Katalog

SAYFA CUMHURİYET 25 EKİM 2013 CUMA 8 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK n Baştarafı 1. Sayfada gidip geliyor. İslama bağımlı olduğuna itiraz olabilir mi? Hayır! Peki ama sanki aksini söyleyen varmış gibi, gerekli gereksiz yerde; Türkiye bağımsız bir ülkedir diye sağa sola caka satmanın, kafa tutmanın âlemi var mı? Yok! Bu tekerlemeyi son zamanlarda daha ucuza geldiği için Çin füzeleri alacağını açıklamasından sonraki eleştirilere karşı daha sık yinelemeye başladı. Türkiye bir NATO ülkesi. İttifaka üye ülkeler, başta ABD NATO merkezi, bu girişime karşı. Söyledikleri artık bir lise öğrencisinin bile anlayacağı kadar basit ve açık. Türkiye’nin almayı planladığı Çin füze sistemi, NATO’nun antibalistik füze sistemiyle hiçbir zaman entegre olamaz! NATO ittifakı içinde olmanın temel kuralı, sistemlerin ve ülkelerin birbiriyle güdümlü olmasıdır. Bu temel ilkeyi NATO’nun İzmir Şirinyer’deki kara komutanı Korgeneral Frederick Ben Hodges “Önemli olan Amerikan ve Fransız üretimi füzeler almanız değil, ya da işin ekonomik yanı da değil. Önemli olan NATO ile kullanamayacağınız bir malı almanızdır” diye özetliyor. HHH Suriye’den olası bir saldırıya karşı ittifakın 5. maddesine dayanarak NATO’nun füzesavarlarını göndermesini dayatan Başbakan RTE, NATO’nun bu temel ilke ve koşulundan habersiz görünüyor. Çin füzelerinin NATO’ya entegre olamayacağını anımsatanları; “Türkiye bağımsız bir ülke. Çin füze sistemini satın alır” diye yanıtlıyor. NATO yetkilileri ise, Türkiye’nin elbette bağımsız bir ülke olduğunu, Çin füzeleri de alabileceğini, amma velakin bu davranışının imzaladığı NATO ilkeleriyle bağdaşmadığını tabii şimdilik yinelemekle yetiniyorlar. Türkiye’de oy şımarıklığının tutsağı, ben yaptım oldu diyen kafa, NATO’da bu anlayışın yürümeyeceğini bakalım ne zaman anlayacak? HHH Yalnız NATO ittifakıyla değil pek çok alanda Batılı sistemleri, kuralları, kurumları benimsemiş bağımsız bir ülke, bağımlı olduğu kimi kuralları bilmezlikten, anlamazlıktan ve işitmezlikten gelebilir mi? Kuşkusuz gelemez, hatta gelmemeli diyebilirsiniz ama yaşadığınız bu ülkeyi yöneten AKP hükümetinin uluslararası kurumların aldıkları kararlara uyduğunu söyleyebilir misiniz? TV’lerin sözünü bile etmediği, gazetelerin de kıyıda köşede üç beş satırla yazıp geçtiği, toplumsal yaşamı doğrudan etkileyen kimi Batı karar ve kuralları bağımsız Türkiye’yi yönetenler umursamıyor. Örneğin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi “Biber gazı insan haklarına aykırıdır, kullanılamaz” diye bir karar alıyor. Başbakan, uygulamadığı bu karara ilişkin eleştirileri, biber gazını Batılı kimi ülkeler kullandığına göre bizim de kullanmamızda sakınca yok diye yanıtlıyor. Sonuç: Polis hâlâ bir gösteriyi, yürüyüşü engellemek için halkın üzerine basıyor biber gazını... Örneğin bu konuda Af Örgütü, Avrupa Birliği, hatta Amerika’dan gelen uluslararası uyarılar, bağımsız Türkiye Başbakanı’nı bağlamıyor ve... ... bu davranışlarının özü şaşırtıcı bir mantık içeriyor. Türkiye’nin bağımsızlığını AKP hükümetleri kadar savunan bir hükümet gelmedi bu ülkeye diye övünüyor. HHH Biber gazıymış, gaz kapsülüymüş, insan haklarının ihlaliymiş... Bütün bunlara cevap hazır. Biber gazı, gaz kapsülü ile kör olan, ölen insanlar var dedin mi, neredeyse o meydanlara, sokaklara gitmeseydiler diyecek kadar gamsız bu iktidar. Son AB İlerleme Raporu: “... polisin aşırı güç kullanımı, kutuplaştırıcı dil ve genel diyalog eksikliği ile gölgelenmiş ve sınırlanmış... çatışmaların sonucu 6 kişi ölmüş, 8 binden fazla insan yaralanmıştır. İçişleri Bakanlığı müfettişleri polisin göstericilere karşı orantısız güç kullandığını tespit etmiştir” mi diyor... ... bu gerçekleri Türk halkı, dünya kamuoyu, medyası duyuyor, okuyor, yorumluyor. Ne ki... ...işine gelmediği için bu konuda yazılanlara, raporlara, uyarılara Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı’nın, AB’den Sorumlu Bakan’ın, bilumum AKP yetkililerinin, yalaka ve yandaş medyanın gözleri de kör, kulakları da sağır! HABERLER Gezi eylemlerine destek verdiği gerekçesiyle 101 okul yöneticisi hakkında soruşturma izni verildi AKP’nin öfkesi dinmiyor Manisa’da Gezi Parkı eylemlerine katılan, aralarında CHP İl Başkanı Cahit Kaplan’la Yunus Emre İlçe Başkanı Engin Uzun’un bulunduğu 190 kişi hakkında dava açıldı. Davanın ilk duruşmasının 13 Ocak’ta yapılacağı öğrenilirken Kaplan, “Henüz bana ulaşan bir tebligat yok. Ancak AKP’nin korku imparatorluğu yaratma girişimlerini, demokratik haklarımızı kullanarak her ortamda protesto etmeye devam edeceğiz” dedi. MANİSA’DA 190 KİŞİYE DAVA ALİCAN ULUDAĞ ANKARA Ankara Valiliği, başkentte yapılan Gezi eylemlerine destek verdiği gerekçesiyle öğretmenler hakkında yürüttüğü incelemeyi soruşturmaya dönüştürdü. Valilik, il milli eğitim müdürlüğünün başvurusu üzerine 101 okul yöneticisi hakkında idari soruşturma izni verdi. Soruşturma kapsamında 5 okul müdürünün yeri değiştirilirken, 2 okul müdürü ise öğretmen yapıldı. Okul yöneticilerine yönelik suçlama ise “Gezi eylemlerine öğrencilerin katılmasını teşvik etmek, yoklama almayarak göz yummak” oldu. 31 Mayıs’ta Taksim’deki Gezi Parkı’nda ağaçların kesilmesine tepki olarak başlayan ve tüm yurda yayılan Gezi Direnişi’ne yönelik savcılıklar tarafından yürütülen soruşturmalar devam ederken valilikler tarafından paralel şekilde idari soruşturma açıldı. Bu kapsamda Ankara İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Gezi eylemlerine öğrencilerin katılmasıyla ilgili olarak okul yöneticileri hakkında Ankara Valiliği’nden inceleme izni talep etmiş, valilik de olumlu yanıt vermişti. Müfettişler, bu kapsamda belirledikleri okul müdürlerinin ifadelerini almıştı. Valilik kaynaklarından alınan bilgiye göre, il milli eğitim müdürlüğü, incelemelerini tamamlayarak valilikten soruşturma izni istedi. Valilik de 101 okul yöneticisi hakkında idari soruşturma izni verdi. Okul yöneticileri, “Öğrencileri eyleme katılmaya teşvik etmek, göz yummak, izin vermek, eyleme katılan öğrenciler için yoklama almamak, eyleme katılmalarına rağmen okuldaymış gibi göstermek” ile suçlandı. Öğrenciler hakkında açılan soruşturmaya, eposta yoluyla veya 147 MEB şikâyet hattına gelen ihbarların etkili olduğu öğrenildi. 32 kişiye soruşturma Fındıklı’nın 800 kişilik listesinin ardından Pazar’da da Gezi Direnişi’ne destek eylemlerine katıldıkları gerekçesiyle 500 kişilik bir liste hazırlandı ÖMER ŞAN Haber Merkezi Gezi’ye bir destek de ABD’li dansçılardan geldi. “Biber gazına hayır” ve “Boyun eğme” yazılı tişörtler giyip gaz maskeleri takan bir grup dansçı New York metrosuna binerek yolcuların şaşkın bakışları arasında dans etmeye başladı. Dansçılara yolcular da zaman zaman katılarak destek verdi. Dansçılar, eylemlerinin görüntülerini, Gezi eylemlerinden kesitlerle birleştirip bir video klip haline getirerek sosyal paylaşım sitelerine yükledi. İnternet kullanıcılarının büyük ilgi gösterdiği eylem klibini kısa bir sürede dünyanın birçok yerinden binlerce kişi izledi. New York metrosunda Gezi dansı KESK’E VE TMMOB’YE BASKI Sendikacıya Gülsuyu ve Sultangazi’de İstanbul Haber Servisi İstanbul Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, terör örgütü DHKPC’ye yönelik Maltepe Gülsuyu Mahallesi’ndeki ormanlık alanda ve Sultangazi Kent Ormanı’nda silah ve patlayıcı araması yaptı. Gün boyu süren aramalarda herhangi bir şeye rastlanmadığı belirtildi. DHKPC’nin patlayıcı ve silahları Gülsuyu ve Sultangazi’de ormanlık alana gömdüğü istihbarı üzerine dün çok sayıda polis arama çalışması başlattı. Sabah erken saatlerden itibaren Akrep diye tabir edilen mühimmat arandı zırhlı araçlarla bölgeye gelen polisler, Gülsuyu Mahallesi’nin yüksek kesimlerindeki ormanlık alanlarda mühimmat aramaya başladı. Dedektör köpeklerin de yardımıyla ağaçlık alanı didik didik arayan polis, gazetecileri de bölgeden uzaklaştırdı. Polisin, geçen günlerde DHKPC’ye yönelik İstanbul’da yaptığı operasyonlarda bulunamayan silahları aradığı öne sürüldü. Sultangazi Kent Ormanı’nda da polis ekipleri sabah saatlerinden itibaren patlayıcı ve silah araması yaptı. RİZE Gezi Direnişi’ne destek eylemlerinin ardından Rize’nin Fındıklı ilçesinde 800 kişilik liste hazırlanıp 48 kişiye soruşturma açılmasının ardından, Pazar ilçesinde de 500 kişilik liste hazırlanıp 32 kişiye soruşturma açıldı. Pazar Bölge Cumhuriyet Savcılığı, bir süre önce Gezi Direnişi’ne destek eylemleri için soruşturma başlattı. Fındıklı ilçesinde eylemlere katılan 800 kişi Emniyet tarafından tespit edilerek 48 kişi hakkında “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet etmek” suçundan soruşturma başlatmasının aradından Pazar ilçesinde de Gezi Direnişi’ne destek eylemleri için de soruşturma başlattığı ortaya çıktı. Eylemlere katılan 500 kişi görüntü ve fotoğraflarla tespit edildi. Eylemlerde herhangi bir gerginlik yaşanmamasına karşın savcılık ÖDP, CHP, Gençlik Muhalefeti ve Derelerin Kardeşliği Platformu (DEKAP) yöneticilerinin de aralarında bulunduğu 32 kişi hakkında soruşturma başlattı. Soruşturmaya tepki gösteren ÖDP Pazar İlçe Başkanı Devrim Şahinbaş, “Bizler, asıl bu eylemlere katılmasaydık suçlu olurduk. Evet, bu eylemlere katıldık. Bundan sonra da yapılan her türlü haksızlığa, hukuksuzluğa ve baskılara karşı sokağa çıkmaya ve sokakta olmaya devam edeceğiz. Hakkımızda ne kadar soruşturma açılırsa açılsın bunlar bizi yıldıramayacak. Yaptık yine de yaparız ve yapacağız” dedi. Viçe GençlikKültür Derneği Başkanı Murat Özbulut ise, “Binlerce kişinin katıldığı yürüyüşlerde sadece 4050 kişinin ifadeye çağrılması, AKP iktidarının Rize ve bölgesindeki ilerici, yurtsever, devrimci insanları baskı altına alma ve sindirme operasyonundan başka bir şey değildir. Yılmayacağız ve köhnemiş uygulamalarına ‘eyvallah’ çekmeyeceğiz” dedi. CHP Fındıklı İlçe Sekreteri Kadirhan Kadıoğlu ise “Fındıklı ve bölge halkı, toplumsal bir olay karşısında demokratik haklarını kullanarak, yasalar çerçevesinde tepkisini ve desteğini göstermiştir. Eylemlerle ilgili Emniyet birimlerine gerekli başvurular şifahi olarak yapılmış ve eylemler sırasında herhangi bir olumsuzluk yaşanmamıştır. Buna karşın sırf bir sindirme, bastırma operasyonu gibi böylesine bir soruşturma açılmasına anlam veremiyoruz” diye konuştu. Gezi sürgünü SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA ESM Adana Şube Başkanı ve TMMOB üyesi Cem Eren, Gezi eylemlerine katıldığı gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturmanın ardından Kars’a sürüldü. Adana’da 144 sendikacı hakkında soruşturma da sürüyor. KESK, DİSK, TMMOB, TTB başkan, yönetici ve üyeleri düzenledikleri basın toplantısıyla Gezi Direnişi’ne katılan sendikacılara yönelik soruşturma ve sürgünleri kınadı. Eğitim Sen Şube Başkanı ve KESK Adana Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Kamuran Karaca, şu bilgileri verdi: “Birçok ilde AKP hükümetinin talimatıyla Gezi Parkı soruşturmaları, tutuklamalar ve bunları köşelerine taşıyan birçok gazetecinin işlerinden edilmesi olaylarını yaşıyoruz. Adana’da da KESK’e bağlı ESM Şube Başkanı ve TMMOB üyesi Cem Eren, soruşturma kapsamında Kars’a sürgün ile cezalandırılmıştır. Soruşturma evrakı Adana Valiliği aracılıyla gelmiş ve Emniyet Müdürlüğü’ne ait yazıda, Gezi eylemlerinden bahsedilerek, ‘Bu olaylarda, hükümetin yıkılmasının hedef alındığı, yasadışı eylemlerle ortamın terörize edildiği ve bu eylemler sonucunda kamuya ve kamu mallarına büyük zararlar verildiği ayrıca KESK, DİSK, TMMOB ve TTB’nin iş bırakma eylemleri ve açıklamalarla bu eylemlere desteklediği ve içerisinde yer aldığı belirtilmiştir’ denilmiş, Cem Eren’in Gezi eylemlerinde çekilmiş ve görüntü ve fotoğrafları suç unsuru olarak değerlendirilmiştir.” Karaca, “Benzer soruşturmalar kapsamında Karataş’ta 17, Kozan’da 15, Ceyhan’da 26, Yumurtalık’ta 7 olmak üzere toplamda 129 EğitimSen’li yanı sıra, KESK’e bağlı sendikalardan 2 SES, 1 HaberSen, 2 ATO yönetici ve üyesi hakkında soruşturma sürüyor” dedi. ‘Yine yapacağız!’ ARKADAŞLARINA DESTEK OLDULAR UYUŞTURUCU SATICILARI ŞİKÂYETÇİ GÜLSÜYULULAR SANIK! ‘Uyuşturucu yakalamak yerine halka dava açıldı’ HİLAL KÖSE ‘Biz de oradaydık’ ÖZCAN ÖZGÜR MUĞLA Muğla’nın Datça ilçesinde geçen yaz Gezi Parkı Direnişi’ne destek veren çok sayıda kişi, Datça Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından ifadeye çağrıldı. Eylemlere katılmalarına karşın ifade vermeye çağırılmayanlar da “Ben de vardım” diyerek kendilerini ihbar etti. Kendilerine ulaşan 12 Ekim 2013 tarihli tebligatları alarak adliyeye gelenler cumhuriyet savcılığı yetkilileri tarafından personel yetersizliği gerekçesiyle geri çevrildi. İfade vermeleri için 30 Ekim Çarşamba günü yeniden gelmeleri istendi. Datça Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından kendisine 11 tebligat gönderilen İP Muğla il yöneticisi Fevzi Avan, “Datça’da da demokratik ve anayasal haklarımızı kullanarak Gezi direnişçilerine destek amaçlı yürüyüş ve basın açıklamaları yaptık. Hiçbir yere ve kişiye zarar vermedik” dedi. Datça’da eylemlere katılmasına karşın kendisine ifade için tebligat gelmeyen Oya Özgüven de “Ben de oradaydım” diyerek kendisini ihbar ettiğini söyledi. Bir başka eylemci Asuman Bakoğlu da demokratik haklarını kullandıklarını belirterek “Ölümlere, haksızlıklara karşı buradaydık. Her zaman da olacağız. Ben de kendimi ihbar etmek istiyorum” diyerek savcılığa başvurdu. Eylemciler adına yapılan ortak açıklamada da “Biz Datçalılar da Gezi direnişçilerine destek olduk. Açılan soruşturmalar halkı sindirmeye yönelik antidemokratik uygulamalardır. Evrensel insan hakları açısından da hukuka aykırıdır” denildi. Çıplak aramaya 3 bin TL ceza İstanbul Haber Servisi 23 yaşındaki genç kadının, kendisini soyarak “genital muayene” yaptığını öne sürdüğü 2 polis memuru hakkında açtığı davada karar verildi. Aramayı yapan kadın polis memuru “Görevi kötüye kullanma” suçlamasıyla 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Hapis cezası 3 bin TL para cezasına çevrildi. Anadolu 18. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya A.U ile tutuksuz sanıklar polis memurları İ.T. ve M.G. katıldı. Memurlar, iç çamaşırların çıkarılmadığını öne sürdü. A.U ise yaşadıklarını anlatırken kadın polisin iç çamaşırların çıkarılmasını emrettiğini, eldiven olmadığı için gözle genital muayene yapıldığını ve rencide olduğunu ifade etti. Sanıklardan İ.T. delil yetersizliğinden beraat ederken M.G. ise ceza aldı. A.U’nun avukatı Ömer Yeşilyurt yaşananların skandal diye niteliyerek “Bir kadın rencide edildiğini göze alıp yaşadığını deşifre ediyorsa bu dikkate alınmalı” dedi. Yeşilyurt cezayla ilgili olarak da “Zaman zaman da olsa adaletin tecelli ettiğini görmek bizi mutlu etti. Bundan böyle yasalara aykırı arama yapan görevlilerin dikkat etmesi ortada” diye konuştu. Gülsuyu’nda uyuşturucu kullandığı öne sürülen şahsı mahalleye teşhir edip, uyuşturucu yakma görüntülerini www.youtube.com adlı internet sitesinde yayınladıkları, mahallede “Uyuşturucu Satıcısı GökselİboEgemenÜmit Mahalleden Defol Cephe” yazılı pankart astıkları gerekçesiyle haklarında dava açılan 14 gencin yargılanmasına başlandı. Mahkeme heyeti, iddia edilen örgüt bağlantısı nedeniyle sanıkların kaçma ve delil karartma şüpheleri olduğunu belirterek 6 tutuklu sanığın tahliye taleplerini reddetti. İddianamede 14 genç, Gülsuyu’nda uyuşturucu satıcısı olan, fuhuş yaptıran kişileri darp ettikleri, araçlarını kurşunladıkları ve Gazi Polis Merkezi’ne canlı bomba eylemi gerçekleştiren İbrahim Çuhadar’ı anmak için düzenlenen korsan gösteriye ve Çuhadar’ın cenazesine katıldıkları iddia ediliyor. Anayasayı ihlal ettikleri, DHKPC üyesi oldukları öne sürülen gençlerden 11’inin ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları isteniyor. İstanbul 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan davanın ilk oturumunda, savunma yapan Mesut Yavuz (27) iddianamede şikâyetçi olarak yer alan Barış Toplu’nun elindeki çuvalda bulunan uyuşturucuları yaktıklarını belirtti. Yavuz, şikâyetçiyi darp etmediklerini belirterek “Uyuşturucu yakmanın gasp olduğunu düşünmüyorum. Polis uyuşturucu satıcılarına engel olmuyor. Bu görüntüler aleyhimize değil, lehimizedir. Uyuşturucuyla mücadele etmek, anayasal düzeni bozma girişimi olarak değerlendirilmiş, anlamış değilim” dedi. İddianamedeki diğer şikâyetçi Göksel Kesici’nin de mahalledeki uyuşturucu çetelerinin başlarından biri olduğuna dikkat çeken Yavuz, “İddianameye de Hasan Ferit Gedik’in kanı bulaşmıştır. Hasan, polisin bu çetelerle yaptığı işbirliği sonucu öldürülmüştür” diye konuştu. Duruşmada, Youtube’daki görüntüler izlendi. Mahkeme başkanı tutanağa, “Görüntülerde herhangi bir cebir ve şiddetin olmadı” diye yazdırdı. Sanık avukatlarından Evrim Deniz Karatana da “Savcı uyuşturucu ticareti yapan çetelere müdahale etmek yerine bu kişilerin iftiralarıyla mahalle halkına dava açmıştır” dedi. ‘Yılmayacağız’