA (DHA) Pozantı, Şakran, Muğla ve Van cezaevlerinde çocuklara yönelik şiddet ve cinsel istismar olaylarının ortaya çıkmasının ardından skandallara hergün bir yenisi ekleniyor. Son skandal ise daha Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) tarafından hazırlanan raporlarıyla yaşanan hak ihlallerine birçok kez dikkat çekilen Antalya L Tipi Cezaevi’nden geldi. İddaya göre bu cezaevinde 24 Mayıs 2014’te suça sürüklenen çocukların kaldığı B/7 ünitesine getirilen 18 yaşındaki A.N’yi koğuştaki diğer 7 çocuk dövdü. 3 gün sonra ise diğer çocuklar tarafından karanlık bir odaya kapatılıp ölümle tehdit edilen A.N’ye oral seks yaptırılıp, pantolonunun çıkartılıp tecavüz girişiminde bulunulduğu ileri sürüldü. İddianame Antalya 5. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. 7 çocuk hakkında dava açıldı. İstanbul, Monopoly için oy desteği bekliyor Kutu oyunları arasında yer alan Monopoly, yeni versiyonu Monopoly Dünya Şehirleri’nde yer alacak 20 şehri seçmek için www.oyumistanbula.com adresinde bir oylama başlattı. İ s t a n b u l ’ u n da aralarında olduğu 80 şehrin aday gösterildiği oylamada en çok oy alan 20 şehir, tüm dünyada satışa sunulacak Monopoly Dünya Şehirleri oyununda yer alacak. 4 Mart’a kadar sürecek oylamaya katılanlar sevdikleri şehir için her gün diledikleri kadar oy kullanabilecek. Oylama sonucunda kazanan şehirler, Monopoly’nin resmi doğum günü olan 19 Mart’ta açıklanacak. Kahvecioğlu “Türklerin en Kürdü Kürtlerin en Türkü” Sait Faik Ustam, hocam, abim, babam, arkadaşım, yoldaşım, Sevgili Yaşar Kemal güle güle.. Işıklar içinde uyu, yıldızlar yağsın üstüne... İnsanlığın başı sağ olsun... “İnsanoğlu umutsuzluktan umut yaratandır” Yaşar Kemal Arif Keskiner C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle