21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
8 ARALIK 2013 PAZAR CUMHURİYET SCA Müzik Vakfı Onur Ödülü töreninde Ertuğrul Oğuz Fırat’tan eleştiriler KÜLTÜR 17 [email protected] James Robertson’ın fotoğrafları Koç Üniversitesi AnaMed’de ‘CSO ‘Atatürk’ü seslendirmedi’ SELDA GÜNEYSU Osmanlı “Bir süre sonra Cumhurbaşkanlığı’ndan bana bir yazı geldi. Eserde oratoryo için kullanmış olduğum şiirler ve yazıların yeterli olup olmayacağı yönünde bir inceleme için eser Türk Dil Kurumu’na (TDK) gönderilmiş. Biliyorsunuz TDK, eski TDK değil. Bir süre sonra başka bir yazı daha geldi. TDK, eseri incelemiş, seslendirilmesi durumunda yararlı olabileceğini belirtmiş, ancak üyelerden biri eserde geçen ‘Düşman almış ülkeyi’ dizesinin yerine ‘Düşman kuşatmış ülkeyi’ demenin daha etkileyici olduğunu belirtmiş! Bir süre sonra da yapıtın CSO’ya seslendirilmek üzere gönderildiği belirtildi. CSO’dan yanıt bekledim. Sonunda şöyle bir yazı geldi: ‘Yıllık programımızı tamamladığımızdan yapıtı seslendiremeyiz.’ Böyle buyurmuşlar. Böylece CSO’nun taşlaşmış bir program anlayışı olduğunu kabul etmekten başka çare kalmadı bana.” SAMİ KISAOĞLU ANKARA Sevda Cenap And Müzik Vakfı (SCA) tarafından her yıl verilen “Vakıf Onur Ödülü Altın Madalya” bu yıl besteci, ressam, yazar ve şair Ertuğrul Oğuz Fırat’a takdim edildi. Fırat, törende yaptığı konuşmada, Atatürk için bir yapıtı olduğunu ve bu yapıtının Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nca seslendirilmediğini belirterek “CSO’nun artık taşlaşmış bir program anlayışı olduğunu kabul etmekten başka çare yok” dedi. SCA’nın düzenlediği “Altın Madalya Ödül Töreni” önceki gün akşam MEB Şura Salonu’nda gerçekleştirildi. Törende, 91 yaşındaki Ertuğrul Oğuz Fırat’ın besteci kimliğinin yanı sıra yazar, şair, ressam ve yargıç olduğu belirtilerek, Türkiye’ye çağdaş müzik alanında pek çok eser kazandırdığına vurgu yapıldı. Fırat, ödülünü SCA Başkanı Mehmet Başman’ın elinden alırken yaptığı konuşmada hem vakfı, hem Cumhurbaşkanlığı’nı, hem de CSO’yu eleştirdi: “91 yaşına gelmiş, artık eskiden ilgilendiğim tüm sanat dallarıyla ilgilenecek gücüm kalmamış, gözüm görmez, kulaklarım duymaz durumdayken bana ödül vermenizin nedenini çok merak ettim. Çünkü yapıtları seslendirilmiş, eserleri sergilerde boy göstermiş bir sanatçı değilim. Öyle sanıyorum ki vakfın yönetim kurulunun sayın üyelerinin yüzde 80’i benim yapıtlarımı ne dinlemiş, ne resimlerimi görmüş ne de kitaplarımı okumuştur. Öyleyken kurum bana bu madalyayı verdi. Anladığım şu oldu: Bana bu ödül arkadaşım İlhan Usmanbaş’ın önerisiyle verilmiş. Ben bu ödülü, bu nedenle dostum Usmanbaş’ı kırmamak için kabul ediyorum.” Aşağı yukarı 30 yıl önce ‘Atatürk’ eseri için bir öğrencisinin bu yapıtı Cumhurbaşkanlığı’nın kütüphanesine göndermesi için ısrar ettiğini, bunun üzerine Cumhurbaşkanlığı’na bir yazı yazarak eseri gönderdiğini belirten Fırat, sözlerini şöyle sürdürdü: başkentinde bir usta İstiklal Caddesi 181 numarada yer alan Koç Üniversitesi Anadolu Medeniyetleri Araştırma Merkezi (AnaMed), fotoğraf dünyasının 200. doğum yılını kutladığı İngiliz seyyah, hakkâk ve fotoğrafçı James Robertson’ın çalışmalarından oluşan bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Kırk yıl boyunca Osmanlı’nın başkenti İstanbul’da devletin sikke ve madalyalarını tasarlamanın yanı sıra imparatorluk topraklarının büyük bir kısmını fotoğraflayan Robertson’ın fotoğraf baskıları, suluboya çalışmaları ve fotoğraf albümlerinden oluşan sergi “Osmanlı Başkentinde Fotoğrafçı ve Hakkâk” ismini taşıyor. Küratörlüğünü Bahattin Öztuncay’ın üstlendiği, Ömer M. Koç Koleksiyonu’ndan seçilen işlerden oluşan sergide sanatçının Kırım Savaşı sırasında çektiği fotoğraflardan, İstanbul’un mimari yapıları ve günlük yaşamına odaklandığı fotoğraflara uzanan oldukça geniş bir seçki yer alıyor. 2 Şubat 2014 tarihine kadar açık kalacak sergi kapsamında Öztuncay tarafından hazırlanan “ROBERTSON: Fotoğrafçı ve Hakkâk” isimli kitapta ise sanatçının fotoğrafçı ve hakkâk kimlikleri ayrıntılı bir biçimde ele alınıyor. İstanbul fotoğraflarıyla uluslararası ölçüde bilinirlik kazanan ve o güne kadar Avrupalı gravürcülerin oluşturduğu Doğu algısının değişmesine yol açan Robertson’ın İstanbul’daki hikâyesi, Osmanlı darphanesinde u Ömer M. Koç Koleksiyonu’ndan seçilen işler AnaMed’de 2 Şubat 2014 tarihine kadar görülebilecek. Sergide, İstanbul’un mimari yapıları ve günlük yaşamına odaklanan fotoğraflar ağırlıkta. Büyükdere, 1857 Pınar Du Pre’nin ‘Snapshot’ sergisi açıldı Kültür Servisi Pınar Du Pre’nin, “Media Fusion” adını verdiği kendine has tekniğiyle yarattığı eserlerinden oluşan “Snapshot” adlı sergisi açıldı. Gallery LiNART’taki sergi portre ve manzara temalı eserlerden oluşuyor. 4 Ocak 2014 tarihine kadar açık kalacak sergide sanatçı, insanların trafikteki öfke krizlerini, maskeli ve süslü yaşamlarını, kısaca insanlık hallerini, diğer bir deyişle tüketim toplumu içindeki yarışını eserlerine taşıyor. (1841) baş hakkâk olarak göreve atanması ile başlar. 1850’de İstanbul Pera’da ilk fotoğraf stüdyosunu kuran sanatçı, 1852’de İstanbul’un fotoğraflarını ilk kez kadrajına konuk eder. Kendisini fotoğraf tarihinin vazgeçilmez bir ismi haline getirecek olan İstanbul fotoğraflarını uluslararası alanda ilk defa 1855’te ocak ve şubat aylarında Londra’da sergiler. Sanatçı fotoğraf ve suluboyalarında İstanbul’un kendine has renkli yaşamını, doğayla denizin birleştiği eşsiz manzaraları ve mimari eserleri konu olarak seçer. Robertson’ın hazırladığı fotoğraf albümleri de onun kariyerinde ayrı bir öneme sahiptir. Londra’da basılan ve bu sergi kapsamında AnaMed’de sergilenmekte olan “İstanbul Manzaraları” (Photographic Views of Constantinapole)  albümü ise sanatçının en güzel ve ayrıntılı albümleri arasındadır. Albümde Robertson, İstanbul görüntülerini yakın kadrajlarla, çoğunlukla ön planda insan figürleri eşliğinde, farklı açılardan kurgulamıştır. Bu tarz çekimler zamanla onun fotoğraflarının bir alameti farikası olarak kabul edilir. İstanbul’daki fotoğraf çekimlerinde Sultanahmet, Ayasofya, Beyoğlu, Galata ve Tophane civarlarında yoğunlaşan usta fotoğrafçının, İstanbul Boğazı dizisi ve Asya yakasından çektiği fotoğraflar da bulunmaktadır. Günümüzde bilinen savaş fotoğrafçılığı çalışmalarının ilk örneklerinden birini ise Kırım Savaşı sırasında ve sonrasında cephede çektiği fotoğraflarla veren Robertson, bu fotoğraflarla engin bir görsel dünya oluşturur. 185457 yılları arasında Atina, Malta, Kudüs ve Kahire’de yaptığı çekimlerle Londra, Paris, Manchester ve Edinburgh’da sergilere katılan Robertson, uluslararası düzeyde de büyük bir üne kavuşur. ‘İstanbul’a Mim Koyduk’ Kültür Servisi “İstanbul’a Mim Koyduk” başlıklı resimfotoğraf sergisi Şeli Sanat işbirliğiyle Mim Hotel’de sergileniyor. 11 Ocak’a kadar açık kalacak sergi, Ceylan Dökmen, Hale Eryaman, Hülya Küpçüoğlu, Oğuz Makal, Oğuz Meriç, Tijen Şikar, Rıza Aydan Turak, Mehmet Özcan, Çetin Özer, Şeli Abut Benhabib’in eserlerinden oluşuyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle