28 Nisan 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 26 NİSAN 2014 CUMARTESİ 8 GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK Ala: Memurun haddine mi hükümeti irdelemek? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanı Efkan Ala, Adana’da MİT TIR’larının durdurulması ve görevlilerinin darp edilmesine ilişkin, AA’ya değerlendirmelerde bulundu. Ala, “Şimdi siz ülkenin başbakanına verilen yetkiyi nasıl kullanıyorsunuz orada? Şu mantıkla mı hareket ediliyor? Ülkenin başbakanı yanlış yapacak, oradaki bir savcı doğru, böyle bir şey olabilir mi?” ifadesini kullandı. Suriye’ye silah taşıdığı iddiasıyla TIR’larda arama yapılmasını, “devlete rağmen kendi amaçlarını gerçekleştirmeye çalışan bir ekibin, grubun devletin doğal işleyişine saldırısı” olarak niteleyen Ala, “Türkiye’nin içinde, devletin içinde bir grup memurun haddine midir; hükümet, devlet politikalarını irdeleyecek, örseleyecek faaliyetlerde bulunmak? Bunlar ağır suçtur, ağır ihanettir, bunlar ağır saldırılardır, bunların gereği yapılır” iddiasında bulundu. ... Kendi kamuoyu dahil bütün Türkiye’ye artık ayakkabı kutularında evlere servis edilen trilyonları, kolda 700 bin liralık saati, para kasalarını, para sayma makinelerini unutturmak olanaksızdı. Savcılık fezlekelerinde yazılı olan rüşvet rezaletini mümkün olduğu kadar üstünü kapatarak Meclis’te araştırılmasına çaresiz evet dedi. Üstelik Çankaya’ya çıkarken arkasında temiz ama ne temiz bir Başbakanlık süreci bırakmaktı amacı. Fakat şu gelişmenin vardığı bugünkü sonuca bakınız: 17 Aralık’ta bir savcı ne bilsin muhteremin gelecekte başkanlık ve Çankaya planlarını ve bu planlara başlattığı rüşvet operasyonunun ve arkadan birbiri ardına gelecek rezaletleri… Bir sabah ansızın RTE’yi, habersiz başlattığı için çılgına çeviren Türkiye Cumhuriyeti’nin en büyük rüşvet operasyonunu başlattı. O sabah Başbakan’ın oğlu ile yaptığı şu trilyonlarca yabancı parayı sıfırla içerikli altı konuşma kaydı ile kimi bakanların, örneğin İçişleri Bakanı’nın oğluna ısrarla evde kaç para olduğunu soran dramatik telefon konuşmalarının kayıtları vs, vs... canlı sesleriyle halkımızın bilgisine sunuldu da ne oldu? HHH Kukumav kuşları gibi düşündü taşındı. Bu rezaleti nasıl kapatacağını kafasında araştırdı ve... Birden onun bakanları rüşvetten şüpheli değillermiş de dış mihraklarla işbirliği yapan içerideki ortakları, başarıdan başarıya koşan, üstelik dış ülkelerin başarılarını kıskandığı hükümeti var ya, işte onu, RTE ve iktidarını devirmek için buldukları, organize ettikleri çözüm yoluna başvurmuşlardı: Darbe!.. Bir de paralel devlet yakıştırması buldu. Nedense birden birbirini kucaklayan iki cemaat, RTE ile Gülen cemaati, telefon dinlenmesinden orduda tasfiyeye dek her türlü olmadık uygulamaları birlikte yapanlar... Kanlı bıçaklı düşman kesildiler. Kamuoyunun darbe yakıştırmasına pek aklı yatmadı. Bu Başbakan, toplumda antidemokratik gidişata karşı çıkan, örneğin Gezi eylemlerini bile iktidarını devirmeye yönelik darbe girişimi diye yorumlayan bir Başbakan! Ama devlet gücü elinde. Bu yutturmacasını yüzlerce polisi, savcıyı ne idüğü hâlâ belirsiz, anlamsız, delilsiz suçlamalarla darbeciler sınıfına koydu. Telefon kayıtlarının aksini hâlâ ispat edemediği halde, montaj olduklarını ilan etti... Ne çare muhalefetin kısıtlı iletişim olanaklarıyla onca açıklamalarına karşın her gün 1214 yalaka TV’den darbe, darbe diye bağırdı. 30 Mart’ta seçimi kazandı. HHH Bu öykünün, elbette RTE’yi darbe ile düşürmek isteyenlerin bir bir yakalanıp çoktaaan adalete teslim edildiğini düşünerek bir sonuca bağlandığını sanırsınız. Lakin 30 Mart öncesi darbe darbe diye ekranları dolduran Başbakan… Aaa bir de ne görelim?.. Artık darbe marbe diye bir şeyler gevelemiyor. Artık utancından mı, deveyi ham yapıp yutamamaktan kaynaklanan bir kaygıyla mı, bilmek elbette olanaksız... Savcıların hazırladığı ama iktidarın tam metnini muhalefetten de kaçırdığı fezleke metninin bir önergeyle Millet Meclisi’nde tartışılmasına karar verdi. İyi ama gazetelere yansıyan AKP önerge metnine göre, 4 bakanın ne kadar rüşvet aldığının altı çizilmiyor. Hık mık, görevi kötüye kullanmaya uzanan birtakım gerekçeler sıralanıyor ve... ... Kaç bin dolar rüşvet aldıkları rakamlar saptanamadı diye uydurma bir baştan savmayla ıska geçiliyor. Bu araştırma komisyonu kurulursa çalışmaları sonucunda 4 bakanın Yüce Divan’da yargılanmalarına karar vereceğini umut edenler düşkırıklığına şimdiden hazırlıklı olmalı... HHH Şimdi Başbakan’a sormak gerek. 17 Aralık rüşvet operasyonu iktidarıma karşı darbe diyordunuz ama şimdi sözlüğünüzde darbe sözcüğü birden yok oldu... Darbe yakıştırmalarınızın tamamen, hiçbir ciddi dayanağı olmadığını, o günlerde hükümet ve üyelerinin aldığı rüşvetin üstüne örtmek için ortaya çıkan belgeleri tümüyle yalanlamak için darbe suçlamasını kullandığınızı partinizin Millet Meclisi’ne sunduğu araştırma metninde darbe sözcüğünün bile geçmemesi kanıtlıyor. HHH Bu halkın darbelere karşı duyarlılığını günlerce TV’lerde, seçim meydanlarında gerçekleri saklamak amacıyla istismar ettiniz ve... ... Bugün artık 17 Aralık’ın bir darbe değil hükümetinize kadar dalbudak salan toplumsal bir illet, rüşvet olduğunu üstü kapalı ifadeler içeren önergeyle Meclis tutanaklarına yani tarihe geçirmeye çalışıyorsunuz. Ne insan belleği ne de tarih bu yalancı dolmayı yutar! Çankaya’ya rüşvetle birlikte çıkacaksınız! Kürt siyasal hareketi 3’e bölünüyor, Demirtaş koltuğu bırakacak BDP, DBP oluyor MAHMUT ORAL n İZMİR (AA) İzmir’de, il emniyet müdür yardımcılığı, şube müdürlüğü ve şube müdür yardımcılığı görevlerinden alındıktan sonra “soruşturmanın gizliliğini ihlal ettikleri ve ses kayıtlarını yaydıkları” iddiasıyla açığa alınan 4 polis ile 1 başkomiserin, evlerinde inceleme yapıldı. Polislerin özel belgelerinin olduğunu savundukları sabit diskler, incelemeden sonra iade edildi. 5 polisin evinde inceleme DİYARBAKIR Milletvekillerinin HDP’ye katılmasının ardından BDP’nin haziranda toplanacak kongresinde köklü değişiklikler yaşanacak. BDP, geçen hafta yapılan toplantıda tüm milletvekillerinin 28 Nisan’da HDP’ye katılmasına karar vermişti. BDP, Türk siyasi sisteminin alışık olmadığı yeni bir yapılanma ve çalışma esasıyla yoluna devam edecek. Haziran ayında düzenlenecek kongrede BDP’deki değişiklik sadece liderlerin ve yöneticilerin belirlenmesiyle kalmayacak. BDP, kongrede adını Selahattin Demirtaş Pervin Buldan İdris Baluken da Demokratik Bölgeler Parğu bırakacağına kesin gözüyle TBMM’de grup kurma sayısına tisi (DBP) olarak değiştirecek. Sadece Doğu ve Güneydo bakılırken Gültan Kışanak da ulaşacak olan HDP’de eşbaşkanğu Anadolu Bölgesi’nde faali Diyarbakır Büyükşehir Bele lık için çözüm sürecinde defayet gösterecek. DBP’nin temel diyesi Eşbaşkanı olarak seçil larca İmralı ve Kandil’e giden amacı ise demokratik özerklik diğinden, partiye yeni eşbaş ve böylece hem Öcalan hem ve bu çerçevede siyasal, hukuk, kanlar seçilecek. DBP’de çar de Kandil’de kabul gördükleöz savunma, sosyal, ekonomik, pıcı bir ilke kararı da alındı. ri dile getirilen BDP grup başkültürel, ekoloji ve diplomasi Buna göre BDP yönetiminde kanvekilleri Pervin Buldan ve alanlarında halk örgütlenmesi olan veya örgütlerinde siyaset İdris Baluken’in isimleri ağırsağlamak olacak. BDP’li tüm yapan partililer, halk seçimiy lık kazanıyor. Mevcut Eş Gebelediye başkanları da DBP’ye le oluşturulan hiçbir makama nel Başkan Ertuğrul Kürkçü ile devam edilmesi halinkatılarak çalışmalara destek ve aday olamayacak. Haziranda kongresini topla de de Türkiye diğer eş genel recek. Bölge illeri dışındaki belediye başkanları ve örgütler yacak olan HDP’de de ciddi başkanının Pervin Buldan olabir değişim yaşanacak. BDP’li cağı konuşuluyor. ise HDP’ye katılacak. Demokratik Toplum KongreSelahattin Demirtaş’ın koltu milletvekillerinin katılmasıyla si’nin (DTK) de yönetimi değişecek. Eşbaşkan Ay sel Tuğluk’ un koltuğunu koruyacağı belirtilirken eşbaşkanlık için BDP Eş Genel Başkanlığı’nı bırakacak Demirtaş’ın yanı sıra Osman Baydemir’in adı geçiyor. Ancak Demirtaş’ın, DTK eşbaşkanlığı teklifine sıcak bakmadığı, DTK yönetiminin ikna çabalarından sonra durumun netlik kazanacağı belirtiliyor. Diğer yandan hem HDP, hem DBP hem de DTK’de KCK davalarından tahliye edilenlerin de yönetim düzeyinde görev almalarının söz konusu olduğu belirtiliyor. Şanlıurfa emniyeti altüst n ŞANLIURFA (AA) Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü’nde 11 şube müdürü, 4 komiser ve 35 polis memurunun görev yeri değiştirildi. İlde, son iki ayda 624 personelin görev yerleri değişti. Tasfiye yargıdan döndü n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TRT’de 17 Aralık operasyonu sonrasında görevden alınan TRT Haber Dairesi Başkanı Ahmet Çavuşoğlu, yargı kararıyla görevine döndü. TRT Haber Kanal Koordinatörü Ahmet Böken ise “tedbiren görevden alındığı” için dava açamıyor. TRT Haber Dairesi Başkanlığı’nı da üstlenen Nasuhi Güngör, TRT Türk Koordinatörlüğü’ne devam ediyor. Sarıgül, Genç’i kutladı Demirtaş soğuk Diyarbakır’da dün gazetecilerin sorularını yanıtlayan Selahattin Demirtaş, “HDP kongresinde HDP eşbaşkan adayı olmam gibi bir düşüncem yok. BDP eşbaşkanı olarak şimdilik BDP’yi kongreye götürecek hazırlıkları yürüteceğiz. Daha sonra ben de HDP’ye bir geçiş yapacağım. HDP milletvekili olarak görevimi sürdürmeyi düşünüyorum. Yeniden herhangi bir kurumun, herhangi bir partinin eşbaşkanı olmak gibi bir düşüncem yok. Herhangi bir adaylık da düşünmüyorum” dedi. n İstanbul Haber Servisi CHP’den İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan ancak seçilemeyen Mustafa Sarıgül, teşekkür ziyaretleri kapsamında Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç’i ziyaret etti. Sarıgül, Maslak ve Ayazağa’nın Şişli Belediyesi’nden alınıp Sarıyer’e bağlanması sonrası yaşanan tartışmalara ilişkin “O dönemlerde ufak bir kırgınlığım olabilir ama benim kardeşimdir. Hepsi geride kaldı” dedi. Ermeni sempozyumu çağrısı n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Tarih Kurumu Başkanı Prof Dr. Mehmet Metin Hülagü, “Bu yıl veya önümüzdeki yıl biz Ermeni tarihçi arkadaşlarımızla birlikte ortak büyük bir sempozyum yapabiliriz. Tarihe ilişkin konuları masaya yatırıp konuşabiliriz. Tekliflere açığız” dedi. Hülagü, Başbakan Erdoğan’ın taziyesini “Katılmamak mümkün değil” diye değerlendirdi. Deniz Feneri davasında 18 kişinin mal varlıklarına el koyma kararı kaldırıldı BUHARKENT’TE SEÇİM YENİLENECEK YSK’den MHP için de iptal ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) YSK, Aydın Buharkent’te MHP’nin 7 oy farkla kazandığı seçimin, oy kullanma ehliyeti olmayan 10 kısıtlı seçmene oy kullandırıldığı gerekçesiyle iptaline karar verdi. Buharkent’te seçim 1 Haziran’da tekrarlanacak. YSK, AKP’nin BalıkesirManyas, MuğlaDalaman ve AydınKoçarlı’da kısıtlı seçmenlere dönük yaptığı seçim iptali taleplerini reddetti. YSK, MHP’nin Kastamonu Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinin iptali istemiyle yaptığı itirazı da reddetti. İstanbul Haber Servisi Almanya’daki Deniz Feneri Derneği e.V. soruşturmaları ile bağlantılı olarak görülen davada, eski Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın da aralarında bulunduğu 18 kişi hakkındaki mal varlıklarına el koyma kararı kaldırıldı. ararın tam “7 yıl önce” Deniz Feneri e.V soruşturmasının Almanya’da başladığı 25 Nisan gününe denk gelmesi dikkat çekti. Mahkemeye heyeti gelecek duruşmayı 7 ay sonraya erteledi. Almanya’daki Deniz Feneri e.V. Derneği’nin bağış paralarının Türkiye’de Kanal 7 ve bazı şirketlere gönderildiğine ilişkin davaya dün İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. Duruşmaya Zahid Akman katılmazken tutuksuz sanıklar Hakkı Sadal, Gökhan Gürbüz, İzzet Kurum, Ömer Zahit Karaman, Mehmet Gürhan, İsmail Karahan ve Mehmet Sıddık Balıkçı ile avukatları katıldı. Duruşmaya, Almanya’da Deniz Feneri Derneği e.V. ana davasında iflas yöneticisi olarak tayin edilen avukat Götz Leautenbach’ın vekil tayin ettiği avukat Mehmet Doğan da katıldı. Mahkeme, Almanya İflas Müdürlüğü’nün “suçtan zarar görme ihtimalini dikkate alarak, davaya katılma talebini” kabul etti. Mahkeme heyeti, sanıklar Zahid Akman, Zekeriya Karaman, Firdevsi Ermiş, İsmail Karahan, Mustafa Çelik, Mehmet Gürhan, Harun Kapıyoldaş, Seyyar Kutun, Hakkı Sadal, İzzet Kurum, Gökhan Gürbüz, Bedreddin Bülent Bilgin, Mehmet Taşkan ve Ahmet Çoşar’ın haklarındaki mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasına hükmetti. Heyet ayrıca, soruşturma kapsamında tedbir kararı alınan ancak hakkında takipsizlik kararı verilen 4 şüpheli hakkındaki tedbiri de kaldırdı. Duruşma, eksikliklerin tamamlanması için ertelendi. Bir ‘AK’lama daha SORU ÖNERGELERİ GEÇİŞTİRİLİYOR n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Lice ilçesi kırsalında, baz istasyon kurma çalışması yürüten GSM firmasına ait 7 kişi, önceki akşam, terör örgütü PKK üyeleri tarafından kaçırıldı. 5 kişiyi gece geç saatlerde bırakan örgüt üyeleri, 2 kişiyi yanlarına aldı. Olay, serbest bırakılanların jandarmaya haber vermesiyle ortaya çıktı. Van, Çatak’ta da karakol inşaatında çalışan bir kamyon, bir otomobil ve bir minibüs, içindekiler indirildikten sonra yakıldı. PKK 7 kişiyi kaçırdı ‘Öcalan’a özgürlük’ talebi n DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Demokratik Özgür Kadın Hareketi (DÖKH), terör örgütü PKK lideri Abdullah Öcalan’ın serbest bırakılması için “Kadınlar Önderliği ve Özgürlüğü İçin Eylemde” kampanyası başlattı. Ceren Kadın Derneği’nde düzenlenen basın açıklamasına DÖKH bileşeni kadın kurumlarının yanı sıra BDP ve DTK Kadın Meclisleri ile çok sayıda kadın katıldı. AKP’den taktik AYŞE SAYIN ANKARA CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu sonrasında Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “muhatap alınmaması”, “sayın, başbakan” gibi hitap biçimlerini yasaklamasını, hükümet ilginç bir “fırsata” dönüştürdü. CHP’liler, “muhatap almama” politikası nedeniyle Erdoğan’a sormak istedikleri soruları, “hükümet sözcüsü” sıfatıyla Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a yönelttiler. Normalde bakanlar, Başbakan adına soru önergelerine yanıt vermelerine karşın, Arınç’ın, özellikle yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile ilgili soruları, “bu konular görev alanıma girmiyor” bahanesiyle geri çevirdiği ortaya çıktı. CHP yönetiminin, yerel seçimler öncesinde aldığı karar uyarınca, partililerin Erdoğan’a “sayın”, “başbakan” diye hitap etmeleri, ayrıca milletvekillerine de “Başbakan” hitabı içeren sonu önergesi verme yasağı getirilmişti. CHP milletvekilleri bu karar nedeniyle, Başbakan Erdoğan’a yönelik soru önergelerini, “hükümet sözcüsü” sıfatıyla Başbakan Yardımcısı Arınç’a vermeye başladılar. Ancak CHP’lilerin büyük bölümü yolsuzluk ve rüşvet operasyonu, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve “paralel yapı ile ilişkiler”e son 1 aydır Arınç’a yönelttiği sorular, “yanıtsız” olarak geri döndü. Bu kapsamda Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun 43 önergesinin yanı sıra aralarında yine Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Antalya Milletvekili Gürkut Acar, Konya Milletvekili Atilla Kart’ın hem yolsuzluklar, hem de farklı konularda yönelttikleri sorula Almanya’da cezaya çarptırıldılar Almanya’nın Frankfurt kentinde Deniz Feneri e.V. Derneği hakkındaki davayı 2008 yılında karara bağlayan Frankfurt Bölge Mahkemesi, dernek yöneticilerinden Mehmet Gürhan’ı 5 yıl 10 ay, Mehmet Taşkan’ı 2 yıl 9 ay ve Firdevs Ermiş’i 1 yıl 10 ay hapse çarptırdı. Alman mahkemesi, Mehmet Gürhan’ın yardım paralarını bir sermaye aracı olarak kullandığına, paraların Türkiye’deki Kanal 7 televizyonuna aktarıldığına, paraların nasıl kullanılacağına Zekeriya Karaman, İsmail Karahan, Mustafa Çelik ve Zahid Akman’ın karar verdiğine hükmetti. ra TBMM İçtüzüğü’ne göre, soru önergelerine başbakan adına başka bir bakanın yanıt verebilmesine karşın Arınç, “Görev alanına girmediği” gerekçesiyle yanıt vermedi. Arınç’ın, soru önergelerini geri çevirmesi üzerine çok sayıdaki milletvekili, soru önergelerine yanıt alamamaları nedeniyle, Erdoğan’a “soru yasağı”nın kaldırılması talebini parti yönetimine de iletti. Ancak Kılıçdaroğlu’nun şimdilik bu tavırdan vazgeçmeme yönünde görüş bildirdiği belirtilirken, bazı milletvekilleri kararın yeniden gözden geçirilmesini, Erdoğan’ın ismini anmadan da önerge verilebileceği görüşünü savunuyor. Sezgin Tanrıkulu ise önergelerin geri çevrilmesine tepki gösterdi. Tanrıkulu, “Sonuçta hükümetle ilgili bir soruyu da başbakan yardımcısılarına soruyoruz. Bu hem hukuki, hem de ahlakidir. Ama Arınç kendi adına cevap vermekten kaçınmış, dolayısıyla aslında Erdoğan’ı savunmaktan kaçınmış. Yani ‘Muhatabı değilim, Başbakan bu işleri yapmıştır, dolayısıyla gidin ona sorun’ demek istemiştir” görüşünü dile getirdi. n YALOVA (Cumhuriyet) Çınarcık’a bağlı Koru Belde Belediye Meclis Üyesi CHP’li Ülkü Geçgin (45), 30 Mart yerel seçimlerinde AKP’den 8’incı sırada Meclis üyesi adayı olan Hüseyin Koçan (35) tarafından tabancayla bacağından vuruldu. Geçgin, hastaneye kaldırıldı. Koçan ise sığındığı camiden polis tarafından gözaltına alındı. AKP’li CHP’liye saldırdı AYM’den mahkumiyet n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Anayasa Mahkemesi, açtığı bir tazminat davasının 5 yıl 9 ay 7 günde sonuçlanması üzerine bireysel başvuruda bulunan bir yurttaşın makul sürede yargılanma hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Mahkeme, kişiye 3 bin 200 TL tazminat ödenmesine hükmetti. n AMASYA (Cumhuriyet) Madımak katliamında kardeşi Gülsüm Karababa’yı yitiren Hüseyin Karababa, Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Yaşar Günel, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ve MİT Müşteşarı Hakan Fidan’ın yaptığı bir toplantıda MİT tarafından Süleyman Şah Türbesi’nin bombalanarak Suriye’ye olası bir müdahalenin tartışıldığı ses kayıtlarıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Karababa, Günel’in insanlığa karşı suç, görevi kötüye kullanma, devlete karşı savaşa tahrik suçundan yargılanmasını istedi. Günel için suç duyurusu Oran’a da Çiçek sansürü Öte yandan TBMM Başkanı Cemil Çiçek ise CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran’ın, Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’la yaptığı iddia edilen “paraları sıfırla” konuşmasıyla ilgili soru önergesinin de aralarında bulunduğu bazı yolsuzluk tapeleriyle ilgili soru önergelerini ise “suç oluşturacağı” gerekçesiyle geri çevirdiği ortaya çıktı. Çiçek, söz konusu tapelerin “özel yaşamın gizliliği, haberleşmenin gizliliği” ilkelerine aykırı olduğunu ileri sürdü. Gömü’nün belde zaferi Öte yandan nüfusu 2 binin altında kaldığı gerekçesiyle yerel seçimler öncesi kapatılan Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesine bağlı Gömü beldesinde, nüfusun 2 bin 46 olduğu belirlenince seçim kararı alındı. Yüksek Seçim Kurulu, beldede, 1 Haziran’da belediye başkanlığı seçimi yapılmasına karar verdi. 10’larca önerge geri döndü Erbakan: Hedef yüzde 10 n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Saadet Partisi’nin 4 Mayıs’ta yapılacak olağan kongresi öncesi adaylığı açıklanan Fatih Erbakan, “Hedefimiz yüzde 10’u aşarak partimizi Meclis’e sokmaktır” dedi. Meclis’te Milli Görüş’ün temsil edilmemesinin kendisini üzdüğünü belirten Erbakan, “Milli Görüş’ün artık kaybedecek bir dakikası bile yok” dedi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle