Katalog
                    Yayınlar
                
                - Anneler Günü
 - Atatürk Kitapları
 - Babalar Günü
 - Bilgisayar
 - Bilim Teknik
 - Cumhuriyet
 - Cumhuriyet 19 Mayıs
 - Cumhuriyet 23 Nisan
 - Cumhuriyet Akademi
 - Cumhuriyet Akdeniz
 - Cumhuriyet Alışveriş
 - Cumhuriyet Almanya
 - Cumhuriyet Anadolu
 - Cumhuriyet Ankara
 - Cumhuriyet Büyük Taaruz
 - Cumhuriyet Cumartesi
 - Cumhuriyet Çevre
 - Cumhuriyet Ege
 - Cumhuriyet Eğitim
 - Cumhuriyet Emlak
 - Cumhuriyet Enerji
 - Cumhuriyet Festival
 - Cumhuriyet Gezi
 - Cumhuriyet Gurme
 - Cumhuriyet Haftasonu
 - Cumhuriyet İzmir
 - Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
 - Cumhuriyet Marmara
 - Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
 - Cumhuriyet Oto
 - Cumhuriyet Özel Ekler
 - Cumhuriyet Pazar
 - Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
 - Cumhuriyet Sokak
 - Cumhuriyet Spor
 - Cumhuriyet Strateji
 - Cumhuriyet Tarım
 - Cumhuriyet Yılbaşı
 - Çerçeve Eki
 - Çocuk Kitap
 - Dergi Eki
 - Ekonomi Eki
 - Eskişehir
 - Evleniyoruz
 - Güney Dogu
 - Kitap Eki
 - Özel Ekler
 - Özel Okullar
 - Sevgililer Günü
 - Siyaset Eki
 - Sürdürülebilir yaşam
 - Turizm Eki
 - Yerel Yönetimler
 
                        Yıllar
                    
                    - 2025
 - 2024
 - 2023
 - 2022
 - 2021
 - 2020
 - 2019
 - 2018
 - 2017
 - 2016
 - 2015
 - 2014
 - 2013
 - 2012
 - 2011
 - 2010
 - 2009
 - 2008
 - 2007
 - 2006
 - 2005
 - 2004
 - 2003
 - 2002
 - 2001
 - 2000
 - 1999
 - 1998
 - 1997
 - 1996
 - 1995
 - 1994
 - 1993
 - 1992
 - 1991
 - 1990
 - 1989
 - 1988
 - 1987
 - 1986
 - 1985
 - 1984
 - 1983
 - 1982
 - 1981
 - 1980
 - 1979
 - 1978
 - 1977
 - 1976
 - 1975
 - 1974
 - 1973
 - 1972
 - 1971
 - 1970
 - 1969
 - 1968
 - 1967
 - 1966
 - 1965
 - 1964
 - 1963
 - 1962
 - 1961
 - 1960
 - 1959
 - 1958
 - 1957
 - 1956
 - 1955
 - 1954
 - 1953
 - 1952
 - 1951
 - 1950
 - 1949
 - 1948
 - 1947
 - 1946
 - 1945
 - 1944
 - 1943
 - 1942
 - 1941
 - 1940
 - 1939
 - 1938
 - 1937
 - 1936
 - 1935
 - 1934
 - 1933
 - 1932
 - 1931
 - 1930
 
                    Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
                    Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
                    Sayfayı Satın Almak İstiyorum
                
            
                SAYFA	  CUMHURİYET	  5	ARALIK	2013	PERŞEMBE  18 GÜNCEL n Baştarafı 1. Sayfada  HABERLER CÜNEYT ARCAYÜREK  Altını çizerek söylüyorum, Meclis’in iradesini Meclis dışındaki güç odaklarına teslim etmeyeceğiz, dedi... Meclis dışındaki güçleri başladı sıralamaya: Medya, baskı grupları, sermaye, çeteler, mafyatik örgütler, karanlık suç örgütleri… Bu listede Gülen cemaati yok! Gülen cemaatinin adını vererek suçlayacak açık seçik tek bir cümle söyleyemiyor. Söyleyemez... Kardeşlik müminler arasında olurmuş ama RTE ile Gülen arasındaki kardeşlik; dershane krizi patlamadan, aralarındaki güç kavgası açığa çıkmadan önceydi... Bir zamanlar, pek uzak değil üç beş yıl önce; gazetelerde cemaatin Emniyet’i, bürokrasiyi, yargıyı ele geçirdiğini açıklayan ve tabii hükümet tarafından sır gibi gizlenen ve yalanlanan bilgiler bugün artık ayrıntılarıyla işportaya düştü... RTE ve hükümeti Gülen cemaatinin devletin derinliklerinde eli kolu olduğu haberlerini artık yalanlamıyor. Hatta bu içerikteki haberleri teşvik eden bir tavır içinde. Nedeni de basit. Gülen cemaatine saldırılarını mazur ve makul göstermek! HHH Bugün Meclis’in üzerine çevrilen, başta sermaye ve medyanın kışkırtmaları, kurşun gibi ağırmış. Böyle diyor. Oysa kurumlardan bireylere kadar her alanda baskı ve korku rejimi kuran bu hükümet sayesinde “ülkede hava kurşun gibi ağır!”... Gülen ve cemaatini ezip geçemeyeceğini görünce sinirleri tel tel gerildi RTE’nin. Açıkça Gülen ve cemaatine yüklenemiyor Medya diyor, sermaye diyor, gizli, karanlık örgütler, çeteler diyor. Kıvranıyor, sözü döndürüp dolaştırıyor ama bir türlü Gülen ve cemaat diyemiyor... Aslında hedefindeki din kardeşi Gülen ve cemaatin adını veremiyor. Eeee, kolay değil. Tabii işine geldiğince çekip çıkardığı, geçmişle ilgili siyasal olaylarla yüklendiği laikliği savunan ana muhalefet değil, karşısındaki cephe. Din kardeşi! Cemaat! Geçmişte gizliden izlediği, fişlediği cemaati, hasım bir cephe gibi açıktan eleştireceği, sömüreceği ve tabii kamuoyu önünde haksız çıkaracak olaylar bulamıyor. Var olan olaylara, örneğin cemaatin Emniyet’e, yargıya, bürokrasiye sızıp ele geçirmesine karşın hiçbir karşı önlem almadım nasıl desin? Aynı tezgâhın müşterileri bunlar. AKP’nin de cemaatin de varlık kaynağı din! HHH “Medya Meclis’in yerine geçemez” diyor. Bu cümleden kaldırın medyayı, yerine cemaat sözcüğünü koyun; RTE’nin asıl kimi suçlamak istediği ortaya çıkar. Cemaatin Emniyet’i, yargıyı, bürokrasiyi nasıl ele geçirdiğinin hesabını vermeli RTE. Cemaatin 11 yılda maddimanevi alanlarda onca gelişip semirmesi RTE hükümetleri sayesinde. Yurtdışında bağlantılar, yurt içinde ve dışında okullar, üniversiteler, dershaneler ve medya... Cemaatin 11 yılda eriştiği zenginliğin kısa özeti HHH Çıkıyor grupta kürsüye; devletin okullarında çocukların gereken eğitimi alarak üniversiteye hazırlandıklarını ama dershanelerinin varlığını korumaya çalışanların bu gerçeği yalanlayarak okullarda yeterli eğitimin verilmediğini savunduklarını söylüyor. Okullarda eğitim yeterli mi değil mi sorusunu, BM’ye bağlı Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü OECD’nin gerçekleştirdiği Uluslararası Öğrenci Değerlendirme Proğramı (PISA) eğitim araştırması önceki gün Paris’te yanıtladı. Araştırma RTE’nin eğitimle ilgili iddialarını yalanlıyor. 510 bin öğrenci arasında yapılan araştırmaya göre 65 ülke arasında Türkiye ortaöğretim kalitesinde 44’üncü! HHH Yalancının mumu yatsıya kadar yanar demişler ama bu atasözünü RTE’ye bağlamak olanaksız. OECD’nin açıkladığı sonuç bizimkini hiç ama hiç ırgalamaz. Bu sonuç; pek çok alanda olduğu gibi, eğitim alanında da Müslüman Türkiye’nin başarılarını kıskanan gâvurun yeni bir yalanı der ve geçer!  Hatay’da 10 gözaltı Aralarında Antakya Ehli Beyt Kültür ve Dayanışma Vakfı Merkezi üyeleri ile gazetecilerin de bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı SAVAŞ KÜRKLÜ / AKIN BODUR  ADANA/ İSKENDERUN  Hatay’ın İskenderun, Antakya ve Samandağ ilçelerinde aralarında Antakya Ehli Beyt Kültür ve Dayanışma Vakfı Merkezi (EHDAV) üyeleri ile gazetecilerin de bulunduğu 10 kişi gözaltına alındı. Operasyonla ilgili gizlilik kararı alındığı için resmi bir açıklama yapılmazken 10 kişinin THKPAcilciler örgütü lideri Mihraç Ural ile bağlantıları oldukları iddiasıyla gözaltına alındığı belirtildi. Adana Terörle Mücadele Savcılığı’nın talimatı üzerine Hatay Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi’ne bağlı sivil polisler Hatay’ın İskenderun, Antakya ve Samandağ ilçelerinde önceki gün sabah 05.00 sıralarında değişik adreslere eşzamanlı baskın düzenleyerek İskenderun’da çeşitli gazetelerde köşe yazarı olarak çalışan Nesrin Rihani, Ferit Meynioğlu, Mehmet Gözel, Fikret Aslan, Umut Aslan, Hafız Kelahmetoğlu, Gülnaz Muhammed, Celal Nihadioğlu, Ferhat Kahle  oğulları ve adı belirlenemeyen bir kişiyi gözaltına aldı. Operasyonla ilgili gizlilik kararı alındığı için resmi bir açıklama yapılmazken avukatlar 10 kişinin 12 Eylül 1980 darbesinin ardından çöken THKPAcilciler örgütü lideri Mihraç Ural ile bağlantıları oldukları iddiasıyla gözaltına alındıklarını belirtti.  ‘Gerekçe	göstermeden										 evimizi	aradılar’ Gözaltına alınanların ifadelerinin ardından Adana’ya sevk edileceği bildirildi. İskenderunlu gazeteci Nesrin Rihani’nin  Eşzamanlı	baskın	yapıldı  kızı Zeynep Rihani, baskın sırasında Facebook’tan “Az önce evimiz Adana Başsavcılığı’ndan izinli belgeyle polisler tarafından arandı, gerekçe belirtilmeksizin. Muhtemel annemin ÖSO karşıtlığı, direnişe desteği, Suriyeli oluşu, gerçekleri köşe yazısına taşıması buna etken oldu” yazdı. EHDAV Başkanı Ali Yeral, “Gözaltına alınanların, Adana’dan özel mahkemeyle terör suçundan ve gizlilik kararıyla yargılanacakları bildirildi. Arkadaşlarımız serbest kalana kadar olayı anbean çok yakından takip etmekteyiz” dedi.  ‘Sabırsızlıkla	 Meclis’e	Bekliyoruz’ Anayasa Mahkemesi’nin Mustafa Balbay ile ilgili kararı Washington’daki CHP heyetine, ziyaretlerinin son gününde sabah 08.00 civarında (Türkiye saati ile 15.00’te) ulaştı. Haber Kılıçdaroğlu’nun medyadan sorumlu danışmanı da olan İstanbul Milletvekili Aydın Ayaydın tarafından Kılıçdaroğlu’na iletildiğinde Anayasa Mahkemesi heyeti henüz toplantı halindeydi. CHP lideri yaklaşık bir saat sonra Amerikan Türk Konseyi’nde (ATC) bir konuşma yapacaktı. Haberin doğruluğu teyit edilince Kılıçdaroğlu, henüz karar kamuoyuna dahi duyurulmamışken gezisini takip eden gazetecilere memnuniyetini şöyle aktardı: “Alınan karar çok önemli. Umarım Anayasa Mahkemesi aynı duyarlılıkla devam eder. Yargının, bu kararının gereğini yerine getirmesini sabırsızlıkla bekliyoruz. Tutuklu tüm milletvekillerinin parlamentoda ve görevlerinin başında olmaları gerekiyor. Meclis’e gelip yemin ederek görevlerine başlamaları bizim için büyük mutluluk olacak.” Kılıçdaroğlu ATC toplantısında da bir soru üzerine şunları söyledi: “Balbay bir gazeteci. Partimizden milletvekili oldu. Şu anda hapiste. Parlamentoya gelip yemin etmedi. Türkiye’de uzun tutukluluk süreleri, Cumhurbaşkanı, Anayasa Mahkemesi ve HSYK Başkanı tarafından eleştirilen bir konuydu. Ancak bugüne kadar bir çözüm bulunamamıştı. Şimdi Anayasa Mahkemesi’nin kararı umarım Sayın Balbay’ın özgürlüğüne kavuşmasına önemli katkı yapmış olacak.” ATC Başkanı James Holmes’ın soruyu soran gazeteciyi “kırmızılı kadın” diye nitelemesi üzerine de Kılıçdaroğlu, “ ‘Kırmızılı kadın’ sözünün bizim belleğimizde çok ayrı bir önemi var. Gezi Parkı olaylarında kırmızılı kadın, duruşu ile biber gazı yerken fotoğraflanmıştı. Ona da buradan saygılarımı yolluyorum” dedi. CHP liderinin Balbay ve Gezi Direnişi ile ilgili bu sözleri katılanlar tarafından coşkulu biçimde alkışlandı. Kılıçdaroğlu, dört gün boyunca ABD yönetimi, Kongre’nin hem Demokrat hem de Cumhuriyetçi kanadı, Musevi toplumunun çatı örgütleri, Amerikan basınının etkili gazeteleri ve dört önemli düşünce kuruluşunun yanı sıra ABD’de yaşayan Türk toplumunun Gülen cemaati dahil tüm tarafları ile görüşmeler yaptı. Kılçdaroğlu’na gösterilen yakın ilgiyi, Kongre’deki temaslarda yakından gördük. Temsilciler Meclisi’ndeki Cumhuriyetçilerin lideri olan Kongre’nin üçüncü önemli ismi Eric Cantor CHP lideri ile özel olarak buluştu. Görüşmeye programda olmamasına karşın Temsilciler Meclisi Dış İlişkiler Komitesi Başkanı Ed Royce’un da gelmesi dikkat çekti. ABD’deki siyasi yelpazenin aktörlerini Kılıçdaroğlu’nu dinlemeye iten nedenler neler? Sorunun yanıtını CHP liderini kapalı kapılar ardında Amerikan yönetiminin kritik isimleri ve Washington’daki Türkiye uzmanları ile bir araya getiren, Obama yönetimine yakınlığıyla bilinen Amerikan İlerlemesi Merkezi’nin (Center For American Progress – CAP) Türkiye Programı Direktörü Michael Werz’den aldık. Werz’e göre AKP hükümetlerinin üç konuda izlediği politikalar ABD yönetiminde hayal kırıklığı yaratmış durumda. Bunlar sırasıyla; l ABD’nin müttefiki İsrail’e karşı takındığı tutum, l Mısır’la ilişkilerde giderek daha da kötüleşen kriz, l Suriye’deki İslamcılara sağlanan yardımla ilgili soru işaretleri. Werz’e göre, “AKP’nin bu üç konuda ABD’de yarattığı ‘hüsran’, aynı zamanda CHP’nin önünde kendi duruşunu anlatmak için bir fırsat yaratmış durumda.” Amerikalı Türkiye uzmanının CHP liderinin Washington’da karşılanışına ilişkin değerlendirmesi ise şöyle: “Kılıçdaroğlu ve CHP heyetinin yaptığı üst düzey temaslar ve gördüğü sıcak kabul, Washington’da Türkiye’nin iç dinamikleri hakkında, farklı görüşleri de içerecek şekilde tüm resmi görme arayışı olduğunun en somut kanıtıdır.” Werz’e göre CHP’nin Washington ziyareti iki sonucu ortaya koyuyor: Birincisi “Washington CHP hakkında daha fazla bilmek ve öğrenmek istiyor”. İkincisi ise “Kılıçdaroğlu da CHP’nin içinden geçmekte olduğu değişim ve dönüşümü ve içeride verdiği mücadeleyi göstermek istiyor.”  SADULLAH ERGİN TEMİZLİĞİ Mİ? CHP	Hatay	Milletvekili	Hasan	Akgöl,	baskınlara	hiçbir	gerekçe	gösterilmemesinin	kaygı	verici	olduğunu	vurgulayarak	 “Bu	insanlar	ne	ile	suçlanıyor,	hangi	gerekçeler	ile	gözaltına	alınıyor,	bu	insanlar	yürütülmekte	olan	bir	soruşturmaya	 mı	eklemlenmek	isteniyor,	henüz	bilinmiyor?	Öyle	görülüyor	 ki;	AKP	hükümeti	30	Mart	yerel	seçimleri	öncesi	bir	temizlik	harekâtı	yürütmekte.	AKP’nin	Hatay	Büyükşehir	Belediye	başkan	adayı	olan	Adalet	Bakanı	Sadullah	Ergin’in	kente	 gelmesinden	önce	bir	temizlik	harekâtı,	bir	alan	açma	operasyonu	için	düğmeye	basılmış	görünüyor”	dedi.	  Balbay	ve	Gezi’ye	alkış  Erdoğan’ın kızı ve oğlunun da bulunduğu vakfın tasarısı TBMM’de  Ailesi üniversite kuruyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)  Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın kızı Esra Albayrak ve oğlu Bilal Erdoğan ile bazı akrabalarının üyeleri arasında yer aldığı Türkiye Gençlik ve Eğitime Hizmet Vakfı (TÜRGEV) tarafından İstanbul’da İbni Haldun Üniversitesi’nin kurulmasına ilişkin yasa tasarısı TBMM’ye sunuldu. Tasarıya göre İstanbul’a İbni Haldun adıyla kurulacak üniversitede eğitim bilimleri, iletişim, insan ve toplum biEsra	Albayrak limleri, siyasal bilgiler fakültelerinin yanı sıra sosyal bilimler ile eğitim bilimleri enstitüleri bulunacak. İbniHaldun Üniversitesi’ni kuracak TÜRGEV’in Bilal	Erdoğan yönetim kurulunda Başkan Yardımcısı olarak Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan bulunuyor. Vakfın genel kurul üyeleri şöyle: Esra Albayrak (Erdoğan’ın kızı), Serhat Albayrak (Erdoğan’ın damadının ağabeyi), Reyhan Uzuner (Bilal Erdoğan’ın kayınvalidesi), Ziya İlgen (Erdoğan’ın eniştesi), Şule Albayrak (Esra Albayrak’ın eltisi), Ahmet Ergün (Erdoğan’ın yakın arkadaşı), Bülent Turan, Mustafa Ataş ve Doğan Kubat (AKP İstanbul Milletvekilleri), Hasan Can (AKP Ümraniye Belediye Başkanı), Mevlüt Uysal (AKP Başakşehir Belediye Başkanı), Mustafa Demir (AKP Fatih Belediye Başkanı), Yasemin Solmaz (İşadamı Remzi Gür’ün kızı), Zeynep Eker Ayhan (Tarım Bakanı Mehdi Eker’in kızı).  Kongre’de büyük ilgi  ‘Erdoğan	hüsranı’	birleştirdi	  ‘AB ile vizede mutabık kaldık’ Dış	Haberler	Servisi		Brüksel’de	temaslarda	bulunan	Dışişleri	Bakanı	Ahmet	 Davutoğlu,	AB	ile	Türkiye	arasında	vize	serbestliği	diyaloğu	görüşmelerinin	 başlamasına	ve	geri	kabul	anlaşmasının	imzalanmasına	karar	verildiğini	bildirdi.	 Davutoğlu,	AB	Komisyonu’nun	içişlerinden	sorumlu	üyesi	Cecilia	Malmström	ve	 genişlemeden	sorumlu	üyesi	Stefan	Füle	ile	düzenlediği	ortak	basın	toplantısında,	 “Türkiye	ve	AB’nin	uzun	çabalarından	sonra	vize	serbestliği	diyaloğu	görüşmelerinin	başlaması	ve	geri	kabul	anlaşmasının	imzalanması	konusunda	mutabık	 kaldık”	dedi.	Davutoğlu,	16	Aralık’ta	vize	serbestliği	sürecinin	Ankara’da	resmen	 başlayacağını	ve	geri	kabul	anlaşmasının	imzalanacağını	söyledi.  AltınovA’DA 9 kişi yAkılArAk ölDÜrÜlMÜştÜ  Washington’daki	‘arayışın’	kanıtı  3 asker ve 1 polis yargı önünde KIRIKKALE	(Cumhuriyet)		Muş’un	 Korkut	ilçesine	bağlı	Altınova	beldesinde	yaşayan	Öğüt	ailesine	ait	evin	 1993’te	yakılarak		9	kişinin	öldürülmesiyle	ilgili	3	asker	ve	1	polisin	“Kasten	 ev	yakmak	suretiyle	birden	çok	kişinin	 ölümüne	sebebiyet	vermek”	ten	yargılmanmasına	dün	başlandı.	 Ailenin	yakınlarının	Muş	Cumhuriyet	 Başsavcılığı’na	yaptığı	başvuru	üzerine	 başlatılan	soruşturma	kapsamında	hazırlanan	iddianamede,	dönemin	Hasköy	 Jandarma	Karakol	Komutanı	Yüzbaşı	 B.K.,	Üsteğmen	H.A.,	Gökyazı	Jandarma	Karakol	Komutanı	Başçavuş	T.N.	 ve	İl	Emniyet	Müdürlüğü	Özel	Harekât	 Şube	Müdür	Vekili	Ş.U.	hakkında	“Kasten	ev	yakmak	suretiyle	birden	çok	kişinin	ölümüne	sebebiyet	vermek”ten	 TCK’nin	82/1c	ve	38/1.	maddeleri	gereğince	9	kez	ağırlaştırılmış	müebbet	istenmişti.	Güvenlik	nedeniyle	 Kırıkkale’ye	alınan	davaya	devam	edildi.	Duruşmaya	7	çocuğu	ve	eşiyle	birlikte	öldürüldüğü	iddia	edilen	Mehmet	Nasır	Öğüt’ün	ağabeyi	Mehmet	Eşref	Öğüt	ve	hayatta	kalan	tek	kızı	Aysel	 Öğüt,	ile	yakınları	katıldı.	Aysel	Öğüt,	 olay	günü	yaşadıklarını	anlatırken	gözyaşlarına	hâkim	olamadı.	Öğüt,	suçluların	yargılanmasını	talep	edip,	adalete	 güveninin	tam	olduğunu	söyledi.  CHP’deki dönüşümü anlattı  l Şahin: Karar siyasi  CHP’li	başkana	 şok	ceza!  İZMİR	(Cumhuriyet	Ege	Bürosu)	 CHP’li Menemen İlçe Belediyesi’nde Başkan Tahir	 Şahin’in makam şoförünün de karıştığı soygunun ardından gerçekleşen yargılamada Başkan Şahin’e, “görevi	kötüye	kullanmaktan” 6 ay 7 gün hapis cezası verildi. Başkan Şahin, “Verilen	 karar	siyasidir” dedi. Menemen Belediyesi’ne geçen ocak ayında gelen çalışanlar, belediyenin tüm gelirlerinin toplandığı çelik kasanın, oksijen kaynağıyla parçalanıp açıldığını ve 295 bin liranın çalındığını belirledi. Çalışma başlatan polis, CHP’li Belediye Başkanı Tahir Şahin’in 3 yıldır makam şoförlüğünü yapan A.A.	ile 6 kişiyi yakaladı. Gözaltına alınan şoför A.A’nın, suçunu itiraf ederken çalınan para da bir evin bahçesinde toprağa gömülü olarak bulundu. Soruşturmanın tamamlanmasıyla zanlılardan A.A.’nın da aralarında olduğu 5 kişi tutuklandı. Menemen 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nce kusurlu bulunan Başkan Şahin’e “görevi	kötüye	kullanmaktan” 6 ay 7 gün hapis cezası çıktı. Başkan Şahin’in avukatlarının karara itiraz edeceği öğrenildi. Başkan Şahin yaptığı açıklamada, “Çıkan	bu	sonuç	 başkanlığımı	ve	adaylığımı	etkileyecek	bir	 durum	değil.	Asıl	sorumlular	beraat	ediyor,	 biz	ise	ceza	alıyoruz” dedi.  18 aylık bebeğin ölümüne soruşturma yok! Başına gaz bombası isabet etti, can verdi, soruşturma kaymakam engeline takıldı MAHMUT ORAL DİYARBAKIR	 Şırnak’ın Cizre ilçesinde 9 Ekim 2009’da bir gösteri sırasında, annesinin kucağındayken başına isabet eden gaz bombası nedeniyle ölen 18 aylık Mehmet	Uytun	 için yürütülen soruşturma, kaymakam engeline takıldı. Cizre Kaymakamlığı, suçlamada yeterli delil bulunmadığı ve işleme gerek olmadığı gerekçesiyle, soruşturulması istenen askeri personel için soruşturma izni vermedi. Avukat Rahşan	Bataray	Saman, davayı AİHM’ye taşıyacaklarını belirtti. Cizre Cumhuriyet Başsavcılığı, Adli Tıp raporu ve tanık ifadelerine dayanarak, gaz bombasını attığı öne sürülen H.A. adlı asker hakkında Cizre Kaymakamlığı’ndan soruşturma izni istedi. Ancak Cizre Kaymakamlığı “H.A.	 hakkında	üzerine	atılı	‘taksirle ölüme sebebiyet vermek’ iddiasıyla	ilgili	suçlamada	 yeterli	delil	bulunmadığı	ve	 işleme	gerek	olmadığı” gerekçesiyle talebi reddetti. Cumhuriyet Başsavcılığı da, Cizre Kaymakamlığı’nın bu kararını gerekçe göstererek asker H.A.’ya ilişkin soruşturmayı, “Şikâyet	edilen	hakkında	 ceza	soruşturması	yürütmenin	yasa	gereği	mümkün	 olmadığı	anlaşılmakla,	şikâyet	 edilen	hakkında	inceleme	 yapılmasına	yer	olmadığına”	 karar vererek soruşturmayı kapattı. İHD Diyarbakır Şubesi üyesi avukat Saman, verilen kararla iç hukuktan bir şey beklemenin zaman kaybından başka bir şey olmayacağını söyledi.  Kılıçdaroğlu, yaptığı tüm görüşmelerde istisnasız “Gezi Parkı protestoları”na bakışını öğrenmek isteyen sorularla karşılaştı. Bunun nedenini kendisini toplantılarda dinleyen bir başka Amerikalı uzman şöyle tarif etti: “Erdoğan ve AKP konusunda Washington yönetiminin aklında kırılma yaratan konu tartışmasız Gezi protestolarıdır. O günden itibaren sadece iç politika değil Erdoğan’ın başta İsrail olmak üzere dış politikadaki çıkışları insanların gözüne batar oldu. Aslında Erdoğan İsrail konusunda ‘one minute’ krizinden bu yana 4 yıldır aynı şeyi söylüyor. Ama Obama ile ‘Arap Baharı’ sayesinde sağladığı siyasi diyaloğu koruduğu için hasar görmüyordu. Ancak Gezi bu diyaloğu kopardı. Artık Obama’nın desteğini tamamen yitirmiş durumda.” Nitekim Kılıçdaroğlu’na Kongre’de de kısa süre önce ABD’yi ziyaret eden Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun “Gezi olaylarından gurur duyduğuna” ilişkin sözleri hatırlatıldı. CHP lideri, “Gezi olayları keşke Ahmet Davutoğlu’nun burada konuştuğu gibi olsaydı. O zaman 6 kişi ölmez, 10 kişi kör kalmaz, on binlerce kişi yaralanmaz, yüz binlerce kişi soruşturmaya uğramaz, yüzlerce kişi tutuklanmazdı” diyerek iktidarın “orantısız şiddet” uygulamasını hatırlattı.  Kırılma	noktası	Gezi	  Keşke	konuştuğu	gibi	olsa...  ATATÜRK AKLINIZDA KALSIN YETER! Kılıçdaroğlu, “ABD’den ayrılırken CHP ile ilgili umutlanılmasını istediğiniz üç mesaj nedir” sorusuna da şöyle yanıt verdi: 1. Biz Türkiye’nin çağdaş yüzüyüz. 2. Türkiye’de başta basın olmak üzere daha fazla özgürlük istiyoruz. 3. CHP’nin dış politikası yönünü Batı’ya çevirmiş bir politikadır. Bu konuda Atatürk’ün şu sözünü aklınızda tutun yeter: Yurtta barış, dünyada barış.   
            
    
