03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 MART 2014 SALI 4 HABERLER CHP lideri Kılıçdaroğlu, AKP seçmenine seslenerek ‘Seçtiğiniz adam önce sizi soydu’ dedi Temiz Siyaseti Hak Ediyor muyuz? Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı, Mustafa Koç’un Cansu Canbel ile söyleşisi geçen pazar günü yayımlandı. Mustafa Koç, son derecede dengeli, ama açık yanıtlar vermiş. İnternetten okumanızı tavsiye ederim. Gezi olayları ertesinde, Koç Grubu ile Erdoğan iktidarı arasında iyice gerginleşen ilişkiler, söyleşiyi tabii daha ilginç kılıyor. Tayyip Bey ile ilişkileri şeker renk olanlar, yalnız Koç Grubu veya TÜSİAD değil, iş dünyasının, besleme (ne karşılığında olduğu son günlerde daha da net biçimde ortaya çıktı) nev zuhur takımı dışında kalanları genelde durumdan şikâyetçi. Normaldir, İhale Yasası’nın koşullarını yüz küsur kez değiştiren bir iktidardan bir kısım spekülatör dışında iş dünyasının da hoşnut olmamasında şaşılacak bir yön yok. İhalelerde şeffaflık, yarışmada eşit koşullar iş dünyasının sistemden talebidir. Genelde, dünyanın her yerinde kapitalizmle yolsuzluk kol kola gitse de ilke olarak istenen hep şeffaflık olmuştur. HHH Tabii bu kapitalist düzen içindeki şeffaflık ilkesinin görece bir kavram olduğu, her iktidarın kendi zenginlerini yarattığı gerçeğinin dünyanın her yerinde herkesçe bilindiği gerçeğini de unutmamak gerek. Ancak şu da bilinen bir gerçektir ki sermaye kendi eseri olan demokrasiyi ister. Çünkü böylelikle siyasi iktidarın kapital üzerindeki keyfi baskısı sınırlanmış olur. AKP iktidara gelirken hem içeride, hem dışarıda kimi çevrelere karşı bazı taahhütlerde bulundu, kapitalist sistem (piyasa ekonomisi demeyi tercih ediyorlar) ile olduğu kadar; Batı dünyası ile (ABD ve AB ) de uyum içinde olmak bu taahhütlerin başında geliyordu. Ama uzatmadan söyleyelim, zaman içinde Erdoğan bu uyumların hiçbirini sağlayabilmiş değildir. Erdoğan’ın gittikçe ceberutlaşan iktidar macerasının doğurduğu düş kırıklığının, genelde siyasal İslamdan umut kesilmeye başlandığı zaman dilimi ile çakışması açısından da ilginçtir. Bir başka ilginç nokta da on yıllık zaman süresi içinde, Erdoğan iktidarının yolsuzluk ve kanunsuzlukla eşanlamlı olarak anılmaya başlamasıdır. Artık rejim dökülmekte, neresinden deşsen orasından en tepeye kadar tırmanan yolsuzluk cerahatleri fışkırmaktadır. İşte öyle bir ortamda temiz toplum dileği çok çeşitli çevrelerde dile getirilmektedir. HHH Bu dileği dile getirenler kervanına Türkiye ekonomisinin yüzde onunu oluşturan dev Koç Grubu’nun tepesindeki Mustafa Koç da katılıyor ve içtenlikle şunu söylüyor: Temiz siyaseti hak ediyoruz. Sayın Koç’un bu çığlığı bir özlemse candan katılıyorum, ama yok eğer bir gözlemse o kadar katılamıyor, çok ciddi çekincelerle karşılıyorum. Şu anda Türkiye’de egemen olan, üretimi itici güç haline getirmiş olan değil, talan ve yağmayı temel alan bir ekonomik düzendir. Bu gözlem Türkiye’de hiç üretim yapılmıyor anlamına gelmiyor tabii ki. Ama yükselen yeni zengin sınıfı oluşturan, iktidara yakın ayrıcalıklı güç, talan ve yağmayı temel alan ekonomik sistemin dişlilerini oluşturanlardır. Ülkenin yeşilini mavisini, ormanını kıyısını, insanlarını kurban ederek kentini yağmalamaya dayanan ve çılgınlık boyutuna varan talan ve yağma ekonomisiyle “temiz siyaset” bir arada gitmez. Talan ve yağma ekonomisi beraberinde temiz siyaseti değil, kokuşmuş siyaseti getirir. Talan ve yağma ekonomisinin pençesindeki Türkiye’nin şu an itibarıyla temiz siyaseti hak ettiğini söylemek pek mümkün değildir. Bu öngörünün ne kadar doğru, ne kadar yanlış olduğunu görmek için çok beklemeye gerek yok. 30 Mart’ta sandıklar açıldıktan sonra Türkiye’nin temiz siyaseti hak edip etmediği bütün çıplaklığıyla gün yüzüne çıkacaktır. ‘Harama ortak olmayın’ YOLSUZLUK VE RÜŞVET PANKARTLARDA Yurt Haberleri Servisi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Vatanseverler hapiste, hırsızlar dışarıda. Elinizi vicdanınıza koyun. Bir başbakan çıkıp evinde milyon dolarları tutarsa, polisin operasyon yaptığı saatlerde ‘bu paraları sıfırlayın’ diye talimat verirse bu kişiye ne denir? Harama ortak olmayın. Çünkü seçtiğiniz adam önce sizi soydu. Türkiye yeni bir yol haritası çizmek zorundadır” dedi. Kırklareli Cumhuriyet Meydanı’nı dolduran yurttaşlara seslenen Kılıçdaroğlu, “Çocuklarım için çalışmayacağım, sizler için çalışacağım. Eğer Hakkâri’de, Diyarbakır’da, Edirne’de, Van’da, Trabzon’da bir işsiz varsa önce ona iş bulacağız. Herkes huzur, herkes barış içinde yaşayacak” dedi. Başbakan Erdoğan ile oğlu Bilal Erdoğan arasında geçen ses kayıtlarını anımsatan Kılıçdaroğlu, şunları söyledi: “17 Aralık günü bir operasyon yapıldı. Cumhuriyet tarihinin en büyük yolsuzluk ve rüşvet operasyonuydu. Burada arkadaşlarımız size bu adamın oğluyla yaptığı konuşmayı dinletti. Polis arkadaşlarımız gelmişler, büyük bir ihtimalle başçalanın talimatı üzerine. ‘Onları durdurun, onları millet öğrenmesin’ diye. Polis kardeşime sesleniyorum; siz halkın polisisiniz, bir hırsızın polisi olamazsınız.” Mazot 1.5 lira olacak! Kılıçdaroğlu, “Dünyanın en pahalı mazotunu satıyorlar sana. 5 lira oldu kilosu. Çiftçiye satılan mazotun litresini 1.5 lira yapacağım demiştim, aynı şeyi söylüyorum. ‘Kaynağı nereden bulacak?’ diyorlardı. Son operasyonda yürütülen parayı herkes biliyor. Ben bu yolsuzlukları bitireceğim, çiftçiye mazotu 1.5 liradan satacağım” dedi. illetin yüzüne nasıl bakıyorsun?’ Erdoğan’ın ses kayıtlarıyla ilgili “montaj” dediğini anımsatan Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Ne montajı kardeşim, Ergene Nehri ne kadar gerçekse bu sesler de o kadar gerçektir. ‘İstifa edeceksen sen istifa et’ diyor, ‘kendi bakanım’ diyor. Hâlâ dönüp milletin yüzüne nasıl bakıyorsun, ben rahatsız oluyorum. ‘Ben yırtık ayakkabı ile yürüdüm siyasete’ diyor. O zaman nasıl oluyor da dünyanın en zengin başbakanlarından birisi oluyorsun?” AKP’ye oy veren seçmenlere seslenen Kılıçdaroğlu, “Elinizi vicdanınıza koyun. Bir başbakan çıkıp evinde milyon dolarları tutarsa, polisin operasyon yaptığı saatlerde ‘bu paraları sıfırlayın’ diye talimat verirse bu kişiye ne denir? Siz bunu başbakan olarak seçtirdiniz. Eyvallah, demokrasiye saygımız var. Ama haram olanla ortak olmayın. Çünkü seçtirdiğiniz adam önce sizi soydu” dedi. Halkbank Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın ayakkabı kutusundan 4.5 milyon dolar çıktığını anımsatan Kılıçdaroğlu, şu ifadeleri kullandı: “Bu genel müdüre kefil olan kim? Başçalan. Bütün dünyadan daha fazla gazetecilerimiz hapiste. Vatanseverler hapiste, hırsızlar dışarıda. Türkiye yeni bir yol haritası çizmek zorundadır. Barışa doğru, saydam bir siyasete doğru giden bir yol haritası çizmek zorundadır. Ne diyordu Ecevit? ‘Ne ezen ne ezilen, insanca hakça bir düzen’ diyordu. Aynı şeyi söylüyoruz. Hiçbir çocuğun yatağa aç girmediği bir Türkiye istiyoruz.” ‘M ‘GİDİŞATTAN ENDİŞELİYİM’ DİYEN BAHÇELİ AKP’YE YÜKLENDİ CHP, KEMAL KILIÇDAROĞLU’NUN MAL VARLIĞINI YAYIMLADI ‘Milleti birbirine ‘Erdoğan açıklamıyor düşürüyorlar’ çünkü helal değil’ İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, AKP’nin milleti birbirine düşürme siyaseti yürüttüğünü belirterek “Siyasi partiler millete hizmet için vardır, milleti birbirine düşürmek için değil” dedi. İzmir programına Kemeraltı ziyaretiyle başlayan Bahçeli, daha sonra Beydağ ve Kiraz ilçelerini ziyaret etti. Konuşmalarında, ülke gidişatından endişelerini dile getirerek şunları söyledi: “Eğer bu ülkede bir sosyal kargaşa başlar, toplum ayaklanır, iç çatışmaya girilir ve kardeşler arasında bir kavga sürdürülürse siyasi partilerin hiçbirisinin anlamı kalmaz. Siyasi partiler millete hizmet için vardır, milleti birbirine düşürmek için olamaz... Yolsuzluk ve rüşvet çok büyük bir hastalıktır. Tedavi edilmesi lazım, ortadan kaldırılması lazım. Göz ardı edilirse toplumun her tarafına sirayet eder. Kendimize bir çıkış yolu bulalım.” ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, seçim kampanyasını Başbakan Tayyip Erdoğan’a ait olduğu iddia edilen ve milyon dolarların konuşulduğu ses kayıtları üzerinden yaparken CHP’nin resmi internet sitesinden de mal varlığını güncelledi. Yazılı açıklamayla birlikte duyurulan beyannameye göre, 142 bin TL değerinde Ankara Balgat semtinde eşi Selvi Kılıçdaroğlu adına bir konut, kendi adına da 57 bin 313 TL değerinde Akyurt’ta bir konut, 75 bin 284 lira 54 kuruş değerinde Tunceli’de bir konut ve 300 bin TL değerinde ise Burhaniye’de bir konut bulunuyor. Kılıçdaroğlu’nun, Akçalı Konut Yapı Kooperatifi ile Gökyurt Konut Yapı kooperatiflerinde de hissesi ve bir adet pırlanta yüzük bulunuyor. Kılıçdaroğlu’nun taşınır mal bilgileri kapsamında oğlu Kerem Kılıçdaroğlu adına da Renault Clio marka bir otomobil beyan edildi. Kılıçdaroğlu’nun mal varlığı CHP’nin internet sitesinde yayımlanırkan düşülen notta şu ifadeler yer aldı: “Erdoğan neden mal varlığını güncelleyip yayımlayamıyor? Çünkü, helal değil haram. Çünkü ne ne kadar sıfırlasalar 30 milyon Avro açıkta kalıyor. Beyannameye de sığmıyor.” Genel sekreter DEĞİŞİKLİĞİN ARDINDAN HSYK İLK GENEL KURULU TOPLANDI bakanlıktan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) belirlediği üç aday arasından yeni genel sekreterlik görevine Adalet Bakanlığı Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Bilgin Başaran’ı atadı. Hükümetin HSYK’yi Adalet Bakanı’na bağlayan ve üyeler dışında bütün personelin görevine son veren yasa değişikliğinin ardından dün ilk genel kurulu toplantısı yapıldı. Görevden alınan 57 müfettiş BABA SARISÜLÜK’E CEZA yeniden kurula atandı. 18 eski tetkik hâkimi yerinde kalırken, 19 yeni isim görevlendirildi. Kurulun perşembe günü bir toplantı daha yaparak yeni müfettiş ve hâkim ataması yapacağı öğrenildi. Diğer yandan genel kurul, HSYK Genel Sekreterliği için Adalet Bakanı Bozdağ’a seçmesi için üç aday belirledi. Bakan Bozdağ ise tercihini bakanlıktan yaptı ve Teftiş Kurulu Başkan Yardımcısı Bilgin Başaran’ı HSYK Genel Sekreteri olarak atadı. Adaletin böylesi! Yurt Haberleri Servisi Gezi Direnişi sırasında kameraların önünde Ethem Sarısülük’ü başından vurarak öldüren polis Ahmet Şahbaz tutuksuz yargılanırken, Sarısülük’ün babası Muzaffer Sarısülük trafo hattının yakınında ateş yakıp diş polikliniğinin kapısına “Maddi tıp şeytandır” diye yazınca “kamu malına zarar” iddiasıyla 1 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle iki ayrı dava açıldı. Toplam 12 yıla kadar hapsi istenen Sarısülük, hâkim karşısına çıktı. Yargılama sonucunda baba Sarısülük’ün yüksek güvenlikli bir akıl hastanesine yatırılması, toplum açısından zararlı olmadığı sonucuna varıldığı takdirde bırakılmasına karar verildi. Karar kesinleşirse Sarısülük, Samsun Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’ne yatırılacak. YASASININ İPTALİNİ VE YÜRÜRLÜĞÜNÜN DURDURULMASINI İSTEDİ CHP, HSYK için üçüncü kez AYM’ye başvurdu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, HSYK’nin yapısını değiştiren yasanın bazı maddelerinin iptali ve yürürlüğünün durdurulması istemiyle üçüncü kez Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) başvuruda bulundu. CHP, HSYK düzenlemesi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından imzalanıp yürürlüğe girmeden önce yok hükümünde sayılması için Anayasa Mahkemesi’ne başvurmuş, ancak bu başvuru “yasanın Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmemiş olması” gerekçesiyle reddedilmişti. CHP yasanın onaylanmasının hemen ardından 2. kez Anayasa Mahkemesi’ne başvurdu. Ancak, bu kez de dava dilekçesinde yer alan gerekçelerin bir kısmının eksik olduğu değerlendirmesi yapılarak bunların tamamlanması için dosya iade edildi. Eksiklikleri tamamlayan CHP’nin başvuru dilekçesini CHP Sivas Milletvekili Malik Ecder Özdemir dün mahkemeye verdi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle