Katalog

C 9 OCAK 2015 CUMA www.cumhuriyet.com.tr Irina Bokova Direniş büyüyor EMRE DÖKER İş makinesi nöbetindeki Akalan köylüleri herkesi eyleme bekliyor Semahat Arsel Koç Üniversitesi Rektörü Umran İnan UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova’ya ABD’li fotoğraf sanatçısı ve koleksiyoner Josephine Powell’ın 30 Eylül 1985’te Çanakkale Ayvacık’ta çekilen fotoğrafı armağan edildi. Bölgesel ÖZLEM YÜZAK “Kadınerkek eşitsizliğinin kökleri çok derinlere gidiyor. Ne UNESCO’nun, ne de devletlerin tüm bu güçlükleri tek başlarına aşmaları mümkün. Devletleri ve uluslararası kurumları sivil toplumun ve özel sektörün yaratıcılığıyla bir araya getirecek yeni ‘yumuşak güçlere’ ihtiyacımız var...” UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova, KOÇKAM Semahat Arsel Onur Ödülü’nü aldığı toplantıda yaptığı konuşmasına bu vurgu ile başladı ve bölgesel kadın lider yetiştirmenin ve kadınlara liderlik etmeleri için yeni alanlar açmanın önemine dikkat çekti. “Günümüzde toplumsal dışlanmanın en yaygın sebebi dünyaya bir kız çocuğu olarak gelmektir. İlkokula gitmemiş 32 milyon kız çocuğu var ve yaklaşık bir o kadarı da ortaokul eğitimi alamıyor. Bugün dünyada yaklaşık 781 milyon kişi tek cümle dahi okuyamıyor. Bunların üçte ikisini kadınlar oluşturuyor” diyen Bokova, Birleşmiş Milletler Pekin Deklarasyonu ve Eylem Planı’ndan bu yana geçen 20 yılda yapılanlar gözden geçirildiğinde de genç kadın ve erkeklerin özellikle de kadınların lider olarak Semahat Arsel Onur Ödülü’nü alan UNESCO’nun ilk kadın başkanı Irina Bukova’ya göre eşitsizlikle mücadelede önemli çözüm yollarından biri: kadın lider yetiştirmek yetiştirilmesinin, 2015 yılında halen büyük önem taşıdığına dikkat çekti. UNESCO’nun ilk kadın başkanı olan ve 2009 yılından bu yana iki dönem bu görevini sürdüren Bokova toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda öncü çalışmalarından dolayı bu ödüle layık görüldü. Bu yıl ilki verilen ödül, KOÇKAM’ın toplumsal cinsiyet konusunda yürüttüğü bilimsel araştırma programına önemli katkılarda bulunan Vehbi Koç Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Semahat Arsel adına yaşama geçiriliyor. Arsel, başta kadınların eğitim ve sağlığa erişimi, hemşirelik mesleğinin gelişimi olmak üzere, kadınların güçlendirilmesine yönelik çok sayıda çalışmaya öncülük eden bir isim. 2013 yılında Koç Üniversitesi Toplumsal Cinsiyet ve Kadın Araştırmaları Merkezi ve UNESCO arasında “İş Dünyasında Toplumsal Cinsiyet Eğitim Programı” için imzalanan işbirliği anlaşması yapıldı. Direktörlüğünü Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı’nın üstlendiği KOÇKAM’da işbirliği kapsamında, özel şirketlerin üst yönetimini hedef alan, bu seviyedeki yöneticileri cinsiyet eşitliğinin gücü hakkında bilgilendirmeyi amaçlayan bir “Yönetici Eğitimi Kursu” gerçekleştirilecek. KEMALPAŞA Akalan köyünün yanı başına kurulmak istenen taş ocağına karşı başlatılan direniş, eksi derecelere düşen ısıya karşın artarak büyüyor. Akalan köylüleri, üç gündür iş makinelerini ocağın kurulacağı bölgeye sokmazken gece de nöbetleşerek alanda bekliyorlar. Kahvehane sahibi de minibüsle köylülere ücretsiz çay servisi yapıyor. Yurttaşlar topladıkları paralarla dün lokma döktürdüler, yarın da geniş katılımlı bir eylem yapacaklarını söylediler. Özaltın İnşaat şirketine verilen işletme ruhsatıyla, Karayolları 2. Bölge Müdürlüğü’ne Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından verilen “ÇED’den muaftır” kararının iptali için İzmir 5. İdare Mahkemesi’nde dava açan avukat Şehrazat Mercan, köy okuluyla taş ocağının arasındaki uzaklığı 250 metre hesapladıklarını söyledi. Mercan “Ocağın kurulacağı alanın hemen 500 metre yanında zeytinlikler var. Arazi çam ağaçlarıyla kaplı. Yapılacak yer zaten köyün merası olarak geçiyor. Yasal yollardan bu projeyi engelleyeceğiz” dedi. Dün Kemalpaşa Kaymakamı Kamuran Taşbilek’le görüşerek dilekçe verdiklerini de anlatan Mercan, “Burada köylülerin büyük bir direnişi var. Eğer iş makineleri zorla bölgeye getirilmeye çalışılırsa, yurttaşlara bir zarar geleceğini, bunun durdurulmasını istedik. Ancak kendisi, gerekirse jandarmayla İztuzu şimdilik rahatladı METE KIZIK İZTUZU İztuzu Plajı’nın özelleştirilmesine tepkiler ve direniş sürerken Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’yla Muğla Valiliği tarafından kurulan Muğla Turizm Çevre Vakfı Ticaret Limited Şirketi’nin, hukuksal süreç tamamlanıncaya dek herhangi bir çalışmada bulunmaması için ihaleyi alan DALÇEV’e uyarı yazısı gönderildiği ortaya çıktı. Kumsal girişindeki çadırlarda 11 gündür direnen yurttaşlar, pazar günü bölgede keşkek günü düzenlemeye hazırlanıyor. Etkinliğe, çok sayıda yurttaşın katılması bekleniyor. Kalabalık artıyor... birlikte iş makinelerini bölgeye sokacağını söyledi” diye konuştu. Dün ocak yapılmak istenen alanın önünde, önceki günlere göre daha fazla kalabalıkla toplanan köylüler de şunları söylediler: “700 seçmeni olan köyümüzde bir daha AKP’ye 1 oy bile çıkmayacak. Diğer köylerde yaşanan çevre katliamlarını görüyorduk ancak bölgeyi bu kadar etkilediğini bilmiyorduk. Şimdi başımıza gelince rant uğruna yapılan talanı anladık. Gençlerimize bırakacağımız bu doğa harikasını yok ettirmeyeceğiz. Türkiye’deki tüm köylüleri ve emekçileri dayanışmaya çağırıyoruz. Artık birlik olma ve AKP’yi def etme zamanıdır.” Köyün kadınları da ateşin çevresinde, dondurucu soğukta iş makinesi nöbetinde ön saflarda yer almaktan mutlu olduklarını söyledi. “Gerekirse makinelerin önüne yatarız” diyen kadınlar, “Ne zaman ki ‘burada taş ocağı kurulmaktan vazgeçildi’ diye bize yazılı belge getirirler o zaman direnişi sonladırırız” vurgusu yaptı. Kadınlar ön saflarda rüzgârdan ÖZLEM GÜVEMLİ Boğaziçi Üniversitesi Kilyos Sarıtepe Kampusu, kendi işlettiği rüzgâr enerji santralı ile elektrik ihtiyacının tamamını rüzgârdan sağlayan dünyadaki ilk üniversite yerleşkesi oldu. 5 yıllık hazırlık sürecinin ardından kurulan 1 megavatlık rüzgâr türbini, iki hafta önce yani 27 Aralık 2014’te elektrik üretmeye başladı. Devlet kaynakları kullanılarak yapılan ve 5 milyon liraya malolan rüzgâr türibini yılda 900 ton karbon, 1 milyon kilovat saat enerji ve 400 bin lira bütçe tasarrufu sağlayacak. “Yeşil kampus” olma yolunda önemli adımlar atan Boğaziçi Üniversitesi, artık bir rüzgâr türbini sahibi. Boğaziçi Üniversitesi Rüzgâr Enerji Santralı (BÜRES) projesi kapsamında Kilyos’taki kampusa kurulan türbin için dün tanıtım toplantısı düzenlendi. Üniversitenin rektörü Prof. Dr. Gülay Barbarosoğlu, santralı Kalkınma Bakanlığı’nın desteği ile kurduklarını belirterek 1 megavatlık rüzgâr türbini ile yıllık elektrik Enerjisi tüketimlerinin yüzde 40 fazlasını üreteceklerini, kampusun ihtiyacını karşıladıktan sonra fazlasını şebekeye vereceklerini anlattı. Dünyada rüzgâr enerjisi kullanan bazı üniversiteler olduğunu ama bunların arazilerini ticari amaçla santrallere açtıklarını ifade eden Barbarosoğlu “Biz kendi enerji ihtiyacını kendi işlettiği rüzgâr türbini ile sağlayan dünyadaki ilk üniversite olduk” dedi. Barbarosoğlu, yenilenebilir enerji üretimi ve depolanması konusunda ARGE çalışmalarına çok önem verdiklerini dile getirerek Sarıtepe’yi bir “kampus laboratuvarı” haline getirmek istediklerini söyledi. Proje koordinatörü Boğaziçi Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü’nden Doç. Dr. Emre Otay, 1.2 milyon metrekarelik alana sahip kampusta 1000 öğrenci ve çalışan bulunduğunu, yıllık 1.2 milyon kilovat enerji tüketildiğini belirterek “9 günde 130 bin kilovat saat elektrik ürettik. Biz bu sürede 90 bin kilovat saat üreteceğimizi hesaplamıştık. Rakam beklentilerimizin üzerinde” dedi. Üniversitesi Boğaziçi C M Y B