Katalog

28 ŞUBAT 2015 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 11 Özgür, eşit ve bağımsız yaşam hakkını savunacak ‘Deniz gezmiş Özgürlük ve bağımsızlık vakfı’ kuruluyor Deniz’e en güzel hediye aytekin ataay Deniz gezmiş l l l HİLAL KÖSE Bugün, 68 kuşağının gençlik lideri Deniz Gezmiş’in 68. doğum günü. Aile, Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının anısını, devrimci mücadeleye kattıkları değerleri yaşatmak amacıyla “Deniz Gezmiş Özgürlük ve Bağımsızlık Vakfı”nı kuruyor. Yasal başvuru, gelecek hafta yapılacak. Kadıköy’de faaliyete başlayacak olan vakfın açılışının, Deniz’lerin idam edildikleri gün olan 6 Mayıs’a yetişmesi planlanıyor. Vakıf binasında bir bölüm de müzeye dönüştürülecek. Deniz Gezmiş’in idamından sonra üzerinden çıkan parka ve postallar dahil pek çok eşya burada sergilenecek. Bu haberi Deniz Gezmiş’in doğum gününde duyuran kardeşi Hamdi Gezmiş, “Bu sadece ağabeyimin değil, Denizler’in vakfı olacak. Hüseyin’in ailesi de destek veriyor. Yusuf’un ailesiyle anne ve baba öldükten sonra maalesef koptuk” dedi. Hamdi Gezmiş, vakıf kurma sürecini gazetemize anlattı. Vakıf fikri nasıl doğdu? Ağabeyim ve arkadaşları katledildiklerinden beri, insanların anılarında ve kalplerinde yaşamaya devam ediyor. Vakıf düşüncesi, Deniz ağabeyimlerle ilgili yapılacak araştırma, etkinlik ve üretilecek yapıtlar nedeniyle gelen talepleri kurumsal bir kimlik altında karşılama ihtiyacından doğdu. Anıları ve manevi mirası daha iyi yaşatılabileceğimize inandık. “Abim Deniz” kitabından elde edeceğimiz geliri de dokunmadan vakfa aktaracağız. Bu parayı yardım derneklerine de verebilirdik ama biz değerlendirmek istedik. Denizler’le ilgili zaman içinde çok iyi araştırmalar, edebi eserler ortaya çıktı, ancak bu işi ticaret için kullanmak isteyenler de oldu... celal Doğan kilmiş yeni bir fotoğrafı ortaya çıktı. Gazetemizin arşivinden çıkarılan fotoğrafta Gezmiş, Celal Doğan ve birkaç arkadaşıyla İstanbul Hukuk Fakültesi Orta Bahçe’de hocaları Prof. Aytekin Ataay’la şakalaşıyor. Arkadaşları Ataay’ı omuzlarına almaya çalışırken, Gezmiş de eliyle hocasına destek oluyor. Hamdi Gezmiş “Arkadaşları ağabeyimin şakacı olduğunu söylerdi. Biz onun doğum gününde biraz da şakacı tarafını göstermek istedik” dedi. Gezmiş’in DOĞUM GÜNÜNDE YENİ FOTOĞRAF Deniz 1968 yılında çe Vakıf neler yapacak, gençlere nasıl bir yön sunacak? Vakıf, her türlü ayrımcılığın giderilmesini, insanların özgür, eşit ve bağımsız yaşama hakkını savunacak. Demokrasi ve toplumsal barış kültürünün geliştirilmesi yönünde çalışmalar yürütecek. Başarılı öğrencilere burs vermek istiyoruz. Neler yapacağımızı hep beraber yaşayıp göreceğiz ama ben şunu düşünüyorum. Uluslararası düzeyde, hukuk ve insan hakları alanında bir sempozyum yapabiliriz. Herkesin omuz vermesiyle, desteklemesiyle mümkün olabilecek projelerimiz var. Ödüllü yarış destek verebilir Herkes malar, paneller yapmak, bilime ve araştırmalara katkı vermek istiyoruz. Arşiviniz de buradaki müzede mi yer alacak? Ağabeyimin hücresinden çıkan kitapları, küçük objeleri, vefatından sonra bize teslim edilen giysilerini, postallarını, arkadaşlarının ailelerinden gelen eşyaları, mektupları, vakıf binasında oluşturacağımız müzede sergileyeceğiz. Arşivimiz burada olacak. Ağabeyimin iki parkası var. Biri tutuklandığında Halit Çelenk’e verdiği... Diğeri de hapishanede kullandığı, idamdan sonra bize verilen parka... Bize verdiği parka da müzede yer alacak. ve İnan aileleri de Aslan destek veriyor Hamdi Gezmiş Vakfın yerinin Kadıköy’de olmasının bir özelliği var mı? 50 küsür senedir, Deniz ağabeyim de öyle, Kadıköylü olduğumuz için, ulaşımı kolay olduğu için seçtik. Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın ailelerinin katkısı var mı? Kesinlikle, ağabeyimi, Yusuf ve Hüseyin’den ayrı tutmamız söz konusu değil. Ağabeyimin efsane olarak tanıtılmasına da karşıyız. Hepsi birbirinden değerli, cesur, karakter sahibi insanlar. Fakat, bazı isimler sembolleşiyor. “Deniz’ler” denince üç isim akla geliyor. Daha geniş olarak, bir kuşak da anılabiliyor. TÜYAP’ta sormuşlardı, nedir farkları diye. Ben de “boy farkı” demiştim. Hüseyin’in kardeşleriyle görüşüyoruz. Onlar da olumlu karşıladılar. Vakfımızın ana senedinde de Deniz ve arkadaşlarının anılarını yaşatacak faaliyetlerde bulunacağımızı söylüyoruz. Yusuf’un anne ve babası vefat etti. Ablası var bildiğim kadarıyla fakat görüşemiyoruz. ‘Muhtemel faili bildirdim’ Dink cinayeti soruşturması kapsamında gözaltına alınan eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı CANAN COŞKUN Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesine ilişkin soruşturma kapsamında gözaltına alınan eski İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek, “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “görevi kötüye kullanmak” ve “resmi belgede sahtecilik” suçlarından sevk edildiği mahkeme tarafından tutuklandı. Akyürek’in avukatı Adnan Şeker, “TCK’deki suç tanımlamasına, somut delillere gerek yok” diyerek ve TCK kitabının sayfalarını yırtarak kararı protesto etti. Dink’in faillerine yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan Akyürek, cinayet sonrası İstanbul’a İstihbarat Daire Başkanı olarak geldiğini belirterek “Cinayetin muhtemel failini Trabzon Emniyet Müdürü olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü ve İstihbarat Dairesi’ne resmi yazı ile bildirmiştim” dedi. Akyürek, cinayetin azmettiriciliği ile yargılanan Erhan Tuncel’in yardımcı istihbarat elemanlığından çıkarılması onayının eski Trabzon İl Emniyet Müdürü Reşat Altay tarafından imzalandığını söyledi. Akyürek, “Trabzon İl Emniyet Müdürü olduğum dönemde, ne pahasına olursa olsun Yasin Hayal’in, Hrant Ramazan Dink’i öldürme Akyürek kararlılığına dair yazı, alarm durumundan bahseden İstihbarat Daire Başkanı Sabri Uzun’a gönderilmiştir. Uzun haberi anında İstanbul’la ile paylaşsa ki görevini yapmış olacaktı. Bu yazı ile ilgili bir eksiklik mevzuu edilemeyecek ve cinayet önlenmiş olacaktı” diye konuştu.Akyürek, ifadesinde eski İstanbul İstihbarat Müdürü Ahmet İlhan Güler’in kendi evinde gerçekleştirilen görüşmeyi kabul etti. Akyürek, “Kendisiyle ailece ziyaretleşmelerimiz olurdu. Son dönemde Güler’le olan diyaloğumda diğer il şube müdürlerimiz gibi dinamikti” dedi. Sınıra hem hendek hem askeri sevkıyat DİYARBAKIR (Cumhuriyet) PYD’nin kontrolündeki Suriye’nin Kamışlı kentinin hemen karşısında bulunan Mardin Nusaybin’de sınırda iş makineleriyle hendek kazılmaya başlandı. Hendeklerin güvenlik gerekçesiyle kazıldığı belirtildi. Genişliği 3 metre, derinliği de 2 metre olduğu belirtilen hendeği kazma çalışmaları iki iş makinesi ile devam ederken, 2. Hudut Tabur Komutanlığı’na bağlı Kenan Dalbaşar Kışlası’nda görevli askerler de güvenlik önlemleri aldı. Mardin’in Kızıltepe ilçesi yönünden gelen askeri TIR’lar üzerinde bulunan uzun menzilli 1 obüs topu ve 1 Karayel tankı, Şırnak’ın Cizre ilçesine doğru gitti. TIR’lar, askeri top ve tank taşıdı. Şehit Uzman Çavuş Uğur Gülmez’in babası, yakınlarına sarılarak gözyaşı döktü. Nöbette cinnet: 3 şehit Yurt Haberleri Servisi Ağrı’nın Doğubeyazıt ilçesinde Gökay Hudut Tabur Komutanlığı’na bağlı Şehit Fehmi Altınordu Hudut Bölük Komutanlığı’nda Piyade Çavuş A.B.G önceki gece saat 23.00 sıralarında nöbet tuttuğu sırada cinnet getirerek, kendisine zimmetli piyade tüfeğiyle ateş açtı. Mevzide bulunan Piyade Uzman Çavuş Uğur Gülmez, Piyade Çavuş Muhammet Can ve Piyade Er Akın Buluş şehit oldu. Piyade Uzman Çavuş Gülmez’in Erzurum’un Horasan ilçesindeki yakınları acı haberle yıkıldı. Baba Sadrettin Gülmez, “Bekârdı, kendisi için nişan hazırlığımız vardı” dedi. Gülmez’in mesleğe 2 yıl önce başladığı, ilk görev yerinin de Doğubeyazıt olduğu öğrenildi. Piyade Er Akın Buluş’un Edirne’nin Keşan ilçesindeki babaevinde yas var. Buluş’un terhisine 12 gün kaldığı ve biri erkek 3 kardeşinin olduğu öğrenildi. Piyade Çavuş Muhammet Can’ın, Kırşehir’in Çiçekdağı ilçesine bağlı Orta Hacıahmetli köyünde babaevinde yas var. Terhisine 17 gün kaldığı öğrenilen şehidin babası Mustafa ve kanser hastası annesi Hacer Can acı haberle sinir krizleri geçirdi. Uğur Gülmez uluş 12 gün, Can 17 gün tezkere alacaktı Bsonra Akın Buluş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye üzerinden Suriye’ye kaçtıkları iddia edilen üç İngiliz genç kızla ilgili İngiltere ile Türkiye arasındaki polemik sürüyor. İngiltere Parlamentosu İçişleri Komisyonu’nun bilgi için kızların uçuş yaptığı THY’nin genel müdürü Temel Kotil’i davet ettiği iddia edildi. Ancak Dışişleri Bakanlığı davete olumlu yaklaşmadığını açıkladı. Genç kızların THY uçağı ile seyahat ettiklerinin belirlenmesinin ardından Kotil’i 10 Mart’ta bilgi vermek için davet eden İngiltere’ye Kotil’in gitmeyeceği belirtildi. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Tanju Bilgiç, THY’nin kuralları ihlal ettiğini düşünmediklerini vurgulayarak, Genel Müdür Kotil’in çağrılmasını doğru bulmadıklarını söyledi. Bilgiç, parlamentoya bilgi verilmesi konusunun değerlendirileceğini, THY’nin Londra yönetecisinin de bilgi verebileceğini ifade etti. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, İngiltere’yi zamanında bilgi vermemekle suçlamış, İngiltere Başkanı David Cameron, Arınç’ı yalanlamıştı. Hükümete yakın gazetelerde ise dün başka bir iddia gündeme getirildi. Buna göre 3 genç kız 17 Şubat’ta ülkelerinden ayrıldı. İngiliz yetkililer ise Türkiye’nin İngiltere Büyükelçiliği’ne 18 Şubat’ta, mesai saatlerinin dışında yani 19.00’da eposta yoluyla bilgi verdi. Bilgiç “Bildirim geç. Bir gün çok uzun bir süre” dedi. Kotil’e İngiltere vizesi yok Muhammet Can Akyürek’e eski İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’ın ifadesi anımsatıldı. Cerrah; Akyürek’in, Dink’in Yasin Hayal tarafından “Ne pahasına olursa olsun mutlaka öldürüleceği” konusundaki kesin istihbari bilgi içeren F4 raporuyla ilgili hiçbir zaman bilgi vermediğini ifade etti. Cerrah, “Bu cinayetle ilgili görüşmeler devam ederken ben kendisine bu kişilerle ilgili yani Samast ile ilgili daha sonrada Erhan Tuncel’le ilgili bilgi olup olmadığını sormama rağmen bana bilgi vermedi” dedi. Cerrah, Tuncel’in sorguda yardımcı istihbarat elemanı olduğunu söylemesi üzerine Akyürek’i aradığını, Akyürek’in de “Sen onu kendine yardımcı istihbarat elemanı yap” dediğini aktardı. Cerrah, konuşmada panik havası olduğunu ifade etti. C errah: O raporla ilgili hiç bilgi vermedi afganistan’da şehit düşen adem şengül, memleketi Çarşamba’da toprağa verildi ‘Böyle mi gönderdik’ Yurt Haberleri Servisi Afganistan’ın başkenti Kâbil’de Taliban’ın düzenlediği bombalı saldırıda şehit olan 38 yaşındaki Piyade Uzman Çavuş Adem Şengül’ün cenazesi dün Samsun Çarşamba Havalimanı’na getirildi. Şehidin cenazesi, annesi Döndü, babası Hüseyin, eşi Nurgül Şengül tarafından karşılandı. Cenaze araca konulduğu sırada baba Hüseyin Şengül oğlunun tabutuna bakarak, “Canım, hoş geldin, biz seni böyle mi gönderdik!” dedi. Eşini karşılamaya tekerlekli sandalyede gelen Nurgül Şengül ise “Aşkım” diye bağırarak gözyaşı döktü. Şengül için Büyük Cami’de tören düzenlendi. Eşinin tabutunun yanına gelen Nurgül Şengül, “Aşkım dur gitme” diyerek gözyaşı döktü. Şehidin cenazesi Kıranköy Şehitliği’nde toprağa verildi. 2 aydır Afganistan’da görev yapan Şengül’ün 5 yaşında oğlu vardı. AKSARAY (DHA) İstanbul’a giderken AksarayAdana karayolu kent girişinde gözaltına alınan ve IŞİD militanı olduğu belirtilen Mahsun D serbest bırakıldı. Jandarmaya ilk ifadesinde Musul’da IŞİD’e ait bir karakolda 6 aydır görev yaptığını, Irak ve Suriye’de çeşitli operasyonlara katıldığını söyleyen Mahsun D. eşi ve 2 çocuğunu Musul’a götürmek için de İstanbul’da oturan ailesinin yanına gitmek üzere olduğunu belirtti. Adliyeye sevk edilen Mahsun D. Türkiye’de eyleme katılmadığı için mahkemece adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. IŞİD’li serbest bırakıldı Böyle havaya uçurulmuş Şah Fırat operasyonuyla boşaltılan ve IŞİD’in eline geçmemesi için imha edilen Süleyman Şah Türbesi’nin imha anına ilişkin görüntüler yayımlandı. A Haber’de yayımlanan görüntülerde patlayıcılarla imha edilen türbenin bulunduğu bölgeden havaya büyük bir duman bulutu yükseldiği görülüyor. Geçen hafta sonu düzenlenen operasyonla türbedeki 38 asker ve emanetler Türkiye’ye getirilmişti. C M Y B