19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 4 EKİM 2013 CUMA 12 İnşaat kamu yatırımlarıyla büyüyor İnşaat sektörü yılın ilk yarısında yüzde 6.6 büyüme kaydetti. Sektördeki büyümeyi kamu yatırımları sırtlıyor. Özel sektör harcamaları ilk çeyrekte yüzde 14, ikinci çeyrekte yüzde 3.4 oranında olmak üzere, üst üste altı çeyrektir daralıyor. Türkiye İnşaat Malzemesi Sanayicileri Derneği’ne (İMSAD) göre bu trend yıl sonuna kadar devam edecek. İMSAD’ın hazırladığı ‘İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sektörünün 2013 Yarıyıl Değerlendirme Raporu yayımlandı. İMSAD Yönetim Kurulu Başkanı Dündar Yetişene, yakın coğrafyada yaşanan siyasi gelişmeler ve ülkeler arasında görülen dengelerdeki değişimlerin, ekonomide global riski her zamankinden daha fazla etkilediğini dile getirdi. EKONOMİ [email protected] En büyük risk yeni batık firmalar Nurol Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Musa Aykaç: Eğer aidatlar birkaç yüz TL artarsa o zaman tüketiciler konut almaktan vazgeçerler. Şu anda öyle bir durum yok. Ancak sektör için büyük risk yeni batık şirketler olacak. Konut kredisi faizlerinin artması, döviz kurunun yükselmesi ve maketten satışların devam etmesi gayrimenkul sektörünü endişelendiriyor. Nurol Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Genel Müdürü Musa Aykaç’a göre sektörün en büyük riski yeni batıkların olması. Türkiye’de sektörde hâlâ sat yap mantığının geçerli olduğunu anlatan Aykaç, bitirme sigortasını desteklediklerini ve acilen çıkması gerektiğine işaret etti. Konut kredilerinde faizlerin yükselmesinin şu anda konut satışlarına darbe vuracak boyutta olmadığını kaydeden Aykaç, “Döviz kuru tüketicilerle müzakere edilebilir. Faizlerin 0.70’lerden 0.80’lere gelmesi aslında çok şeyi değiştirmez. Eğer aidatlar birkaç yüz TL artarsa o zaman tüketiciler konut almaktan vazgeçerler. Ama şu anda öyle bir durum yok” dedi. Sektörün mutakabiliyet yasasının nimetlerinden hâlâ hakkıyla yararlanma dığını da belirten Aykaç, kentsel dönüşümle de ilgilendiklerini, ancak ev sahiplerine ayakları yere basan projelerle gidilmesi gerektiğini anlattı. Kentsel dönüşüm için dev alanlar olduğunu, Nurol olarak gelişmiş bölgeler içinde gelişime açık alanlarla ilgilenecekle* Nurol GYO, 2013’te İstanbul’da üç rini anlattı. dev yatırıma imza atıyor. Nurol GYO’nun Musa Aykaç Nurol İstanbul’daki üç projesinden biri 340 milyon dolar GYO’nun devam eden yatırım bedeli ile inşa etmeye başladığı Nurol Park projeleri ile ilgili olarak (Basın Ekspress) projesi. da şu bilgileri verdi: * Hürriyet Medya Towers’ın bulunduğu araziyi * Mecidiyeköy’de 127.5 milyon dolara satın alan Nurol GYO, buraya Çağlayan Adliyesi’nin inşa edeceği Nurol Park projesi için toplam 340 yanı başına inşa ettiğimilyon dolar yatırım yapacak. Nurol Park hayatların miz Nurol Tower’a 140 yeşereceği, meyve vereceği ve kök salacağı bir milyon dolar yatıraca‘Yaşam Vadisi’ olarak tasarlandı. Nurol Park, aynı ğız. Kaba inşaatı yakınzamanda bulunduğu bölge için de bir çekim alanı da bitireceğiz ve 2014 olacak. Sokak çevre kullanımı maksimum olan bir Temmuzu’nda teslim edemahalle dokusu oluşturuluyor ceğiz. Projenin metrekare* Nurol Park projesinin 7 katlı iki blokta yer alan leri 6300 dolar civarında. 84 loft dairesi bulunuyor. Loftlarda 2+1, 3+1 ve 4+1 * Nurol Tower’ın bükonut seçenekleri bulunuyor. Loft’lar 113 m2 ile yük bölümünü avukatlar 191 m2 arasında değişiyor. 2016’da teslim etmeyi aldı. Avukatlar burayı ağırplanlıyorlar. lıklı olarak büro olarak kul* Seyrantepe projesi için de 115 milyon lanmayı planlıyor. dolarlık yatırım yapmayı amaçlıyorlar. Cari İşlemler Açığı ve Fonlanması Cari işlemler açığı bir sonuç olup ekonomideki dengesizliklerin dış ekonomik ilişkilere, ödemeler dengesine yansımasıdır. Olaya iç tasarruf yetersizliğinden kaynaklanan yatırımtasarruf dengesizliği olarak yaklaşılabileceği gibi, yapısal olarak, üretim yapısından kaynaklanan dengesizlik olarak da yorumlanabilir. Türkiye gibi süreğen, GSYH’nin yüzde 7 ile yüzde 10 arasında değişen oranda yıllık açık veren bir ülkede, yapısal yönü daha ağır basmak üzere her iki etkenin, nedenin de birlikte geçerli olduğu söylenebilir. Türkiye 20022013 AKP yönetimi döneminde yaklaşık 400 milyar USD cari işlemler açığı vermiştir. Bu açığın nasıl fonlandığı, finanse edildiği “Finans Hesabı” incelenerek yanıtlanabilir. Fonlamanın başlıca iki kaynağı, yurtdışında yerleşiklerin (yabancıların) açık veren ülkede varlıklarının, buna karşı da yurtiçindeki yerleşiklerin yurtdışına (yabancılara) karşı yükümlülüklerinin artmasıdır. Yabancılardan (yurtdışında yerleşiklerden) ülkeye kaynak girişi de başlıca dört şekilde veya yolla gerçekleşmektedir. (1) Doğrudan yabancı sermaye yatırımları (2) Mevcut fizikireel varlıkların el değiştirmesi, (3) Finansal varlık (portföy) yatırımı, (4) Borç verme... Yurtdışında yerleşikler, ayni ve/veya nakdi sermaye getirerek yurtiçinde yeni bir tesis, yeni bir işletme kurarak, varlıklarını artırırlar. Bu yolla yeni yönetim bilgisi, yeni teknoloji, pazarlama yöntemleri ülkeye gelebilir. Bu tür ülkenin üretim kapasitesini artırıcı yatırımlar, doğrudan yabancı sermaye yatırımı olarak nitelendirilmektedir. Mevcut fiziki, reel, maddi varlıklar yurtiçi yerleşiklerle yurtdışı yerleşikler arasında el değiştirir. Örneğin yurtdışı yerleşikler ülkede mevcut taşınmazları, mevcut tesis, işletmeleri satın alırlar. Yurtdışı yerleşiklerin yurtiçindeki varlıkları artarken, yurtiçi yerleşiklerin varlıkları azalır. Bu tür el değiştirmeleri, ülke açısından, ekonomik anlamda yatırım olarak nitelendirmemek gerekir. Bu işlemde yeni bir üretim kapasitesi yaratılması söz konusu değildir. Portföy hesabı bağlamında yurda yabancı kaynak girişi, ülkede faaliyette bulunan kamu ve/veya özel kuruluşların çıkarmış oldukları hisse senedi, tahvil ve benzeri borçlanma araçları gibi finansal varlıkların yurtiçi ve/veya yurtdışı finansal pazarlarda yurtdışına yerleşiklere satılması yolu ile gerçekleşmektedir. Bazen bu tür işlemler portföy yatırımı olarak da ifade edilmektedir. Ancak finansal varlıkların el değiştirmesi de ekonomik anlamda yatırım değildir. Yurtdışından kaynak girişinin ana bölümü yurtdışından borçlanmadır. Böylece yurtdışında yerleşiklerin alacak şeklinde varlıkları artarken, yurtiçinde yerleşiklerin de dış dünyaya karşı yükümlülüğü artmaktadır. Yurtdışından borçlanma yolları da dört alt başlık altında toplanabilir. (i) İkili anlaşmalarla yabancı devletlerden borçlanma (ii) Uluslarüstü finansal kurumlardan (IMF, Dünya Bankası, Avrupa Yatırım Bankası, İslam Kalkınma Bankası gibi) borçlanma (iii) Yurtdışı yabancı bankalardan sağlanan krediler, (4) Özel kişi ve kuruluşlara borçlar. Dış borçlar incelenirken borcun tutarı kadar, borçlanma kaynakları, borcun vadesi ve faizi başta olmak üzere koşulları, borcun kullanılış yerleri, borç alanlar önem taşır. Dış borçlanmada devletten devlete olan borçlar ile uluslarüstü finansal kuruluşlardan alınan kredilerin payı azalırken, yabancı ticaret bankalarının, yurtdışında yerleşik kişi ve kuruluşlardan alınan borçların payı artmaktadır. Ayrıca dış borçlar içinde özel kesimin payı üçte ikiyi aşarken, vade kısalmaktadır. Dış borçlar geri ödenme açısından daha riskli hale gelmektedir. Gerçekte yalnız dış borçlar değil, doğrudan yabancı sermaye girişi ile fiziki, gerçek model, varlıkların ve finansal varlıkların yabancılar lehine el değiştirmesi de ülke açısından bir yükümlülüktür. Bu tür yabancı sermaye girişten finansal varlıklarda daha hızlı olmak üzere ülkeyi terk edebilirler. Ülkenin cari işlemlerde açık vermesi, her zaman rezerv hareketleri dışında ödemeler dengesinin açık vermesi sonucunu doğurmaz. Finans hesabı kapsamında sağlanan kaynak girişi, cari işlemler açığından fazla olabilir, ayrıca net hata ve noksan kaleminin işareti olabilir. Bu nedenle bir ülkenin önemli boyutta cari işlemler açığı olduğu halde uluslararası rezerv varlıkları artabilir. İktisada giriş dersi gibi köşe yazıları için özür dilerim. Ancak sağlıklı bir iletişim için kavram birliğinin olması gerekir. Kavramlar farklı şekilde algılandığında iletişim de zorlaşmaktadır. Nurol Park’a 340 milyon dolar yatırım ‘Bulvar 216’ Türkiye’nin ‘en iyisi’ Özak GYO’nun yeni iş merkezi Ataşehir’deki Bulvar 216 projesi ‘Avrupa Gayrimenkul Ödülleri 2013’te 5 ödül birden aldı. Proje, ‘En iyi karma kullanım mimarisi’, ‘En iyi ofis mimarisi’ ‘Perakende mimarisi’, ‘Perakende geliştirme’ ve ‘Ofis geliştirme’ alanlarında 5 yıldızla Türkiye’nin en iyisi seçildi. Özak GYO Genel Müdürü Sadun Coşkuntürk, tek projeyle 6 kategoride katıldıkları yarışmanın 5 kategorisinde ödül almalarının Bulvar 216’nın ne kadar doğru bir proje olduğunu gösterdiğini belirtti. Coşkuntürk projeyi 2014 Mayıs ayında bitireceklerini ve toplamda 80 milyon dolar yatırım yapacaklarını kaydederek, Bulvar 216’nın düşey ve yatay olarak çok iyi entegre olmuş bir bina olduğuna işaret etti. Coşkuntürk, “Burada çalışacak 2 bin kişi her sabah birbiriyle karşılaşacak şekilde planlandı. Bu kişiler her sabah birbirini görecek ve ‘günaydın’ diyebilecek. Her katın simit şeklinde geniş terasları var. Kaybolmaya yüz tutmuş geleneksel komşuluk değerlerimizi, insani ilişkilerimizi bu projemizde yaşatacağız. Geleneksel sokak perakendeciliğini burada yeniden keşfedeceğiz” diye konuştu. Quasar markası dünyaya açılacak New York merkezli iç mimari tasarım şirketi Wilson Associates tarafından hazırlanan Fairmont Quasar İstanbul Hotel, Residences ve Offices; 209 otel odası, 64 rezidans, 40 home ofis, 16 bin m2 ticari ofis alanı ve 17 ticari alandan oluşuyor. Projede şu anda yaklaşık 500 kişi çalışıyor. Quasar, 100 150 yıllık markalar içinde en genç marka olmayı amaçlıyor. Viatrans A.Ş. Meydanbey Ortak Girişimi İcra Kurulu Başkanı Haydar Özkan, Mecidiyeköy’de eski Likör fabrikası üzerinde hayat geçirdikleri Quasar markasını önce İstanbul’un merkezi lokasyonlarına sonra da dünyaya taşıyacaklarını söyledi. Viatrans A.Ş. Meydanbey Ortak Girişimi, Quasar İstanbul projesinde lüks otel ve rezidans zinciri Fairmont Hotels ile bir anlaşma yaptı. Anlaşma çerçevesinde Quasar sakinleri dünyanın 71 farklı ülkesinde Fairmont Hotels’in ayrıcalıklarından faydalanabilecekler. Ayrıca rezidans ve ofis sakinleri dairelerini diğer ülkelerdeki Fairmont sakinlerine kiraya vererek yatırım yapabilme fırsatı yakalayacaklar. Anlaşmayla ilgili düzenlenen basın toplantısında konuşan Haydar Özkan, Quasar İstanbul ile dünyanın ilk “metalüks” (lüks ötesi) projesini hayata geçirdiklerini aktardı. Aralık 2015’te bitirilmesi düşünülen proje için toplam 550 milyon dolarlık yatırım yapılacak. Fairmont Hotels Avrupa Geliştirme Sorumlusu ve Başkan Yardımcısı Christophe Piffaretti da Fairmontde Quasar ile ilk kez ofis işletmeciliğine de gireceklerini belirterek Türkiye’deki yatırımlarına devam edeceklerini ifade etti. Ofton İnşaat’tan erken teslimat Ofton İnşaat, konut markası Elysium konsepti ile inşa ettiği Serene Kandilli’yi üç ay önceden teslim etti. 136 daireden oluşan projenin yüzde 75’i satıldı, kalan dairelerin satışları devam ediyor. Ofton İnşaat Yönetim Kurulu EşBaşkanı İsmail Hakkı Altun, sektörde ön projelendirmeden şantiyeye tüm aşamaları teknik kadroları ile kendi bünyelerinde gerçekleştirdiklerini vurguladı. Metrekarelerin 136 ila 164 arasında olduğu projede, daire fiyatları ise 850 bin TL ila 1 milyon 200 bin TL arasında değişiyor. Elysium Serene, sakinlerine fiberoptik internet erişimi, mobil cihazlarla uzaktan kamera takip sistemi sunarken, açık ve kapalı yüzme havuzları, tenis kortu, fitness merkezi, pilates ve yoga salonları imkânı sunuluyor. TOKİ’den 6 bin lira peşinatla konut Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ ), 7 ildeki 717 konutu, 6 bin lira peşinat, 240 ay vade ve 264 liradan başlayan taksitlerle satışa sundu.TOKİ, Bursa, Kayseri, Ağrı, Mersin, Samsun, Kırşehir ve Şırnak’ta bulunan 9 projedeki bu konutların ödeme koşullarını değiştirdi. Daha önce konut fiyatının yüzde 10, 15, 25’i peşin alınarak satılan konutlar, 6 bin lira peşinle satışa sunuldu. Fiyatları 69 bin lira ile 318 bin lira arasında değişen konutlar ön şartsız, kurasız, başvuru önceliğine göre, konut seçme ve alma olanağıyla satılıyor. S E K T Ö R D E N * İngiltere’nin başkenti Londra’da, Avrupa’nın en iyi gayrimenkul projelerinin seçildiği (International Property Awards) Uluslararası Gayrimenkul Ödülleri’nde DAP Yapı’nın, Vazo Kule, Dalga Kule, Royal Center ve Dragos Royal Towers adlı projeleri 9 farklı kategoride ödüle layık görüldü. * Nar Yatırım ve As Yapı işbirliğinde 110 milyon TL’lik bir yatırımla hayata geçen BeyoğluLook, 40 metrekareden 1000 metrekareye kadar alternatifleri bulunan ofis ve stüdyo alanlara sahip. Projenin, Mart 2015’te tamamlanması planlanıyor. 55 stüdyo ve 40 tane 1+1 olmak üzere 95 ofis ve 19 mağazadan meydana gelen projede toplam 114 bağımsız bölüm yer alıyor. * Tahincioğlu Gayrimenkul, OTA Antakya ve Gençoğlu ortaklığı olan Dost İnşaat ile birlikte Antakya şehir merkezinde 150 milyon dolar yatırımla ‘Palladium Antakya AVM’yi hayata geçirecek. PirelliAvea işbirliği yakıt tasarufu sağlayacak Ekonomi Servisi Pirelli, Avea işbirliğiyle ağır vasıta lastikleri için geliştirilen yenilikçi sürüş teknolojisi “CyberFleet”i pazara sunuyor. Yenilikçi sürüş teknolojisi CyberFleet, lastiğin içine yerleştirilen sensörler sayesinde hava basıncı, ısı gibi lastiklerle ilgili güncel durum ve bilgileri, Avea altyapısı üzerinden kesintisiz bir iletişimle sürücüye ve filo yöneticisine anında aktarıyor. Bu yeni teknolojiyle bir filo araç başına yılda 1000 Avro yakıt tasarrufu elde edebilecek. 2014 sonunda 1.000 araca ulaşması hedeflenen proje kapsamında 1 milyon Avro yakıt tasarrufu, 2 bin ton daha az karbon salınımı ile çevreye katkı, yol ve yük güvenliği sağlanacak. Aslı Karadeniz Boyner’de bayrak değişimi Cem Boyner Yeni ürünün Türkiye tanıtımını, Pirelli Başkan Yardımcısı Alberto Pirelli, Pirelli CEO’su Mete Ekin, Avea Kurumsal İş Birimi Kıdemli Direktörü Tunç Taşman, Pirelli Grubu Ağır Vasıta Lastikleri Pazarlama Direktörü Alberto Vigano ve Pirelli Türkiye Ticaret Direktörü Aşkın Bedük yaptı. Ekonomi Servisi Boyner yeni genel müdürünü yedi ay önce ilan etti. Boyner Büyük Mağazacılık’ta bayrak değişiminin 2014 Mayıs’ında gerçekleşmesi planlanıyor. Şirketin 10 yılı aşkın süredir önetimini yürüten Aslı Karadeniz, kendi isteği ile yönetim kurulu’na geçerken, kendisinden genel müdürlük görevini Deran Taşkıran devralacak. Boyner Büyük Mağazacılık Yö netim Kurulu Başkanı Cem Boyner konuyla ilgili Karadeniz’in yetki ve sorumluluklarının kariyerinin her adımında giderek arttığını belirterek, “Son 1.5 yıldır da, güçleri birleştirme konusunda fevkalade başarılı işler yapılıyor… 2014’teki ilk ğenel kurulda görevini devrederek yürütmeye yakından destek olmak üzere Boyner Büyük Mağazacılık Yönetim Kurulu’na geçecek” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle