Katalog

24 NİSAN 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET [email protected] SAYFA Naile Akıncı retrospektifi 25 Mayıs’a kadar İş Sanat Kibele Galerisi’nde KÜLTÜR 15 Tuvalle baş başa 75 yıl Adana’da ‘Abidin Dino Yılı’ Aratos dergisi dosya hazırladı, Karahan Kitabevi ‘Adana Yazıları’nı yayımladı Kültür Servisi Tarsus’ta yayımlanan tarih, felsefe, kültür, sanat dergisi “Aratos”, MartNisan 2013 sayısını, doğumunun 100. yılı dolayısıyla Abidin Dino’ya ayırdı. Adana’daki Karahan Kitabevi de, Abidin Dino’nun “Adana Yazıları”nı kitaplaştırdı. Geçen ocak ayında kuruluşunun 10. yılını kutlayan Aratos dergisi, 2013’ü “Abidin Dino Yılı” ilan ederek son sayısında kapsamlı bir Abidin Dino dosyasına yer verdi. Uğur Pişmanlık’ın yayın yönetmenliğindeki derginin 56. sayısında Dino’nun yaşamöyküsünün yanı sıra Nâzım Hikmet ve Fakir Baykurt’un Dino’yla ilgili şiirleri, Ferit Edgü, M. Şehmus Güzel, Zeynep Oral ve Murat Baycanlar’ın yazıları yer aldı. Dergide Dino’nun yaşamından çeşitli fotoğraflara da yer verildi. Karahan Kitabevi de, Abidin Dino’nun “Adana Yazıları”nı yayımladı. Murat Baycanlar’ın yayıma hazırladığı kitapta, Dino’nun II. Dünya Savaşı yıllarında sürgün olarak bulunduğu Adana’da “Türksözü” gazetesinde Sarı Çizmeli imzası ve kendi imzasıyla yayımladığı yazıları bir araya getirildi. u Naile Akıncı’nın tuvale aktardıkları karşısında gözlerimizin kapıldığı renk ahengi, izleyeni İstanbul’un başına gelenler hakkında derin bir kedere boğabilir. Onun resmettiği İstanbul’un siluetlerine bugün tarihidoğal peyzajı zedeleyen görüntüler girmiş durumda. NAZLI PEKTAŞ Cumhuriyet dönemi resminin en güçlü peyzaj ressamlarından Naile Akıncı’nın İş Sanat Kibele Galerisi’nde açılan retrospektif (19492013) sergisi, izleyiciyi sanatçının 75 yıllık sanat yaşamında rengârenk bir gezintiye çıkarıyor. Akıncı, doğaya uzattığı gözlerini fırçasına sunarak; yıllardır İstanbul’u ve zaman zaman yaşadığı başka yerleri tuvalinin sınırları içine kaydeder. Boya ve fırçayla tuvale aktardıkları karşısında gözlerimizin kapıldığı renk ahengi, izleyeni İstanbul’un başına gelenler ve gelmekte olanlar hakkında derin bir kedere boğabilir. Zira onun resmettiği İstanbul’un siluetlerine bugün tarihidoğal peyzajı zedeleyen başka görüntüler girmiş durumda. Akıncı’nın renkleri resmini yaptığı şeyin o andaki ruhudur. Işığı, şeylerin olanca konturlarını, ayrıntılarını ortaya çıkarır. Sanatçının, “Eyüp Çeşitlemeleri”, “Bebek Çeşitlemeleri”, “Boğaziçi”, “Küçüksu”, “Ortaköy”, “İstinye”, “Haliç”, “Arnavutköy”... adlı resimleri İstanbul’un yavaş yavaş elimizden kayıp gidişinin capcanlı tanıklarıdır. Naile Akıncı, mora bürünen baharı, laciverde akan geceyi, İstanbul’a savrulan erguvanları resmederken bedenini bu kente teslim eder. Resmini yaptığı yer; bir liman, bir ev ya da bir köprü, onun tuvalinde onunla yeniden canlanır. Baktıklarını tuvaline yerleştirirken; resme aktardıkları, o yerle girdiği sessiz diyalogdur. Anadolukavağı’nın aydınlığı, zeytin ağacının kendine dolanmış bedeni, günbatımının kenti örten kızıl tülü... Akıncı için baktıkları gördükleridir. Gördükleri ise Akıncı’da tamamlanarak izleyiciye sunulur. Naile Akıncı’nın peyzajları, sanatsal değerleriyle birlikte 75 yıllık üretim içinde değerlendirildiğinde resmedildikleri yerin, tarih içindeki değişim ve dönüşümünü de belgeleyen görsel kaynaklardır. SİNEMA OYUNCULARI ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI İLE BİR ARAYA GELDİ BALİ’NİN MÜZAYEDESİ 27 NİSAN’DA Hoca Ali Rıza Naile Akıncı’nın ‘Haliç’ adlı yapıtı. Faiz Köprülü Koleksiyonu. kaydolmuş. Nurullah Berk ve Bedri Rahmi Eyüboğlu’nun öğrenciliği yanında Şefik Bursalı yönetimindeki Cour de Soir çalışmalarını sürdüren sanatçı, Léopold Lévy ve Zeki Kocamemi atölyelerinde çalışarak, 1943’te Akademi’nin Resim Bölümü Orta Kısmı’ndan mezun olmuş. Rahatsızlığı nedeniyle öğrenimine 6 yıl kadar ara verip 1949’da yeniden Akademi’ye dönmüş, 1952’de Yüksek Resim Bölümü Zeki Kocamemi Atölyesi’nden mezun olarak profesyonel sanat yaşamına adımını atmış. 75 yılda, başta İstanbul olmak üzere AnNaile Akıncı Otoportre. Lale ve kara, İzmir, Atina ve Cengiz Akıncı Koleksiyonu. JaponyaNiigata’da bugüne kadar toplam 48 Sanatçının son dönem çalışmakişisel sergi gerçekları arasında karşımıza çıkan otoleştiren sanatçı, tuvaliyle baş baportreleri de Akıncı’nın kendisiyşa geçirdiği yıllar için şöyle diyor: le baş başa kaldığı anlarının, geç“75 yıl... Tuvalimle baş başa gemişi de o ana katarak tuvale aktarçirdiğimiz, birbirimize ihanet dığı izleridir. etmeden, sıkılıp arkamızı dönMüzelerden ve özel koleksiyonmeden geçirdiğimiz koskoca bir lardan derlenen yapıtların oluştur75 yıl. Geriye baktığımda, zihduğu sergi, Akıncı’nın sanat yaşanime düşen yüzlerce kelimeyi mının değişik evrelerini kronolojik elekten geçirsem şayet, duygubir seçkiyle yan yana getiriyor. larımı özetleyen tek bir kelime 1964’te ilk kişisel sergisikalıyor: Şükür.” ni İstanbul’da açan Naile AkınAkıncı’nın manzaraları içincı, 1938’de Güzel Sanatlar de dolaşmak için İş Sanat KibeAkademisi’nin sınavını kazanale Galerisi’ne uğrayın. Son tarih 25 rak Resim Bölümü Orta Kısmı’na Mayıs. ‘Yapımcılar oyuncularını sigortalasın’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Oyuncular Sendikası’na bağlı sinema sanatçıları, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten “sigorta ve özlük hakkı” talebinde bulundu. Sendika üyeleri Çelik’e, tüm sinema oyuncularının 5510 sayılı “Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Yasası madde 4/A” uyarınca “sigortalı” olması gerektiğini vurguladı. Görüşmede “Babam ve Oğlum” adlı filmde rol alan çocuk oyuncu Ege Tanman da Bakan Çelik’in koltuğuna oturarak, “çocuk işçiliği” ni anlattı. Oyuncular Sendikası’ndan, başkan Mehmet Ali Alabora, Şebnem Sönmez, Tuba Erdem ve Parla Şenol’un yer aldığı görüşmede oyuncular, daha önce SGK ile gerçekleştirikleri görüşmelere atıfta bulunarak Çelik’e dizi ve sinema filmlerinde rol alan oyuncuların çalışma şartlarını anlattılar, işveren durumundaki yapımcılar tarafından sigortalanmaları gerekliliğine vurgu yaptılar. Tanman da dünyada ulusal ve uluslararası sözleşmelere aykırı olarak milyonlarca çocuğun çalıştığını belirterek, Türkiye İstatistik Kurumu’nun hazırladığı en güncel işgücü anketine göre, Türkiye’de 893 bin çocuğun iş yaşamında yer aldığını dile getirdi. Bu sorunun çözümü için işçi ve işveren kuruluşları, sivil toplum örgütleri ve üniversitelerle çalışmaların sürdüğünü ifade eden Tanman, 20052015 yılları arasını kapsayan “Çocuk İşçiliğin Önlenmesi İçin Zamana Bağlı Politika ve Program Çerçevesi” ile ayrıntılandırılan bir dizi faaliyetin Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı koordinasyonunda yürütüldüğünü söyledi. Sendikanın başkanı Mehmet Ali Alabora da sendika olarak kültür ve sanatsal faaliyetlerde çalışan çocukların çalışma şartlarını düzenlemek için yasa teklifi hazırladıklarını belirterek, düzenlemenin zaman kaybedilmeden yasalaşmasını istediklerini ifade çocuk işçiliğinin mazur görülebilecek bir durum olmadığını ifade etti. Klasikler ve çağdaşlar Kültür Servisi Bali Müzayede’nin 27 Nisan Cumartesi günü İstanbul Sofa Hotel Balo Salonu’nda düzenlenecek müzayedesinde Türk resminin klasik ve çağdaş eserlerinin yanı sıra hat sanatının önemli eserleri ve padişah fermanları da satışa sunulacak. Müzayedede Hoca Ali Rıza, Hikmet Onat, Halil Paşa, Bahriyeli İsmail Hakkı, İbrahim Çallı, Nazmi Ziya gibi ressamların tablolarının yanı sıra Erol Akyavaş, Burhan Doğançay, Mübin Orhon, Selim Turan, Abidin Elderoğlu, Ömer Uluç, Ergin İnan, Turan Erol, Adnan Çoker, Güngör Taner, Şadan Bezeyiş, Fahrelnisa Zeid, Ferruh Başağa, Fikret Mualla, Devrim Erbil, Mehmet Güleryüz, Abdurrahman Öztoprak gibi çağdaş sanatçıların yapıtları da alıcısını arayacak. Galatalı Ahmet Naili Efendi’nin yazımını Hicri 1217 yılında bitirdiği Kuranıkerim’i de 275 bin liradan satışa sunulacak. Müzayedede Galatalı Ahmet Naili Efendi’nin yanı sıra İsmail Hakkı Altunbezer, Hafız Osman, Mustafa Halim Özyazıcı, Yahya Hilmi Efendi, İsmail Zühdi Efendi, Macid Ayral, Galatalı İzzet, Hamid Aytaç’ın hat eserleri de yer alıyor. 19. yüzyıl İtalyan sanatçısı Edoardo Toscani’ye ait “Üsküdar Mihrimah Sultan Camii ve Çeşmesi” konulu bir başyapıt da müzayedede yer alacak eserler arasında. Müzayede sergisi, müzayede gününe kadar Bali Müzayede Sergi Salonu Maçka’da görülebilecek. (www.balimuzayede.com) n Kültür ServisiÜnlü Amerikalı sinema oyuncusu Kim Novak, Alfred Hitchcock’un 1958’de çektiği ve dünya sinemasının başyapıtları arasında sayılan “Vertigo” filminin restorasyonu dolayısıyla 66. Cannes Film Festivali’ne onur konuğu olarak katılacak. Filmin baş oyuncusu Kim Novak “Vertigo”nun restore edilmiş versiyonunun gösterimine katılacak ve festivalin kapanış töreninde ödüllerden birini sunacak. Novak, 1959’da da Delbert Mann’ın “Gecenin Yarısı” adlı filminin gösterimi dolayısıyla Cannes Film Festivali’ne katılmıştı. Kim Novak Cannes’da onur konuğu