02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 8 OCAK 2014 ÇARŞAMBA 8 n Baştarafı 1. Sayfada HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK GÜNCEL rezaletleri 11 yıldır Başbakanlık yapan RTE’nin açığa vurması. Sanki yıllardır devleti o idare etmemiş; başka birilerinin hükümet ettiği zamanlarda türlü çeşit rezaletleri şimdi o ortaya çıkarıyor. Devlet içinde paralel devlet olmaya heveslenenlerin ya da olanların, sanki devri iktidarında bu amaçlarına hızla yol almalarına o göz yummamış gibi… …şimdi çıkıyor ortaya; yargıdan idareye dek artık saklayamadığı rezaletleri başka iktidarlar dönemine aitmiş gibi açıklamalar yapıyor. CHP, yakın yıllarda RTE’den önce tek başına iktidar olaydı ve o dönemde yargıda, Emniyet’te açıkladığı rezaletlerin birisi bugün ortaya çıksaydı; RTE hemen her gün ana muhalefet partisine kırk katır mı, kırk satır mı içerikli suçlamalar, saldırılar yapardı. HHH Ne var ki CHP köklü, devlet umuru görmüş bir parti. Tek başına iktidarında bugünkü gibi veya benzeri skandal niteliğindeki olaylar basına düştüğü gün, başbakanı kim ise derhal istifa eder ve hakkında soruşturma açılmasını, örneğin o sıra ana muhalefet olan AKP’ye saldırı olanağı vermeden, parti olarak derhal Yüce Divan’da yargılanmalarını isteyen bir açıklama yapardı. Ama böyle olası örnek bir olay nerede, AKP ve Başbakanı nerede?! İstifanın ‘i’si bile aklından geçmediği gibi yerel ve genel seçimlerde iktidar koltuklarına daha da yerleşmeye hazırlanıyor. HHH Ergenekon ve Balyoz davaları görülürken özel mahkemenin tutumuna ve kararlarına eleştiriler yoğunlaşınca Başbakan günlerce, hatta aylarca TV’lere çıkıp “Yargıyı rahat bırakın, temiz eller operasyonu yapıyorlar” diye sert çıkıp, hatta eleştirenleri darbeci, darbe örgütüne üye olmakla suçlamıyor muydu? Ergenekon soruşturmasını yürüten savcı Zekeriya Öz’e, herhalde darbeciler suikast yapar diye, zırhlı makam arabası gönderen, savcı hakkındaki eleştirilere kalkan olan Başbakan RTE… ...inanılmaz bir aymazlıkla dün koruyucu meleği olduğu o savcıyı, Zekeriya Öz’ü ima ederek… ….“Bir yargı mensubu yılda 2022 defa turist olarak yurtdışına gidebilir mi” diye soruyor. Hatta Başbakan –tabii yine ad vermeden bir yargı mensubunun bir belediye başkanının odasına girip istediğini alamayınca o başkan hakkında dosya düzenlediğini söylüyor. Kuşku yok, “o savcının” turist olarak yurtdışına 2022 kez çıktığını belirleyen bilgiler herhalde bu ay içinde önüne gelmedi... Ama Başbakan, ne zaman ki “o savcı” yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasını açığa vurdu. Başbakan’ın aklına, o savcının aylık maaşıyla 2022 kez nasıl yurtdışına turist olarak çıktığını sormak, açıklamak geldi! HHH İktidara yakınlığı bilinen Sabah gazetesi, o savcının kim olduğunu ertesi günü açıklayıverdi: Başsavcıvekili Zekeriya Öz!.. O savcı da Dubai gezisinin masrafı olan 80 bin lirayı kendi cebinden ödediğini içeren bir açıklama yaptı ve fakat… ...yolsuzluk ve rüşvet soruşturmasının başladığı gün gözaltına aldığı işadamı Ali Ağaoğlu, intikam belgesini savcının yalanlamasının hemen ardından, “Öz’ün Dubai gezisinin masraflarını biz karşıladık” içerikli bir açıklama yaptı! HHH İktidara yakın, kimileri yalaka medya AKP’nin birebir aynısı olduğunu bir kez daha kanıtladı. Yakın geçmişte bugün ortaya çıkan paralel devlet olaylarını ve cemaatin devlette yuvalandığını yazanlara Başbakan’a koşut hakaretlerde bulunuyorlardı. Dün Başbakan’ın ak dediğine ak, kara dediğine kara diyorlardı. Geçmişte, bugün açıkladığı konuları yazan ve söyleyenlere saldıran ve bugün aynı konuda doğrulayıcı açıklamalar yapan başbakanları gibi… ...İktidara yakın medya aynaya baksa, kendisini değil, RTE’yi görecek! HHH Bugün siyasette ve medyada ibretlik ikiyüzlülük yaşanıyor. AKP’den intikam önerisi Adalet Bakanı’nı HSYK’de tam yetkili yapmak için atağa geçti EMİNE KAPLAN GÜNDEM n Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ANKARA Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu nedeniyle HSYK başta olmak üzere yargıdaki cemaat yapılanmasını ortadan kaldırmak isteyen AKP, TBMM Başkanlığı’na sunduğu yasa önerisiyle Adalet Bakanı’nın HSYK ve Adalet Akademisi’ndeki yetkilerini artırıyor. HSYK üyeleriyle ilgili olarak bakana doğrudan soruşturma yetkisi veren öneriyle, kurulun daireleri sil baştan değiştiriliyor. Önerinin yasalaştığı tarihte HSYK’nin daire başkanları, Teftiş Kurulu Başkanı, müfettişler, tetkik hakimleri ve personeli ile Türkiye Adalet Akademisi yönetiminin görevine son verilecek. Atamaları 10 gün içinde bakan yapacak. HSYK’nin gündemine bile bakan karar verecek. Yargıtay Başkanlığı’na seçilebilmek için üyelik süresi 4 yıldan 8 yıla çıkarılıyor. AKP’li milletvekillerinin imzasıyla TBMM Başkanlığı’na sunulan yasa önerisi, şu düzenlemeleri öngörüyor: 4 Yargıtay Birinci Başkanı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı seçilebilmek için en az 4 yıl Yargıtay üyeliği yapmış olma koşulu 8 yıla, birinci başkanveki li, daire başkanı ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcıvekili seçilebilmek için gerekli Yargıtay üyeliği süresi de 3 yıldan 6 yıla çıkarılacak. 4 HSYK’nın bazı yetkileri Adalet Bakanı’na verilecek. Adalet Bakanı, HSYK Teftiş Kurulu Başkanı, başkan yardımcıları ve genel sekreterinin atanması, yönetmelik çıkarmak ve genelge düzenlemek, kurul üyeleri hakkındaki suç soruşturması ile disiplin soruşturma ve kovuşturma işlemlerini yürütmek ve bu konuda gerekli kararları vermekle de yetkili olacak. Teftiş Kurulu Başkanı, bakana bağlı olarak görev yapacak. 4 HSYK’nin daireleri yeniden düzenlenecek. HSYK Genel Sekreter yardımcıları, Adalet Bakanı tarafından belirlenecek. Kurulda görevlendirilecek tetkik hakimleri, bakanın belirleyeceği iki katı aday arasından kurulca seçilecek. Kurula yapılacak personel alımında bakan yetkili olacak. Yasa çıkınca kurul tarafından çıkarılan yönetmelik ve genelgelerin tamamı yürürlükten kaldırılacak. 4Anayasa Mahkemesi’ne Soruşturma yetkisi Cumhurbaşkanı’nın Yargıtay, Danıştay, Askeri Yargıtay ve Askeri Yüksek İdare Mahkemesi’nin aday göstereceği isimler arasından seçeceği üyelere 6 yıl kıdem koşulu getirilecek. 4 Hakim ve savcılar staj ve araştırma için yurtdışına gönderilmesinde HSYK’nın yetkisi Adalet Bakanı’na veriliyor. 4 Adli yargı ilk derece mahkemesi adalet komisyonları, HSYK yerine Adalet Bakanlığı’nca belirlenecek. İdari yargı adalet komisyonlarının oluşumunda da HSYK’nin yetkisi kaldırılıyor. 4 Hakim ve savcıların meslek içi eğitimleri HSYK tarafından değil Türkiye Adalet Akademisi’nce yaptırılacak. 4 Türkiye Adalet Akademisi Başkanı, Adalet Bakanı tarafındanYargıtay ve Danıştay üyeleri, birinci sınıf adli ve idari yargı hakim ve savcıları ile hukuk profesörleri arasından belirlenen 3 aday arasından Bakanlar Kurulu’nca 4 yıl süre ile seçilip görevlendirilecek. 4 Bakanlık bürokratlarının Akademi Genel Kurulu’ndaki üye sayısı artırılırken, Yargıtay ve Danıştay’ın seçtiği üye sayısı azaltılacak. Türkiye Adalet Akademisi’nde yeniden atama yapılacak. Erdoğan’a zorlu rakip KOMİSYONDA GENİŞLETİLDİ 41 yasada değişiklik MAHMUT LICALI ANKARA TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda görüşülen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı hakkındaki tasarı iki farklı yasa önerisiyle birleştirilirken, tasarıya alt komisyonda da 68 madde ihdas edilince toplam 41 farklı yasada değişiklik öngören torba yasa ortaya çıktı. Torba yasayla en fazla değişik yolsuzluk ve usulsüz tartışmaları sürerken 19 maddesinin değişeceği Kamu İhale Yasası’nda yapılacak. Torba yasaya bugün de internet sansürüyle ilgili yasa teklifinin eklenmesi bekleniyor. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı hakkındaki bir tasarının görüşmeleri sürerken birleştirilen yasa önerileri ve madde ihdaslarıyla ortaya komisyonun görev alanı olmamasına karşın yasalarda değişiklik öngören torba yasa çıktı. 36 farklı yasa ve 5 kanun hükmünde kararnamede değişiklik öngörülüyor. Alt komisyona 58 madde olarak giden tasarı 126 maddeye çıkarak üst komisyonun gündemine geldi. Herhangi bir tasarıya komisyon sürecinde madde ihdasıyla madde eklenmesinin İçtüzüğe aykırı olması nedeniyle benzer içerikli yasa önerilerinin birleştirilmesi torba yasada karmaşaya neden oldu. Engelli yurttaşların istihdamına ilişkin düzenlemeler olan yasayla Kamu İhale Yasası kapsamındaki şikayetlerin mahkemelerce daha hızlı karara bağlanmasına dönük değişiklikler yapılacak. Torba yasayla Kamu İhale Yasası’nda yaklaşık maliyet ve sözleşme bedeli limiti kaldırılacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşların teknoloji transferleri istisna kapsamına alınacak. Bu arada yasanın görüşmelerinde usul tartışması yaşandı. CHP’li Mevlüt Aslanoğlu, komisyonla ilgisi olmayan maddelerin yasa önerisine dahil edildiğini belirterek buna itiraz etti. CHP’li Aydın Ayaydın internetle ilgili teklifin TBMM Başkanlığı’nca asli komisyon olarak Adalet Komisyonu’na gönderildiğini ifade etti. MHP’li Mehmet Günal, iktidarı torba yasa yapmaktan vazgeçmeye çağırırken BDP’li Adil Zozani de tasarıya madde ihdas edilemeyeceğini bunun İçtüzüğe aykırı olduğunu ifade ederek TBMM Başkanlığı’na şikayette bulundu. Rize’den belediye başkanı adayı olan Bekaroğlu SP çatısı altında ancak ‘bağımsız’ çalışacak, farklı partilerden platformun adayı olacak ERDEM GÜL ANKARA Yolsuzluk ve rüşvet operasyonu ile cemaatle girilen çatışma nedeniyle yerel seçimlere konsantre olamayan Başbakan Tayyip Erdoğan, kalesi konumundaki memleketi Rize’de de kendisini zorlayacak bir adayla yarışacak. Eski Rize Milletvekili Mehmet Bekaroğlu, SP’den Rize belediye başkanı adayı oldu. Bekaroğlu, SP çatısı altında seçimlere girecek ancak AKP dışında çok farklı kesimlerin oluşturduğu platformun adayı olarak “bağımsız” aday gibi bir seçim kampanyası yürütme kararı aldı. AKP’nin kalesi konumundaki Rize’de karşı karşıya gelecek. gemiyi demirlemişler. Kıyıdakiler telaşla ne olduğunu sormuş. Yaralı kaptan, “Hazineyi paylaşamadık” karşılığını vermiş. Çevresine toplananlar, kavganın başka gemidekilerle mi çıktığını sormuşlar. Kaptan, “Hayır” deyip devam etmiş: “Tayfalar aslan payı bizim, dediler. Güvertedekiler karşı çıktılar. Makine dairesindekiler, asıl büyük payın kendilerine düşmesi gerektiğini söylediler. Paylaşamayınca kavga çıktı. İşte bu hale geldik...” Kıyıdakiler daha meraklı gözlerle, “Peki, hazine nerede” diye sormuşlar. Kaptan şaşkın: “Ne hazinesi?” Şaşırma sırası kıyıdakilere gelmiş: “Hazineyi paylaşamadık dedin ya...” Kaptan, “haa” demiş, “ortada hazine falan yoktu, mesela bulsaydık, dedik...” HHH Artık devletin tepesinden sokaktaki yurttaşa kadar herkesin kabul ettiği hukuksuzlukların sona ermesi, kamuoyu vicdanında kabul görmeyen yargılamalar nedeniyle tutuklu olanların bir an önce serbest bırakılması için başlatılan tartışmaların seyri fıkradaki hazine paylaşımına benzer bir hal alıyor. Binlerce kişi adalet beklerken olası çözüm önerilerinin birbiriyle çatışıyor görünmesi her şey bir yana hapistekilere haksızlık. Tartışmanın tarafları konuya hâkim olmanın da getirdiği özgüvenle en iyi öneriyi kendilerinin geliştirdiğini iddia ediyorlar. Yeniden yargılamanın sorunun temelini oluşturduğunu savunanlar böyle bir sürecin açılmasıyla birlikte çözümün de başlayacağını düşünüyorlar. Buna karşı çıkanlar, mahkemeler ve hâkimler aynı mantık içinde olduğu sürece yeniden yargılamanın bir işe yaramayacağını iddia ediyorlar. Tartışmanın çatallanmasıyla birlikte iktidarın parti kanadı ile cemaat kanadı arasında da kuvvetler çatışması yaşanıyor. Parti kanadı, asıl sorunun Hâkimler Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) yapısından kaynaklandığını öne sürüp “çözüme” buradan başlamak gerektiğini söylüyor. Bu kaos ortamını sona erdirmenin, beklenen özgürlüklerin bir an önce gelmesini sağlamanın temel yolu ortak akıl geliştirmekten geçiyor. Aklın yolu şu: Mademki, yargılamaların hukuksuzluğuyla ilgili görüş birliği var; o zaman öncelikle bu hukuksuzluktan kaynaklanan mağduriyeti yani özgürlük gasbını ortadan kaldırmak gerekiyor. Bunun devamında yargının nasıl hukuk rayına oturtulacağı tartışılabilir. Zira “paralel devlet” tartışmasının devamında “paralel yargılamaları” da gündeme getirmek gerekiyor. Ama önce özgürlük sorunu çözülmeli... Bu sorun Ankara gündeminin de önemli birinci maddesi haline gelmişken, çözümden yana olanlar arasında “çatlak var” görüntüsü hapishanelerin kapılarının bir süre daha kapalı kalmasına neden olacak. HHH Tutuklu bulunan 6 milletvekilinden 5’inin geçen hafta serbest bırakılmasıyla birlikte TBMM’nin dünkü gündeminin ilk maddesi yemindi. 5 milletvekili yeminini etti ve resmen milletvekilliği görevine başlamış oldu. Hapiste sadece MHP İstanbul Milletvekili Engin Alan kaldı. Meclis’teki bu son eksiği de gidermek gerekiyor. Çözüm için başlatılan toplantılardan en kısa sürede sonuç çıkmasını diliyoruz. Bütün milletvekilleri serbest bırakıldıktan sonra Engin Alan’ın da bırakılması için yargının önünde engin bir alan var. İstenirse bulunabilir. Alan’ın da görevine başlamasıyla, Meclis nihayet kendi söküğünü dikmeyi tamamlamış olacak. İç tüzüğe aykırı AKP adayıyla değil Başbakan’la yarışacak Bekaroğlu, adaylığıyla ilgili Cumhuriyet’e bilgi verirken AKP dışında farklı siyasal görüşlere sahip isimlerden oluşan bir platformun yaptığı çağrı üzerine aday olmayı kabul ettiğini söyledi. Bekoroğlu, seçime Saadet Partisi (SP) çatısı altında gireceğini ancak kendisini destekleyen CHP’liler dahil her görüşten platform adına bir tür ‘bağımsız’ aday gibi kampanya yürüteceğini, belediye meclis üyelerini de bu platformla birlikte belirleyeceklerini ifade etti. Hafta sonu Rize’ye giderek adaylığını açıklayacağını belirten Bekaroğlu, Rize’de AKP’nin adayı kim olursa olsun Başbakan’la yarışacağını belirterek şunları söyledi: “İlk anketlerde benimle AKP kafa kafaya görünüyor. Ama şimdi tüm kesimlerden oy alacağım için AKP’yi geçeceğimizi, Rizelilerin bizi benimseyeceğini düşünüyorum.” Emine Erdoğan ‘başbakan’ oldu ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Başbakan Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, sosyal paylaşım sitesi Facebook’ta kendisine hakaret eden kişiye dava açarken suç duyurusu dilekçesinde adının altına “Başbakan, AKP Genel Başkanı” diye yazdı. Emine Erdoğan, Başbakan’ın avukatlığını da üstlenen Ali Özkaya aracılığı ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Dilekçede, “şüphelinin müşteki Emine Erdoğan’a karşı, hakaret ve sövme suçunu işlediği” iddia edildi. Avukat Ali Özkaya tarafından kaleme alınan dilekçede müşteki olarak Emine Erdoğan’ın isminin altında “Türkiye Cumhuriyeti BaşbakanıAK Parti Genel Başkanı” sıfatının yer alması dikkat çekti. Şüpheli T.C. Musa Akdanez’in, Türk Ceza Yasası’nın 125 maddesini kapsayan “hakaret” suçundan cezalandırılmasının talep edildiği dilekçede bahse konu mesaja da yer verildi. Dilekçede, söz konusu kişinin Facebook hesabında Emine Erdoğan’ın resminin yanında “TC Cumhuriyeti” başlığının altında, “Vay vay karıya bak Tayyib’in avradı hamile mi? Gül’ünki de hamile acaba, diyar, diyar bedava geziyorlar” sözlerine yer verildi. Konuyla ilgili soruşturma başlatan Bilişim Suçları Savcılığı, söz konusu hesabı kullanan kişiye ulaşmak için IP numarasını incelemeye aldı. Ankara’ya ‘sol’ aday SERTAÇ EŞ ANKARA Sosyalist partiler ve bazı sivil toplum örgütleri, oluşturdukları “Sol Platform”un Ankara’dan ortak büyükşehir belediye başkan adayı çıkarmasını kararlaştırdı. TKP, ÖDP, Halkevleri ve Emekçi Hareket Partisi (EHP), Ankara’dan Kaya Güvenç’i aday göstermeye hazırlanıyor. Sol partiler geçen aylarda CHP’li yetkililerle, içeriği, “destekleyebileceğimiz adaylar gösterin, aday çıkarmayalım” olan görüşmeler gerçekleştirdi. Ancak Ankara ve Hatay gibi illerde sağcı adayların partiye transfer edilmesi, sol partileri “sol seçenek” yönünde hareketlendirdi. Arayış, TKP’nin Aydemir Güler’i aday göstermesiyle noktalandı. Ankara’da ise TKP, ÖDP, EHP ve Halkevleri, Kaya Güvenç ismi üzerinde uzlaşma sağladı. Adaylık konusuna ilişkin son görüşme bir iki gün içinde yapılarak kamuoyuna duyurulacak. Halkevleri, yalnızca Ankara’daki ortak adaya destek verme kararı aldı. Ancak diğer partiler İzmir, Adana ve Hatay’da da aynı arayışı sürdürecek. AKP’ye gitmedi Bekaroğlu, kapatılan FP’de milletvekilliği yaptıktan sonra “Milli Görüş’ün sağ versiyonu” diye nitelediği AKP’ye katılmayarak son olarak Numan Kurtulmuş’la birlikte AKP’ye gitmeyi reddetmişti. Rize’nin Fındıklı ilçesinden olan Bekaroğlu, yine Rize’nin Güneysu ilçesinden olan Başbakan Erdoğan’la Torba tasarı içine yerleştirilen düzenlemeye göre internetteki tüm günlük faaliyetler kayda alınacak Sansür torbaya girdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İnterneti kontrol altına almayı hedefleyen yeni bir düzenleme yapmaya hazırlanılıyor. Meclis’teki torba tasarı içine yerleştirilen düzenlemeye göre her bireyin internetteki tüm günlük faaliyetleri yani hangi siteleri gezdiği, hangi kelimeleri aradığı, sosyal ağlarda neler yaptığı kayda alınacak ve en az bir en çok 2 yıl saklanacak. İnternet kullanımıyla ilgili maddelerin, “aile ve çocuk güvenliği” adı altında birçok sansür işlemine açık hale getirileceği dile getiriliyor. Eski CHP Uşak Milletvekili Prof. Dr. Osman Coşkunoğlu, olası tehlikelere dikkat çekti. Coşkunoğlu, böyle bir düzenlemenin sunulmasının hem zamanlaması hem de TBMM’ye sunulma sürecinin, “sinsi ve aceleci” bir yaklaşım sergilediğini vurguladı. Coşkunoğlu, “Bir AKP milletvekilinin kanun teklifi olarak aniden TBMM’ye geldi. Hızla komisyona gönderildi. Bir anda hükümetin tasarısı oldu” diye konuştu. Coşkunoğlu, yolsuzluk operasyonu, paralel devlet konuları tartışılırken bu düzenlemenin interneti hükümet kontrolü altına sokabileceğine dikkat çekti. Coşkunoğlu, düzenlemenin içeriğini şu şekilde aktardı: l Alan adı tabanlı bir erişim engellemesi yerine URL tabanlı anahtar kelime engelleme sistemi gelecek ve keyfi sınırlama kolaylaşacak. Örneğin, sakıncalı bulunan bir video nedeniyle YouTube’u engelleyip tepki çekmek yerine sadece videonun kendisine Türkiye’den erişilemeyecek. l İnternet erişimi sağlayıcılarının üye olmaya zorunlu oldukları, hükümet güdümünde bir birlik kuruluyor. AKP hukuk dinlemiyor BOLU (Cumhuriyet) CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, AKP Bolu İl Başkanlığı’nın, İl Özel İdaresi’ne ait sinema binasının dış cephesine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafının bulunduğu “Dik dur eğilme, Bolu hep seninle” yazılı pankart asmasına tepki gösterdi. Özcan, siyasi partilerin kamu binalarına siyasi içerikli pankart asamayacağını belirterek, “Yüksek Seçim Kurulu kararları bağlayıcıysa eğer, bu pankart buradan inecek” dedi. Bolu Valisi İbrahim Özçimen ise, yazılı başvuruda bulunulması halinde, mevzuattaki duruma bakarak işlem yapacaklarını söyledi. Davutoğlu: TIR Türkmenlere gidiyordu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, TIR skandalının ardından ilk kez konuştu. Katıldığı televizyon programında konuyu değerlendiren Davutoğlu, yaşananlarla ilgili, “Evet ben de söylüyorum o TIR Türkmenlere yardıma gidiyordu. Aldığımız bir karar gereği aylardır yiyecek sıkıntısı çeken Türkmenlere giden yardım konvoyuydu. Görev veren birim bellidir” dedi. Yurttaşa saldırdılar İstanbul Haber Servisi AKP’li meclis üyeleri Fatih Belediyesi İlçe Belediye Meclisi’nde “Mustafa Demir istifa, Fatih TÜRGEV’in malı değildir” yazılı kâğıt tutan Hüseyin C. adlı bir yurttaşa saldırdı. Hüseyin C’nin polise haber verdiği ancak tutanak tutulmadığı belirtildi. #İnternetimeDokunma Düzenlemeye sosyal medyada tepkiler büyüdü. Twitter’da “#İnternetimeDokunma” kampanyası başlatan internet kullanıcıları, düzenlemeye tepki gösteriyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle