Katalog

16 EYLÜL 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFAİ [email protected] Gaz bombası ve yeni B EKONOMİ 13 karakollara dev bütçe üyük artış: Bilgi Üniversitesi’nin ‘Türkiye’de Sosyal Koruma Harcamaları: 20062013 Raporu’na göre, 2013’te düşürülmesi planlanan iç güvenlik harcamaları devasa miktarda arttı. Sebebi ise İçişleri Bakanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü harcamalarının artması. Ekonomi Servisi Bütçe Kanunu’na göre, 2013’te düşürülmesi planlanan iç güvenlik harcamaları her yıl katlanarak artıyor. 2013 için kanunlaşan harcama tutarı 27 milyon 328 bin 556 TL. 2012 yılı “iç güvenlik” harcamaları son 7 yılın en yüksek seviyesine çıktı. İçişleri Bakanlığı ve Emniyet harcamalarda başı çekerken her iki alana sermaye aktarımı, yeni karakollar ve gaz alımı “iç güvenlik” harcamalarını artırdı yorumuna neden oluyor. Örtülü ödenekten yapılan gizli hizmet harcamalarının ne kadarının iç güvenlik ne kadarının askeri amaçlı olduğu bilinmiyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Sivil Toplum Kuruluşları Eğitim ve Araştırma Birimi, Prof. Dr. Nurhan Yentürk’ün başkanlığında “Türkiye’de Sosyal Koruma Harcamaları: 20062013” başlıklı rapor hazırladı. Etkin Haber Ajansı’nın derlediği raporda, iç güvenlik harcamalarının polis, gizli servisler ve istihbarat servisleri, kamu kurumlarındaki özel güvenlik şirketlerine yapılan ödemeler ve sivil savunma harcamalarından oluştuğu belirtildi. Ayrıca paramiliter Ötekileştirici! Başbakan son ODTÜ olaylarını kendince yorumlarken, çoğu kez yaptığı gibi yanlış bir genelleme yapıyor ve sol her zaman ötekileştirir diyor! Doğrudur, sol her türlü sömürücüleri, özellikle de ücretli emeği sömürenleri ötekileştirir. Sol, özgürlükçüdür, bu nedenle özgürlükleri bastırmak için şiddet ve baskı yolunu seçenleri ve her türlü faşizmi ötekileştirir; sol eşitlikçidir, eşitliği özümseyemeyenleri ötekileştirir. Sol barış karşıtlarını ötekileştirir. Sol gücünü bilimsel bilgiden alır, bilim düşmanlarını ötekileştirir. Sol çevrecidir, kıyı, orman ve dere talancılarını ötekileştirir. AKP solun ötekileştirdiklerini bağrına basıyor; emeği ötekileştiriyor! HHH Başbakan’ın ötekileştirmeleri emekle sınırlı değil; yaşamın her alanını kapsıyor. AKP, kendisine yandaş olmayan sermayeyi; Sünni mezhebinden olmayan Müslümanları; dinin devlet işlerine karıştırılmamasını savunan laikleri; başörtülü olmayan kadınları; sanatçıları, evde tutamadığı yüzde elliyi ya da toplumun yarısını, tümüyle ötekileştiriyor. Hukukun evrensel ilkelerini kuşa çeviren, eğitim sistemini çökerten AKP, toplantı ve gösteri yürüyüşü haklarını kullananlara uyguladığı aşırı polis şiddeti sonucu yaşanan ölüm ve yaralamalarla toplumsal dayanışmayı ötekileştiriyor. Basın çalışanlarının hükümetin doğrudan ya da dolaylı baskılarıyla sermaye sahiplerince işsiz bırakılması sonucu yalnızca toplumun bilgisiz ve bilinçsiz kalmasına yol açılmıyor, en temel hak ve özgürlükleri de ötekileştiriyor. Kadınerkek eşitliğine inanmadığını saklamayan Başbakan, böylelikle insanlığın uzun savaşımlardan sonra kazandığı bir evrensel insan hakkını, yani, kadınerkek eşitliğini ötekileştiriyor. AKP dış politikada Suriye örneğinde olduğu gibi, açıkça savaş çığırtkanlığı yapıyor; barışı ötekileştiriyor. AKP, heykeli, müziği, balesi, operası ve tiyatrosuyla sanatı ötekileştiriyor. Başta üniversiteler olmak üzere bilimsel araştırma kurumlarını uyguladığı baskıcı kadrolaşma politikasıyla işlevsiz bırakan, ilahiyat fakültelerinde felsefe tarihi dersinin kaldırılmasını sağlayan AKP, sonuçta, bilimi ötekileştiriyor. HHH Yıllardır topluma türbanı dayatan ve türban giyinmeyenlerin ve eşlerinin ötekileştirilmesine yol açan Başbakan, geçenlerde yaptığı TrabzonRize gezisi sırasında Çayeli halkına biri erkekler, öbürü de kadınlar için olmak üzere iki ayrı olimpik yüzme havuzu yapılacağını açıklayarak sporda da hiçbir biçimde onaylanamaz bir ötekileştirme örneği verdi. Ötekileştirme çelişkinin çocuğudur. Buenos Aires’te önce, halkı Müslüman bir ülkeye ilk kez olimpiyat verilmesi istenerek sporun evrensel değerleriyle bağdaşmayan bir gerekçeye başvuruldu; birkaç saat sonra olimpiyat alınamayınca da Müslüman olduğumuz için vermediler denilerek dünyanın Müslüman olmayan halklarına yönelik ürkütücü bir ötekileştirme yolu seçildi. Bu davranış ve görüşlerin, ruhu ve bedeniyle özgürleşen insanın daha hızlı, daha yüksek ve daha güçlü olarak özetlenen olimpiyat kavramıyla bağdaşmadığı çok açıktır. Suçluyu başka yerlerde aramanın anlamı yok, süreklilik kazanan ötekileştirme anlayışı, doğal olarak, 2020 Olimpiyatları’nın ülkemizde yapılması girişiminin ne yazık ki başarısızlıkla sonuçlanmasına neden oldu. HHH Solu ötekileştiriyor diye suçlayan Başbakan ve AKP iktidarı, hakiki ötekileştiren olarak kin tohumları ekiyor; çok derin toplumsal yaralar açıyor; ülkenin geleceğini karartan onulmaz zararlar veriyor! G izli hizmet harcaması: Yeni karakol yapımı ve 2013’te kullanılan gaz bombası, ‘iç güvenlik’ adı altında verilen harcamaları artırdı. İç güvenliğe 2010’da 19 milyon TL harcama yapılırken bu oran 2011’de 21 milyon 198 bin TL’ye 2012’de ise 25 milyon 311 bin TL’ye fırladı. Hedefi aştı! İçişleri Bakanlığı’nın 2011 ve 2012’deki gerçekleşmiş harcamalarında en önemli artışın sermaye transferi ve sermaye giderlerinde olduğu görülüyor. Bunu mal ve hizmet alımları ve personel giderleri izliyor. Emniyet Genel Müdürlüğü’nün harcamalarındaki artış ise en büyük olarak sermaye transferi kaleminde görülüyor. Personel harcamaları ve mal ve hizmet alımı aynı oranda büyüyor. Bu artışlar içinden sermaye giderlerinin 2012’den itibaren TOKİ tarafından Doğu ve Güneydoğu’da yapılan 250 adet karakol inşaatı nedeniyle, mal alımlarının ise biber gazı alımları ile ilgili olup olmadığı bilinmiyor. Raporda, bunun öğrenilebileceği bir kaynak olmadığı belirtildi. İç güvenlik harcamalarının GSYH’ye oranı 2012 başında yüzde 1.13 olarak kanunlaşırken, 2012 sonunda 1.27 olarak gerçekleşti. ve eğitimi askeri birliklerce yapılan bölüklerin askeri harcamalar içinde kabul edilmesi gerekirken, köy korucularının maaşları ve kullandıkları silahlar İçişleri Bakanlığı’nın harcamaları içinde yer aldığı için, bu kalemin de iç güvenlik harcamalarına dahil edildiği kaydedildi. Rapora göre iç güvenliğe 2010’da 19 milyon TL harcama yapılırken bu oran 2011’de 21 milyon 198 bin TL’ye 2012’de ise 25 milyon 311 bin TL’ye fırladı. İç güvenlik harcamalarında en büyük pay Emniyet Genel Müdürlüğü’ne ait. Yıllara göre, Emniyet Genel Müdürlüğü’nün harcamaları şöyle: 5 milyon 161 bin 782 TL (2006), 6 milyon 59 bin 708 TL (2007), 6 milyon 885 bin 824 TL (2008), 8 milyon 12 bin 844 TL (2009), 9 milyon 402 bin 56 TL (2010), 11 milyon 394 bin 398 TL (2011), 13 milyon 119 bin 577 TL (2012). Emniyet Genel Müdürlüğü’nün 2013 yılı kanunlaşan harcama tutarı ise 14 milyon 777 bin 121 TL. 2014 yılı için bütçe öngörüsü 16 milyon 216 bin 641 TL, 2015 yılı için 17 milyon 652 bin 981 TL. Gelire göre komisyon u Bankalar, müşterilerini gelirlerine göre ayırıp her gelir grubu için ayrı komisyon oranı belirleyecek. Bankalar bu komisyon oranlarını BDDK’ye sunacak, son kararı BDDK verecek. Ekonomi Servisi Bankalar ile Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) arasındaki “komisyon” pazarlıkları son aşamaya geldi. Wall Street Journal’ın haberine göre BDDK’nin, müşterilerini gelirlerine göre ayırmaları ve her gelir grubu için ayrı komisyon oranı belirlemeleri görüşü bankalar tarafından da kabul edildi. Ancak bankaların gelir gruplarını nasıl belirleyeceği, bu konudaki kriterlerin ne olacağı henüz belli değil. Çünkü özellikle kredi kartı ve hesap açılımı sırasında müşteriden bir gelir belgesi talep edilmiyor. Diğer yandan bankalar, kredi yeniden yapılanma ücreti ve kredi kartı nakit çekim ücreti gibi BDDK’nin kaldırılmasını istediği konularda kurulu ikna etmiş görünüyor. Bankalar ile BDDK arasında bazı komisyon ve ücretlerin kaldırılması ya da oranlarının azaltılması 3 aydır sürüyordu. Bu konuda son kararı ise BDDK verecek. Komşuda bankalar kapıya kilit vuracak Ekonomi Servisi Yunanistan’da, bankacılık sisteminin yeniden yapılandırılması kapsamında 2017’ye kadar bine yakın banka şubesi kapatılacak. Ülkede son dönemde günde ortalama iki banka şubesi kesin olarak faaliyetlerine son verdi. 20132014 arasında ise 800 ila 1000 arasında şubenin kapanması bekleniyor. 2012’de 3 bin 350 olan banka şubesi sayısı yeniden yapılanma sonunda yüzde 2530 oranında azaltılarak 2 bin 350 ile 2 bin 500’e düşürülecek. Ülkede krizin patlak vermesinin ardından bazı bankalar birleşme yoluna gitmiş; birkaç ay içinde 11 banka haritadan silinmişti. Prime Mall Gaziantep’in açılışı Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey, Prime Development CEO’su Artuğ Çetin’in katılımıyla yapıldı. Göçmenlerin iş bulması daha zor Prime Mall G.Antep’te müşteri ile buluştu Ekonomi Servisi Prime Development’ın; Prime Mall İskenderun ve Prime Mall Antakya’dan sonra üçüncü AVM projesi olan Prime Mall Gaziantep açıldı. Türkiye’de proje değeri 500 milyon dolardan fazla gayrimenkul geliştirmiş olan şirket, 5 yıl içinde yatırımlarını 1 milyar dolara çıkarmayı hedefliyor Açılışta konuşan Prime Development Üst Yöneticisi (CEO) Artuğ Çetin, 56 bin m2 kiralanabilir alana sahip olan Prime Mall Gaziantep’in belirlenen tarihten 4.5 ay önce tamamlandığını vurguladı. Çetin, “Perakendecimize daha erken ciro yapma imkanı sunduk. Bu, 7080 Milyon dolarlık ek bir ticaret hacmine karşılık geliyor” dedi. Çetin, 150 milyon dolarlık yatırımla hizmete açılan Prime Mall Gaziantep’te kiralama oranlarının yüzde 95’e ulaştığını belirtti. Prime Mall Gaziantep’te Ekonomi Servisi Alman Ekonomi Enstitüsü (IW) istihdam piyasasında Almanlar ile yabancıların durumunu kıyasladı. Federal İstihdam Dairesi’nin verilerine dayanan araştırma, Alman vatandaşı olmayanın iş bulma şansının daha düşük olduğunu ortaya koydu. Araştırmada, sadece oturma izni olan yabancılar göz önünde bulunduruldu. Almanya’da işsizlik oranı haziranda yüzde 7 iken, Alman pasaportu olmayanlar arasında işsizlik yüzde 14 olarak kaydedildi. Arap ülkelerinden gelenler listenin başında yer aldı. Alman Ekonomi Enstitüsü’nden Holger Schäfer “Temel durum şu, yabancılar arasında GAP, Starbucks, işsizlik Almanlara oranla çok daMothercare, Haha fazla. Toplam 460 bin yabanyal Kahvesi, Racı işsizden 140 bini Türk, 29 bini miz, Jeanslab, Fred İtalyan. Türkiye’den gelen yaPerry gibi Gaziantep bancılar arasında işsizlik, Alpazarında ilk kez yer manların yaklaşık ikiüç kaalacak birçok marka butı. İşsizlik en fazla Lüblunurken; yıllık 10 milnan, Irak, Afganistan, İran’dan gelen yabanyon ziyaretçi hedeflenicılar arasında görüyor. Proje 2 bin 500 kilüyor” dedi. şilik istihdam yaratacak. SwissCare Türkiye pazarında İsviçre merkezli dermokozmetik ürünlerini tüketicinin beğenisine sunan SwissCare 40 ülkenin yanı sıra artık Türkiye pazarında da yer alacak. İğnesiz botoks etkisi sağlayan Beautytox ürünü ile Türkiye pazarına giren SwissCare ürünleri İsviçre’de üretiliyor. Şampuandan selülit kremine, antiaging’den gençleştirici serumlara kadar geniş alanda ürünü bulunan markanın Türkiye pazarındaki sözcüsü ve dağıtımcı firması Romak İlaç ve Sağlık Hizmetleri olacak. Öncelikli olarak İstanbul’un büyük semtleri AVM ve eczanelerinde satışı gerçekleştirilecek olan markanın sonraki hedefleri arasında Ankara ve İzmir gibi büyük kentler bulunuyor. 2B’den 454 milyon TL gelir MUSTAFA ÇAKIR Türkiye’deki ofisler modern Koleksiyon Mobilya Yönetim Kurulu Üyesi Koray Malhan, Türkiye’de yer alan ofislerin Avrupa ve Amerika’da yer alan ofislerden daha modern bir yapıda olduğunu belirterek “Türkiye’de genç nüfus ve gelişen ekonominin varlığı modern ofislerin varlığını ve büyümesini hızlandırıyor. Türkiye’de sürekli yeni işler, yeni ofisler yapıldığı için birçok AvrupaAmerika şehrine göre daha iyi ofisleri Türkiye’de görüyoruz” dedi. 2013 158 milyon TL ciro hedeflediklerini kaydeden Malhan, cironun 88 milyon TL’sini ofis mobilyalarından elde edeceklerini ve gelecek 10 yıl içerisinde Koleksiyon olarak 100’den fazla ülkede markalaşmak istediklerini ifade etti. ANKARA Hükümet, kamuoyunda 2B olarak bilinen taşınmazların satışından şimdiye kadar 454 milyon 706 bin lira gelir elde etti. Peşin ya da taksitle gerçekleştirilen satışlardan toplam 9.8 milyar lira gelir hedefleyen hükümet, kaynağın yüzde 15’ini Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na aktaracak. MHP Manisa Milletvekili Sümer Oral’ın soru önergesini yanıtlayan Maliye Bakanı Mehmet Şimşek 10 Temmuz itibariyle hak sahiplerinden 350 bin 776 kişinin tebligatının hazırlandığını ve 297 bin 314 kişiye gönderildiğini aktardı. Son açıklanan rakamlar toplam gelir beklentilerinin altında kaldı. Şimşek, 2B taşınmazlarının satışından yaklaşık 9.8 milyar gelir elde edilmesinin tahmin edildiğini bildirdi. Şimşek’e göre elde edilen gelirin yüzde 3’ü Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne, yüzde 15.20’si Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na geri kalanı genel bütçeye aktarılacak.