28 Aralık 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Salı 27 Ekim 2015 EDİTÖR: MÜNEVVER OSKAY haber 7 BERKAN: ‘BEBEĞİ KUCAĞINDA’ DEMİŞTİ de tacize uğradığını söyleyen kadın kucağında bebeğiyle bir kalaİ. Berkan balığın arasına giriyor. Boş bir çocuk arabasını da itiyor. Sonra çocuk arabasının devrildiğini görüyorsunuz. Sonra kadın da çıkıyor dışarıya. Görüntü bu.” l İsmet Berkan: “Görüntü Çakır: ‘Deri eldiven’ DEDİ Elif Çakır: “Üzerleri çıplak, elleri deri eldivenli, başlarında tuhaf bantElif Çakır lı 70100 kadar adamın ortasında kaldım.” l SELVİ: KADINI KURTARANLAR DÖVÜLDÜ l Abdülkadir Selvi: “Kabataş İskelesi’nin karşısına geçerken bir grup eylemciyi görüyor. Bunların Gezi eylemcileri olduğunu fark ediyor, hatta çevre ve ağaç eylemi yaptıkları için de en ufak bir rahatsızlık hissetmiyor.” l Zehra D: “Bu şahısların son günlerde ülkemizde meydana gelen protesto olaylarında şahıslar olduğunu anladım. Hızlı bir şekilde büfeye gittim. Sonra da alandan uzaklaşmak için karşıya geçtim.” ZEHRA D: deri eldiven yoK l Zehra D: “Bu şahıslar arasında bulunan erkek şahısların büyük bir kısmının üst kıyafeti yoktu, kimisinin kafasında siyah renkli bantlar bulunuyordu.” ZEHRA D: BEBEK ARABADA l Zehra D: “Çocuğumun içerisinde bulunduğu bebek arabası ile terminal binasının orada bulunan ışıklardan karşıya geçmek üzere ışıkların oraya geldim.” A. Selvi Umudumuz direncimizdir... Kasım’da erken genel seçimlere gidiyoruz... Seçimlere beş gün kalmasına karşın toplumda bir hareketlenme falan yok. Suskunluk egemen! Ankara katliamını gerçekleştiren saldırganların üzerlerindeki bombalarla 45 dakika kent içinde dolaşmaları, polisin arama noktalarından sorunsuz biçimde geçmeleri, birbirlerine mesajla “aşkım ben geçtim” demeleri... Kanlı bir eyleme değil pikniğe gidiyorlar sanki... Güle oynaya! Adana’dan Ankara’ya kaç kez durdurulur araçlar, kaç kez trafik denetimi yapılır? Teröristlerin birileri tarafından korunup kollandıkları kesin! Peki, kim onlar! Cumhuriyet tarihimizin en büyük katliamı, 10 Ekim’de Ankara’da yapılacak “barış mitingi” öncesi, tarihi tren garının önündeki alanın iki ayrı yerinde yapılmıştı... 100’ü aşkın canımızı yitirdik bu alçak bombalı saldırıda... Barış dilini kullananların “vatan haini” olarak görüldüğü bir ülkede, çevreye yayılmış paramparça olmuş bedenler... Hayat ve ölüm arasındaki o ince çizgi! O günden bugüne dek uykularım kaçıyor; havanın koynunda, sarı bir halenin gölgesinde dolaşıyorum. Bizi karanlığa tutsak, orada yaşamaya mahkum etmek isteyenleri, kanla beslenen kurtları lanetliyorum. Emekçilerin, üniversite öğrencilerinin, barıştan yana olan herkesin bu kanlı olayı hep ama hep anımsamalarını istiyorum. Üstelik 1 Kasım’da sandığa giderken... hhh Devletin yıldırma yöntemi, şiddet, baskı, sindirme... Bugünlerde bilerek bu kelimeleri yan yana, alt alta koyarak, yaşananları anlatmaya çalışıyorum. Katliamlara alkış tutan bir kesimin varlığı insanın içini acıtıyor... Sevgi bağı kopmuş, insanlık yok olmuş! Ölümleri onaylayan, “iyi oldu” diyen bir kesim, sosyal ZEHRA D: KİMSE YARDIMCI OLMADI l Selvi: “Olay yerindeki bir adam müdahale edip, genç anneyi kurtarmaya çalışıyor. Onu da dövüyorlar.” l Zehra D: “Çevrede bulunan insanlar da yardımcı olmadı.” 1 Zehra D. Zehra D. Zehra D. Kabataş olayında yalanlar ve gerçekler Hikâyenin en len üstüne ek er fantezil DAMLA YUR ezi Direnişi’nde Kabataş’ta yaşandığı öne sürülen olayı kaleme alan Elif Çakır’la ilgili Taraf Gazetesi yazarı Murat Seçkin’in önceki gün yazdığı iddiaların ardından, Elif Çakır, mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin ifade tutanaklarını sosyal medya hesabından paylaştı. Gezi Direnişçilerinin darp ve cinsel tacizine uğradığını öne süren Zehra D’nin vermiş olduğu ifade ile Çakır’ın ve yandaş yazarların yazdıkları arasındaki farklılık dikkat çekiyor. Gezi Direnişi sırasında Kabataş’ta başörtülü bir kadının darp ve cinsel tacize uğradığına ilişkin söyleşide imzası bulunan Çakır’ın editör ile arasında geçtiği öne sürülen diyaloğu, o dönemki Star Gazetesi editörü, Ta G Elif Çakır, mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin ifade tutanaklarını sosyal medya hesabından paylaştı. Olayla ilgili yorumlar yapan Çakır, savcıları göreve çağırarak “Ben sadece Z.D’nin anlattıklarını aktardım, röportaj kayıtlarımı vermeye hazırım” dedi. ği iddiası kamuoyunun gündemine oturdu. Söz konusu iddia üzerine Elif Çakır da mağdur olduğunu öne süren Zehra D’nin kişilik haklarına saygı göstermeksizin, açık telefon numaralarının yer aldığı ifade tutanaklarını sosyal medya hesabından paylaştı. Gezi Direnişçilerinin darp ve cinsel tacizine uğradığını öne süren Zehra D. ifadede yerlerde sürüklendiğini, erkeklerin üzerine idrarlarını yaptığını, küfürler ettiğini öne sürüyor. l İSTANBUL SAVCILAR GÖREVE ‘Ben anladım!’ raf gazetesi yazarı Murat Seçkin köşesinde yazdı. Seçkin, Çakır’a editörün “Bunları bu kadın mı anlattı” sorusu üzerine “Psikolo jik olarak bitmiş durumda... Konuşacak hali yoktu. Ne anlatabilirdi ki? Ama ne demek istediğini ben anladım!” cevabı verdi Evlada son öpücük Polisin vurduğu 20 yaşındaki Dilek Doğan memleketine uğurlandı ALİ AÇAR medyada cirit atıyor. Cumhuriyetin savcıları bu insanlık dışı paylaşımları yapanları nedense görmezden geliyor... Devletin şiddeti, acımasızlığı taşeron terör örgütlerine verildiği için, bilinmezliğin karanlık odalarında yeni hedefler arıyor. Yitirdiğimiz canların yasını tutmayı, onları anmayı bile engelleyen bir düşüncenin kuşatması altındayız. Yasımızı tutmayı toplumsal bir kışkırtma olarak görenler, toplumu ayrıştıranlar, hayatlarımızı dilim dilim doğruyor. Ölümlere alkış tutan, onaylayan, acılarımızı görmezden gelenler... Roboski’de Suruç’ta, Ankara’da; geçmişte Madımak’ta, Gazi’de, Maraş’ta karşımıza çıkanlar... Direncimiz umuttur, acılarımız olsa da! Şimdilerde 90’lı yılları “beyaz Toros”lar olarak anımsatıp, Kürtleri korku tüneline sokmak istiyorlar. Tarih iki boyutlu olarak karşımıza çıkıyor... Katliamlar, Uğur Mumcu, Musa Anter, Hrant Dink cinayetleri, devlet içindeki örgütlü silahlı çeteler... Havanın koynunda, sarı bir halenin gölgesinde alaca bir şafak, bulutlarla kaplı gökyüzünü griden siyaha dönüştürüyor... Faili meçhul cinayetler, Türkiye’nin son 40 yılı sanki takvim yapraklarından masamın üzerine dökülüyor... hhh Sabah akşam ben vatanseverim, diyenler, bu ülkenin dağlarını, ovalarını, göllerini, akarsularını, ormanlarını talan edip insanları topluca katlediyorlar... Karanlık odalarda planlar yapılıyor, maden işçileri diri diri yeraltına gömülüyor; çocuklar, vatana feda edilmiş evlatlar öldürülüyor, şehit düşüyor... Olan yoksullara, emekçilere oluyor. Seçimlere beş gün var ama Türkiye’nin gündemi savaş, barış, şiddet! Terörle mücadeleye evet! Peki, terörle 30 yıldır mücadele ettik, “bir avuç eşkıya” dedik, bayrağa sarılı tabutların gelmesini önleyebildik mi? Acı ama gerçek olan bu! arıyer’deki evinde 9 gün önce polis tarafından vurularak katledilen Dilek Doğan (20), Küçükarmutlu’daki Boğaziçi Cemevi’nde yapılan cenaze töreninin ardından ağıtlarla memleketi Kahramanmaraş’a gönderildi. Kızının tabutu başında ağıtlar yakan anne Aysel Doğan, “Ben onu kuru ekmek ile şereflice büyüttüm. Ben bu devlete boyun eğmem, onun katilini bulurum” diye konuştu. Ağabey Emrah Doğan ise polisin kendilerine cenazeyi Gazi Mahallesi’ne gömülmemesi karşılığında uçak ayarlanacağı teklifinde bulunduğunu ileri sürdü. Cenazesi yüzü açık bir süre bekletilen Dilek Doğan’ın ailesi, yakınları, arkadaşları ve komşuları son kez görerek helallik verdi. Kızının tabutunun başında durmakta zorlanan anne Aysel Doğan, “Oy yavrum çıkarın onun yerine ben yatayım. Dilek ben öleyim kızım. Seni vuran kurşun taş olaydı. Dileğim dayanamam Dileğim” diye ağıt yaktı. Dilek Doğan’ın naaşının yeni S ‘Yaşınız, mesleğiniz, KEÇİÖREN’DE Tİ mezhebiniz’ ‘MEZHEP’ ANKE İKLİM ÖNGEL Can erok Tabutu başında ağıtlar yakılan Dilek Doğan’ın annesi haykırdı: Katilini bulun. den morga konulması sonrasında aile ve avukatları basın açıklaması yaptı. Anne Aysel Doğan kızının cuma günü öldüğünü öne sürerek, “Kızım cuma günü ölmüş. Herkes çekilene kadar çocuğumun öldüğünü söyleyemediler. Ortalığın sakinleşmesini bekleyerek bizimle oynadılar” diye konuştu. Başbakan Davutoğlu, İstanbul’da katıldığı bir programda Dilek Doğan’ın katledilmesine ilişkin yaptığı açıklamada, “Bu genç kızımızla ilgili gerekli diğer bütün olaylar gi Dilek Doğan ‘Gereği yapılır’ bi araştırmalar yapılıyor. Herhangi bir yanlış uygulama varsa bunun da peşi hiçbir zaman bırakılmaz, gereği yapılır” dedi. Numan Kurtulmuş ise “Bir kusur varsa hele hele bir kasıt varsa gerekli cezalar verilir” ifadesini kullandı. l İSTANBUL atıkent’te iki cemevi arasında kalan bölgedeki apartman, durak ve garajlara konulan işaret ve “kahrolsun” yazısının ardından “Keçiören Belediyesi adına anket yapıyoruz” diyen kişilerin, “Mezhebiniz ne” sorusunu yönelttiği ortaya çıktı. Anket sorularından tedirgin olan ve tepki gösteren yurttaşların bir bölümü yanıt vermezken bazıları da belediyeyi arayıp şikâyetçi oldu. Anketi soruyu duyduktan sonra yarım bıra B kan bir yurttaş, “Ben Aleviyim. Soruyu duyunca ‘Belediye ne yapmaya çalışıyor?’ diyerek tepki gösterdim ve ankete devam etmeyi reddettim” dedi. Anketi Meclis gündemine taşıyan CHP Ankara Milletvekili Murat Emir ise konuyu TBMM gündemine taşıdı. Belediyeyi arayıp “Bu anketi siz mi yapıyorsunuz” sorumuz üzerine ise basın biriminden bir yetkili anketin belediye ile ilgili olmadığını, ancak belediye adı kullanılarak yapıldığı için konunun araştırılacağını kaydetti. l ANKARA Elçi’ye 7.5 yıl istendi ceği sözlerin toplumdaki etkisini hesaplaması gerektiği” belirtildi. KK terör örgütü değildir” Türkiye’de birçok çözüme bağdediği için hakkında solanmayan faili meçhul dosya olduruşturma başlatılan Diyarbakır ğunu belirten Elçi, “Roboski katliBarosu Başkanı Tahir Elamı, sivil ölümlerin üstü çi hakkında “Terör örgütü kapanıp, soruşturmaya propagandası” suçundan dahi yer verilmezken bir 7.5 yıla kadar hapis cezademeç için bu kadar hızsı istemiyle iddianame halı bir iddianame hazırlanzırlandı. İddianameyi hedığını görmüş olduk. Bu nüz kabul edilmediği için durum yargının iktidar Elçi’nin dahi görmediği, politikası çerçevesinde 14 sayfadan oluşan iddihareket ettiğinin çarpıanamede PKK’nin neden cı bir örneğidir. İddianaTahir Elçi terör örgütü olduğunun menin kabul edilmesiyle anlatıldığı ve Elçi’nin “bir hukuk bizleri çok renkli duruşmalar bekçu olarak neyin suç olup olmaliyor. Herkesi bu duruşmalara dadığını bilmesi ve bulunduğu topvet ediyorum” dedi. lumsal kurum itibarıyla sarf edel İSTANBUL DAMLA YUR ‘Kulağınız muhaliflerde olsun’ Emniyet: Dikkat devlet büyüklerine yönelik protesto olabilir ALİCAN ULUDAĞ “P canlı bombanın 100 kişiyi öldürdüğü Ankara saldırısını önleyemeyen Emniyet Genel Müdürlüğü, katliamı gerekçe gösterip devlet büyüklerini protesto edebilecek gruplara yönelik ope 2 rasyon talimatı verdi. İstihbarat faaliyetlerinin de artırılması gerektiğini belirten emniyet, bu konuda yapılan istihbarı dinlemelerin adli dinlemelere dönüştürülmesini istedi. Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz, 81 kentteki İstihba rat Şube Müdürlükleri’ne yönelik 12 Ekim tarihli çarpıcı bir talimat verdi. Lekesiz, 10 Ekim’deki patlamayı anımsatarak, şunları kaydetti: “İçinde bulunduğumuz seçim takvimi süresince saldırıya maruz kalabilecek devlet büyüklerimiz ve siyasal, sosyal, kültürel ve eko nomik kimliği olan kişiler ile yerlere karşı bazı provokatif gruplar tarafından söz konusu patlama gerekçe gösterilerek birtakım saldırı, eylem ve etkinliklerin düzenlenebileceğinden istihbarat faaliyetlerinin artırılarak devam etmesi gerektiği...” l ANKARA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle