25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
18 ARALIK 2013 ÇARŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Başbakan’ı protesto iddiasıyla yargılanan öğrenciler ‘gerçekte mağdur biziz’ dedi 13 KİLİS NÜFUSU KADAR MÜLTECİ BARINDIRIYOR ‘Tecavüzle tehdit ettiler’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ODTÜ’de geçen yıl aralık ayında düzenlenen Göktürk 2 törenine katılan Başbakan Tayyip Erdoğan’ı protesto ettikleri gerekçesiyle haklarında dava açılan 45 kişinin yargılanmasına başlandı. Polisin attığı gaz bombasıyla ağır yaralanan öğrenci Barış Barışık, ifadesinde polisin kendisini hedef gözeterek başından vurduğunu belirtip “Bu olayda mağdur olmama rağmen sanık oldum. Bu nasıl adalet” diye sordu. Öğrencilerden Derya Koca ise gözaltına alındığı sırada polisin kendisini tecavüzle tehdit ettiğini söyledi. Ankara 14. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başlayan davaya 2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet etmek ve görevi yaptırmamak için direnmekle suçlanan sanıklar ve avukatlar katıldı. Duruşmayı CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün de izledi. Savunmalara geçilmeden önce söz alan avukat Tonguç Cankurt, sanıkların ifadeleri alınmadan davaya ilişkin “derhal beraat” kararı verilmesini istedi. Savcılığın iddianamede hangi öğrencinin neyle suçlandığını anlatmadığını söyleyen Cankurt, polis fezlekesinde dahi eyleme katıldığına ilişkin bir kayıt bulunmadığı belirtilen Barış’ın mağdur sıfatıyla verdiği ifadeyle sanık durumuna getirildiğini kaydetti. Avukat Deniz Özbilgin, dosyada sanıklar lehine delillerin toplanmadığını belirterek “Bu davada öğrencilere düşman hukuku uygulanmıştır” dedi. Mahkeme, avukatların derhal beraat talebini reddetti. Daha sonra öğrencilerin savunmalarına geçildi. Sanık Ezgin Ünal, Erdoğan’ın protesto edilmesi amacıyla yapılmak istenen basın açıklamasına katıldığını belirtirken “Açıklama başlamadan, polis hiçbir ihtar yapmadan bize müdahale etti” dedi. Öğrencilerden Derya Koca, “Gözaltında ağır hakarete uğradım, tecavüzle tehdit edildim. Polis anonslarında ‘gözaltına almayın, dövün bırakın’ deniyordu” iddiasında bulundu. Müdahalede gaz bombasıyla başından ağır şekilde yaralanan Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğrencisi Barış Barışık da, “Hedef gözeterek gaz bombası attılar. Başımdan yaralandım ve iki hafta yoğun bakımda kaldım. Bu davada mağdur olmam gerekirken sanık oldum. Bu nasıl adalet?” dedi. Duruşma, öğrencilerin savunmalarının ardından ileri bir tarihe ertelendi. K amplardaki sorunların geçici olarak çözüldüğünü belirtilirken “Uluslararası kamuoyunun yaşanan drama daha çok sahip çıkması gerekiyor. Devletin bürokratik kuralları da yardımların geç ulaşmasına neden oluyor” değerlendirilmesi yapıldı. Suriyelilere 2 milyar dolar Görülmemiş tutarsızlık Savcılığın, yazı yazdığı gerekçesiyle 13 yaşındaki B.T.İ. için ‘hapis yatsın ya da ailesinden alınarak ıslahevine gönderilsin’ talebine büyük tepki yağdı OZAN YAYMAN harcandı ALİ AÇAR İZMİR Çanakkale’deki Gezi protestoları sırasında yola sprey boyayla “faşizme ölüm” yazdığı gerekçesiyle 13 yaşındaki ilköğretim öğrencisi B.T.İ. hakkında 6 yıla kadar hapis cezası istenmesi, hapis cezası verilmemesi halinde de ailesinden alınarak yetiştirme yurduna verilmesi yönündeki savcılık istemi, “Nereden bakılırsa bakılsın tutarsızlık” yorumlarına neden oldu. Çanakkale 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan B.T.İ’nin cezaevine konulması durumunda suç odaklarıyla tanışacağı, yetiştirme yurduna verilmesi halinde ise kaybedilebileceği bir ortamda yaşamaya başlayacağına dikkat çekiliyor. Adli Tıp Kurumu’nun, B.T.İ’nin, işlediği varsayılan fiilin anlam ve sonuçlarını algılayıp davranışlarını yönlendirebilecek psikososyal olgunluğa erişmemiş olduğu yönündeki raporuna karşın, “kamu malına zarar verme” suçlaması yönelten savcının, pedagoji biliminden uzak istemi eleştiri konusu oluyor. CHP Milletvekili ve Cezaevi İnceleme Komisyonu üyesi Prof. Dr. Nurettin Demir, çok uzun bir süredir Türkiye’nin çeşitli yerleşimlerindeki cezaevlerini dolaştıklarını ve çocuk koğuşlarını da incelediklerini söyleyerek “Bu alanlar kesinlikle ıslah mekânları değil” dedi. Demir, “Çanakkale’deki 13 yaşında bir çocuğumuza bu cezanın istenmesi Türkiye’nin ayıbıdır. Cezaevlerindeki çocuk koğuşları kimsesiz oldukları için, sokakta yaşadığı için daha güvenli bulduklarından cezaevine girmek isteyen çocuklarla dolu. 18 yaş altındakilerin kaldığı koğuşta, nüfusu geç yazıldığı için 22 yaşında olanlar var. Bırakın suç işleyenlerin doğru düzgün ıslah olmasını, en masumu bile girse suç odaklarıyla temas ederek çıkabileceği mekânlardır çocuk koğuşları” diye konuştu. Sosyal hizmet uzmanı Servet Çekiç de, savcının hapis cezası verilmezse B.T.İ’nin ailesinden alınarak yetiştirme yurduna yerleştirilmesi istemiyle ilgili, “Her çocuk ailesiyle biraz daha fazla kalma hakkına sahiptir ve Çocuk Hakları Sözleşmesi de bunu hükmeder. Türkiye’de bu sözleşmeyi imzalamıştır. Çanakkale’deki 13 yaşında olan B.T.İ, düzenli bir aile yaşantısına sahiptir. Aile bütünlüğü vardır. Bu anlamda B.T.İ’yi ailesinden kopararak yetiştirme yurduna yerleştirme istemi neresinden bakılırsa bakılsın tutarsızdır” yorumunu yaptı. Ankara’da askeri da Pilot Binbaşı Ahmet Duman, Pilot Üsteğmen Emre Acar, hava teknisyen kıdemli başçavuşlar Erdinç Salkım ve Hüseyin Uluçeşme şehit oldu. ‘Türkiye’nin ayıbı’ helikopter düştü: şehit ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Gölbaşı’nda askeri bir helikopter yüksek gerilim hattına çarparak düştü. KazaAnkara’nın Gölbaşı ilçesi yakınlarında eğitim uçuşu yapan askeri helikopter düştü. Kaza, GölbaşıKonya karayolunun 10. kilometresinde Gölbaşı Özel Kuvvetler Komutanlığı’nın da bulunduğu Oğulbey mevkisinde meydana geldi. İçerisinde 4 askeri personelin bulunduğu görev uçuşu gerçekleştiren askeri helikopterin yüksek gerilim hattına çarparak düştüğü bildirildi. Olay yerine çok sayıda ambulans ve itfaiye aracı sevk edildi. Düşen helikopterdeki 4 askerden kurtulan olmadı. Sikorsky tipi askeri helikopterde bulunan pilot binbaşı, pilot üsteğmen ve iki teknisyen astsubay şehit oldu. Genelkurmay’dan konuyla ilgili olarak yapılan açıklamada şöyle denildi: “Dün, saat 11.00 sularında, AnkaraKonya karayolu Balâ yol ayrımı 1 km güneyinde (Gölbaşı’nın 12 kilometre güneyi), Kara Kuvvetleri Kara Havacılık Komutanlığı’na ait bir S70 Sikorsky tipi helikopterimiz periyodik bakım sonrası tecrübe uçu 4 Duman Acar Salkım ra gönderildiğini söyledi. Şanlıurfa’daki kampa gitmek istemeyenlerin tepki gösterebileceğini KİLİS Devlet ve sivil toplum belirten yetkililerin uyarılarını da kuruluşlarının, Suriye’deki iç sadikkate alarak seyyar yemekhavaştan kaçarak Türkiye’ye sığıneye geçtik. Burada hazırlanan nan 700 bin Suriyeli mülteciye çorba, etli patates yemeği ve piyönelik yardım çalışmaları sürülavdan oluşan öğle yemeği de yor. Kilis’teki Suriyeli mültecilegazetecilere gösterildi. Verilen rin bulundukları kamplara gazeyardıma ilişkin bilgi veren Recep tecileri götüren Uluslararası MaÜker, günde yaklaşık 4 bin kişiye vi Hilal İnsani Yardım ve Kalkın3 öğün sıcak yemek verdiklerini ma Vakfı Başkanı Recep Üker, söyledi. Sorunların geçici olarak sorunların geçici olarak çözüldüçözüldüğünü belirten Üker, “Buğünü, uluslararası örgütlerin darada yapılanlar geçici çözümha çok sorumluluk alması gerekler. Uluslararası kamuotiğini söyledi. Kilis Valisi yunun buradaki draSüleyman Tapsız ma daha çok sada Türkiye’nin uKilis’te hip çıkması geyıllık 2 milyar Suriyeli mültecilerin rekiyor. Devdolar yardım kaldığı kamplara götürülen letin bürokrayaptığını belirtik kuralları da terek “AB ülgazetecilere detaylı bilgi yardımların geç keleri ve dünverildi. ulaşmasına neden yanın çeşitli üloluyor” dedi. kelerinden 130 Kilis’teki geçici barınma milyon dolar yardım yamerkezinin ardından gazetecipıldı. Türkiye’nin harcadığı 2 lerin bir sonraki durağı Elbeymilyar dolara yerel yönetimler, li’deki mülteci konteynır kent özel idareler ve STK’lerin yapoldu. Burada Kilis Vali Yardımtığı yardımlar dahil değil. Türcısı Vedat Yılmaz, kampa ilişkiye insanı yardım konusunkin yaptığı açıklamada, 23 bin da yalnız bırakıldı. Devletimiz kişinin barındığı kampın 3 bin mültecilere elinden gelen yar600 konteynır ile Türkiye’nin en dımı yapmaya çalışıyor” dedi. büylük konteynır kenti olduğuÇeşitli uluslararası yardım kunu söyledi. Yılmaz, kampta karuluşlarından destek alarak Kilanların yarısını çocuk ve kadınlis’teki Suriyeli mültecilere yarların oluşturduğunu söyledi. dım elini uzatan Uluslararası Mavi Hilal İnsani Yardım ve Kalkınma Vakfı, İstanbul ve alnız kaldık’ Ankara’dan bir grup gazeteciyle Kilis Valisi Süleyman Tapbirlikte kampları gezdi. Kilis Valisız ise kentteki mültecilere ilişsi Süleyman Tapsız’ın izni ve bir kin makamında gazetecilere bilkoruma ekibiyle birlikte ilk ziyagi verdi. Kilis’te 99 bin kişinin ret noktamız Kilis Geçici Barınyaşadığını, 80 bin Suriyelinin de ma Merkezi oldu. Geçici barınkentte barındığını belirten Tapma merkezine ilişkin bilgi veren sız, “İnsani yardım konusunyetkililer, burada mültecilerin ilk da Türkiye biraz yalnız bırasağlık taramasının yapılmasının kıldı” diye konuştu. ardından çevre illerdeki kampla Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ ‘Y ‘Sözleşmelere aykırı’ El Nusra’ya Uluçeşme Bakım sonrası uçmuş şu esnasında henüz belirlenemeyen bir sebepten dolayı kaza kırıma uğramıştır. Elim helikopter kazasında dört personelimiz şehit olmuştur. Kaza ile ilgili idari ve adli soruşturma başlatılmıştır. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, kederli aileleri ile Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarımıza başsağlığı ve sabırlar dileriz.” yardım toplandı İstanbul Haber Servisi Uludağ Üniversitesi’nde “Suriyeli Mazlumlara” yardım toplama adıyla açılan standlar, El Nusra için para toplandığının belirlenmesi üzerine Öğrenci Kolektifleri’nin girişimiyle kaldırıldı. Standların kaldırılmasının ardından El Nusra tarafından tehdit içerikli bir eposta aldıklarını belirten öğrenciler, epostada “Kanlarınızla besleyeceğiz toprağı, ey kâfirler” yazıldığını belirtti. Açıklamada, söz konusu olayın 11 Aralık Çarşamba günü yaşandığı belirtilerek “Suç duyurusunda bulunacağız” denildi. Öğrenci Kollektifleri üyelerine gelen eposta Nusra. Selam hidayete tabi olanların üzerine gelsin. Ey kâfirler dinleyin o gün üniversiteden kovduklarınız bizim kardeşlerimizdir ve bugün bizler size çocukların saçlarını bir gecede ağartacak elem dolu gecelerle geliyoruz. Kafalarınız yollarımızı süsleyecek, kanlarınızla besleyeceğiz toprağı ey kâfirler siz iyi bilin: Biz sizin yaşamı sevdiğiniz kadar bizler ölümü seviyoruz.” Gazeteciyi kaçırdılar Haber Merkezi Türkiye Foto Muhabirleri Derneği, Milliyet gazetesi foto muhabiri Bünyamin Aygün’ün Suriye’de El Kaide yanlısı grup lar tarafından kaçırıldığını açıkladı. Dernekten yapılan açıklamada, Aygün’ün serbest bırakılması için bir süredir devam eden çabalardan sonuç alınamadığı belirtilerek, başta Dışişleri Bakanlığı olmak üzere yetkililerden yardım istendi. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana en az 25 gazetecinin öldürüldüğü, kayıp ve kaçırılan onlarca meslektaşımızın olduğu Suriye, bugün gazeteciler için dünyadaki en tehlikeli bölgedir. Suriye’de çatışan tüm gruplara da gazetecilerin tarafsız şekilde yaşananları kamuoyuna duyurma çabası içinde hareket eden emekçiler olduğunu haykırıyoruz. Unutulmamalıdır ki Bünyamin Aygün, düşman değildir. Lütfen serbest bırakın.” Mahkeme: Şiddet içermeyen toplantı suç değil. Kamu erki hoşgörülü olmalı Gezi’nin çocuklarına beraat ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Kızılay’da düzenlenen Gezi Parkı eylemine katıldıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan üç çocuk, yapılan yargılama sonucunda beraat etti. Mahkeme, gerekçeli kararında “Şiddet içermeyen toplantı ve gösteri özgürlüğü suç değildir. Kamu erki belli oranda hoşgörülü davranmalı” dedi. Kararda, Gezi müdahalesi sırasında gözaltına alınan çocuklarda deniz gözlüğü bulunmasının, eyleme planlı ve kasıtlı olarak katıldıklarının delili olamayacağı vurgulandı. Kızılay’da 1 Haziran günü gerçekleşen Gezi eyleminde yapılan polis müdahalesinde yaşları 18’den küçük O.A. (15), A.Ö. (16) ve D.T. (17) gözaltına alındı. Yakalanan iki çocuğun üzerinden çıkan deniz gözlüklerine suç delili olarak el konuldu. Üç çocuk hakkında Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet ve görevli memura direnme suçlarından dava açıldı. A.Ö. ifa PALALI HAKKINDA 2. DAVA AÇILDI İstanbul Haber Servisi Gezi Parkı eylemleri sırasında eylemcilere elindeki palayla saldırarak biri polis iki kişiyi yaraladığı gerekçesiyle hakkında dava açılan Sabri Çelebi hakkında olaylar sırasında E.Y. isimli kadına saldırdığı gerekçesiyle ikinci dava açıldı. İstanbul 27. Sulh Ceza Mahkemesi’ne açılan davada Çelebi’nin 6 Temmuz’da E.Y’ye palayla vurarak ya raladığı gerekçesiyle 1 yıla kadar hapisle cezalandırılması istendi. Çelebi hakkında, E.Y’yi tehdit ettiği, halkı kin ve düşmanlığa tahrik ettiği yönündeki şikâyete ilişkin ise soyut iddialar dışında ve Çelebi’nin savunmasının aksine deliller bulunmadığı, olayla ilgili başka bir dava daha bulunduğu gerekçesiyle takipsizlik kararı verildi. E.Y’nin avukatı takipsizlik kararına itiraz edecek. desinde arkadaşı O.A. ile fotoğraf çekmek için Kızılay’a gittiklerini belirterek “Polisler gelip bizi götürdü. Deniz gözlüğünü gazdan etkilenmemek için getirdim” dedi. Ailesiyle yemek için Kızılay’a gittiğini belirten “suça sürüklenen çocuk” D.T., “Eylemci grubun içinde kaldım, annebabamı kaybettim. Polise, ‘niye gaz sıktınız, vatan haini miyiz’ dedim. Deniz gözlüğünü gazdan etkilenmemek için o gün aldım” ifadesini kullandı. Ankara 4. Çocuk Mahkemesi, yargılama sonucunda 3 çocuğun beraatlarına karar ver di. Gerekçeli kararda, çocuklar hakkında inandırıcı delil bulunmadığı belirtilerek, “Aksi düşünülse dahi amaçlarının güncel bir sorun nedeniyle kamuoyunun dikkatini çekmek olduğu, şiddet içermeyen toplantı ve gösteri özgürlüğünün kullanılmasının AİHM’in kararları da dikkate alındığında başlı başına suç oluşturmayacağı, kamu erklerinin de belirli oranda hoşgörü göstermesi gerektiği hususları göz önüne alındığında suça sürüklenen çocukların beraatlarına karar verilmiştir” denildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle