04 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 29 NİSAN 2014 SALI [email protected] 14 KÜLTÜR ESKİŞEHİR BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ŞEHİR TİYATROLARI’NIN ‘KANLI NİGÂR’I İKİ YILDIR SÜRÜYOR Ortaoyunundan güncel taşlamaya u “Kanlı Nigâr”ın önemli özelliği, “ortaoyunu” dünyasına “Karagöz” sahnesinden geçmiş olmasıdır. “Karagöz”ün toplumsal eleştiriye ve taşlamaya olan eğilimi bu oyunda da görülür. Anlatılan, erkekegemen Osmanlı dünyasında “ezilen”lerin başında gelen “kadın”ın, zekâsı ve yeteneği ile kendisini “üstün” kılışının gülünçlü öyküsüdür. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Ankara turnelerini sürdürüyor. Bu kurum, tıpkı Kocaeli BBŞT gibi, içinde yer aldığı ili “tiyatro kenti” yapmanın da ötesinde, artık ülkemizin sahne sanatlarında da söz sahibi. EBBŞT içinde bulunduğumuz dönemde başkente “Kanlı Nigâr” yanında, “Nafile Dünya” ve “Bir Ölümün Toplumsal Anatomisi” oyunlarını getirdi. Bu yılki Uluslararası İstanbul Tiyatro Festivali’nde de çarpıcı bir yapım olan “Özgürlüğün Bedeli”ni sunacaklar. Sadık Şendil’in yazdığı “Kanlı Nigâr” Münir Canar’ın rejisi, Güven Öktem’in dekor, Sevgi Türkay’ın giysi, Ali Rıza Tekin’in ışık tasarımıyla sunuluyor. Oyunu baştan sona saran müzik Cem İdiz’in, danshareket düzeni de Cihan Yöntem’in. Kısacası, yapımın altyapısında bir “as kadro” imzası var. Sahnede yer alan genç sanatçılar ise ustaları utandırmıyor. diği, Ayten Gökçer’in başrolü üstlendiği bir Egemen Bostancı süper yapımı olarak gösteri tarihimize geçmiştir. “Kanlı Nigâr”ın önemli özelliği, “ortaoyunu” dünyasına “Karagöz” sahnesinden geçmiş olmasıdır. “Karagöz”ün toplumsal eleştiriye ve taşlamaya olan eğilimi bu oyunda da görülür. Anlatılan, erkekegemen Osmanlı dünyasında “ezilen”lerin başında gelen “kadın”ın, zekâsı ve yeteneği ile kendisini “üstün” kılışının gülünçlü öyküsüdür. Aşağılanmış, horlanmış bir kadının erkeklerden nasıl öç aldığını gösterir. Acıyı bal eylemiş bir toplumun güldürücü/grotesk tiyatro anlayışının bu ürünü, EBBŞT oyuncuları tarafından politik taşlama dozu üst düzeye çıkarılmış olarak sunuluyor. Spielberg ‘Koca Sevimli Dev’i çekecek Kültür Servisi Son olarak “Lincoln” filmi iki Oscar alan Amerikalı yönetmen Steven Spielberg, Roald Dahl’ın ünlü çocuk romanı “Koca Sevimli Dev”i beyazperdeye uyarlıyor. Ülkemizde Celal Üster’in Türkçeleştirdiği ve Can Yayınları’nca yayımlanan “Koca Sevimli Dev”in çekimlerinin 2015 yılında tamamlanması ve filmin 2016’da gösterime girmesi bekleniyor. Spielberg’in Dreamworks stüdyolarının kitabın film haklarını 2010’da aldığı ve ilk başlarda filmi “The Best Exotic Marigold Hotel”in yönetmeni John Madden’ın yönetmesinin planlandığı, ancak Madden’ın “Marigold Hotel”in devam filmine yoğunlaşması üzerine “Koca Sevimli Dev”in yönetmenliğini Spielberg’in üstlenmeye karar verdiği öğrenildi. Spielberg’in, önce başrolünü Tom Hanks’in oynayacağı bir Soğuk Savaş dönemi filmi çekeceği, ardından “Koca Sevimli Dev”in çekimlerine başlayacağı belirtildi. “Charlie’nin Çikolata Fabrikası”, “Cadılar”, “Dev Şeftali” gibi kuralları hiçe sayan ve zekice yazılmış çocuk kitaplarıyla bütün dünyada okunan Roald Dahl’ın 1982’de yayımlanan “Koca Sevimli Dev” adlı kitabının, 1989 yılında da David Jason ve Amanda Root tarafından animasyonu yapılmıştı. SADRİ ALIŞIK TİYATRO VE SİNEMA OYUNCU ÖDÜLLERİ 5 MAYIS’TA SAHİPLERİNE SUNULACAK Yüzyıllık emek ödülü İBBŞT’nin Toplumsal eleştiriden güncel politik taşlamaya 1960’lı yıllarda geleneksel tiyatromuzun kültürel kimliğimiz bağlamındaki öneminin vurgulanmasıyla, ortaoyununun biçemsel özellikleri çağdaş oyunlarda da değerlendirilmeye başlamıştı. İlk örnekleri Haldun Taner ve Turgut Özakman sundu. Oktay Arayıcı’dan günümüze uzanan yazar kuşakları da ürettikleri yapıtlarla, ortaoyununa özgü sahnelemede, sahne dilinde ve oyunculukta yansıyan “oyunsu”luğun tadını bir kez daha Türk seyircisiyle paylaştılar. Bu biçem öyle benimsendi ki, konservatuvarda farklı bir eğitim görmüş olan sanatçılarımız da geleneksel tiyatronun gerektirdiği becerilerde ustalaştılar. “Kanlı Nigâr”, Sadık Şendil’in 60’lı yıllarda, geleneksel tiyatromuzda yer alan öykü ve anlatım biçemini pek de değiştirmeden modern sahneye aktardığı, “müzikal” olarak çok tutulmuş iki oyunundan biridir. Altan Karındaş’ın Nigar’ı Münir Özkul’un Abdi’yi canlandırdığı ilk sahnelenişin seyirciyi nasıl coşturduğunu benim gibi anımsayanlar olacaktır. “Yedi Kocalı Hürmüz” ise 80’li yıllarda Cüneyt Gökçer’in sahnele Kültür Servisi 19. Sadri Alışık Tiyatro ve Sinema Oyuncu Ödülleri’nin sahipleri belli oldu. Ödüller, 5 Mayıs’ta Mustafa Kemal Merkezi Attilâ İlhan Salonu’nda gerçekleştirilecek törenle sahiplerine verilecek. Bu yıl, “Ayhan Işık Özel Ödülü”ne “Sen Aydınlatırsın Geceyi” filmindeki performansıyla Ali Atay, “Ekrem Bora Umut Veren Oyuncu Ödülü”ne “Tamam mıyız?” filmindeki rolüyle Aras Bulut İynemli değer görüldü. “Yüzyıllık Emek Ödülü” ise, bu yıl 100. yılını kutlayan İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları’na verilecek. Sinema Seçici Kurulu’nun “onur ödülü”ne Türk sinemasının usta isimleri Şerif Gören ve Kartal Tibet, Sadri Alışık Tiyatro Seçici Kurulu’nun “onur ödülü”ne ise “Kaplumbağa” adlı oyundaki performansıyla Ali Poyrazoğlu değer görüldü. Oyuna katılan doğaçlama Geleneksel tiyatronun sahneye aktarılmasında uzmanlaşmış olması yanında, kendi yazdığı “Bir Mahalle ki” gibi oyunlarla da bu alanı besleyen oyuncuyönetmen Münir Canar, her teatral öğenin yeterli ağırlık verilerek sahneye yerleştirildiği, bunun da ötesinde, oyuncuların yaptıkları işin keyfini çıkarmasının sağlandığı düzeyli bir çalışma gerçekleştirmiş. Bu düzen içinde Emre Basalak (Abdi), E. Melda Yılmaz (Nigâr), Ercüment Yılmaz (Agâh), Murat Danacı (İstinyeli), Mahide Yumbul Cantürk (Bedide), Pınar Bekaroğlu (Nadide), Özlem Boyacı (Arap Bacı), M. Alp Sunaoğlu (Narçın), H. Tolga Tümer (Acem), Mustafa Kılıkçı (Laz) ve koro/dans grubu (Gamze Kılıkçı, Emel Alnady, Nurşah Aykut, Serhat Yeşil, Orçun Tiryaki, Mehmet Yüksel) oyunun estetik akışı içinde birbirini destekleyerek kayıp giden dinamik yorumlar sunuyorlar. Melda Yılmaz bile kıvrak oyunculuğuna, güzel sesine ve fiziğine karşın Nigâr’ı öne çıkarmadan oynuyor. Emre Basalak ise “anlatıcı” işlevi taşıyan Abdi’de eline almış sazı bırakmıyor. Tanrı vergisi doğaçlama yeteneğinden ustaca yararlanarak politik taşlama yoğunluğunu doruğa çıkarıyor. Eleştirinin hoş görülmediği bir dönemde güncel politika üstüne yapılan şakalar besbelli seyircinin hoşuna gidiyor. Anlaşılan, iki yıl boyunca, alkış aldıkça politik takılmalar da artırılmış ve güncellenmiş. Bir yandan, sırtını Yılmaz Büyükerşen’in belediyesine dayamış olmanın getirdiği özgürlükten yararlanan bir tiyatronun varlığı göğüs kabartırken öte yandan, taşlamaların oyunun kaldıramayacağı düzeyde yoğunlaşmasıyla sahne olayının hantallaştığı görülüyor. Bu keyifli gösterinin keyfi kaçmamalı. Anter’in oyunu sergilendi CİVAN DEĞER BATMAN 5. TİYATRO GÜNLERİ FESTİVALİ Sakıp Sabancı, SSM’de Kutluğ Ataman’ın Türkiye mozayiği projesiyle hatırlanıyor ‘Hepimiz hayatımızın lideriyiz’ EVRİM ALTUĞ Sakıp Sabancı 10. ölüm yıldönümünde, Sabancı Üniversitesi Sakıp Sabancı Müzesi’nde (SSM) Kutluğ Ataman imzasıyla düzenlenen ve yaklaşık iki ay sürecek, ‘Sakıp Sabancı’ isimli sanat projesi ile hatırlanıyor.Yakın gelecekte, başta Mardin’deki Sakıp Sabancı Mardin Kent Müzesi ve Dilek Sabancı Sanat Galerisi olmak üzere, yurt içi ve dışında pek çok yerde de izlenmesi beklenen eser, Yıldız Teknik Üniversitesi Sanat ve Tasarım Fakültesi çıkışlı 8 akademisyenin, ‘Larves Artware Solutions’ çatısı altında ve ‘tamamen Türkiye emeği’ ile tasarladığı, yaklaşık iki ton ağırlığını bulan, değişken ve devasa bir portre mozayiğinden hatta Sabancı’nın kişiliği özelinde, bir tür demokratik, yatay ve ideal ‘medeniyet dokusu’ndan oluşuyor. Toplam 9 bin 216 elektronik ‘kare’ içinde, yaşları 18’den başlayan ve yaklaşık 30 binin üzerinde Türkiye u Sakıp Sabancı’nın mirası ve kişiliği, 10. ölüm yıldönümü vesilesiyle Kutluğ Ataman’ın yorumladığı büyük bir Türkiye mozayiği halinde SSM’ye taşındı. Ağırlığı iki tonu bulan ‘Sakıp Sabancı’ isimli eserde 30 bine yakın insanın portresi kullanılıyor. Yapıtta Güler Sabancı ve Sabancı Müzesi Müdürü Nazan Ölçer’in de imajları kullanılmış. insanı portresini bilgisayar bazlı bir tasarımla yansıtan dinamik yapıt, içinde Sabancı Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve Murahhas Üyesi Güler Sabancı’dan, SSM Müdiresi Nazan Ölçer ve bugüne kadar dolaylı veya dolaysız olarak, ismi Sabancı soyadı ile kesişen pek çok emekçinin suretini içinde barındırmasıyla da ayrıca ilgi görüyor. Ataman’ın ‘yalnızca bir adet’ hazırladığı, Sakıp Sabancı Vakfı envanterindeki bu çalış BATMAN “Tiyatro Yaşamdır”, “Yaşamı Özgürleştirelim” sloganıyla Batman Belediyesi tarafından düzenlenen Batman 5. Tiyatro Günleri Festivali sayesinde ilk defa köyler de oyun izleme imkânı buluyor. Bir halkın derdini, acısını, yıllardır maruz kaldığı sorunları Siverekli bir kızın feryadıyla dile getiren Musa Anter’in “Qimil” adlı eserinden uyarlanan, yönetmenliğini Mehmet Karakış’ın yaptığı ve Viranşehir Kültür Merkezi Tiyatrosu tarafından sahnelenen “Kımıl” adlı oyun Batman’ın Kozluk ilçesine bağlı Zilan köyünde büyük ilgiyle karşılandı. Belediye Eşbaşkanı Gülistan Akel’in de katıldığı Zilan köyündeki gösterim öncesinde yapılan canlı heykel performansı çocuklar için gerçek bir şölen oldu. Oyundan sonra çocuklara “Kürtçe Alfabe” ve “Kımıl” kitapları hediye edildi. Oyundan sonra kısa bir konuşma yapan Eşbaşkan Gülistan Akel, Batman Tiyatro Günleri Festivali’nin köyleri de kapsayacak şekilde gerçekleştirmekten mutluluk duyduklarını belirterek, “Bugün Zilan köyünde bu neşeyi ve coşkuyu buradaki halkımızla birlikte paylaşmak inanılmaz bir duygu. Halk olarak kökenimiz köylerimiz. Hepimiz buralardan geldik. Bir köyde bir tiyatro oyununu sahnelemek sadece bir oyunu sahnelemek değil, bu sanatı kökleriyle, gerçek kaynağıyla buluşturmaktır.” dedi. n Kültür Servisi İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, büyük usta Muhsin Ertuğrul’u (1892 1979), ölümünün 35. yıldönümünde mezarı başında anacak. Anma töreni, yarın saat 11.00’de, tiyatro sanatçıları ve tiyatroseverlerin katılımıyla Zincirlikuyu Mezarlığı’nda mezarı başında yapılacak. Anma töreni için saat 10.30’da Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nden servis kaldırılacak. Muhsin Ertuğrul anılacak KAMİL KÜLTÜR l MASARACI ÇİZİK manın bir diğer özelliği ise, çeşitli yüzey ve mekânlara göre yeniden yorumlanabilecek esneklikte olması. Güler Sabancı’ya göre Ataman’ın yapıtı, “Sakıp Bey’in ‘kıpır kıpır enerjisini’ bizimle paylaşan” üslubuyla da akılda kalıyor. Güler Sabancı’nın yanı sıra, Sabancı Holding Yönetim Kurulu üyesi Sevil Sabancı ile SSM Müdiresi Ölçer’in de hazır bulunduğu tanıtımda söz alan Ataman’a göre ise bu eser, geniş kitlelere ‘Hepimiz kendi hayatlarımızın liderleriyiz’ mesajını verebildiği için ayrıca anlamlı. Öte yandan, ilerleyen günlerde bir biçimde yolu Sakıp Ağa ile kesişmiş ve bu yapıtta portresiyle yer almak isteyenlerin de müzeye portreleriyle başvurabilecekleri bildiriliyor. Güler Sabancı, Ataman’ın yapıtının merhum işadamının kişiliğini nasıl yansıttığını şöyle dillendiriyor: “Özü aynı kalmakla beraber, değişen mekâna ayak uydurabiliyor olması, ayrıca Sakıp Sabancı’ya yakışan bir durum.”
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle