Katalog

SAYFA 3 Buralarda komplo teorileri sevilir. Kendi eylemlerinin sorumluluğunu alacak cesaret ve olgunluğa sahip olmayanlar için sağlam bir sığınaktır. Karmaşık gelen dünyayı basitleştirmek için de iyi bir araçtır. Komplo teorilerine inananlarla tartışmak çok zordur. Teker teker her söylediklerini çürütseniz bile en sonunda “büyük resmi” görememekle suçlanırsınız. Bir çeşit yobazlık hali. Her siyasi görüşün komplocusu olur. Daha çok hangi din olduğu fark etmez, siyasal dinci hareketlerde rastlanır. Ancak ulusalcı komplo teorilerini ardı ardına sıralayan bazı uyanıkların yakın zamanda ceplerini doldurduğu da unutulmamalı. Kudretini yitirdiğini düşünenin, tutunmaya çalışanın sarıldığı bir araçtır komplo teorileri. Demokrasi geliştikçe, toplumun kendine güveni arttıkça siyasi hayatta etkisi azalır. İktidar çevreleri tam anlamıyla bir komplo teorileri cehennemine kendini hapsetmiş halde. Özellikle Gezi isyanından sonra iktidarın rasyonel düşünme kabiliyeti ciddi anlamda kayboldu. Yolsuzluk iddiaları ise son kalan mantıklı davranma kırıntılarını da sildi süpürdü. Paniğe kapılan iktidar korkuyla cenin pozisyonu aldı. Ana karnına yani milli görüşe döndü. O görüşün giriş seviyesi komplo teorilerine sarıldı. Bu iktidar olmasa hiçbir şey ama gerçekten hiçbir şey olamayacak bazı kalem erbabı sahibi” zanneden iktidar, Arap baharıyla o misyonu gerçekleştirecek imkânı bulduğuna vehmetti. Neticeleri ortada. İçinden çıkamadığı IŞID meselesi için de komplo teorilerine başvurulması yakındır. İran’ın yarı resmi organları IŞİD liderinin aslında Simon Elliott adında bir Mossad ajanı olduğunu yazdı. Dünyada ne kadar meczup komplo teorisi âşığı siyasal İslamcı ya da aşırı sağcı Hıristiyan site varsa iddianın üzerine atladı. Bizde ise bu iddiayı elbette havuz medyasından biri ispatlanmış gibi duyurdu. Hem de zamanında Atv’nin haberlerini yönetmiş biri. Yeni Şafak’ın okuması en eğlenceli yazarı da IŞİD’in Türkiye’nin önünü kesmek için kurulduğunu iddia etti. Bunlar henüz başlangıç. Entelektüel ve ahlaki üstünlüğü kaybeden fikirler fiziki tahakkümlerini sürdürmek için çaresizce komplo teorilerine sarılır. AKP iktidara gelirken kimileri bunun ardında büyük bir komplo aradı. Şimdi de AKP gitmeye başlarken iktidar çevreleri gitmelerinin ardında büyük bir komplo arıyor. O zaman da komplo yoktu, şimdi de yok. Memleketimizde ana çelişki rasyonel düşünenlerle aklını komplolarla bozanlar arasında. Komplocular kazanırsa ne olacağını anlamak için biraz Ortadoğu’ya bakmak kâfi. Büyük Komplo! da iktidarın bu zaafını kaşıyarak yerlerini sağlamlaştırmaya baktı. “Gezi, 17 ve 25 Aralık darbe girişimleri” diye cümleye başlamanın iktidar saraylarında başını okşattırmaya yettiği bir ülkedeyiz neticede. Erdoğan’ın sevdiği medya temsilcilerini basına kapalı toplayıp “numaralarını takdir edip” “aferin deyip” başlarını okşadığı bir ülkede. Birçok ülke gibi IŞİD’e Türkiye de hazırlıksız yakalandı. Ancak Türkiye’nin böyle bir lüksü yoktu. Sürekli böbürlenmeyi “cihan devleti” olmaya yeter zanneden iktidar, Ortadoğu’da yaprak düşse haberdar olduğunu iddia ediyordu. İstihbaratı tarihinde olmadığı kadar güçlendirilmiş, dokunulmazlık zırhına büründürülmüş ve operasyon yapma gücüne kavuşturulmuştu. Etnik ve mezhepsel gerilim hatları ancak çok dikkatli bir politikanın etkin olabileceğini gösteriyordu. Ancak iç politikada Gezi’de kaybedilen rasyonel akıl dış politikada içinden çıkılamayan Arap baharıyla çoktan terk edilmeye başlanmıştı. Kendini bir “misyon 13 kişi hayatını kaybetti THY uçağında maske paniği ANTALYA (DHA) Türk Hava Yolları’nın İstanbul’dan KKTC Ercan Havaliman’ına gidecek yolcu uçağı, dün saat 20.20’de Sabiha Gökçen Havalimanı’ndan havalandı. Ancak uçak kalkışından kısa bir süre sonra kabin basıncı arızası meydana geldi. 135 yolcu taşıyan uçağın kaptan pilotu, Antalya Havalimanı Hava Trafik Kontrol Kulesi ile irtibata geçerek arızanın bilgisini verdi. Bu sırada oksijen maskelerinin açılmasıyla birlikte uçaktaki yolcular arasında panik başlarken, THY uçağı, Antalya Havalimanı’na sorunsuz iniş yaptı. Terminale alınan yolcular, THY’nin tahsis ettiği başka bir uçakla yaklaşık 4 saatlik gecikme sonrasında saat 01.30’da Ercan’a gönderildi. Trafikte Yurt Haberleri Servisi Antalya’ya günübirlik geziye katılan berberleri taşıyan otobüslerden biri, Isparta’nın Gölbaşı mevkiinde kontrolden çıkarak şarampole devrildi. Sürücünün direksiyon başında uyuklaması sonucu meydana geldiği ileri sürülen kazada 13 kişi öldü, 6’sı ağır 33 kişi de yaralandı. Otobüste 46 yolcu bulunuyordu. Kazanın hemen ardından yoldan geçen bir vinçle yan yatan otobüs kısa sürede kaldırılarak çok sayıda yaralının kurtarılması sayesinde, ölü sayısının artması önlendi. Yapılan incelemede kazada yaşamını yitirenlerin isimleri şöyle: Sürücü Sinan Doğraylı (54), İbrahim Çankır (38), Benan Mardin (23), Ahmet Ö. (17), Erkan Tan (42), Mehmet Şatır (30), Suat Esen (18), Turan K. (17), Gökhan Can (25), Samet T. (17), Akın Balkan (28), Hidayet Cönk (33) ve Fehmi Şentürk (48). Cesetler Bucak Devlet Hastanesi morguna kaldırılırken, eşyalar jandarma araçlarında toplandı. Otobüs kazasında hayatını kaybeden 13 kişinin yakınları cesetlerin getirildiği Bucak Devlet Hastanesi’ne akın etti. Yakınlarının öldüğünü öğrenenler sinir krizi geçirirken, hastane personeli, jandarma ve polis sakinleştirmeye çalıştı. insan kıyımı Ölüm tuzağından Yaşam savaşını kaybetti İstanbul Haber Servisi Beykoz’da çay bahçesinde üzerine ağaç devrilmesi sonucu ağır yaralanan işyeri sahibi Suzan Özpeynirci, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Kazada yaşamını yitirenlerin sayısı 3’e yükseldi. Özpeynirci’nin cenazesi ikindi vakti Şişli Camisi’nde düzenlenen cenaze töreninin ardından Kilyos Mezarlığı’nda toprağa verildi. Suzan Özpeynirci kazanın hemen ardından Paşabahçe Devlet Hastanesi’ne kaldırılmış, daha sonra sevk edildiği hastanede iki kez beyin kanaması nedeniyle ameliyata alınmıştı. farksız Haber Merkezi Şantiyelerde işçi ölümlerinin ardı arkası kesilmiyor. İstanbul, Konya, Kırşehir ve Zonguldak’ta şantiyelerde önceki gün ve dün 5 işçi daha hayatını kaybetti. İstanbul Kartal Cevizli Mahallesi’nde dün öğle saatlerinde 8 katlı inşaatın en üst katından vinç yardımıyla aşağıdaki kamyona hiçbir güvenlik önlemi olmadan kalas indiren 49 yaşındaki Ahmet Çakmak, bir anda dengesini kayberek kamyonun içine düştü. Olay yerine hemen sağlık ekipleri çağrıldı ancak Çakmak, olay yerinde hayatını kaybetti. Vatandaşlar gerekli önlemlerin alınmadığını belirterek olaya tepki gösterdi. Esenyurt’ta da bir inşaatta güvenlik ağı takarken dengesini kaybeden 22 yaşındaki Metin Boğmalık, 10’uncu kattan beton zemine düştü. İskele ustası ağabeyi Veysel ile birlikte çalışan Metin Boğmalık da hayatını kaybetti. Ağabey Veysel Boğmalık, baygınlık geçirirken, Metin Boğmalık’ın cenazesi 3 saat süren olay yeri inceleme çalışmasının ardından Ad İstanbul, Konya, Kırşehir ve Zonguldak’ta 5 işçi daha ihmaller nedeniyle şantiyelerde hayatını kaybetti Taciz iddiası Kuştepe’yi karıştırdı İstanbul Haber Servisi Şişli Kuştepe’de uyuşturucu kullanan kişilerin 9 yaşındaki çocuğa cinsel istismarda bulunduğu iddiası gerginliğe neden oldu. Polis tarafından gözaltına alınan bir kişiyi karakoldan almak isteyen mahalleli ile polis arasında çatışma çıktı. Polise taş ve sopalarla saldıran mahalleli çatışmanın ortasında kalan Cihan Haber Ajansı ekibini de linç etmeye kalktı. Mahalle sakinleri polis aracı sandıkları basın aracının etrafını sardı. Yaklaşık 40 kişi, araç sürücüsü Ş.Ş. Kameraman A.U’yu darp etti. Olay yerine sevk edilen çok sayıda Çevik Kuvvet ekibi biber gazı sıkarak grubu dağıttı. Koruma kemeri olsaydı... li Tıp Kurumu’na kaldırıldı. Genç işçinin mesai arkadaşları “Metin’in koruma kemeri olsaydı, dengesini kaybetse bile düşmezdi. Biz de aynı şartlarda çalışıyoruz. Her an ölümle burun burunayız” diye konuştu. Boğmalık’ın bir süre önce Ordu’dan ağabeyi ile birlikte çalışmaya geldiği ve bekâr olduğu öğrenildi. Kırşehir Bağbaşı Mahallesi’nde TOKİ inşaatında elektrik akımına kapılan 19 yaşındaki Serkan Aydın, hastanede yaşamını yitirdi. Aydın’ın cenazesi, Diyarbakır’a götürüldü. Zonguldak’ta, inşaatın 2. katından düşen 3 çocuk babası 45 yaşındaki işçi Mehmet Albayrak, yaşamını yitirdi. Konya Karatay’da Akabe Mahallesi’ndeki bir inşaata da önceki gün inşaatın 3. katından yere düşen 47 yaşındaki Kıyas Kahraman hayatını kaybetti. Diyarbakır Yenişehir’de ise 9 katlı otel inşaatında da çubuk demir taşıyan vincin uç kısmı kırıldı. Demirler, 3’üncü katta çalışan Asım Bozkurt’un başına düştü. Başında baret bulunduğu için ciddi yaralanmaya maruz kalmayan işçinin durumu iyi. Baret hayatını kurtardı