Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 HAZİRAN 2012 CUMARTESİ [email protected] 12 DIŞ HABERLER Türkiye, Afrika Birliği Barış Gücü AMISOM’a bir kez daha 1 milyon dolarlık katkı sağlayacak Siyasi sürece ‘İstanbul’ ayarı BAHADIR SELİM DİLEK Somali için yapılan 2. İstanbul Konferansı’ndan, siyasi geçiş süreci sonrasına yol haritası çıktı. Konferansta BM’ye Somali misyonunu güçlendirme çağrısı yapılırken Somali’de siyasi sistemin kurulup işleyebilmesi için güvenlik sektörünün yeniden yapılanmasının zorunluluğuna dikkat çekildi. Bu nedenle Somalilerin bir polis gücü kurması için fon önerisinde bulunan Türkiye, Afrika Birliği Barış Gücü AMISOM’a da 1 milyon dolarlık katkı sağlayacak. Edinilen bilgilere göre Somali’de siyasi sistemin kurulması, uluslararası camianın yardımlarının devam etmesi için güvenlik atmosferine gereksinim olduğu değerlendirmesi öne çıkarken bu çerçevede, ülkenin yeniden imarı, eğitim, altyapının kurulması, güvenlik atmosferinin sağlanacağı bir zeminin oluşmasını kapsayan dörtlü bir strateji benimsendi. Konferans çerçevesinde ülkede insani yardım ofislerinin kurulması için Somali’ye komşu ülkelerle bir anlaşma da imzalandı. Konferas öncesi İstanbul’da toplanan Somali’nin önde ge YARDIMLAR SÜRDÜRÜLMELİ Toplantının sonuç bildirisinde ise Somali’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne destek, yardımların sürdürülmesi istenirken AMISOM’a takdir belirtildi. Ayrıca yerel istikrara ve ekonomik kalkınmaya da atıf yapıldı. yoksullukla ilgilenmenin ötesinde bir şeyler yapılmasının gerekliliğini yüreğimizde hissettik” dedi. Sözlerini, “Somali Güvenlik Sektörü’nün Yeniden Yapılandırılması Fonu kurulması için girişimleri başlattık” diye sürdüren Erdoğan, Türkiye’nin AMISOM’a 2009’da olduğu gibi bir kez daha 1 milyon dolar katkıda bulunmaya karar verdiğini açıkladı. ‘Kürtaj’, Cinsiyet Ayrımcılığı ve Laiklik Tartışma programlarını özgür olmaktan uzaklaştıkları ve şartlandırma/propagandaya dönüştükleri için artık izleyemiyorum. Ekran karşısında sabrımın sınanmasına tahammül göstermekte, referandum sürecinden bu yana çok zorlanıyorum. Zurnanın zırt dediği yerde birisi boğazımı sıkıyor gibi oluyor. Bulunduğum kanalı hemen zaplıyorum. Geçen akşam Fatih Altaylı’nın “Teke Tek” programını, sırf avukat Habibe Yılmaz Kayar’ın konuşmasını beklemek için kurdeşen dökmek pahasına izlemek zorunda kaldım. “Kürtaj” gibi bir kadın konusu tartışılırken “kadın” ve “kadın haklarını” temsilen programa yalnızca bir kadın, Habibe Hanım çağrılmıştı. Üç konuşmacının diğer ikisi “erkekti”. Sunucunun da erkek olduğu düşünüldüğünde, “kürtaj” dört erkeğe bir kadın tartışıldı. Bu başlı başına, kadına yapılan bir saygısızlık ve hakarettir. Kadının söz hakkı, özetle “dörtte bir”le sınırlı tutuluyor. Ekrandaki manzara çeyrek porsiyon olmak hasebiyle kadının kafadan “kaybettiği” bir tablo çiziyor. Bu, yeterince sinir bozucu değilmiş gibi “kadına” bir de söz sırası en sonra geliyor. Programı açtığımda kadın doğum uzmanı Prof. Engin Oral konuşmaktaydı. “Kürtajın bilimsel açıdan cinayet olmadığını” açıklayan ilk konuşmayı o yaptı. Hadi hekimdir… diyelim. İlk söz onun olsun… Arkadan “ilahiyatçı” Ali Rıza Demircan’ın şeddeli anlatımıyla uzattıkça uzattığı dini yorumlarını dinledik. Bir saat “kadın”a sıra gelmedi! Cinsiyet eşitsizliğine ek olarak bir de vaaz dinlemek zorunda kalıyoruz. Yasanın her şeye rağmen hâlâ “laik” diye tanımlandığı bir düzende “ilahiyatçıya” neden böyle öncelikli “referans önem” verilsin ki? Ekran, ilahiyatçı görüşünün konuya taraf olan kadınların görüşünden çok daha önde ve önemli olduğu bir ortamı tanımlıyor. Ve bu ortam bize dayatılıyor... “İslamda cinsellik” uzmanı Demircan’ı, sonuna dek izlemek sabrını göstermezseniz “kadın hukukçuyu” dinlemek şansına sahip olamıyorsunuz. Habibe Yılmaz Kayar’ı dinleyebilmek adına, yanında mutlaka bir de Ali Rıza Demircan nutku almak zorundasınız. Altaylı da dengesizliğin farkında olmalı ki, Habibe Hanım’a söz verirken; “Önceki konuşmalara cevap verebilmeniz için sizi sona bıraktım!” kabili bir şeyler söyledi. Ama inandırıcı olamadı. “Kürtaj yasası” uygar parametrelerle tartışılacaksa, bunun ilk şartı “kadını” ve “laik ölçüleri” ön plana çıkarmaktır. Tespih taneleri gibi ön sıraya erkeklerin dizildiği ve dinin ön plana çıktığı bir kürtaj tartışması, tartışmayı gereken yerden farklı bir platforma çekiyor. Aynı kaygıları paylaştığını düşündüğüm “Kadınlara Hukuki Destek Merkezi” Başkanı Avukat Habibe Yılmaz Kayar da nitekim; “Kürtaj, insan hakları ve tıp bilimi açısından, bilim verilerine göre tartışılması gereken bir konudur. Bu alanda ben din tartışması yapmayı uygun bulmuyorum” dedi. “Kadın örgütleri Türkiye’yi temsil etmiyor!” görüşlerinden hareketle de; “Türkiye’yi kim temsil ediyor?” ve “Referans nedir?” sorusunu sordu. Habibe Y. Kayar’ı bir saat beklememe değdi. Kürtaj tartışmasında sorulması gereken en anlamlı soru budur: Bizim “referansımız nedir?” “Bilim mi?”, “Din mi?” Din kuralları dışında belirlenen “laik devlet yasaları” mı? Koşar adım yöneldiğimiz “din devleti mi?” Biz kiminle neyi tartışıyoruz? Önce onu bilelim. Sevgili Zeynep (Oral) yazdı: Fazıl Say için imza kampanyası başlatıldı... “Yalnızlık Kederi” isimli kitabında Say, “Değerli orkestra şefi Gürer Aykal’ın dediği gibi” der: “Klasik müzikçiler bu ülkenin üvey evlatları mı? Doğduğumuz, yaşadığımız, müzik yaptığımız… Emek verdiğimiz, hayaller kurduğumuz bu yer ülkemiz değilse… Neresi bizim ülkemiz?” “Say’a sahip çıkmayan/çıkamayan ülke” olmak utancını yaşamayalım. Benim gibi düşünüyorsanız aşağıdaki bildiriye imzanızı ekleyerek lütfen [email protected] adresine ulaştırınız: Fazıl Say bu ülkenin yetiştirdiği ender değerlerden biridir. Sanal ortamda “tweet” ve “retweet” denilen yazışmalar nedeniyle hakkında soruşturma açılmış olması, 1.5 yıl hapis cezası istemiyle iddianame hazırlanıp İstanbul Sulh Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesi, demokrasiye, insan haklarına, düşünce ve ifade özgürlüğüne aykırı, dahası utanç vericidir. Kaldı ki sanal ortamdaki o yazıları okumak ya da okumamak bireyin tercihine kalmıştır. Sadece uluslararası arenada değil, kendi ülkemizde de bu utancı hiçbir savcının, hiçbir mahkemenin bize yaşatmayacağına inanmak istiyoruz. Başta düşünce ve ifade özgürlüğü olmak üzere, laiklik, çağdaş hukuk devleti gibi demokrasinin gereği olan kavramlarla uyuşmayan bu girişimin derhal durdurulması için tüm hukukçulara, sanatseverlere ve kamuoyuna çağrıda bulunuyoruz. Bu amaçla Fazıl Say’ın yanında olduğumuzu belirtip ülkemizin aydınlık düşünceli insanlarını, tüm kamuoyumuzu imzalarıyla destek vermeye çağırıyoruz. Fazıl Say’a Destek Girişimi ‘BM çalışma baştabilmeli’ Erdoğan, Kampara Anlaşması uyarınca Somali’de geçiş döneminin ağustosta son bulacağını belirterek “Barış ve istikrarın kalıcı bir şekilde gerçekleştirilmesi için devlet kurumlarının ihdas edilmesi, milli bir ordu, yargı gücünün kurulması elzem. İmar çalışmalarının hem Mogadişu hem de yerel düzeyde sürdürülmesi gerek. İlk adım olarak BM Somali’de stratejik bir gözden geçirme çalışması başlatabilir” diye konuştu. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da “Türkiye’nin amacı Somali’de normal bir hayatın sürdürülebileceği ortamı hazırlayacak devlet yapısının temin edilmesini sağlamaktır” dedi. Başbakan Erdoğan, Somali Cumhurbaşkanı Şeyh Şerif Şeyh Ahmet ve Dışişleri Bakanı Davutoğlu katılımcılarla aile fotoğrafı çektirdi. (AA) len kanaat önderleri, ulema, sivil toplum, diyaspora, gençlik ve kadın temsilcileri aldıkları kararlara ve yaptıkları değerlendirmelere ilişkin başlıkları konferansta açıkladı. El Şebab yok Diplomatik kaynakların verdiği bilgiye göre, ülkenin bir bölümünün denetimini elinde tutan ve geçen aylarda El Kaide’ye katıldığını açıklayan radikal İslamcı El Şebab örgütü toplantıya davet edilmedi. Konferansın açılış konuşmasını yapan Başbakan Tayyip Erdoğan yaşanan drama işaret ederek “Son yaşanan kıtlıkla ortaya çıkan Kadın çeyrek porsiyon Türk askerine ‘vize’ çıkmadı BAHADIR SELİM DİLEK Suriyeli muhalifler ceset görüntüleri yayımlayarak Şam yönetimini suçladı Yeni katliam iddiası Dış Haberler Servisi Suriye’de bir katliam daha yaşandığı öne sürüldü. Muhalifler, hükümet güçlerinin öldürdüğü iddiasıyla Kuseyr kentinde yerde yatan ceset görüntüleri yayımladı. Muhaliflerin internette yayımladığı iki videoda, Kuseyr yakınlarında bulunan bir köyde, 13 fabrika işçisinin otobüsten indirilerek rejim yanlısı Şabiha milisleri tarafından öldürüldüğü belirtiliyor. Görüntülerde, cesetlerde ağır yaralar bulunduğu, yakın mesafeden baş ve karınlarından vuruldukları görülüyor. Muhaliflere göre, Şabiha milisleri, üzerlerinde ne var ne yok aldıktan sonra işçileri yönetim lehinde slogan atmaya zorladı. Komiseri Navi Pillay da, uluslararası topluma katliamın soruşturulmasına destek çağrısı yaptı. Şam ise kendi soruşturması sonucu katliamdan muhalifleri sorumlu tuttu. Komisyon Başkanı Kasım Cemal Süleyman, katliamın dış askeri müdahaleyi teşvik etmeyi amaçladığını söyledi. “Asıl rapor sonradan açıklanacak” diyen Süleyman, görgü tanıklarının kamuoyu önüne çıkacaklarını bildirdi. Süleyman, “Cesetlere bakıldığında, insanların yakın mesafeden açılan ateşle ve kesici aletlerle öldürüldükleri anlaşılıyor. Katliamın nedeni bombardıman değil. Çünkü cesetlerde yanık izi yok” dedi. ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Susan Rice, Suriye hükümetinin soruşturma sonucunu kanıta dayanmayan yalanlar olarak niteledi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin (BMGK) Annan planının işleyişini denetlemek üzere oluşturduğu gözlemci heyetinde yer alacak 5 Türk subaya Şam yönetiminden şimdiye kadar vize çıkmadı.Türkiye gözlemci heyetinde yer alabilmek için Suriye’den vize bekliyor. Diplomatik kaynakların verdiği bilgiye göre BMGK’nin, Suriye’de Annan planının işleyişini denetlemek için oluşturduğu gözlemci misyonuna Türkiye’den asker istedi. Türkiye yaklaşık 1 ay önce gelen talep üzerine 10 Türk subayın isminin BM’ye bildirdi. BM ve yabancı ülkelerdeki deneyim ve Arapça bilgisine dayanarak yaptığı ilk değerlendirmede, 5 Türk subayı listeden çıkarılırken Arapça bilen 5 Türk subayı diğer ülkelerin adaylarıyla Beşşar Esad yönetimine sunuldu. Kaynaklar, Esad yönetiminin BM ve Arap Birliği Özel Temsilcisi Kofi Annan’ın Yardımcısı Nasır el Kidve’ye de giriş vizesi verilmediğini anımsatıp “Bu subayların ülkeye girmesi için pasaportlarına vize vurulması gerekiyor. Esad, daha önce Suriye Halkının Dostları Grubu’nda yer alan ülkelerin temsilcilerine vize vermeyeceğini söylemişti. Şimdi 5 Türk subayın ismi Esad’ın önünde. Onay verip vermeyeceğini göreceğiz” değerlendirmesini yaptı. ‘Bombardıman değil’ Ankara umutsuz Putin Suriye için turda erlin’de bir araya gelen Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin B ve Almanya Başbakanı Angela Merkel, Suriye’deki kanın durması için siyasi bir çözümün en doğru yol olacağı konusunda görüş birliği içinde olduklarını söyledi. Kofi Annan’ın ateşkes planına destek verilmesini isteyen Putin, “Bir iç savaş tehlikesiyle karşı karşıyayız” dedi. Suriye’ye silah satışı yapmadıklarını vurgulayan Putin, Moskova’nın Şam’a gemilerle silah gönderdiği yönündeki iddiaları da yalanladı. Merkel, Putin’i ağırlarken dışarıda “Suriye rejimi bizi Rus silahlarıyla öldürüyor” pankartları da taşıyan bir grup ziyareti protesto etti. (Fotoğraf: EPA) am, muhalifleri suçladı BM İnsan Hakları Komisyonu acil olarak yaptığı toplantıda, Hula katliamını ele aldı. BM İnsan Hakları Yüksek Ş T.C. MANAVGAT 3. İCRA DAİRESİ’NDEN TAŞINMAZIN AÇIK ARTTIRMA İLANI Dosya No: 2011/413 Tal. Satılmasına karar verilen taşınmazın cinsi, kıymeti, adedi, evsafı: Antalya ili, Manavgat ilçesi, Side beldesinin Selimiye Mahallesi’nde bulunan 197 ada 1 parselde bulunan 1/14 arsa paylı 1. kattaki 8 No’lu mesken vasıflı bağımsız bölüm borçlu adına kayıtlı olup satışa çıkarılacaktır. 197 ada 1 No’lu parsel tapuda kâgir apartman vasfıyla 1.067.00 m2 miktarlı olarak kayıtlıdır. Üzerinde kat mülkiyeti kurulmuştur. Taşınmaz Selimiye Mahallesi’nin Alaylar mevkiinde ve imar planı uygulama alanı içindedir. Batısından geçen ara yol ile güneyinden geçen İnönü Bulvarı’na cephelidir. Taşınmaz bu yol üzerinde ve güneye bakmakla deniz ve antik Side kentini görnıektedir. Parsel civarında çok geniş bir alanda imar planı uygulaması belediyece 19901991 yıllarında yapılmıştır. Çevrede %8090 nispetinde yapılaşma tamamlanmış olup yapılan inşaatlar plan şartlarına uygun olarak gerçekleştirilmektedir. Dosyada mevcut Side Belediyesi’nin 04.03.20120 tarih 203 sayılı yazıya göre taşınmaz imar planında Tercihli Kullanım Alanlarından A yapı adası kapsamında kalmaktadır. En çok üç katlı yapı yapılmasına müsadelidir. Alt kat Ticaridir. Belediyece su, elektrik, kanalizasyon gibi temel altyapı tamamlanmış olup çevresinde park, otopark, okul, cami, jandarma, hastane, gibi sosyal hizmet unsurları faal haldedir. Taşınmaz Side turizm alanında yer almakta, civarındaki tüm yapılar turizme dönük yıldızlı, yıldızsız otel, motel, pansiyon gibi turizm ve turizme dönük ticari amaçlı tesisler olup hepsi faaliyet halindedir. Yollar en iyi şekilde yapılmıştır. Plaja 300 m kadar uzaklıktadır. Satışa konu l. kat 8 No’lu bağımsız bölüm binanın doğu kesiminde bulunnıaktadır. 2 oda, l salon, açık mutfak, banyo ve balkon bölümlerinden oluşmaktadır. Giriş kapısı çelik, ıslak zeminler seramik ve oda tabanları laminat parkedir. Bu ünite güneyde yola ve kuzey ve doğu yönlerde görüşü açıktır. Banyo ve tuvalet standart donanımlıdır. Zemin kat ticari amaçla kullanılmakta ve restoran işletmeciliği yapılmaktadır. Taşınmaz güneyde deniz ve Side kenti istikametinde geniş bir görüş ufku bulunması nedeniyle alınıp satılabilirliği yüksek olan bir yerde bulunmaktadır. Piyasa rayiçleri, emsalleri ve özellikleri itibarıyla satışa konu bağımsız bölümün muhammen değeri 120.000 TL’dir Satış şartları;: 1 Birinci satış 09.07.2012. günü saat 14.3014.40 arası Manavgat Adliye Sarayı, Manavgat 3. İcra Müdürlüğü 323 No’lu 3. İcra Müdürü Odası’nda açık artırma suretiyle yapılacaktır. Bu artırmada tahmin edilen kıymetin %60’ını ve rüçhanlı alacaklılar varsa alacakları mecmuunu ve satış masraflarını geçmek şartı ile ihale olunur. Böyle bir bedelle alıcı çıkmazsa en çok artıranın taahhüdü baki kalmak şartiyle artırma 10 (on) gün daha uzatılarak 19.07.2012 günü aynı yer ve saatlerde ikinci artırmaya çıkarılacaktır. Bu artırmada da bu miktar elde edilememişse taşınmaz en çok artıranın taahhüdü saklı kalmak üzere artırma ilanında gösterilen müddet sonunda en çok artırana ihale edilecektir. Şu kadar ki, artırma bedelinin malın tahmin edilen kıymetinin %40’ını bulması ve satış isteyenin alacağına rüçhanı olan alacakların toplamından fazla olması ve bundan başka, paraya çevirme ve paylaştırma masraflarını geçmesi lazımdır. Böyle fazla bedelle alıcı çıkmazsa satış talebi düşecektir. 2 Açık artırmaya katılmak isteyenlerin, takdir edilen kıymetinin %20’si nispetinde nakit pey akçesi (TL) ya da bu miktar kadar milli bir bankanın kesin ve süresiz (dosya numarası belirtilerek) teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediği takdirde kendisine 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Katma Değer Vergisi, ihale damga vergisi, alıcı adına tahakkuk edecek tapu harcı satın alana ait olacaktır. Birikmiş emlak vergi borçları, tellaliye vergisi ile satıcı adına tahakkuk edecek tapu harçları satış bedelinden ödenir. Tahliye ve teslim giderleri ihale alıcısına aittir. İhaleye sunulan taşınmazın KDV oranı %1’dir. 3 İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) varsa irtifak hakkı sahipleri de dahil olmak üzere bu gayrimenkul üzerindeki haklarını, faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile on beş gün içinde dairemize bildirmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaklardır. 4 Taşınmazı satın alanlar, ihaleye alacağına mahsuben iştirak etmemiş olmak kaydıyla, ihalenin feshi talep edilmiş olsa bile, satış bedelini derhal veya İİK.130 maddeye göre verilen süre içinde nakden ödemek zorundadır. 5 Taşınmaz kendisine ihale olunan kimse müddetinde parayı vermezse ihale kararı fesholunarak kendisinden evvel en yüksek teklifte bulunan kim ise arz etmiş olduğu bedelle almaya razı olursa ona, razı olmaz veya bulunmazsa hemen artırmaya çıkarılır. Bu artırma ilgililere tebliğ edilmeyip yalnızca satıştan en az 7 gün önce yapılacak ilan ile yetinilir. Bu artırmada teklifin İİK.129 maddedeki hükümlere uyması şartıyla taşınmaz ençok artırana ihale edilir. 6 İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır, ihale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın Dairemizce tahsil olunacak, bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. (İİK.133 md) 7 Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 8 Satışa iştirak etmek isteyenlerin şartnameyi görmüş ve münderecatını kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2011/413 Tal. Sayılı dosya numarasıyla Müdürlüğümüze başvurmaları ilan olunur. (İc.İfK.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 33932) ORDU 1. (SULH HUKUK MAH.) SATIŞ MEMURLUĞU 2012/7 Satış Dosya No. 2009/499 Esas2012/7 Satış Ordu l. Sulh Hukuk Mahkemesi’nin kesinleşen 24/11/2009 tarih ve 2009/499 esas 2009/1112 karar sayılı ilamı ile satılmasına karar verilen gayrimenkulün, l. TAPU KAYDI: Ordu Merkez Teyneli köyü Faraşaltı mevkinde kain tapunun, parsel 1837’de kayıtlı 6.030 m2 yüzölçümlü fındık bahçesi. 2. HALİHAZIR DURUMU: Satışa konu OrduMerkez Teyneli köyü parsel 1837’de kayıtlı taşınmaz verim çağında fındık ocakları ile kaplı ve bakımlı bir fındık bahçesidir. Yüzölçümü 6.030 m2’dir. Üzerinde herhangi bir yapı yoktur. Taşınmazın toprak yapısı killi tınlıdır. Topoğrafik yapısı (meyili) %510 arasında değişiklik göstermektedir. Etrafında seyrek yerleşim mevcuttur. Teyneli Kökenli asfalt kaplama köy ana yoluna yakın olup arasında bir parsel vardır. Bu nedenle ulaşımı kısa da olsa bu parsel üzerinden yaya olarak yapılmaktadır. 3. İMAR DURUMU: İmar durumu yoktur. 4. TAHMİNİ DEĞERİ: Mahallinde bilirkişiler marifetiyle yapılan incelemede satışa konu Ordu Merkez Teyneli köyünde tapunun parsel 1837’de kayıtlı taşınmazın toplam değeri 65.124,00 TL. olarak tespit edilmiştir. 5. SATIŞ ŞARTLARI: 1. Satışa konu Ordu Merkez Teyneli köyü tapunun parsel 1837’de kayıtlı taşınmazın birinci satışı 09.07.2012 Pazartesi günü saat 10.0010.15 saatleri arasında, Ordu Adliye Sarayı 1. Sulh Hukuk Mahkemesi kaleminde yapılmasına, bu artırmada alıcı çıkmaz veya çıkan alıcı tahmin edilen değerin %60’ını ve varsa rüçhanlı alacaklı alacağı satış masraflarını geçmek sureti ile en çok artırana ihale edileceği, böyle bedelle alıcı çıkmaz ise ikinci satışın 19.07.2012 Perşembe günü aynı saatler arasında aynı yerde yapılmasına, bu artırmada da tahmin edilen değerin %40’ını ve varsa rüçhanlı alacaklılar alacağı ile satış masraflarını geçmek suretiyle en çok artırana ihale edileceği, böyle bedelle alıcı çıkmadığı takdirde satışın düşürüleceği, 2. Artırmaya iştirak edecekleri tahmin edilen değerin %20’si nispetinde pey akçesi veya milli bir bankanın teminat mektubunu vermeleri lazımdır. Satış peşin para iledir. Alıcı istediğinde 10 günü geçmemek üzere mehil verilebilir. Birikmiş vergiler satış bedelinden ödenir. Tapu alım harcı, damga vergisi, KDV alıcıya aittir. Tellaliye bedeli satış bedeli üzerinden hissedarların hisseleri nispetinde düşülecektir . 3. İpotek sahibi alacaklılarla diğer ilgililerin (*) bu gayrimenkul üzerindeki haklarını hususiyle faiz ve masrafa dair olan iddialarını dayanağı belgeler ile 15 gün içinde dairemize bildirilmeleri lazımdır. Aksi takdirde hakları tapu sicili ile sabit olmadıkça paylaşmadan hariç bırakılacaktır. 4. İhaleye katılıp daha sonra ihale bedelini yatırmamak suretiyle ihalenin feshine sebep olan tüm alıcılar ve kefilleri teklif ettikleri bedel ile son ihale bedeli arasındaki farktan ve diğer zararlardan ve ayrıca temerrüt faizinden müteselsilen mesul olacaklardır. İhale farkı ve temerrüt faizi ayrıca hükme hacet kalmaksızın dairemizce tahsil olunacaktır. Bu fark varsa öncelikle teminat bedelinden alınacaktır. 5. Şartname, ilan tarihinden itibaren herkesin görebilmesi için dairede açık olup, masrafı verildiği takdirde isteyen alıcıya bir örneği gönderilebilir. 6 Satışa iştirak edenlerin şartnameyi görmüş ve mündericatmı kabul etmiş sayılacakları, başkaca bilgi almak isteyenlerin 2012/7 satış sayılı dosya ile memurluğumuza başvurmaları ilan olunur. 22/05/2012 (İc.İf.K.126) (*) İlgililer tabirine irtifak hakkı sahipleri de dahildir. Not. İşbu taşınmaz açık artırma ilanı tüm ilgililere tebliğe gönderilmiş olup tebliğ edilememesi nedeniyle dahi işbu ilanın tebligat yerine kaim olacağı hususu ihtaren tebliğ olunur. “Resmi ilanlar: www.ilan.gov.tr’de” (Basın: 34379) Fazıl Say’a destek C MY B C MY B