Katalog

1 TEMMUZ 2013 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 41. İSTANBUL MÜZİK FESTİVALİ GÖRKEMLİ BİR KAPANIŞ KONSERİYLE SONA ERDİ 19 Çağdaş sanat toplum gündeminde GEZİ PARKI DİRENİŞİ BAĞLAMINDA KÜLTÜR POLİTİKALARINDAN 13. İSTANBUL BİENALİ’NE BERAL MADRA Gezi’den Aya İrini’ye Köçekçe EGEMEN BERKÖZ de büyük coşku yaratan Köçekçe ile sona eren konser, ondan daha kısa bir yapıtAçılış konseri önce 4 Haziran’da, sonra 9 la, çağdaş çoksesli Rus müziğinin kurucuHaziran’da yapılmak istenip de yapılamasu sayılan Glinka’nın Ruslan ve “Ludmilyan 41. İstanbul Müzik Festivali 29 Hazila Uvertürü” ile başladı. Onu izleyen, Anran akşamı Aya İrini Müzesi’ndeki kapanış tonin Dvorak’ın “Op.53 La Minör Kekonseriyle sona erdi. Kapanışa, sürekli şeman Konçertosu”nda kuşağının en iyi kefi Sascha Goetzel’in yönettiği Borusan İsmancılarından birini, Maxim Vengerov’u tanbul Filarmoni Orkestrası’nın konserin so dinledik. nunda alkışlara teşekkür için çaldığı parça Vengerov, gittikçe yoğunlaşan alkışlara damgasını vurdu. Aslınise, Bach’ın “Sarabande”ı da çalınan yapıta “parça” ile ustalığını da bir kez dau 41. İstanbul Müzik demek yanlış; çünkü, orha göstererek teşekkür etFestivali’nin 29 Haziran kestra genellikle çalındıti. Böylece, konserin ilk ğı gibi ikiüç dakikalık bir akşamı Aya İrini Müzesi’ndeki bölümü kulaklarımızda parça değil, Ulvi Cemal Vengerov’un ayrıntıları orkapanış konseri sona erdi. Erkin’in yaklaşık 9 dakitaya çıkaran, incelikli yoruKapanışa, sürekli şefi ka süren ünlü yapıtı “Kömunu bırakarak bitti. Konçekçe Süiti”ni seslendirser ve festival ise orkestraSascha Goetzel’in yönettiği mişti bu kez. nın ikinci bölümde seslenBorusan İstanbul Filarmoni Çağdaş çoksesli müziğidirdiği, Richard Strauss’un Orkestrası’nın konserin mizin belki de en çok çalıNietzsche’nin “Böyle Busonunda alkışlara teşekkür için yurdu Zerdüşt” adlı yapınan yapıtı olan ve ilk kez Ankara’da Ernst Praetoçaldığı parça damgasını vurdu. tından esinlenerek besteledirius yönetimindeki Cumği aynı adlı senfonik şiiriyle hurbaşkanlığı Filarmoni sona erecekken Gezi’nin çoOrkestrası’nın seslendircukları izlenceyi değiştirtti. diği “Köçekçe”yi son kez de, geçen 4 HaBakınız yazının başı. ziran günü, yani festivalin açılış konserinin Festivalin bitişiyle AKM’siz beşinci müyapılamadığı gün, Gezi Parkı’nda, gönülzik mevsimini de geride bırakırken 2007’de lü müzikçilerden oluşan İstanbul Çapulcular “35. Festival”in açılışında Sayın Şakir Orkestrası Gezi Filarmoni şef Sascha GoetEczacıbaşı’nın festivalin en büyük mekân zel yönetiminde seslendirmişti. sponsoru olarak I. Konstantin’e teşekkür Aya İrini’yi dolduran müzikseverleredişini anımsadım da utandım. mi bağlamında, sanat üretiminin toplumsal/kamusal işlevi Gezi Eyleminin anlam ve belirginleşirken “Bienal olmaiçeriği sanat üreticileri ve lı mı”, “Nasıl olmalı” sorulaemekçileri tarafından yıllardır rı soruluyor. üretilen sanat yapıtlarında ve Bienal’in ve temsil ettiği bu yapıtları tanıtan metinlerde üretimin/etkinliğin iktidarın zengin bir bellek oluşturuyor. kültür politikası içinde yer alGezi Eylemi’nde sergilenen madığı açıktır; dolayısıyla bigörsel/metinsel /işitsel malzeenal kamusal para ile değil, menin 1980’lerden günümüze özel sektör parası ile yapılabiüretilmekte olan postmodern liyor. Sanat ortamı yakın döve ilişkisel sanattan ne kadar neme kadar bu yapısal durumu etkilendiğini izledik. kabullendi; çünkü bienal konBu gerçeğe karşın, Gezi Eyseptleri 2000’lere kadar keskin lemi boyunca basın ve medya ideolojik savlar taşımıyordu. her zaman olduğu gibi tükeBienal konseptleri toplumun tim ve eğlence kültürünü “sasorunları üstüne yapılanmaya nat” olarak imledi. Neyse ki başladığında ve ideolojik savzamanın ruhuna denk düşen lar ileri sürdüğünde, sanat orErdem Gürbüz performantamı kavram ile bienal sponsı çağdaş sanatı kaçınılmaz bir sorları arasındaki ilişkiyi sorbiçimde siyasetin ve toplumun gulamaya ve çelişkiyi işaret u Zamanın ruhuna denk düşen Erdem Gürbüz gündemine taşıdı. TBMM’ye etmeye başladı. Örneğin, tanıde John Cage müziği girdiktım malzemelerinde sanatçıperformansı, çağdaş sanatı kaçınılmaz bir biçimde ten sonra, umarız bu ivme siların görünmez, sponsorların siyasetin ve toplumun gündemine taşıdı. Gezi Eylemi yasetçilerin günümüz sanatıaşırı görünür olması, açılışlarda bağlamında, sanat üretiminin toplumsal/kamusal nı anlamaları ve sanatı tükesanatçıların ve sanat uzmanlatim/eğlence kültürüyle harmanrının değil sponsorların konuşişlevi belirginleşirken “Bienal nasıl olmalı” layan basın ve medya için bir ması eleştirildi. sorusu soruluyor. milat olur. Gezi Parkı Eylemi, kent ve Yine de iktidarın bu üretoplum ekseninde yaşamsal sosından desteklemektedir. tim alanının etkilerini ve ekorunları ve kamusal alan üstünUfuktaki olumsuz yapılanmalara nomik değerini kavramasının zor oldeki toplumsal ve bireysel hakları sakarşı koyabilecek tek güç, çağdaş saduğunu görmekteyiz; bütün özgürvunuyor. İktidarı sarsan ve küresel nat üretimi, içeriği ve estetiğidir. Bu lükler için olduğu gibi bu alanda da yankı bulan bu olay, aynı kavram üsgücün nasıl sessiz bir biçimde bir kukendisi için bir risk olduğunu sezetüne kurgulandığı ileri sürülen 13. İsşak insanı bir yönden etkilediğini Ge tanbul Bienali’ni yönetilmesi zor bir rek yeni engelleyici yasalar hazırlızi Eylemi kanıtlamıştır. yor. http://t24.com.tr/haber/sanatalasürece sokuyor. Türkiye’nin çağdaş sanat üretimininaideolojikmudahale/232362 linTürkiye demokrasisinin yaşamsal nin çıktılarından birisi olan İKSV’nin sınavdan geçtiği sırada, demokrasinin kinde okuyacağınız gibi kurulması planlanan ve hiç kuşku olmasın kuru düzenlediği İstanbul Bienali, her ne ana damarlarından olan sanatsal dükadar izleyicisi henüz 100 bini aşalacak olan sanat konseyi bugüne kaşünce ve ifadeyi kitlelere ulaştıran etbildiyse de kitlesel bir etkinlik sayıdar kazanılmış olan alan ve haklakinliklerden vazgeçmek olamaz; anlır ve yine her ne kadar geniş bir sarı da yok edecek niteliktedir. Bu tam cak bu bienal konsepti ve etkinliklenatçı kitlesinin uluslararası uzmanbir tepeden inmeci kültür sistemi yarinin bu sürecin gereklerine göre yelarla karşılaşmasını sağlayamıyorpılanmasıdır. http://www.istanbultniden tanımlanması ve düzenlenmesi sa da uluslararası ortamla sürekli ilişvforumfair.com/content.asp?id=144 de kaçınılmaz görünüyor. ki ve ilgiyi sağlamaktadır. Gezi Eylelinkinde de okuyacağınız gibi, medGeldiğimiz noktada “sanat etkinya kültürü+tüketim kültürü likleri” Gezi Eylemi’nin nedenleri (TV ve diziler) bu hükümebağlamında bireysel özgürlükler, ifatin kültür vizyonunu oluşde özgürlüğü ve diğer temel demokturuyor. ratik haklar için verilen mücadelede Bu üretimin arkasındaki önemli bir işlev taşıyabilir. tek destekçi olarak görünen Bu alanda üretim yapanlar ve özel sektörün kültür politiemekçiler bir süre için alanın gücünü, kası da işin doğası gereği etkisini ve haklarını korumak ve sürve neokapitalist özellikdürmek için ortak davranış ve eylem lerle şirket çıkarları doğiçinde çalışabilirler; bu da olumsuz rultusundadır ve sanatı yasal gelişmeler bağlamında özellikle salt ekonomik değeri açıgerekli görünüyor. Başak Özçelik’e uygulanan polis işkencesine ÇEVBİR’den kınama KAZI ÇALIŞMALARININ 23 YILDIR DEVAM ETTİĞİ ANTİK KENT ZİYARETE AÇILIYOR Metropolis’in gizemi... Kültür Servisi İzmir’in Torbalı ilçesinde bulunan, adını Ana Tanrıça’dan alan Metropolis antik kentindeki kazı çalışmaları Celal Bayar Üniversitesi Arkeoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Serdar Aybek’in başkanlığında bugün başlıyor. Kazı çalışmalarının 23 yıldır devam ettiği antik kent, Sabancı Vakfı, MESEDER (Metropolis Sevenler Derneği) ve Torbalı Belediyesi desteği, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Celal Bayar Üniversitesi işbirliğiyle bu yıl ziyarete açılacak. Bu yıl da yeni yapılar topluluğu, buluntu ve eserleri gün ışığına çıkararak Metropolis’in gizemini çözmeye devam edeceklerini açıklayan Aybek, “2008 yılında başladığımız aşağı hamam (palaestra) yapısındaki kazı çalışmalarımızı bu yıl tamamlamayı ve hamamı eksiksiz olarak ortaya çıkarmayı hedefliyoruz. Bununla birlikte Metropolis kentinin resmi yapılarının yoğunlaştığı orta kent (kent meclisi binası, hamam yapısı, stoa ve çevresi) alanında yeni bir çalışmaya başlamayı düşünüyoruz” dedi. ‘Sorumlular cezalandırılsın’ Kültür Servisi Çevirmenler Meslek Birliği ÇEVBİR, Gezi Parkı olayları sırasında MütercimTercümanlık öğrencisi Başak Özçelik’e polisin uyguladığı işkenceyi kınayarak sorumluların göstermelik değil, hukuka ve vicdana uygun bir biçimde soruşturmaya tabi tutularak derhal cezalandırılmasını istedi. ÇEVBİR’in kamuoyuna açıklamasında şöyle denildi: “Ülkemizin gündemini değiştiren Gezi Parkı olayları sırasında, MütercimTercümanlık öğrencisi Başak Özçelik’e polisin uyguladığı işkenceyi kınıyoruz; kameraların ve milyonların gözleri önünde sergilenen bu akıl almaz şiddetin durdurulmasını talep ediyoruz. Mesleğimizden birisine yönelmesi sebebiyle doğrudan ilgi alanımıza giren ve duyarlılığımızı bir kat daha artıran bu olay neticesinde, sorumluların göstermelik değil, hukuka ve vicdana uygun bir biçimde soruşturmaya tabi tutularak derhal cezalandırılmasını talep ediyoruz. Bu tür olayların yaşanmaması için, mesleki birliktelikler dahil olmak üzere, her türlü dayanışmaya destek vereceğimizi kamuoyuna duyuruyoruz.”