Katalog

1 AĞUSTOS 2014 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 5 çıkmaktır. Cumhuriyet gazetesi de bu aydınlığın bir parçasıdır... O yüzden kimi kışkırtıcıların, provokatörlerin hedefi haline gelmiştir. Cumhuriyet üzerine oynanan oyunları çok gördük... Geçmişte İlhan Selçuk, Uğur Mumcu’ya yapılanlara benziyor. Tarihin insanlık olduğunu unutanlara sözüm; 90 yıllık Cumhuriyet çınarının köklerinin dipdiri olduğunu söylemek zorundayım... İnadına laik, demokratik, sosyal, hukuk devleti! İnadına demokrasi! İnadına özgürlük! İnadına evrensel hukuk! İnadına eşitlik! Ayrımcılığa hayır! Bilincin küreklerini bunlar için çekeceğiz yüreklice... İnsanı seveceğiz! Çocuklarımızın zindanlarda çürümemesi için mücadele edeceğiz... Karanlığın kapısını kıracağız... Aslında toplum buna hazır! Sol, sosyalist, liberal, komünist, sosyal demokratlar... Sandığa gitmeyenler! Gençler, işsizler, yoksullar! HHH Bir kez daha yineliyorum: “Tarih, insanın bilinçlenip başını yükseltmesinin öyküsünü anlatan bir kitaptır...” Bunu 80’li yıllarda İlhan Selçuk yazmış, uzun uzun anlatmıştır... O tarihin kanlı sayfalarından bilinç çıkmış, egemenliğin kayıtsız şartsız bu milletin olduğu gerçeğini bulmuştur insanoğlu. Aydınlanma Devrimi’nin yol haritasını, rotasını Atatürk belirlemiştir arkadaşlarıyla birlikte. Mustafa Kemal, Fransız ve 1917 Rus Devrimi’nden yararlanmıştır. Aradan 90 yıl geçti... Ufukların ağarmasını bekliyoruz... Tüm darbeleri lanetliyoruz! Dinci bir kuşatmayı, tarikatçı yapılanmaları, baskıyı, şiddeti, zulmü lanetliyoruz. Karanlığın o sanrısı bir şafak vakti aydınlıkla yitip gidecek. İnsanlarımız dinleri, ırkları, mezhepleri, inançları ne olursa olsun insanca bu topraklarda yaşayacaklar... Emperyalizme boyun eğmeyecek yurdumun insanı. Emeğin örgütlü gücüne inanacak, sermayeemek çelişkisini görecek! Türkiye asla bölünmeyecek, kimse din, ırk, mezhep, inanç üzerinden siyaset yapamayacak. O zincirler kırılacak! Yaşam türkülü, çiçekli dallarda çoğalacak... Gün gelecek tüm toplum aklıyla ve bilinciyle yaşayacak! Kılıçdaroğlu, Nevşehir’de Cumhurbaşkanlığı seçimi için İhsanoğlu’na destek istedi ‘Barışı ekelim’ u Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturacak adayın temiz olması, gırtlağına kadar yolsuzluğa bulaşmamış olması gerektiğini belirten Kemal Kılıçdaroğlu, ‘’Bu topraklar bereketli topraklardır. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Bu topraklara gelin barışı ekelim, huzuru ekelim, kardeşliği ekelim, refahı ekelim. Ekmek için Ekmeleddin Bey’i seçelim” dedi. dir. İstiyorum ki o makama oturacak kişi tarafsız olsun. Bütün siyasi partilere eşit mesafede olsun. Cumhurbaşkanı adayının temiz olması lazım. Geçmişinde leke olmaması lazım. Gırtlağına kadar yolsuzluğa bulaşmaması lazım. Temiz adam düzgün adam, adı Ekmeleddin İhsanoğlu. Bu topraklar bereketli topraklardır. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Bu topraklara gelin barışı ekelim, huzuru ekelim, kardeşliği ekelim, refahı ekelim. Ekmek için Ekmeleddin Bey’i seçelim” dedi. Gazze’de, Irak’ta, Suriye’de her gün Müslüman kanı aktığını vurgulayan Kılıçdaroğlu, “Türkiye Ortadoğu bataklığından kurtulacaksa Ekmeleddin Bey’i bizim Cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturtmamız lazım. Onun için ben çalışıyorum siz de çalışacaksınız. Beraber çalışacağız. Çocuklarımıza daha güzel bir Türkiye, daha onurlu ve itibarlı bir Türkiye için sandığa gideceğiz” ifadelerini kullandı. Gazetecilerin 114 polisin gözaltına alındığı, 31 polisin tutuklandığı operasyonla ilgili soruları üzerine Kılıçdaroğlu şunları söyledi: “Geçmişte birçok insanın haksızlığa uğradığı Balyoz ve Ergenekon gibi davalarda üretilen sahte delillerle insanların hapse atıldığı bir süreci yaşadık. Bir haksızlığın hesabını sormak, ‘kimler sahte delil üretti’ bunun hesabını sormak gibi bir şey söz konusu değil. Bu operasyonların tek bir amacı var. Recep Tayyip Erdoğan ve ailesinin gırtlağına kadar yolsuzluğa battığını biliyoruz. 17 ve 25 Aralık operasyonlarında bu ortaya çıktı. Şimdi Erdoğan, bunu ortaya çıkaranlardan intikam almak istiyor. Başbakan tıpkı Ergenekon ve Balyoz davalarındaki gibi bu davanın da savcılığına soyundu. Dolayısıyla bu davalar siyasi davalardır.” Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın “Kadın iffetli olacak. Mahrem namahrem bilecek. Herkesin içerisinde kahkaha atmayacak” sözlerinin anımsatılması üzerine Kılıçdaroğlu, “Bülent Arınç öyle anlaşılıyor ki kadınları insan olarak görmüyor. İnsanlar gülerler, kahkaha atarlar. Üzülürler, ağlarlar. İnsanın duyguları vardır. Beklentileri vardır, dünyaya bakışı vardır. Eğer siz insanı ayırırsanız onu farklı bir obje olarak görürseniz bu tür düşünceleri dillendirmiş olursunuz” yanıtını verdi. NEVŞEHİR (Cumhuriyet) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Bu topraklar bereketli topraklardır. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Bu topraklara gelin barışı ekelim, huzuru ekelim, kardeşliği ekelim, refahı ekelim. Ekmek için Ekmeleddin Bey’i seçelim” dedi. Kılıçdaroğlu, polislerin tutuklandığı operasyonun ise siyasi bir operasyon olduğunu söyledi. Kılıçdaroğlu, Cumhur başkanlığı seçimlerinde Ekmeleddin İhsanoğlu’na destek vermek için Nevşehir’e gitti. Nevşehir Kapadokya Havalimanı’nda partililerce karşılanan Kılıçdaroğlu, buradan karayolu ile Avanos ilçesine geçti. İlçe meydanında otobüsün üzerinde halka seslenen Kılıçdaroğlu, “Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi var. Cumhurbaşkanlığı seçimleri önemli Kır Karanlığın Kapısını... Karanlığın sanrısında yaşayan insanoğlunun bedensel dikilmesi, içsel bir dürtünün ürünüdür... İçsel dürtü ruh olur, düşünceleşince “fikirleşir”; tarih boyunca başını hep dik tutar insanoğlu... Acaba böyle düşünceleşme üçüncü dünya ülkelerinde hayata geçer mi? Geçmez! Çünkü orada baskı vardır... Demokrasi ve özgürlükler yoktur! Demokratik kitle örgütlerinden söz edilemez! O ülkeleri yönetenler, demokrasi sandık sanır... Gözbebeğini delen bir ışık karanlığın içinden çıkan aydınlıktır; bunun için çok bedeller ödenmiştir... Savaşlar, iç savaşlar çıkmıştır... Demokrasi öyle kolay gelmez, gökten zembille inmez... Mustafa Kemal ve arkadaşlarının “Kurtuluş” ve “Kuruluş”u... Bağımsızlık savaşının ardından 1923 yılında Cumhuriyetin kurulması... Aydınlanma Devrimi! 1930’lu yıllarda laiklik ilkesinin hayata geçmesi, 1934’te “Kadınlara Seçme ve Seçilme Hakkı” tanınması... Tarih dersi verme gibi derdim olamaz... Söylemek istediğim “dünün” ve “bugünün” Türkiyesi’nin fotoğrafını göstermek için... Kelle avcıları, insan ciğeri yiyenler, güzelim Türkiye’de gösteri yapıyor... Bu kişiler nasıl gelebiliyor İstanbul’a? Kim koruyor bu kişileri, kim besliyor? Karanlığın sanrısı içinde köktendinciler Suriye sınırımızda kapı komşumuz! HHH Tarih nedir? Tarih insanın bilinçlenmesini, dik durmasını sağlar! Onur önemlidir! İnsan köle, kul değil bireydir! Başı dik! Tarih, insanın bilinçlenip başını yükseltmesinin öyküsüdür. Bu öykü şimdilerde unutturulmak isteniyor, kadın kahkahası, evli kadının tek başına tatile çıkıp açılıp saçılması, direğe sarılmasıyla eşdeğer sayılıyor. Tarihi “Kuruluş” ve “Kurtuluş”u unuttuk mu yoksa! Asla unutturulamaz... O tarih umuttur, gelecektir, karanlığın içinden aydınlığa Arınç’a tepki EKMELEDDİN İHSANOĞLU: İsrail’den madalya almadım İstanbul Haber Servisi Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu “Türkiye; Suriye, Irak olmayacak. Türkiye ilelebet payidar olacaktır” dedi. Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, önceki gün geç saatlerde seçim otobüsüyle gittiği Kartal Meydanı’nda bir konuşma yaptı. İhsanoğlu, parlamenter rejimin devam etmesini istediklerini vurgulayarak şunları söyledi: “Cumhurbaşkanı yol, köprü yapmaz, yol gösterir. Köprü yapmaz ama insanlar arasında gönül, anlayış köprüleri kurar. Biz bu köprüleri yeniden inşa edeceğiz. Türkiye’nin yeniden bir ve beraber olmasını sağlayacağız. Türkiye; Suriye, Irak olmayacak. Türkiye ilelebet payidar olacaktır. Çünkü Türkiye bizlere emanettir. Bu millete, gençlere, kadınlara ve hepimize emanettir.” Mustafa Kemal Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünü anımsatan İhsanoğlu, “Türkiye, yurtta kavga, fitne ve tefrika istemiyor. Türkiye cihanda da huzursuzluk, iç savaş istemiyor. Din, mezhep, ırk savaşı istemiyor. Türkiye, ‘Yurtta sulh, cihanda sulh’ istiyor” dedi. İsrail’in Gazze saldırılarının bir an önce durdurulmasını isteyen İhsanoğlu, “Filistin düşmanı, İsrail dostu ilan ediliyoruz. Ben İsrail’den cesaret madalyası almadım. Bana Filistinliler verdiler. Filistinliler takdir ettiler” diye konuştu. MADIMAK’A KARANFİL Ekmeleddin İhsanoğlu, CHP, MHP ve BBP’lilerle birlikte Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te katledilen 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisi anısına Madımak Oteli önüne karanfil bıraktı. (Fotoğraf: DHA) ‘Türkiye kavga değil birlik beraberlik istiyor’ SİVAS (DHA) CHP ve MHP’nin cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu, CHP, MHP ve BBP’lilerle birlikte Sivas’ta 2 Temmuz 1993’te katledilen 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisi anısına Madımak Oteli önüne karanfil bıraktı. Uçakla Sivas’a gelen Ekmeleddin İhsanoğlu ve eşi Füsun İhsanoğlu’nu CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir ile CHP, MHP ve BBP il başkanları ve partililer karşıladı. Daha sonra seçim otobüsüne binerek kent merkezine hareket eden Ekmeleddin İhsanoğlu, İnönü Bulvarı ve Atatürk Caddesi güzergâhı üzerinden şehir turu atarak kendisine sevgi gösterisinde bulunanları selamladı. Kent merkezi yakınında bulunan Alevi ve Sünni vatandaşların bir arada yaşadığı İşhan köyünü ziyaret eden İhsanoğlu, tarlada buğday hasadı yapan biçerdövere bindi. Sivas Valisi Alim Barut’u makamında ziyaret eden İhsanoğlu, kentle ilgili bilgiler aldı. İhsanoğlu, daha sonra CHP, MHP ve BBP’lilerle birlikte yürüyerek 2 Temmuz 1993’te 33 aydın ve sanatçı ile 2 otel görevlisinin katledildiği Madımak oteline gitti. Bilim ve Kültür Merkezi’ne dönüştürülen binayı ziyaret eden İhsanoğlu ve eşi Füsun İhsanoğlu, katliamda yaşamını yitirenler için karanfil bırakıp dua etti. İhsanoğlu, “Burada 37 insanımızı kaybettik. 3 gün sonra 33 vatandaşımızı Başbağlar’da kaybettik. Biz ikinci Madımak, ikinci Başbağlar istemiyoruz. Türkiye kavga istemiyor. Cepheleşmek, zıtlaşmak istemiyor. Birlik ve beraberlik istiyoruz” dedi. Madımak katliamıyla ilgili DDK’nin raporunun sorulması üzerine “Herkesin kusuru var orada. En başta yöneticiler. DDK tespitlerine katılmamak mümkün değildir. İnşallah seçimlerden sonra biz gereğini yapacağız” ifadesini kullandı. Lisede sergilenmek istenen oyun engellendi Önce sansür sonra sürgün ANTALYA (DHA) Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü komisyonu, bir lisede sahnelenmek istenen “Rumuz Goncagül” adlı tiyatro oyununa, “cinsel içerikli” olduğu ve içeriğinde “muhabbet tellalı” kelimesi geçtiği gerekçesiyle izin vermedi. Atatürk Endüstri Meslek Lisesi öğretmeni Emine Nar Kaya, okulun tiyatro grubundaki öğrencilere, “Rumuz Goncagül” adlı oyunu oynatmak için Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne başvurdu. İlçe müdürü ve iki öğretmenden oluşan komisyon, “cinsel içerikli olduğu” gerekçesiyle oyuna izin vermedi. Komisyon üyesi Nergiz Ö. ile görüşmek için Kepez Anadolu Lisesi’ne giden öğretmen Kaya, burada karşılaştığı EğitimSen Yönetim Kurulu üyesi Barış Aksoy’a durumu aktardı. Komisyon üyesi Nergiz Ö, öğretmen Barış Aksoy’a oyunda geçen “muhabbet tellalı” kelimesinin “p.....k” anlamına geldiğini söyledi. Barış Aksoy, Nergiz Ö.’yü “Sansürcü” olmakla eleştirdi. Nergiz Ö.’nün şikâyeti üzerine Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü öğretmen Barış Aksoy’a kademe durdurma cezası verdi ve Aksoy’u Aksu Anadolu Lisesi’ne görevlendirildi. Kepez İlçe Milli Eğitim Müdürü Hüdai Vural, tiyatro oyununda kadını aşağılayıcı ifadeler geçtiğinden, Nergis Ö.’nün, Barış Aksoy’a “Kadının onurunu ezdirmem” şeklinde çıkıştığını, Barış Aksoy’un da “Bir siyasi partinin taleplerini yerine getiriyorsun” deyip, hakaret niteliği taşıyan sözler kullandığını söyledi. EğitimSen Antalya Şube Başkanı Kadir Öztürk, “Oyununa yönelik yaklaşım tamamıyla sanata bakışın nasıl geri noktada olduğunu göstermektedir” dedi. ‘Nar gibi olacağız’ MEHMET ALİ SOLAK Demirtaş: Halklar arasında bozulan kardeşlik hukukunu yeniden inşa etmek istiyoruz HATAY Cumhurbaşkanı adayı ve HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, seçim çalışmaları kapsamında Defne Bedircan Düğün Salonu’nda halka seslendi. Demirtaş, “Halklar arasında dayatılan ve bozulan kardeşlik hukukunu yeniden inşa etmek istiyoruz. Nar gibi olacağız, bizi birleştiren kabuk tek olacak ama içini açtığında binlerce tane olacak. Nar gibi durmazsak bu ülkede özgürlüğün tadını alamayız” dedi. Birlikte yaşamı sürekli vurguladıklarını ifade eden Demirtaş, “Birlik olabilmemiz, kardeş olabilmemiz için tek millet olmamız lazımmış. Peki ne yapalım? Kendimizi, dilimizi inkâr edeceğiz; kültürümüzü, tarihimizi, geçmişimizi inkâr edeceğiz; atalarımızı, dedelerimizi, mezarlarımızı, her şeyi inkâr edeceğiz, sırf faşizme tabi olmak için. Böyle olmasaymış, onun dediğini yapmazsak ülke parçalanırmış. Böyle şey olur mu?” dedi. Bunun üzerine salondan “yuh” sesleri yükseldi. “İşte bu yalan üzerine kurulu bir devleti biz yeniden çoğulcu, çokkültürlü bir devlete dönüştürmek istiyoruz” diyen Demirtaş, sözlerini şöyle sürdürdü: “Her milletin, her kültürün, her inancın, her kimliğin eşit, özgürce yaşayacağı bir sistemdir kurtuluş. Tek dil, tek millet dedikleri şey, ulusal birlik falan değil. Hitler’den kalma bir slogan, bir ideolojidir.” Öte yandan HDP İstanbul İl Başkanlığı, Demirtaş’ın seçim çalışmaları kapsamında 3 Ağustos Pazar günü Kadıköy’de düzenlenecek mitingine katılım çağrısında bulundu. HDP İstanbul İl Eşbaşkanı Şamil Altan, “Ezilen ve emekçilerin temsilcisi olan Demirtaş’ın mitinginde olacak halklar 10 Ağustos için ipucu verecektir” dedi. PERVİN BULDAN: Bize dönüş için takvim verilmedi DİYARBAKIR (DHA) Kürt sorununun çözümü için başlatılan süreçte, önceki gün bazı gazetelerde, dağda bulunan PKK’liler ile Mahmur ve Avrupa’da bulunanların 2015 yılının ilk aylarında Türkiye’ye dönecekleri iddia edildi. İmralıKandil ve Ankara arasındaki görüşme trafiğini yürüten heyette yer alan HDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, bugüne kadar hükümetten kendilerine bir takvim verilmediğini söyledi. Sendikacıya ‘imam hatip’ sürgünü EMRE DÖKER İZMİR İzmir Narlıdere’deki Oğuzhan İlköğretim Okulu’nun imam hatip yapılmasına karşı velilerle birlikte eylem yapan EğitimSen 6 No’lu Şube Başkanı Duran Sınacı, gazetemizde yer alan haber gerekçe gösterilerek Narlıdere’den Bayraklı’ya sürüldü. Sendika yönetimi, kararın hukuksuz olduğunu belirterek, Sınacı’nın sürgün edildiği okula gitmeyeceğini açıkladı. İzmir’de geçen şubatta Oğuzhan İlköğretim Okulu’nun içindeki tek bir sınıf, Narlıdere İmam Hatip Ortaokulu adıyla hizmete açılmıştı. Sınıftaki tüm malzemeler yenilenirken okulun diğer sınıflarına ise dokunulmamıştı. Ayrımcılığa tepki gösteren 82 veli, imam hatip ortaokulunun kapatılması için imza kampanyası başlatmıştı. TRT Genel Müdürü ile polemiği sürdüren Demirtaş, TRT mikrofonunu eline alarak, “Seçilirsem o genel müdürü görevden alacağım” dedi.