Katalog

SAYFA CUMHURİYET 9 OCAK 2015 CUMA 6 HABERLER 13 gence Berkin davası MERSİN (Cumhuriyet) Ekmek almaya giderken polis tarafından gaz bombası kapsülüyle başından vurularak öldürülen 15 yaşındaki Berkin Elvan için Mersin’in Anamur ilçesinde eylem yapan CHP Gençlik Kolları üyesi 13 gence 2911 sayılı “Toplantı, gösteri, yürüyüş kanununa muhalefet” suçundan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Mersin Barosu Başkanı Alpay Antmen, “Yargılanan arkadaşlarımızın işlediği herhangi bir suç yok. Arkadaşlarımız sanık değildir, insan hakları kısıtlanan mağdurlardır” dedi. CHP Milletvekili Aytuğ Atıcı da “Özgür bir Türkiye isteyen Anamurlu gençler yargılanırken hırsızlar için takipsizlik kararı verilmesi ne acı” dedi. Dava 15 Mayıs’a ertelendi. İç Güvenlik Paketi’nin görüşüldüğü komisyonda, MHP’li Yeniçeri, Bakan Ala ile tartıştı ‘Dağa çıkma’ atışması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM İçişleri Komisyonu’nda “İç Güvenlik Paketi”nin görüşmelerinde sert tartışmalar yaşandı. MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, “Yarın Türk milletini dağa çıkaracaksınız. Millet dağa çıktığında onları etkisiz bırakmak için bu yasaları çıkarıyorsunuz” sözlerine, İçişleri Bakanı Efkan Ala, “Bu sözleri yanlışlıkla söylediğinizi düşünüyorum” sözleriyle yanıt verdi. HDP’li Hasip Kaplan ise valilerin yetkilerinin artırılmasına karşı çıkarken Ala’ya “Seçilmişin üstüne valiyi koyamazsınız. Valiyi, büyükşehir belediye başkanının üstüne koyarsanız isyan ederiz” sözleriyle yüklendi. İçişleri Komisyonu’ndaki görüşmeler sırasında MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu ve MHP Muğla Milletvekili Mehmet Erdoğan tasarının anayasaya aykırı olduğu iddiasıyla önerge verdiler. Tasarının hukuk devletine aykırı olduğunu, valilere olağanüstü hal yetkileri verildiğini ifade eden Türkoğlu, “Devletin kurumlarını niye birbirine düşürüyoruz? Kurumların karşı karşıya getirilmesinden kim kazanır? Bu düzenleme ke(Fotoğraf: AA u İç Güvenlik Paketi’nin İçişleri Komisyonu’ndaki görüşmelerinde MHP’li üyeler Türkoğlu ve Erdoğan, tasarının anayasaya aykırı olduğu yönünde önerge verdi. “Savaşsa savaş, kansa kan” ifadelerini kullanan MHP’li Yeniçeri, “Yarın Türk milletini dağa çıkaracaksınız” dedi. Tepki gösteren Bakan Ala, “Bu sözleri yanlışlıkla söylediğinizi düşünüyorum” karşılığını verince Yeniçeri, “Ben tehdit ve tehlikeye dikkat çekiyorum” diye konuştu. de eleştiren Yeniçeri, şöyle devam etti: “Savaşsa savaş, kansa kan. Egemenlik bağımsızlık, toprağın bütünlüğü yalvar yakar sağlanamaz; iradeyle, güçle sağlanır. Anormal taviz veriyorsunuz. Askeri, jandarmayı, bayrağı, devleti rezil ettiniz. Yarın Türk milletini dağa çıkaracaksınız. Millet dağa çıktığında onları etkisiz bırakmak için bu yasaları çıkarıyorsunuz. Yasa, terör örgütüyle mücadele için değil, orada kurulacak ortak düzen sonrası o düzene karşı çı moterapi ilaçlarına benziyor. Hastalıklı hücreleri temizlerken sağlıklıları da öldürüyorsunuz. Anayasayı çiklet gibi çiğniyorsunuz” diye konuştu. MHP Ankara Milletvekili Özcan Yeniçeri, milletvekili seçildiklerinde anayasaya bağlı kalacaklarına namus ve şerefleri üzerine yemin ettiklerini anımsatarak “Anayasa ile kendisini bağlı hissetmeyen, hatta anayasayı kendisine bağlayan tasarı, bizim namus ve şerefimizi tartışılır hale getirir mi getirmez mi” diye sordu. Çözüm sürecini kacaklara karşı getiriliyor.” Bu sırada İçişleri Bakanı Efkan Ala, Yeniçeri’ye, “Bu sözleri yanlışlıkla söylediğinizi düşünüyorum” dedi, Yeniçeri ise “Ben bir tehdit ve tehlikeye dikkat çekiyorum. Bu tepkinin dozunu şartlar belirleyecektir. Sıkıyönetim bu yasayla ilan edilmeden uygulamaya sokulmaktadır” ifadelerini kullandı. HDP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan ise tasarının güvenlikle ilgili bölümlerine karşı olduklarını dile getirerek “Konjonktüre göre yasa yaparsanız sadece anayasayı ihlal etmez, ülkenin geleceğiyle oynarsınız” diye konuştu. Ülkenin çözüm sürecinden geçtiğini ifade eden Kaplan, Yeniçeri’nin sözlerine tepki göstererek “Bu nasıl şiddet dilidir. Meclis çatısı altında böyle bir söylem olur mu?” dedi. Valilerin yetkilerinin artırılmasına karşı çıkan Kaplan, “Seçilmişin üstüne valiyi koyamazsınız. Valiyi, büyükşehir belediye başkanının üstüne koyarsanız isyan ederiz. Türkiye’nin açık cezaevine, sıkıyönetime götürülmesine karşıyız. Güzel günler göreceğiz derken karanlık tablo çizmeyin” dedi. ‘Askeri yargı iktidara bağlanıyor’ n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Adalet Komisyonu, “askere MİT zırhı” ve “askeri yargıya başbakan onaylı kurul oluşturulması” yönünde düzenlemeler içeren “Askeri Hâkimler Yasası ile Bazı Yaslarda Değişiklik Yapılmasına Dair Yasa Tasarısı”nı alt komisyona sevk etti. Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, dün itibarıyla bedelli askerlik başvurusu yapan kişi sayısının 66 bin olduğunu açıkladı. Adalet Komisyonu üyesi CHP’li Ali İhsan Köktürk de komisyonun ardından yaptığı yazılı açıklamada, tasarının içeriğinin “evrensel hukuk ilkelerine aykırı” olduğunu vurguladı. Tasarının 13. maddesiyle “bir askeri hâkimler kurulunun kurulması”nın öngörüldüğünü belirten Köktürk, şunları kaydetti: “Bu düzenlemeyle tıpkı, sivil yargı gibi askeri yargı da tamamen yürütmenin, siyasal iktidarın tamamen kontrolüne sokulmakta, askeri yargıdaki yargı bağımsızlığı ortadan kaldırılmakta, yürütmenin baskısı askeri yargının ve dolayısıyla Türk Silahlı Kuvvetleri’nin ensesinde Demokles’in kılıcı gibi sallandırılmaktadır.” ÖLÜM DÖŞEĞİNDE KAÇMASIN DİYE BEKLİYORLAR İSTANBUL Yoğun bakımda jandarma nöbeti HİLAL KÖSE Komünist Parti İnşa Örgütü davasında müebbet hapis cezasına mahkum edilen ve 18 yıldır cezaevinde olan Mehmet Canpolat (48), ölüm kalım savaşında tahliye bekleyen hükümlülerden yalnızca biri. Yoğun bakımda, yanı başında ailesi yerine jandarma nöbet tutuyor. Canpolat, Kocaeli Devlet Hastanesi’nin “cezaevinde kalabilir” raporu vermesinden beş gün sonra, beynindeki tümör nedeniyle komaya girdi. Üstelik, bu rapor, aylar öncesinde yapılan muayeneye dayanılarak hazırlanmıştı. Canpolat, cezaevinde uzun yıllar KOAH hastalığıyla mücadele etti, bir gözünü kaybetti. Sorunları ağırlaşınca, yaklaşık 10 ay önce infazının ertelenmesi için savcılığa başvurdu. Kocaeli Devlet Hastanesi Sağlık Kurulu, savcılığın talebi üzerine, 13 Mayıs 2014 tarihli muayeneye göre, 2 Aralık 2014’te rapor düzenledi. Kocaeli 1 No’lu F Tipi Cezaevi Müdürlüğü’ne gönderilen raporda, Canpolat için şu değerlendirme yapıldı: “Cezasının infazının ertelenmesi gerekmez. Cezanın infazı hükümlünün hayatı için kesin bir tehlike teşkil etmez.” Raporun çıkmasını beklediği süreçte Canpolat’ın baş ağrıları dayanılmaz bir hal aldı ancak hastanelerden ağrı kesicilerle koğuşa gönderildi. Bayılmaya başladı, giderek hareket edemez hale geldi. Diğer gözünde de görme kaybı başlayan Canpolat, 7 Aralık’ta konuşamaz ve bilinci kapalı bir halde, Marmara Üniversitesi Pendik Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin tutuklu servisine sevk edildi. Beyninde tümör olduğu tespit edildi ve 3 operasyon geçirdi. 10 Aralık’tan bu yana, yoğun bakım ünitesinde. Vücudu kemoterapiyi kaldırmadığı için uyutuluyor. Canpolat’ın avukatı Gülizar Tuncer, infazın ertelenmesi için 10 Aralık’ta savcılığa yeni bir dilekçe sundu. Ancak bir aydır, avukatın talebine yanıt verilmiyor. Tuncer, “Cezaevi idaresi, doktorlar, savcılık herkes şimdi gelinen tablonun sorumlusu. Ölüm döşeğinde tahliye bekliyoruz. Savcılık ise Adli Tıp’tan rapor bekliyor. Takdir yetkisini kullanmıyor” diyor. Canpolat’ın kızı Berivan Canpolat, isyan ediyor: “Babam artık hiç uyanmayabilir. Bir kez kemoterapi aldı. İkincisi vücudu kaldırmayacağı için yapılamadı. Enfeksiyon var. Doktorlar, ‘her şeye hazırlıklı olun’ diyorlar... En azından huzurlu olsun. İki üç gün yanında kalayım, elini tutayım. Başka bir şey istemiyorum.” Babasının boğazına bağlanan solunum cihazıyla nefes alabildiğini, tümörün bır kısmının alınamadığını söyleyerek devam ediyor: “Son kez, yoğun bakıma girmeden önce, eksi 3. katta, 3 demir parmaklığın arkasındaki odasında görmüştüm. 5 dakika. Çok kötüydü. Bir şeyler anlatmaya çalıştı, anlamadım. Gözünü tavana dikmişti. Elimi sıktı, beni görmüyordu. Hemen doktoru buldum. O gece halama ‘Ben öleceğim, beni bırakma’ demiş.” Savcılık izniyle kardeşine refakat eden Elmas Kılıç ise şunları söylüyor: “Çok zayıfladı. Giderek kötüleşiyor. Annem ve babam hiç göremedi. Yalnızca Berivan 5 dakika görebildi. En az 3 jandarma yoğun bakım odasının içinde başında nöbet tutuyor. Doktorların itirazları durumu değiştirmedi. Hatta doktorlarından biri jandarmayı şikâyet etmiş. Ölüm döşeğindeki hastayı ‘kaçmasın’ diye bekliyorlar.” (Fotoğraf: VEDAT ARIK) Genelkurmay bilgilendirme toplantısı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında, Genelkurmay bilgilendirme toplantısı yapıldı. Başbakanlık Merkez Bina’da basına kapalı düzenlenen toplantıya, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Güler, Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan, Özel Kuvvetler Komutanı Tümgeneral Zekai Aksakallı ve Başbakanlık Başmüşaviri Ali Sarıkaya katıldı. Yaklaşık 2 saat süren toplantıda Özel Kuvvetler Komutanlığı ile ilgili birifing verildiği belirtildi. Müşteki cezada ısrarlı Çevre Bakanlığı’na yürümek suç Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB), yetkilerini kısıtlayan, yeni doğa talanlarının önünü açan torba yasa tasarısı İstanbul ve Ankara’da protesto edildi. Ankara’daki eylemde suç olduğu gerekçesiyle Çevre ve Şehircilik Bakanlığı önüne siyah çelenk bırakılmasına izin verilmedi. TMMOB üyeleri dün öğle saatlerinde Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın da bulunduğu Vekâletler Caddesi’nin Atatürk Bulvarı girişinde toplandı. Grubun Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın önüne yürümesine izin verilmedi. Bu sırada TMMOB Başkanı Mehmet Soğancı ile emniyet amiri arasında da tartışma yaşandı. Emniyet amiri bakanlığın önüne siyah çelenk bırakılmasının suç olduğunu savundu, yürüyüşe izin vermedi. BuSoğancı bulundukları yerde açıklama yaptı. Soğancı AKP’nin “torba tasarılarla” kamusal alanlara el koymanın önündeki engelleri kaldırma hazırlığında olduğunu söyledi. TMMOB’nin rant politikalarının önündeki engel olarak görüldüğüne işaret eden Soğancı, birliğin “Kentsel dönüşüm adı altında rantsal dönüşüme, rant amaçlı politikalara karşı çıktığı, ormanların, kıyıların, meraların, suyun, toprağın yağmalanmasının önünde durduğu, düşük ücretlere karşı direnen işçilerle bir arada olduğu için AKP’nin hedefinde bulunduğunu” vurguladı. Hükümetin TMMOB ve bağlı odalarını yok etmek istediğini belirten Soğancı, mimarların, mühendislerin, şehir plancılarının mücadelelerini sürdüreceklerini, AKP’nin “dikta ve gericiliğine” teslim olmayacaklarını söyledi. İstanbul’da Yıldız’daki Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi önünde toplanan TMMOB üyeleri “AKP’nin torba yasasına karşı mesleğimize, halkımıza, ülkemize sahip çıkıyoruz” pankartı ile Beşiktaş’taki Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’ne yürüdü. Yürüyüşe Mimarlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, Mücella Yapıcı, Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Beyza Metin de katıldı. Açıklamanın ardından müdürlük önüne siyah çelenk bırakıldı. n İstanbul Haber Servisi “Karikateist” ve “Sorgulayan” adlı Facebook sayfalarının yöneticileri Toygun Kon, İbrahim Halil Tatlı ve Yunus Emre Avcı hakkında, İslam dinine ve Hz. Muhammet’e yönelik hakaret içeren incitici söz, yazı ve karikatürler paylaştıkları iddiasıyla 2.5 yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan davada sanıklar beraat istedi. İstanbul Anadolu 55. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada müşteki Ali Emre Bukağılı “ceza” istedi. İddianamede müşteki olarak yer alan Bukağılı, sanatçı Fazıl Say hakkında da “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” iddiasıyla şikâyette bulunmuştu. İstanbul’da siyah çelenk 3 operasyon geçirdi VAN (Cumhuriyet) Kobani’ye destek eylemlerinde çıkan olaylarla ilgili Van’da 38 çocuk çeşitli tarihlerde gözaltına alındı. 4 çocuk tutuklanırken, 34 çocuk serbest bırakıldı. Van Cumhuriyet Başsavcılığı, 4’ü tutuklu 20 çocuk hakkında “Kamu görevlisine direnme” ve “Toplantı, gösteri, yürüyüş kanununa muhalefet” suçundan 1.5 yıldan 6 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. İddianame Van Çocuk Mahkemesi tarafından kabul edildi. 20 çocuğa 6 yıl hapis istemi Meclis’te yangın paniği YARISI KAÇAK ÜNİVERSİTEYE ‘DUR’ DEnildi düzenli: sanatıma tahammülleri yok Aile elini tutmak istiyor ama... Eksik inceleme mahkemeye takıldı HAZAL OCAK Bilirkişi raporuyla önemli kısmının ruhsatına aykırı olarak inşa edildiği tespit edilen Acıbadem Üniversitesi’nin Ataşehir’deki kampusu için verilen kovuşturmaya yer olmadığına ilişkin karar kaldırıldı. Eski Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mehmet Ali Aydınlar’ın mütevelli heyeti başkanı olduğu Acıbadem Üniversitesi’nin projesine ve imar yönetmeliğine aykırı inşa edilmesini yargıya taşıyan CHP’li Meclis üyesi Hüseyin Sağ’ın yaptığı itirazı değerlendiren mahkeme eksik inceleme yapıldığına hükmetti. Sağ’ın yaptığı şikâyet sonucunda İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nda başlatılan soruşturmada, inşaata Ataşehir Belediyesi tarafından yapı kullanım izin belgesi ve ruhsat verildiği gerekçesiyle kamu adına kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmişti. Sağ karara İstanbul Anadolu Sulh Ceza Hâkimliği’ne başvurarak itiraz etti. İstanbul Anadolu 4. Sulh Ceza Hâkimliği Sağ’ın itirazını yerinde bularak, “Şikâyet konusu inşaat ruhsatı değil, ruhsatların mevzuata aykırı verilmiş olması. Bu konuda bilirkişi incelemesi yaptırılmadı, inşaat ile ilgili belgeler getirilip incelenmedi. Cumhuriyet savcısının yapması gereken inşaat ile ilgili tüm bilgi ve belgeleri getirip üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılarak şikâyet konusu ile ilgili karar vermektir” tespitleri yaptı. Mahkeme eksik inceleme nedeniyle takipsizlik kararını kaldırdı. Adnan Oktar’dan karikatüriste 8. dava SİBEL BAHÇETEPE Antalya Serik’te yaşayan ve ahşap karikatürleriyle dikkat çeken karikatürist Mehmet Düzenli, işiyle mahkeme salonları arasında gidip gelmekten adeta yoruldu. Adnan Oktar, Düzenli’nin yaptığı karikatürlerde kendisine hakaret ettiğini belirterek çok sayıda dava açtı. Alanya Cezaevi’nde yatıp tahliye olduktan sonra yeni davalar ile karşı karşıya kalan Düzenli’ye 8. davası ise geçen günlerde açıldı. Türkiye’de düşünce özgürlüğü olmadığını belirten Düzenli, sanatçıların kendisini yalnız bıraktığını söylüyor ve ekliyor: “Türkiye’de sanatçılar pazarcı esnafı kadar bile dayanışma ve birlik içinde değil. Karikatürlerimden, sanatımdan dolayı hapishane köşelerinde sürünüyorum; ama hiçbir mizah dergisi bunu gündemine getirmiyor. Sanatçılar arasında dayanışmaya yok.” Oktar’a hakaret ettiği gerekçesiyle 3 ay 3 gün hapis cezasına çarptırılan, 20 gün hapis yatan ve Denetimli Serbestlik Yasası kapsamında serbest bırakılan Düzenli’ye son olarak, çizdiği karikatürlerde yine hakaret ettiği iddia edilerek yeni bir dava daha açıldı. Düzenli, açılan davalar nedeniyle maddi ve manevi sıkıntılar yaşadığını söylüyor. Oktar’ın hakkında açtığı davaların bazılarının takipsizlikle sonuçlandığını anımsatan Düzenli, “Ben onlara silah doğrultmadım, tehdit etmedim. Bir karikatüre bile anlayış ve tahammülleri yok” diyerek yaşadıklarına tepki gösteriyor. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM’de dün saat 12.40 sıralarında elektrikler kesildi ve jeneratör devreye girdi. Bu sırada milletvekillerinin makam odalarının da bulunduğu Yeni Halkla İlişkiler Binası’nın karşısındaki jeneratörlerin dumanının havalandırmadan dışarı çıkan bölümünde gökyüzünü kaplayacak şekilde siyah dumanlar yükseldi. Bunun üzerine panik yaşandı ve hemen TBMM İtfaiyesi olay yerine geldi. İtfaiye ekipleri, dumanın jeneratörlerin ilk kez çalıştırılmasından dolayı çıktığını tespit edince müdahalede bulunmadı. Yaklaşık 10 dakika sonra ise duman kesildi. Mermer ocağına ret n ANTALYA (DHA) Elmalı İlçesi Tekke köyünde Alevi inancında kutsal sayılan ve Abdal Musa Dergahı’nın da bulunduğu Dur Dağı’nda, RK Marble adlı Hint firmasına ait mermer ocağının faaliyetinin durdurulması ve ruhsat iptaline ilişkin, Tekke Köyü Abdal Musa Kültürünü Araştırma ve Yaşatma Derneği ile köylüler tarafından dava açıldı. Antalya 3. İdare Mahkemesi, 2011 yılında mermer ocağının faaliyetinin durdurulmasına ilişkin yürütmeyi durdurma kararı verdi. Mermer ocağı, bu kararla birkaç ay kapalı kaldı. 3 üyeden 2’si değişen aynı mahkeme, yürütmeyi durdurma kararını bozdu. Mahkeme, ruhsat iptaline ilişkin talebi de reddetti. Danıştay 8. Dairesi, yerel mahkemenin firma lehine verdiği kararın bozulmasına hükmetti. Danıştay’ın bu kararına, RK Marble firması itiraz etti. Danıştay 8. Daire’de yapılan değerlendirmede, karar düzeltme isteminin incelenmeksizin reddine, Antalya 3. İdare Mahkemesi’nce verilen kararın bozulmasına oy çokluğuyla karar verildi. C M Y B