Katalog

SAYFA CUMHURİYET 23 NİSAN 2014 ÇARŞAMBA 6 HABERLER ‘İmamiyet peşinde’ CHP: Seçim barajı yüzde üç olsun ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’nin dar ya da daraltılmış bölge seçim sistemleri üzerinde hazırlıkları ve bunun tartışmaları sürerken, CHP’den yüzde 10 barajının düşürülmesi için bir girişim geldi. CHP, seçim barajının yüzde 3’e düşürülmesine ilişkin yasa önerisi hazırlayarak TBMM Başkanlığı’na sundu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun hazırladığı yasa önerisinin gerekçesinde, yüzde 10’luk seçim barajı uygulamasının, halkın temsil hakkının önündeki en büyük engel olduğu belirtildi. Gerekçede şöyle denildi: “Siyasal yaşamın tüm aktörlerinin temsil edildiği daha adil bir seçim barajı belirlenmesi ve bu barajın yüzde 3 olması elzemdir. Yüzde 3 seçim barajının olması, Meclis’te temsil edilen çoğunluğun artması demektir. Meclis’e girmeye hak kazanan partilerin çokluğu, karışıklık değil, demokrasinin olmazsa olması çoksesliliği getirecektir.” AYŞE SAYIN ANKARA CHP Ankara Milletvekili Emine Ülker Tarhan, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın hedefinin sadece “Cumhurbaşkanlığı” ya da “başkanlık”la sınırlı olmadığını, aynı zamanda “imamiyet”e soyunduğunu söyledi. Gülen cemaati ile AKP arasındaki kavganın temelinde bu çekişmenin yattığını savunan Tarhan, “Ben, bu işin dershane kavgasının çok ötesinde bir imamiyet kavgası olduğunu düşünüyorum” dedi. Emrah Akkurt’un kendisiyle yaptığı “Nehir Söyleşileri”nden oluşan “Beni Susturacak Tek Şey” adlı kitabı yayımlanan Emine Ülker Tarhan, kitabında gençlik ve yargıçlık yaptığı dönemlerin yanı sıra güncel siyasi gelişmelere de yer veriyor. Özellikle 17 Aralık sürecini de hukuki ve siyasi yönden irdeleyen Tarhan, Cumhuriyet’e önemli açıklamalarda bulundu. CHP yönetimi, “her kesimden oy alacak, siyasi kimliği çok ön plana çıkmayan” aday arayışını sürdürürken Tarhan tam tersine “siyasi kimliği ön planda ve Erdoğan’la seçim meydanında kıran kırana mücadele edebilecek” bir ismin aday olması gerektiğini dile getirdi. Erdoğan’ın “siyasi kimlik” olarak Cumhurbaşkanlığı seçimi yarışına gireceğine işaret eden Tarhan, ana CHP’li Emine Ülker Tarhan’dan Başbakan Erdoğan için önemli iddia: Egemen Bağış Muammer Güler Erdoğan Bayraktar Zafer Çağlayan 4 eski bakan hakkındaki önerge, tüm iddiaları kapsayacak şekilde yenilenecek. Meclis’teki görüşmeler haftaya kaldı ‘Kadın aday ezber Cumhurbaşkanlığı adaylığı için kendi adı da geçen Tarhan, kendisinin böyle bir talebi ve beklentisinin olmadığını belirtirken parti yönetiminin de “muhalif tavrı” nedeniyle, kendisinin adaylığına sıcak bakmayacağı görüşünde. Ancak partinin bir “kadın aday”a karar vermesi durumunda da siyasetin içinden ve Erdoğan’a “ezber bozduracak” bir isim olması gerektiğini dile getirdi. Başbakan Erdoğan’ın şimdiye kadar girdiği seçimlerde hep “erkeklerle” yarıştığını ve kendisine yönelik eleştiri ve suçlamalar karşısında bir şekilde hep “mağdur” olmayı becerdiğine dikkat çeken Tarhan, “Ancak bir kadın karşısında artık Erdoğan mağdur olmaz. Erdoğan, rakiplerini sert dille eleştiriyor, vuruyor, dövüyor, ama bunlar hep erkek. Ancak karşısına çıkan bir kadın olduğu zaman, sözleriyle vurduğu, esip gürlediği zaman artık kendisi mağdur olamaz, o kadın mağdur olur. O nedenle kadın adayın avantaj olacağını düşünüyorum” dedi. AKP önergesine bozdurmalı’ ‘rüşvet’ girecek EMİNE KAPLAN ANKARA Yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun ardından istifa etmek zorunda kalan 4 eski bakanla ilgili verdiği soruşturma önergesinde yalnızca “görevi kötüye kullanma ve nüfuz ticareti” suçlamalarına yer veren AKP, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Tüm iddialar soruşturulsun” demesi üzerine önergeyi yenileme kararı aldı. AKP’nin yeniden vereceği önergede “birden fazla rüşvet almak, sahte belge düzenlemek, Kaçakçılıkla Mücadele Yasası’na muhalefet” iddialarına da yer verilecek. 4 eski bakanla ilgili CHP ve AKP’nin verdiği soruşturma önergelerinin yarın TBMM’de görüşülmesi planlanmıştı. Ancak AKP yönetimi, dün grup toplantısı sonrasında Erdoğan ile yaptıkları görüşmenin ardından önergelerin görüşmesini haftaya erteledi. Toplantıda muhalefetin “AKP, soruşturma önergesinde yalnızca 2 suça yer verdi, rüşvet iddiası araştırılmayacak, bakanlar aklanmaya çalışılıyor” eleştirileri değerlendirildi. Erdoğan’ın parti yönetimine “Tüm iddialar araştırılsın ve soruşturulsun. Önergeyi bu çerçevede yeniden hazırlayın” demesi üzerine parti yönetimi daha önce verilen önergeyi geri çekip yeni önerge vermek için çalışma başlattı. Bunun için TBMM Başkanlığı’na sunulan önergede imzası bulunan milletvekillerinden imzalarını çekmeleri istendi. AKP’nin ilk verdiği önergede, savcılık fezlekesinin üst yazısında yer alan eski bakanlarla ilgili olarak “birden çok rüşvet almak, evrakta sahtecilik, Kaçakçılık Mücadele Yasası’na muhalefet” iddialarına yer verilmemiş, yalnızca “görevi kötüye kullanma ve nüfuz ticareti”ni düzenleyen Türk Ceza Yasası (TCY) maddeleri sayılmıştı. Önergede, bu ithamların soruşturulmasının “adı geçen kişilerin özel hayatın gizliliği ve korunması, haberleşme özgürlüğü ve gizliliği, masumiyet karinesi (lekelenmeme hakkı)” ilkeleri açısından önemli olduğu vurgulanmıştı. Edinilen bilgiye göre yeni önergede eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan ile ilgili olarak Kaçakçılıkla Mücadele Yasası’na muhalefet, resmi belgede sahtecilik, birden çok kez rüşvet almak; eski İçişleri Bakanı Muammer Güler hakkında sahte belge düzenlemek, soruşturmanın gizliliğini ihlal, nüfuz suiistimali ve birden çok rüşvet almak; eski AB Bakanı Egemen Bağış hakkında birden çok kez rüşvet almak; eski Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkında da nüfuz ticareti yaparak başkasına menfaat temin etmek ve görevini kötüye kullanmak suçları tek tek sayılacak. muhalefet partisinin o nedenle siyasi söylemi güçlü bir ismi aday yapmasının önemli olduğuna işaret etti. Tarhan, CHP’nin “dışarıdan” aday aramak yerine, Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nu işaret etti. Tarhan, “Gönlümden geçen, halkın seçtiği ilk cumhurbaşkanının, cumhuriyeti kuran partinin genel başkanının olmasıdır. Sayın Kılıçdaroğlu’nun hakkıdır da, kimsenin de buna bir şey diyeceğini zannetmiyorum” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın aday olması halinde “Cumhurbaşkanlığı” ile yetinmeyeceği tahminini dile getiren Tarhan, Erdoğan’ın dar bölge seçim sistemi istemesinin altında da “başkanlık sistemi”ni getirme arzusunun yattığını ifade etti. “Ancak, Erdoğan ‘kaydi hayat’ yani ömür boyu başkanlık istiyor” diyen Tarhan, bu yolla İslam dünyasının “imamiyet”ine soyun duğunu dile getirdi. Bu pozisyonun bir çeşit “halifelik” olarak da yorumlanabileceğini belirten Tarhan, “Cemaat ile AKP arasındaki kavganın dershane kavgasından çok daha öte olduğunu düşünüyorum. Belki görünen yüzü dershane kavgasıdır ama aslında yaşanan bir ‘imamiyet’ kavgasıdır. Birbirlerini bu konuda saf dışı etmek ve buna göre gelecek kurgusu planladıklarına inanıyorum” dedi. ‘İnce’ miting YALOVA (Cumhuriyet) YSK’nin Yalova’da seçimi iptal etmesinin ardından CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce ve CHP’li Başkan Vefa Salman Cumhuriyet Meydanı’nda halka seslendi. İnce, “Başbakan 3 gün önce gazetecilere ‘1 Haziran’da Yalova ve Ağrı’da seçimler yenilenecek’ diyor. Daha YSK toplanmamış, bu konuyu görüşmemiş, sen bunu nereden biliyorsun? YSK ise bu talimatı yerine getirdi, seçimler iptal edildi” dedi. Vefa Salman ise seçimlerin iptal edilmesiyle birlikte kendisinin eski belediye başkan yardımcısı tarafından tehdit edildiğini söyledi. ‘Kavurmaları kurtaracaklar’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan, Yalova seçimlerinin iptali nedeniyle Yüksek Seçim Kurulu’nu (YSK), “YSK, Yalova’da AKP’ye teslimiyeti tescil etmiştir. Yalova kavurmasının faturalarını kurtarmak için bu kararı aldı” diye suçladı. Tezcan, yaptığı yazılı açıklamada, “Zihinsel özrü nedeniyle kısıtlı olduğunu iddia ettikleri kişi AKP sandık kurulu üyesidir. Bu kişiyi sandık kurulu üyesi yapmışlar, oy kullandırmışlar, sonra da itiraz etmişlerdir. YSK bunu bildiği halde seçimi iptal etmiştir. İptal kararı sandığı hırsıza teslim etmektir. Anlaşılan o ki YSK, Yalova kavurmasının faturalarını kurtarmak için bu kararı almış. Bu vebal bu YSK’yi götürür.” Fatih Erbakan, babasının koltuğuna aday SP’de kongre kararı alındı ERDEM GÜL ANKARA Yerel seçimler sonrası ilk hareketlenme Saadet Partisi’nde (SP) yaşandı. SP yönetimi, ağustos ayında yapılacak kongresini, Cumhurbaşkanlığı seçimlerini dikkate alarak öne çekti. Parti yönetimi, “Cumhurbaşkanlığı seçimlerine hazırlık yapmak, seçimlerde daha etkin bir rol almak” amacıyla 4 Mayıs’ta kongrenin toplanmasına karar verdi. Parti yönetimi, kongrede genel başkan Mustafa Kamalak’la yola devam etmeyi planlıyor. Ancak Necmettin Erbakan’ın oğlu Fatih Erbakan da adaylığını bugün düzenle yeceği basın toplantısıyla açıklayacak. SP, yerel seçimlerde yüzde 2.8 oy oranıyla 1 milyon 242 bin oy aldı. Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde SP’nin seçmeninin kime oy vereceği de büyük bir önem kazandı. Yüzde 50’nin üzerine çıkmak için SP oylarını da önemsediği belirtilen AKP, kongreyi yakından takip ediyor. AKP’nin ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Fatih Erbakan’a, özellikle cemaatle savaşta “Erbakan soyadı” ile kendilerine avantaj sağlayacağı düşüncesiyle sıcak baktığı belirtiliyor. AKP’nin Erbakan’a 2015 seçiminde milletvekilliği teklif edeceği de kulislerde konuşuluyor. Cumhurbaşkanı Gül, konuğu Mateparae onuruna Çankaya Köşkü’nde akşam yemeği verdi. Abdullah Gül bu kez soru sordurmadı Cumhurbaşkanlığı seçim süreciyle ilgili açıklamalarıyla gündem yaratan Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, resmi ziyaret için Türkiye’ye gelen Yeni Zelanda Genel Valisi Jerry Mateparae’yi törenle karşıladı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Ankara Valisi Alaaddin Yüksel ve diğer ilgililerin yer aldığı törende, daha önce de Cumhurbaşkanlığı yerleşkesindeki bazı programlarda kullanılan “multikopter” ile havadan görüntü çekildi. Görüşmelerin ardından basının karşısına çıkan Gül ve konuğu, düzenledikleri ortak toplantının ardından soru almadan salonu terk etti. Bu durum, son açıklamalarıyla Ankara’yı hareketlendiren Gül’ün, gündemle ilgili yorum yapmak istemediği diye yorumlandı.