Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 2013 PERŞEMBE 8 HABERLER alan bir hukuk sorunudur.” Finlandiya Büyükelçisi: Gazeteci ne soracağına kendi karar verir DUYGU GÜVENÇ ANKARA Finlandiya’nın Ankara Büyükelçisi Nina Vaskunlahti, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın Finlandiyalı gazeteciye yönelttiği ‘görevlendirilmiş’ suçlamasını “olağandışı” bulduğunu söyledi. Bu sözlere Türkiye’deki tepkilerin ardından Finlandiya’dan ilk resmi tepki de geldi. Vaskunlahti, “Finlandiya’da medya ve basın için tam özgürlük vardır ve gazeteciler ne soracaklarına ve ne zaman soracaklarına kendileri karar verirler. Bu kanunla verilmiş haktır; kimse gazetecinin sorusuna karar veremez” dedi. Başbakan Erdoğan’ın Finlandiya ziyaretinde, “Kız ve erkek öğrencilerin hayat tarzına müdahaleye niye gerek görüyorsunuz” sorusunu yönelten Finlandiyalı gazeteci Tom Kankkonen’in sorusuna verdiği, “Arkadaşımı birileri özel olarak görevlendirmiş, öyle anlıyorum” yanıtı büyük tepki toplamıştı. Büyükelçi Vaskunlahti, Finlandiya Başbakanı Jyrki Katainen’in de Erdoğan ile yaptığı görüşmede, “Finlandiya Türkiye’nin AB üyesi olmasını destekliyor ama bunun için ortak değerleri paylaşmamız gerek” dediğini anımsattı. Büyükelçi şöyle devam etti: “Türk ve Finli gazeteciler arasında fark olduğunu düşünmüyorum. Her gazeteci bir bireydir, bir medya grubu için çalışır ve hayata, siyasete, topluma dair kendi görüş açısı vardır. Bu da onun davranışlarını belirler. ” Büyükelçi Vaskunlahti, “kızlı erkekli” düzenlemesine yönelik hazırlıklara da şöyle tepki gösterdi: “Komisyoner Füle’nin geçen hafta Ankara’da söylediği gibi, Türkiye aday ülke ve AB üyesi olmak isteyen bir ülkeden aynı değerleri paylaşması, ifade özgürlüğü, tercih özgürlüğü gibi Kopenhag kriterlerini uygulaması beklenir. Bence her devlet bireylerin hayat tarzlarındaki tercihleri konusunda çok dikkatli olmalı.” Büyükelçi, “O (Finlandiya Başbakanı) bu kelimelerle söylemedi. Ama ‘AB, ortak değerleri paylaşmaktır’ dediğinde bu dolaylı olarak tercih özgürlüğü, basın özgürlüğü, ifade özgürlüğüydü” diyerek Başbakan Katainen’in de benzer mesajı verdiğini aktardı. İki başbakanın ifade özgürlüğü konusunu da ele aldığını belirten Büyükelçi, “Gezi protestolarını bekliyor muydunuz” sorusuna şu yanıtı verdi: “Bu soruyu ben de kendime sordum. Sonra da kendime SSCB’nin düşeceğini görebilir miydim diye sordum. Bir ülkede ne kadar kalsanız da bazı olayların nasıl geliştiğini görmek zor. Sonrasında neden olduğunu söylemek kolay. Biliyordum, gördüm, söylenmişti, hissetmiştim; bana toplumda huzursuzluk olduğu, birçok kişiyle konuştuğumda herkesin eşit derecede mutlu olmadığı söylenmişti ama bunun gösterilerle ortaya çıkmasını, bu boyutta olmasını beklemiyordum.” Erdoğan’ın suçlaması olağandışı sadece seçim değil Demokrasi Vaskunlahti’yle (solda) Duygu Güvenç görüştü. Fotoğraf: MERT TAŞÇILAR l İki ülke arasında başta enerji alanı olmak üzere imzalanan mutabakata işaret eden Büyükelçi, Finlandiya’nın Kıbrıs çevresinde petrol arama faaliyetine katılmayacağını belirtirken, Türkiye ile nükleer enerji alanında işbirliği önerdiklerini açıkladı: “Türkiye ilgilenirse Finlandiya’nın nükleer atık ve enerji işbirliği konusunda sunabileceği çok şey var. Finlandiya bilgi teknolojileri önermeye hazır. Ama siz henüz nükleer santral yapımındasınız.” İnsanlar da hükümeti affetmeli Ayala Sincan’da ‘Özgürlükte Santiago’da Buluşalım’ Sosyalist Enternasyonal (SE) Genel Sekreteri Şilili tanınmış siyasetçi Luis Ayala dün Sincan Cezaevi’nde yazarımız ve CHP milletvekili Mustafa Balbay’ı ziyaret etti. Adalet Bakanlığı’nın izniyle gerçekleşen bir saatlik görüşmeye CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran ve Milliyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Serpil Çevikcan, Sözcü Gazetesi Ankara Temsilcisi Saygı Öztürk, Vatan Gazetesi Ankara Temsilcisi Murat Çelik ile birlikte eşlik ettik. Balbay, görüşmenin son bölümünde bizim aracılığımızla kamuoyuna ve hükümete önemli mesajlar verdi. Balbay, meslektaşımız Murat Çelik’in “İç barışın yolu af mı?” şeklindeki sorusuna şu yanıtı verdi: “Evet. Hiç kimseyi ayırmadan çıkacak bir af. Ama insanların da hükümeti affedebileceği bir yöntem ile bu yapılmalı. Bu benim sadece kendim için arzu ettiğim bir şey değil. Kutuplaşma iki tarafı da uzaklaştırıyor. Bunun örneğini en son Anıtkabir’de gördük. Anıtkabir’e 10 Kasım’da bir milyon kişinin gitmesi aslında Gezi ruhunun devamıdır.” ç barış iktidarın da hayrına Mahkemenin kararı sonrasında Silivri’den Sincan’a nakledilen Balbay, cezaevinde tek başına kalıyor. Bunun gerekçesi o cezaevinde kendisine isnat edilen suç grubunda kimsenin bulunmuyor olması. Ankara’da ziyaretçileri Silivri’ye göre oldukça fazla: “Ankara’da daha fazla ziyaretçim var. Günde sekiz saat görüştüğüm oluyor. Gelenlere en çok moral veriyorum. Çünkü ışığı en net kuyunun dibinden hissedebilirsiniz. Ben de kuyunun dibinden görüyorum. Bu durum sürdürülemez. İç barış AKP’nin de hayrınadır. Karşıtlık ve kutuplaşma üretmenin sonu yok. (ArınçErdoğan tartışmasına atıf yaparak) AKP içerisinde bile bunun etkileri görülmekte. İktidar için gölgeler uzadı. Yani artık akşam oluyor. Özellikle Gezi sonrası toplum korkuyu aştı. Bundan sonra sırada iktidarı almak var.” İ önerisi Atık u sorun AKP’nin de sorunu Balbay’ın tutuklu vekiller konusundaki sözleri şöyle: “Meclis’in tutuklu vekiller konusunu gerçekten tatsız bir pazarlık ortamında tutmaya son vermesini diliyorum. Bu keyfilik, AKP’nin kendisini de vuracaktır. Yerel seçim öncesinde bu konuda atılacak bir adım, iç barışın başlangıcı olacaktır.Toplumsal barış Meclis’in içerisinden başlamalıdır. Tutuklu vekiller sorunu artık sadece CHP’nin ve BDP’nin sorunu değil. Bu AKP’yi de içine B l Finlandiya Büyükelçisi Nina Vaskunlahti ile yaptığımız görüşmede, Erdoğan’ın sandık konusundaki tutumunu AB ülkelerinde de sürdürdüğü ortaya çıktı: Görüşmelerde Gezi ele alındı mı ? Görüşmelerin bir bölümünde ifade özgürlüğü gibi temel değerleri ele aldık. Erdoğan’ın yanıtı neydi ? O, insanların görüşlerini sokaklar yerine sandıkta ifade etmesi gerektiğini düşünüyor. Sizce de öyle mi ? Demokraside temel sandık mıdır? Ben sadece Cumhurbaşkanı Gül’ün sözlerine atıfta bulunabilirim. O da demokrasinin sadece seçimler olmadığını aynı zamanda fikirlerin ifade edilmesi de olduğunu söyledi. Ama şiddet her zaman kınanmalı. Benim sevmediğim, şiddet yanlısı bazı gruplar gösterileri gasp etmeye çalıştılar. NATO Konseyi Türkiye için toplandı Patriotların süresi uzatıldı ya, ABD ve Hollanda’da şimdi konuşlandırmaya ilişkin olarak yeni yasama kararının tamamlanması bekleniyor. Böylece Patriotların Türkiye’de konuşlandırılması 2015 Ocak ayına kadar uzatılacak. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Levent Gümrükçü, Ankara’nın Patriotların süresinin uzatılması talebinin NATO’ya iletildiğini açıklamıştı. Davutoğlu, NATO’ya gönderdiği mektupla, “Patriotların konuşlandırılma süresinin bir yıl daha uzatılması talebini” resmen iletmişti. Davutoğlu, mektubunda Patriotların Türkiye’de konuşlandırılmasını gerektiren koşulların devam ettiğini belirtmiş ve “tehdidin sürdüğüne” işaret etmişti. ABD, Almanya ve Hollanda tarafından yollanan Patriot bataryalarının Ocak 2014’e kadar görev yapması öngörülmekteydi. Patriot füze savunma sistemi, füze ve uçaklarla düzenlenecek saldırılardan korunmayı sağlıyor. Türkiye, Suriye’deki iç savaşın şiddetlenmesi üzerine NATO’dan Patriot füze savunma sistemi talep etmişti. Almanya’nın gönderdiği Patriot bataryaları Kahramanmaraş’a, ABD’ninkiler Gaziantep’e,Hollanda’nın yolladığı 2 Patriot da Adana’ya yerleştirilmişti. Ayala: Yeriniz parlamento olmalı CHP’li Oran’ın önerisini kabul ederek Sincan’a gitmeyi kabul eden Ayala, Ergenekon yargılama sürecinde yaşanan haksızlıklar ve hukuk ihlalleri hakkında bilgi aldığı Balbay’a şu mesajları verdi: “Yazdıklarınız nedeniyle yargılanıyor olmanız akıl alır gibi değil. Ben bu tür olağanüstü hal yargılamalarının Türkiye’de geçmişte kaldığını sanıyordum. Ama anlıyorum ki yanılmışım. Bu tür yargılamalar dünyada artık yok. Tabii ki herkes yargılanabilir. Ancak adil yargılanmanız lazım. Ama gerek gizli tanıklar meselesi gerekse usul hataları adil yargılamaya gölge düşürüyor. İkinci olarak, seçilmiş bir milletvekili olarak sizin yeriniz parlamento olmalı. Atina, Korsika, Portekiz ve Türkiye... Tüm SE toplantılarında size destek kararları alıyoruz. Tüm sosyalist partiler arkanızda. Sizin durumunuz bizlerin ortak kaygısıdır. Gözümüz bu davanın üzerinde olacak. Ülkelerimizin daha demokratik olması için tüm sınırları zorluyoruz ve zorlayacağız.” yapılan SE toplantısı konusunda da, “Konsey toplantısının Türkiye’de yapılmasının bir anlamı var. Gezi ruhunu anlamak için İstanbul’a geldik. Gezi protestoları tüm dünyayı Türkiye’de olanlar hakkında bilinçlendirdi. Hükümetin politikaları ile halkın beklentileri arasındaki açık fark görülebiliyor artık. Bu konuda da uluslararası bir dayanışma var. Sadece Avrupa değil, tüm dünya ne olduğunun çok iyi farkında” dedi. Balbay da uluslararası kurumların Türkiye’deki davalara ilgisinin önemine dikkat çekerek şöyle konuştu: “Başta bu davaları bir ulusal mesele olarak görüyordum. Ama faşizm uluslararası bir sorundur. Türkiye’nin temel sorunu adalet, demokrasi ve insan hakları meselesi. Hükümetin ‘demokrat’ olduğu şeklinde Avrupa’da yerleşik algı Gezi Parkı protestoları sonrasında değişti. Gezi Direnişi Türkiye’nin geleceğidir. Ben de o gençler adına içeride yatıyorum. Bundan sonra uluslararası dayanışma lazım. Siz de SE olarak hükümetin pozisyonunu her platformda anlatmalısınız.” DUYGU GÜVENÇ ANKARA NATO Konseyi, 2013 yılı başında Türkiye’de konuşlandırılan Patriotların süresinin uzatılmasına karar verdi. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu’nun geçen hafta NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen’e Patriotların süresinin uzatılması için gönderdiği mektubun ardından dün toplanan konsey, sürenin uzatılmasını onayladı. Patriotların Türkiye’de konuşlandırılması 2015 Ocak ayına kadar uzatılacak. Cumhuriyet’e bilgi veren NATO yetkilileri, daimi temsilcilerin toplantısında Patriotların süresinin uzatılmasının ele alındığını belirterek şunları söyledi: “Müttefikler, Türkiye’ye yönelik risk ve tehditlerin devam ettiğine karar verdi. Büyükelçiler ayrıca, NATO’nun güneydoğu sınırındaki istikrarsızlığın, Türkiye’nin hava savunma kapasitesini artıran Patriot füzelerinin konuşlandırılmasına devam edilmesi gerektiğini kaydetti. Büyükelçiler, Patriotların konuşlandırılmasının ittifakın uyumunun işareti olduğunu vurguladı.” Daimi temsilciler toplantısının ardından Patriotları gönderen Alman AB’de Türkiye mutabakatı yok Türkiye bu yıl yeni fasıllar açabilecek mi? Biz mümkün olduğunca çok faslın açılmasını istiyoruz çünkü müzakere sürecinin rayda tutulması gerek. Ama karar veren tek biz değiliz. Farklı düşünen üye ülkeler de var. Biz kriterler yerine getirildiğinde faslın açılması gerektiğini düşünüyoruz. Biz siyaseten fasılların kapalı tutulmasını doğru bulmuyoruz. Yani Türkiye’nin diğer adaylara göre eşit olmadığını kabul mu ediyorsunuz? Bu kritik bir soru. Türkiye’nin eşit bir aday olduğunu söyleyebilirim ama AB üyeleri arasında Türkiye’nin nasıl ilerleyeceği konusunda mutabakat yok. Çin’in teklifine yakın olabilir ‘Laikler Dış Haberler Servisi ABD merkezli Bloomberg haber ajansının internet sitesinde yayımlanan “Türkiye’deki dekolte baskısı üniversitelere yayıldı” başlıklı yazıda, “Erdoğan’ın Türkiye’yi İran’a ya da bir Körfez ülkesine dönüştürdüğünü düşünen laik Türklere katılmıyorum. Ancak Türkiye’nin yönünü değiştirebilir” denildi. Ajansın İstanbul temsilcisi Marc Champion’ın imzasını taşıyan yorumda daha sonra şu görüşlere yer verildi: “10 yıldır Başbakan Erdoğan’ın gizli bir planı olduğunu söyleyen paranoyak laikler haklı çıkıyor. Eh, Türkiye’de işler değişti. Bence asıl konu Erdoğan’ın önümüzdeki yıl yapılacak haklı çıkıyor’ Bloomberg’de Erdoğan yorumu ilk doğrudan başkanlık seçimlerinde oyunu artırmak için en iyi yol olarak seçmeni kutuplaştırmayı görmüş olması.” Yazıda, “Bu megalomanyak yaklaşım Erdoğan’ın 2011 seçimlerindeki ezici zaferinden sonra başladı. Otokratik politikaları Gezi Parkı protestolarına neden olunca daha da tavizsiz ve agresif bir insana dönüştü. Erdoğan’ın faydalandığı ayrıştırıcı girişimlerin son örneği üniversitelerde kadınlar ve erkeklerin birlikte barınmasının yasaklanması. Erdoğan kişinin ev içindeki mahremiyetini koruyan anayasayı yok sayıp İslamın talep ettiğini düşündüğü davranış biçimini dayatmak istiyor” denildi. ABD’den füze teklifi hazırlığı Gezi bizi bilinçlendirdi Ayala hafta sonu İstanbul’da Dış Haberler Servisi Amerikan silah üreticileri Raytheon ve Lockheed Martin’in, füze savunma ihalesinde Türkiye’ye yeni bir teklif için çalışma yürüttüğü bildirildi. İki ABD’li şirketin Ankara’ya yapacağı teklifin, Çin’in daha önce yaptığı teklife yakın olabileceği belirtiliyor. Raytheon ve Lockheed Martin’in teklifinin, Çin ve Fransızİtalyan konsorsiyumundan yapılan tekliflerle rekabet edebilmesi için Amerikan savunma sektörü ve yönetim içinde ön görüşmeler yapıldığı da gelen haberler arasında. ABD’den gelecek önerinin, orta menzilli füzelere karşı da kullanılacak daha geniş bir sistem üzerinde yoğunlaştığı, teklifin Türkiye’nin uzay programıyla ilgili taleplerini de karşılayacağı belirtiliyor. Raytheon ve Lockheed Martin’in F35 savaş uçaklarının satışını bu projeye eklemeyi düşündüğü de öne sürülüyor. Santiago ve Enternasyonal randevuları Ziyaretçilerine koğuşunda hazırladığı çay ile gofret ikram eden Balbay, Ayala’nın “Değişim bir gün kaçınılmaz hale gelecektir. Türk halkı yaşananların farkında. Karanlık dönemler mutlaka aydınlığa çıkacaktır” sözlerine, “Umarım öyle olur ve bir sonraki görüşmemizi Santiago’da yaparız” karşılığını verdi. Umut Oran da bu temennilere bir yenisini ekleyerek “Gelecek yıl yapılacak SE Genel Kurulu’nda da Balbay’ı onur konuğu olarak konuşturmayı arzuluyoruz” dedi. Cezaevine girişte diğer ziyaretçiler gibi retina taramasıyla ve ayakkabısıyla kemerini çıkararak XRay cihazından geçen Ayala, görüşme sonrasında gazetecilere yaptığı kısa değerlendirmede, “Bu kadar uzun süre, böyle zor koşullar altında cezaevinde kalan bir insana göre çok cesur ve çok güçlü buldum Balbay’ı” yorumunu yaptı.