Katalog

19 OCAK 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER Çocuk nikâhları İşletmeci Hamoğlu’nun borcu nedeniyle önceki gece hasılata el konuldu masumaneymiş! Haber Merkezi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Ayşenur İslam, çocuk gelinlerle ilgili “Kimse kötülük olsun diye çocuğunu evlendirmez, çoğu masumane. Bilinci artırmalıyız” yorumunu yaptı. İslam düzenlediği toplantıda, “Yasalarımıza göre evlilik yaşı 18’dir. 15 yaşın altındaki çocukların evliliği yasal değil. Cinsel suçlar ve çocuk yaştaki bireyi istismar kapsamına girebiliyor. Anne, baba, suça ortaklık ediyorlar. Bu nikâhların çoğu masumane kıyılıyor. Kızını çocuk yaşta evlendiren annenin de çocuk yaşta evlendiği için normal karşıladığını görüyorsunuz” dedi. 3 Kız Kulesi’ne haciz İstanbul Haber Servisi Tarihi Kız Kulesi’ndeki işadamı Ahmet Hamoğlu’nun restoranının günlük hasılatına el konuldu. Hamoğlu ile kardeşi arasında yaşanan anlaşmazlık sonrasında Aydın Hamoğlu alacaklarını işadamı Mustafa Şeker’e devretmişti. Şeker’in avukatları da önceki gece Kız Kulesi’ndeki restorana haciz uygulayarak 1200 liralık hasılatına el koydu. 1970 yılında Hamoğlu Holding’i kuran iki kardeş Ahmet Hamoğlu ve Aydın Hamoğlu arasında zamanla anlaşmazlıklar yaşanmaya başladı. Aydın Hamoğlu bir süre sonra kendi hisselerini yaklaşık 50 milyon liraya kardeşi Ahmet Hamoğlu’na çek karşılığında sattı. Çeklerin vadeleri geldiğinde karşılıksız olduğu ortaya çıkınca Aydın Hamoğlu, kardeşi Ahmet Hamoğlu’na İstanbul Asliye Ticaret Mahkemesi’ne başvurarak dava açtı. Ahmet Hamoğlu’nun bunun üzerine holdingin bütün malvarlığını çalışanların üzerine kurduğu şirketlere aktardığı iddia edildi. Aydın Hamoğlu mahkemenin masraflarını karşılamakta zorlanınca alacakları3 avukat ve 4 icra memuru haciz için önceki gece Kız Kulesi’ne gitti. layarak yeni kurulan şirketlere yapılan devirlerin iptali için İstanbul 9. Asliye Ticaret Mahkemesi’nde dava açtı. Davacı avukatları bu sırada Ahmet Hamoğlu’nun 1995’ten bu yana işlettiği ve 49 yıllık işletmesini elinde bulundurduğu Kız Kulesi’nde haciz işlemi yapmak için İstanbul İcra Müdürlüğü’nden karar çıkardı. 3 avukat ve 4 icra memuru, önceki akşam saatlerinde restorana giderek 1200 liralık hasılata el koydu. ‘Soyuyorsa Beni Soyuyor, Sana Ne?..’ Tek cümlelik destandır... Anadolu destanı diyelim... Bir milletin yazgısını anlatır... H Hiçbir söz bu kadar önemli değildir... Cumhurbaşkanı’nın nutku... Başbakan’ın beyanı... Muhalefet liderlerinin demeçleri... Yazılar, yorumlar, makaleler, görüşler, tepkiler, tartışmalar... Hiçbiri gerçeği böyle boyutlu anlatamaz... H “Soyuyorsa beni soyuyor, sana ne?” Özet... H Hem tarihi... Hem talihi... Geçmişi anlattığı gibi, geleceği de anlatır... H Destandır... Antlar, yeminler, hitabeler... Hatta anayasalar, yasalar, ilkeler, kurallar... Tümü bir yana... “Soyuyorsa beni soyuyor sana ne?” bir yana... H Diyelim ki bir tarafa koy “Hakkıdır, hakka tapan milletimindir istiklal” diyen İstiklal Marşı’nı... Bir tarafa da koy “Soyuyorsa beni soyuyor, sana ne?”yi... Türkiye’nin haline dön bak bakalım... Hangisi doğru?.. H Böyle bir kafaya mesela hukuk gerekmez... Özgürlük... Bağımsızlık... İnsan hakları... Demokrasi de istemez... “Adam olmak” zaten ne alaka?.. H “Cumhuriyet”, “Demokrasi”, “Hukuk devleti” falan diyorsun ya... Hiçbirisi değil... Gerçekte rejim“Soyuyorsa beni soyuyor, sana ne?”dir... Tek cümlelik anayasa diyelim... H Bir bakıma da göbeğini kaşıyan adamın deklarasyonudur... Kırk yılda bir ağzını açtı... Ve doğrusunu söyledi: “Soyuyorsa beni soyuyor, sana ne?..” H Beter ol... Ne diyeyim... Haber Merkezi Adana Yüreğir’e bağlı Abdioğlu köyündeki babasının evinde kalan M.K. (34) eve gelerek ailesiyle tartışan eşi Hakan K’yi (40) tabancayla vurarak öldürdü. Tutuklanan M.K. “Eşim, korumada olduğum eve gelerek içine kurşun sürdüğü silahı bize doğrulttu. Ağabeyim, eniştem ve bana hakaret etti. Ağabeyim sopayla omzuna vurup silahı düşürünce bıçakla diğer ağabeyimi göğsünden, beni de kolumdan yaraladı. Silahı alıp korkuyla kendimi ve ailemi korumak için ateş ettim” dedi. İstanbul’da Arnavutköy’de Taşoluk Merkez Mahallesi’nde de Fatma K.’nin (41), 23 yıllık eşi Metin K.’ye (43) gece uyurken önce parke taşı, sonra keserle vurduğu iddia edildi. Koca hastane yolunda yaşamını yitirken Fatma K.’nin psikolojik tedavi gördüğü bildirildi. Eşlerine acımadılar! nı işadamı Mustafa Şeker’e devretti. Dava sürerken Şeker’in avukatları, haciz işlemleri başlattı. Davacı avukatları, Hamoğlu Holding’e ait Silivri’deki 5 yıldızlı Klassis Otel, Klassis Golf & Country Club, Maxi Alışveriş Merkezi’e haciz uygulatmak istedi. Ancak şirketler devredildiği için işlem yapılamadı. Şeker’in avukatları Hamoğlu’nu mal kaçırmakla suç Mustafa Şeker’in avukatı Asım Özcan, mahkeme kararıyla alacaklarına karşılık Kız Kulesi’nin gelirlerine el konulduğunu belirterek “Asıl alacaklı Aydın Hamoğlu’dur. Haciz edebileceğimiz tüm işlemleri yapıyoruz. Haciz işlemlerimiz Kız Kulesi kapanana kadar sürecek” dedi. Ahmet Hamoğlu’nun avukatı ve Hamoğlu Şirketler vekili Sercan Püre de eski şirket ortağının alacaklarıyla ilgili bir haciz işlemi söz konusu olduğunu belirterek kendilerinin de açtığı davalar ve itirazlar olduğunu söyledi. ‘Kapanana kadar sürecek’ Yağmaya isyan Çanakkale’de doğa talanı, yolsuzluk, rüşvet ve çürümüşlüğe tepki amacıyla düzenlenen “dirençanakkale” başlıklı mitingde, “Tayyip istifa, iktidar halka” sloganları atıldı. KESK, DİSK, TMMOB, İHD, ÇGD, TOKODER, Çanakkale Tabip Odası, Çanakkale Çevre Platformu’nun da aralarında olduğu çok sayıda demokratik kitle örgütü tarafından gerçekleştirilen miting öncesi katılımcılar, Çanakkale sokaklarında “Hükümet istifa” sloganı attı. Büyük bir ayakkabı kutusunun konulduğu mitingte, “Tayyip istifa, iktidar halka” yazılı pankart açıldı. Sık sık “Hırsız var” sloganı atan kitle, Çanakkale 18 Mart Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sedat Laçiner’i de istifaya çağırdı. Ziraat Mühendisleri Odası Çanakkale Şube Başkanı Prof. Dr. Türker Savaş, Kaz Dağları’nda madencilik işletmesi kurmak isteyenlerin arkasında emperyalist odakların olduğunu söyleyerek “Doymak bilmeyen emperyalistler, işbirlikçileri aracılığıyla ülkeye neoliberal politikaları dayatmışlardır. Ülkemizdeki doğa talanı hızlanarak, şiddetlenerek devam etmektedir. Ülkemizin neredeyse tüm vadileri, akarsuları, dereleri HES’lerin tehdidi altındadır. Ülkemizin tüm ormanları, dağları madencilerin tehdidi altındadır. Bu topraklar havamızı solunmaz hale getirecek olan termik santralların, Kaz Dağları ise sularımızı içilemeyecek duruma sokacak metalik madenciliğin ağır tehdidi altındadır. Bunlar çevre saldırılarının görünen yüzüdür. Görünmeyen yüzü ise ekolojik dengenin çökmesi ve yaşamın son bulmasıdır” dedi. (Fotoğraf: DHA) Yurt Haberleri Servisi Şırnak’ın Cizre ilçesinde hurda toplayan 13 yaşındaki İbrahim B. önceki gün akşam demir parçaları toplamak için girdiği bir inşaatın bodrum katında bulunan içi su dolu havuzda ölü olarak bulundu. İbrahim B.’nin hurdaları satarak okul harçlığını çıkardığı belirtilirken kardeşi Halil B’nin de iki yıl önce girdiği Dicle Nehri’nde boğulduğu öğrenildi. Öğrenci ölü bulundu Dünyada İlk: Yatak Kumaş Teknolojisi