19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 OCAK 2015 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 gelince… Güneş altında kar gibi eriyip gidiyormuş. İslamcılar “taktik” adına benimsedikleri “ılımlılıktan” çark edip “geçmişteki dar görüşlü pozisyonlarına” dönüyorlarmış… Lagendijk’ın bu zihin açıcı kitaptan hareketle “AKP’nin başkalaşmasına” bulup koyabildiği teşhis bu! Tekerleği keşfetmek diye buna derim. Protestan Kiliseler Derneği 2014 Hak İhlalleri İzleme Raporu’nu açıkladı ‘Nefret suçları artıyor’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) İzmir merkezli Protestan Kiliseler Derneği, 2014 Hak İhlalleri İzleme Raporu’nu açıkladı. Rapora göre, Türkiye’de Protestan Hıristiyanlara yönelik nefret suçları geçen yıl artarak devam etti. Okullarda İslam dini içerikli seçmeli dersler öğretilmesine karşın, temel dini bilgiler dersinin bir türlü yaşama geçirilmediği vurgulandı. Dernekten yapılan yazılı açıklamada, Türkiye’deki Protestan toplumunun durumunu ortaya koymak amacıyla, 2007 yılından bu yana izleme raporları hazırlandığı bildirildi. Raporda, Protestan Hıristiyanlara yönelik nefret suçlarının 2014 yılında da devam ettiği belirtilerek, “Protestanlara ve kiliselerine yönelik fiziksel saldırılar görülmüştür. İbadet yeri kurma ve ibadet için kullanılan mekânların kullanımını sürdürme ve var olan ibadethaneleri kullanma talepleri ile ilgili sorunlar devam etmektedir” denildi. Okullarda Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi (DKAB) dersleri ve özellikle müfredata yeni konan İslam dini içerikli seçmeli derslerin sıkıntı yarattığı vurgulanarak, “Hıristiyan öğrenciler için okullarda seçmeli olarak öğretilmesi düşünülen temel dini bilgiler dersine ait ders kitabı hazırlanmış ve Milli Eğitim Bakanlığı onayına sunulmuştur. Ders kitabının onaylandığı bildirilmesine rağmen bu konuda bir ilerleme olmamıştır” görüşüne yer verildi. Raporda, Hıristiyan din görevlisi yetiştirme hakkının korunması yönünde herhangi bir ilerleme olmadığı, kimliklerde bulunan din hanesinin, ayrımcılık açısından risk oluşturmaya devam ettiğine dikkat çekildi. Malatya’da üç Hıristiyanın 2007 yılında öldürülmesiyle ilgili davanın da belirsiz şekilde sürmesi nedeniyle, Hıristiyan toplumda adalete güvenin sarsıldığı kaydedildi. AKP, Hayret ‘İslamcı’ mı Oldu? (II) AKP ve RTE nasıl başkalaştı? Bu başkalaşan şeye şimdi ne diyelim? Ne ad koyalım? Sorular bunlar... 2010 referandumu ertesine dek iktidar partisine gözü kapalı, koşulsuz destek veren aydın ve uzmanlar kadrosu, Gezi’den bu yana artan sıklıkla gündeme gelen bu soruları tartışıyor. Tartışmanın ezberi şöyle gidiyor: AKP hükümeti başta doğru adımlar atmışmış, hukuk devletini engelleyen kastı yok etmiş ve vesayeti kırmışmış… “Yetmez ama evet’i biz bunun için savunduk!” diyorlar... Dün daha Hasan Cemal’in yazısında böyle cümleler gördüm. “Bugün de aynı noktadayım” diye devam ediyor Cemal: “Değişen çünkü ben değil, Erdoğan oldu!” Yıllar boyu iktidar partisinin değirmenine su taşıdıktan sonra, bugün böyle veryansın edenlerin istisnasız ortak söylemi bu: “Biz değişmedik. AKP/RTE değişti!” TE nasıl sorgulanamaz oldu? “İslamcıların zihinlerindeki soruları ve isteklerini”, bizler, Brookings’li Hamid’den çok daha uzun süreler ve de daha içli dışlı biçimde yaşadığımız için baştan beri, “Ilımlı İslamın bir taktik olduğunu” hep söyleyegeldik… Ama ABD’li düşünce kuruluşlarında çalışmadığımız için sözlerimiz kalın duvarlara çarptı. Dile getirdiğimiz her kaygı ve uyarının çarptığı ilk duvar, Lagendijk gibi “AKP modeline” ölçüsüz övgü düzen Batılı siyasetçiler ve bizim şanlı Törkiş liberaller oldu. Siyasi iktidarı bu yöndeki eleştirilerden tamamen muaf tutan, bu yolda soruya bile tahammül edemeyen, cevaz vermeyen bir “entelektüel koruma duvarı” ören bu kadrolar, AKP rejimine doğrudan kefil oldular. 6 Ocak tarihli ilk yazımda anlattığım üzere Dani Rodrik’in “blog”unda dile getirdiği farklı sorumluluk halkalarıyla AKP ve RTE’nin etrafını adeta “eleştiri geçirmez bir koruma duvarı” ile kuşattılar. İtirazlar ve kuşkular önce bu “duvara” çarpıyor, oradan geri sekip dönüyordu. “Demokrat AKP” karşısında “takıyye” uyarısı yapan ezcümle herkes “darbeci”, “faşist”, “önyargılı” ve “dogmatik” olarak bellendiğinden, sesimiz boşlukta yankılanıyordu. Rejimin meşruiyeti böyle inşa edildi. El üzerinde, pamuklar içinde, her türlü “eleştiri üstünde” tutulan Erdoğan bu sayede içte ve dışta sınırsız özgüven kazandı. Hiçbir biçimde sorgulanamaz hale geldi. Bu süreç bilfiil otoriterleşme yarattı ve bugün yaşananları mümkün kıldı. “Güç sarhoşluğunun” yaratılmasında ilk sırada yer alan isimler, şimdi gönül rahatlığıyla bir bir “Biz değişmedik, o değişti!” diyorlar. “Değişim” ve “başkalaşım”a ad koymakta… Batı başkentlerinde olduğu üzere hâlâ son kertede tereddüt gösteren Lagendijk bulunulan noktayı, “softİslamcılık/yumuşak İslamcılık” diye tanımlıyor: “Gördüğümüz… Katı İslamcılığa dönüş değil… İslamcılığın 2001 öncesine yarı mesafelik dönüş”müş. “Erdoğan’ın durumunda yumuşak İslamlaştırma” özetle “Putin’in muhalefeti bastıran yöntemleri ve İslamcıların da bayıldığı Batı karşıtı söylemleriyle birleşiyormuş...” Hadi gene IŞİD’e göre iyi sayılırız. “Putincilik” ve bildiğimiz eski “Erbakancılığın” sarmalında bir “softİslamcılıkla” ne yapalım idare edeceğiz artık... R BEŞİKTAŞ YASTA 16 yaşındaki güreşçi öldürüldü Sırp taraftarın öldürülmesine 18 yıl hapis istemi İstanbul Haber Servisi Abdi İpekçi Spor Salonu’nda Galatasaray Liv Hospital ile Kızılyıldız arasında 21 Kasım’da oynanan basketbol maçı öncesi çıkan olayda Sırp taraftar Marko İvkoviç’in öldürülmesiyle ilgili soruşturma tamamlandı. Savcılık biri tutuklu 7 kişi hakkında “haksız tahrik altında kasten öldürme” suçlamasıyla 12 yıldan 18 yıla kadar hapis cezası istedi. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Sırbistan’ın İstanbul Başkonsolosluğu müşteki olarak yer aldı. İddianame Bakırköy 15. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edildi. İddianamede maktul İvkoviç’e ait kan lekesinin Kadri Aktaş’ın pantolonunda bulunduğu belirtildi. Kızılyıldız ve Galatasaray taraftarlarının maç öncesi ellerinde bulunan meşale, havai fişek ve sopalarla birbirlerine saldırdıklarının kaydedildiği iddianamede, olay yerine gelen polis ve çevik kuvvet ekiplerinin taraftarların arasına girerek müdahalede bulundukları anlatıldı. Biber gazlı müdahale sonucu her iki takımın taraftarlarının ayrı yönlere doğru püskürtüldükleri, bu sırada Sırp seyircilerden bir grubun arbede sırasında kendi taraftarlarından ayrı düştükleri aktarıldı. İddianamede, ayrı düşen Sırp taraftar grubuna tutuklu Kadri Aktaş’ın aralarında bulunduğu şüphelilerin saldırdığı ifade edilerek, İvkoviç’in olaydan sonra ele geçirilemeyen bıçakla kendisine doğru yönelen şüpheli Kadri Aktaş’ın burnuna yumruk atıp yaraladığı belirtildi. Aktaş’ın kendisine yumruk atılması üzerine haksız tahrik altında bıçak darbesiyle maktulü kasten öldürdüğü anlatıldı. İstanbul Haber Servisi 20122013 sezonunda İstanbul şampiyonu olan Beşiktaş Kulübü güreş takımının lisanslı sporcularından 16 yaşındaki Cem Yılmaz Feriköy’de itfaiye ekibine saldıran kişilere müdahale ettiği sırada bıçaklanarak yaşamını yitirdi. Yılmaz’ın cenazesi kılınan öğle namazının ardından Feriköy Mezarlığı’nda toprağa verildi. Yılmaz’ın dayısı Ahmet Dursun sorumlulardan şikâyetçi olacaklarını belirterek “Orada polis en azından hastaneye götürürdü. Birisi müdahale etse belki çocuğumuz ölmeyecekti. Kimse ilgilenmiyor, tanıdıkları eve kadar getiriyor. Orada müdahale edilse belki ölmeyecekti. Kim sorumluysa ilgileneceğiz, böyle bırakmayacağız” dedi. eğer takıyye imiş!’ uyanışı Değişimin/başkalaşımın dinamiklerini açıklamak için şimdi bin dereden su getiriyorlar. Birinci bölümde söz ettiğim Joost Lagendijk’ın “AKP postİslamcılıktan softİslamcılığa mı dönüyor?” yazısı buna tipik bir örnek. Lagendijk “başkalaşmanın” sırrını özetle, AKP için çünkü “bundan böyle taviz vermeye gerek yok” diyerek açıklıyor. Tavize gerek görülmeyen noktaya ordunun bertaraf edilmesi ve AB ile müzakerelerin tıkanması, devletin kadrolaşmak suretiyle ele geçirilerek varılmış olduğunu söylüyor. Bu çerçevenin belirlenmesinin ardından AKP’nin niyetleri konusunda kendisini hidayete erdiren bir kitaptan bahsediyor. Kitap, ABD düşünce kuruluşu Brookings Institute’tan Şadi Hamid’in şu ara moda olduğu anlaşılan “Temptations of Power”(Gücün Cazibesi) adlı çalışması… Hamid, ABD’nin İslam dünyası ile ilişkileri kapsamında İslamcı hareketler üzerinde bizzat çalışan bir uzman. “On yıl İslamcılarla yaşadım, zihinlerindeki soruları, isteklerini araştırdım. Bunları sonra ‘Gücün Cazibesi’nde anlattım” diyerek kitabını takdim ediyor. Mısır, Tunus, gibi Arap Baharı ülkeleri ve Ürdün’de siyasi İslamı mercek altına yatıran araştırmasında özetle “ılımlı İslam” diye bir şeyin olup olamayacağını sorgulayarak yola çıkıyor. Ve de bizim hep dikkat çektiğimiz “olayın takıyyeden ibaret olduğu” sonucuna ulaşıyor. İslamcı partiler, muhalefette oldukları sürece, kendilerini baskıdan korumak için “demokratik iyi niyetlerinin altını çiziyorlarmış”… Amma velakin bu “planlı stratejik ılımlılaşma” ki buna biz kısaca “takıyye” diyoruz! iktidara ‘M Beşiktaş Kulübü’nden başsağlığı mesajı Beşiktaş Kulübü, Cem Yılmaz’ın vefatı nedeniyle başsağlığı mesajı yayımladı. Mesajda, “20122013 sezonunda İstanbul şampiyonu Cem Yılmaz’ın genç yaşında yaşamını yitirmesi, kulübümüzü ve camiamızı derinden üzmüştür. Cem Yılmaz’a Allah’tan rahmet; ailesine, yakınlarına ve sevenlerine başsağlığı dileriz” denildi. T.C. BALIKESİR 2. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2012/4232 ESAS Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 No’lu Taşınmazın Özellikleri: Balıkesir il, Karesi ilçe, 559 Ada No, 307 Parsel No, Akıncılar Mahalle/Mevkii, 14 bağımsız bölüm Akıncılar Mah., Gazi Bulvarı, Eruysal Apt. No: 5 Balıkesir adresinde kâin olup, belediye imar sınırları içerisinde ve şehir merkezine 400 m mesafededir. Bölgede yol, su, kanalizasyon, doğalgaz, ulaşım ve haberleşme ve altyapı hizmetleri mevcuttur. Gazi İ.Ö.O. ana taşınmazın yaklaşık 40 m batısında, Otel Asya, ana taşınmazın 40 m güney tarafında, Toplu Taşıma Merkezi taşınmazın 300 m güneydoğu tarafında kalmaktadır. Taşınmaz yaklaşık olarak 1993 tarihinde inşa edilmiştir. 6.katÇatı Arası kat (14) bağımsız bölüm No’lu dubleks mesken olarak kayıtlıdır, 124,36 m2 alanlıdır, alt katı hol, bir oda, salon, mutfak, banyo, WC ve iki balkondan, üst katı ise hol, iki oda, banyo ve iki terastan oluşmaktadır. Alt katla ön balkon ve dış doğramalar PVC panjur ile kapatılmıştır. Dış doğramaları PVC, daire giriş kapısı ve iç kapılar ahşap doğramadır. Duvarları düz sıvalı ve badanalı, ıslak hacimlerde fayans kaplamalı, ıslak hacimlerde karo seramik kaplamadır. Isınma sistemi doğalgaz kombi sistem kaloriferdir. Önde terasın üzeri demir konstrüksiyon, üzeri oluklu levhadan kapatılmıştır. Adresi: Akıncılar Mah., Gazi Bulvarı, Eruysal Apt. No: 5 Balıkesir Yüzölçümü: 124,36 m2 Arsa Payı: 20/364 İmar Durumu: Akıncılar mah., 559 Ada, 307 parsel, bitişik ticaret nizamda, 7 katlı bina yüksekliği 11= 21,50 m, ön bahçe mesafesi K=5,00 m, komşu mesafeler sıfır m. arka bahçe mesafesi H/2, bina derinliği I=L(K+H/2), azami bina sahası 0,50 olmak üzere imarlıdır. Kıymeti: 130.000,00 TL KDV Oranı: %1 Kaydındaki Şerhler: Tapu kaydındaki gibidir. 1. Satış Günü: 19/02/2015 günü 10.00 10.10 arası 2. Satış Günü: 16/03/2015 günü 10.00 10.10 arası Satış Yeri: Balıkesir Adalet Sarayı 2. İcra Müdürlüğü Kalemi Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap. gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada İstekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahinin edilen değerin % 20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış; bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicil ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup gideri verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/4232 Esas sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 16/12/2014 (İİK. m.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 2945) ‘Putinci softİslamcılık’ Hastalara imam desteği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, inanç değerlerinin, moral ve motivasyondaki yerini ve desteğini hisseden, arayan tüm hastalara ve yakınlarına bu konuda eğitim alan din adamlarınca manevi destek verileceğini bildirdi. Sağlık Bakanlığı ile Diyanet İşleri Başkanlığı arasında hastanelerde manevi destek sunulmasına ilişkin protokol imzalandı. Hizmet ilk olarak Ankara’da, Dr. Abdurrahman Yurtaslan Ankara Onkoloji Eğitim ve Araştırma Hastanesi ile Ulus Devlet Hastanesi’nde başlayacak. Diyanet İşleri Başkanlığımızın kadrosunda olacaklar, görevli oldukları hastanelerde biz onlara fiziki mekân sağlayacağız, hasta ve yakınlarından yoğun bakım, ameliyat sonrası, ölüm esnası, bir talep olduğunda, bu talebe, aldıkları eğitimin de ve dini anlamdaki zaten birikimleriyle destek olma görevlerini yerine getirmeye çalışacaklar” diye konuştu. Müezzinoğlu, “Özellikle azınlık mensuplarına, onların dini sorumlularıyla, temsilcileriyle görüşerek, o anlamda görevlendirme yaptıklarında onlar da bu hizmetten yararlanacak” dedi. T.C. SİVEREK 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ’NDEN ESAS NO: 2014/109 Esas Davacı Mahmut Ügeday Vekili Av. Zekeriya Naryaprağı tarafından davalı Siverek Belediye Başkanlığı, Siverek Mal Müdürlüğü ve Şanlıurfa Büyüksehir Belediye Başkanlığı aleyhine açılan Tapusuz Taşınmazın Tescili davasının yapılan açık yargılaması sırasında verilen ara karar uyarınca; Davacı tarafından davalı aleyhine Dava konusu; Şanlıurfa ili, Siverek ilçesi, Narlıkuyu Köyü sınırları içerisinde 43, 44, 450, 33, 333, 334, 337, 338 ve 955 nolu parseller ile çevrili olan taşlık arazi ile ilgili olarak mahkememizde tapusuz taşınmazın tescili davası açılmış olup, yargılamanın halen mahkememizin 2014/109 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütüldüğü, ilan tarihinden itibaren (mahallinde yapılacak ilanın sonuncusundan itibaren) 3 ay içerisinde bu yerde hak iddia edenler tarafından veya tescil koşulları gerçekleşmediğinden bahisle itiraz edilmediği takdirde bu yerin davacı adına tesciline karar verileceği M.K.’nun 713. maddesi uyarınca ilan olunur. 11/09/2014 (Basın: 3060) ‘Talep olduğunda destek verilecek’ Müezzinoğlu protokolün, talep eden hastalara manevi destek uzmanlarınca destek verilmesini kapsadığını söyledi. Sağlığın, “ruhen, fiziken ve sosyal yönden sağlıklı olma hali” şeklinde tarif edildiğini söyleyen Müezzinoğlu, moral, motivasyon ve hayat değerleri açısından inanç değerlerinin de önemli yeri bulunduğunu belirtti. Müezzinoğlu, “Görevliler, İlahiyat fakültelerinde ders olacak Diyanet İşleri Bakanı Mehmet Görmez ise Türkiye’de bu hizmet için Ankara İlahiyat Fakültesi’nde çalışma yapıldığını belirterek, YÖK’e de ilahiyat fakültelerinin müfredatına “hastalara manevi destek, dini danışmanlık ve rehberlik hizmeti”nin bir ders olarak verilmesi yönünde bir teklifte bulunduklarını kaydetti. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle