23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 26 Kasım 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 4 Ortadoğu batağı aazallah ya bu Rus uçağı olayı, soğuk savaş döneminde olsaydı! Her neyse, son olay bir kez daha gösterdi ki, “Ortadoğu batağında şaha kalkan kıçın kıçın batar”. Saddam’la başlayan koca ABD’ye uzanan her olayda görürsünüz bu sözün doğruluğunu. Şu anda da, Rusya ile Türkiye bir kez daha anlıyorlar aynı gerçeği. Türkiye, Suriye ve Irak’tan sonra, arkasından gelenlere uzak ara fark atarak ön sıralarda yer alıyor Ortadoğu batağına saplananlar listesinde. Ankara’nın, bölgede işlerin bu noktaya gelmesini tek başına önleyebilecek bir güç olduğunu kimse ileri süremez. Ama Türkiye’nin 12 yılda dış politikada geldiği yerin mimarı olan bugünkü iktidarın, içine düştüğü krizi kendi açısından yönetmekte, olayları kavramakta ehil olmadığı görülüyor. Zaten bu noktada eleştiriliyor. Türkiye, Atatürk’ün, Cumhuriyet diplomasisinin temel ilkesi haline gelmiş olan “yurtta barış, dünyada barış” ilkesi doğrultusundan ayrılmamalıydı. Bu ilke boş bir slogan olmayıp özellikle Ortadoğu için yaşamsal önemdeydi. Ne var ki Türkiye, ilk Körfez bunalımından yani Özal döneminden beri bu doğrultudan sapmış, macera peşine düşmüştür. HHH Böyle bir aymazlığın nelere mal olabileceğini ise yaşayarak görmüş bulunuyoruz. Salt, katkımızla yerle bir edilen Suriye’den gelen milyonlarca göçmen bile, aklımızı başımıza getirmeye yeterdi, eğer başa devşirilecek akıl olmuş olsaydı. Türkiye hiçbir biçimde, bölgede çatışan güçler arasında taraf olmamış olsaydı, badireyi çok daha az hasarla atlatabilirdi. Ama Ankara bunu yapmadı ve bu yüzden de ABD de dahil bütün aktörler tarafından zaman zaman eleştirildi. İflah olmaz “Esad” takıntısı ve M “bir koyup üç alma” saplantısı olmasaydı, Ankara bugün Moskova ile böyle bir gerginliğin içine düşmek durumunda kalmazdı. Genelkurmay’ın yaptığı açıklamada belirtildiğine göre, Rus uçağı çeşitli kez uyarılmış olmasına karşın ihlalini sürdürdüğü için düşürülmüştür. 22 Haziran 2012 tarihinde Türk Silahlı Kuvvetleri’ne ait F4 Phantom keşif uçağı Suriye’nin Lazkiye kentinin 8 mil açığında düşürüldükten sonra Ankara bölgedeki yeni angajman kurallarını açıklamıştı. Buna rağmen yine de şu soru geçerliliğini korumaktadır: Uçağın düşürülmesi illa şart mıydı? Başka önlemlere başvurulamaz mıydı? Nitekim daha önce de benzer olayların üstesinden başka yöntemlerle gelinmişti. HHH Gerginlik tırmanırken bu olasılığın önceden kestirilmesi gerekirdi. Olmadı. Putin’in yapısını bilenler, şimdi gelinen noktada Moskova’nın gerginliği daha da tırmandıracağını, TürkRus ilişkilerinin mutlaka yara alacağını görürler. Putin’in büyük bir çıkışla “bölgede ben de varım” dedikten sonra uçağının düşürülmesi olayını hiçbir şey olmamışçasına içine sindirmesi beklenemez. Olayları trmandırmakta her iki tarafın da kendilerine göre haklı gerekçeleri olabilir ama çıkarları yoktur. Artık olayı hiç olmamış kılmak mümkün olmasa bile hasarı sınırlı tutmak mümkündür. Neyse bu olayla Türkiye ardından da Rusya bir kez daha gördüler ki, Ortadoğu batağında şaha kalkan kıçın kıçın batar. Türkiye’nin bu alanda uğrayacağı hasarın boyutlarının daha da büyümesini engellemek için bölgedeki yerini, rolünü iyi saptaması gerekir ki, şimdiye dek çeşitli defalar kanıtlandığı üzere bu iktidar o işi doğru dürüst yapamayacaktır. Başkanlığa ‘güçler ayrılığı’ ayarı ğlu, ‘seçim o t u v a D n a k a b Baş lanan ır z a h k ra la o i t ze bildirgesi’nin ö mını Meclis’e sundu ra hükümet prog EMİNE KAPLAN/SİNAN TARTANOĞLU aşbakan Ahmet Davutoğlu, dün 64. Hükümet’in programını TBMM Genel Kurulu’na sundu. Programın sunuşuna Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a “Meclis çalışmaları başta olmak üzere kurumların uyumlu ve etkin çalışması için vereceği destekten dolayı şimdiden teşekkür etmekle” başlayan Davutoğlu, özetle şu hedefleri açıkladı: 6 temel alanda reform: 6 temel alanda reformlarımızı yoğunlaştıracağız. Bunlar; “Demokratikleşme ve adalet”, “Eğitim”, “Kamu yönetimi”, “Kamu maliyesi”, “Reel ekonomide köklü değişim”, “Öncelikli dönüşüm programları alanında gerçekleştireceğimiz reformlardır.” Cemevlerine hukuki statü: Geleneksel irfan merkezleri ve cemevlerine hukuki statü tanıyacağız. Daha küçük merkezi yönetim: Kamu hizmetlerinin adil, etkili, süratli ve kaliteli sunumunu sağlayacak şekilde merkezi birimleri daha küçük ama daha etkin bir yapıya dönüştüreceğiz. ‘Süreç’ yerine ‘çözüm iradesi’: Seçim bildirgesinde “çözüm süreci” ifadesi kullanılırken, programda “çözüm iradesi” denmesi dikkat çekti. Bildirgedeki “Kürt sorunu” ifadesi programda yer almadı. Başkanlık tanımına ‘güç’ rötuşu: Özgürlükçü ve insan odaklı yeni anayasa ile seçimlerin istikrar üretebildiği, yasama ve yürütmenin müstakil olarak etkin olduğu, güçler ayrılığının tahkim edildiği, demokratik denge ve kontrol mekanizmalarının öngörüldüğü, toplumsal farklılıkların siyasal temsilinin sağlandığı, ademi merkeziyetçi bir idare B Hükümet programında, ‘başkanlık sistemi’ tanımına ‘güçler ayrılığı’ ifadesi eklenirken ‘çözüm süreci’ yerine ‘çözüm iradesi’ ifadesinin kullanılması dikkat çekti Muhtarlara büyük zam P KUTLAMA YARIŞI AKP’li milletvekilleri, genel kurulda yeni bakanları kutlamak için sıraya girdi. Önünde en fazla kuyruk oluşan isim, Erdoğan’ın damadı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak oldu. sisteminin güçlendirildiği, karar alma süreçlerinin hızlandığı yeni bir siyasal sisteme geçebiliriz. Bu unsurlarıyla başkanlık sisteminin, Türkiye’nin siyasal tecrübesine ve gelecek vizyonuna daha uygun olduğuna inanıyoruz. Bildirgeden farklı olarak başkanlık sistemine “güçler ayrılığının tahkimi” ifadesinin eklenirken, sık sık “yeni ve sivil anayasa” vurgusu yapıldı. Davutoğlu’nun başkanlık sistemi bölümünde programda olmamasına karşın “Dayatmacı zihniyet ve bireysel tartışmalardan uzak her türlü tartışmaya açığız” ifadesini kullanması dikkat çekti. Seçim barajı hedefi yok: AKP’nin seçim bildirgesindeki “Temsilde adalet ile yönetimde istikrar arasında denge sağlayacak şekilde seçim barajı yeniden dü zenlenecektir” hedefine programda yer verilmedi. Paralele özel vurgu: Milli güvenliğimizi ve meşru demokratik sistemimizi tehdit eden yeni vesayet odağı “(PDY) Paralel Devlet Yapılanması”dır. Milli iradeden aldığımız güçle bu yapıları tamamen ortadan kaldıracak şekilde kararlı mücadelemize devam edeceğiz. Yolsuzlukla bilgilendirmeli mücadele: Devletin gerçek ve tek sahibi olarak gördüğümüz vatandaşlarımız adına yürüttüğümüz tüm işlerin şeffaf, katılımcı ve hesap verebilir bir biçimde gerçekleşmesini temel ilke olarak benimsiyoruz. Kamu yönetimindeki politika ve uygulamalarımızda yolsuzlukla mücadeledeki kararlılığımız bu temele dayanmaktadır. l ANKARA rogramda seçim sürecinde dikkat çeken asgari ücret, kıdem tazminatı, taşeron işçiler gibi konulara öncelik verildiği dikkat çekti. Muhtarların maaşlarının 950 liradan 1300 liraya çıkarılması planlandı. Ekonomik programda öne çıkan maddeler şöyle oldu: 4 Tüm işçi ve BağKur emeklilerine önü müzdeki dönemde yıllık ilave 1.200 TL verilecek. 4Yabancıların çalışma izinleri ile ilgili süreçleri basitleştirilecek. 4 BağKur Sigortalısı olan esnafın emekli ay lıklarından kesilen Sosyal Güvenlik Destek Primi Kesintisi önümüzdeki dönemde kalkacak. 4Asgari ücretin 1.300 TL’ye yükseltilmesi önerilecek. 4 İşveren Sigorta Primi indiriminde esas alınan 10 işçi çalıştırma zorunluluğunu kaldırılacak. 4 65 yaş aylığı alanların kimin yanında yaşarsa yaşasın kesinti olmadan maaşını alması sağlanacak. 4 Polislerin 2200 olan ek göstergeleri 3000’e çıkacak. Emniyet hizmet tazminatları yüzde 25 artacak. Böylece maaşlarında 240 lira ile 580 lira arasında artış olacak. 4 Er ve Erbaşların harçlığı 30 liradan 100 liraya yükselecek. Askeri öğrencilerin harçlığı da 400 TL olacak. 4 İstihdam edilmeleri halinde, sosyal destek alan vatandaşların sigor ta primi işveren desteği devlet tarafından karşılanacak. 4 Altın bankacılığı özendirilecek 4 BES’te kesinti düzenlenecek 4 Yemde ve gübrede KDV kalkacak. l Ekonomi Servisi Efkan Ala’yı eski bakan Altınok, tören mangasıyla karşıladı. Bakanın yoluna halılar serdiler BAKANLIKLARDA DEVİR TESLİM TÖRENLERİ aşbakan Ahmet Davutoğlu’nun 64. hükümeti açıklamasının ardından bakanlıklarda başlayan devir teslimler dün de 7 bakanlığın devir teslimiyle devam etti. İçişleri Bakanı Efkan Ala, görevi Selami Altınok’tan devraldı. Geçici hükümetin Adalet Bakanı Kenan İpek de koltuğunu Bekir Bozdağ’a devretti. Efkan Ala için bakanlık önüne tören asker ve polislerden oluşan tören mangası getirildi. Ala, mavi halıdan geçerek bakanlığa girdi. Törende konuşma yapan Efkan Ala’nın, kendisine bu görevi layık gördüğü için başta Cumhurbaşkanı olmak üzere Başbakan’a teşekkür etmesi, törene Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Fahri Kasırga’nın da BABACAN GELMEDİ Seçimden sonra ilk kez toplanan AKP Grubu’nda Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı Berat Albayrak, salonun neredeyse tamamını dolaşarak milletvekillerinin elini sıktı. Erdoğan ve Davutoğlu arasında krize neden olan Ali Babacan toplantıya katılmadı. B katılması dikkat çekti. Adalet Bakanlığı’ndaki devir teslimde konuşan Bekir Bozdağ da, “Yargı reformu, strateji belgesi, yargı reformu eylem planı bizim yolumuzu gösteriyor. Bütün yapacağımız işlerin hepsi takvimlendirilmiş durumda. O takvim içerisinde hükümetimizin programı çerçevesinde önceliklerimizi belirlemek suretiyle Türkiye’de yargı alanında önümüzdeki dilim içerisinde önemli reformlara hep birlikte imza atacağız” açıklamasını yaptı. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nda yapılan devir teslimde ise bakanlık görevini Mehdi Eker’den devralan Faruk Çelik, “Topraktan geldik toprağa döneceğiz” dedi. l ANKARA / Cumhuriyet AKP Grubu’nda da Erdoğan ağırlığı K abine listesinin ardından AKP’nin Grup Yönetimi’ne de Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ağırlığını koydu. AKP’nin grup yönetimi ve TBMM Başkanlık Divanı üyeleri seçildi. TBMM başkanvekiliklerine Grup Başkanvekili Ahmet Aydın ile Ayşenur Bahçekapılı getirildi. Naci Bostancı ile Bülent Turan, İlknur İnceöz, Coşkun Çakır ve Nurettin Canikli grup başkanvekilliğine seçildi. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’ndan önce de grup başkanvekilliği yapan Canikli, Erdoğan tarafından bakan yapılmak istenmişti. Canikli, Davutoğlu’nun itirazı üzerine bakan olmak istemediğini Erdoğan’a iletmişti. Coşkun Çakır dışındaki tüm isimlerin belirlenmesinde Erdoğan’ın etkili olduğu kaydedildi. Davutoğlu, seçim işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na Doğan Kubat’ı, Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na Fatma Betül Kaya’yı, Kaya’dan boşalan Genel Başkan Yardımcılığı’na Recep Akdağ’ı, Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı’na da Mehdi Eker’i atadı. MYK’de değişim C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle