Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                SAYFA	  CUMHURİYET	  5	ARALIK	2013	PERŞEMBE  8  HABERLER  AYM, Balbay’ın seçilme hakkının ihlal edildiğine ve tutukluluğun makul süreyi aştığına hükmetti  Haksızlığı giderin İLHAN TAŞCI ANKARA		Anayasa Mahkemesi, gazetemiz yazarı, CHP İzmir Milletvekili Mustafa	Balbay’ın siyasi haklarını kullanmasına yönelik hukuksuzluğu tescil ederken; bu haksızlığı gidermesi için kararın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. “Milletin	temsil	 yetkisinin	ölçüsüzce	ihlal	edildiğine” hükmeden mahkeme, kararına gerekçe olarak Balbay’ın siyasi haklarını kullanamamasını gösterdi. Bu nedenle, İstanbul 13. ACM’nin, Anayasa Mahkemesi’nin saptadığı siyasi faaliyette bulunamamasına ilişkin ihlali ortadan kaldırılması yani Balbay’ın tahliyesine karar vermesi gerekiyor. Balbay’ın avukatları da bugün tahliye talebiyle mahkemeye başvuracak. Anayasa Mahkemesi, Ergenekon davasında 34 yıl hapse mahkum edilen ve yaklaşık 5 yıldır tutuklu olan gazetemiz yazarı Balbay ile 12 yıl hapse mahkum edilip kararla birlikte tahliye olan CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet	Haberal’ın, uzun tutukluluk, adil yargılanma hakkı ve seçilme hakkının ihlali yönünden yaptıkları bireysel başvuruları görüştü. Başkanvekili Serruh	Kaleli	 başkanlığındaki Anayasa Mahkemesi Birinci Bölümü heyeti, öncelikle Balbay’ın tutuklanmayı haklı gösterecek somut olay, olgu ve bilgi mevcut olmadığı halde tutuklandığı iddiasını “açıkça	 dayanaktan	yoksun	olması”, adil yargılanma hakkı ile ifade özgürlüğünün ihlal edildiği savı yönünden ise “başvuru	yollarının	tüketilmemiş	 olması”	nedeniyle kabul edilemez buldu. Saatler süren tartışma sonunda heyet, Balbay’ın “seçilme	hakkının	ihlal	edildiği” ve “tutukluluğun	makul	süreyi	aştığı” savını kabul edilebilir buldu. Heyet, tutukluluğun makul süreyi aşmasına ilişkin Anayasanın 67. maddesinin 1. fıkrasında düzenlenen “Vatandaşlar,	kanunda	 gösterilen	şartlara	uygun	olarak	seçme,	seçilme	 ve	bağımsız	olarak	veya	bir	siyasi	parti	içinde	 siyasi	faaliyette	bulunma	ve	halkoylamasına	 katılma	hakkına	sahiptir” hükmü ile bağlantılı olarak 19. maddesinin 7. fıkrasındaki, “Her	ne	 sebeple	olursa	olsun,	hürriyeti	kısıtlanan	 kişinin,	kısa	sürede	durumu	hakkında	karar	 verilmesini	ve	bu	kısıtlamanın	kanuna	aykırılığı	 halinde	hemen	serbest	bırakılmasını	sağlamak	 amacıyla	yetkili	bir	yargı	merciine	başvurma	 hakkı”nın ihlal edildiğine karar verdi. AYM, seçilme hakkının ihlal edildiği iddiasıyla ilgili de anayasanın 19. maddesinin 7. fıkrasıyla bağlantılı olarak, 67. maddesindeki seçme ve seçilme hakkının ihlal edildiğine hükmedildi. Balbay’a, 5 bin lira manevi tazminat ödenmesine hükmeden mahkeme, Balbay tarafından yapılan 172 lira 50 kuruş harç ve 2 bin 640 lira vekâlet ücretinden oluşan toplam 2 bin 812 lira 50 kuruş yargılama giderinin de ödenmesine karar verdi. AYM heyeti, Balbay ile ilgili kararın bir örneğinin İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesini de karar altına aldı. Kararın mahkemeye ulaşmasının ardından Balbay hakkında tahliye kararı verilmesi gerekiyor. Çünkü Anayasa Mahkemesi, ihlal olarak Balbay’ın tutukluluğu nedeniyle siyasi haklarını kullananamasını kararına gerekçe yapıyor. Anayasa Mahkemesi’nin Kuruluşu ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun’un 50. maddesinde “Tespit	edilen	ihlal	bir	mahkeme	 kararından	kaynaklanmışsa,	ihlali	ve	sonuçlarını	 ortadan	kaldırmak	için yeniden	yargılama	 yapmak	üzere	dosya	ilgili	mahkemeye	 gönderilir.	Yeniden	yargılama	yapılmasında	 hukuki	yarar bulunmayan	hallerde	başvurucu	 lehine	tazminata	hükmedilebilir	veya	genel	 mahkemelerde	dava	açılması	yolu	gösterilebilir.	 Yeniden	yargılama	yapmakla	yükümlü	 mahkeme,	Anayasa	Mahkemesinin	ihlal	 kararında	açıkladığı	ihlali ve	sonuçlarını	ortadan	 kaldıracak	şekilde	mümkünse	dosya	üzerinden	 karar	verir” hükmü yer alıyor. Dolayısıyla AYM’nin kararından sonra yasa uyarınca İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin belirlenmiş olan siyasi haklarını kullanamama ihlalini ortadan kaldırması ve Balbay’ın parlamentoda yer alması için dosya üzerinden tahliye kararı vermesi gerekiyor.  GÜLŞAH BALBAY: YENİ BİR BEKLEYİŞ SÜRECİNE GİRDİK  Hukukçulardan ve siyasilerden ortak görüş:  Tahliye çıkmazsa çürüyen yargı olur AYŞE SAYIN  Adil yargılamanın başlangıcı olsun ANKARA	 (Cumhuriyet	Bürosu)	 	Anayasa Mahkemesi (AYM) kararının ardından Mustafa Balbay	yaptığı açıklamada, “Ben	 yarın	tahliyeye	de	 uzunca	bir	süre	daha	 zindan	koşullarına	 da	hazırım.	Gelinen	 noktada	dondurmayı	 üfleyerek	yiyorum” dedi. CHP Parti Meclisi üyesi Umut	Akdoğan, AYM’nin kararının ardından Balbay ile görüştü. Akdoğan, Balbay’ın şu sözleri söylediğini aktırdı: “Bu	sadece	 Balbay	olayı	 değil,	 Türkiye’deki	haksız	 yargılamalardan	 geriye	dönüşün,	adil	 yargılama	yoluna	 girişin	başlangıcı	 olmasını	diliyorum.	 Gelinen	noktada	 dondurmayı	üfleyerek	 yiyorum.	Bu	karar	 sadece	Balbay	için	 özgürlüğe	açılan	kapı	 olarak	değil,	tüm	 hukuksuzlukların	 durması	ve	yeni	bir	 sürecin	başlaması	 olarak	görmeyi	 yürekten	diliyorum.	 Ben	yarın	tahliyeye	de	 uzunca	bir	süre	daha	 zindan	koşullarına	da	 hazırım.”  Parlamentoda	yerini	almalı	  5	bin	lira	tazminat  ANKARA		CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa Balbay’ın eşi Gülşah	Balbay, Anayasa Mahkemesi’nin (AYM) eşiyle ilgili verdiği kararın yeni bir bekleyiş sürecine işaret ettiğini belirterek “AYM’nin	kararı	vermesini	 karşısında	13.	Ağır	Ceza	 Mahkemesi	tahliye	kararı	 bekliyoruz.	Aksi	takdirde	 çürüyen	yargı,	adalet	 sistemi	olacaktır”	dedi. AYM’nin eşi Mustafa Balbay’la ilgili kararına, temkinli yaklaşan Gülşah Balbay, AYM’nin bir yandan “hak	ihlali”	 saptaması yaparken diğer yandan “tazminat”a hükmetmesininin kafa karışıklığı ve soru işaretlerine yol açtığını söyledi. AYM’nin hak ihlali konusundaki kararını, 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne iletme kararı aldığına işaret  eden Balbay, mahkemenin tahliye kararı vermesini beklediklerini söyledi. Balbay, “Eğer,	bu	karar	 üzerine	13.	Ağır	 Ceza	Mahkemesi	 ‘AYM kararı beni bağlamaz’ derse,	artık	 burası	bizim	için	 sözün	bittiği	yer	 olur.	Böyle	bir	olasılık	 karşısında	söyleyecek	 söz	düşünemiyorum.	 Sadece	Balbay	değil,	 cezaevindeki	diğer	 insanları,	Tuncay Özkan’ı düşünüyorum	 mesela.	Mahkeme	bir	 milletvekili	hakkındaki	 kararın	gereğini	bile	 yerine	getirmezse	o	 zaman	çürüyen	Balbay,	 Özkan,	diğer	tutuklu	 insanlar	değil	yargı,	 adalet	sistemi	olacaktır”	 diye konuştu. Gülşah Balbay, kararın kendilerini umutlandırmasına karşın, tahliye kararı çıkmadan, çok fazla bir şey söylemek istemediğini ifade etti.  Derhal tahliye edilmeli  Karar	İstanbul’a	gönderilecek  ANKARA	(Cumhuriyet	Bürosu)	 Anayasa Mahkemesi’nin CHP İzmir Milletvekili ve gazetemiz yazarı Mustafa	Balbay’ın uzun tutukluluk yüzünden milletvekilliği görevini yerine getirememesi nedeniyle “hak	ihlaline”	uğradığı saptamasında bulunmasına karşın, bu konuda 5 bin lira tazminat ödenmesine hükmetmekle yetinmesi CHP’de hayal kırıklığı yarattı. Kararı Cumhuriyet’e değerlendiren CHP’li Anayasa Komisyonu üyesi Atilla	Kart, AYM’nin kararına tepki gösterdi. Yüksek Mahkeme’nin bir yandan	“adil	yargılanma	hakkının	ihlal	edildiği”ni saptadığına dikkat çeken Kart, “Ama	onu	tespit	 ettikten	sonra	da	tazminata	hükmediyor.	O	 kararın	gereği	yapılabilecek	durumdayken,	 yani	tahliyesinin	yolunu	açabilecekken,	sanki	 Balbay	hakkındaki	yargı	kararı	kesinleşmiş	 gibi	tazminata	hükmediyor.	Oysa	Balbay’ın	 yargılanması	henüz	bitmemiştir.	Dolayısıyla	 tazminata	karar	vermesi	son	derece	yanlış”	 dedi. AYM’nin hak ihlali saptamasını tazminata dönüştürerek kendi kararının “içini	boşalttığını”	 belirten Kart, şu görüşleri dile getirdi: “Mahkeme	 bir	taraftan	güya	mağduriyeti	tespit	ediyor	ama	 belli	ki	birilerinin		tepkisini	de	çekmek	istemiyor.	 	 Orta	yolcu	bir	tavır	sergiliyor.	Oysa	yapılması	 gereken	evrakı	ilgili	mahkemeye	göndermesi	 ve	o	mahkemenin	de	gereğini	yaparak,	Balbay’ı	 tahliye	etmesidir.	Ama	AYM	bunu	yapmıyor,	 tazminata	hükmederek,	bir	anlamda	hükümet	 eyyamcılığı		yapıyor.	Aslında	mahkeme	siyasi	 bir	tavır	ortaya	koyuyor.	Siyasi	egemen	güçlerin	 tepkisini	çekmekten	korktuğu	için	kararın	içini	 boşaltıyor.	Bu	gerçekten	hukuk	açısından	 bir	garabettir.	Ama	bütün	bunlara	rağmen,	 tazminada	hükmetmesine	rağmen,	ister	Yargıtay	 olsun,	ister	yerel	mahkeme	olsun,	Balbay	için	 tahliye	sürecini	görmezden	gelemez.	Artık	 Balbay	için	tahliye	süreci	başlamıştır.	” CHP Milletvekili İlhan	Cihaner, AYM kararının sızdığı saatlerde Sincan’da bizzat Balbay ile görüşme halindeydi. Cihaner, karar basına görüşme sürerken sızdığı için Balbay ile bu konuyu değerlendirme fırsatı bulamadıklarını söyledi. Cihaner, “karara	ne	getirir?”	sorusu üzerine ise Cihaner, “Basında	yazdığına	göre	karar	 iki	gerekçeye	dayanıyor.	Tutukluluğun	uzun	 sürmesi	ve	seçme	seçilme	hakkının	ihlali.	Eğer	 gerekçeler	bunlarsa	bu	kararın	derhal	tahliyeyi	 sağlaması	gerekir.	Balbay’ın	milletvekilliği	 sıfatı	devam	ediyor.	Karar	kesinleşmediği	için,	 Yargıtay	aşamasında	olduğu	için	AYM’nin	bu	 gerekçeleri	derhal	tahliyeyi	gerektirir” dedi. CHP Ankara Milletvekili Emine	Ülker	Tahran, verilen karar ile ilgili olarak, kararın tutukluluktan dolayı verilmediğini belirterek “Balbay	şu	an	 tutuklu	ancak	yerel	mahkeme	henüz	4	aydır	 gerekçeli	kararı	yazmadığı	için	dosyadan	el	 çekmiş	sayılmaz,	dava	hâlâ	yerel	mahkemenin	 elindedir.	Ve	iki	buçuk	yıldır	süre	gelen	bu	ağır	 ihlalin	tazminatla	giderilmesi	mümkün	değildir.	 Anayasa	Mahkemesi’nin	kararı	üzerine	yerel	 mahkeme	derhal	tahliye	kararı	vermelidir”	dedi.  Balbay’la	görüşüyordu  Tazminat	kararı	ihlali	gidermez  Haberal’ın	masrafları	ödenecek Yüksek mahkeme, Haberal’ın tutuklanmayı haklı gösterecek kuvvetli suç şüphesi ve nedeni bulunmadığı halde tutuklanma iddiası yönünden başvurusunu kabul edilemez bulurken tutukluluğun makul süreyi aştığı ve tutukluluğa itirazların etkili bir şekilde incelenmediği iddiaları yönünden yapılan başvuruyu ise kabul edilebilir buldu. Yüksek mahkeme, tutukluluğun makul süreyi aştığı iddiasıyla ilgili, Balbay kararında olduğu gibi, Anayasa’nın 67. maddesinin 1. fıkrasıyla bağlantılı olarak 19. maddesinin 7. fıkrasının ihlal edildiğine hükmetti. Kararda Haberal’ın, tutukluluğa itirazının etkin bir biçimde incelenmediği iddiasıyla ilgili olarak, itirazın duruşmalı olarak incelenmediği ve kararın gerekçesiz olduğu iddiaları yönünden anayasanın 19. maddesinin uzun yargılamadan doğan zararların devletçe ödenmesine ilişkin 8. fıkranın ihlal edilmediği belirtildi. Cumhuriyet savcısının yazılı mütalaasının bildirilmediği iddiası yönünden ise anayasanın 19. maddesinin 8. fıkrasının ihlal edildiğine karar verilerek Haberal tarafından yapılan 172 lira 50 kuruş harç ve 2 bin 640 lira vekâlet ücretinden oluşan toplam 2 bin 812 lira 50 kuruş yargılama giderinin, ödenmesine hükmedildi.  Kazan: Diğer tutuklu vekiller ayrı tutulamaz ANKARA	/	İSTANBUL	(Cumhuriyet)	  Anayasa Mahkemesi’nin gazetemiz yazarı Mustafa	Balbay’ın siyasi haklarının kullanımı konusunda hak ihlaline uğradığı saptamasını değerlendiren avukat Turgut	 Kazan, kararın yalnızca Balbay’ın değil tutuklu tüm milletvekilleri için geçerli olduğuna işaret ederek “Yarından	başlayarak	 tahliyeyi	sağlamak	zorundadır.	Eğer	 hukuk	devletiyse.	Hukuk	adına	oyun	 oynamanın	anlamı	yok.	Kim	ki	böyle	 bir	oyun	oynuyor,	tetikçilik	yapıyordur.	 Anayasa	Mahkemesi,	kazanılmış	seçilme	 hakkının	ihlal	edildiğine	karar	veriyorsa	 tutuklu	bulunan	tüm	milletvekillerinin	yarın	 tahliye	edilmesi	gerekiyor” dedi. Diğer vekillerin başvurmadığı gerekçesiyle onların bu kapsam dışında tutulamayacağını anlatan Kazan, şu değerlendirmeyi yaptı: “Hukuk	 devleti	böyle	cambazlıklar	sistemi	değildir	 ki.	Anayasa	Mahkemesi	tahliye	kararı	 vermez,	sen	bu	tahliye	kararını	vereceksin.	 Kim	yargıladıysa	orası	verecek.	Anayasa	 Mahkemesi’nin	bu	kararı	güzeldir.	Türkiye	 yaşadığı	hukuk	ihlalleri	karşısında	 sevindiricidir.	Ancak	5	bin	lira	tazminat	 o	kararın	üzerinde	gölgedir.	Büyük	bir	 ayıptır.	Madem	ki,	ibret	olsun	tazminat	 gibi	tazminat	olması	gerekir.	Karar	 tutukluluğun	makul	süreyi	aşmış	olması	 ihlali	değil,	kazanılmış	seçilme	hakkını	 birinin	kullanamamasıyla	ilgili	bir	ihlal.	 Bu	noktada	hükmen	tutukluluk	başladı,	 yorumu	yapılamaz.	Bu	insan	parlamentoda	 görevini	yapması	gerekir.”  Çelik: Karara Saygı duyarız AKP	Genel	Başkan	Yardımcısı	Hüseyin	Çelik,	Anayasa	Mahkemesi’nin	Balbay	 ile	ilgili	kararının	ardından	 “kimin	suçlu,	kimin	suçsuz	 olduğuna	bağımsız	mahkemelerin	karar	vereceği”	değerlendirmesini	yaptı.	Çelik,	 “Sayın	Başbakanımız	başta	 olmak	üzere,	Cumhurbaşkanımız,	bütün	sözcülerimiz	tutukluluk	meselesinin	fiili	cezalandırmaya	dönüşmemesi	 gerektiğini	söylüyor.	Makul	 sınırları	aşan	tutukluluk	süreleri	böyle	bir	mahiyettedir.	 Dolayısıyla	Anayasa	Mahkemesi	böyle	bir	karar	vermişse	bu	karara	saygı	duyarız”	 diye	konuştu.  BDP Şırnak Milletvekili Hasip	Kaplan	da AYM’nin kararını değerlendirdi. Kaplan, AYM’nin kararının 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ne gönderilerek uygulanması gerektiğini dile getirdi. Kaplan, “Balbay	 kararı	tutukluluk	ve	seçilme	hakkı	ihlalini	 içerdiğinden,	karar	mahkemeye	gönderilmeli	 ve	uygulanmalıdır.	AYM	kararları	bireysel	 başvuruda	verildiği	anda	sonuç	doğurur,	reddi	 halinde	AİHM	süreci	devreye	girer,	tahliye	 için	tedbir	kararı	verilebilir.	AYM	tutuklu	 milletvekilleri	için	önceden	nötr	açıklamalar	 yapmamalıydı,	çözüm	adresiydi,	seçilme	hakkı	 YSK	kararından	bu	yana	uygulanmalıydı”	dedi. TBMM Adalet Komisyonu Başkanı AKP’li Ahmet	 İyimaya, Anayasa Mahkemesi’nin kararları yargı organlarında bağlayıcı olduğu için, mahkeme’nin kararının uygulanmasını sağlayan, ona uygun bir karar verme zorunluluğu doğabileceğini belirterek, “Anayasa	Mahkemesi	ceza	mahkemesinin	tutukluğun	devamı	ve	uzun	süreli	tutukluluk	yönündeki	kararını	hak	ihlali	olarak	gördü.	Bu	konuda	tespit	veya	ihlal	kararını	verdi.	Muhtemelen	anayasanın	153.	maddesine	göre,	Anayasa	 Mahkemesi’nin	kararları	yargı	organlarında	bağlayıcı	olduğu	için,	yüksek	mahkemenin	kararının	 uygulanmasını	sağlayan,	ona	uygun	bir	karar	 verme	zorunluluğu	doğabilir,	yani	yerel	mahkemeden	ya	da	denetim	mahkemesinden	Balbay’la	 ilgili	tahliye	kararı	beklenebilir.”  Tedbir	kararı	verilebilir  H  ükümlü	olduğu	için	tahliye	 olmaz  AYM	kararı	bağlayıcı	  Diğer	tutuklu	vekiller Anayasa Mahkemesi’nin bu kararı, MHP’li Engih	Alan ile BDP’nin tutuklu milletvekillerini de etkileyecek. Her ne kadar bu isimler bireysel başvuru yoluyla Anayasa Mahkemesi’ne başvurmasalar da Balbay ve Haberal kararları onlar yönünden de emsal niteliği taşıyor.  Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Necmi	 Yüzbaşıoğlu, Balbay’ın hükümlü statüsünde olduğunu, bu nedenle AYM’nin tutukluluk süresi bitip hükümlülük süreci başladığından tazminat cezasına karar verip telafi etmeye çalışmış olabileceğini kaydetti. Yüzbaşıoğlu, “Balbay’ın	tutukluluk	hali	devam	ediyor	 olsaydı	tazminat	ve	tahliye	sonucu	 çıkardı.	Ancak	hüküm	verildiği	için	tahliye	 sonucu	çıkmıyor.	Bu	karar	uzun	süre	 tutuklu	kalanlar	için	emsal	niteliğindedir.	 Bundan	sonra	bu	kadar	uzun	tutukluluklar	 olmayacaktır.	Mevcut	uzun	süre	 tutukluların	tahliyesini	sağlacaktır” dedi.   
            
    
