29 Nisan 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 NİSAN 2014 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA 13 Kamu Eliyle Haksız Rekabet Geçen hafta Kuşadası’ndaydık. 4 Nisan tarihinde Türkiye Haksız Rekabet Kongresi’ni gerçekleştik. Mali Müşavirlik ve Yeminli Mali Müşavirlik mesleğinde yapılan “haksız rekabet” uygulamalarını, 3 büyük panel, yaklaşık 2 bin 500 meslek mensubunun katılımıyla masaya yatırdık. Meslek mensupları arasında yapılan haksız rekabet uygulamaları enine boyuna tartışıldı. Yapılması gerekenler ve çözüm önerileri üzerinde duruldu. Meslek mensuplarının haksız rekabet uygulamalarından kurtulabilmeleri için kaliteli hizmet üretip eğitime özel önem vermeleri gereği öne çıktı. Etik kurallar ve dürüstlük ilkesi için fikir birliği oluştu. Buradan da anlıyoruz ki, meslek mensupları kendi aralarında yarattıkları haksız rekabeti eninde sonunda önler. Ancak kamu kurumları tarafından meslek mensupları aleyhine oluşturulan haksız rekabet ortamının kaldırılmasında ise esas görev yine o kurumlara düşer. Bu kurumlardan öne çıkanı Kamu Gözetimi Denetim ve Muhasebe Standartları Kurumu’dur. KGK, “uluslararası standartlara uyumlu Türkiye Muhasebe Standartları’nı oluşturmak ve yayımlamak, bağımsız denetimde uygulama birliğini, gerekli güveni ve kaliteyi sağlamak, denetim standartlarını belirlemek, bağımsız denetçi ve bağımsız denetim kuruluşlarını yetkilendirmek ve bunların faaliyetlerini denetlemek ve bağımsız denetim alanında kamu gözetimi yapmak” yetkisi ile kurulmuş bir “gözetim” kurumudur. Oysa KGK, bağımsız denetim yetkilendirme şartlarını belirlerken meslek mensupları arasında büyük bir haksız rekabet yarattı. Öncelikle, 15 yıllık mesleki tecrübeye sahip olan meslek mensuplarının bağımsız denetçi olabilmesi için KGK tarafından organize edilen eğitimlere katılma şartı getirdi. 3568 sayılı yasa çerçevesinde denetim yapma konusunda yetki almış ve bu yetkileri ruhsata bağlanmış olan meslek mensuplarının yeniden eğitime tabi tutulmaları büyük bir haksız rekabet oluşturdu. Mesleğin tek anayasal örgütü TÜRMOB’dur ve bağımsız denetim konusunda zaten eğitime tabi tutulan meslektaş bu eğitimleri başarı ile tamamlamıştır. İşin daha da kötüsü, 15 yıllık mesleki tecrübenin altındaki meslek mensupları açısından yaratılan haksız rekabet ortamıdır. Bu meslek mensupları, eğitim şartının da ötesinde yeni bir sınavla baş başa bırakıldı. 3568 sayılı yasa ile öngörülen tüm sınavlarda başarılı olarak denetim yapabilme yetkisini alan meslek mensuplarına yaratılan bu haksız rekabet mutlaka kaldırılmalı. önleyebilmesi ve tahsilat sorunundan kurtulabilmesi için serbest meslek makbuzu düzenlemesi gerekiyor. Tahsil edilmeyen paralar için düzenlenen bu makbuzlar KDV’nin ödenmesini gerektiriyor. Bu da meslek mensuplarının henüz tahsil etmedikleri paralar için KDV’yi gündeme getiriyor ve haksız rekabet yaratıyor. Oysa Sayın Maliye Bakanımız, 3 yıl önce Meclis genel kurulunda “Sorunun farkındayız, bir an önce çözüm getireceğiz” değerlendirmesinde bulunmuş ardından şu sözlerle övünmüştü: “Yılın ilk çeyreğinde 15.7 milyon ebeyanname alındı. Sisteme dakikada 2 bin giriş yapıldı. Mükelleflerimizin her geçen yıl daha fazla kullandığı ebeyanname sistemi ile kayıt dışılıkla daha etkin mücadele ediyoruz…” Övünülen o sözlerin arkasında ise hiç tartışılmaz bir şekilde, özveriyle çalışan, gecesini gündüzüne katan meslek mensuplarımızın payı büyüktür. Özetle, meslek mensuplarımız aleyhine, KDV konusunda, yaratılan haksız rekabet artık sonlanmalı. O ünlü atasözümüz şöyle miydi: Yiğidi öldür, hakkını ver! KGK’nin haksız rekabeti Ya Maliye Bakanlığı! Mali müşavirlerin haksız rekabeti İstanbul Haber Servisi İstanbul Üniversitesi Beyazıt Kampusu’nun giriş kapısında yaklaşık 10 ay süren restorasyon son buldu. Çalışmalar sonucunda 1933 yılında Sultan Abdülaziz tuğrasının yerine getirilen “T.C.” ibaresi tekrar tuğraya döndü. “T.C.” ibaresi ise üniversitenin adının başına getirildi. Üniversite yönetimi, yaptığı açıklamada, kapının üzerindeki kitabeler ve tuğraların 1933’te kapatıldığına dikkat çekerek, “İstanbul 4 Numaralı Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 23 Şubat 2007 tarihli kararında, tuğraların üniversite tarafından tespit edilmesi ve korunmuşluk durumunun bildirilmesi istenmiştir. Restorasyon çalışmalarına başlandığında, madalyonların altında tuğraların bulunduğu görülmüştür. İstanbul 1 No’lu Yenileme Alanları Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu’nun 19 Şubat 2014 tarihli kararı ile tuğraların gün yüzüne çıkarılmasına karar verilmiştir” denildi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AB Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda adının geçmesi üzerine istifa eden Egemen Bağış döneminde ihalelerde yolsuzluklar yapıldığına, “Bakanın bildireceği firmalara ihale verildiğine” ilişkin iddiaların soruşturulduğunu açıkladı. Bağımsız İstanbul Milletvekili Levent Tüzel’in soru önergesini yanıtlayan Çavuşoğlu, soruşturmanın iddiaların gerçeği yansıtmadığı sonucunu verdiğini savundu. T.C. gitti tuğra geldi SOSYAL GÜVENLİK Muhtar da SGK kapısında bildirgesi vermekle yükümlü. Köy ve mahalle muhtarı seçilen kişiler için bu süre, mazbatalarını ilgili seçim kurulundan aldıkları tarihten itibaren on beş gün içinde yapılmalı. Yasaya göre, muhtarlık görevi bitenler için yapılacak bildirim için de en geç on günlük süre var. ne oluyor? Cevabı basit. Mülki amirleri idari para cezaları bekliyor. Bu yükümlülüğü yerine getirmeyen kaymakamlara, işe giriş bildirgesi ile yeni kazanan her muhtarı bildirmediği için 1 asgari ücret ceza veriliyor. Aynı şekilde, kaybedenleri işten ayrılış bildirgesi ile bildirmeyen kaymakam da, 1/10 asgari ücret idari para cezası ödemekle yükümlü. SORU CEVAP İddiaları soruşturmuşlar! 30 Mart yerel seçimlerinin önemli bir ayağı da kuşkusuz muhtarlık seçimleriyle ilgiliydi. Son resmi verilere göre Türkiye’de muhtar sayısı 53 bin 405. İster eski, isterse yeni seçilmiş olsun muhtarları Sosyal Güvenlik Kurumu açısından yeni işler bekliyor. Öncelikle ilgili yasa gereği kaymakamlıklar, zorunlu sigortalı sayılan köy ve mahalle muhtarları için 30 Mart 2014 tarihinden itibaren Sosyal Güvenlik Kurumu’na seçilmişse işe giriş bildirgesi, kaybetmişse işten ayrılış Tatil günleri yıllık izinden düşer mi? Mayıs ayında 20 gün, yıllık izin kullanmak istiyorum. Tatilime denk gelen 1 Mayıs ve 19 Mayıs günleri yıllık izinden düşülecek mi? Hüseyin Kaynak Yıllık izin kullananlar için ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatilleri yıllık izinden düşülmez. Sorularınız için [email protected] adresine mail atabilirsiniz. Tüm sorular eposta ile tek tek cevaplanacaktır. İdari para cezası Peki, bildirimde bulunulmazsa Yerel Seçim Sonuçları Üzerine PERİHAN ERGUN KİM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK [email protected] İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu Kadın Hakları Merkezi, Bingöl’de kadın belediye meclis üyesinin, başkan yardımcılığı görevine getirilmemesi üzerine açıklama yaptı. Açıklamada, “Devlet tüm organları ile siyasal ve kamusal yaşamında kadınlara karşı ayrımcılığı tasfiye etmek için gerekli her türlü tedbiri almakla yükümlüdür. Kültür, örf ve âdet, din, gelenek gerekçeleri ile kadına karşı cinsiyete dayalı ayrımcılık yapmak kadına karşı şiddettir” denildi. İstanbul Haber Servisi Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu hakkında, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya karşı “iftira” suçunu işlediği gerekçesiyle, 1 yıldan 4 yıla kadar hapis cezası istemiyle iddianame hazırlandı. İddianame Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderildi. Yurt Haberleri Servisi Çözüm süreci konusunda İmralı, Ankara ve Kandil arasında görüşme trafiğini yürüten BDP heyeti, PKK yöneticileri ile görüşmek için Kuzey Irak’a gitti. Kandil Dağı’na çıkan heyetin PKK yöneticileriyle seçimde alınan sonuç ve çözüm sürecinde gelinen aşamayı konuşacağı belirtildi. BDP heyetinin hafta sonu İmralı’ya mesaj götüreceği belirtildi. ŞIRNAK (Cumhuriyet) Şırnak’ın Cizre ilçesindeki Yasef Mahallesi’nde toplanarak gösteri yapan yüzleri kapalı bir grup, öğrencilerin bulunduğu özel bir yurda ses bombası, molotofkokteyli ve havai fişekle saldırdı. Yurtta bulunan öğrenciler arasında panik yaşanan olayda şans eseri can kaybı yaşanmazken, yurtta hasar meydana geldi. Saldırgan gruba, olay yerine gelen zırhlı polis araçları müdahale etti. ‘Ayrımcılık kadına karşı şiddet’ Baransu’ya hapis istemi 30 Mart yerel seçim sonuçları bir haftadır yazılı ve görüntülü medyanın aralıksız manşetlerinde. Doğrusu bunda büyük haklılık payı var. 17 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda ortaya saçılan utanç verici, kınanası kirliliklerin mide bulandırıcılığının seçmende iktidar karşıtlığını büyüteceği inancını yaratmıştı. Geçen haftaki yazımda da belirttiğim gibi RTE’nin meydan mitinglerinde paralel devlet, CHPcemaat birlikteliğini diline vird ederek montaj, şantaj nutuklarıyla kalabalıklarda AKP lehine duyguları körükleyeceğini biliyordum. Bunu sağduyulu vatandaşlar da tahmin edebiliyordu. Örneğin; Beyoğlu ilçesinde evimizin bulunduğu caddedeki markette çalışan 15 yaşındaki çocuk seçim sonuçlarının kısmen de olsa açıklandığı günün sabahı oradan istediğimiz malzemeleri getirdiğinde, öfke ve şaşkınlıkla, “Gördünüz mü? Makarnacılar gene Tayyip’e verdiler(!)” diye seçimin tanımını yapıyordu. Çocuk haklıydı. Halkın büyük bir kısmı millet, vatan, Cumhuriyet bilinciyle değil; kesesi ve midesiyle yaşıyordu. Milyonlarcası işsiz güçsüzdü. Muhalefette istemlerinin, ümitlerinin karşılığını bulamıyordu. AKP iktidarınca medyanın büyük bir kısmının ele geçirildiğinin, amaçları doğrultusunda yönlendirildiğinin de farkında değillerdi. Onlara gerçekleri anlatmak özellikle ana muhalefetin, büyük çabalarla halka inerek farkındalık yaratması ön görevi olmalıydı ve de olmalıdır. HHH Önümüzde çok önemli iki seçim sınavı daha var. Önceliklisi, 2014’ün Ağustosu’nda cumhurbaşkanının yenilenmesi seçimi. İkincisi de 2015’te, genel seçime. R.Tayyip Erdoğan’ın Abdullah Gül’den boşalacak Çankaya koltuğuna oturmak istediği bilinen bir gerçek. Bu konuda A.Gül’e, gazeteciler tarafından ne düşündüğü sorulduğunda; “Sayın Başbakan’la ikimiz oturup konuşarak elbette bir sonuca varacağız” diyerek makamın iki ahbap çavuşla halledileceğini belirtmiş oldu. Demek ki yasa gereği halkın seçim hakkı gene göz ardı edilecek, seçmen yok sayılacak. Planlamada RTE cumhurbaşkanı olurken Gül’ün de başbakanlığı kurgulanmış olsa da Gül milletvekili olmadığı için bu işlem hemen uygulanamıyor. Bu soruna şimdiden çareler aranıyor. Muhalefet beklemede kaldığı sürece onlar da şimdiden programlamalarına başlayarak amaçlarına ulaşabilirler. HHH Tekrar yerel seçim sonuçlarına dönecek olursak; seçimin görünür biçimde AKP ile BDP arasında paylaşıldığı gerçeği ortadadır. İktidarın açılım yoluyla Öcalan ve çevresine kendilerinin destekleneceği düşüncesiyle gösterdiği yakınlık, onları cesaretlendirip güçlendirmiştir. Bunun da sonuçları yerel seçimdeki kazanımlarıyla görünmektedir. Özerklik istemlerine dayanak olan Doğu ve Güneydoğu’da daha önce CHP’nin yönetimindeki ilçelerle muhtarlıklar; Kars’ta, AKP’nin itirazıyla haziranda yeniden seçime gidilecek olsa da Ağrı’daki kazanımları dışında BDP’nin Mersin’de, hatta Trakya’daki bazı ilçelerdeki başarıları canlı kanıttır. En ilginci de Diyarbakır’da belediye başkanlığını halkının oylarıyla Gültan Kışanak’ın kazanmasıdır ve bence tebrike değerdir. HHH Bu arada seçim patırtıları içinde gözden kaçmış gibi görünen Ergenekon, Balyoz ve diğer kumpas itirafı yapılmış olan haksız, hukuksuz uydurma davalarla yıllardır zindanlarda tutulan ve yurtseverlikten başka suçları bulunamayan aydınlarımız, gazeteci, yazarlarımızla TSK’nin seçkin subay ve komutanlarının hâlâ özgürlükten yoksun bırakılmaları da vicdanları sızlatmaya devam ediyor. Hele Ergenekon davasının iddianamesinin 16 bin 695 sayfa olduğu karar verenlerce açıklandığında; demek ki bu düzmecenin yazılma süresince suçsuzlar zindanlarda tutulmuşlar dedim. BDP heyeti Kandil’e gitti! Cizre’de öğrenci yurduna saldırı ÇİZGİLİK KAMİL MASARACI Zanlının aklı başındaymış kamilmasaracı@gmail.com İstanbul Haber Servisi Samatya’da Ermeni yurttaşlara yönelik saldırıların hedefi olan Maritsa Küçük’ün öldürülmesi davasında, Adli Tıp Kurumu Gözlem İhtisas Dairesi sanık Murat Nazaryan’ın akıl sağlığının yerinde ve cezai ehliyetinin tam olduğunu açıkladı. Mahkeme, kesin rapor için bir de Adli Tıp İhtisas Kurulu’ndan rapor alınmasını istedi. BULMACA SOLDAN SAĞA: SEDAT YAŞAYAN HARBİ SEMİH POROY 1/ Üzerin 1 de yüzlerce 2 iğneli kös tek bulunan 3 uzun balık ol 4 tası. 2/ Antil 5 Adaları’nda yaşayan bir 6 papağan cin 7 si... Selen 8 yum elementinin simge 9 si. 3/ Eski 1 2 3 4 5 6 7 8 9 Mısır’da güneş 1 tanrısı... Haşhaş ME S K A L İ N sütünü toplamak 2 E G O R Ö T A R ta kullanılan kaşık. 3 N E R G İ S B A 4/ Osmanlı ordu 4 Ç GÖ Z E N E K sunda ve donanma 5 U L U L AMA K sında hafif piyade 6 N A N E İ Z A Ç askeri... Kapı boşV E İ R İ luğunun alt yanında 7 A G bulunan alçak basa 8 A R İ L E R R mak. 5/ Şube, dal... 9 A R A Ç ME Ş K İzmir’in Çeşme ilçesinde turistik bir yöre. 6/ Uskumru familyasından küçük bir balık... Yaşamsal sıvı. 7/ Bektaşi dervişi. 8/ Yatık S harfi biçiminde sifon... İzin, onay. 9/ Bir topluluğun ileri gelenleri... Boru sesi. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Geminin saatteki hızını ölçmekte kullanılan aygıt. 2/ İriyarı, güçlü kuvvetli ve erkeksi kadın... Tavlada “üç” sayısı. 3/ Arjantin’in plaka imi... Bir şeye dikkati yönelterek, o şeyin bilincine varma. 4/ Çiftlik uşağı... Telli çalgılarda telleri yüksekçe tutan tahta köprücük. 5/ Ağaçlarda gövdeden ayrılan kalın dal... Kastamonu’nun Pınarbaşı ilçesinde bir şelale. 6/ Bir şeyin gerçekleşmesini önleyen neden... Şerif Gören’in yönettiği ve başrolünü Tarık Akan’ın oynadığı bir film. 7/ Cisimlerin görülmesine ve renklerin ayırt edilmesine yol açan fiziksel erke. 8/ Notada durak işareti... Diploma. 9/ Yol, yöntem... Titan elementinin simgesi. 1 2 3 4 5 6 7 8 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle