Katalog

SAYFA CUMHURİYET 10 ŞUBAT 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER İstanbul’da CHP’de olan ilçelerin büyük bölümünde belediye başkanları değiştirildi Kalelerde değişim AYŞE SAYIN ANKARA CHP İstanbul, İzmir ve Ankara’da partinin “kalesi” durumundaki metropol ilçelerde sürpriz değişikliklere gitti. Ankara Çankaya’da CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun isteği üzerine eski Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen’in oğlu Alper Taşdelen’in PM’de bazı üyelerin tepkilerine karşın aday gösterilirken, 2. Cumhurbaşkanı İsmet İnönü’nün torunu Hayri İnönü CHP’nin Büyükşehir Adayı Mustafa Sarıgül’ün de isteği doğrultusunda Şişli’den aday gösterilirken, Avcılar’a Handan Toprak, Beyoğlu’nda Aylin Kotil, Maltepe’de İl Yönetim Kurulu Üyesi Canan Kaftancıoğlu aday aday gösterildi. . Trakya’daki 3 ilde de belediye başkanları değiştirilerek, Kırklareli’nde Cavit Çağlayan’ın yerine bu ilin milletvekili Mehmet Kesimoğlu, Edirne’de ise mevcut başkan Hamdi Sedefçi’nin yerine Edirne Milletvekili Recep Gürkan’ı aday göstermeyi kararlaştırdı. CHP Parti Meclisi, dün Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun başkanlığında yaptığı toplantıda, aralarında 9 il ile 3 büyük kentteki metropol ilçelerin de bulunduğu yerlerde belediye başkan adaylarını belirlendi. CHP yönetimi, İstanbul , İzmir ve Antalya’da CHP’nin kalesi durumundaki bazı ilçelerde ise kadın adaylarla seçim yarışına girme kararı aldı. Kılıçdaroğlu, önceki gece 5’li komisyonda saatlerce süren toplantının ardından sabah saatlerinde MYK’yi toplayarak, bazı kritik yerlerde adayları netleştirdi. Özellikle Beşiktaş ve Kadıköy adayları konusunda uzun süre anlaşma sağlanamadığı için MYK toplantısı uzadı. Yaklaşık 7 saat süren MYK toplantısında Ankara, İzmir ve İstanbul’da adaylar büyük ölçüde netleşti. CHP MYK’de İstanbul’da CHP’de olan 13 ilçeden 5’inde mevcut isimleri korurken, 8 ilçede başkanların değişmesi yönünde görüş oluştu. Bu kapsamda Beşiktaş’a Sarıgül’ün Siyasi Danışmanı Tonguç Çoban, Bakırköy’de bizzat Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun öneri götürdüğü Galatasaray Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Mehmet Karlı, Kadıköy’de ise Bülent Kerimoğlu’nun aday gösterilmesi kararlaştırlaştırıldı. Ancak Parti Meclisi’nde bu 3 ilçede mevcut başkanların değiştirilmesi yönünde görüş oluşmasına karşın yerine konulacak isimler konusunda tartışma yaşandı. Kılıçdaroğlu’nun başlangıçta Beşiktaş için düşündüğü Karlı’nın, genel merkeze Beşiktaş’a Tonguç Çoban’ın konulmasına itirazları olduğu ve bu nedenle bu isim korunursa adaylıktan çekileceği mesajı gönderdiği belirtildi. Kadıköy’de de mevcut Başkanı Selami Öztürk’ün yerine Bülent Kerimoğlu’nun ismi MYK’den geçti. Ancak PM’de farklı öneriler gelince, gecenin geç saatlerine kadar süren PM toplantısında CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun bu 3 ilçe için yetki istemesi görüşü ağırlık kazandı. CHP’de olan ilçelerde Sarıyer’de Şükrü Genç Ataşehir’de Battal İlgezdi, Silivri’de Özcan Işıklar, Çatalca’da Cem Kara, Büyükçekmece’de yerlerini koruyarak, yeniden aday gösterilmeleri kararlaştırıldı. Ancak Adalar’da Mustafa Farsakoğlu’nun yerine Atilla Aykaç, Kartal’da Altınok Öz’ün yerine Hüsnü Süslü, Maltepe’de Mustafa Zengin’in yerine İl Yönetim Kurulu üyesi Canan Kaftancıoğlu, Avcılar’da Mustafa Değirmenci’nin yerine Handan Toprak aday gösterilecek. CHP’de olmayan ilçelerden Beyoğlu’nda Sarıgül’ün eski eşi Aylin Kotil, Küçükçekmece’de Gökhan Gümüşdağ, Üsküdar’da İstanbul Milletvekili İhsan Özkes aday gösterilecek. Eyüp’te ise aday değişimi yapıldı. Daha önce açıklanan Selami Çelebioğlu yerine Ferzan Özer’in aday gösterilmesi benimsendi. CHP yönetimi, uzun süredir gözlerin çevrildiği Çankaya’da CHP Lideri Kılıçdaroğlu’nun isteği doğrultusunda Alper Taşdelen’de karar kıldı. Taşdelen’in adaylık kararında Büyükşehir’de MHP kökenli Mansur Yavaş’ın aday gösterilmesi nedeniyle alevi gözetilmesinin de etkili olduğu belirtildi. Çankaya’da eski Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen’in oğlu olan Alper Taşdelen tercih edildi. Taşdelen’in adaylığı PM’de sert tartışmalara yol açtı. Edinilen bilgiye göre aralarında Ankara Milletvekili Levent Gök’ün de bulunduğu bazı PM üyeleri, Doğan Taşdelen’in geçmişte CHP adayının karşısına çıkarak partiye seçim kaybettirdiğini belirterek, “Partimiz bu travmayı atlatamamışken, oğlunun aday yapılması kabul edilemez. Böyle bir kişinin aday yapılması partimiz için kırılma noktasıdır” diyerek Taşdelen’in geri çekilerek, önseçim yapılmasını talep ettiler. Ancak Kılıçdaroğlu, “Biz Çankaya’da genç ve dinamik bir aday istiyoruz” diyerek, Taşdelen’de ısrar edince, PM’den onay aldı. Ancak Çankaya’dan aday olan ve uzun süredir çalışan Kahramanmaraş Milletvekili Durdu Özpolat da Taşdelen’in adaylığını sert bir dille eleştirerek, toplantıyı terketti. Kulislere eski Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve PM üyesi Murat Karayalçın’ın da tepki gösterip istifa ettiği haberleri yayıldı, ancak bu bilgi doğrulanmadı. Yenimahalle’de ise Fethi Yaşar yerini korudu. Ayaş’ta Ayaş’ta Ali Başkaraağaç, Keçiören Murat Emir belirlendi. CHP MYK’da İzmir’deki belediye başkanlarında da önemli değişikliklere gidilmesi dikkat çekti. Ancak en büyük sürpriz ise Konak’ta yaşandı. Mevc ut Başkan Hakan Tartan’ın yerine Hüseyin Mutlu Akpınar Konak adayı oldu. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nun Konak için önerdiği İzmir Baro Başkanı Sema Pektaş ise Karşıkaya’ya kaydırıldı. Ancak Pektaş’ın Konak’tan aday adayı olduğu için Karşıyaka’yı istemediği ve bu nedenle adaylıktan çekileceği iddia edildi. CHP yönetimi Buca’da ise İzmir’in efsane Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Priştina’nın oğlu Levent Priştina’yı aday gösterildi. Çiğli’de ise Metin Solak’ın yerine Aziz Buğa’nın aday gösterilmesi kararlaştırıldı. Daha önce 5 milletvekilini il ve ilçelerde aday gösteren CHP MYK’da dün iki milletvekilinin daha aday gösterilmesi kararı alındı. CHP, hakkında açılan dava dosyası Yargıtay’da olan ve cezasının onanma ihtimali bulunan Edirne Belediye Başkanı Hamdi Sedefçi’nin yerine Edirne Milletvekili Recep Gürkan’ı aday gösterme kararı aldı. CHP Kırklareli’nde ise yine Kırklareli Milletvekili Mehmet Siyam Kesimoğlu’nu aday gösterdi. Böylece CHP’nin yerel seçimlerde aday gösterdiği milletvekili sayısı 7’ye yükseldi. Tekirdağ’da ise eski il başkanı Kadir Albayrak’ın aday gösterilmesi kararlaştırıldı. İmam Çok Cemaat Yoksa? Her kafadan bir ses çıktığı zaman söylenen sözdür. Ülkemizde sol siyasetin tarih boyunca içine girdiği dağınıklığın ana özelliği bu olmuştur. Sol siyaset kimi zaman ilkelerde anlaşamamış, kimi zaman yöntem tartışmalarında ayrılmış, kimi zaman da kişisel çekişmelerle dağılmıştır. Sonuçta, sol siyaset, ayrı güçler, birbirine karşıt güçler, tepkili gruplarla güçten düşmüş, başarıya ulaşamamıştır. Buna karşın sağ siyaset her zaman “lider gücü” ile kitleyi toplamış, tartışmaları içinde bastırmış, başarıya ulaşmıştır. Gene öyle mi olacaktır? Bu koşullarda da durum aynı mı olacaktır? Gene şu sözler mi duyulacaktır: Ben oy kullanmayacağım. Oy verilecek parti yok. Ben artık o partiye oy vermem. O aday orda oldukça oy vermem. Bunu mu buldular, başkası yok muydu? Bu sözler sol seçmenin sözleridir. Sandığa gidecek güç, yeniden dağılmaktadır. Ya sağ seçmenler? HHH Sağ seçmenin böyle tasaları yoktur. Liderin verdiği kararı tartışmaz. Adnan Menderes, “Odunu aday göstersem seçilir” demiştir. Dediğini de yapmıştır. Süleyman Demirel tek adam olmuştur. Şimdi Recep Tayyip Erdoğan tek liderdir. Her dediği olmaktadır. Her dediğini yaptırmaktadır. Sağ seçmen hiçbir şeyi tartışmayacaktır. Seçim sandığına gidecek, gösterilen yere mührü basacaktır. Bunu dinsel bir görev olarak yapacaktır. Hiçbir şeyi sorgulamayacaktır. Hiçbir şeyi tartışmayacaktır. Siz tartışmaya başlayacaksınız. HHH Böyle demokrasi olmayacağını söyleyeceksiniz. Bu sonucu bildiğinizi söyleyeceksiniz. Ötekileri eleştireceksiniz. Onların zaten solcu olmadıklarını söyleyeceksiniz. Halkın geri kaldığını ya da bıraktırıldığını söyleyeceksiniz. Bu toplumla demokrasi olmayacağını söyleyeceksiniz. Doğru şeyler de söyleyeceksiniz. Haklı olduğunuz yanlar da olacak. Ama kaybetmiş olacaksınız. Kahırlı masalarda dertleneceksiniz. Birbirinize bakacak, böyle olmaz diyeceksiniz. Nasıl olurda, gene tartışma çıkacak. Yürekleriniz ağırlaşacak. Kaybetmenin yükü ağır olur. HHH Gelin, bu kez solun yazgısını değiştirelim. Ortak tek ilke, “seçimi kazanmak” olsun. Bütün seçmenlere ortak mesaj verelim. Yurtta ve dünyada barıştan yana olalım. Ülkede ayrımcılığı kaldıralım. Yolsuzluk, hırsızlık, rüşvet kalksın. Herkes kendi inancına sahip olsun. Adaleti sağlayan yargı bağımsız olsun, hem de tarafsız olsun. Güçler ayrımı gerçekleşsin. Tek adam diktası bitsin. Gelir dağılımı adaletli olsun. Kimseye haksızlık yapılmasın. Herkesi buraya çağıralım. HHH Oyları dağıtmayalım. Ortak bir seçim platformu kurulsun. Siyasal oluşumlar kimliklerini koruyarak seçim ittifakı yapsınlar. Oylar tek hedefte toplansın. CHP, bu oluşuma öncülük yapsın. Aday bencilliğine yer verilmesin. Olamaz mı? Seçim kazanılmaz mı? Elbette olur. Ve iktidar değişir. Devam edelim. Yollar bulalım. Ülkenin kaderini değiştirelim... ‘Sen bana kutudan bahset’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, kendisini “paralel yapı” ile hareket etmekle suçlayan Başbakan Tayyip Erdoğan’a, “Bakanın çocuklarının yatak odalarında kasalar var diyoruz, paralel devlet diyor. Sen bana kutudan bahset arkadaş, kutudan. Vatandaş bir cümle bekliyor. O genel müdürün evinde o milyon dolarlar niye vardı, ondan bahset” sözleriyle yüklendi. Kılıçdaroğlu, Başbakan’ın “ÖYM’leri kaldırıyoruz” diye övündüğüne dikkat çekerek “Günaydın Recep Bey. Neden kaldırmak istiyorlar? Ucu kendilerine dokunacak da onun için” dedi. Kılıçdaroğlu’nun konuşması ana başkılarıyla şöyle: Sarraf 4 bakanı ele geçirdi: 17 Aralık, bizim tarihimizde rüşvet ve yolsuzluk açasından çok önemli bir tarih. Sıradan bir yolsuzluk olayı değildir. Yabancı uyruklu birisinin 4 bakanı ele geçirmesi vardır. Sarraf’ın para karşılığında 4 bakanı açıkça yönetmesi vardır, sıradan bir olay değildir. Bakanlar Kurulu’nda görev yapan ve Başbakan’ın bilgisi dahilinde yürütülen devlete ‘Günaydın Recep Bey’ Yasağı öngören bir paket nasıl demokratikleşme paketi oluyor. İnternet yasağı getiriyorsunuz, müdahale getiriyorsunuz, kamu görevlilerini yasayla görevden alıyorsunuz ki mahkemeye başvurmasınlar. Adına demokratikleşme diyorlar. Araya da biz itiraz etmeyelim diye bir iki şey ekliyorlar: ÖYM’leri kaldıracağız. Günaydın Recep Bey. karşı bir operasyon vardır. MİT eğer Başbakan’ı uyarmasaydı derdik ki haberi yok. Ama 18 Nisan’da uyarıyor. Bazı bakanlar ve çocuklarla ilişkilerine dikkat çekiyor. Sarraf konuşsun: Sarraf, sıradan bir yurttaş da değil, yabancı uyruklu birisi. (...) Kim bilir devletin hangi sırları teslim edildi buna. Altın işini çözelim, vatandaşlık verelim, şu kadar parayı alalım, bu işi kapatalım işi değildir bu. Sarraf’ın, Başbakan’ın konuşması lazım. Bu kadar büyük bir operasyon yapılıyor, 4 bakan istifa ediyor. Başbakan’ın kullandığı tek cümle “Paralel devlet operasyon yaptı.” Ba kanlarına rüşveti kim verdi? Kutudan bahset!: Rüşveti veren konusunda önceden uyarıldın. Biz kutu diyoruz, o paralel devlet diyor; kutunun içinde 4.5 milyon dolar var diyoruz, paralel devlet diyor; bakanına saat verildi diyoruz, paralel devlet diyor. Bakanın çocuklarının yatak odalarında kasalar var diyoruz, paralel devlet diyor. Tek düşüncesi var. Toplumun dikkatini nereye çekelim. Paralel devlet var, bize müdahale ediyor. Şu sorunun yanıtını emin olun yeni dillenen çocuk verir. ‘Siz ne istediniz de biz vermedik’ diyen kimdi. Kendisiydi. Sanki kendisi Başbakan değil, başka bir ülkenin yöneticisi. Paraleli sen kurdun: Paralel devlet kurulduysa kurduran sensin. Hırsızlıkların ortaya çıktıktan sonra mı aklın başına geldi. Hırsız deyince aklına, kulağına, belleğine bir isim geliyor. Onu da herkes biliyor. Devleti soydular çünkü. Bu tabloyu hiç kimsenin unutmaması lazım. Bu kadar pisliğe batmış bir insanın, milletin önüne çıkıp da ahkâm kesmesini bir türlü anlayamıyorum. Benim ar duygum buna izin vermiyor. Evine kapanır, üç gün sokağa çıkmaz. Her gün çıkıyor televizyonlara, bağırıp çağırıyor. Ne kadar bağırırsan o kadar hırsız olduğun anlaşılır. Eve hırsız girmiş, hırsızı yakalamıyor, ‘Lambayı kim yaktı’ diyor. Müdahale etme: Soruşturmayı sürdürmesin diye savcıyı görevden aldılar. Soruşturma sırasında savcının bilgisi dahilinde polisler görevden alınırsa o yargıya müdahale sayılır. Bizde 2 binin üzerinde polis alındı. Meclis Başkanı’nın bir saptaması çok doğru. ‘Anayasanın 138. maddesi çökmüştür’ demişti. Adalet Bakanı ilgili savcıyı arayıp tehdit etti, dosyayı kapatacaksın diyor. SARIGÜL, ATAŞEHİR’DE YURTTAŞLARA SESLENDİ Sarıgül, konuşmasının ardından beyaz güvercin uçurdu. (Fotoğraf: DHA) 2B’deki evleri sahiplerine vereceğiz ALİ AÇAR Ataşehir’de yurttaşlara seslenen CHP İBB adayı Mustafa Sarıgül, seçilmesi halinde Ataşehir’deki 2B arazisi üzerinde evleri bulunan yurttaşlara yerlerini sembolik fiyata vereceğini söyledi. Deniz Gezmiş Parkı’nda düzenlenen mitingde konuşan Sarıgül, Ataşehir’in en büyük sorununun imar planı olduğunu ve bu zamana kadar siyasi iktidar tarafından bilinçli olarak çözülmesi konusunda izin verilmediğini söyledi. Sarıgül, “AKP’li belediyelerin imar sorunlarını bir gecede hatta bir saatte çözdün. Ataşehir’in ne günahı var. 30 Mart akşamından son ra Allah’ın huzurunda size söz veriyorum. 2B arazileri üzerinde kim oturuyorsa o yurttaşımıza sembolik bir rakamla bu yerler usulen satılacak. Ayazağa’da bunu yaptım, burada da yapacağız. Çünkü bizim hedefimiz ocakları söndürmek değil, ocakları tüttürmek” dedi. Konuşmasında sık sık Kadir Topbaş’a yüklenerek sorular yönelten Sarıgül, “İstanbul dünyanın buluştuğu, en önemli kongre merkezi olacak dediniz. Bu zamana kadar Anadolu yakasına kaç tane kongre merkezi yaptınız. İstanbul olimpiyat kenti olacak dediniz? Sizde kaç sporcu olimpiyatlara gitti. Ama sizin gündeminiz bu değil, sizin gündeminiz ayakkabı kutuları” diye konuştu. Topbaş’ın giderek Melih Gökçek’e ayak uydurmaya başladığını kaydeden Sarıgül, “20 yılda 66 km. metro yaptın, şimdi 5 yılda 625 km. metro yapacağım diyorsun. Yutmazlar, yemezler, oyun bitti” dedi. Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi ise Topbaş’ın yalan söylediğini belirterek şunları söyledi: “Topbaş geçen cuma burada yurttaşlara ‘İlgezdi bana geldi, tek bir mahalle için imar istedi’ dedi. İşte benim istediğim planların belgeleri burada. Artık lale dönemi bitti. 4.5 yıldır bizle oynayarak imar için izin vermedi. O yalan söylüyor. Biz Ataşehir’de ayrımcılık yapmadık.” ‘Topbaş yalan söylüyor’ CHP’den Başbakan Erdoğan’a Haber Merkezi CHP Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım’ın yerine işadamı Nihat Özdemir’i başkanlığa getirmek istediği yönündeki iddiaları gündeme taşıdı. Erdoğan’ın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye soru önergesi veren Köktürk, “Sabah atv yolsuzluğu fezlekesinde yer alan tapelere göre, ‘Şahsınızın Nihat Özdemir’i Fenerbahçe Kulübü Başkanı yapmak is Aziz Yıldırım sorusu tediğiniz’ şeklindeki beyanlar doğru mudur” diye sordu. Köktürk, Önergesinde “alenileşen” fezleke içindeki dinleme kayıtlarına yer verdi. Köktürk, önergesinde şu soruları yöneltti: “Özdemir’in ortağının 9 yıl ceza almasına karşın, ‘Özdemir’i Fenerbahçe Kulübü Başkanı yapmak için ceza verdirmediniz’ şeklindeki yorum ve değerlendirmelerine yönelik açıklamalarınız nelerdir? Yargılama sürecine Nihat Özdemir lehine müdahalede bulundunuz mu? ” Esenyurtlular Çapan’a Sahip çıktı İstanbul Haber Servisi CHP’den Esenyurt Belediyesi başkan adayı olan ancak geçen hafta bir dava nedeniyle hapis cezası onanan Gürbüz Çapan’a destek için Esenyurt’ta miting düzenlendi. Cumhuriyet Meydanı’nda düzenlenen “Gürbüz Çapan halktır, durduramazsınız” mitingine binlerce kişi katıldı. Çapan, Erdoğan’ı “Çıkıyor sahte kabadayı, kefenle yola çıktığını söylüyor. Niye mahkemelerle, hâkimle, savcıyla oynuyorsun? Niye her gün polis tayini yapıyorsun? Hani ölümü ve kefeni göze almıştın? Ben tabutumu koyuyorum. Tabutumu koyacağım, aldıracaksınız. Bunu Türkiye, İstanbul, Esenyurt görecek” sözleriyle eleştirdi. Mitinge Beşiktaş Çarşı grubu ve Esenyurtlu Fenerbahçeliler de destek verdi l İstanbul Haber Servisi İmralı’da terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ı sorgu heyetinde yer alan ve halen Ergenekon davasından tutuklu bulunan emekli Albay Atilla Uğur, “Öcalan adil olarak bütün dünyanın gözü önünde yargılanmıştır” dedi. Avukatı ve İşçi Partisi Genel Başkan Vekili Hasan Basri Özbey aracılıyla Öcalan’ın sorgu kayıtları olduğu iddia edilen görüntülerle ilgili açıklama yapan Uğur “Devlet, devlet gibi hareket etmiştir. Kurumlarımız arasında bugünki gibi husumet ve kargaşa yoktur o dönemde” dedi. Uğur: Öcalan adil yargılandı ‘Süreç için katkı sunmam güçleşir’ l Haber Merkezi HDP Eş Genel Başkan Yardımcısı Sırrı Süreyya Önder, önceki gün İmralı’da yaptıkları görüşmede Abdullah Öcalan’ın, AKP hükümetini uyararak “Bu ciddiyetsizlik devam ederse süreç için daha fazla katkı sunmam güçleşir” dediğini aktardı. Öcalan’ın iktidarı, “tek taraflı paketler hazırladığı için” eleştirdiğini kaydeden Önder, şunları aktardı: “Bunun bu şekliyle, demokratikleşme değil provokasyon anlamına geleceğini beyan etti.” İP’nin İstanbul adayı Kırca l İstanbul Haber Servisi İşçi Partisi (İP), yerel yönetim programını İstanbul Lütfü Kırdar Gösteri Merkezi’nde dün açıkladı. İP Genel Başkanvekili Hasan Basri Özbey 13 Şubat’ta tüm İşçi Partililerin Meclis’e gideceklerini belirtti. İP İstanbul adayı Levent Kırca da “Kula kulluk etmeyen bir aday olarak halkın karşısına çıkıyorum” dedi. Toplantıda Suzan Aksoy’un Kadıköy’den, Perihan Işık Özbey Üsküdar’dan ve Ümit Zileli Şişli’den aday gösterildiği açıklandı.