Katalog

SAYFA CUMHURİYET 14 KASIM 2013 PERŞEMBE [email protected] 18 Gezi Direnişi’nden ve olaylardan etkilenerek yazılan ‘Taksim Meydanı’ müzikali Mehmet Ergen’in imzasıyla Talimhane Tiyatrosu’nda KÜLTÜR Hoşça Kal Savaş Ay... Herkesin sevgilisi... Ama en çok “Sokaktaki adamın” sevgilisi... Mazlumun, haksızlığa uğrayanın, sesini çıkaramayanın... Hoşça kal... Sapına kadar gazeteciydin, sonuna kadar amatör ruhlu, tepeden tırnağa muhabir... Mesleğe de hayata da balıklama atlaman... Bütün bunları taçlandıran duygusallığın ve coşkun... Hoşça kal... Yolumuz aynı gazetede kesiştiğinde, henüz A Takımı’nın kaptanı değildin. Yaşça benden küçüktün... “Abla şu Uganda’yı anlatsana, abla Burundi’yi, Rwanda’yı anlatsana...” Tepeden tırnağa merak dolu... Ölümler sırasız olduğunda, daha da acı veriyor. Hoşça kal... Önümde fotoğraflar... Günlerdir gözüm onlarda. Şimdi izninle ikimizin ortak o güzelim anımızı okurlarla paylaşayım: Yıl 1992. Nâzım Hikmet’in 90. Yaş günü kutlamaları var İstanbul’da HHH Üç gün önce Joan Baez hatır sormaya telefon etmiş, Nâzım Hikmet Vakfı’yla kutlamalara hazırlandığımızı öğrenince, gitarını alıp gelmiş... Spor Sergi Sarayı’nda Zülfü Livaneli, Genco Erkal, Joan Baez’li muhteşem bir kutlama yaşanmış... Kutlamalar sürüyor. Bir akşam da Sunay Akın önderliğinde genç şairler Mülkiyeliler Birliği’nin Kuruçeşme’deki lokalinde bir şiir maratonu düzenlemişler. Akşam yediden gün doğana dek şiir, müzik, şarkı... Gecenin bir vakti Joan Baez’le oraya uğradık. Salon tıklım tıklımdı. Girdik ve en arka sıraya oturuverdik. Sahne yüksekte, salon aydınlık. Sahnede Savaş Ay, akordeon çalıyor. Hiç unutmuyorum, bizim Arjantin kökenli Türkçe tangoları çalıyordu... Anında bizi gördü ve usturuplu bir geçişle, akordeonuyla “Dona Dona”yı çalmaya başladı... Bu, Joan Baez’in dünyaya tanıttığı şarkıydı. Ön sıradakiler bu ani repertuvar değişikliğine anlam veremezken şarkıyı bitirdi Savaş Ay ve şöyle dedi: “Allahım sen ne büyüksün! Hayatım boyunca şöyle küçük bir salonda Joan Baez söylese de ben de dizi dibinde onu dinlesem diye yalvardım! Allah’ın büyüklüğüne bakın ki, şimdi ben söylüyorum, oturmuş o beni dinliyor!” Bunu Joan Baez’e çevirmemle, yerinden fırlayıp Savaş’ın dizinin dibine gidip sahnenin kenarına yerleşmez mi! Koşturup derhal sahneye 2. bir iskemle yerleştirdiler ve sonra bir saat boyunca Savaş Ay çaldı, Joan Baez söyledi, söyledi!.. Görülecek, duyulacak, yaşanacak bir şeydi!.. Bir saatin sonunda birbirlerine sarılmış “Bunu tekrarlamalıyız” diyorlardı! Hoşça kal akordeonuyla ruhumuza gençlik aşılayan delikanlı! Ödül töreninde korkunç şaka Kültür Servisi İngiliz Sinema ve Televizyon Akademisi Ödülleri’nin (BAFTA), “Britannia Ödülleri” Los Angeles’ta düzenlenen törenle sahiplerini buldu. Ödül törenine “Borat” filmiyle tanınan komedyen Sacha Baron Cohen’in yaptığı korkutucu şaka damgasını vurdu. Cohen, “Charlie Chaplin Komedi Ödülü”nü almak için sahneye çıktı. Bu esnada sahnede Chaplin’in “Şehir Işıkları” filminde oynadığı öne sürülen tekerlekli sandalyeli yaşlı bir kadın da vardı. Sahnede Chaplin gibi dans etmeye başlayan Cohen, dengesini kaybederek yaşlı kadını “yanlışlıkla” sahneden aşağı itti. Yaşlı kadın tekerlekli sandalyeden fırlayarak seyircilerin arasına uçtu. Konuklar kısa süreli bir panik yaşasa da olayın kurmaca olduğu anlaşıldı. Cohen, sahneden itilen kadının “Şehir Işıkları” filminde rol alan Grace Colington değil, makyajla yaşlandırılmış bir oyuncu olduğunu belirtti. Sahnede ‘direniş’ var ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK n Kültür Servisi Tiyatro… Tiyatro… dergisinin düzenlediği “11. Tiyatro Ödülleri” töreni gerçekleşti. Yılın Kadın Oyuncusu Ödülü Kumbaracı50 yapımı “Kimsenin Ölmediği Bir Günün Ertesiydi” oyunundaki performansıyla Sumru Yavrucuk’a, Yılın Erkek Oyuncusu Ödülü, İBB Şehir Tiyatroları yapımı “Zengin Mutfağı” oyunundaki rolüyle Murat Garipağaoğlu’na, Yılın Yönetmeni Ödülü, İstanbul Devlet Tiyatrosu’nda sahnelenen “Çehov Makinesi”nin yönetmeni Müge Gürman’a, Yılın Yapımı ödülü ise Ekip Tiyatro’nun “Parti” oyununa verildi. Teşekkür plaketi ise 50. yılını kutlayan Ankara Sanat Tiyatrosu’na (AST) değer görüldü. Tiyatro… Tiyatro… dergisi ödülleri Gezi Parkı’nda ağaçların sökülmesiyle başlayan Gezi Direnişi’ne tanıklık eden sanatçılar üretmeye devam ediyor. Gezi Direnişi’nde müzik, resim, kitap, olaylar sırasında çekilen fotoğraflar, grafik tasarımlan, graffiti... Tüm bunlar ülkemizde yaratıcı bir gençlik olduğunu ortaya koydu... Yaratıcı, boyun eğmeyen, özgürlükçü ve direnişçi bir gençlik. Direnişte yaşanan olayların küçük bir bölümünü şimdilerde sahnede seyrediyoruz. Gezi Direnişi’nden ve olaylardan etkilenerek yazılan “Taksim Meydanı” müzikali Mehmet Ergen’in imzasıyla Talimhane Tiyatrosu’nda sahneleniyor. Direnişte üretilen slogan ve müzikten yararlanan Ergen, Gezi ile hükümete atılan ‘kendine gel’ tokatını sevdiğini söylüyor. Oyunda, akademisyen, TV yöneticisi, doktor, sanatçı, hayat kadını, solcu sendikacı ve iki polis karakterlerini, karakolda bir araya toplamış Ergen... Oyun onların hayata bakış açısından anlatılıyor. Oyunun temelinde bir insanın ne kadar ödün verebildiği sorununu ele alan Ergen, “Hayat kadını, nasıl kendini ‘satma’ aşamasına geliyorsa, toplumun ‘üst’ yapısı olarak adlandırılan gruplar da zaman zaman satışa gelebiliyorlar. Bunun en bariz örneklerini de AKP döneminde görüyoruz. Bu oyunla da doğrudan partiyi hedef almaktansa partiye yalakalık yapanları hedef almayı tercih ettim. Ortada bir sanat eserinden çok bir grup sanatçının reaksiyonu var” diyor. Ergen, Gezi’nin başlı başına bir sanat olduğunu düşünenlere karşılık, “yanlış u “Hayat kadını, nasıl kendini ‘satma’ aşamasına geliyorsa, toplumun ‘üst’yapısı olarak adlandırılan gruplar da zaman zaman satışa gelebiliyorlar. Bunun en bariz örneklerini de AKP döneminde görüyoruz. Bu oyunla da doğrudan partiyi hedef almaktansa partiye yalakalık yapanları hedef almayı tercih ettim. Ortada bir sanat eserinden çok bir grup sanatçının reaksiyonu var” bir tespit değil ama işin politik boyutu sanatsal boyutunun önünde” diyor. Bu hareketi siyasi bir hareketten çok bir sanat hareketi olarak görenlerin, şimdiki hükümetin de ülkeyi bir sirke dönüştürdüğünü sandıklarını söyleyen Ergen, “Hayretle birbirimizi izliyoruz. Tayyip Erdoğan hedef alındı. Ve eğer faiz lobilerini ve dış mihrakları suçlamak yerine başbakanlıktan çekilmeyi düşünseydi olmaz ya bunun bir sanat eseri olduğunu düşünmezdik” diyor. Direniş günlerine ait fotoğrafların kullanıldığı sahnede, enstrümanları oyuncular çalıyor ve oyuncuların beden dili ve enstrüman kullanımı neredeyse kusursuz. Ergen, “Geçen sezondan beri devam eden ‘Seni Seviyorum, Mükemmelsin, Şimdi Değiş’ müzikali ve öncesinde sahnelediğimiz ‘Shrek’ ile üst düzey müzikal işler yapabilecek bir çekirdek kadro oluşturduk. Bunun devamı da gelecek” diyor. İlk kez Berlin’de sahnelenen oyun için Ergen, “Çok beğenildi, burada da beğeniliyor. Tabii burada kendisini anlatmaktan öte başka niyetlerle yapıldığını sanan ya da farklı beklentileri olduğu için çıkışta şaşıranlar var. Bu kadar kutuplaştırılmış bir ülkede oyunlara da tepki vermek doğal. Tarih her şeyin cevabını veriyor” diyor. Gezi Direnişi’yle ilgili çalışmalarının devam edeceğini söyleyen Ergen, Henrik Ibsen’in “Halk Düşmanı” oyununu yeniden çevirmiş. Medyanın yaşananları iletmemesi Ergen’i çok üzmüş. “Oyunun merkezinde doğruları haykırmaya çalışan bir bilim adamının medyayı delip, sesini duyuramaması anlatılıyor. Halk sağlığı için çırpınırken kasabadan rant sağlamaya çalışan esnafın, belediyenin ve cahil halkın karşısında düşman ilan ediliyor. Tıpkı Gezi Direnişi’nde olaylara tanık olanların çapulcu ve anarşist olarak nitelendirilmesi gibi o da “düşman” ilan ediliyor” diyor. Son olarak ölenleri, yaralananları, gözlerini kaybedenleri ve ülkeyi yüzde 50 tabiriyle bölen Başbakanın, unutulmayacağını söylüyor Ergen... Mert Aydın, Orhan Aydın, Nebi Birgi, Kubilay Çamlıdağ, Ezgi Erol, Baran Güler, Begüm Günceler, Defne Koldaş, Bahadır Özkoca ve Mert Şişmanlar’ın rol aldığı oyun yarın, 22 ve 29 Kasım’da saat 20.30’da Talimhane Tiyatrosu’nda sahnelenecek. 35 SANATÇI, SİVAS KIYIMINA DİKKAT ÇEKMEK İÇİN ESERLERİNİ YAKTI ‘Unutturmamak’ için Kültür Servisi 35 sanatçı, 2 Temmuz 1993’te Sivas Madımak Oteli’nde katledilen 35 aydınla ilgili görülen davanın zamanaşımına uğramasını “Unutmamak” sergisiyle protesto etmeye hazırlanıyor. Aralarında Mehmet Güleryüz, Adnan Çoker, Ara Güler, Devrim Erbil, Komet, Balkan Naci İslimyeli, Bedri Baykam gibi isimlerin olduğu sanatçılar, “insanlık suçu kapsamında değerlendirilmesi gereken bu davanın zamanaşımına uğraması kabul edilemez” demek için, bir eserlerini kısmen yakarak sergiye katıldılar. Beşiktaş Belediyesi’nin desteği, sanatçı Bubi’nin organizatörlüğündeki sergi, 19 Kasım’da Mustafa Kemal Kültür Merkezi’ndeki Beşiktaş Çağdaş Sanat Galerisi’nde açılacak. Sergi, n Kültür Servisi 2014 yılı Orhan Kemal Roman Armağanı’na en son katılım 10 Ocak 2014 olarak belirlendi. Seçici Kurul, Tahsin Yücel, İnci Aral, Turhan Günay, Feyza Hepçilingirler, Ahmet Telli, M.Nuri Gültekin ve Nazım K. Öğütçü’den oluşuyor. Kazanan yazara ödülü 2 Haziran 2014 tarihinde yapılacak olan Orhan Kemal’i anma gününde takdim edilecek. (0212 252 88 38, www.orhankemal.org) Orhan Kemal Roman Armağanı Ayrıca, Beşiktaş Belediyesi, sergiyi kalıcı kılmak için, toplumun belleğinde derin yaralar açan başka konuları da kapsayan Unutmamak Müzesi açacak. Mimar MusBedri Baykam tafa Toner’in yapımını üstlendiği müzenin, 2014 yılı içinde tamamlanması planlanıyor. Sergiye katılan, resim, heykel, gravür ve fotoğraf gibi farklı alanlardan 35 sanatçının etkinlikle ilgili ortak açıklaması şöyle: “Bu bir toplumsal sorumluluk projesidir. Amacı özgürlüklere, farklılıklara, adalete ve demokrasiye ilişkin duyarlılığın pekişip yaygınlaşmasına katkıda bulunmaktır. Hiçbir politik yönelime öncelik tanımadan, tüm toplumsal gruplara eşit mesafede, hiç kimsenin dili, dini, ırkı, cinsiyeti ve cinsel tercihlerinden dolayı ayrımcılığa tabi tutulmaİstanbul’un ardından Anadolu’da çeşitli dığı bir Türkiye özlemiyle...” illerde ve yurtdışında sergilenecek. n Kültür Servisi İngiliz klasik müzik bestecisi ve İstanbul Müzik Festivali Yaşam Boyu Başarı Ödülü sahibi Sir John Tavener 69 yaşında yaşamını yitirdi. John Tavener, Kraliçe Elizabeth’ten, müziğe hizmetlerinden ötürü 2000 yılında şövalye nişanı almıştı. Londra’da doğup büyüyen, 1970’lerde Ortodoksluğu seçen ve Bizans makamlarıyla besteler yapan Tavener’ın, Galler Prensesi Diana’nın cenazesinde çalınan “Song for Athene” şarkısı hafızalarda yer etmişti. Sir John Tavener, Prens Charles’ın siparişi üzerine, Allah’ın Kuran’da geçen 99 isminden etkilenerek bestelediği “Allah’ın Güzel İsimleri” adlı görkemli koro eserinin uluslararası prömiyerini 35. Uluslararası İstanbul Müzik Festivali kapsamında yapmıştı. John Tavener hayatını kaybetti T.C. GÖLBAŞI İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTIRMA İLANI 2009/551 TLMT. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, niteliği, kıymeti, adedi, önemli özellikleri: 1 NO’LU TAŞINMAZIN Özellikleri: Ankara ili, Gölbaşı ilçesi, Şafak Mahallesi, Cilt: 9, Sayfa: 883, Ada: 367, Parsel: 8’de kayıtlı 857,00 m2 arsa üzerine inşaa edilmiş Uzun Apt.’nını z.katında bulunan 50/857 Arsa paylı, 69,55 m2 net kullanım alanına sahip, zemini karo mozaik, demir camekânlı, dış cephesi dış cephe boyalı, 10 Bağımsız Bölüm Dükkân vasfındaki taşınmaz satılacaktır. Adresi: Şafak Mahallesi Şehit Selami Atabey Caddesi No: 34 Uzun Apartmanı Altı Gölbaşı/ANKARA Yüzölçümü: 69,55 m2 Arsa Payı: 50/587 İmar Durumu: 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planına Göre “Ayrık Nizam Ticaret Yolu (Konut ve Konut Altı Ticaret)” olarak planlanmış olup, yapılaşma koşulları Taks: 0.40, Kaks: 1.60’tır. Kıymeti: 160.000,00 TL KDV Oranı: %18 Kaydındaki Şerhler: 1. Sataş Günü: 20/12/2013 günü 10.45 10.50 arası 2. Satış Günü: 14/01/2014 günü 10.45 10.50 arası Satış Yeri: Ankara Adliyesi Gölbaşı İcra Müdürlüğü Önünde “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” Satış şartları: 1 İhale açık artırma suretiyle yapılacaktır. Birinci artırmanın yirmi gün öncesinden, artırma tarihinden önceki gün sonuna kadar esatis.uyap.gov.tr adresinden elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada tahmin edilen değerin %50’sini ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmek şartı ile ihale olunur. Birinci artırmada istekli bulunmadığı takdirde elektronik ortamda birinci artırmadan sonraki beşinci günden, ikinci artırma gününden önceki gün sonuna kadar elektronik ortamda teklif verilebilecektir. Bu artırmada da malın tahmin edilen değerin %50’sini, rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları toplamını ve satış giderlerini geçmesi şartıyla en çok artırana ihale olunur. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Artırmaya iştirak edeceklerin, tahmin edilen değerin %20’si oranında pey akçesi veya bu miktar kadar banka teminat mektubu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir, alıcı isteğinde (10) günü geçmemek üzere süre verilebilir. Damga vergisi, KDV, 1/2 tapu harcı ile teslim masrafları alıcıya aittir. Tellaliye resmi, taşınmazın aynından doğan vergiler satış bedelinden ödenir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgilerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını özellikle faiz ve giderlere dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile (15) gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır; aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4 Satış bedeli hemen veya verilen mühlet içinde ödenmezse İcra ve İflas Kanunu’nun 133’üncü maddesi gereğince ihale feshedilir. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak sureti ile ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacak, bu fark, varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup giden verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2009/551 Tlmt. sayılı dosya numarasıyla müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. 05/11/2013 (İİK. m. 126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. *: Bu örnek, bu Yönetmelikten önceki uygulamada kullanılan Örnek 64’e karşılık gelmektedir. (Basın: 68469)