06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
31 TEMMUZ 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET [email protected] SAYFA ADANA YUMURTALIK’TAKİ AYAŞ (AİGAİ) ANTİK KENTİ’NDE KÜLTÜR 15 Eros tasvirli yeni mozaikler bulundu SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA Yumurtalık ilçesindeki Ayaş (Aigeai) antik kentinde süren kazı çalışmalarında yeni mozaiklerin açığa çıktığı bildirildi. Adana Arkeoloji Müzesi arkeologları tarafından yürütülen çalışmalarda, Yunan mitolojisinde aşk, şehvet ve bereket tanrısı olarak tanımlanan Eros’a ait 4 ayrı figür saptandı. Roma dönemine ait olduğu tahmin edilen mozaikte Eros tasvirleri yer alıyor. Mozaiğin hasar gören orta bölümünde ise yılan başlı Medusa resmi olduğu sanılıyor. Arkeolog Oya Arslan, mozaiğin tarihi açıdan önem taşıdığını söyledi. Müze yetkilileri ise mozaikler ve kalıntıların, kentin geçmişine ışık tuttuğu, döneminde önemli bir liman kenti olan Ayaş’ın bilinirliğinin artmasında etkili olacağı vurgulandı: “Müzenin geçen yıllarda yaptığı kurtarma kazıları sonucu ortaya çıkarılan mozaiklerde, eroslar hippokamposlar üzerinde balık tutarken, olta ve ağ ile balık avlarken tasvir edilmiş. İlk defa Anadolu’da ve dünyada eroslar yetişkin birer avcı pozisyonunda Yumurtalık mozaiklerinde tasvir edilmiş. Bu da mozaiğin arkeoloji dünyasında önemli ve ayrıcalıklı bir yer edinmesini sağlıyor.” Ayaş kenti, antik dönemin en büyük hastanelerinden birine ev sahipliği yapması ve Roma İmparatorluğu döneminde Anadolu’yu Suriye ve Mezopotamya’ya bağlayan anayolun üzerinde çok önemli bir donanma üssü olması sebebiyle bölgenin en önemli kentlerinden biri olarak kaynaklarda yer alıyor. Londra’yı hayran bıraktılar HANDE EAGLE BİFO’nun Royal Albert Hall’daki BBC Proms konseri uzun zaman dillerden düşmeyecek AVRUPA ARKEOLOGLAR BİRLİĞİ KONGRESİ KIRKLARELİ (AA) Kırklareli’de yürütülen Aşağıpınar arkeolojik kazılarında bulunan ana tanrıça heykelciği Avrupa Arkeologlar Birliği Kongresi’nin logosu olarak kullanılacak. Kazı Heyeti Başkanı Prof. Dr. Mehmet Özdoğan, 1014 Eylül tarihlerinde İstanbul Teknik Üniversitesi Mimarlık Fakültesi’nde düzenlenecek Avrupa Arkeologlar Birliği Kongresi logosunun Aşağıpınar arkeolojik kazılarında bulunan ana tanrıça heykelciğinin olacağını söyledi. Ana tanrıça heykelciğinin MÖ 6 bin yılına ait olduğunu tespit ettiklerini belirten Özdoğan, heykelciğin Anadolu kültürleri ile Avrupa kültürleri arasındaki köprü vazifesi gördüğünü ifade etti. Özdoğan, heykelciğin, kongrenin ana temasına da son derece uygun olduğunu dile getirerek şunları söyledi: “Birbirine bağlanan coğrafyalar ve bölgeler arası kültürel ilişkiler temasına son derece uygun bir logo oldu. Ana tanrıça heykelciği Anadolu ile Avrupa kültürlerinin ortak özelliklerini taşıyor. Avrupa Arkeologlar Birliği Kongresi 74 ülkenin katılımıyla gerçekleşecek ve şimdiye kadar arkeoloji alanındaki en geniş katılımlı kongre olacak. Ana tanrıça heykelciğinin seçilmesinin Aşağıpınar kazılarımızın tanıtımı için de büyük faydası olacak.” Ana Tanrıça heykelciği logo olacak LONDRA Benim gibi memleketinden uzakta, İngiltere’de yaşayan Türkler için 2014 yazının en önemli etkinliklerinden biri önceki akşam Londra’daki Royal Albert Hall’da BBC Proms kapsamında ilk defa İngiltere’ye davet edilen Borusan İstanbul Filarmoni Orkestrası’nın uzun zaman dillerden düşmeyecek performansıydı. Londra’da Türklerin düzenlediği etkinliklerin çoğuna Türkler davet edilip katılırken, önceki akşamki konserde oldukça uluslararası bir seyirci kitlesi görmek mümkündü. Sascha Goetzel şefliğinde Türkiye’nin sıcak havasından gelen BİFO bizleri ilk selamladığında çoğumuz bu konserden ne beklememiz gerektiği konusunda tereddütlüydük. Sonuçta Balakirev’den “Oryantal Fantezi”, Holst’tan “Beni Mora”, ardından BBC’nin özel olarak sipariş etmiş olduğu ve dünya prömiyeri gerçekleşecek olan Sergey Prokofiev’in torunu Gabriel Prokofiev’in “1914” başlıklı Birinci Keman Konçertosu konserin ilk yarısının bile ağır geçeceğine işaret ediyordu, özellikle yaşını almış İngiliz dinleyiciler için. Fakat öyle olmadı, BİFO eserlerin her birini öylesine bir enerji ve aşkla, öylesine bir alın teri ve mükemmeliyetle icra etti ki, ruhumuz serinledi, tenimizdeki ter uçup gitti. Konser Doğu’nun müziğinden ağırlıklı olarak etkilenmiş 19. yüzyıl Rus bestecisi Balakirev’in “İslamey” ya da “Oryantal Fantezi” başlıklı eseriyle görkemli bir başlangıca şahit oldu. Goetzel her zamanki gibi coşku dolu tavrıyla orkestrasını yönetirken, timpanist Torino Ioan Tudorache’nin enstrüoperası uvertürü ve Haendel’in “Saba manını çalmaya başlamadan önce sağ Melikesinin Gelişi”... Haendel’in eserielindeki batona bir öpücük kondurma nin icrası BİFO’nun küçülerek baş klası çok hoştu. rinetçi Ferhat Göksel’in önderliğinBİFO İngiliz besteci Holst’un orkest de bir oda orkestrası halini alması ve ra için yazdığı ilk olgun bestesi olaGoetzel’in yönetimi elden bırakıp, çerak kabul edilen “Beni Mora – Orkest lestanın arkasındaki pufa oturmasıyla ra için Oryantal Suit”le devam etti. gerçekleşti. 1908’de Cezayir’de geçirdiği dönemArdından İtalyan besteden etkilenerek bir sonraci Respighi’nin BBC ki yıl bestelediği Oryantal Proms’da ilk defa dinleyiu Borusan Dans eserinden yola çıkacilere sunulan “Saba Meİstanbul Filarmoni rak genişlettiği eserin Bİlikesi Belkıs” orkestra süiFO performansında özelti yine büyük bir başarıyla Orkestrası’nın likle orkestranın perküsyon icra edildi. önceki akşamki bölümünün gücü dinleyenSaba Melikesi’nin Kitabı konseri uluslararası leri hayran bıraktı. Kim deMukaddes’te, sonraki dömiş kadınlar perküsyon çanem Yahudi efsanelerinde, dinleyici kitlesince lamaz diye! Öyle diyenler Afrika kültürlerinde, İslahayranlıkla bu konsere gelmeliydiler! miyette ve Hıristiyan tefizlendi. Şef Goetzel Gabriel Prokofiev’in I. sirlerinde büyük önemi olDünya Savaşı’nın başlanyönetimindeki duğunu düşünürsek, müzigıcının 100. yılını anmak ğin insanları, kültürleri ve orkestranın enerji üzere bestelediği “1914”, ülkeleri nasıl güçlü bir bive aşkla çalışı, yaş ortalaması 50 ile 60 çimde birleştirebildiğine ruhumuzu serinletti, de şahit oluruz. Goetzel de arasında olan dinleyicilerin pek hoşuna gitmemiş bis parçası olarak Ulvi Cesınır tanımayan olsa da, müzikte soyutluğu mal Erkin’in 1942’de besmüziğin birleştirici kabul edebilen dinleyicitelediği “Köçekçe”yi çalgücünü bir kez daha madan önce müziğin bu ler tarafından çok beğenildi. Gecenin solisti keman birleştirici gücüne dikkat kanıtladı. virtüözü Daniel Hope’un çekti: teşvikiyle bestelenmiş bu “Müzik sınır tanımaz; keman konçertosuna, hem ahlak ve görkemi bir arahayatta hem de savaş ortamında bireya getirip paylaşmayı ister. Dünyayin tek başına hayatta kalma çabasının yı müzikle daha güzel bir yer hamüzikal bir yorumu olarak bakıldığında line getirmek istiyoruz. Sizler için orkestranın bütünlüğü gerçekten nefes Boğaziçi’nden bir eser çalmadan orakesici bir hal alıyordu. ya geri dönemeyiz. Türkiye’yi doğuAradan sonra İngiliz dinleyicilere da sundan batısına birleştiren bir eser ha çok hitap edebilecek iki beste vardı. olan ‘Köçekçe’yi çalacağız.” Mozart’ın “Saraydan Kız Kaçırma” ([email protected]) Kültür Servisi 51. Uluslararası Antalya Altın Portakal Film Festivali’nin ön jüri üyeleri belli oldu. Ulusal Uzun Metraj Film Yarışması’nda Alin Taşçıyan, Sevin Okyay, Serkan Çakarer, Mehmet Eryılmaz; Ulusal Kısa Metraj Film Yarışması’nda Ayçe Kartal, Burak Göral, Melikşah Altuntaş; Ulusal Belgesel Film Yarışması’nda ise Ayşe Çetinbaş, Berke Baş, Seray Genç jüri koltuğuna oturacak. 1018 Ekim tarihlerinde yapılacak olan festivalde Haldun Dormen, Nilüfer Aydan ve Tarık Dursun Kakınç’a onur ödülü verilecek. Bu yılki Altın Portakal’a konuk ülke ise İspanya olacak. ALTIN PORTAKAL FİLM FESTİVALİ ARTEMİS TAPINAĞI Ön jüri üyeleri belli oldu 20 yıl sonra yeniden kazılacak İZMİR (AA) Antikçağdan kalma dünyanın 7 harikası arasında gösterilen Artemis Tapınağı’nda kazılar tekrar başlıyor. Efes antik kenti kazı başkanı Doç. Dr. Sabine Ladstatter, antik kent içinde bu yıl kazı çalışmalarının 4 bölgede yoğunlaşacağını, Efes’in geçmişini tarihöncesi döneme götüren Çukuriçi Höyük, Meryem Ana Kilisesi’nin güney bölümündeki geç antik döneme ait yerleşim alanı ve bir Türk hamamında başlatılan kazıların yanı sıra arkeoloji dünyasında en fazla merak edilen alanlardan biri olan Artemis Tapınağı’nda da çalışmaların başlayacağını söyledi. En son kazısı 20 yıl önce yapılan Artemis Tapınağı’nda yeniden çalışmalara başlanacağını belirten Ladstatter, “Artemis Tapınağı kazısı bizim için çok önemli ve heyecan verici bir kazı olacak. Bu kazılarda döneme ilişkin tahmine dayalı bilgileri kesinleştirebileceğimiz bulgulara ulaşacağımızı umut ediyoruz. ‘Artemis Tapınak alanında bir kilise var mıydı’ gibi sorulara yanıt arayacağız” dedi. Efes Müzesi’nin eski baş arkeoloğu Cengiz İçten ise Artemis Tapınağı kazılarının uzun süredir beklendiğini, kazılarda önemli eserlere ulaşılabileceğini ifade etti. İçten, “Yaklaşık bir futbol sahası büyüklüğündeki bir alan üzerinde 18 metre yüksekliğinde dev mermer sütunlar üzerine kurulu bir tapınak düşünün. Bu yapıt o dönemin muhteşem binalarından biriydi. Ancak zaman içinde Hıristiyanlığın yükselişiyle bu mabet, etkisini kaybetti. Tapınakta kullanılan sütunların da yeni yapılan binalarda kullanıldığı tahmin ediliyor” dedi. • Havuz, çocuk havuzubahçesi • Açıkkapalı restaurant, bar • Odalarda: Klima, TV, fön, balkon • Sabah, öğle, akşam açık büfe, ikramlar • Alkolsüz içeceklerimiz LİMİTSİZDİR. • Plaj servisi, AİLE OTELİNİZ, WiFi 12 ADALAR, KELEBEKLER VADİSİ, DALYAN, GÖCEK, JEEP ile SAKLIKENT TURLARINA KATILMA İMKANI T (7 gece 8 gün konaklamalarda geçerlidir) Tel: 0252.616 76 11 12 • www.starotel.com.tr *60 TL AM PANSİYO N PLUS
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle