Katalog

SAYFA CUMHURİYET 22 ŞUBAT 2013 CUMA 12 “bağımsız” Kürdistan devletini kurmak değil miydi? 1999’da saklandığı Suriye’den çıkarılınca Kenya’da yakalanarak terörle mücadele eden “bordo berelilerce” Türkiye’ye getirildi. (Bu görevi yerine getirenler Ergenekon terör örgütü bağlamında Silivri Cezaevi’nde hücredeler!) Apo hazretleri yargılandı. Yargılamada PKK’yi kurup yönettiğini kabul etti. İdam cezasına çarptırıldı. Ancak AB uyum yasaları gereği ölüm cezası kaldırıldığı için İmralı Adası’nda yaşamboyu bir başka sürgün konumunda… 16 Şubat’ta İngiliz Guardian gazetesinde “Öcalan İçin Özgürlük” başlıklı “uluslararası lobi kampanyasının” çağrısında Apo hazretlerinin serbest bırakılması girişiminin başlatıldığı dikkati çekti! Aynı günlerde Türk basınına İmralı Adası’na kimlerin gideceğinin tartışmaları yansıdı. Artık, ne “çocuk katili Abdullah Öcalan” ne de “Apo” deniliyor. “İmralı” adı Apo ile özdeşleştirilerek neredeyse “Kâbe’ye” dönüştürülüyor! Her konuya burnunu sokarak padişahlık yolunda ilerleme azmini Başbakan Recep Tayyip Erdoğan bu konuda da gösterdi ve “PKK ile kucaklaşanlara izin yok!” dedi. Devletin güvenliğinden sorumlu MİT’in, Apo hazretleri ile ziyarete gidecek kişiler arasında “arabuluculuk” ortamı için çaba içinde olduğu gözleniyor. Apo hazretlerinin “BDP eşbaşkanlarının ziyaretlerini” istemesine karşılık Erdoğan’ın “oluru” ile Adalet Bakanlığı “İmralı’ya” gidecek “heyet” üyelerini BDP milletvekilleri Pervin Buldan, Sırrı Süreyya Önder, Altan Tan olarak belirledi. Heyet, özgürlüğü için “uluslararası lobi kampanyası” da başlatılan Apo hazretlerini ziyaret için cumartesi günü adaya gidecek. Tabii bunu üçüncü, dördüncü heyetler de izleyecek. Sonrasında belki de Apo’nun bir kentte cezasını “evde” çekmesinin yolu açılacak… Sonrası mı? Mandela’yı, Napolyon’u, Makaryos’u anımsayın… HHH Dünyaca ünlü tıp insanı Başkent Üniversitesi kurucusu Prof. Dr. Mehmet Haberal, hastalıktan kıvrandığı Silivri’deki hücresini şöyle tanımlıyor: “5.8x2.2 m içerisinde yiyorum, içiyorum, yatıyorum, kalkıyorum, duş alıyorum, tuvalet yapıyorum. 15’e 30 santimlik bir yerden bana yemek veriliyor. Her taraf beton ve demir... Bu şartlarda ancak yırtıcı hayvanlar muhafaza edilebilir. Ben bilim adamıyım, hayvan değilim!” HHH Yıllarını terörle mücadeleye vermiş birkaç yüz onurlu Türk subayı ile birlikte “terörist” suçlaması ile yargılanan Silivri’de hücre konuğu eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ mahkemeye bazı tanıkların dinlenmesini önerdi. Kimlerin? Ardılı olarak görev yapan Orgeneral Işık Koşaner ve dört kuvvet komutanının... Mahkeme bu tanıkların dinlenmesini reddedince, Başbuğ’un avukatları bu tanıkları Ceza Muhakemeleri Usulü Yasası’nın 178. maddesine göre “dinlenmeleri” için duruşmaya kadar getirdiği halde, bu kuralın gereği yine yerine getirilmedi. Oysa bu dava nasıl başlamıştı? Haham mı, neyin nesi olduğu anlaşılmayan Tuncay Güney’in ihbarını geçerli kabul etmiş ve baş terörist Apo’nun sağ kolu Şemdin Sakık’ı bile tanık olarak dinlememiş miydi? DIŞ HABERLER dishab@cumhuriyet.com.tr ‘Öcalan’a Özgürlük!’ 14 yıl önce Güney Afrika’da “Robben Adası’nda” Nelson Rolihlahla Mandela’nın hücresini ziyaret ederken, bugün Türkiye’de yaşanan olayları görür gibi olmuştum! Bir hukukçu olan zenci Mandela, beyazların “ırk ayrımı” güden siyasasına karşı öğrenciliğinden beri örgütler içinde yer almıştı. Daima şiddet dışı gösteriler ve tepkilerde öne çıkıyordu. 1961’de bazı kamu hedeflerine bombalı saldırılara karıştığı gerekçesiyle “hükümeti devirme” suçlaması ile 1962’de yaşam boyu hapis cezasına çarptırıldı. Dünya basınında başlatılan “uluslararası lobi kampanyasının” etkisiyle 1990’da özgürlüğüne kavuştu. 1994’te “devlet başkanı” oldu. 1993’te Nobel “Barış Ödülü”, ABD’nin en büyük “Başkanlık Özgürlük Madalyası” ve Rusya’nın da en üstün “Lenin Ödülü” dahil olmak üzere 250 çeşit ödül verildi. HHH Tarihsel bir başka “adaya sürgün cezası” da Fransa’da Napolyon Bonapart’a uygulanmıştı. 300 gün süren cezasını çektiği Akdeniz’deki Elbe Adası’ndan kaçarak yeniden “imparatorluk” tahtına oturdu. Rahat durmayıp Belçika’ya saldırdıktan sonra İngilizler devreye girince Vaterloo’da yenildi. 100 günlük bu sürenin sonucunda bu kez İngilizlerin sürgüne gönderdikleri Atlantik’teki St. Helena Adası’nda öldü. HHH Bir başka “ada sürgünü” ise Mihail Hristodulu Muskos ya da kısaca Makaryos olarak bilinen Kıbrıslı Ortodoks din adamıdır… 1955’te ada yönetimini elinde ‘Berlusconi’ye oy vermeyin’ bakan Mario Monti’nin yürürlüğe Dış Haberler Servisi Avrupa (REUTERS) koyduğu ekonomik reformların deParlamentosu (AP) Başkanı Martin vamının gerektiğini söyledi. Schulz, İtalya’da 2425 Şubat’ta yaSosyal demokrat Schulz, 2003’te de pılacak genel seçimlerde eski BaşbaBerlusconi’yi bir filmdeki Nazi topkan Silvio Berlusconi’ye oy verillama kampı gardiyanına benzetmişti. memesini istedi. Alman Bild gazeVergi kaçakçılığından hapis cezatesinin haberine göre, Schulz, “Essı alan Berlusconi hakkında, reşit olki başbakan sorumsuz yönetimiyanketlermayan bir hayat kadınıyla cinsel ilişle İtalya’yı uçurumun eşiğine ge Berlusconi de solun gerisinde. kiye girme suçlamasıyla dava açılmıştı. tirdi. Kişisel çıkarlarını savunuyor. Gelecek pazar ve pazartesi günleri yapılacak İtalyanların ülkeleri için doğru seçimi yapacağına eminim” diyerek İtalya’da mevcut Baş seçimlerde merkez sol “Demokratik Parti”nin parlamentonun alt kanadı temsilciler meclisinde kontrolü sağlaması bekleniyor. Ancak “Demokratik Parti”nin parlamentonun üst kanadı cumhuriyet senatosunda çoğunluğu sağlamak ve hükümet kurabilmek için Monti’nin başında olduğu “Merkez İttifak”ın desteğine ihtiyacı var. Monti, önceki gün Almanya Başbakanı Angela Merkel’i, İtalya’da sol bir hükümet kurulmasını istememekle suçlamıştı. Ancak Alman hükümet sözcüsü “Merkel’in, İtalyan seçimlerine ilişkin herhangi bir açıklaması yoktur. Geçmişte de olmamıştır” dedi. AP Başkanı, pazar günü sandık başına gidecek olan İtalyan seçmenlere seslendi 17 araç içinde yanarak öldüler Dış Haberler Servisi Suriye’nin başkenti Şam’da ikti u Muhalefet ile rejim arasında “doğrudan görüşme” gündemdeyken dardaki Baas partisi bürosunun ya başkentte Baas binası önünde düzenlenen saldırıda en az 53 kişi öldü. kınlarında meydana gelen bomSMDK içerisindeki en önembalı saldırıda en az 53 kişi öldü. li muhalif oluşum olan SuriRusya Büyükelçiliği’nin de buye Ulusal Konseyi’nin (SUK) lunduğu Mazraa semtinde bomEsad devrilinceye kadar herbalı otomobille gerçekleştirildiği hangi bir diyaloğa karşı oldubelirtilen eylemde 200’den fazla ğu kaydedildi. kişinin yaralandığı, binaların da zarar gördüğü bildirildi. Görgü brahimi destekliyor tanıklarının ifadesine göre patlaHatib’in rejimle görüşme önemada alev alan 17 otomobil içinrisi Rusya ve İran tarafından da dekilerle birlikte yandı. olumlu karşılanırken BMArap Suriye devlet televizyonu, 16 Birliği Suriye Özel TemsilciliKasım Meydanı’nda, El İman Caği görevi altı ay daha uzatılan mii yakınlarında gerçekleştirilen Lakhdar İbrahimi de Hatib’in bombalı saldırının ardından bir asplanına destek verdiğini belirtkeri karargâhın yakınına da top ti. İbrahimi, “BM gözetiminateşi açıldığını duyurdu. PatlamaB ombalı araçla gerçekleştirilen sal de, Suriye muhalefeti ile ‘kabul nın gerçekleştiği yerde bir ilkokulun dırının ardından yaralılara ilk yardım edilebilir’ bir Suriye delegasyobulunduğu, çok sayıda çocuğun da sivil halktan geldi. (Fotoğraflar: SANA) nu arasında başlayacak olan yaralandığı gelen haberler arasınbir diyalog, karanlık tünelden da. Rusya Büyükelçiliği’nin cam kere amacıyla düzenlenen Kahire çıkışın başlangıcı olabilir” dedi. larının kırıldığı ve çalışanlarından toplantısında, Suriye Muhalif ve Rusya Dışişleri Bakanı Sergey bazılarının da yaralandığı belirtildi. Devrimci Güçler Koalisyonu’nun, Lavrov da dün Arap Ligi Genel Sek(SMDK) yetkilisi Halid Nasır, reteri Nebil el Arabi ve bazı Arap ahire toplantısına SMDK Başkanı Ahmet Muaz diplomatlarla Moskova’da yaptığı denk geldi el Hatib’in, Esad rejiminin “el görüşmenin ardından “Suriye’de Saldırının Suriye muhalefetinin leri kana bulaşmamış” yetkili iki yıllık savaşın sona erdirilmerejimle görüşme önerisinin tartışıl leriyle görüşme önerisinde bu sinin zamanı geldi” dedi. Ancak dığı dünkü bir günlük Kahire top lunduğunu, bu tanıma uygun ki Lavrov, tarafların diyaloğun “ne lantısına denk gelmesi dikkat çekti. şi olarak da Suriye Devlet Baş tür” ve “ne düzeyde” yapılacaSuriye rejimiyle “doğrudan kan Yardımcısı Faruk Şara adı ğına karar vermeleri gerektiğini görüşmeler” konusunu müza nı telaffuz ettiğini belirtti. Ancak de sözlerine ekledi. HİZBULLAH ÖSO’NUN HEDEFİNDE Dış Haberler Servisi Özgür Suriye Ordusu (ÖSO), Lübnan Hizbullahı’nı sınır ötesine ateş açmakla suçlayıp karşılık verme tehdidinde bulundu. ÖSO, Hizbullah’a saldırıları durdurması için 48 saat süre verdi. ÖSO Genelkurmay Başkanı General Selim İdris, Fransız haber ajansı AFP’ye telefonla yaptığı açıklamada, “Geçen hafta Hizbullah Lübnan topraklarından Kuseyr çevresindeki köylere bombardımanlar düzenledi. Bunu kabul edemeyiz” dedi. AA’ya konuşan ÖSO’ya bağlı Özgür Subaylar Topluluğu Komutan Yardımcısı Albay Hisam el Avvak ise Hizbullah’ın Suriye ve Lübnan’da bulunan bölgelerini bombalamaya başladıklarını öne sürdü. İ ‘TÜRKİYE’DEN SİLAH SEVKIYATI AZALDI’ Dış Haberler Servisi ABD’de yayımlanan Los Angeles Times gazetesi, Suriyeli muhaliflere yurtdışından sağlanan silahların azaldığını, Türkiye’den silah sevkıyatının da önemli ölçüde gerilediğini yazdı. Gazete, muhalif liderlerin, kendilerine ağır silah vermemeleri yönünde Körfez ülkelerine baskı yaptığına inandıkları ABD’yi suçladıklarını da bildirdi. Geçen yıl Körfez ülkelerinden gelen hafif silahların çoğunun Türkiye üzerinden sevk edildiğini belirten gazete bu sayede muhaliflerin, tankları tahrip ederek, saldırı helikopterleri ve savaş uçaklarını düşürebildiğini, Halep ve İdlib kentlerindeki geniş alanları ele geçirebildiğini belirtti. K Guardian’da çağrı... bulunduran İngilizlere karşı ayaklanmaları örgütledi. İngilizler 1956’da Makaryos’u Şeyseller’de Mahe Adası’na sürgüne gönderdiler. Ancak geride bıraktığı silahlı “Kıbrıslı Savaşçılar Ulusal Örgütü (EOKA)” terörü tırmandırdı. Kıbrıs’ın Yunanistan’a bağlanmasını amaçlayan “Enosis” ilkesinden vazgeçtiğini söylemesi üzerine Kıbrıs’a dönmemesi koşulu ile serbest bırakıldı. Gittiği Atina’da siyasal etkinliğini sürdürdü. Türklerin de “Taksim” tezinden vazgeçmesi üzerine Kıbrıs’a döndü ve “cumhurbaşkanı” seçildi. Ancak rahat durmadı… 1963’te EOKA’cıların Türklere karşı terör eylemlerini yönlendirdi. Yunan cuntasının darbesiyle devrilince Malta Adası’na kaçtı ve Türkler adaya çıktı. Malta’dan Londra’ya geçti. Türklerin adayı bölmeleri ve dünya basınında başlatılan “uluslararası lobi kampanyasının” etkisiyle adaya dönerek güneydeki Rum Yönetimi’nin başına geçti, 1977’de öldü. HHH Kaderin cilvesi bir başka terörist, üstelik 30 bin kişinin katili Abdullah Öcalan da (Apo) yaşam boyu hapis cezasını İmralı Adası’nda sürgün olarak çekiyor. 1984’te kurduğu ve kısa adı PKK olan “Partiya Karkeren Kurdistan’ın (Kürdistan İşçi Partisi’nin)” amacı, Türkiye Cumhuriyeti’nin doğugüneydoğusu, Irak’ın kuzeyi, Suriye’nin kuzeydoğusu ve İran’ın güneybatısında İspanya ayakta İspanya’nın kuzeyindeki Pamplona eyaletinin yerel parlamentosu önünde toplanarak iş talebinde bulunan ve hükümetin tasarruf önlemleri adı altındaki kesintilerine karşı gösteri yapan protestocular polisle çatıştı. (Fotoğraf: AP) Pistorius’u soruşturan polise cinayet suçlaması Güney Afrikalı yetkililer olay geDış Haberler Servisi Kız arkadaşı Reeva Steenkamp’ı öldür cesi Pistorius’un evine giren ilk demekle suçlanan Güney Afrikalı am dektif olduğu belirtilen Botha’nın pute atlet Oscar Pistorius ile ilgi tam yedi ayrı cinayete teşebbüsli soruşturmayı yürüten dedektifin ten suçlandığını açıkladı. İki pode cinayete teşebbüs zanlısı oldu lisle birlikte mayıs ayında mahkemeye çıkacağı belirtilen ğu bildirildi. Hilton Botha Botha’nın ve söz konuadlı dedektif, soruşturmaysu polislerin alkollüyken la ilgili raporunda yer alan, devlet malı olan bir araçatletin evinden çığlık sestan, içinde yolcular bululeri geldiği yönündeki ifanan bir minibüse ateş açdesini daha sonra geri çektıkları öne sürülüyor. mişti. Botha, Pistorius’un Olayın, 2009 yılında yargılanması sırasında atmeydana geldiği, Botha letin avukatlarınca sorguve iki meslektaşının 2011 lanırken çelişkili açıklamalarda bulunmuş, iddi Dedektif Botha. yılında gözaltına alındıkalarını kanıtlayamamıştı. (Fotoğraf: AFP) ları belirtildi.