Katalog

2 ŞUBAT 2015 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER l Mardin’den İstanbul’a kaçan iki sevgiliyi otobüsten iner inmez bıçakladılar. 25 yaşındaki Hamdullah Ayaydın hayatını kaybetti Yalvaç ve Kapaklı’da vahşi cinayet 3 döndürmeye alışmışlardı, bir yiğidin çıkıp da o kırbacı elinin tersiyle çirkin suretlerine aşk edebileceğini göremediler. Ak Saray’ın görkemi karşısında tevazuyla eğilirler zannettik, beceremediler. Kendi komik kürklü şapkalı, kırmızı urbalı askerlerine karşı ecdadın askerlerini dizince mesajı alırlar diye umduk ve fakat kördüler. Cumhurreisimiz, siz herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsınız diye kükrediyse sebebi bu vurdumduymazlıktır. Üst aklın kraliçeden bile sakladığını Erdoğan bu sebeple ifşa etti ve dedi ki “Bana göre İngiltere bile bir yarı başkanlıktır, hâkim olan unsur orada kraliçedir.” Kraliçeden televizyonu bile sakladıkları için hanımefendi vaziyetten biraz geç haberdar oldu. Haberdar oluş o oluş, İngiltere, kraliçesinin haklı öfke tufanıyla çatırdıyor. Ben, diyor kraliçe, hâkim unsur olduğumu tahta geçtiğimde henüz doğmamış bu yiğitten mi duyacaktım diye duvarları yumruklamakta. Bir devasa yalanı senelerdir yayan anayasa hukukçuları arasında toplu intiharlar gözleniyor. Hukuk fakültelerinin bahçelerinde ateşler yakıldı, mukayeseli siyasi rejim kitaplarıyla anayasa hukuku notları yakılıyor. Usta onlara vaziyeti düzeltmeleri için çok şans verdi. Kullanamadılar. Artık onlar düşünsün. Batı’nın bütün yalanları yüzlerine vurulacak. Küba’daki camiden başlandı, İngiltere kraliçesiyle devam ediyor. Tarih, olması gerektiği gibi baştan yazılıyor. İngiltere bu rejim krizini atlatamayacak göreceksiniz. Büyük, emperyal cihanşümul Türkiye’nin yürüyüşünü artık kimse durduramaz. Titre Almanya, sarsıl Fransa, kendine gel Amerika. Sıra sizde. Usta konuşacak, siz de hizaya gireceksiniz. Yetti artık. Mazlumlar Erdoğan’ın liderliğinde yeni bir sabahın şafağıyla aydınlanacak. Tarih, Erdoğan’ın zihninde şekillendiği şekliyle baştan kurulacak. Töre belası otogarda yakaladı İstanbul Haber Servisi Mardin’den kaçan genç sevgililer İstanbul’a adım attıkları otogarda eli bıçaklı kişilerin acımasız saldırısına uğradı. Sağlık ekipleri yaşam fonksiyonları duran Hamdullah Ayaydın’ı (25) kalp masajı yaparak hayata döndürmeye çalıştı. Sırtına isabet eden bıçak darbeleri nedeniyle kanlar içinde yerde yatan genç kız kendisini hastaneye sevk eden sağlık görevlilerine “Bizi aynı hastaneye götürün” diye seslendi. C.İ bilincinin yerinde olup olmadığını kontrol için sorular soran sağlık görevlisinin “Kaç yaşındasın” şeklindeki sorusunu “19” diye yanıtladı. Ayaydın ambulansla Bayrampaşa Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Genç adam kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti. Genç kız ise Bezmialem Vakıf Gureba Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Polis olay yerini çembere alarak inceleme yaptı. Saldırıda kullanılan bıçaklar bulundu. Ellerinde kan bulaşmış bıçak olan saldırganların kaçtığını belirten bir görgü tanığı, “Kızın karnını tutarak yerde yattığını gördüm. Çocuğu şuraya arkaya çektiler. Sırtından kanlar akıyordu. Çocuğun ağzından ‘Aşkım’ diye bir kelime çıktı” dedi. Olayın gözünün önünde olduğunu söyleyen başka bir görgü tanığı ise, “İki genç üç Boş evlere sığındılar YUSUF ZİYA CANSEVER VAN Van’da 23 Ekim ve 9 Kasım 2011’de meydana gelen iki depremin ardından konteyner kentte kalan ve kiracı oldukları için kendilerine kalıcı konut verilmeyen 20 aile, Kevenli mevkiinde TOKİ tarafından yaptırılan ancak yaptırıldığı günden bu yana boş duran daireleri işgal etti. Depremzedeler adına konuşan Ali Ahi, “Burada devlete ait olan üç bloktaki konutlar, hırsızlar tarafından talan edilmiş, perişan bir halde bekliyor. Biz de buradaki bu konutları işgal ettik. Burası bu saatten sonra Vanlı Depremzede Platformu’nun işgali altındadır. Artık hiçbir güç bizi buradan çıkaramaz” dedi. Van’ın Kevenli mevkisinde dul ve yetimler için 2010 yılında TOKİ tarafından yapılan 3 bloktaki konutlar bir süre depremzede öğretmenler için tahsis edildi. Daha sonra 2012 yılında TOKİ’nin Van’da yaptırdığı kalıcı konutlara yerleşim başlayınca buradaki konutlar boş kaldı. Kiracı oldukları için kendilerine kalıcı konut verilmeyen ve maddi olanakları yeterli olmadığı için kiraya çıkamayan 20 depremzede ailede de TOKİ’nin Kevenli mevkisinde yaptırdığı bu konutlara yerleşti. Elektrik ve suları olmayan dairelere yerleşen depremzedeler, konutları kendi imkânlarıyla kısmen de olsa onarmaya başladı. Depremzedelerden Ali Ahi, “Biz depremzede aileler olarak birçok eylem girişiminde bulunduk, açlık grevi yaptık, Ankara’ya yürüdük ama şimdiye kadar bir sonuç elde edemedik. Bu nedenle biz Vanlı Depremzedeler Platformu olarak devlet eliyle yapılan ve boş bırakılan bu üç, bloka yerleştik. Barınma bizim de hakkımız” dedi. Konukları sahipleneceklerini ifade eden Ahi, “Ben ve çocuklarım sokakta kaldığımız için kış şartlarında susuz elektriksiz olan bu daireye taşındık. Türkiye Cumhuriyeti eğer sosyal devletse barınma ve iş sorunlarımızı çözmelidir. 5 dairesi olan adam TOKİ’den ev alıyor, torpili olan işe giriyor. Bu yaptığımız suç mu ya da değil mi onu da bilmiyoruz ama buna mecbur kaldık. Beklemediğimiz tepkilerle karşılaşırsak eylemimizi kent merkezine taşıyacağız. Buradaki daireler konteyner kentte kalan bütün depremzedelere de yeter. Buradan kesin çıkmayacağız ve sonuna kadar direneceğiz” diye konuştu. genç etrafa bakıyordu. Öteki otobüsten indi. Ellerinde bıçak vardı. Bir tanesinde mavi bıçak vardı. Bir adam ‘Burada burada burada’ deyince diğerleri de gelip bıçaklamaya başladı. Adamı yere yatırdılar (bıçağı) vurdular vurdular. Daha sonra kız geldi. Sarıldı. ‘Aşkım’ dedi. Bilmiyorum... Çok kötü oldu” diye konuştu. Öte yandan C. İ.’nin babasının önceki gün Mardin Emniyet Müdürlüğü’ne giderek, kızının kaçırıldığı yolunda bilgi verip şikâyetçi olduğu öğrenildi. C. İ’nin yakınları olduğu iddia edilen saldırganların yakalanması için polis çok geniş operasyon başlattı. ISPARTA (DHA)Isparta’nın Yalvaç İlçesi’nde 49 yaşındaki G.S., imam nikahıyla birlikte yaşadığı 67 yaşındaki Osman Tokmak’ı öldürdükten sonra gittiği Bursa’nın Osmangazi ilçesinde polise teslim oldu. G.S’nin Tokmak’ı öldürdükten sonra başını kesmeye çalıştığı ve cesedi yorganların altına sakladığı ortaya çıktı. G.S.’nin 18 yaşındaki oğlu da cinayet şüphesiyle gözaltına alındı. Olay yine Yalvaç’ta 2012’de yaşanan “kesik baş” cinayetini akıllara getirdi. 29 yaşındaki Nevin Y. kendisine silah zoruyla tecavüz ettiğini ileri sürdüğü Nurettin G.’yi gece tüfekle vurup başını kesip bir çuvala koyarak “İşte namusuma uzananın kellesi” diyerek köy meydanına atmıştı. Tekirdağ Kapaklı’da da merkeze 5 kilometre uzaktaki ormanlık alanda kolu kesilmiş ve başı ezilmiş bir erkek cesedi bulundu. Cesedin Aykut Birke’ye ait olduğu tespit edildi. Soruşturma başlatıldı. Yetti Artık! Sarayda bir kargaşa var. Bağırış çağrış. Kapılar çarpılıyor. Kravatlı kibar beyler, döpiyesli narin hanımlar telaşla kuyruğa girmiş laf anlatmaya çalışıyor ama ne fayda. Sarayın sahibini teskin etmek mümkün değil. Duvarlar sesinin kudretiyle gümbürdüyor. Buckingham Sarayı’nda zor günler yaşanıyor. Ben diyor Kraliçe İkinci Elizabet, 1952’den beri bu tahtta bir kukla gibi ömrümü harcadım. Ecdadıma utanç, tebaama alay konusu oldum. Tören var dediniz tuzluk gibi oturttunuz. Koca kraliyet ailesini bir pembe diziye çevirdiniz. Onlarca abuk sabuk adama bu başbakandır diye beni muhatap ettiniz. Gençliğimi soldurdunuz. Kraliçe sakinleştirilemiyor. İngiliz istihbaratı konu yayılmasın diye her türlü tedbiri aldı ama sarayda kopan vaveyla Londra sokaklarında dahi duyulabiliyor. Başbakan korkusundan nükleer saldırı ihtimaline karşılık yapılmış sığınakta yaşıyor. Hem de bir haftadır. Bir koca tezgâh çöktü. Dünyanın en iyi gizlenen sırrı ifşa oldu. İngiltere sevgili okurlar, İngiltere yıkılıyor! Ama bu hak edilmiş bir yıkılış. Ortadoğu’da uzunca bir süredir çıkarlarımız çatışıyordu. İngiltere, yanına Almanya’yı, İsrail’i ve faiz lobisini de alarak Gezi’dir, yolsuzluk iddialarıdır hükümetimizi devirmeye çalışıyordu. Uygun diplomatik kanallarla çok uyarıldılar. Laftan anlamadılar. Zannettiler ki burası hâlâ büyükelçilerinin müstemleke valisi gibi siyasetçileri sigaya çekebilecekleri o eski Türkiye. O parantezin kapandığını anlamadılar. Uzun adam cumhurbaşkanı olduğunda ayılmadılar. Hoca’nın başbakanlığa gelmesiyle kendilerini “çek” edemediler. Alttan aldık. Dik durduk diklenmedik. Fakat akıllanmadılar. Her şeyin bir haddi olduğunu anlamadılar. Dünyayı kırbaçlı topaç gibi Alanya’ya da kadınlar plajı Yurt Haberleri Servisi AKP’li Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, büyük tartışma yaratan ve protestolara neden olan kadınlar plajının ikincisini Alanya’da açacaklarını söyledi. Alanya’ya kadınlar plajının halkın isteği üzerine gündeme geldiğini savunan Türel, “Bu plaj aynı Antalya’daki gibi olacak. Sarısu gibi, Allah’ın lütfu bir alanı, ağaçlarla, dereyle ayrılmış bir alanı bulup çıkaracağız” dedi. Başkan Türel henüz yer tespitinin yapılmadığını söyledi. l 20 depremzede aile TOKİ’ye yerleşti: Belki suç ama mecburuz Kış ortasında sokakta kaldık l Depremzedelerden Cemile Subak, “Sayın Başbakan’a sesleniyorum. Kocam yok, çocuğum cezaevinde, ben sakatım. Daha önce engelli maaşı alıyordum ama bunu da kestiler. Kira ödeyecek durumum yok. Nereye gideyim bu yaşlı halimle? Bizi buradan çıkarmaya çalışırlarsa kendimi de bu binayı da yakarım. Ölmek var dönmek yok” dedi. Konuyla ilgili görüştüğümüz AFAD Müdürü Cafer Giyik ise, söz konusu konutların kendilerine ait olmadığını belirterek, “Bunların SYDV’ye ait olması gerekir. Bize ait konutların hepsi hak sahiplerine dağıtılmış ve herkes yerleşmiş durumdadır. Bizim boşta kalmış konutumuz yoktur. Kesinlikle Kevenli’de yapılan 3 + 1 daireler bize ait değildir” dedi. nereye gideyim Kira ödeyecek durumum yok Beş kardeşine bakıyor cekişti can Saatlerce l Yozgat’ta zehirlenen bir köpek, saatlerce yol ortasında can çekişti. Ayağa kalmaya çalışan köpek, her defasında adım atamadan tekrar düştü. Belediye ekiplerinin olay yerine yaklaşık bir saat sonra gelmesine vatandaşlar tepki gösterdi. Belediye ekipleri, yerde can çekişen köpeği bir traktöre yükleyip götürdü. (DHA) TUNCELİ (AA) Çemişgezek ilçesine bağlı Sarıbalta köyünde tek katlı evde kardeşleriyle yaşayan 18 yaşındaki Nuran Akkavak, annesi Naime Akkavak’ı 2010 yılında kaybetti; ardından hayvancılıkla uğraşan babası Mehmet Akkavak “sahte çek düzenleyerek dolandırıcılık yaptığı” iddiasıyla tutuklandı. Kardeşlerinin bakımını üstlenen ve 8. sınıftayken eğitimini yarıda bırakmak zorunda kalan Nuran, beş kadeşinin okuması için uğraşıyor. Nuran Akkavak, “Kardeşlerimin okumasını istiyorum. Ben, onlar okusunlar diye okula gitmedim. Buradan Cumhurbaşkanımıza, Başbakanımıza ve Adalet Bakanımıza sesleniyorum” diye konuştu. C M Y B