21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 ARALIK 2013 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA [email protected] KÜLTÜR Eski Milli Kütüphane Başkan Yardımcısı Büyüklimanlı’dan kütüphaneyle ilgili tartışmalara sert yanıt: 17 u Büyüklimanlı, kütüphanedeki görevinden alınan 5 üst düzey yöneticiden 4’ünün kütüphaneci olduğunu, yerlerine görevlendirilen 5 yöneticiden yalnızca 1’inin kütüphaneci kimliği taşıdığını söyledi. Büyüklimanlı, 147 ton kitabın sahaflara satıldığı iddiasını da kurgulanan bir mizansen olarak niteledi. SELDA GÜNEYSU ‘Koltuk koruma kavgası’ kütüphaneci olduğunu, yerlerine görevlendirilen 5 yöneticiden yalnızca 1’inin kütüphaneci kimliğini taşımasının ise “mantıklı kabul edilemeyeceğini” vurgulayan Büyüklimanlı, “Emekliliğime bir ay kala alelacele görevden alınmamın gerekçesini de bu şekilde öğrenmiş oldum” dedi. Büyüklimanlı, Çelik’in 810 yıldır girilmeyen depolara ilişkin yaptığı açıklamaları da şu sözlerle eleştirdi: “Hepimizin bildiği 5 üst yöneticinin dışında, bu depolara girmediği ve bu kitapları kayıt altına almadığı için alınan diğer kişileri biliyor musunuz; personel şube müdürü, iç hizmetler şube müdürü, süreli yayınlar şube müdürü, strateji planlama şube müdürü, Atatürk sorum var? Kurumsal hafıza sizin için ne ifade ediyor? Şu an Milli Kütüphane’nin 2 yıl öncesini bilip anlatacak birisi var mı? Olsa bu iddia ortaya atılır mıydı?” Kütüphanedeki arşivlerin 14 Aralık 2011 tarihinde makam onayı incelendiğinde 10 yıldır girilmediği belirtilen Türkocağı koleksiyonunun bulunduğu depoda çalışma yapmak için bir komisyonun kurulduğunun görüleceğini belirten Büyüklimanlı, komisyonun çalışmalarına Temmuz 2012’de başladığını ve Kasım 2012’de bitirip, yapılan işleri tutanakla tespit ettiğini kaydetti. Büyüklimanlı, kitapların Hurdasan’a gönderilmesiyle ilgili olarak da “Hurda depolarında bulunan ve belli aralıklarda MKE Hurdasan’a gönderilen kullanılamayacak durumdaki malzemenin yeni gibi lanse edilmesi tamamen bir art niyetin ürünüdür” dedi. “Zülfü Toman, Mehmet Emin Fidan, Vehbi Tekin, Nuri Doğan, Asuman Akdemir, değerli yöneticiler, bilgi eksikliğinden mi, koltuk kaygısından mı, yoksa başka kaygılarla mı Sayın Bakan’ı bile yanıltmayı göze aldılar, bilemem” diyen Büyüklimanlı, “Koltuğu korumanın klasik iki yolu vardır. Kolayı, geçmişi kurcalayıp gidenleri tu kaka ilan etmek, diğeri ve zor olanı ise daha iyisini yapmak. Olay vekâleten görev yapan yöneticilerin bir an önce asaleten atanmak adına kurguladıkları bir mizansenden başka bir şey değildir. İspatı ise denetim birimlerinin raporlarında ve arşivdeki belgelerde bulunmaktadır” görüşünü dile getirdi. Duru Tiyatro’ya bağlı Picasso Sahne, polis ve zabıta gözetiminde boşaltıldı ‘Araziyi ranta açacaklar’ u Birilerinin kendisini ‘bir abi olarak’ uyarıp gözdağı verdiğini açıklayan Emre Kınay, Kadıköy Anadolu Lisesi ve tiyatronun bulunduğu arazinin ranta açılacağını ileri sürdü. Kınay, oyuncu sendikasının 10 bine yakın üyesi olduğunu belirterek “Burada benimle birlikte sendikadan 3 kişiyiz” dedi. dığını, ‘böyle davranmaya devam edersen Türkiye’nin hiçbir yerinde tiyatro yapamazsın’ diye tehdit ettiğini” de aktaran Kınay, “Oyunlarımı beğenmiyorsan tiyatroya gelmezsin. Çıkışta gelir biletinin parasını geri alırsın. Hepsine hakkın var. Ama beni tehdit etmeye hakkın yok, haddine de değil. Ne yapacağıma ben karar veririm” dedi. Emre Kınay, “Lisenin farkında olmadan iştirak ettiği oyunun sonucunda önce tiyatronun, ardından da okulun sürülerek, lisenin üzerinde olduğu 55 dönüm, Kalamış Yat Limanı ve Adalar manzaralı arazinin ranta açılacağını” iddia ederken sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ülkenin tiyatro dinamikleri, bir araya gelmedikleri için, sahne sanatlarını hâlâ romantizm peşinde sürdürmeye çalıştıkları, yasa, yönetmelik, sendika ile bağlantı kurmadıkları için, anayasanın 64. maddesine rağmen bu ülkede sanatın devamlılığı anayasa garantisi altında olmadığı için bunlar yaşanıyor. Ben çıkıp ‘kendi üzerime düşeni yaptım’ diyeceğim ama neye değecek? Oyuncu sendikasının 10 bine yakın üyesi var. Burada benimle birlikte sendikadan 3 kişiyiz. İşte bunların farkında varılmadıkça hiçbir şey değişmez.” ANKARA Emekliliğine bir ay kala Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik tarafından görevden alınan eski Milli Kütüphane Başkan Yardımcısı Gönül Büyüklimanlı, Bakan Çelik’in “Milli Kütüphane’ye el atmayı borç bildim” sözleriyle başlayan ve üzerinde Milli Kütüphane Başkanlığı’nın mührü bulunan, sahaflara kilosu 1520 kuruşa satıldığı iddia edilen 147 ton kitap ve yazılı metaryal ile devam eden tartışmalara, meslektaşlarına gönderdiği mektupla sert yanıt verdi. Büyüklimanlı, söz konusu mektubunda, “Çelik tarafından göreve getirilen bürokratların koltuklarını ‘gidenleri tu kaka ilan ederek’ korumaya çalıştıklarını” kaydetti. Büyüklimanlı, meslektaşlarına yazdığı mektupta, “Milli Kütüphane’de meslek mensuplarının atanmaması ilginçtir. Bakanlığımızda yaygın bir görüşe göre herkes Milli Kütüphane’de yönetici olabilir” diyerek “Hiç gücünüze gitmiyor mu? Kütüphaneleri kütüphaneciler yönetmeyecek de kim yönetecek?” sorularını yöneltti. ASLI ULUŞAHİN Tiyatro sanatçısı Emre Kınay’ın sahibi olduğu Duru Tiyatro bünyesindeki Picasso Sahne ile tiyatronun ofisi olarak kullanılan oda, dün polis ve belediye zabıta ekiplerinin gözetiminde boşaltıldı. Kadıköy Anadolu Lisesi’nin bahçesindeki tiyatronun tamamının kapatılmasıyla ilgili hukuki süreç devam ederken kaymakamlık dava sonucunu beklemeden tahliye tebligatını göndermişti. Tahliye işlemleri gerçekleşirken Kınay ve avukatı Yasemin Kumbaracıbaşı basına açıklama yaptı. Kadıköy Anadolu Lisesi’nin öncesinde kendilerine verdiği ödüllerin önünde konuşan Kınay ile avukatı, yaşananların yasal olmadığını, yürütmeyi durdurma davası sonuçlandığında tahliye tutanaklarının hükmünü kaybedeceğini söyledi. “Burası günden güne adı hukuk olan, oysa hukukla ilgisi olmayan uygulamaların ülkesine dönüştü” diyen Kınay, “Ama Duru Tiyatro’yu kimse kapatamaz. Onlar yasaklayabilirler, beni buradan çıkarabilirler ama kapatamazlar. Ben gider parkta oyunumu oynarım” dedi. “Birilerinin ‘bir abi olarak’ kendisini uyar ‘Kütüphaneler kimlere emanet?’ Kütüphanedeki görevinden alınan 5 üst düzey yöneticiden 4’ünün belgeliği şube müdürü, bilgi işlem şube müdürü. Sizce de burada bir problem yok mu? Hepiniz kütüphanecisiniz burada kim eksik? Bu kitapları hangi şube müdürü kayıt altına alır, veritabanına kaydeder? ‘810 yıldır depolara girilmediği iddiasında polemiğe girmeyelim’ diyerek, görmek istemeyen veya iftirayı, düşünce özgürlüğüne saygı ile açıklayan arkadaşlar ve Sayın Zülfü Toman için de birkaç Bir çaDır içinDe gerçekleştirilen konseri yüz kişi izleDi Metallica’dan Antarktika konseri Kültür Servisi Metallica, Antarktika’da tarihinin en sessiz ve en az seyircili konserini verdi. konser verdi. Metallica, konseri resmi Facebook sayfasından “Bir yıl içinde yedi kıtada konser vererek tarih yazdık” sözleriyle duyurdu. Grup üyeleri, uzun zamandır her konser sonrasında verdiği röportajlarda Antarktika’nın en çok konser vermek istedikleri yer olduğunu belirtiyordu. Antarktika’da bir çadır içinde neredeyse hiç amfi kullanılmadan gerçekleşen ve tüm elektriğin güneş panelleriyle elde edildiği konseri yüz kişi izledi. Arıcı, sanat kurumlarını lağveden yasa tasarısı taslağı hakkında konuştu: ‘Taslak var ama kapatma yok’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı Abdurrahman Arıcı, Devlet Tiyatroları (DT) ile Devlet Opera ve Balesi’nin (DOB) kapatılacağı iddialarına ilişkin, “Şu anda öyle bir şey yok. Ortaya çıkarılan ‘bizi kapatacaklar’ dedikoduları afaki şeyler. Biz Anadolu’nun tiyatroyla buluşmasını ve kaliteli, milli değerlerimize sahip oyunlarla buluşmasını istiyoruz” derken, Türkiye Sanat Kurumu ile ilgili yasa tasarısı çalışmalarının devam ettiğini de belirtti. Arıcı, Türkiye Sanat Kurumu ile ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, tiyatroda milli değerlere değer katan eserlerin sergilenmesini ve yerli eserlerin sayısının artmasını arzuladıklarını belirtti. Arıcı, eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay döneminde devam eden ve şimdiki Bakan Ömer Çelik ile artarak devam eden tiyatronun Anadolu’ya yayılması hedefine değindi. Arıcı, “Anadolu’daki sahnelerin, tiyatroların ve yerli oyunların sayısının artması konusunda Bakan Bey’in bir talimatı var. Anadolu’da her yere ulaşmaya çalışıyoruz. Gönül ister ki bizden destek alan özel tiyatrolarımız da Anadolu’ya fazlaca gitsin ve kaliteli oyunlar ortaya çıksın” diye konuştu. Arıcı, devlet destekli sanat kurumlarının önerdiği performans ve rekabete dayalı sistemiyle ilgili de Çelik’in bütçe görüşmelerindeki söylemlerini anımsatarak, devletten maaş alan sanatçıların dizilerde rol üstlenmesini eleştirdi. Arıcı, Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın Sportif Değerlendirme ve Geliştirme Kurulu’na işaret ederek, sanat kurulunun da benzer işlevi göreceğini söyledi. n Kültür Servisi Çağdaş sanatın ünlü adlarından Damien Hirst’ün 33 bin sterlin değerindeki imzalı iki yapıtı Londra’daki bir sanat galerisinden çalındı. “Pyronin Y” ve “Oleoylsarcosine” adlı yapıtların çokrenkli noktalardan oluştuğu belirtildi. 1995 yılında Turner Ödülü’ne değer görülen Damien Hirst’ün menajeri, hırsızlık olayının polis yetkilileri tarafından soruşturulduğunu belirterek kendilerinin yorum yapamayacaklarını söyledi. Damien hirst’ün 2 yapıtı çalındı Jim hall yaşamını yitirdi n Kültür Servisi Modern caz gitaristi Jim Hall, 83 yaşında hayata veda etti. Jim Hall 1960’ların ortasında kendi trio’sunu kurmuştu. Hall, onunla beraber çalan Pat Metheny tarafından “Caz tarihindeki en önemli gitar emprovizatörlerinden biri, müzikal anlamdaki cömertliği onun insaniyetinin de derinliğini yansıtırdı” sözleriyle anıldı. Hall, aynı zamanda ABD’nin en büyük caz onuru National Endowment for the Arts Jazz Master sahibi ilk modern caz gitaristiydi. KAMİL KÜLTÜR MASARACI l ÇİZİK Beethoven Festivali 1821 aralık’ta Şimdi Beethoven zamanı Kültür Servisi Borusan Kültür Sanat, iki yılda bir düzenlenen BİFO & Fazıl Say Festivali ile dönüşümlü gerçekleştirilecek yeni bir tematik etkinlik dizisi başlatıyor. Yalnızca besteciler değil, farklı temalar ve performans türlerine odaklanacak etkinliğin bu yılki teması Beethoven. Etkinlik dizisi kapsamında, tema Borusan Quartet nedeniyle 1821 Aralık tarihleri arasındaki yönetimindeki BİFO, klasik Beethoven Festivali düzenlenecek. müzik dünyasının ünlü solistlerine Beethoven Festivali kapsamında eşlik edecek. Dansın müziklerini gerçekleştirilecek üç konserin canlı olarak Borusan Quartet yanı sıra Zeynep Tanbay’ın yorumlayacak. 18 Aralık Çarşamba Beethoven’ın yaylı çalgılar günü BİFO, Beethoven’ın 3. dörtlüleri üzerine hazırladığı son Senfoni’sini ve Keman Konçertosu projesi “Symbiosis”in dünya Op.61’i keman virtüözü prömiyeri de gerçekleştirilecek. Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre Christian Tetzlaff’ın eşliğiyle seslendirilecek. 19 Aralık Perşembe ve Sergi Sarayı’nda gerçekleşecek gerçekleşecek ikinci konserde konserlerde şef Sascha Goetzel Alexei Volodin, Beethoven’ın 5. Piyano Konçertosu’nu yorumlayacak. 21 Aralık’ta düzenlenecek üçüncü ve son konserde ise Beethoven’ın başyapıtlarından Missa Solemnis’in akdorsunda Alois Glassner yönetimindeki Salzburg Bach Korosu ve soprano Ruth Ziesak, mezzosoprano Daniela Lehner, tenor Richard Croft ve bas David Soar gibi ünlü sesler yer alıyor. Zeynep Tanbay’ın “Symbiosis” adlı son yapıtının dünya prömiyeri ise 20 Aralık Cuma akşamı Haliç Kongre Merkezi Sadabad Oditoryumu’nda yapılacak. Zeynep Tanbay
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle