05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 5 AĞUSTOS 2014 SALI 8 ulaşılmasın! Şimdi de 17 ve 25 Aralık soruşturmalarını yürüten savcı ve polisleri sorgulatıyor. Bu kez bu olayın “savcılığına” soyunuyor. “Paralel devletin” kurucuları şimdi “düşman kardeşler..” dizisindeler. Hâlâ Erdoğan Efendi’ye oy verecek seçmenlerin varlığını anlamak çok ama çok zor oluyor! Oy vereceklerin önemli bölümü “Çalıyor ama çalışıyor” diyor. Bu düşüncede olanlar kendilerine şu soruları da lütfen soruversinler: “Kimin parasını çalıyor?” “Mal varlığını açıkladı, ama eşinin ve başta Bilal oğlan olmak üzere çocuklarının mal varlığını neden açıklayamıyor?” “Dünkü çocuklar sıfırdan nasıl oldu da gemilere, villalara sahip oldular?” Gazeteciliğimin 50. günü olan 1 Ocak 1961’de 193 sayılı yeni Gelir Vergisi Kanunu’nun yürürlüğe girişini haberleştirmiştim. Yasaya göre vergi bildirimleri, vergi daireleri önünde asılacak, isteyen kimin ne kadar vergi ödediğini ya da ödemediğini görecekti. DIŞ HABERLER [email protected] Paralelin Kurucuları! aralel devlet” ve “P “Pensilvanya” sözlerini ağzından düşürmüyor! Eğer Okul saldırısı infial yarattı Gazze’de yine bir BM okulunu vurduğu için dünyada infial yaratan İsrail dün de kendi ilan ettiği ateşkesi bozdu Dış Haberler Servisi İsrail Gazze savaşının 28’inci gününde birliklerini bölgenin kuzeyinde konuşlandırırken, önceki gün BM’ye ait okulun bir kez daha vurulması uluslararası tepkilerin sertleşmesine yol açtı. BM’ye sığınan 3 bine yakın Filistinli sivilin bulunduğu okula düzenlenen ve 10 kişinin öldüğü saldırı nedeniyle dün İsrail’e kınamalar yağarken, İsrail tek taraflı ilan ettiği yedi saatlik ‘insani ateşkese’ de uymadı. Ateşkesin devreye girdiği sabah saatlerinde 15 dakika sonra Eş Şati mülteci kampına düzenlenen hava saldırısında bir aile hedef oldu. El Bekri ailesine mensup 8 yaşındaki bir kız çocuğu hayatını yitirirken, 30 kişi yaralandı. Görgü tanıkları ve bölgedeki gazeteciler, bir F16 savaş uçağından atılan füzenin mülteci kampının sahil tarafında bulunan 3 katlı bir evi vurduğunu söylediler. Eve giden yolun çok dar olması nedeniyle kurtarma araçları giremediği için, çevredekiler enkazı, insan zinciri oluşturarak elleriyle kaldırmaya çalıştılar. İsrail dün saat 10.00’da başlayan ve 7 saat süreceğini açıkladığı ateşkesin Gazze’nin güneyini, özellikle Refah kentini kapsamayacağını bildirmişti. Hamas Sözcüsü Sami Ebu Zuhri ateşkesle ilgili “Dikkatleri katliamlardan başka yöne çekmeyi hedefliyor” açıklamasında bulunmuştu. Gazze’de 31 Temmuz’da ilan edilen ateşkes de yaklaşık 2 saat sonra bozulmuştu. İsrail ise dün Aşdod kentine Gazze’den fırlatılan roketin Demir Kubbe sistemiyle imha edildiğini duyurdu. Kudüs’te ise iş makinesini otobüsün üzerine süren bir operatör, İsrail polisi tarafından vurularak öldürülürken, olayda bir kişi hayatını kaybetti, otobüsün şoförü ve 4 kişi ise hafif yaralandı. İsrail yetkilileri, olayı “terör saldırısı” olarak nitelendirdiler. Başbakan Binyamin Netanyahu da son açıklamasında, itidal sağlanana kadar Gazze kampanyasını durdurmayacaklarını söyledi. İsrail dün İslami Cihad Hareketi komutanlarından Danyal Kamil Mansur’u Cebaliye’deki evine düzenlediği saldırıda öldürdü. 7 Temmuz’dan beri ölenlerin sayısı 1837’ye, yaralıların sayısı 9 bin 450’ye çıktı. İsrail’in BM okuluna son saldırısının yarattığı tepkiler ise dinmiyor. ABD yönetiminin ‘utanç verici’ tepkisini gösterip İsrail’den soruştur(Fotoğraf: REUTERS) Pensilvanya’daki Fethullah Gülen hazretleri “paralel” ise kuruluşunda “paralelin” öteki çizgisinde de İstanbul’un Kasımpaşalı Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan vardı. Beraber yürümemişler miydi bu yolda? Kimin sırtında gelmişti Başbakanlık koltuğuna? İzmir’de cumartesi günü “Hatırlayın! Paralel ihanet şebekesi 17 ve 25 Aralık darbe girişimlerini yaparak Türkiye’de hukuka, demokrasiye, özellikle de milli iradeye karşı, ahlak dışı bir saldırı başlatmıştı..” dedi. Dinsel iktidarın gelişimini önleyebilecek bir askeri darbeye karşı Türk Silahlı Kuvvetleri’nin seçkin komutanları, basının Atatürkçü kalemleri Ergenekon ve Balyoz saldırıları ile içeriye alındılar. O günlerde Erdoğan Efendi, “Ben bu davanın savcısıyım” sözleriyle “paralelliği” destekliyordu. Ama şimdi “paralel ihanet şebekesi” diyor. Paralel devletin kurucuları. İmam efendi kime, neden “ihanet” etmiş oluyor? Sonrasında her yıl vergi Sorunun yanıtını Erdoğan dairesine gider listeyi inceler, Efendi’nin aynı cümlesinde “17 çelişkili vergi bildirimlerini okura ve 25 Aralık darbe girişimleri” duyururdum. Sonraki yıllarda sözleri veriyor. yalnızca en çok vergi ödeyen 17 ve 25 Aralık’ta başta kişilerin adları açıklanır oldu. Erdoğan Efendi, Bilal oğlan CHP milletvekili İzzet ve dört bakanın telefon Çetin’in Sarraf’ın ödediği konuşmaları ile yolsuzluklar, vergiye ilişkin soru önergesini sıfırlanan Avrolar, dolarlar Maliye Bakanı Mehmet Şimşek ortaya saçılmıştı. Sonrasında “Vergi mahremiyeti nedeniyle dört bakan kovuldu. Ama Bilal bilgi verilmesi yasal olarak oğlan ve adamı Rıza Sarraf mümkün değildir” diye yanıtladı! üzerinden polisin, Erdoğan Erdoğan Efendi ve ailesine de Efendi’nin kapısına dayanması “Bu parayı nereden buldunuz” engellendi. Burada bir gariplik diye de soramazsınız! Çünkü yok mu? eskiden Maliye Bakanlığı, Bilal oğlan ile “sıfırla” Gelir Vergisi Kanunu’nun 82/2. konuşması hakkında “montaj” maddesi gereği “Bildirilmeyen diyen Erdoğan Efendi ve vergisi ödenmeyen varlık İran’dan dönerken basına, sahibi” kişilere “bunları nereden “Cumhurbaşkanı’nı ve Meclis buldun” diye sorabiliyordu. Başkanı’nı, beni, ailemize, Ama Erdoğan Efendi ilk çocuklarımıza varana dek hükümeti kurduğunda bu herkesi dinlemişler!” dedi. maddeyi yürürlükten kaldırdı! Demek ki “montaj” değilmiş! İzmir’deki konuşması ile imam Ondan sonra ne oldu? Yürü ya efendinin kendisine “ihanetini” kulum... de itiraf ediyor. HHH Erdoğan Efendi polisin Bu arada basın ve TV kapısını çalmaması için patronlarına soruyorum: Ergenekon ve Balyoz olayı Erdoğan Efendi’nin tam hakkında “kumpas” dedi. sayfa gazete ilanlarının ya da Hani “o davanın savcısı” idi? TV’lerdeki tanıtım filmlerinin “Kumpas” olduğunu biliyordu faturalarını kim ödüyor? da Başbakan olarak neden Bunlardan hangilerini bedelsiz önlemedi? Kuyruk kapıya yayımladınız? Eğer bedelsiz sıkışınca, masum subayları yayımladıysanız, adaylara ve aydınları salıverdi ki Bilal bu gizli yardım suç değil mi? oğlan üzerinden kendisine de Lütfen faturaları açıklayınız! DONDURMA DOLABINDA BEBEK İsrail saldırısında ölen 2.5 yaşındaki Raghad Mansur adlı bebeğin cansız bedeni yer olmadığı için bir dondurma dolabına konuldu. Macaristan’ın doğusundaki Erpatak kasabasında ise savaşı protesto için İsrail liderlerinin kuklaları asıldı. Macar Dışişleri, kasabanın protestolara öncülük eden belediye başkanını masum siviller üzerinden nefret propagandası yapmakla suçladı. ‘Terör saldırısı’ Lieberman: Gazze’yi BM yönetsin ma istemesinin ardından dün de Fransa’dan sert sesler yükseldi. Önce Dışişleri Bakanı Laurent Fabius, “İsrail’in kendini savunma hakkı, çocukların ve sivillerin katledilmesini meşru kılmaz” dedi. Ardından Cumhurbaşkanı François Hollande, “Irak’taki Hıristiyanlara, Suriye’de katledilen azınlıklara bakınca görüyorum. Gazze’de de katliamlar var... Harekete geçmeliyiz” diye konuştu. İspanya Dışişleri İsrail’den uluslararası insani yasalara saygı göstermeye çağrıldı. İngiltere Başbakanı David Cameron ise “Uluslararası yasa açık sivillerin hedeflenmesi yanlış ve yasadışı” ifadelerini kullandı. Fransa, İsrail’e sert çıktı İsrail’in aşırı sağcı Dışişleri Bakanı Avigdor Lieberman, Gazze’nin Birleşmiş Milletler (BM) yönetimine verilmesini önerdi. Lieberman’ın İsrail parlamentosu Knesset’in Dışişleri ve İstihbarat Komitesi’ndeki konuşması dün İsrail basınına yansıdı. Buna göre Lieberman, “Gazze için uluslararası BM misyonunu düşünmeye değer” diyerek Birinci Dünya Savaşı’ndan sonraki Britanya manda yönetimine atıf yaptı. Kosova ve Doğu Timor’daki BM yönetimlerini de örnek gösteren Lieberman, “Gazze operasyonu bittikten sonra ne olacak diye herkes soruyor? İsrail’in Hamas’ı yeneceğini varsayalım. BM tarafından Gazze’de kurulacak uluslararası denetim dikkate alınmalı. Bu, bizimle Filistin Özerk Yönetimi arasında bir anlaşmayı gerektirir. BM’nin rızasının alınması bile gerekmez, taraflar razı olsun yeter” ifadelerini kullandı. Lübnan ordusu vuruyor Arsal’da cihatçı temizliği Bangladeş’in Padma Nehri’nde meydana gelen kazada 100’den fazla insanın ölmesinden kaygı duyuluyor. (AP) Türkiye’nin Padişahı! uma günü ABD’nin Temsilcisi Stefan Füle’nin C Erdoğan Efendi’ye başta Tvitter’ı: “Türkiye’de bu durum Barack Hussein Obama olmak nereye varacak?” üzere Amerikalıların nasıl sırt İngiliz The Economist çevirdiklerini yazmıştım. Bugün dergisi geçen yıl kapağa, de Avrupa’ya göz atalım… elinde gaz maskesiyle padişah Avrupa Parlamentosu kılığında çıkardığı Erdoğan Sosyalist Grup Başkanı Hannes için “demokrat mı, sultan Svoboda: “Geçmişte mı” diye sormuştu. destekledik. AKP’yi İngiliz The Times herkese karşı gazetesi: “Türkiye savunmamızın meşruiyet bunalımı nedeni reformlara ile karşı karşıya...” gidiş idi. Ancak İngiliz Financial Times bugün reformları gazetesi: “Erdoğan’ın geri döndüren 2. despotik tavırları ülke Erdoğan’dır. Bu da için tehdit arz ediyor!” otokrat Erdoğan’dır.” Gezi Parkı Eski Almanya olaylarından sonra Cumhurbaşkanı The Economist. 15 sayfalık Türkçe Christian Vulff: ve Almanca ekiyle “Erdoğan bizi hayal “Boyun Eğme” kırıklığına uğratıyor.” başlığı ile Türkiye’yi Avusturya Dışişleri kapak yapan Alman Bakanı Sebastian Der Spiegel dergisi Kurz: “Erdoğan’ı bu kez yine Türkçe açıkça uyarıyorum. ve Almanca olarak Avusturya toplumunu kapakta, “Erdoğan bölemez. Yanlış Devleti” konusunu bir konuşması bizi irdeledi. Türkiye’nin AB’ye “Yeni Padişah” katılımdan geriye başlıklı 15 sayfalık Der Spiegel. götürür!” yorum haberinde AB üyesi Macaristan’da dergi şöyle yazdı: “Erdoğan, Başbakan Victor Orban’ın demokratik reformlarla yola anayasa değişikliğine çıktı, ancak eski dönemin muhalefetin tepkisi: “Bu seçkinleriyle ve Gezi Parkı değişiklikler bizi Rusya gibi direnişçileriyle mücadelesinde totaliter ya da Erdoğan’ın hükümdara dönüştü. Şimdi Türkiyesi gibi yarı totaliter bir kendisini cumhurbaşkanı ülke yapar!” seçtirmek niyetinde... Bu sefer AB Komisyonu’nun despot mu olacak?” Seçmenleri Genişlemeden Sorumlu ne dersiniz? Feribotun aşırı yüklenmesi yine facia yarattı Dış Haberler Servisi Bangladeş’in orta kesimlerindeki Munshiganj bölgesinde bulunan Padma Nehri’nde dün içinde yaklaşık 250 kişinin bulunduğu feribot battı. 100’ü aşkın yolcunun yaşamını yitirmesinden korkuluyor. M.V. Pinak6 adlı feribot başkent Dakka’ya 40 km. uzaka alabora oldu. Kapasitesinin üzerinde yolcu alan feribotun rüzgârlı havanın etkisiyle çalkantılı nehir sularında alabora olduğu sanılıyor. Arama kurtarma ekipleri olayın hemen ardından 100 kişiyi kurtardı, en az iki kişinin cesedine ulaşıldı. Bazı yolcular batan tekneden atlayıp yüzerek karaya çıkmayı başardı. Yolcularının çoğunun Şeker Bayramı tatilinden dönenler olduğu kaydediliyor. Ölümcül feribot kazalarının sıklıkla yaşandığı ülkede en son geçen mayısta da 200 yolculu bir gemi batmış, 54 kişi yaşamını yitirmişti. Libya meclisine boykot işlemedi Dış Haberler Servisi Libya’da 25 Haziran seçimleriyle yenilenen yeni meclis krizle açıldı. Seküler ve milliyetçilerin çoğunlukta olduğu yeni meclis, ülkenin doğusundaki Tobruk’ta toplanırken, İslamcıların çatışmaların devam ettiği başkent Trablus’ta planladığı boykot ve ‘paralel meclis’ toplama girişimi sonuçsuz kaldı. Libya’da Muammer Kaddafi’nin 2011 sonbaharında devrilmesi sonrası ilk seçimde parlamentoda çoğunluğu ele geçiren Müslüman Kardeşler’in Libya kolu Adalet ve Kalkınma Partisi, 25 Haziran’da seküler ve milliyetçi güçler karşısında azınlığa düşmüştü. Partilerle bağlantılı milis güçleri arasındaki çatışmalar başkent Trablus ile doğuda özerklik taleplerinin yükseltildiği Bingazi’yi savaş alanına dönüştürdü. Trablus’ta havaalanın kontrolü için yaşanan çatışmalarda son birkaç günde 22 kişi öldü. Yeni meclis bu koşullarda Tobruk’ta açıldı. Yeni vekiller Arap Birliği, BM ve İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan heyetlerin katıldığı törenle yemin ederek göreve başladı. Tobruk’a 188’den fazla seçilmiş vekilin gittiği belirtiliyor. İslamcı vekiller ise boykota kalkıştı, eski Meclis Başkanı Nuri Ebu Sahmeyn’i Trablus’ta ‘alternatif toplantı’ düzenlemeye çağırdı. Ancak ‘paralel meclis’ çağrısı sonuçsuz kaldı. Libya kaosa teslim olurken yabancılar da ülkeden kaçıyor. En son İngiltere’nin HMS Enterprise gemisiyle tahliye ettiği 110 kişi dün Malta’ya ulaştı. Cumartesi çoğu Filipinli ve Hindistanlı 250 Hyundai çalışanı tahliye edilmişti. Dış Haberler Servisi Lübnan ordusu, Suriye savaşının başından bu yana ilk kez sınırdan sızan cihatçıların mevzilendiği Arsal kasabası ve çevresine operasyon düzenliyor. Hafta sonundan bu yana ordu güçleriyle militanlar arasında çatışmalar yaşanırken, binlerce sivil bölgeden kaçıyor. Lübnan ordusu tanklar eşliğinde, 40 bin nüfuslu Arsal ve civarındaki dağlık alanda konuşlanmış militanlara yükleniyor. Ordu yetkilileri militanların arasında El Kaide bağlantılı El Nusra Cephesi’nin yanı sıra IrakŞam İslam Devleti (IŞİD) üyelerinin de bulunduğunu aktarıyor. Çatışmalar hafta sonunda ordunun El Nusra liderlerinden Imad Ahmed Cuma’nın gözaltına alması, militanların ise güvenlik merkezi dahil hükümet binalarına saldırmasıyla başlamıştı. Üç günde 4’ü çocuk 3’ü kadın, 21 kişi ile 17 askerin öldüğü belirtiliyor. Yaralı sayısı 93 olarak veriliyor. En az 50 militanın da öldürüldüğü kaydediliyor. Lübnan ordusunun bölgeye takviye birlik gönderdiği, haberler için de basına kısıtlama getirdiği belirtiliyor. Kimi kaynaklara göre, çatışmalarda ordunun yanında Hizbullah güçleri de yer alıyor. Kasabada silahlı kişilerin dükkânları, evleri yağmaladığı söylenirken, binlerce sivil araçlarıyla yahut yaya olarak bölgeden kaçmaya çalışıyor. Ailesiyle güvenli bölgeye geçmeye çalışan Muhammed Huceyri, “Lübnan ordusunun demir yumruğunu vurmasını istiyoruz. Bu silahlılar, sivilleri terörize ediyorlar” dedi. Sünni nüfusun yoğun olduğu Arsal, Suriye’deki çatışmalardan kaçan on binlerce kişiye ev sahipliği yapıyor; Esad muhaliflerini destekleyenler çoğunlukta. Gelişmeler Suriye’deki dördüncü yılına giren savaşın Lübnan’a yayılacağı kaygılarını artırdı. Lübnan nüfusunun dörtte birini artık sığınmacılar oluşturuyor. Başbakan Tammam Selam dün kabine toplantısının ardından “Arap toplumlarını tuhaf ve karanlık dini dayatmalarda bulunan ve hastalıklı emellerini Lübnan’a taşımaya çalışan bu aşırılıkçı gruplara siyasi tavizler verilmeyecek” dedi. Genelkurmay Başkanı Jan Kahveci “silahlı grupların ağırlıklı olarak yabancılardan oluştuğunu ve ülkedeki sığınmacı kamplarında yaşayan kişilerle işbirliği halinde olduklarını” söyledi. Kahveci, Lübnan’ın tüm siyasi ve dini liderlerini işbirliğine çağırdı. Siyasilerden destek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle