Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                SAYFA	  CUMHURİYET	  5	EYLÜL	2013	PERŞEMBE  6  HABERLER  Askeri teçhizata ayrılan bütçede ve gizli hizmet giderlerinde büyük bir artış yaşanıyor  Savaşa yatırım yapıyorlar F16’LARA FÜZE KALKANI GELİYOR BARKIN ŞIK FIRAT KOZOK  Suriye:	Yapılacak	 Tek	Şey	Var İç savaşın ve ölümlerin durmasını mı istiyorsunuz? O halde yapacağınız tek şey vardır: Köktendincilerin ve muhaliflerin arkasından desteğinizi çekin. Muhalefetle (El Nusracıları değil) Esad’ı toplantıya çağırın... Esad, dünya demokratik kamoyunun gözetiminde seçimlerin yapılacağını açıklasın... Bu işi bitirin... Yoo hayırsa, bu en sıradan sokaktaki insanların düşündüğü bu en akli ve hakkaniyetli çözümle sizin bir ilginiz yoksa, zaten barış falan istemiyorsunuz demektir... Savaş istiyorsunuz, kan dökmek ve içmek istiyorsunuz... İnsanların öldürülmesi aslında ve esasında hiçbirinizin zerre kadar umurunda değil... Irak’ta ayda hâlâ 1000 insan ölüyor. Irak’ı bu hale kim getirmişti, pardon ama.. Irak’a hangi bahane ile saldırmıştınız? Pardon ama.. sizlere barış yanlılarının, savaş karşıtlarının okkalı bazı diyecekleri var, kulaklarıma fısıldayıp, mesaj atıp duruyorlar, ama burada yakışık almaz... Obama, ABD’nin önceki beyaz şeflerinden farklı olmadığını gösterdi... Ha beyaz ha siyah.. İsveç, utanmadan Nobel ödülü verdi... Obama’da utanma olsaydı, bu ödülü daha o zaman almazdı, yahu derdi ben bir dünya hegemonyacılığı kovalayan bir sistemin başındayım, şimdi bunu alırsam ayıp olur, bu sistemin yarın ne yapacağı, beni nasıl kullanacağı hiç belli olmaz!.. Dünkü konuşmasına baktım, “Nobel’i hak etmediğimi o zaman söylemiştim” demiş... Ama cebine de koymuş, şimdi ilk saldırı emrini verdiğinde Nobel’i de İsveç’e gönderecektir demek! Peki Obama senatör iken 2003’te Irak Savaşı’na neden karşı çıkmıştı? Muhalefette olduğu ve başkan olmadığı için mi? İsveçliler neden Nobel verdi? Verirsek elini kolunu bağlarız, savaşmaz diye aptalca bir düşüncenin peşine takıldıkları için mi? HHH Kimyasal silah, tamamen bahaneniz... Siz emperyalistler ve işbirlikçilerin bütün savaşlar için bahanelerinizin her zaman sepetinizde bol miktarda var olduğunu tarihsel olarak da güncel olarak da biliriz. Henüz BM raporu bile açıklanmadı; kimyasal silah kullanıldıysa, bunu kimin kullandığını da kanıtlamalısınız.. Ama uluslararası haydutluk için size kanıt değil bahaneler gerektiğini hep biliriz... Sizin “inanmanız” yeterlidir. İnanç konusunun, asla kanıta gerek duymadığını da dünya âlem bilir... Doğan Kuban diyor ki yarınki Cumhuriyet Bilim ve Teknoloji’deki makalesinde: “Öldürmek için bu kadar yalan söylemeyi insanlara kim öğretti?... ‘Esad 200 Suriyeli muhalifi öldürdüyse biz de 2000 tane Suriyeliyi bombayla öldürüp onun kentlerini yıkalım’ denebilir mi? Burada 2000 kişi öldürmek önemli değil de, gaz kullanmak mı daha önemli oluyor?.. Adamı gazla öldürmekle bomba ile parçalamak arasında nasıl bir insanca fark var? 2000 kişiyi füzeyle öldürünce bu uluslararası adalet mi olacak?..” HHH Peki Recep Tayyip Erdoğan’ın ve medyadaki “Amerikancı Müslüman yandaşları”nın, Müslümanlarla derdi ne? İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen hemen sonraki bütün savaşların, Batı’nın İslam dünyasına karşı savaşları olduğunu bilmiyor mu? Neden, bir Hıristiyan ülkesinde bugün neredeyse tek savaş bulunmuyorken, yıllardır İslam ülkelerinin enselerinde boza pişiriliyor? Ya İslam ülkelerinde iktidarlar, insanlar, partiler parçalanarak birbirini yiyerek, vurarak öldürüyor... Ya da Batılı emperyalistler İslam ülkeleri üzerine bomba yağdırarak Müslüman halkı öldürüyor... Batılılar, İslam ülkelerine demokrasi gelsin, hak ve özgrülükler sağlansın, diktatörlükler yıkılsın diye mi saldırıyor? Sakın kendi çıkarlarının gereği olarak gözlerine kestirdikleri ülkelere ve rejimlere saldırarak yüz binlerce ve milyonlarca Müslümanı öbür dünyaya gönderiyor olmasınlar? HHH  ANKARA  Ortadoğu’da savaş tamtamları çalınırken, Türkiye savaş uçaklarına “füze ikaz sistemi” almak için harekete geçti. Bu sistem Türk uçakları için daha önce tedarik edilseydi, Akdeniz’in uluslararası sularında Suriye tarafından “ısı güdümlü füze” ile düşürüldüğü belirtilen RF4 uçağı yüksek olasılıkla bu saldırıdan kurtulacaktı. Füze ikaz sistemi, Suriye gibi hava savunma sistemlerinin güçlü olduğu ülkeler üzerinde uçuş yapabilmek için şart bulunuyor. Türk uçaklarında halen füzelere karşı koruma için “radar ikaz sistemi” bulunuyor. Bu sistem, radar kilidi ile çalışan füzelere karşı koruma sağlıyor. Füze ikaz sistemi ise “ısı” ve “lazer” güdümlü füzelere karşı kalkan  görevini görüyor. Türk RF4 uçağında bu sistem bulunsaydı, yüksek olasılıkla saldırıdan kurtulacaktı. Genelkurmay Askeri Savcılığı, geçen yıl olayla ilgili yaptığı bilgilendirmede, “Kaza kırım inceleme raporunda, uçağımızın Doğu Akdeniz’de uluslararası hava sahasında uçarken, Suriye hava savunma unsurları tarafından atılan füzenin, uçağın sol arka tarafında patlayarak blast etkisi yaratması sonucunda, uçağın sola dönüşle irtifa kaybedip sola hafif yatışlı ve burun yukarı pozisyonda suya çarptığı kanaati belirtilmiştir” açıklaması yapmıştı.  ANKARA  Bütçede “Gizli Hizmet Giderleri” başlığı altında yer alan örtülü ödenek harcamaları, geçen yılın aynı dönemine göre ilk 6 ayda 50 milyon TL artarak 542 milyon TL’ye ulaştı. Güvenlik ve savunmaya yönelik mal, malzeme ve hizmet alımlarına ayrılan para ise 160 milyon TL artışla 884 milyon TL’ye ulaştı. Devlet yalnızca silah, araç, gereç ve savaş teçhizatı için 6 ayda 438 milyon TL harcadı. Geçen yılın aynı döneminde bu rakam 201 milyon TL olmuştu. Geçen yılın ilk 6 ayında “Gizli Hizmet Giderleri” başlığı altında MİT ve Başbakanlık’a ayrılan toplam rakam 492 milyon 194 bin TL olmuştu. Yıl sonunda rakamın 1  ‘Örtülü’	rekora	koşuyor İstatistiklere	göre	bu	yılın	ilk	altı	ayında,	“Gizli	Hizmet	 Giderleri”	başlığı	altında	MİT	ve	Başbakanlık’a	aktarılan	 kaynak	da	542	milyon	595	bin	TL	oldu.	Geçen	yılın	ilk	 altı	ayında	492	milyon	194	bin	TL	olarak	hesaplanan	bu	 kalem,	yıl	sonunda	2011’e	göre	300	milyon	TL	artarak	 694	milyon	TL’ye	yükselmişti.	Ancak	yeni	rakamlar,	 Cumhuriyet	tarihinin	en	yüksek	rakamına	ulaşan	ve	 nereye	harcandığı	açıklanmayan	bütçenin	2013’te	de	 rekora	koşacağını	ortaya	koydu.  milyar TL’yi aşması bekleniyor. PKK’nin 8 Mayıs’ta başlayan çekilme süreci ve örgüte yönelik operasyonların azalmasına karşın, devletin silah kaleminde yaptığı harcamaların artması “Hükümet savaş bütçesi mi uyguluyor?” sorusunu akıllara getirdi. Bütçede “Güvenlik ve Savunmaya Yönelik Mal, Malzeme ve Hizmet Alımları” başlıklı kalemdeki harcama tutarı bir önceki yıla göre yaklaşık 160 milyon TL arttı. Devlet, her türlü silah, araç, ge  reç ve savaş teçhizatı alımı için 6 ayda 438 milyon 784 bin TL, yani neredeyse yarım milyar TL harcadı. Bu alımların işletme giderleri ise 133 milyon 532 bin TL oldu. Geçen yıl alımlar için 201 milyon 610 bin TL, işletme gideri için de 129 milyon 747 bin TL harcanmıştı. Aynı kalemde yer alan mühimmat, ArGe, onarım, inşaat gibi giderlerle birlikte yapılan toplam harcama tutarı 884 milyon 38 bin TL’ye çıktı. Geçen yıl aynı dönemde bu rakam 722 milyon 333 bin TL olarak hesaplanmıştı.  ODTÜ Rektörlüğü uyardı:  LOĞOĞLU, KAHİRE’DEKİ MUHATAPLARININ ORDU DEĞİL HÜKÜMET OLDUĞUNU SÖYLEDİ:  Ağaçlar için  önlem alın ANKARA	(Cumhuriyet	Bürosu)		ODTÜ Rektörlüğü, Ankara Anakent Belediyesi’nin ODTÜ ormanından geçecek otoban projesine ilişkin,	“2	bin	388	 ağacın	kesilmesi	gerekecektir”	uyarısında bulundu. Günlerdir Ankara’nın diken üstünde durmasına neden olan ODTÜ ormanı gerilimi sürüyor. Anakent Belediyesi’nin ormanın içerisinden 8 şeritli otoban geçirmesinin hukuksuz olduğuna ilişkin açıklamalar sürerken, ODTÜ Rektörlüğü de suskunluğunu bozarak otoban projesiyle ilgili açıklama yaptı. ODTÜ arazisi üzerinden geçecek 27 farklı kavşak çözümü üzerinde çalışıldığı dile getirilen açıklamada, “Be  Mısır’da Mursi’yle de  nimsenen	çözüm,	doğal	çevreyi	en	az	düzeyde	etkileyecek	ve	 ulaşım	ihtiyacını	en	 iyi	şekilde	karşılayacak	tasarımdır.	Bu	çalışmalara	ve	söz	konusu	bölgede	30	yıldır	ağaçlandırma	yapılmamasına	rağmen,	 ODTÜ	arazisi	içinde	 yaklaşık	3.000	ağacın	 yol	yapımından	etkilenmesi	söz	konusudur”	denildi. Açıklamada şu uyarılar yapıldı: “Titizlikle	koruduğumuz	ağaçlardan	bir	 kısmının	yol	yapımı	 nedeniyle	kesilecek	 olması	Ankaralıların	 tepkisine	neden	olmaktadır.	ODTÜ	olarak,	bu	ağaçların	ve	 çevrenin	zarar	görmesini	önleyecek	her	 türlü	önlemin	alınmasını	önemli	ve	gerekli	 görüyoruz.”  görüşmek istiyoruz AYŞE	SAYIN	 ANKARA  Mısır hükümetinin davetlisi olarak Genel Başkan Yardımcısı Faruk	Loğoğlu	ve İstanbul Milletvekili Osman	Korutürk’ü Kahire’ye göndermeye hazırlanan CHP’den, hükümet kanadından gelen	“darbecilerle	görüşüyorlar”	 açıklamalarına,	“Muhatabımız	Sisi	değil,	Mısır	hükümeti”	yanıtı geldi. CHP heyeti izin verilirse Mısır’ın devrik Cumhurbaşkanı Muhammed	Mursi	ile de görüşmeyi planlıyor. CHP MYK toplantısında ağırlıkla, Loğoğlu ve Korutürk’ün Mısır ziyareti değerlendirildi. Loğoğlu temaslar hakkında bilgi vererek kendilerinin Genelkurmay Başkanı Sisi’nin değil, hükümetin davetlisi olduğuna işaret etti. Ziyaretle ilgili Cumhuriyet’e bilgi veren Loğoğlu, kendilerinin Mısır hükümetine herhangi bir telkin ya da tavsiye ile gitmediğini, ancak bölgenin önemli bir ülkesi olarak bir an önce “iç	barışın	sağlanması”	arzusunda olduklarını ileteceklerini söyledi. Başbakan	Tayyip	Erdoğan’ın, CHP ziyaretiyle ilgili açıklamalarına da dikkat çeken Loğoğlu,	“General	Sisi	ile	 görüşmüyoruz,	bizim	muhatabımız	ordu	değil,	hükümettir”	dedi. Ziyaretin, Washington büyükelçisiyken tanıştığı Dışişleri Bakanı Nebil	 Fehmi’nin daveti üzerine gerçekleştiğini belirten Loğoğlu, sosyal paylaşım sitelerinden ziyaretlerine ilişkin hükümete yakın kesimlerden yoğun kampanya yürütüldüğüne işaret etti. Bazı mesajlarda, “Neden	hep	AKP’yle	zıt	 ülkelere	gidiyorsunuz”	dendiğini belirten Loğoğlu, “Ben	de	yanıt	yazacağım,	‘AKP’nin zıtlaşmadığı ülke kaldı mı’ diye?”	dedi. Loğoğlu, sadece hükümet mensupları ile değil, fırsat olursa Müslüman Kardeşler temsilcileri ve devrik Cumhurbaşkanı Mursi ile de görüşmek istediğini belirterek “Böyle	bir	imkân	olursa	elbette	görüştürülürsek,	bundan	memnun	oluruz”	dedi. Tunus başta olmak üzere Ürdün, İran ve daha sonrasında Orta Asya cumhuriyetlerine de gitmek istediklerini belirten Loğoğlu, “Mısır	ziyareti	sonrasında	oralardan	da	 davet	geleceğini	düşünüyorum”	diye konuştu. Loğoğlu ve Korutürk, bugün İstanbul’da Cumhurbaşkanı Abdullah	 Gül	ile de görüşerek, Kılıçdaroğlu’nun Irak ziyareti ile ilgili hazırladıkları raporu sunacaklar. CHP heyetinin Mısır dönüşünde de Gül’e bilgi vereceği belirtildi.  ABD’ye ‘savaşa hayır’ mektubu Haber	Merkezi	 CHP Yurtdışı Örgütlenme Koordinatörü Ali	Kılıç, ABD Başkan Yardımcısı Joe	Biden, ABD Geçici Kongre Başkanı Patrick	Leahy ve ABD Temsilciler Meclisi Başkanı John	Bohner’e mektup yazarak Suriye’ye olası bir operasyona karşı olduklarını bildirdi. Suriye’ye silahlı müdahalenin bölgedeki kaos ve karışıklığa hizmet edeceğini keydeden Kılıç, “Ortadoğu’da	adeta	iç	savaş	olarak	nitelendirilen	durumların	çözümü	silahlı	müdahale	değil,	konuşma	 ve	uzlaşma	ortamlarını	sağlayacak	siyasi	girişimlerdir.	 Öyle	ki	komşumuz	Irak’ta	yaşananlar	ile	Mısır’da	devam	 eden	olaylar,	bu	çağrımızı	 güçlendirmektedir” dedi.  Savaşa	hayır	mitingleri CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel	Tekin	de MYK sürerken yaptığı açıklamada, Başbakan Erdoğan’ın eleştirilerine yanıt verdi. CHP’nin hiçbir zaman “darbelerden	beslenen	bir	parti	olmadığını”	belirten Tekin, ancak AKP’nin “darbe	sonucunda	oluşmuş	bir	iktidar	partisi”	 olduğunu söyledi. Tekin’in verdiği bilgiye göre Kılıçdaroğlu, 20 Eylül’de Adana’da “Savaşa	hayır”	mitingi yapacak. Takvim kesinleşmemekle birlikte mitinglerin Şanlıurfa ve Gaziantep’te devam etmesi planlanıyor. Trakya bölgesinde de “tarım	mitingleri”	yapılacak.  Mısır’ın elçisi dönmeyecek Dış	Haberler	Servisi Türkiye’nin Kahire Büyükelçisi Hüseyin Avni	Botsalı’nın görev yerine dönmesiyle ilgili açıklamalarda bulunan Mısır Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Bedir	Abdulbati, Mısır’ın Ankara Büyükelçisinin, “Türkiye’nin	Mısır’ın	 içişlerine	müdahalesi	durmadıkça” Ankara’ya dönmeyeceğini söyledi. Elçinin dönmesi için belirli şartlar olduğunu belirten sözcü, “Şu	durumda,	bizim	 konumumuz	eskiden	olduğu	 gibi	devam	edecek” dedi.  ‘Demokrasi korkusu’ OYA UĞRAL AYVALIK		Ayvalık’ta düzenlenen bir sergide panoya asılan gazetemizin “Çapulcu	Dünya”	manşetli 8 Haziran tarihli sayısı, polis tarafından “sıkıntı	 olmasın”	denilerek kaldırıldı. Belediye, ilçe emniyet müdürlüğü ve Vatandaşın Yeri Gönüllüleri tarafından, motosiklet kazalarına dikkat çekmek için Cumhuriyet Meydanı’nda “Analar	Ağlamasın” temalı bir etkinlik düzenlendi. Etkinlik öncesi Sokak Gazetesi panosundaki gazetemiz kaldırıldı. Ayrıca panonun başlığındaki “terör” sözcüğünün yazılı olduğu kâğıt da kıvrıldı. CHP il başkanı Muzaffer	Mavuk, “Demokrasiden	korkuyorlar” dedi. Altınova Belediye Başkanı Asım	Sürer de, 	“Bu	durum	polis	 üzerindeki	baskının	göstergesidir” dedi.  Suriye sınırında ilk şehit BARKIN ŞIK  ‘Mezarları kıranın kafasını kırarsınız’ MARDİN	(Cumhuriyet)	 Mardin’in Nusaybin ilçesi yakınlarında Bagok Dağı’nda 43 PKK’linin gömüldüğü mezarlık tahrip edildi. Nusaybin Belediye Başkanı Ayşe	Gökkan, “Yaşanan	olay		tahrik	edici”	dedi. Diyarbakır’da konuşan BDP Eş Genel Başkanı Selahattin	Demirtaş, “Bir	halkın	mezarlarını	tahrip	etmek	o	halkın	isyan	etmesi	için	yeterli	bir	gerekçedir.	Mezarları	tahrip	eden	askerlerin	haklarında	soruşturma	açacaklar	mı	izleyeceğiz.	Mezarları	kıranın	gerekirse	kafasını	kırarsınız”	diye konuştu.  ANKARA  Türkiye  Suriye sınırında 14 Ağustos’ta yaşanan kaçakçılık olayları sırasında mazot dolu bidonların ateşe verilmesi üzerine vücudunun yüzde 60’ı yanan Piyade Er Saddam Kalındodak şehit düştü. Bu olay, Suriye sınırındaki kaçakçılık faaliyetleri nedeniyle Türkiye’nin verdiği ilk şehit olarak tarihe geçti. TürkiyeSuriye Hududunda, 14 Ağustos’ta 2’inci Hudut Alay Komutan  lığı Murat Özeker Hudut Karakolu sorumluluk sahasında, Hudut Devriye Timi tarafından, Suriye’den Türkiye’ye kaçak mazot geçirmeye çalışan dört kişilik kaçakçı grubuna nöbetçiler tarafından müdahale edilmişti. Müdahale sonucu söz konusu kaçakçı grup, akaryakıt bidonlarını ateşe vermiş ve çıkan yangında Er Kalındodak alevlere maruz kalarak yaralanmıştı. Kalındodak 15 Ağustos’ta GATA Komutanlığında ameliyat edilmişti.  Mülteciler 500 bini geçti Davutoğlu yardım istedi Haber	Merkezi		Dışişleri Bakanlığı resmi twitter hesabından yaptığı açıklamada, “Ülkemizde	halen	20	ilimizdeki	20	geçici	barınma	merkezinde	200	bini	aşkın	Suriyeli	misafir	edilmektedir.	Ülkemizdeki	Suriyeli	sığınmacıların	sayısı	toplamda	500	bini	aşmıştır.	Geçici	barınma	merkezlerinde	bugüne	kadar	5.638	Suriyeli	bebek	dünyaya	gelmiştir” bilgilerini verdi. Dışişleri Bakanı Ahmet	Davutoğlu, BM Mülteciler Yüksek Komiseri Antonio	Guterres ve Suriye’ye komşu ülkelerin bakanları, İsviçre’de bir araya geldi. Toplantı sonrasında Suriyeli sığınmacılar için uluslararası destek çağrısında bulunuldu. Davutoğlu, “Sığınmacı	krizi	için	yeni	bir	 küresel	farkındalığa	ihtiyaç	var” dedi.  Bugüne kadar İslam dünyasındaki saldırılarda kaç Müslüman öldürüldü? Çetelesini tutmadıysanız yuh size! 4 milyon mu yoksa 10 milyon mu? Çetele tutmaktansa, çöreklendiğiniz bu milletin hazinesi üzerinde çakırkeyf olmanın; cepleri dolduruyor, paraları han ve apartmanları yığıyor olmanın sizler için uyuşturucu bağımlıları gibi keyif verici olduğunu biliyoruz! Kuban’a kulak verin bakın, sizin vicdanlarınızın derinliklerine, eğer kaldıysa biraz, sesleniyor: “Müslümanlar son 30 yılda kimlerin öldüğünü anımsamak zorundalar: Afganlılar, Pakistanlılar, İranlılar, Iraklılar, Mısırlılar, Lübnanlılar, Filistinliler, Libyalılar, Yemenliler, Sudanlılar, Somalililer, Endonezyalılar, Malililer. Kürt ve Türkleri de unutmayın...” HHH Bay RTE, çevrenizde kafası çalışan kimse yok mu!? Size, Suriye’de akıllı bir yol seçelim, diyecek? Başbakan, bu ülkeyi ikiye üçe parçalamayalım, dini laiklerin ve muhaliflerin defterini dürmek ve yok etmek için bir siyaset aracı olarak kullanmayalım... Bunun sonucu, diğer İslam ülkelerindeki gibi, emperyalistlerin de kışkırtacağı iç savaş olur... Tıpkı diğer ülkeler gibi bu ülkede de Müslümanlar kırılır gider.. Demiyor mu, diyen mi yok, bu basit gerçeğe aklı basmayan mı kalmadı bu iktidarda, ülkede? İşe, Suriye savaşını önleyerek başlayın! Savaşa hayır, yaşasın barış deyin! Hemen! Şimdi!  Ey	Amerikancı	iktidar	Müslümanları!  Kilis’te kimyasal temizleme çadırı kuruldu  KİLİS	(AA)	 Kilis’te, Devlet Hastanesi’nin bahçesine Suriye’den kaçan ve kimyasal silaha maruz kalmış kişilere yönelik kimyasal temizleme çadırı kuruldu. Kamu Hastaneleri Birliği Tıbbi Hizmetler Başkanı Serdar Sarıfakı, gazetecilere yaptığı açıklamada, sağlık hizmetlerinde kullanılmaya yönelik hazırlanmış 72 metrekarelik çadır ile kimyasal, biyolojik, radyasyon ve nükleer vakalara yönelik 35 metrekarelik iki çadırın Yalova Sağlık Müdürlüğü’nden temin edildiğini belirtti.   
            
    
