Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 OCAK 2014 CUMARTESİ 10 EKONOMİ [email protected] Çalışma ve Enerji Bakanı olur verdi ancak İçişleri Bakanı işçileri yürütmedi u Yatağan işçilerinin durdurulmasının ardından Ankara’da yoğun bir telefon trafiği yaşandı. Türkİş Başkanı Atalay, Çalışma, Enerji ve İçişleri bakanlarını aradı. MUSTAFA ÇAKIR HAKAN DİRİK İşçiye Ala barikatı! Bu arada Çalışma Bakanı’nın da İçişleri Bakanı’nı aradığı ancak bir sonuç alamadığı öğrenildi. Ala’nın izin vermemesi nedeniyle işçiler Muğla’ya dönmek TÜpRAŞ, Cezayı AİHM’ye Götürecek Hükümetcemaat savaşı, ekonomide kalıcı hasar bırakma sinyalleri veriyor. Savaşın şiddeti arttıkça; Emniyet, yargı ve bazı ekonomik birimlerin yanı sıra; artık “bağımsız kurullar”ın da “araçsallaştırıldığı” günlerden geçiyoruz. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Muharrem Yılmaz’ın, “Vergi cezası veya başka türlü cezalarla şirketler üzerinde baskı kuran, ihale yasası onlarca kez değişen bir ülkeye yabancı sermayenin gelmesi mümkün değil” sözleri de bu yönde “gecikmiş” bir uyarıdır. Yılmaz’ın “başka türlü ceza” sözüyle, Rekabet Kurulu’nun TÜprAŞ’a geçen hafta verdiği 412 milyon TL tutarındaki idari para cezasını kastettiği anlaşılıyor. TÜprAŞ, Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu. Üretimden satışa, yıllardır ilk sıradaki yerini koruyan TÜprAŞ, sekiz yıl önce, özelleştirme ihalesiyle Koç Grubu’na geçmişti. HHH Henüz gerekçeli kararı açıklanmayan cezanın, “aşırı fiyatlama yaparak hâkim durumu kötüye kullandığı” için verildiği duyuruldu. TÜprAŞ’ın son beş yılını inceleyen rekabet Kurulu’nun kısa kararına göre, idari para cezası, 11 Ekim 20081 Ocak 2009 döneminde “aşırı fiyatlama yapıldığı” gerekçesiyle verilmiş. Gerekçeli kararda ayrıntıları açıklanacak olmakla birlikte, kararda bugünden tereddüt yaratan üç boyutun altını çizmek gerekiyor: Karara esas alınan tarihler, bütün dünyada küresel ölçekte, finansal ve ekonomik krizin en yoğun yaşandığı döneme karşılık geliyor. TÜprAŞ, karardan sonra yaptığı açıklamada, aşırı fiyatlama şöyle dursun; kurdaki dalgalanma dolayısıyla hükümetin bilgilendirildiğini; benzin fiyatının 10; motorin fiyatının ise 9 kez düşürüldüğünü, fiyat indirimlerinin Avrupa alanındaki bütün rafinerilerden daha hızlı yapıldığı belirtiliyor. Yanı sıra, incelemeyi kapsayan EkimAralık 2009 döneminde 850 milyon TL zarar edildiği vurgulanıyor. Yasal görevi gereği, inceleme ve soruşturmalarını öncelikle “hâkim durumun kötüye kullanılması” açısından ele alan Rekabet Kurulu’nun bugüne kadarki ceza kararlarına bakıldığında, “aşırı fiyat” gerekçesine rastlanmıyor. HHH Halka açık bir şirket olan TÜprAŞ’a yönelik ses getiren ilk denetim Gezi’den hemen sonra yapılmıştı. Grup bünyesindeki Divan Oteli’nin polis şiddetinden kaçanlara kapılarını açmasından sonra. EpDK ve Maliye’nin ayrı ayrı yaptığı denetimlerin yanı sıra rekabet Kurulu’nun da devreye girmesi, tablonun olağan olmadığını gösteriyor. rekabet Kurulu kararlarına karşı idari yargı yolu açık. Henüz gerekçeli karar açıklanmadı. Ancak Koç Grubu, gerekçeli kararın ardından idari yargıya götüreceği 412 milyon TL’lik bu ceza için “sonuna kadar” gitme hazırlığı içinde. Grubun hukukçuları, bugünlerde Anayasa Mahkemesi’nde bireysel başvuru ile AİHM yollarını tartışıyor. Bu çerçevede cezanın esas alındığı döneme ilişkin, ham petroldolar ilişkisi, Avrupa alanındaki rafinerilerin, 2008 küresel krizi sırasındaki motorin fiyatlarına ilişkin çalışma ve grafiklerle dosya hazırlanıyor. Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu, bağımsız bir üst kurul olan rekabet Kurulu tarafından “siyasi” bir kararla cezalandırıldığını düşünürken uluslararası muhataplarınızı ikna etmeniz çok güç. ANKARA / İZMİR Özelleştirmeye karşı Yatağan’dan yola çıkan işçilerin yolunun polis tarafından kesilmesinin ardından başkentte Türkİş Başkanı Ergün Atalay ile bakanlar arasında yoğun bir telefon trafiği yaşandığı ortaya çıktı. Atalay, Çalışma, Enerji ve İçişleri bakanlarını telefonla aradı. Çalışma ve Enerji bakanları olumlu yaklaştı ancak yeni İçişleri Bakanı Efkan Ala işçilerin Eylemin arAnkara’ya gitmesine kedından gazetemize açıklama yapan Türkİş sinlikle izin verilmeyeBaşkanı Atalay, özelleştirceğini söyledi. melerin yeniden gündeme Özelleştirmelere getirilmesi halinde kat ve kat karşı Yatağan’dan 30 daha fazla işçiyi Ankara’ya getiYatağan’da önü polis ve jandarma tarafından kesilen otobüsle Ankara’ya receklerini belirterek “O zaman Türkiye de, Ankara işçiler, Muğla’ya dek özelleştirme karşıtı sloganlarla doğru yola çıkan 2 da ne yapacağımızı görür” dedi. yürüdü: (Fotoğraf: ÖZCAN ÖZGÜR) bin işçinin önü önceBu arada Yatağan işçilerinin örgütlü olduğu Madenİş ki gece Muğla çıkıSendikası Yatağan Şube Başkanı Süleyman Girgin, şında polis tarafından önüne yürüyüş düzenlendi. Kor“Hükümet, bizlerin Ankara’ya gitmesine izin vermekesildi. Bunun üzeritejin en önünde diğer sendika başyerek Yatağan işçisinden ne kadar çekindiğini, ne Türkİş Başkanı Erkanları ve milletvekilleriyle birlikne kadar köşeye sıkıştığını ortaya koymuştur. gün Atalay, Çalışma ve Sıkıyönetimde bile olmayan uygulamalara te Türkİş Başkanı Atalay ile DİSK Sosyal Güvenlik Bakanı zo Başkanı Kani Beko da kol kola yümaruz kaldık. Yatağan işçisi, hüküFaruk Çelik, yurtdışında run rüdü. Yürüyüşe Türkİş’e bağlı senmetin başını ağrıtmaya devam bulunan Enerji ve Tabii Kayedecektir” dedi. d a dikaların başkanları, CHP Genel Başnaklar Bakanı Taner Yıldız ile yazarı Uğur Mumcu ile Diyarbakır Emk a l d ı . kan Yardımcısı Yakup Akkaya ile Süİçişleri Bakanı Efkan Ala’yı teleniyet Müdürü Gaffar Okkan’ın ölüm yılYatağan iş leyman Çelebi, İzzet Çetin, Nurettin fonla aradı. Atalay, işçilerin Ankara’ya dönümleri olduğuna işaret ederek “Onlaçilerine des Demir, Kadir Gökmen Öğüt, Musa gitmelerine izin verilmesini istedi. Ancak rı kimler öldürdü? 21 yıl geçti. Kimse tek vermek amacıyla Çam, Aytuğ Atıcı’nın da arasında buİçişleri Bakanı Ala, işçilerin geçişine ke Zonguldak’tan yola çıkan işçilere de ilk lunduğu çok sayıda CHP milletvekili, bilmiyor. Türkiye bilmiyor, biz bilmisinlikle izin verilmeyeceğini söyledi. Ala, önce izin verilmeyeceği söylendi. Ancak KESK, Birleşik Kamuİş, siyasi paryoruz, ben bilmiyorum” dedi. Santralil güvenlik kurulu kararını gerekçe göster sonrasında geçiş sağlandı. Zonguldak’tan tiler ve sivil toplum örgütleri de desları sattırmayacaklarını belirten Atalay, di. Yatağan’daki işçilerin Yatağan’da, An gelen maden işçileri ile Ankara’daki ka tek verdi. İçinde dolarların bulunduğu “Biz, bu işin sonunu, bu ülkeyi yönekara’daki işçilerin de Ankara’da açıklama tılımcılar sabah Toros Sokak’ta buluş ayakkabı kutuları taşıyan işçiler yoltenlere bitirttirmeyiz. Bu meseleyi halyapmasını isteyen Ala, ayrıca başkentteki tu. Buradan kortej eşliğinde Kurtuluş’ta suzlukları protesto etti. ledeceğiz, halletmek mecburiyetindeeylem için de izin alınmadığını savundu. ki Özelleştirme İdaresi Başkanlığı’nın yiz” diye konuştu. Türkİş Başkanı Atalay, gazetemiz Yolİş Sendikası üyeleri Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in fotoğrafının bulunduğu bir tabutu taşıdı. Yürüyüşte Yatağan işçisi yalnız değildir; her yer Yatağan her yer direniş sloganları atıldı. (Fotoğraf: Necati SAVAŞ) Çelik üreticisi: Kur farkı enerjiye yansımasın Ekonomi Servisi Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD) Genel Sekreteri Veysel Yayan, dövizdeki artış nedeniyle yükselen enerji maliyetlerinin sanayi kesimine yansıtılmaması gerektiğini söyledi. Yayan, ithal olmayan girdilerin fiyatları döviz kurlarındaki değişikliğe paralel bir biçimde artmazsa bu, sektörü uluslararası piyasada daha rekabet edebilir ve ithalata karşı daha güçlü hale getireceğini ileri sürdü. Bu arada, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, kurdaki artışın maliyetlere yansımasına ilişkin, “Bir yıl sürmesi halinde, 107 dolarlık ham petrol ve 2.27’lik dolar paritesiyle, yaklaşık 7 milyar dolarlık bir maliyet artışından bahsediyoruz. Şu anki maliyetlerimiz yaklaşık 2 milyar dolar civarında artmış durumda” demişti. Can?m?z, oğlumuz, ağabeyimiz, partili yoldaş?m?z Türkiye İşçi Partisi 1965 1971 Amasya il Başkan? Anma: 26 Ocak 2014 Pazar (yar?n) Saat:12:00 Memidede Mezarl?ğ?Amasya ‘Ka azlasın f t ıg a k t ‘Sizi sandıkta yakarız’ (Yurt Haberler Servisi) Bursa, Çanakkale ve Balıkesir’den gelen Türkİş’e bağlı Yolİş Sendikası üyesi yaklaşık 300 taşeron Karayolları işçisi “Taşeron Yasası”na karşı dün akşam Bursa’da bir eylem yaptı. Fomara Meydanı’ndan Kent Meydanı’na kadar kıyafetlerinin üstlerini çıkartarak yürüyen işçiler, soğuk ve yağışlı havaya rağmen, taşıdıkları dövizlerle karşılıklı oynayarak tepkilerini dile getirdi. Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’e hitaben İngilizce “Yeter” yazılı dövizi havaya kaldıran işçiler adına taktığı siyah renkli kar maskesiyle konuşan Yolİş Sendikası Bursa 1 No’lu Şube Başkanı Muharrem Yıldız, Yargıtay tarafından onaylanan 9 bin kişinin kadrosunun iki yıldır çeşitli bahanelerle verilmediğini açıkladı. Yıldız, “Çalışma Bakanı Faruk Çelik emeğimizi sömürüyor. Kadroları gasp eden Maliye Bakanı’na sesleniyorum. Yargıtay tarafından verilen kadrolarımızı vermemek için elinden geleni yapıyorsun. Her gün etrafımızda dönerek bize teklif getirmekten vazgeçin. Bu insanların kadrolarını alana kadar mücadeleye devam edeceğiz. Türkİş tüm eylemlerini demokratik meşru zeminlerde yaptı. Bu bizim asla uysal bir koyun olduğumuz anlamına gelmesin. Biz kimsenin huzurunu kaçırmadan Yargıtay tarafından onanan kadroları verin. Verilmezse biz gayri meşru, demokratik eylemleri de yapmayı biliriz. Kadrolar verilmezse, 30 Mart’ta Türkiye’nin dört bir yanında, sandıkta sizi cayır cayır yakmayı da biliriz” dedi. Birleşik Metalİş’ten Yatağan işçisine destek Ekonomi Servisi DİSK’e bağlı Birleşik Metalİş sendikası, özelleştirmeye karşı mücadele eden Yatağan işçilerine destek verdi. Yaptıkları yazılı açıklamada, “Gemileri yaktık geri dönüş yok!” diyerek çıktıkları başkent yollarında bu ülkede hakkını arayan herkes gibi bir kez daha ceberut devlet uygulamalarıyla karşı karşıya kaldıklarını dile getiren sendika yönetim kurulu, özelleştirmeye karşı bir süredir eylemde olan işçiler, özelleştirme kararının iptali için mücadelelerini sürdürdüklerini hatırlattı. Açıklamada, “DİSK Birleşik Metalİş Sendikası olarak; işleri, ekmekleri ve gelecekleri için özelleştirmelere karşı mücadele eden Tesİş ve Madenİş’te örgütlü işçilerin haklı ve onurlu mücadelesinde her zaman yanlarında olacağımızı belirtirken demokratik haklarını kullanmak isteyen vatandaşlara bu şiddeti layık gören siyasi iktidarı ve kolluk güçlerini, ise tüm kamuoyu nezdinde kınıyoruz.” ifadeleri yer aldı. Fotoğraf: Necati SAVAŞ iz’ r i r i et TÜSİAD BAŞKANI ERDOĞAN’I YANITLADI: Sorgulamak görevim Şerafettin ATALAY’? Katledilişinin 43. y?l?nda o günün heyecan ve s?cakl?ğ? ile an?yoruz. AİLESİ VE PARTİLİ ARKADAŞLARI ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TÜSİAD Başkanı Muharrem Yılmaz, HSYK eleştirileri ve yabancı sermayeye ilişkin endişeleri hakkında yaptığı açıklamalara karşı sert çıkan Başbakan Tayyip Erdoğan’ın kendisini “vatana ihanet” olarak nitelemesine sert tepki gösterdi. Yılmaz, “Doğrusu vatanseverliğimi kimseye sorgulatmam. Çok üzüldüm, Başbakan beni çok üzdü. Ben böyle bir vatan hainliği söylemini reddediyorum” diyerek Erdoğan’a yanıt verdi. Televizyon programında soruları yanıtlayan Yılmaz’ın konuşmasının satır başları şöyle oldu: Ayrı düşeriz: Bu vakayı tespit edip gerekli uyarıda bulunmakta TÜSİAD Başkanının görevidir. Türkiye’deki yabancı şirketler benim üyem. Niye uyarmadın diye bana sorarlar. Türkiye’nin yatırım ortamını caziptir diye kefil olmaya çalışıyorum. Herkesi güneydoğuya yatırım yaptırmaya çalışıyorum. Çabalarım istihdamın artması için... Doğrusu vatanseverliğime kimseye sorgulatmam. Birbirimizin vatanseverliğini sorgularsak birbirimizden ayrı düşeriz. Herkes çoluk çocuğuna bir leke gelmesin diye uğraşmıyor mu. Ne ananas, ne muz: Sayın Başbakan bazı konulara değinmediğimden bahsetti. Gözleri kör eden söz konusu kavganın temelinde hukuk devleti, güçler ayrımı, temiz siyaset gibi vazgeçilmez demokratik kavramlar konusundaki zaaflar yatıyor. Devletin güvenlikle ilgili kurumlarında yaşananlardan sonra bu kurumların daha önce nasıl işlediğini, bundan böyle nasıl işleyeceğini sorgulamadan da edemiyoruz. Her ikisini kabul edemeyiz ne ananas, ne muz cumhuriyeti. Yapıcı olmalıyız: Kazananı olmayan bir kavgada enerjimizi tüketiyoruz dedi. Yapıcı olmazsanız Türkiye’deki kavga bitmez.