17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
7 ŞUBAT 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Fotoğraf: VEDAT ARIK BHH’den birlik çağrısı Birleşik Haziran Hareketi, CHP, HDP ve sosyalistlere sorumluluk çağrısı hazırlığı yaparken ‘AKP’ye karşı işbirliği sağlanmazsa’, 7 Haziran seçimlerinde seçmenini serbest bırakabilir TÜREY KÖSE ANKARA Birleşik Haziran Hareketi’nin (BHH) 13 Şubat’taki boykot eyleminden sonra CHP, HDP ve sosyalistlere “Gelin AKP İslami faşizmine karşı ortak bir sorumluluk gösterelim, bir program etrafında bir araya gelelim” çağrısı yapılması planlanıyor. Taraf gazetesinde dün yayımlanan bir yazıda yer alan “ÖDP 13 Şubat’ta HDP ile ittifak yapacaklarını açıklayacak” haberi yalanlandı. Alper Taş, “13 Şubat boykotunun ardından, Haziran meclislerinin tartışmaları sonunda karar alacaklarını ve bu sürecin mart ayı başını bulabileceğini” söyledi. ÖDP’nin Ülke Temsilciler Meclisi toplantısı sonuç bildirgesinde “Haziran Hareketi’nin bütünlüğünde seçim kararı alacağız. Haziran Hareketi’nin bugün bir seçenek olarak yerleştiği alanı boşaltmayan ve bağımsız siyasi tutumunu koruyan bir çizgi geliştirilmelidir” denildiğinin de altı çizildi. BHH’nin seçimlerde izleyeceği tavırla ilgili bazı kulis ve notlar şöyle: CHP ile HDP arasında: Bir seçim ittifakına yanaşmayan CHP, BHH içindeki bazı isimleri milletvekili adayı göstermeye sıcak bakıyor. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden önce Alper Taş’a “CHP’den milletvekili adayı olun, seçildikten sonra partinize dönün” önerisi iletildi. Taş geçen günlerde de CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu LAİK EĞİTİM İÇİN MİTİNG PAZAR GÜNÜ İstanbul Haber Servisi Eğitimdeki gericileşmeye karşı Birleşik Haziran Hareketi, Pir Sultan Abdal Kültür Derneği, Alevi Bektaşi Federasyonu, Alevi Vakıflar Federasyonu, Alevi Dernekleri Federasyonu ve EğitimSen tarafından yarın saat 13.00’te Kadıköy Meydanı’nda laik, bilimsel, anadilinde eğitim ve demokratik yaşam için dayanışma ve birlik mitingi düzenlenecek. Mitinge ilişkin Alevi örgütlerinden yapılan açıklamada, “Miting başta Aleviler olmak üzere tüm toplumun eğitimdeki hak ihlallerine ve zorunlu din derslerine karşı bir duruş olacaktır” denildi. 13 Şubat Cuma günü yurt genelinde de okullar boykot edilecek. Alevi örgütlerinin eğitimdeki gericileşmeye karşı Kadıköy Meydanı’nda yapmak istediği mitinge İstanbul Valiliği tarafından Maltepe veya Yenikapı adres gösterilerek izin verilmedi. Bunun üzerine İçişleri Bakanlığı ile görüşen Alevi örgütleri ve EğitimSen, mitingin Kadıköy’de yapılabilmesi için izin aldı. Yarın saat 13.00’te Kadıköy Meydanı’nda gerçekleştirilecek miting için Kadıköy Boğa Heykeli, Haydarpaşa Numune Hastanesi ve eski Salı Pazarı’ndan toplanılarak yürüyüş kortejleri oluşturulacak. ziyaret etti. Öte yandan, HDP de BHH ile seçim işbirliğini zorluyor. BHH Yürütme Kurulu üyelerinden Merdan Yanardağ “BHH’nin Kürt ulusal hareketi ile bu aşamada bir ittifak içine girmesi düşünülemez” dedi. Yanardağ’la aynı sözcükleri kullanmasalar da; BHH içinde “Çözüm süreci şeffaf değil. Başkanlık sistemi tartışmaları ortada, seçimden sonra hangi adımlar atılacak bilemeyiz. Öyle bir sürece BHH’yi emanet edemeyiz” görüşünü dile getirenlerin sayısının az olmadığına dikkat çekiliyor. HDP’nin karar değiştirip seçimlere bağımsız adaylarla girmesi durumunda, bazı yerlerde gösterdikleri adayların BHH tarafından desteklenebileceği de kulislerde ifade ediliyor. “Ortak sorumluluk” çağrısı: BHH’nin ay sonuna dek meclislerde bir çerçeve metin ortaya koyması ve mart ayı başında da seçimlerde izlenecek tavrın netleşmesi bekleniyor. Bu süreçte CHP, HDP ve sosyalistlere “Gelin ortak bir sorumluluk gösterelim” çağrısı yapılması planlanıyor. “İslami faşizmi geriletmek için acil talepler etrafında, yeni bir cumhuriyet temelinde, Gezi imkânının ortaya koyduğu başlıklar çerçevesinde, Türklerle Kürtlerin eşit, özgür birlikteliği etrafında bir programı paylaşacak büyük bir sandık seçeneği oluşturmalıyız” içerikli bir çağrı metninin kamuoyuna açıklanması bekleniyor. Çağrıdan sonuç alınamaz ve “AKP’ye karşı en geniş kesimlerin iş birliği” sağlanamazsa, BHH içinde yer alanların 7 Haziran seçimlerinde serbest bırakılması bekleniyor. BHH’nin HDP ve CHP’yi karşısına almadan, “AKP’ye, gericiliğe, faşizme oy yok” içerikli bir seçim kampanyası yürütmesi planlanıyor. Bu durumda, Alper Taş’ın da CHP listelerinden milletvekili adaylığı önerisi reddedeceği belirtiliyor. Taş’ın “Benim kişisel olarak bir partiden adaylığım diye bir şey söz konusu olamaz. Aday olup olmayacağıma BHH karar verir” sözlerine dikkat çekiliyor. Alper Taş’a ‘liberalizm’ eleştirisi: Alper Taş sürekli “AKP’yi yenmenin yolu CHP, HDP ve sosyalistlerin işbirliğinden geçer” mesajı verirken, BHH bileşenlerinden KP içinden bu sözlere eleştiriler gelmeye başladı. Aydemir Güler “Kolay çare solculuğu” başlıklı yazıda, “CHP ile HDP’nin AKP’yi bitirmek üzere, bir biçimde aynı kaba su taşıyacakları bir formül Haziran Direnişi’nin liberalizmle dejenere edilmesi, AKP karşıtı ilerici birikimin yeni bir proje ve tasarımın yapıtaşı haline getirilerek tasfiyesi demektir” görüşünü dile getirdi. BHH, asıl 7 Haziran’dan sonra: BHH’nin yeni bir hareket olduğu, seçim tartışmaları içinde yıpratılmaması gereğinin de altı çiziliyor. BHH içinde “Hareket seçim tartışmalarının dışında kalabilir. Her parti seçimle ilgili kendi tavrını ortaya koyabilir. BHH bize asıl seçimden sonra gerekli, bu gövdeyi korumalıyız” görüşü de dile getiriliyor. DİSK, KESK, TMMOB ve TTB yargılanıyor ‘1 Mayıs CANAN COŞKUN dava konusu yapılamaz’ Geçen yıl 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde, halkı kanuna aykırı toplantı ve gösteri yürüyüşüne kışkırttıkları öne sürülen DİSK Genel Başkanı Kani Beko ile DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu’nun da aralarında bulunduğu 5 sendika ve meslek örgütü temsilcisi hâkim karşısına çıktı. Duruşmada savunma yapan KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, “Eğer emekçiler değil de sermaye kesimi Taksim’de bir gösteri düzenleseydi ayaklarına kırmızı halılar serilirdi. 1 Mayıs dava konusu yapılamaz. Bundan dolayı bu dava hükümsüzdür” dedi. Heyet, sanıkların yazılı savunmalarının incelenmesi için duruşmayı 24 Marta erteledi. İstanbul 28. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dün görülen duruşmaya sanıklar DİSK Genel Başkanı Kani Beko, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, KESK Eş Genel Başkanı Lami Özgen, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Soğancı ve Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi Başkanı Özdemir Aktan katıldı. Sanıkları duruşmada 50’ye yakın avukat temsil etti. Duruşmada savunma yapan Beko, İstanbul Valiliği’nin metro, metrobüs, vapur seferlerini 1 Mayıs’ta iptal ederek Taksim’e açılan bütün bulvar, cadde ve sokakları trafiğe kapattığını anımsattı. Beko, Taksim Meydanı’nı “yayalaştırma projesi” gerekçesiyle işçi sınıfına kapatan AKP ve İstanbul Valiliği’nin yurttaşların seyahat özgürlüğü hakları da dahil olmak üzere, demokratik haklarını kullanmasını yasaklayarak İstanbul’da adeta “sıkıyönetim” uyguladığını belirtti. AİHM’nin Taksim Meydanı’nın 1 Mayıs Alanı olduğu ile ilgili kararını anımsatan Beko, “Karar kesinleştiği halde, siyasi yetkili ve bürokratlar kararın uygulanması için gerekli önlemlerin alınmasını sağlamamış, tam tersine, yine Taksim’i 1 Mayıs kutlamalarına kapatmışlar, çağrıcıları da suçlu ilan etmeye devam etmişlerdir” dedi. DİSK Genel Sekreteri Çerkezoğlu ise 1 Mayıs 2014’e “kent yaşamı olumsuz etkilenmesin” diye koyulan yasağın İstanbul’da hayatı zindan ettiğini, bu nedenle Taksim’de 1 Mayıs yasağının akıldışı olduğunu ifade etti. Çerkezoğlu, 7 Haziran 2013’te dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın İstanbul Atatürk Havalimanı’nda yaptığı miting sırasında E5 trafiğinin kilitlendiğini, havalimanına giriş çıkışların saatlerce kapandığını belirtti. Çerkezoğlu, havalimanının valilikçe tanımlanmış miting alanlarından olup olmadığını ve miting alanında yapılmadığı gerekçesiyle dağıtılmayan mitingle ilgili soruşturma açılıp açılmadığını sordu. Lami Özgen de 1 Mayıs 2014’te Taksim’de 39 bin polis ve TOMA’ların konumlandırıldığını belirterek, “Polis devletine döndüğümüze başka bir kanıt var mıdır? 1 Mayıs’ta Taksim’i yasaklamak, 1 Mayıs 1977’deki katliamı onaylamak demektir” dedi. TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Soğancı ise “1 Mayıs 2015 günü için de karar alacağız ve Taksim’de kutlayacağız. Bu bizim görevimiz” dedi. TTB Merkez Konseyi Başkanı Prof. Dr. Aktan “Burada yanlış kurumlar yargılanıyor” ifadelerini kullandı. Duruşma sırasında 1 Mayıs gününe ait Şişli’deki polis şiddetinin görüntüleri de izlendi. Duruşma öncesi DİSK, KESK, TTB ve TMMOB yöneticileri ve üyeleri adliye binası önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Grup, “Emekçiler faşizmi yargılıyor, Taksim 1 Mayıs alanıdır yargılanamaz” pankartı açtı. Uluslararası Sendikalar Federasyonu da emek örgütlerine destek verdi. Mahkeme: Yönetmelik yayımlanmalı Yargıdan hükümete MUSTAFA ÇAKIR ANKARA Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) yapısını tamamen değiştirmek amacıyla tasarı hazırlayan, son olarak da odaların yönetmeliklerini çeşitli gerekçelerle yayımlamayan Başbakanlık’a, yargı bir kez daha “dur” dedi. Mahkeme, Başbakanlık’ın TMMOB’nin yönetmeliğini yayımlamama kararını iptal etti. Kararda, TMMOB’nin kamu kurumu niteliğinde, özerk bir yapıya sahip olduğuna dikkat çekilirken yönetmeliklerinin yayımlanmamasının hukuka aykırı olduğu vurgulandı. Çevre ve şehircilik alanında açtığı davalarla hükümetin tepkisini çeken TMMOB, yargıda bir kez daha kazandı. Dava süreci şöyle gelişti: TMMOB’nin yönetmeliklerinin yürürlüğe girebilmesi için Resmi Gazete’de yayımlanması gerekiyor. Bu nedenle TMMOB, “İnşaat Mühendisleri Odası Referans Belgesi Yönetmeliği’ni” Resmi Gazete’de yayımlanması için Başbakanlık Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü’ne gönderdi. Ancak Başbakanlık yönetmeliği yayımlamadı. Ardından da TMMOB’ye iade etti. Gerekçe olarak da, yönetmelikte yapılmak istenilen düzenlemelerin kanuni idare ilkesine uygun olmadığı savunuldu. Başbakanlık ayrıca İnşaat Mühendisleri Odası’na kayıtlı üyelerin mesleki etkinliklerini, deneyim, birikim ve yeterlilikleri doğrultusunda değerlendirerek referans belgesi verilmesinin de uygun olmayacağını ileri sürdü. Bunun üzerine TMMOB konuyu yargıya taşıdı. Davayı Ankara 11. İdare Mahkemesi görüştü. Mahkeme kararında, Başbakanlık teşkilatının ana hizmet birimleri arasında sayılan Kanunlar ve Kararlar Genel Müdürlüğü ile Mevzuatı Geliştirme ve Yayın Genel Müdürlüğü’nün görevlerinin kanun, kanun hükmünde kararname, tüzük, yönetmelik, Bakanlar Kurulu’na ait tasarıları anayasa, yasa, genel hukuk kurallarına uygunluk yönünden denetleme ve taslakların şekli unsunları (taslağın adı, madde, fıkra, bent, kullanılacak harfler vb) ile sınırlı olduğuna dikkat çekti. Mahkeme, TMMOB’nin yönetmeliğinin yayımlanmamasının hukuka aykırı olduğunu vurguladı. Kararda kamu kurumu niteliğinde mesleki bir kuruluş olan TMMOB’nin aynı zamanda tüzelkişiliği ve özerk yapısı da bulunduğuna dikkat çekildi. Mahkeme, Başbakanlık’a, TMMOB’nin yönetmeliklerinde hukuka aykırılık görülmesi halinde Danıştay’a dava açılabileceğini de anımsattı. Başbakanlık’ın yönetmeliği yayımlamama kararını iptal eden mahkeme, dava masraflarının da Başbakanlık’tan alınmasına hükmetti. Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ reket eden grup kısa süre sonra Cebeci yakınlarında durduruldu. Polis, eylemcilere geri dönmeleri yönünde uyarıda bulundu. Eylem yapmak isteyen grup minibüslerden inmeyince polis eylemcilere araçların içinde sert müdahale etti. Midibüsün kapısını tutan polis, eylemcilerin üzerine biber gazı sıktı. Protesto gösterisi gerçekleşmezken yaklaşık 50 kişi gözaltına alındı. Protesto gösterisini gerçekleştiremeden gözaltına alınan gruptakilerin durmunu takip edeceğini bildiren CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, dün akşam saatlerinde gözaltına alınan eylemcilerin emniyetteki son durumuna ilişkin bilgileri Twitter hesabından paylaştı. Emniyete ulaştığında, eylem yapmak isteyenlere “feci şekilde dayak atıldığını” gördüğünü söyleyen Aygün, gözaltına alınanlardan Yalçın Öztürk’ün başının döndüğünü, kustuğunu ve darp ediliş şeklini hatırlamadığını bildirdi. Aygün, daha sonra Öztürk’ün tomografisinin çekildiğini ve titremesinin sürdüğü bilgisini paylaştı. Aygün tweet’lerinde, “Biz gözaltındaki tüm DEVGENÇ’lilerle görüştük. Yüz, göz, boğaz ve kollarında darp izleri var. Çevikler dövmüş. Hukukun kırıntısı kaldı mı?” ifadelerini kullandı. ‘TMMOB dersi’ Havalimanı miting alanı mı? (DHA) Berkin Elvan’ın ölümünün 600. gününde anmak isteyenlere polis feci şekilde darp etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Berkin Elvan’ın Gezi protestoları sırasında İstanbul’da öldürülmesinin 600. günü nedeniyle Ankara’da bir grup protesto gösterisi düzenlemek istedi. Cumhurbaşkanlığı Sarayı önünde düzenlenmek istenen eyleme polis sert müdahale etti. Protestocular feci şekilde dövülerek gözaltına alındı. Halk Cephesi üyeleri, Ankara’da bir araya geldi. Protesto gösterisi yapmak isteyen gruba polis izin vermedi. İstanbul’dan minibüslerle Ankara’ya gelen grup, minibüslerle Cumhurbaşkanlığı Sarayı yakınlarına geçmek istedi. Saray’a gitmek için ha Polis hastanelik etti YALOVA VE EREĞLİ’DE GİRİŞİMLER SONUÇSUZ CHP ÜSKÜDAR’A 1725 ARALIK CEZASI AKP’den ret FARUK KIRTAY Cemevi talebine Başkana pankart soruşturması Harç tahsilatı durduruldu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YÖK, üniversiteyi uzatan öğrencilerden harç tahsilatının şubat ayı sonuna kadar ertelenmesi için üniversitelere yazı gönderdi. Tahsilat durdurma kararı, ikinci dönem kayıtlara başlamak üzere olan binlerce üniversiteliyi sevindirirken, konuyla ilgili yapılması gereken yasal düzenlemenin ilk Bakanlar Kurulu toplantısında ele alınması bekleniyor. AKP hükümeti, 2012 yılında yaptığı düzenleme ile yükseköğretim harçlarını kaldırmıştı. Ancak okulu uzatanlar ve ikinci öğretim öğrencileri bu düzenlemeden muaf tutulmuştu. Düzenlemeye göre aynı dersi üç kez alan öğrencilerden kredi başına yüzde 50, dört sefer alan öğrencilerden yüzde 100, beş sefer ve üzeri alan öğrencilerden ise yüzde 300 daha fazla katkı payı ücreti alınacaktı. Sadece okulu uzatanlar değil, normal eğitim süresi içinde olan öğrenciler dahi bir dersi üç kez alıyorsa dersin bedelini ödemek zorunda kalacaktı. Düzenlemeye çok sayıda öğrenci ve üniversiteler tepki göstermiş, çok sayıda üniversitede de kural uygulamaya konulmamıştı. YÖK’ten yapılan yazılı açıklamada, öğrenim ücretlerine ilişkin sorunun çözümü için YÖK Başkanı Yekta Saraç ve Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın Başbakan Davutoğlu ile görüştüğü belirtildi. YALOVA Yalova ve Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde cemevlerinin ibadethane olması talebi belediye meclislerinde AKP’li üyelerin oylarıyla reddedildi. Yalova Belediye Meclisi’nin CHP’li üyeleri Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararı doğrultusunda cemevlerinin ibadethane olarak tanınması için önerge verdi. AKP’li meclis üyesi ve Cem Vakfı Yalova Şube Başkanı Sinan Giray, CHP’li üyelerle birlikte evet oyu verirken, AKP’li meclis üyesi Ahmet Özsümer raporlu olduğu halde oturuma katılarak hayır oyu verdi. Tedavi gören CHP’li meclis üyesi Melda Çetin de oturuma katılamayınca CHP’nin cemevlerinin ibadethane olması yönündeki önergesi 14 evet oyuna karşı, AKP’lilerin 15 oyuyla reddedilmiş oldu. Kararı hasta yatağında öğrenen CHP’li Çetin, “Bilgi verilmiş olsaydı sedye ile gelip oyumu kullanırdım” dedi. Ereğli’de cemevlerinin ibadethane olması talebi belediye meclisinde AKP’lilerin oylarıyla reddedildi. Alevi Kültür Dernekleri Ereğli Şubesi Başkanı Dursun Ali Kansu ve Alevi Kültür Dernekleri Genel Sekreteri Ali Arıkan, Ereğli Belediye Başkanı Hüseyin Uysal’ın, ayrımcılık yapmayacağı yönündeki sözlerini anımsatarak duruma tepki gösterdi. Bakırköy Belediyesi ise cemevlerinin ibadet yeri kabul edilmesi ve belediye olanaklarından diğer ibadethaneler gibi yararlanmasını oybirliğiyle kabul etti. Bakırköy’de ibadethane oldu İstanbul Haber Servisi CHP Üsküdar İlçe Teşkilatı tabelası üzerinde “1725 Aralık Yolsuzlukla Mücadele Haftası” yazılı 4 eski bakana ait fotoğrafın bulunduğu pankart nedeniyle CHP Üsküdar İlçe Başkanı Erdoğan Altan hakkında “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. AKP Üsküdar İlçe Yönetim Kurul Üyesi Kadir Oğuz, 20 Aralık 2014 günü gece saatlerinde aracı ile seyir halindeyken Üsküdar CHP İlçe Teşkilatı tabelası üzerindeki pankartı görünce Üsküdar Asayiş Büro Amirliği’ne gitti. Oğuz, pankartı asanlar hakkında AKP adına şikâyetçi olduğunu belirterek pankartın kaldırılmasını istedi. Emniyet görevlileri nöbetçi savcılık talimatıyla aynı gece 02.45 sıralarında vinç yardımıyla pankartı indirerek emniyette muhafaza altına aldı. Olayın ertesi günü Anadolu Sulh Ceza Hâkimliği’nce muhafaza altına alınan pankarta el konuldu ve suça konu pankart adli emanete alındı. Daha sonra da CHP Üsküdar İlçe Başkanı Erdoğan Altan hakkında “Kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret” suçlamasıyla soruşturma başlatıldı. Suçlamaya ilişkin ifade veren Altan suça konu pankartın hakaret suçunu oluşturmadığını belirterek, “Pankart her CHP’li üye tarafından asılmış olabilir. Bu pankartla ne AKP’ye hakaret edilmiş, ne de gözleri bandajlı bir şekilde resimde görülen kişilere. Amaç siyasi parti olarak demokratik kurallar içinde muhalefet görevini yaparak halkın dikkatini bir yöne çekmektir. Asılan pankart hakaret suçunu oluşturmaz, kaldı ki pankartın indirilmesi kararı hukuka uygun bir karar değildir” dedi. Altan, AKP’ye hakaret unsuru olmadığı için şikâyet hakkının suçun niteliği gereği ilgili bakanlarda olduğunu söyledi. C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle