03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
29 TEMMUZ 2014 SALI CUMHURİYET SAYFA EKONOMİ [email protected] 11 TÜRKONFED: Jeopolitik gerginliklerin yanı sıra cumhurbaşkanlığı seçimleri de ekonomide riskleri artırıyor Belirsizlik vuracak Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu’nun raporuna göre, Ortadoğu’daki gelişmeler ve cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında ekonomi yönetiminin yeniden şekillenme ihtimali, Türkiye’yi bir süre daha ‘düşük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari açık’ patikasında ilerletebilecek. Süleyman Onatça Ekonomi Servisi Türk Girişim ve İş Dünyası Konfederasyonu (TÜRKONFED) Temmuz ayı Ekonomik Görünüm Raporu’na göre bölgede gelişen riskler tırmanışa geçerken, cumhurbaşkanlığı seçimleri sonrasında ekonomi yönetiminin yeniden şekillenme ihtimali, belirsizliklere neden oldu. TÜRKONFED Başkanı Süleyman Onatça, rapora göre sıkıntıların, Türkiye’yi bir süre daha “düşük büyüme, yüksek enflasyon, yüksek cari açık” patikasında ilerlemeye mecbur edebileceğini söyledi. Onatça, kamuoyuyla paylaşılan rapordaki verileri değerlendirirken, “Bu patikada uzun süre yol almak mümkün olmayacak. Önümüzdeki dönemde risklere daha çok dikkat etmemiz gerekiyor” dedi. Raporda, Ortadoğu’da gerilimin en önemli sonuçlarından birisinin Irak’a olan ih racatın gerilemesi ve İsrail’in Gazze işgali olduğunun belirtildiğini de vurgulayan Onatça, bu süreçten çok etkilenen sektörlerin nakliye, narenciye, mobilya, gıda ve inşaat sektörleri olduğunu söyledi. inansman risklerine dikkat Raporda ayrıca ABD’nin tahvil alımlarını durduracak ve bir ihtimal beklenen faiz artışının eylülde gündeme gelecek olmasının sonucunda finansman riskinin mutlaka dikkate alınması gerektiğine işaret edildi. Onatça, “Her ne kadar göstergeler ikinci çeyrekte ekonominin normal patikasında ilerlediğini gösteriyor olsa da, yılın kalanında iç talep ve dış talebin büyümeye katkıları konusunda soru işaretleri var. Dış gelişmeler nedeniyle ihracatın F katkısının yüksek olmayacağı görünüyor. İç talepte ise büyümeyi sürükleyecek bir canlanmadan bahsetmek mümkün değil. Yatırımlarda hızlanma yok, sanayi üretimi bir önceki çeyreğe paralel bir seyir izliyor” diye konuştu. Ekonomik gelişmelerin önümüzdeki dönem için iki temel senaryodan birine işaret ettiği yorumunun yapıldığı raporda, Ortadoğu’daki gerilimin kısa sürede ortadan kalkması ve ABD’nin faizleri gelecek yıl sonbaharda artırması durumunda ekonomik reformlar için fırsat olduğunun altı çizilirken, erken olması durumunda ise faizenflasyonkur dengesinin bozulması riski olduğu belirtildi. Onatça, olumsuz senaryonun gerçekleşmesi durumunda KOBİ’lerin bu süreçte karşı karşıya oldukları finansman riskleri nedeniyle temkinli olması gerektiğine işaret etti. Bayram Benim Neyime? Sorgulama tekil olmaktan çıkmış, Doğrudan cümle kurarak söylemeyenlerin de yüz dilerinde aynı haykırış var... Toptancı duygularımız “Bayram bizim neyimize” sorgulamasına odaklanmış... Aykırı olmaktan hep korktuğumuz, sorgulamacılığın bedel ödeme anlamına geldiği kaygılarımız yüzünden uyumlu olmaya çabaladığımız, bayramın ilk günü hatırına bir kez daha Polyanacılık oyununa katıldığımz için bayram geleneklerinin gereğini olabildiğince sınırlı yerine getirmeye çalışıyoruz... Televizyon kanallarının “Nerede o eski gençliğimizin güzel bayram günleri, gelenekleri” sorgulaması bayıyor... Bayram yemekleri, tatlı tarifleri hiç bu kadar bıktırıcı dozlar, sürelerle yayın akışlarını kapsamamıştı... Besbelli, İslam dünyasında kanlıölümlü çatışmalar, yaşamı karabasan yapan işkenceler ortamı ile ülkemize de yansıyan yaşamın her alanına dönük olumsuz sonuçları üzerine, iktidar cephesinde, İslamcı siyaset içinde yaşanan hesaplaşmaların da geriliminde... Güncel yaşanan olumsuzlukların karabasanında, şen şakrak bayram eğlenceleri ağırlıklı yayınlar da batacak... Bayram havasını tümden yitirmeme uğruna, elden geldiğince kısa tutulan, iç karartan görüntülerin çok azı ile yansıtıldığı günlük haberler, İslam dünyası için bu yüzyılda yaşanabileceği akla getirilemeyecek boyutlarda kapkaranlık gelişmeler, kanlı çatışmalar, iç savaşlar, karabasan, olumsuz gelişmelerin, bayram sonrası yeni boyutlar kazanacağının özet sunumları gibi... Gazze’de uzatılamayan ateşkes sonrası bayramın ilk günü yaşanan çatışmaların kanlı dökümü gün boyu verilmedi. Akşam ana haberlerinde kanlı görüntüler vermekten kaçınılsa da sonuçları yok sayılamayacak... IŞİD’in son SuriyeIrak operasyonları, iç çatışmalarında öldürdükleri insanların kafatasları ile dolaştıkları fotoğraf görüntülerinin haberleri ajanslara düşmüştü. Kuşkusuz inancın, şeriatın değil, caniliğin, deliliğin, dehşet saçma işlevli fotoğrafların sansürü, insanlık, hele de çocukların ruh sağlığı için kaçınılmaz bir zorunluluk... HHH Ancak iktidarlarımızın, Erdoğan’ın IŞİD’ın insanlık suçlarını kamuoyundan uzak tutma çabaları, medyamıza yansıması, sansürü aynen geçerli. Bayramda evlerinde olacakları umudu yıkılan rehinelerimizin yaşam kaygısı ile tek başına açıklanabilmekten öte nedenlerinin olmamasını dileriz. BM kaynaklı dünün taze haberleri içinde İŞID’in BM savaş suçluları listesine alınması hazırlıklarının yapıldığı bilgisi vardı. İnsanlık adına geldiğimiz olumsuz noktanın karamizahında “İnsan Hakları ihlalerinde Dünya Kupası Listesi” diye bir kavram çıkmış... İsrailHamas, İŞIDSuriye devlet taraflarının işledikleri savaş suçları, insan hakları ihlalleri eylemlerinin dökümlerinin yanında, son günlerde Libya’da aşiretlerin çatışmalarında işlenen suçlar listeleri de çok kabarmış... Dünyalıların yüzde 18.2’sini kapsayan İslam dünyası, 1.2 milyar civarındaki Müslümanlar dünyası, yakın tarihin iç savaşlarının odağında. Mezhepler adına şeriat üzerinden yapılan çok farklı yorumlarla tarihin en kanlı siyasal, iç çatışmalarını, en acımasız insan hakları ihlalleri ile birlikte yaşıyor... Emperyal çıkarlar adına, enerji kaynaklarının üzerindeki İslam dünyasının birbirlerine düşürülmelerinin gerçekleri bir yana, Müslümanın Müslümanı gözünü kırpmadan yok etmeye çalıştığı, öldürdüğü, işkence yaptığı, ibadet yerlerine saldırdığı örnekler giderek kitlesel, mezhepsel, siyasal yorumlarla katlanıyor. Doğaldır ki yok edici, kanlı, çatışmacı kültürle yola çıkan radikal siyasal akımların güçlenmesi, İslam dünyası içinde farklı yorumlar, mezheplerden Müslümanlarla başka dinlerden insanların barış içinde birlikte yaşam olanaklarını sarsıyor... Günlük gelişmelerin haberleri içinde farklı mezheplerden Müslümanların ibadet yerleri, camilerinin bonbalanmaları ile kliselere saldırıların örnekleri artıyor... Çatışmalarda gelinen nokta, çatışmanın tarafı olmayan, aklının ucundan geçirmeyen insanların da günlük yaşamlarını, kimlik ve inançlarını tehdit ediyor... Hiçbir bayram ziyaretini atlamayan yengemin kadim dostu Ermeni komşusunu ilk kez bu kadar kaygılı dinliyorum... İsrail’in Filistinlilere yaptıklarını, insanlık dışı vahşet örneklerini nerede ise tek tek sayıp lanetliyor... İŞID’in klise, cami bombalama eylemlerinden, Hıristiyanları Müslüman olmaya zorlayan, Müslüman kadınların sünnet ettirilmelerini isteyen kararlarının, besbelli yüreğine oturan korkusu, kaygılı yükselen, tizleşen ses tonuna yansıyor... Bayram günleri ile çakıştırılan Erdoğan iktidarlarının paralel devlet operasyonlarının da üslubundan, birebir uygulamaya yansımalarından aynı ölçülerde ürkmüş. Çok düşmanca, insanlık dışı yaklaşımlar olarak gördüklerinin örneklerini veriyor... Eklemeliyim... Yengemin sevgili komşusu sağlık sorunları ile boğuşuyor, sıcakta sokağa çıkması yasaklanmışken kızını zorlamış, kolunda zorla kiliseye gitmiş. İnsanlık, barış için mumlarını yakıp uzun uzun dua etmek istemiş. Evden de dua edebileceğini anımsatıyor. Ancak ibadet yerlerinin temizliği, kutsallığı, bütün dinlere, inananlara, inanmayanlara kapılarının açık oluşunu yaşamak istemiş... Hazır yemek bayram etti sektörü Ramazan ayının seçim çalışmalarına denk gelmesiyle iftardan iftara koşan Cumhurbaşkanı adayı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın sanat, spor, magazin ve iş dünyasından 6 bin davetliye verdiği iftar tartışmalara neden olmuştu. Yenikapı Şehir Parkı’nda düzenlenen iftar programı sonrası Erdoğan ünlülerle fotoğraf çektirmişti. u Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği’nin açıklamasına göre bu ramazanda dışarıda iftar yapmak için 300 milyon lira harcandı. İSTANBUL (AA) Ev Dışı Tüketim Tedarikçileri Derneği (ETÜDER) Yönetim Kurulu Başkanı Melih Şahinöz, ramazan ayında dışarıda iftara harcanan paranın 300 milyon lira olduğunu söyledi. Şahinöz, bu yıl 3738 milyon vatandaşın oruç tuttuğunun söylenebileceğini ifade ederek, oruç tutan vatandaşların dışarıda iftar yapma oranlarının da yüzde 1012 arasında değiştiğini anlattı. Şahinöz, “Bu da yaklaşık 4 milyon vatandaşın dışarıda iftar ettiği anlamına geliyor. Bütün bu verilerden ve ortalama olarak kişi başı 70 lira harcandığından hareketle düşünürsek, dışarıda iftara harcanan paranın 300 milyon lira gibi bir rakama ulaştığı söylenebilir” dedi. Şahinöz, dışarıda iftar için ortalama harcanan paranın mekândan mekâna farklılık gösterdiğini ve 40 ile 190 lira arasında değiştiğini söyledi. İftar için dışarıda yemek yemek için en çok para harcanan 5 kentin İstanbul, Ankara, Bursa, Konya ve Gaziantep olduğunu aktaran Şahinöz, bu kentlerde yapılan toplam iftar harcamasının 90 milyon liraya çıktığının hesaplandığını belirtti. Ev dışı gıda tüketimi pazarının büyüklüğünün dünyada 2.5 trilyon Avro’yu bulduğunu söyleyen Şahinöz, “Bu rakam ABD’de 545 milyar Avro, Batı Avrupa’da 445 milyar Avro, Türkiye’de ise 15 milyar Avro” dedi. Şahinöz, Türkiye’de yıllık ortalama ev dışı tüketim harcamasının kişi başına 197 Avro olduğunu aktardı. Gösterişe para var işçiye zırnık yok Ekonomi Servisi CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, on milyonlarca işçi, memur ve emeklinin düşük maaşları nedeniyle bu bayrama da buruk girdiğini, bayramın tadının olmadığını ifade etti. Ekonomik verilerle ramazan bayramındaki Türkiye’nin çalışan kesimlerini inceleyen Umut Oran, “tabanı delik ayakkabı ile siyasete başlayıp milyar doları olan dünyanın en zengin başbakanlarından” birisi haline gelen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ı da eleştirdi. Umut Oran’ın konuyla ilgili açıklaması şöyle: * Dört kişilik bir ailenin karnını doyurabilmesi için aylık asgari bin 158 TL’ye; giyim, konut, ulaşım, sağlık vb. ihtiyaçlarla birlikte bir aylık geçim için 3 bin 772 TL’ye ihtiyacı bulunuyor. AKP’nin ihmal ettiği işsizler ve emekliler bir yana, çalışan milyonlarca memur ve işçi de mevcut maaşücret düzeyleriyle yoksulluk sınırının altında kalıyor. * Resmi veriye göre ortalama memur maaşı 2.167 lira ve 2.8 milyon memurun Toplam 2.4 milyon BağKur emeklisi içinde esnaf kökenliler bin 103, çiftçi kökenliler 721 TL ortalama aylık alıyor. * AKP’nin ekonomi politikalarının ağır borç yükü altına soktuğu halk, bu bayrama da gırtlağa kadar borçla giriyor. Hane halkı toplam borç yükü, 2002’den bu yana 52 kat büyüyerek 6.3 milyar liradan 334 milyara; hane başına ortalama borç miktarı 41.5 katlık artışla 384 liradan 16 bin liranın üzerine çıktı. * Ekonomik ve sosyal adau CHP’li Umut Oran, Başbakan Erdoğan beş yıldızlı letin olmadığı ülkemizde halkın büyük bölümü, ağız tadıyla otellerde ‘gösteriş iftarları’ yaparken, mütevazı iftar bayram kutlayacak imkânlardan sofralarını kurmakta dahi zorlanan milyonların ağız mahrum durumda. tadıyla bayram kutlayacak imkânlardan mahrum * Recep Tayyip Erdoğan ve çevresindekiler, beş yıldızlı durumda olduğunu vurguladı. otellerdeki “gösteriş iftarları” ile adeta festivale çevirdikleve çoğunluğu özel sektördeki 13.5 milyon ri kutsal ramazan ayının ardından bayraçalışanın büyük bölümü de bu ay 891 TL mı da katlarda, yatlarda kutlarken; her yıl eriyen alım güçleri nedeniyle mütevazı olan asgari ücret dolayında ücret alıyor. * Sayıları 11 milyona yaklaşan emek iftar sofralarını kurmakta dahi zorlanan liler açlık sınırında. Ortalama aylık 2 mil geniş halk kitleleri ise bayrama geçim sıyona yakın memur emeklisinde bin 529 ve kıntısı içinde ve dağ gibi borç yükü al6.4 milyon işçi emeklisinde ise bin 60 TL. tında giriyor. çoğu da bu ortalamanın altında maaş alıyor, yani yoksulluk çekiyor. Memurlar ve emeklileri, Cumhuriyet tarihinde ilk kez bu yıl ikinci yarı zammı alamadılar. Maaş ve aylıklara enflasyon farkı da uygulanmadı. * Kadrolu kamu işçisinin ortalama ücreti şişirilmiş rakamlarla 2 bin 955 TL gösterilirken, az sayıdaki bu kadroluların dört katına ulaşan taşeron işçileri sefalet ücretine talim ediyor. Zaten 4/a kapsamında (SSK’li) Sıfır faize hücum Kuzey Irak’ta sevkıyat durdu Ekonomi Servisi Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Enerji ve Doğal Kaynaklar Komisyonu Başkan Yardımcısı Dilşad Şaban, Türkiye’ye petrol sevkıyatının durdurulmasına ilişkin, “Bunun iki nedeni var. Birincisi, Kürt petrolüne talep çok fazla olduğundan dolayı yabancılara satışı iyi organize etmek istiyoruz. İkincisi, Ceyhan’daki tanklar dolduğu için sevkıyat yapılamıyor” dedi. Bir süre daha petrol sevkıyatı yapılmayacağını ifade eden Şaban, Kürt petrolünün sevkıyatına yönelik ABD tutumunun değişmeye başladığını savundu. Şaban, “ABD Kongresi’nde son zamanlarda yükselen tepkiler, Obama yönetimini mevcut politikasını değiştirmeye zorladı. Bağdat, Kürdistan bölgesinin bütçedeki payını kestiği için kongre Kürtlerin petrol satışına sıcak bakıyor” iddiasında bulundu. Yakın bir zamanda ABD hükümetinin de Kürtlerin petrol ihracına karşı çıkmayacağını öne süren Şaban, “Onlar da Kürtlerin buna mecbur kaldığını görecekler. Zira bütçemizi kesen Bağdat bize başka çare bırakmadı” ifadesini kullandı. u ABD’nin engellemesi nedeniyle Ceyhan’a sevk edilen Kürt petrolü ihraç edilemiyor. Türkiye’deki depoların dolması sebebiyle sevkıyat durdu. Irak Kürt Bölgesel Yönetimi fiyat ve organizasyonda değişikliğe gitmek istiyor. Sevkıyat durdurulmadan önce boru hattıyla Türkiye’ye günlük 120 bin varil petrol ihracı yapan Kürt yönetimi, yıl sonuna kadar bu miktarı 400 bin varile çıkarmayı planlıyor. IKBY hükümeti 2015’te ise 1 milyon varil petrol ihracatını hedefliyor. Kürt Bölgesel Yönetimi, Bağdat hükümetinin kesintisi nedeniyle Irak bütçesinden alması gereken yüzde 17’lik payı alamıyor. Ekonomi Servisi Soma’daki maden faciası ve Suriye sınırındaki çatışmalardan etkilenen bazı ilçelerdeki KOBİ, esnaf ve sanatkârlara yönelik sunulan “ilk 12 ayı geri ödemesiz, sıfır faizli 50 bin liralık kredi”ye işletmelerden rekor sayıda talep geldi. Kredi için ilk 5 gün 2 bin 148 iş yeri tarafından başvuruda bulunuldu. Başvurunun başladığı 21 Temmuz Pazartesi gününden 25 Temmuz Cuma gününe kadarki ilk 5 günde Kırkağaç, Soma, Ceylanpınar ve Akçakale’den 2 bin 148 işletme toplam 103 milyon liralık kredi başvurusunda bulundu. Yoğun talepten dolayı özellikle KOSGEB hizmet merkezi müdürlüğünde görev yapan uzmanlar ek mesai yaptı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle