11 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 19 TEMMUZ 2012 PERŞEMBE [email protected] 12 DIŞ HABERLER Başkent Şam’da dün ulusal güvenlik kurulu toplantısı intihar saldırısının hedefi oldu. Saldırıda ölenler arasında Esad yönetiminin kilit isimlerinden Savunma Bakanı ile Genelkurmay Başkan Yardımcısı da var Esad’ın kalesine bomba Dış Haberler Servisi Suriye’nin başkenti Şam’da dün ulusal güvenlik kurulu binasını hedef alan intihar saldırısında Savunma Bakanı Davud Racha ile Devlet Başkanı Beşşar Esad’ın eniştesi, Genelkurmay Başkan Yardımcısı Asaf Şevket, Esad’ın özel temsilcisi Hasan Türkmani ile istihbarat teşkilatının üst düzey isimlerinden Hafız Mahluf’un yaşamını yitirdiği bildirildi. Bazı kaynaklar, saldırıda İçişleri Bakanı General İbrahim el Şaar’ın da öldüğünü duyururken bazıları ağır yaralandığını savundu. Yaralılar arasında Ulusal Güvenlik Bürosu Başkanı Hişam İhtiyar’ın da olduğu belirtiliyor. Bazı internet sitelerinde ölenler arasında Esad’ın da bulunduğuna yönelik iddialar yer alırken bazı kaynaklar da Esad’ın bilinmeyen bir yere gittiğini belirtti. Muhalifler, devlet başkanlığına ait bir uçağın Şam havaalanından kalkarak Lazkiye’ye doğru hareket ettiğini öne sürdü. ‘Usta’ ile Aydınlığa Yolculuk... “Usta” deyince aklıllara hemen tabii bizim usta geliyor… Ama bu “usta” başka usta… Ve bir değil… üç usta Leonardo da Vinci… Michelangelo… Rafael… Rönesans aydınlığını tetikleyen üç büyük deha… Tophanei Amire’de bizlerle buluşuyor…. Eğer İstanbul’daysanız ve hâlâ tatile çıkmadıysanız; sıcak filan demeyin “Vestel” sponsorluğunda düzenlenen bu müthiş sergiyi mutlaka gezin. Size hatta küçük bir öneri: Sabah saatlerinde Tophanei Amire’de yapacağınız bir turun ardından; “İstanbul Modern”in Marmara’nın sularına bakan serin terasında ufak bir öğle yemeği yiyerek yorgunluğunuzu atmayı düşünebilirsiniz. Ben dün böyle yaptım ve kendimi birkaç saat için Türkiye sınırları dışına çıkıp gelmiş gibi hissettim. Etrafıma kasvet basan karanlığın içinden süzülen pırıl pırıl bir ışık huzmesi. O huzme, işte Tophanei Amire’nin sergi salonlarının hemen girişinde başlıyor… Rönesans sırlarını fısıldayan kulaklıkları ele geçirip girişe geldiğinizde, sizi 15. yüzyıl giysileri içindeki bir temsili karekter “Gian Carlo” karşılıyor… Dönemin İtalyan şehir devletleri arasında “ulaklık” yapan bu sanal karekterle;1400 sonundan 1500 sonuna dek uzanan Rönesans’ı o yılların gözleriyle keşfetmiş oluyorsunuz. Öncelikle tarihi perspektifi yerli yerine oturtan ikiüç dakikalık kısacık bir video ile tanıtım başlıyor… Arkadan özenle hazırlanmış bir “zaman çizelgesiyle” karşılaşıyorsunuz! Kâh rekabet yaşayan; kâh birbirlerine yol açan Leonardo, Rafael ve Michelangelo’nun iç içe geçen yaşam serüvenleriyle birlikte; Batı uygarlığının kilit önemdeki dönüm noktalarını (16001700 Mutlak Hükümdarlar çağı; 17001800 Aydınlanma dönemi; 18001900 Sanayi Devrimi) bu çizelgede buluyorsunuz. Çizelgeye bir göz atışta örneğin üç dâhinin de, Gutenberg’in matbaayı keşfinden sonra doğduğunu fark ediyorsunuz… Böylelikle Rönesans’ı şekillendiren ortak “zaman ruhu” ve “sinerjisini” yakalıyorsunuz… Derken sergiyi gezenlerin en çok etkilendiklerini söyledikleri “Vitrius İnsanı” karşınıza çıkıyor. Leonardo da Vinci’nin insan vücudunun “altın oranını” bulmak için yaptığı bu çalışmayı, deha sanatçının “anatomi” eskizleri izliyor… Ressam, mimar, düşünür, müzisyen, matematikçi, mucit, yazar yönleriyle beşi bir yerde komple bir Rönesans aydını olan Leonardo’nun; kadavra araştırmalarına dayanarak yaptığı eskizler insanı afallatıyor… İnsan denen esrarı tek tek kaslarıyla etüt eden ressambilim insanının; anne karnındaki cenin ve üreme organlarını dahi sergileyen ayrıntılı çizimleri; o dönem için ne boyutlarda akıl almaz bir “devrim” yaşandığını ortaya seriyor. Ortaçağ gericiliğini izleyen Rönesans; “insanı”, her şeyin merkezine koyan parmak ısırtan bir paradigma değişikliği getiriyor... O tarihe değin tanrının çaresiz kulları olan insanlar, birden zamanın dev aktörleri haline geliyor... uriye’de muhalif güçlerle ordu arasındaki çatışmalar başkent Şam’a sıçrarken dün ulusal güvenlik binasında düzenlenen saldırıda rejimin önde gelen isimlerinden Savunma Bakanı Racha’nın yanı sıra yardımcısı, Esad’ın eniştesi Şevket ile Esad’ın özel temsilcisi Türkmani de yaşamını yitirdi. İçişleri Bakanı El Şaar’ın yaralı olduğu savunuluyor. S Davud Racha yansımıştı. İddialara göre Şevket’in de arasında olduğu üst düzey yetkililerin toplantısı sırasında yemeklerine zehir katılarak saldırı girişiminde bulunulmuştu. İhtiyar ise AB’nin Suriyeli politikacıları hedef alan yaptırım listesinde yer alan isimlerden. Saldırıyı muhalif cepheden Özgür Suriye Ordusu’nun (ÖSO) üstlendiği savunuldu. “İslamın Tugayları” isimli örgütün de saldırıyı üstlendiği belirtiliyor. Öte yandan AA’nın haberine göre Suriyeli muhaliflerden Dr. Abdurrahman edDımeşkiyye’nin Twitter’daki mesajında, mayıs ayında ÖSO’ya bağlı Sahabe Tugayları tarafından zehirlenerek öldürüldüğü iddia edilen üst düzey yetkililerin cesetlerinin dünkü intihar saldırısı mahalline getirildiği ve intihar saldırısı süsü verildiği iddia edildi. Yaklaşık 4 gündür Şam’ın dış mahallelerinde süren çatışmalar nedeniyle halkın bu bölgeleri terk etmeye başladığını belirten muhalif Şam haber ağı, dün ÖSO’nun Midan semtinde bazı karakolları ele geçirdiğini öne sürdü. Çatışmalarda dün Şam’da 60 askerin öldüğü iddialar arasında. Haber ağı, Şam Uluslararası Havaalanı’na İran Devrim Muhafızları’nın indiğini de öne sürdü. Bazı muhalif kaynaklar dün Esad’ın başkanlık sarayı yakınındaki kışlanın da ateşe verildiğini duyurdu. ABD Başkanı Barack Obama ile Rusya lideri Vlademir Putin konuyu telefonda görüştü. Görüşme sonrası yapılan açıklamada “İki ülke arasındaki anlaşmazlık sürüyor” denildi. Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney de “Yaşanan olay, Esad’ın kontrolü kaybettiğini, şiddetin azalmaktan ziyade arttığını ve tüm uluslararası partnerlerimizin dönüşümü desteklemesi gerektiğini açıkça gösterdi” dedi. ABD’nin aralarında bakanların da olduğu üst düzey 29 Suriyeli yetkili hakkında yaptırım kararı aldığı bildirildi. İran Dışişleri Bakanlığı yayımladığı bildiriyle Suriye’deki terör saldırısını kınayarak ülkeye silah sokulmasını ve yabancı müdahalelerin derhal durdurulmasını talep etti. Bu arada dün Birleşmiş Milletler (BM) Güvenlik Konseyi’nde Suriye ile ilgili yapılması beklenen oylama saldırının ardından bugüne ertelendi. ‘Kışla ateşe verildi’ Şam’ın dış mahallelerinde geçen haf(Fotoğraflar: tadan bu yana muhalif güçlerle ordu araEPA/AFP/ REUTERS) sında çatışmaların yoğunlaştığı haberleri gelirken dün başkentin kalbinde, güvenliğin merkezinde intihar saldırısı düzenlendi. Suriye devlet televizyonu, kabineden bazı isimlerle üst düzey istihbarat yetkililerinin ulusal güvenlik kurulu toplantısı sırasında intihar saldırısı düzenlendiğini duyurdu. Bazı kaynaklar, saldırganın Devlet Başkanı Esad’ın yakın Muhalif kaynaklar geçen hafta sonundan bu yana başkent Şam’da çatışmaların yoğunlaştığını öne sürüyor. Muhalif Özgür Suriye Ordusu, pazartesi günü ülke genelinde “Şam Volkanı” ve çevresi için korumalık yaptığını, üzerin“Suriye Depremleri” adlı iki büyük operasyon başlattığını açıklamıştı. Dünkü saldırının deki bombaları toplantı sırasında patlatardından ordunun başkanlık sarayının etrafını tanklarla çevirdiği belirtiliyor. tığını öne sürdü. İntihar saldırısının bina önünde bomba yüklü araçla gerçekleştiği de iddialar arasında. AP ajansına koordudan “Terör saldırıları bizi yıldıramaz” kardeş halk olan Suriye halkının olduğu nuşan muhaliflerin Türkiye’deki yapılanma tepkisi geldi. Suriye Enformasyon Bakanı bir yerde bu tür yollara tevessül etmemizi sından sorumlu Riyad el Asad kendilerine bağ Umran ezZuabi intihar saldırısının dış istih kimse bizden bekleyemez. Kimse de böylı militanların güvenlik binasındaki toplantı oda barat örgütlerinin işi olduğunu iddia etti. Suri le bir adım attığımızı söyleyemez” dedi. sına bomba yerleştirdiğini savundu. El Asad ay yeli Bakan, “Katar, Suudi Arabistan, Türkiye Eski Genelkurmay Başkanı olan 65 yaşındaki rıca Esad yönetiminin söylediği gibi bunun bir ve İsrail istihbaratının düzenlediği bu saldı Racha, Suriye’de hükümette en üst düzeyde göintihar saldırısı olmadığını, eylemcilerin gü rı cevapsız kalmayacaktır” diye konuştu. Ez rev alan Hıristiyandı. AP ajansının haberinde, vende olduğunu da öne sürdü. Zuabi, “Suriye halkı gelişmiş bir halktır. Me ülke nüfusunun yaklaşık yüzde 10’unu oluşturan deni bir ülkedir ve farklı görüşlere inanır. Te Hıristiyan toplumun genel olarak Esad yöneam’dan Türkiye’ye suçlama rörizme, mezhep çatışmalarına inanmıyoruz. timine destek verdiğine dikkat çekildi. Racha Savunma Bakanı’nın ölümünün ardından Suriye’ye herhangi bir mermi göndermiş her geçen yıl Esad tarafından Savunma BakanlıEsad’ın, dün bu koltuğa Fehd Casim el Feric’i ülkenin bu patlamadan payı var” dedi. ğı’na getirilmişti. Rejimin üst düzey isimleatadığı duyuruldu. Saldırı sonrasında SuriBaşbakan Tayyip Erdoğan ise Suriye’nin rinden, Savunma Bakan Yardımcısı da olan ye’den yapılan açıklamada, “terör saldırısının Türkiye’yi de sorumlu tutan açıklamasına Esad’ın kız kardeşinin eşi Şevket’e yönelik ise bazı kiralık ellerin işi olduğu” ifade edilirken ilişkin, “Türkiye olarak bizim özellikle geçen aylarda suikast girişimi olduğu basına ‘İntihar eylemcisi koruma’ Şevket ObamaPutin görüştü İnsanı keşfin serüveni Ş Times, Suriye muhalefetine destek verenleri tanımladı: Fotoğraflar: AP Amaçları bilinmiyor Dış Haberler Servisi İngiliz Times gazetesi, Suriye rejimine karşı savaşan muhalif güçlerin “gizli gündemleri olan kuşkulu kişilerce” finanse edildiğini ileri sürdü. Gazete, muhalif bir komutanın açıklamalarına dayanan haberinde muhalif güçlerle onlara sponsorluk edenler arasında aracılık yapanların, kendi ceplerini doldurduğunu, karaborsacılık yaptıklarını da belirterek muhalefete destek verenlerin amaçlarının belli olmadığını kaydetti. Anthony Loyd imzalı ve “Savaş Destekçileri: Suriye isyancıları gizli gündemi olan kuşkulu figürlerce finanse ediliyor” başlıklı haberde Suriye ordusundan teğmen rütbesindeyken ayrılan ve “Twar Tahrir” adlı muhalif bir birlik kuran Ahmet adlı komutanın gözlemlerine yer verilerek Ahmet’in kendilerine destek verenleri bilmediklerini söylediği kaydedildi. Suriyeli komutanın “Ne için savaştığımızı biliyoruz ama kimin için savaştığımızı bilmiyoruz” sözlerinin de yer aldığı haberde muhalif güçlere yapılan para yardımının Türkiye’den aracılar yoluyla geldiği vurgulanıyor. Times’ın haberinde muhaliflerde Beşşar Esad’ın sonunun geldiğine ilişkin güçlü bir moral olduğu belirtiliyor. Muhalif güçlerden Ahmet’in “Suriye devrimimin çok pahalı” olduğu tespitine de yer veriliyor. On beş gün önce liderliğini yaptığı 70 kişilik bir grupla Suriye ordusuna saldırdıklarını ve 15 askeri öldürdüklerini ifade eden Ahmet’in “Onları vurduk, ama bu çok masraflı bir şey. Birkaç saatlik çatışmada üç bine yakın cephane ile 15 adet güdümlü el bombası (RPG) harcadık. Bir mermi bir dolar, RPG’lerin tanesi ise bin dolar civarında, yani o gün toplam 21 bin dolar harcandı” sözleri de haberde dikkat çekiyor. Ahmet’in birliğini kurduktan sonra Türkiye’de yaşayan Suriyeli işadamlarıyla ilişkiye geçtiğinin de belirtildiği haberde, muhalif güçlerin sponsorlarla ilişkilerini sağlayan aracılardan şikâyetçi oldukları da ileri sürülüyor. 70 günlük ortaklığı ‘askerlik’ bitirdi Dış Haberler Servisi İsrail’de Binyamin Netanyahu’nun başbakanlığındaki koalisyon hükümetine kısa süre önce katılan merkezdeki Kadima Partisi, askere alma yasasındaki anlaşmazlık yüzünden hükümetten çekilme kararı aldı. Kadima’nın 70 günlük ortaklığa önceki gün son vermesiyle ülkede erken seçim olasılığı gündeme geldi. Kadima lideri Şaul Mofaz, karara gerekçe olarak, yeni hazırlanan “askere alma yasasını” gösterdi. Ortaklar, Yeşiva öğrencisi ultra Ortadoks Haredim, Yahudi gençleri askerlikten muaf tutan ve Tal Yasası olarak bilinen yasanın yerine geçecek taslakta anlaşamıyordu. Kadima herkesin askere gitmesini ya da kamu hizmeti yapmasını, aksi takdirde ceza ödemesini istiyordu. Binlerce laik İsrailli geçen haftalarda askerlik yükünün eşit dağıtılması için gösteri yaparken ultra Ortodoks liderler, gençlerinin dua yoluylu ülkeye hizmet ettiğini söyleyerek buna karşı çıkıyordu. n ilgi çeken: ‘Vitrius İnsanı’ ve Davut Tophanei Amire salonlarında dolaşırken, bu şaşırtıcı sıçramanın, insanlık serüveni içinde adım adım nasıl gerçekleşmiş olduğunu idrak ediyorsunuz… Serginin bana göre en etkileyici yanı burada… Leonardo’nun tarihin ortasına koyduğu bu “insan gerçeğinin” keşfinin ardından; sergi salonlarının kavşak noktasında, bir kopyası Floransa’nın merkezindeki Signoria meydanında bulunan Michelangelo’nun Davut heykeli ile yüz yüze geliyorsunuz. 70 tonluk mermerden yontulmuş 5 metre yüksekliğindeki dev heykel; insanın fiziki gücü, güzelliği, aklı ve becerisine yazılmış bir destan gibi duruyor… Leonardo’nun eskizlerine yön veren “insanın keşfi devrimi”nin başka bir yüzü; Leonardo gibi gene Floransalı olan Michelangelo’nun bu heykelinde önünüze çıkıyor… “Vitrius İnsanı” gibi “Davut” da bu sebeple, sergiyi gezenler arasında yapılan anketlerde “en ilgi çeken bölüm” olarak gösteriliyor. Tophane’deki “The Great MastersÜç Büyük Usta” sergisi; her biri ayrı birer efsane olan üç sanatçının tüm eserlerini gündeme getirmiyor… Michelangelo’dan “Davut” la birlikte“Sistina Şapeli” fresklerinin temsili örnekleri gösteriliyor mesela... Leonardo’nun büyük eserlerinden “Son Yemek” tasvirlerine yer veriliyor; Rafael’in ünlü yapıtları içinde sadece “Atina Okulu”na odaklanılıyor… Sergiye konu edilen eserlerin hiçbirisi bire bir değil… Baştan sona video, dokunmatik ekran ve bilgisayar teknolojisiyle hazırlanmış interaktif bir sergi bu… Bu nedenle dilediğiniz bölümde dilediğiniz kadar vakit geçirip bilgi alıyor; hangi konuya ne kadar yoğunlaşacağınıza siz karar veriyorsunuz. Ve hiç farkına varmadan Tophanei Amire salonlarından çok şey öğrenerek ayrılıyorsunuz. Ancak “Türkiye’nin ilk interaktif sergisi” olmak gibi bir özelliği de olan bu sergi, keşke akademik yıl içinde düzenlenseydi… Orta, lise, üniversite okul çağındaki tüm öğrenciler başta olmak üzere herkesin görmesi gereken bir sergi bu. Ne yapıp edip temmuz sonunda bitmeden “Üç Usta”yı yakalayın. E Burgaz’da İsrailliler hedef Haber Merkezi Bulgaristan’ın Burgaz kentindeki havaalanında İsrailli tursitleri taşıyan otobüste meydana gelen patlamada 6 kişi öldü, 32 kişi yaralandı. İsrail basını, saldırının otobüse binmek üzere olan bir intihar bombacısı tarafından gerçekleştirildiğini duyurdu. Ancak bu iddia Bulgar yetkililer tarafından doğrulanmadı. Bulgar yetkililer, saldırının otobüse yerleştirilen bir bombayla gerçekleştirildiği görüşünde olduklarını dile getirdi. Uluslararası haber ajansları saldırıda en az 6 kişinin öldüğünü 32 kişinin yarandığını belirtilirken ölü sayısının artabileceğinden endişe ediliyor. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, konuyla ilgili yaptığı açıklamada saldırının ardında İran olduğuna inandıklarını söyledi. Saldırının Hindistan, Gürcistan, Tayland, Kenya ve Kıbrıs’ta düzenlenen saldırılarla benzer olduğunu ifade eden Netanyahu, “İran’ın terör saldırısı tüm dünyaya yayılıyor ve İsrail bu teröre sert bir şekilde tepki gösterecektir” dedi. ‘İran’a sert yanıt vereceğiz’ ‘Suriye devrimi pahalı’ Müslüman Kardeşler Libya’da kaybetti Dış Haberler Servisi Libya’da Muammer Kaddafi’nin kanlı bir şekilde devrilmesinden sonra yapılan ilk seçimlerde “liberallerin” oluşturduğu koalisyon İslamcı partileri yendi. Savaş döneminin başbakanı Mahmud Cibril liderliğindeki Ulusal Güçler İttifakı (UGİ), Genel Ulusal Kongre’de partilere ayrılan 80 koltuktan 39’unu aldı. Libya’nın Müslüman Kardeşleri’nin Adalet ve İnşa Partisi ise yalnızca 17 koltuk kazanabildi. Buna karşın gelecek kongrede çoğunluğun kimde olacağı belli değil. Çünkü 200 koltuktan 120’si bağımsız adaylara ayrılmış durumda. İki parti de koalisyon görüşmelerine başladı. Uygula Genel seçimlerde ‘liberallerin’ koalisyonu İslamcı partileri yendi nan sistem sayesinde 30 kadının milletvekili seçilmesi garanti. Eğer görüşmeler sonucunda liberaller mecliste çoğunluğu sağlarsa Libya, diktatörlerinin devrilmesinin ardından yapılan seçimlerde İslamcı partilerin zaferle çıktığı komşu Tunus ve Mısır’daki eğilimden farklı bir çizgi izlemiş olacak. UGİ, bir kısmı ılımlı İslamı destekleyen, ekonomik liberalizasyon ve Batı’ya açıklıktan yana teknokratlar önderliğinde 60 parti ve bağımsız figürü içeriyor. İttifak şeriatın temel alınmasını reddetmiyor ancak devletin tüm din ve mezheplere saygı göstermesi gerektiğini vurguluyor; “ılımlı İslamla” “demokratik sivil devlet” çağrısı yapıyor. Mareşal da oldu Ülkedeki askeri yetkililer, hükümet görevlileri ve siyasilerin Kuzey Kore lideri Kim Jong un’a mareşal unvanı verdiği bildirildi. Kim’in mareşal olması, iktidarını iyice pekiştirmesi olarak değerlendiriliyor. Kim’in mareşal unvanı alması askerler arasında kutlamalarla karşılandı. (Fotoğraf: AP) C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle