Katalog

SAYFA CUMHURİYET 17 EYLÜL 2014 ÇARŞAMBA 4 HABERLER IŞİD destekçileri Türkiye’de TV kuruyor Haber Merkezi Irak’ta yayın yapan ve haziran ayında Mısır’daki yayınları yasaklanan TV kanalı Al Rafidain Türkiye’de şirket kurdu. The Wall Street Journal’ın haberine göre 200 bin TL sermayeli şirketle ilgili İstanbul Ticaret Odası (İTO) kayıtlarında televizyon yayıncılığı faaliyetleri için kurulduğu bilgisi yer alıyor. Al Rafidain, Irak’ta Maliki yönetimine karşı yaptığı “güçlü Sünni yayınlar” ile tanınıyor. Ancak AlRafidain’in Mısır’daki yayınları haziranda yasaklanmıştı. Al Rafidain, Reuters’ın geçtiği bir haberde AlBaghdadia ve AlHadath adlı Iraklı TV’lerin yasaklanmasıyla gündeme gelmişti. Aynı haberde bu kanalların, IŞİD’in şiddet dolu saldırılarını yayınladığını da kaydetmişti. Henüz dün kurulan şirketin kayıtlarında geçen telefon numarası, Al Rafidain’in çalıştığı muhasebe şirketine ait. Al Rafidain’in kuruluş için bir aracıyla kendilerine geldiğini söyleyen şirket yetkilisi “Bize burada yayın yapacağı söylendi. Henüz şirket kuruluş aşamasında” dedi. The Wall Street Journal Türkiye, kanala ait bir genel merkez numarasına ulaşamadıklarını belirtirken RTÜK’e de henüz bir başvuruları bulunmadığını belirtti. ‘Çekiç Güç’ geri geliyor Irak ve Suriye’deki tampon bölgede çokuluslu ve ortak bütçeli koalisyon gücü görev yapacak. Türkiye sınırına 32 kilometre uzaklıkta bulunan Süleyman Şah’ın da tampon bölgede kalabileceği belirtiliyor BARKIN ŞIK Boru hattı döşemişler Yurt Haberleri Servisi Hatay Yayladağı’nda, Suriye sınırında akaryakıt kaçakçılığı için döşenmiş boru hattı bulundu. Kaçakçılıkla mücadele kapsamında sınır hattında devriye görevi yapan Yayladağı 3. Hudut Tabur Komutanlığı’na bağlı birlikler, Güveççi kırsal alanında kaçak boru hattı tespit etti. Suriye tarafında akaryakıt kaçakçılığı için döşenen 2 bin 500 metre uzunluğundaki boru hattı ekiplerce söküldü. Soruşturma başlatıldı. ‘Risk almayız’ ANKARA (AA) Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, NTV’de soruları yanıtlarken tampon bölge tartışmasına ilişkin, “Türkiye kendi güvenliğini sağlamak bakımından, her şeyi masaya getirecek ve bütün bu adımları atacaktır” ifadesini kullandı. Kurtulmuş, sorunun çözümü için IŞİD’i ortaya çıkaran nedenlerin ortadan kaldırılması gerektiğini söyledi. Kurtulmuş, “48 yurttaşımız örgütün elinde. Bıçak sırtındayız. Bin düşünüp, bir adım atmak durumundayız... Koalisyon ülkeleri IŞİD tehdidi ile sınır komşusu değil. Belki kısa bir müddet sonra IŞİD, Türkiye’nin sınırlarında konuşlanmış güç haline gelecek” dedi. ANKARA Irak ve Suriye içinde Türkiye’nin kurmayı planladığı tampon bölgenin ilk ayrıntılarına Cumhuriyet ulaştı. Edinilen bilgilere göre, Genelkurmay Plan Prensipler Başkanlığı ile Harekât Başkanlığı’nın ortaklaşa yaptığı taslak çalışmada, koalisyon güçlerinin Irak ve Suriye’deki IŞİD hedeflerini vurması halinde 2 milyonluk göç dalgasının harakete geçebileceği değerlendiriliyor. 21 Eylül’de NewYork’ta başlayacak BM Zirvesi’nden Irak ve Suriye üzerinde “No Fly Zone Uçuşa Yasak Bölge” kararı alınmasının beklendiğini kaydeden kaynaklar, tampon bölgenin derinliği ve genişliğinin bu kararın ardından netleşeceğini ifade etti. Tampon bölgede yalnızca Türkiye değil, çokuluslu koalisyon gücü görev yapacak. 1991 2003 arasında 12 yıl Çekiç Güç ile yaşayan Türkiye’yi, 11 yıl aradan sonra aynı uygulama bekliyor. Türkiye sınırına 32 kilometre uzaklıkta bulunan Süleyman Şah Saygı Karakolu’nun da bu kapsamda tampon bölge içinde kalabileceği belirtiliyor. Tampon bölge için hava sahasının mutlak surette kontrol altına alınması gerektiğini belirten kaynaklar, Türkiye’de halen ülke geneline yayılmış 1.6 milyon civarında Suriyeli bulunduğunu, bu yüzden olası bir göç dalgasının sınır ötesinde karşılanması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sınırda bir tampon bölge oluşturulması için hazırlık içinde olduğunu açıklamasının ardından çalışmanın ayrıntıları da ortaya çıkmaya başladı. Buna göre, sınırda “uçuşa yasak bölge” ilan edilmesi ve olası 12 yıl boyunca varlığını sürdürdü ABD’nin başını çektiği koalisyon güçlerinin 17 Ocak 1991 tarihinde başlattığı 1. Körfez Harekâtı sonrasında, Türkiye’nin isteği doğrultusunda 36. paralelin kuzeyinde tampon bölge ve “Çekiç Güç” oluşturulmuştu. Temmuz 1991’de oluşturulan tampon bölge ile 36. paralelin kuzeyi uçuşa yasak bölge ilan edilmişti. Irak’ın kuzeyinde Kürtler için oluşturulan tampon bölgenin korunması görevinde Türkiye, ABD, İngiltere ve Fransız askerleri beraber çalışmıştı. İncirlik Üssü’nü ana harekat merkezi olarak kullanan Çekiç Güç, 2003’teki İkinci Körfez Harekâtı’na kadar görev yaptı. Çekiç Güç’ün varlığı Türkiye’de büyük tartışmalara yol açtı. göç dalgası için insani yardım hazırlığı yapılması gündemde. Tampon bölgede yalnızca Türk askeri görev yapmayacak. IŞİD’e karşı koalisyonda yer alan ülkeler de tampon bölgede görev yapacak. Genelkurmay’da yürüyen hazırlık çalışmasında, sınırdan kaç kilometre derinlikte, hangi alanlarda hangi birimlerin yerleşeceği nasıl bir tampon bölge oluşturulabileceği değerlendiriliyor. 2 milyon kişi gelebilir IŞİD’e karşı yapılacak kapsamlı bir operasyon sonucu hem Irak’ta hem de Suriye’de 2 milyon civarında insanın Türkiye sınırına dayanabileceği belirtiliyor. Bu nedenle, çatışmalardan kaçanlar için hangi alanlarda konteynır ve çadır kentler kurulabileceği harita üzerinde değerlendiriliyor. Sahra hastaneleri ve aşevleri de bu kapsamda planlanıyor. Çalışmayı TSK yapıyor Askeri kaynaklar, tampon bölge nin sadece Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından oluşturulmayacağını vurguladı. Buna göre, tampon bölge oluşumunda Amerika liderliğindeki koalisyon güçleri de yer alacak, bütçesi de koalisyonca karşılanacak. Ancak bölgeyi ve tehditleri yakından bilmesi nedeniyle hazırlık çalışmaları Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından yapılıyor. Bu ön çalışma ABD ile koordineli bir şekilde yürütülüyor. Tampon bölgenin insani yardımlar dışında kullanılmayacağı savunuldu. KATAR’IN AYRILMASINI İSTEDİĞİ 7 KİŞİDEN DARRAG’A KAPILARIN AÇILDIĞI İDDİA EDİLDİ ‘Müslüman Kardeşler’in DUYGU GÜVENÇ ANKARA Mısır’daki yönetim değişikliği sırasında Müslüman Kardeşler’den yana açık tavır alan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, Katar’ın ülkesinden ayrılmasını istediği 7 isim için Türkiye kapısını aralaması, Arap dünyasını şaşırtmadı. Müslüman Kardeşler’in sözcülerinden Amr Darrag’ın İstanbul’da olduğu, Cemal Abdülsettar’ın da İstanbul’a geleceği belirtildi. Kararın uygulanmasını yakından takip eden bir Ortadoğu ülkesi diplomatı Erdoğan’ın, “Onlar da Türkiye’ye gelebilir” açıklaması için, “Bu elbette memnuniyetle karşılayacağımız doğru bir adım olmaz. Bazılarının burada olduğunu biliyorduk” yorumunu yaparken bir başka diplomat ise, “Müslüman Kardeşler’in Mısır’da devrilmesinden sonra zaten Türkiye’ye çok sayıda isim geldi. Bildiğimiz kadarıyla Müslüman Kardeşler’in sözcülüğünü de üstlenen Amr Darrag şu an İstanbul’da. Diğer isimlerden de bazılarının Türkiye’ye gelmesini bekliyoruz” değerlendirmesini yaptı. Aynı diplomat, Erdoğan’ın Katar’a yaptığı ziyaretinin zamanlamasına da dikkat çekti. Kaynaklar, İstanbul’da üst düzey Müslüman Kardeşler üyelerinin bir süredir zaten bulunduğuna da işaret etti. Katar’ın aldığı kararın ardından Türkiye’nin Interpol tarafından aranan üyeler hariç diğer isimlere kapı açabileceği belirtildi. 7 isim arasında yer alan Darrag’ın yanı sıra eski Mısır Diya sözcüsü İstanbul’da’ cısı Tarık Haşimi’yi de zaman zaman misafir ediyor. Katar’ın Bahreyn, Suudi Arabistan ve Birleşik Arap Emirlikleri ile ilişkilerini düzeltmek için attığı bu adımın Hamas üyelerini de kapsayabileceği belirtildi. Kulislerde, Katar’da bulunan Hamas lideri Halid Meşal’in de Tunus’a gideceği ve benzer kararların diğer Hamas üyeleri için de istenebileceği konuşuluyor. Kaynaklar, Darrag’ın birçok defa Türkiye’ye gelip gittiğini şu anda da İstanbul’da olduğunu belirtirken Türk kaynaklar bu iddiaları yalanlamadı. Erdoğan’ın Katar ziyaretinin ise süpriz bir şekilde son anda planlandığı öğrenildi. Dışişleri ise Müslüman Kardeşler’in üst düzey temsilcilerinin Türkiye’de ağırlanmasına sıcak yaklaşmazken “Bu kararla ilgili biz yorum yapamıyoruz. Köşk’e danışın” demekle yetindi. Türkiye ve Arap Birliği arasında 2010 yılında başlayan ve siyasi gelişmelerin Dışişleri Bakanları düzeyinde ele alındığı ortak forum 2012 yılından bu yana yapılmıyor. Forumun ekonomik ve turizm ayağı alt düzeyde toplanırken siyasi ayağını yeniden canlandırmak isteyen Türkiye’nin çabaları sonuçsuz kaldı. Türkiye’nin forumu sonbaharda toplamak için yaptığı çağrılara Arap dünyasından olumlu yanıt gelmedi. Kaynaklar, bu yıl da ortak forum yapılmayacağını belirtti. Dışişleri sıcak değil Amr Darrag teşkilatın dış ilişkiler sorumlusu net İşleri Başkanlığı Vekili Cemal Abdülsettar da İstanbul’a yerleşeceğini açıklamıştı. Katar’ı terk etmesi istenen isimler arasında Müslüman Kardeşler’in yöneticilerinden Vecdi Guneym ve Mahmud Hüseyin ile Adalet ve Hürriyet Partisi’nden Hamza Zuba, Eşref Bedreddin ve İsam Telime de yer alıyor. Arap kaynaklar, bu isimlerin birçoğunun Türkiye’ye, 2013’ten bu yana sık sık giriş yaptığını belirtirken Hamza Zuba ile ilgili Interpol tarafından daha önce çıkartılan karar olduğuna işaret etti ve Türkiye’nin ev sahipliği yapamayacağını savundu. Ancak Türkiye, daha önce Irak tarafından Interpol aracılığıyla arama kararı çıkartılan eski Irak Cumhurbaşkanı Yardım Araplardan veto Sık gidip geliyorlar FİDAN’SIZ GÜVENLİK ZİRVESİ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Cumhurbaşkanı Erdoğan başkanlığında, bugün Çankaya Köşkü’nde güvenlik toplantısı yapılacak. Bir hafta önce Başbakarn Ahmet Davutoğlu’nun başkanlığında düzenlenen zirveye katılan MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın bu sefer katılacaklar arasında yer almaması dikkat çekti. IŞİD’e operasyon öncesinde gelişmelerin ele alınacağı toplantıya Başbakan Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, İçişleri Bakanı Efkan Ala ve Milli Savunma Bakanı İsmet Yılmaz katılacak.