06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 ŞUBAT 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 17 ‘Bazen gerekli, bazen değil...’ ürkiye gezisinde Cumhurbaşkanı Gül ve Orhan Pamuk’la da görüşen Mo Yan, “Sansüre kesinlikle karşıyım” dedikten sonra, sansürün bazen toplumun ihtiyacı da olabileceğini söyledi. Yazarın 4 kitabının daha Türkçeye çevrileceği belirtildi. 2012 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Çinli yazar Mo Yan’ın sansüre bakışı Rio de Janeiro’dan Sevgilerle… Hava 33 derece. Atlantik Okyanusu’nun kıyıya vuran gelgit dalgaları 5 metre yüksekliğinde. Zaman zaman beyaz köpükleri rengârenk bir ışık kesiyor: Sörf yapan bir yağız delikanlı köpükleri yarıyor. Bembeyaz kumsal uçsuz bucaksız. Kumsal, siyah beyaz mozaik kaldırımlara; kaldırımlar, palmiyelerle bezenmiş geniş bulvarlara; bulvarlar, gökdelenlere; gökdelenler, göğü delen kayalara ve orman kaplı dağlara uzanıyor… Sabahın erken saatleri… Kumsal dolu. Bikinili, tangalı, mayolu, şortlu, genç, ihtiyar, çoluk çocuk… İnce bellisi, koca göbeklisi, upuzun bacaklısı, keli, lepiska saçlısı… Siyahı, beyazı ve ikisinin ortası… Yürüyen, koşan, jimnastik yapan, sere serpe uzanan… Kimse kılığından, çıplaklığından, bedeninden, renginden, göbeğinden rahatsız değil. Ayıp yok. Günah yok. Kimse kimseyi gözleriyle “yemiyor”, küçümsemiyor. Herkes rahat. Kimse ayrıcalıklı değil. Kimse böbürlenmiyor, gösteriş yapmıyor, caka satmıyor. Herkes gülümsüyor. Tanrım nereye düştüm ben?! Yoksa burası cennet mi?! Evet cennet! Yani, burası Rio de Janeiro! Ne işim mi var burada? Hiçbir işim yok! mek için yedinci günde kürkçü dükkânına dönüyorum. Anımsayacaksınız, biz Türkiye’de Gezi olaylarını yaşarken, Brezilya’da da gençler hükümete karşı ayaklanmışlardı. Protestolarının görünür nedeni otobüs ve metroya getirilen zamdı. Ancak temelinde birikmiş gelir dağılımındaki eşitsizlik vardı. Türkiye’de gençler “Konu sadece üç ağaç değil, hâlâ anlamadın mı?” derken, Brezilya kentlerinde de “Konu sadece otobüs bilet fiyatı değil, hâlâ anlamadın mı” sesleri yükseliyordu. Bizde Başbakan olayların bastırılması için şiddeti körüklerken, Brezilya’nın Devlet Başkanı Dilma Rousseff, yatıştırıcı ve gerilimi düşüren bir tavır takınmıştı. Gösteriler hâlâ sürüyor: Nedeni 2014 Dünya Futbol Kupası’na yapılan harcamalara duyulan öfke. Onun yerine sağlık, eğitim ve ulaşım hizmeti istenmesi! Brezilya’nın Gezi olayları T AYŞEGÜL ÖZBEK 2012 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Çinli yazar Mo Yan, “Çin’den Türkiye’ye 100 Entelektüel” projesi kapsamında Türkiye’ye geldi. Pasifik Ülkeleri ile Sosyal ve İktisadi Dayanışma Derneği ve TürkÇin İşadamları Derneği organizasyonu ve Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle Türkiye’ye gelen yazar dün basınla buluştu. Mo Yan, Nobel Ödülü’nü aldığından bu yana uzun zamandır basınla bir araya gelmediğini belirtti: “Resmi ortamda kameraların karşısında olmak beni heyecanlandırdı.” Boğazına düşkün biri olduğunu söyleyen Mo Yan, konuşmasında da sıklıkla Türkiye’de tattığı lezzetler üzerinde durarak, “Buradaki bazı lezzetler çocukken annemin bana yaptığı yemekleri anımsattı” dedi. Bir muhabirin Şanghay İşbirliği Örgütü ile ilgili bir soru sorması üzerine Çinli yazar, bu soruya uzmanların cevap verebileceğini belirterek şöyle devam etti: “Basın mensubu arkadaşlarımız bir edebiyatçıyı her şey hakkında konuşabilen biri olarak nitelendirmesinler. Dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile yaklaşık 40 dakika görüştük. O bi le benimle hayat, edebiyat üzerine konuştu. Türk ve Çin halklarının kalplerde dost olmasını ve daha samimi ilişkiler kurmasını ümit ediyorum. Kalplerde oluşturulan bu dostluk Şanghay İşbirliği Örgütü’nden çok daha ötedir.” 2006 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Orhan Pamuk’u da evinde ziyaret eden Mo Yan, “2008’de de o beni Çin’de ziyaret etmişti. Gördüm ki o zamandan bugüne ikimizde de çok fark yok. Evindeki çalışma ortamı, kitapları beni çok etkiledi. Doğrusunu söylemek gerekirse biraz da özendim” dedi. Bir hafta boyunca İstanbul ve Ankara’nın tarihi ve kültürel mekânlarını gezdiğini anlatan Mo Yan, “Televizyonlardan da gördüğümüz kadarıyla Türkiye’de çok büyük bir değişim var şu anda. Türkiye’de bulunan halkların şu an çok mutlu ve huzurlu olduğunu görüyorum. Sokaklar cıvıl cıvıl. İnsanlar sokaklarda huzurlu yürüyor. Kıyıda balık tutan inanları görmek huzur veriyor” dedi. Bunun üzerine Türkiye’de özelilkle edebiyat alanındaki yargılamaları ve sansürleri hatırlatarak Çin’deki sansür mekanizmasının işleyişini sorduk. Yazar bu konudaki fikirlerini şöyle dile getirdi: “Çin ve Türkiye gelişmekte olan ülkeler. Gelişmekte olmak demek zaten sorunlarını çözerek ilerlemek demek. Bizim bak mamız gereken en önemli nokta, halkların yaşamında dünden bugüne neler değişti. Çin’deki bu 30 yıllık gelişimi dünya görüyor. Ben de bir vatandaş olarak bu değişimi bizzat gördüm. Sansür ise eski bir konu. Nobel’i alırken de bu soruyu bir gazeteci sormuştu. O süreçte kendi fikrimi çok net bir şekilde ifade ettim. Ama Batı medyasında da yanlış algılandı. Ben kesinlikle sansüre karşıyım. Ama sansür her yerde var olmakta, kaçınılmaz. Tıpkı havalimanındaki denetleme alanları gibi. Havalimanındaki o denetleme yerleri de bir çeşit sansürdür. Yaşamda farkında olmasak da aslında birçok şey sansürdür. Ve bu bizim güvenliğimiz için de gereklidir bir yerde. Sansür bazen de toplumun bir ihtiyacıdır. Bazen de gereksizdir. Bu vesileyle bu yanlış anlaşılan noktayı, yaptığım açıklamanın yaftalamaya dönüşmesi nedeniyle, basına özellikle duyuruyorum.” Daha önce Türkçeye çevrilen “Kızıl Darı Tarlaları” romanının dışında 4 kitabı için bir yayıneviyle anlaşma imzaladığını söyleyen yazar, şu sıralar “Beşikten Mezara Çalışmak” ve “Kurbağa” isimli kitaplarının Türkçeye çevrildiğini belirtti. ünya Kupası ve karnaval arası D 18. ALTIN PORTAKAL ŞİİR ÖDÜLÜ ŞEREF BİLSEL’İN Üstü ağıtlarla örtülmüş gençlere... ANTALYA (Cumhuriyet) Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Antalya Kültür Sanat Vakfı (AKSAV) tarafından verilen 18. Altın Portakal Şiir Ödülü’nün sahibi Şeref Bilsel oldu. Doğan Hızlan, Cevat Çapan, Ahmet İnam, Hüseyin Ferhad ve Şükrü Erbaş’tan oluşan 18. Altın Portakal Şiir Ödülü jürisi, 2013 yılında İkaros Yayınları’ndan çıkan “Dünyanın Külü” adlı eseriyle ödülün Şeref Bilsel’e verilmesini kararlaştırdı. Törende konuşan Şeref Birsel, “Bu ödülü sevgili, tedirgin memleketimizin dilinde, dağında, parklarında heba edilmiş, üstü ağıtlarla örtülmüş gençler adına alıyorum” dedi. Brezilya en heyecanlı günlerini yaşıyor. Önümüzdeki hafta Karnaval başlıyor. Karnaval adeta dinsel bir ayin! Haziranda Dünya Kupası! Ülke bir şantiye havasında. Her ikisinin hazırlıkları sürerken, ne yana bakaevgililer Günü cağımı şaşırıyorum. kampanyası Sao Paulo’da geçirdiğim bir Her şey o kampanya haberini gün içinde (günlerden pazardı) okumamla oldu! THY’nin, 14 Şubat iki gösteriye tanıklık ettim. Biri Sevgililer Günü için bir kampan“Venezüella’da baskıya son – Kahya yaptığı haberini gazetelerde rolsun Venezüella’daki faşizm” diye okuyunca hemen internete girip haykıran gençlerin gösterisiydi. ayrıntıları öğrendim. Acele ederseYüzlerce genç bağırdı bağırdı, niz, dünyanın neredeyse her yerine bağırdı, beş ya da altı polis onları iki kişi, tek kişi fiyatına uçabiliyordu seyretti. İkincisi ise kısa bir süre nuz. (Eş / sevgili / arkadaş, ikincisi önce Rio’daki bir gösteride, gösteri1 dolara uçuyordu.) On beş dakika cilerin attığı bir fişekle yaralanıp ölen ülkeler ve kentler arasında hayal gazeteci kameraman için yapılan kurdum, on altıncı dakikada kararımı bir sessiz yürüyüştü. Onda hiç polis verdim. Bugüne dek hiç gitmedigörmedim. ğim Brezilya’ya, Sao Paulo’ya bilet Rio de Janeiro’daki 5 günümde aldım. Kampanyanın en önemli ise hiçbir gösteriye rastlamadım. İyi koşulu, tam yedinci gün geri dönme ki de rastlamadım. Çünkü yılın 365 zorunluluğuydu. Yedi günü geçirdi günü tatildeymiş gibi yaşayan kent, niz mi siz ya da eşiniz balkabağına kendi başına bir gösteriydi! Doğa dönüşebilirdi, yani iki bilet birden çıldırmıştı. Havada samba kokusu yanardı! İşte sevgili okurlar, sonsuza vardı… (Devamı, sonraki yazıya. dek burada kalabilirim duygusuna Şimdi 12 saatlik yolculuk için vatana karşın, balkabağına dönüşmedönüş uçağını yakalamalıyım!) S Ehliyetimi kaybettim. Hükümsüzdür. Cihan Ocak Bahçeşehir Üniversitesi, İletişim Fakültesi 0234835 no’lu öğrenci diplomamı kaybettim. Hükümsüzdür. İlknur Aktemur Okan Üniversitesi, Arapça Mütercim Tercümanlık Bölümü’nden almış olduğum öğrenci kartımı kaybettim. Hükümsüzdür. İlknur Aktemur
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle