07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
9 NİSAN 2014 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR PEN INTERNATIONAL’DAN ‘YENİ SESLER’ YARIŞMASI 15 17 yıl sonra ‘Türkçenin Dudaklarısın Sen’le şiire dönen Enver Ercan: gulamayı göze alamayan, riske girmeyen insandan şair mi Şair, yayıncı Enver Ercan, olur? Ben hep buna inandım. uzun bir aranın ardından “Türk İşin aslı; şiirler de bunun için çenin Dudaklarısın Sen” adyazıldı.” lı şiir kitabıyla okurlarını sevin“Türkçenin Dudaklarısın dirdi. Ercan, “İşin doğrusu, bu Sen” bir anımsama, öte yandan uzun süre, şiirden korktuğum da bir hesaplaşma mı, diye soiçindir; şiiri bir iç dökme araruyorum. cı değil de, bir metin inşa etme “Anımsama ve anımsatma. işi olarak gördüğüm için buAma en başta şiire küçük bir gün bile beyaz bir sayfa ürküteşekkür. Şiir benim hayatımı tür beni, kaçarım. Hatta aklıkurtardı çünkü. Rahatsızlığım ma gelen dizeleri karaladığım sırasında birçok kişinin hadefterimin sayfaları bile koryata küstüğüne tanık oldum. kutur” diye açıklıBen de ilk başta öleyor aradaki 17 yılı. ceğim duygusuna kau Enver Ercan, Kitapta yer alan pılmıştım; şiire tutu‘Rahatsızlığım “İnsan rüyalarında narak, şiir yazarak büyür” bölümünü ayakta kaldım.” sırasında ilk ise iki ayda yazmaMalum, Enver Erbaşta öleceğim nın onu şaşırttığıcan nicedir çağın duygusuna nı söylüyor. Bu böen kırıcı hastalığıylümde şairin, diğer la mücadele ediyor kapılmıştım’ usta şairlere “selam ve hastalığı, kimi zadiyor. ‘Şiire gönderdiği” şiirler man “şıp şıp” damlatutunarak, şiir var. Kim o isimler? yan serumla, kimi kez F.H. Dağlarca, Okyazarak ayakta “eforlu elektro bantay Rifat, Sabahatdıyla” şiirine dahil kaldım.’ tin Kudret, Attilâ oluyor. İlhan, Metin EloğBunlar asık suratlı lu, Can Yücel, Cemal Süreya, dizeler değil, diye yorum yapıMetin Altıok ve Ece Ayhan. yorum. Aksine mizah da dizeBir rüya içinde kurgulanan şilere “şıp şıp” damlıyor. Cemal irlerde, örneğin Can Yücel’i Süreya’nın “Üstü kalsın” dişöyle anlatıyor: “...ben çakırzesini anımsattığımda ise “Cekeyif, o tepeden tırnağa keyif/ mal Abi’ninki, tevekkül içinyuvarlanıyoruz lapa lapa yade söylenmiş bir söz gibi geğan karın üstünde/ ta iskeleye lir hep bana. Bense daha perkadar/ başını kaldırıyor/ ‘yokvasızım sanki” karşılığını vesa biz öldük mü enver’ diyor/ riyor: göz göze gelince/ sonra doğru“Sık iğne olduğum için, Ahlup oturuyor/ cebini yoklayıp/ med Arif’e sarılarak dokto‘şükürler olsun’ diyor / ‘allahra ‘Vurun ulan vurun, ben kotan şişe sağlam duruyor.” lay ölmem’ dediğime göre. Hayatını, şiirin ve şairlerin İşin esprisi bir yana, doktoiçinde geçtiği için bir rüyaya ruma ‘Ne kadar yaşarım’ diye benzetiyor. sorduğumda ‘Hemen ölmezŞiir yolculuğu ise onun gösin’ demeseydi, belki de o şizünde, insan olma yolculuğu. irleri yazmazdım. O şiirler“Yoksa edebiyat memuru le doktora haddini bildirdim olarak kalırsın. Her şeyi sorsanki!” ASLI ULUŞAHİN Şiir hayatımı kurtardı! Amaç genç Felsefeden kalemler Siyasete Gezi Direnişi... kazanmak Kültür Servisi Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Felsefe Bölümü’nün düzenlediği “Felsefeden Siyasete Bir Gezi” başlıklı sempozyum bugün başlayacak ve üç gün sürecek. Sempozyumda Gezi Direnişi’nin toplumsal hareketler içindeki yeri, birçok üniversiteden akademisyenin katılımıyla, özerklik, direniş ve devrim kavramları bağlamında, felsefenin yol göstericiliğinde tartışılacak. Sempozyumun düzenleme kurulundan Dr. Güçlü Ateşoğlu, felsefenin yaşananlar üzerine söz söyleme vaktinin geldiğine dikkat çekerken, sempozyumda şu başlıklarda oturumlar gerçekleştirilecek: “Kalabalık, Halk, Çokluk”, “Şiddetin Yasası, Yasanın Şiddeti”, “Kimin Adaleti?”, “Yeni Egemenlik Biçimleri”, “Başkaldırının Öznesi”, “Ahlakilik mi, Etik Yaşam mı?”, “Eleştiri, Devrim, Direniş”, “Özerkliğin Sınırı?” ve “Arzu, İhtiyaç ve Tatmin.” SEMPOZYUM BUGÜN BAŞLAYACAK Orhan Veli’yi Göreceksin ‘Sakın Şaşırma’ “Orhan, genellikle güzel giyinirdi. Zarif bir adamdı. Hep ondan beklenmeyen şeyler yapardı, insanı şaşırtmayı çok severdi” diye anlatmış yakın arkadaşı Erol Güney. Orhan Veli kısacık yaşamına onca eseri, çeviriyi sığdırmasıyla, yaşam biçimini değiştirecek nitelikteki kararlarıyla, yapıp ettikleriyle hep şaşırtır. “Şaşırtmak” Orhan Veli’nin şiirinin de temel özelliğidir. Garip Şiiri adından başlayarak hem okuru hem de şiir dünyasını şaşırtır. Haluk Oral’ın “Sakın Şaşırma” sergi kataloğundaki “Orhan Veli” başlıklı yazısından aktarıyorum. Melih Cevdet askerdeyken bir şiirini okuduktan sonra şiiri, edebiyatı sevmeyen komutanı “Bu ne okuduğunuz” diye sorar. Melih Cevdet, “Şiir” dedim, diye anlatır. “Nasıl olur?” dedi. Gene açıklama yapmak zorunluluğu doğmuştu... “Biz komutanım, üç arkadaş, şiirden vezni attık, kafiyeyi attık, teşbihi, istiareyi attık...” Sözümü sürdürmeme gerek kalmadı, komutanımız sevinç içinde idi: “Anladım” dedi, “siz böyle böyle şiiri ortadan kaldıracaksınız.” Lise yıllarında üç arkadaş birlikte yola çıktıklarında Türk şiirini böylesine derinden sarsacaklarının farkında mıydılar? Gençliğin delikanlı ateşi ile böyle arzuları olmuş olabilir ama sonuçta vardıkları yerin bu kadar şaşırtıcı olacağını tahmin ettiklerini sanmıyorum. Ama şiir tarihimize baktığımızda şiirin böyle bir noktaya varabileceğinin işaretlerini görebiliyoruz. Çağdaş Türk Şiiri’ni düzenden, vezinden, kafiyeden kurtaran en önemli adımı Nâzım Hikmet atıyor. Nâzım Hikmet’in izinden giden “40 Kuşağı Şairleri” de heceye, aruza karşıydı ve “özgür koşuk”la yazarlardı. Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rifat, Baudelaire, Rimbaud ve Verlaine’i iyi biliyor, Fransızca asıllarından okuyorlardı. Dünyada nasıl bir şiir geliştiğinden de haberdardılar. Düzenden, vezinden, kafiyeden vazgeçiliyordu. Ben, “Garip Şiiri”nin bu biçimsel yeniliklerin ötesinde çok daha önemli bir iş başardığını düşünüyorum. Sıradan insanın gündelik hayatını, acılarını, neşesini kendi ağzından, samimiyetle anlattılar. Garip Şiiri’nin seksen yıla varan bir süredir hâlâ çok okunup çok sevilmesi başarılı ve kalıcı olunduğunu da gösteriyor. Nâzım Hikmet “Orhan Veli, klasiklerimizden olacaktır zamanla” dememiş boşuna. Yapı Kredi Yayınları Orhan Veli’nin 100. yaşı için “Sakın Şaşırma” adıyla Orhan Veli çalışmaları ile tanıdığımız Haluk Oral ve Şeref Özsoy’un danışmanlıklarıyla, Sadık Karamustafa’nın tasarımı, Murat Yalçın’ın editörlüğünde güzel bir sergi hazırlamış. Bildiğimizi, kanıksadığımızı sandığımız Orhan Veli’yi eşsiz fotoğraflar, nadir mektuplar ve el yazmaları ile tekrar ve bütünlüklü olarak iyi bir sunumla tanıma şansı yaratmış. Orhan Veli, Melih Cevdet ve Oktay Rifat’ın şiirlerinden oluşan “Garip” kitabı 1941’de Orhan Veli imzası ile çıkmış. 1946’daki 2. baskıda ise sadece Orhan Veli’nin şiirleri yer almış. Genç yaşta ölümü ile de “Garip” denince akla Orhan Veli gelir olmuş. Melih Cevdet ve Oktay Rifat biraz geride kalmış. Melih Cevdet “Fotoğraf” şiirinde “Dört kişi parkta çektirmişiz, / Ben, Orhan, Oktay, bir de Şinasi...” der. Bu dört kişiden üçü Melih Cevdet, Orhan Veli ve Oktay Rifat “Garip Şiiri”nin kurucuları, Çağdaş Türk Şiiri’nin büyük ustaları. 19 27 Nisan’da gerçekleştirilecek İzmir Kitap Fuarı’nda “Garip Şairleri 100 Yaşında” sloganıyla bir dizi etkinlik ve sergilerle anılacaklar. Oktay Rifat 10 Haziran 1914, Melih Cevdet 13 Mart 1915 doğumlu. Oktay Rifat’ın yayıncısı Yapı Kredi, Melih Cevdet’in de Everest. Bu büyük ustaları da 100. yaşlarında şanlarına uygun şekilde anıp bizi şaşırtacaklar mı merak ediyorum. Kültür Servisi Dünya Yazarlar Birliği PEN, edebiyatın gelişmesine katkı sağlamak ve uluslararası alana genç kalemler kazandırmak için “Yeni Sesler” yarışması düzenliyor. Türkiye PEN de uluslararası yarışmaya iki yazar ve bir şair adayı önerecek. 1829 yaşları arasında, daha önce kitabı yayımlanmamış yazarlar bir öykü ve şairler ise birkaç şiiri ile yarışmaya başvurabilecek. İsteyenlerin ay sonuna kadar songul. [email protected] adresine mail göndermeleri gerekiyor. Yarışma duyurusunda ifade özgürlüğüne ve kuruluşun temel amaçlarına vurgu yapan PEN, seçilen öykü ve şiirleri “köprü diller” olarak nitelendirdiği İngilizceFransızca ve İspanyolcaya kazandıracak. Böylece PEN, düzenlediği yarışmayla dünya gençleri arasındaki etkileşimi geliştirmeyi amaçlıyor. İSTANBUL FİLM FESTİVALİ’NDE BUGÜN Nazi Almanya’sına gönderme 33. İstanbul Film Festivali’nde bugün “Kitap Hırsızı”nın galası yapılacak. Brian Percival’in yönettiği filmin galası saat 21.30’da Atlas Sineması’nda gerçekleştirilecek. Seyirciyi Nazi Almanyası’na götüren “Kitap Hırsızı”, komünist annesinden ayrılmak zorunda bırakılan ve başka bir aileye evlatlık verilen Liesel’in yaşadıklarını perdeye taşıyor. Gogol’s Wives’ın yönettiği “Pussy Putin’e Karşı” da saat 16.00’da Beyoğlu Sineması’nda gösterilecek. Putin politikalarıyla savaşan Pussy Riot üyelerinin ve destekçilerinin ana karakterler olduğu filmde, grubun provaları, gösterilerine yapılan polis saldırıları ve mahkeme süreci yer alıyor. Oscar adayı müzik belgeseli “Yıldız Olmaya Ramak Kala” saat 19.00’da Nişantaşı Citylife’da izleyiciyle buluşacak. Belgesel, pop müziğin son elli yıl içerisinde nasıl değiştiğine, Afro Amerikalı kadınların müzik endüstrisinde var olma çabasının zorluklarına ve sivil haklar mücadelesine değiniyor. İ ST AN BU L EC ZAC I ODASI T İ YATR O TOPLULUĞ U ‘Neşter’ Şişli Kent Kültür Merkezi’nde Kültür Servisi İstanbul Eczacı Odası Tiyatro Topluluğu’nun sahneye koyduğu “Neşter” bugün saat 20.30’da Şişli Kent Kültür Merkezi’nde sahnelenecek. Elif Solak’ın yazdığı Ali Yaylı’nın yönettiği oyun, eski Çalışma Bakanı Yaşar Okuyan’ın bakanlığı döneminde başından geçen bazı olayları anlatıyor. Oyun, 13 Nisan saat 20.30 Yunus Emre Kültür Merkezi’nde, 19 Nisan 20.30 Ortaköy Afif Jale Sahnesi’nde, 2 Mayıs saat 20.30’da da Göztepe Halis Kurtça Kültür Merkezi’nde izlenebilecek. Oyunda, İsmail Mürtezaoğlu, Faruk Özün, Gülşin Kaymakçı, Ender Yıldırım, Beyhan Yıldırım, Avni Kurtuldu, Mahmut Sarıoğlu, Hakan Nailoğlu, Haluk Çaldemir, Zülfü Şahin, Funda Lena, Saadet Gülnur Koşay, Selcen Yıldırım ve Yaşar Okuyan rol alıyor. FIPRESCI Ödülü Jürisi Başkanı Esin Küçüktepepınar n Kültür Servisi Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) üyesi Esin Küçüktepepınar, 67. Cannes Film Festivali FIPRESCI Ödülü Jürisi Başkanı seçildi. İki yılda bir genel kurula giden FIPRESCI (Uluslararası Sinema Eleştirmenleri Federasyonu) başkanlığına ise bu yıl SİYAD Başkanı Alin Taşçıyan seçilmişti. ‘Kitap Hırsızı’ SERGİ GALERİ MANA’DA Sanatta özgünlük n Kültür Servisi Ünlü İrlandalı şarkıcı Bob Geldof’un kızı Peaches Geldof evinde ölü bulundu. 25 yaşındaki Peaches Geldof’un İngiltere’nin Kent şehrindeki evinde ölü bulunduğu bildirildi. Televizyon sunucusu ve yazar Peaches Geldof’un ölüm nedeni hakkında ise henüz resmi bir açıklama yapılmadı. Bob Geldof’un kızı evinde ölü bulundu Kültür Servisi Galeri Mana’da, çağdaş sanat ile klasik antik dönemin mirası arasındaki bağlantıları araştıran “Bizi Yunanlardan ve Romalılardan Kim Kurtaracak?” adlı grup sergisi açıldı. Sergide, antik dönemi farklı yaklaşımlarla okuyan Lisa Anne Auerbach & Aleksandra Mir, Steven Claydon, Gregory Crewdson, Aslı Çavuşoğlu, Özlem Günyol & Mustafa Kunt, Matthew Monahan, Jonathan Monk, Adrian Paci, Pedro Reyes, Daniel Silver ve Francesco Vezzoli’nin eserleri yer alıyor. “Yüksek” ve “popüler” kültür arasındaki sınırları eritmeyi amaçlayan sanatçılar, sanatta özgünlük konusunu sorguluyor ve geçmişi yeniden anlatmanın performatif doğasını vurguluyorlar. Sergi, 10 Mayıs tarihine kadar görülebilir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle