Katalog

19 HAZİRAN 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER Kadro yapısı, 68 muvazzaf generalin tutuklu olması nedeniyle her geçen yıl daha da açmaza giriyor 5 gerekir... Siyasetçiler, gazeteciler, savcılar, yargıçlar, aydınlar! TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu, BDP’li milletvekillerini cezaevinde ziyaret ettiğinde şaşırıyor. Koşullar berbat... 20 kişilik koğuşlarda 60 kişi kalıyor... Günde sadece yarım saat su veriliyor... İşin ilginç yanı, Cemile Yanar adında 70 yaşında bir kadın var terör örgütü sanığı olarak... Komisyon üyelerinden CHP Milletvekili Malik Ecder Özdemir, izlenimlerini Cumhuriyet’ten Ayşe Sayın’a şöyle anlatıyor: “70 yaşındaki bir kadının terör örgütü kurduğu iddiası akıldan ve mantıktan ne kadar yoksun. Belki bu insanlar PKK’li değil... Sanki devletin zorla PKK’li yapma gibi bir politikası var.” ??? Bir ülkede bir yanda “ileri demokrasi, özgürlük” diyeceksiniz, öte yanda “parasız eğitim istiyoruz” pankartı açan üniversiteli gençlerimizi terör örgütü üyesi yaftasıyla gözaltına alıp ardından tutuklayacaksınız. Söyler misiniz, hangi gelişmiş demokraside böyle bir uygulama vardır? Sırtınızı 12 Eylül’ün getirdiği Seçim ve Siyasi Partiler yasalarına dayayıp tek adamlığa soyunacaksınız, işin ucu size dokunduğunda özel yetkili mahkemelere çekidüzen vermeye kalkacaksınız. Demokrasi ve özgürlüklerin evrensel önemini bilmeden bir ülkede, düşünceyi, ifade özgürlüğünü “suç öğesi” olarak görmek toplumu ileriye değil geriye götürür. O toplum “biat kültürü”yle yetiştirildiği için hem askeri hem de sivil darbelere alkış tutar, boyun eğer... ??? Birileri “darbe, mafya, çete, terör” diyerek özel yetkili mahkemelere sahip çıkıyor, yaratılan “korku imparatorluğu”nun sürmesini istiyor... Şanlıurfa Cezaevi’nde 13 tutuklu cayır cayır yanarken sadece seyrettik... İçimiz acımadı, kördüğüm olduğumuz için... Adliye önlerindeki annelerin çığlığı ise yürekleri dağlıyor: “Yeter artık, vicdansızlar!” Çığlıklarını duyuyor musunuz? TSK’de işler ‘YAŞ’ BARKIN ŞIK ‘Yeter Artık Vicdansızlar!..’ 12 Eylül askeri faşist darbesi ve onu izleyen süreç Türkiye’yi nereye getirdi? Bu soruyu insan sık sık sormalı! 12 Eylül’ün baskıcı ve yasakçı zihniyeti sürdüğü gibi, çıkardığı önemli yasalar da yerli yerinde duruyor. 32 yıllık süreçte ne Seçim Yasası değişti ne de Siyasi Partiler Yasası. Sıkıyönetim mahkemelerinin yerini devlet güvenlik mahkemeleri aldı, ardından apoletsiz özel yetkili mahkemeler... Bugün ÖYM’ye hukuk ve adalet penceresinden baktığınızda aklınıza ne geliyor? “Bağımsız ve tarafsız olmadığı... CMK 250’nin verdiği yetkilerle, ÖYM’ler başlarına buyruk davranıyor, suçluyla suçsuzu aynı torbanın içine koyarak yargılıyor, tutukluluk süreleri hükümlülüğe dönüşmüş oluyor...” HSYK, ÖYM’ye atadığı savcı ve yargıçlarda, savcı ve yargıçların kıdem ve uzmanlık alanlarına bakıyor mu? Bakmıyor! O zaman işler arapsaçına dönüyor, AB ülkelerinde tepkiler yoğunlaşıyor... Dünya genelinde 32 bin kişi terör suçundan tutuklu bulunuyor... 32 bin terör tutuklusunun 13 bininin Türkiye’de olması, bilmem izan sahibi insanların, özellikle savcıların ve yargıçların vicdanını sızlatıyor mu? ??? 15 yaşında bir çocuk Mersin’de terör örgütü üyesi olduğu gerekçesiyle yargılandı ve 8.5 yıl hapis, binlerce lira para cezasına mahkum oldu. Çocuk mahkemesinde yargılanan çocuğun cezası ertelenmedi. Elinde kaleminden başka bir şey olmayan gazeteciler, üniversite öğrencileri terörist yaftasıyla yargılanırken, anneler gözyaşı döküyor... Ne diyor anneler adliye önünde: “Yeter artık, vicdansızlar!” Annelerin çığlığından, toplum olarak hepimizin ders çıkarması ANKARA Balyoz davasında savcılığın, davanın başka bir mahkemeye nakledilmesini istemesi ve bu yüzden duruşmaların 6 Ağustos’a ertelenmesi, 14 Ağustos tarihleri arasında yapılacak Yüksek Askeri Şura’da alınacak kararları da doğrudan etkileyecek. Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) halen orgeneral, korgeneral/koramiral, tümgeneral/tümamiral ve tuğgeneral/tuğamiral rütbelerinde toplam 68 muvazzaf subayı tutuklu. Bunlardan 39’unun durumu, Yüksek Askeri Şura’da (YAŞ) ele alınacak. 2010 ve 2011 yıllarındaki uygulama gibi tutukluların görev süresinin uzatılması yönündeki formül ise TSK’nin “kadro yapısını” zorluyor. Toplam 47 uzatma kadrosu bulunan TSK, ? Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında yapılacak YAŞ, birçok bilinmezliğe gebe. TSK’de, tutuklanan ya da haklarında yakalama kararı çıkarılan muvazzaf generalamiral sayısı 68’e yükseldi. Halen 2 orgeneral, 14 korgeneral/koramiral, 23 tümgeneral/tümamiral ve 29 tuğgeneral/tuğamiral tutuklu bulunuyor. Toplam 47 uzatma kadrosu bulunan TSK, ya Balyoz sanıklarını emekli edecek ya da TSK’de halen görevde bulunan ve sicili itibarıyla uzatma alması gereken isimleri emekliye ayıracak. ya Balyoz sanıkları emekli edecek ya da TSK’de halen görevde bulunan ve sicili itibarıyla uzatma alması gereken isimleri emekliye ayıracak. YAŞ, 14 Ağustos tarihleri arasında Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın başkanlığında yapılacak. Ancak şura birçok bilinmezliğe gebe. TSK’de, Balyoz, Andıç, 28 Şubat soruşturmaları başta olmak üzere tutuklanan ya da haklarında yakalama kararı çıkarılan muvazzaf generalamiral sayısı 68’e yükseldi. Halen 2 orgeneral, 14 korgeneral/koramiral, 23 tümgeneral/tümamiral ve 29 tuğgeneral/tuğamiral tutuklu bulunuyor. Tutuklu 68 general ve amiralden 19’unun rütbe bekleme süresi bu yıl doluyor. Geriye kalan 20 kişi ise 2010 ve 2011 yıllarındaki Ağustos ayı şuralarında uzatma aldı. Böylece, şurada durumu görüşülecek general/amiral sayısı 39’a yükseldi. TSK’de “tutuklananlar” veya “açığa alınanlar” terfi şansını yasal olarak yitiriyor. TSK ve hükümet, 2010 ve 2011 yıllarındaki şuralarda, tutukluların görev sürelerinin uzatılması formülünü uyguladı. 2010 ve 2011 yılındaki şuralarda temdit (uzatma) alan 20 isime, bu sene 4 yıllık görev süresi sona erecek 2008 terfili 19 ismin daha katılması üzerine sayı toplam 39’a yükselecek. Ancak bu durumda, toplam 47 uzatma kadrosu bulunan TSK’nin, 39 kadrosu doğrudan tutuklular yüzünden doluyor. Bu yüzden, ya davalarda yargılanan generaller emekli edilecek ya da TSK’de halen görev yapan yalnızca 8 general/amiral uzatma alacak. Yalnızca 8 general/amiralin uzatma alması ise başka “hak mahrumiyetlerine” sebep olacak. Bu yüzden sıkıntının aşılabilmesi için şuraya kadar yasal düzenleme yapılabileceği de dile getiriliyor. ‘Deniz’ bitti Şurada, Genelkurmay Başkanlığı ve kuvvet komutanlıklarında değişiklik olmayacak. Emekliye ayrılacak tek orgeneral, Harp Akademileri Komutanı Aslan Güner olacak. Bu yüzden Kara Kuvvetleri’nde korgenerallikten orgeneralliğe yalnızca bir isim yükselecek. Deniz Kuvvetleri’nde ise tuğamiral rütbesinden tümamiralliğe yükselecek isim neredeyse kalmadı. Terfi mümkün değil 39 general/amiralin terfisi tutuklandıkları için mevzuat yüzünden mümkün görünmüyor. AKP’Lİ ÇELİK’TEN GÜL YORUMU: GENELKURMAY Terbiye gereği çekilir ? Hüseyin Çelik, ‘Sayın Erdoğan cumhurbaşkanlığına aday olursa Sayın Gül çıkıp ‘Ben adayım’ demez” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) “Öcalan’a ev hapsi” tartışmasına AKP Genel Başkan Yardımcısı ve parti sözcüsü Hüseyin Çelik de katıldı. Çelik, silahlar susmadıkça ne ev hapsi ne de affın gündemde olacağını söyledi. Çelik, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül için “Görev süresi sona erdiğinde kenara çekilip torun sevmeyecektir” dedi. Çelik, NTV’ye yaptığı değerlendirmede, “Sayın Arınç ‘Ev hapsine alınabilir’ dememiştir. Ama bir talepten, insanca bir konuşmadan söz ediyorsanız, bu ancak silahlar sustuktan sonra olabilir. Silahlar susmadan böyle bir mesele asla konuşulmaz, böyle bir af da gündemde yok, Abdullah Öcalan’ın ev hapsine alınması da söz konusu değil” dedi. Zaman’a yasak kalktı BARKIN ŞIK ‘Anayasa Mahkemesi Gül’e 12 yılı hediye etti’ CHP Tunceli Milletvekili Kamer Genç, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 7 yıllık görev süresini onaylayan, ancak ikinci kez seçilmesine de vize veren kararını protesto etmek üzere Anayasa Mahkemesi önüne gelerek siyah çelenk bıraktı. Genç, çelengi bıraktıktan sonra yaptığı açıklamada, kararı “hukuk faciası” diye niteleyerek “Teessüflerimi bildirmek, artık Anayasa Mahkemesi diye bir kurumun olmadığını, mahkemenin tamamen AKP’nin emrinde bir kurum olduğunu belirtmek için bu çelengi koyuyorum. Mahkeme, Abdullah Gül lehine öyle bir karar verdi ki Gül’e 12 yılı hediye etti. Artık bana göre Anayasa Mahkemesi’nin bir fonksiyonu kalmamıştır. Artık kapısına kilit vurmak gerekiyor” dedi. Anayasa Mahkemesi’nin 7 yılı iptal etmesi ve seçimin bu 28 Ağustos’ta yapılması durumunda kendisinin de aday olmayı düşündüğünü belirten Genç, Anayasa Mahkemesi’nin bu kararının ardından partide grup kararı alınmadan yapılacak iptal başvurularına imza vermeyeceğini söyledi. (Fotoğraf: AA NESLİHAN CAN) Gül aday olmaz Çelik, Anayasa Mahkemesi’nin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün görev süresiyle ilgili kararını da şöyle değerlendirdi. “Bu karar aynı zamanda Sayın Gül’le Sayın Başbakan’ın rakip olup birbirine gireceği tartışmasını da getirdi. Sevinenlere söylüyorum: Bu işten size ekmek çıkmaz. Sayın Başbakan kendisi rahatça Cumhurbaşkanı olabilecekken Sayın Gül’ü aday gösterirken ‘Adayımız Sayın Abdullah Gül kardeşimdir’ dedi. Onlar bizim aramızdaki bu kardeşlik hukukunu anlamayabilir. Sayın Gül’ün yetişme tarzını bildiğim için söylüyorum, Sayın Erdoğan cumhurbaşkanlığı’na aday olursa Sayın Gül çıkıp ‘Ben adayım’ demez. Hâşâ kendisi adına karar veremem ama benim öngörüm budur. Sayın Gül 58. hükümetin başbakanıydı ve Sayın Erdoğan Siirt’ten milletvekili seçildiği akşam istifa etti. Sayın Gül böyle bir terbiyeye sahiptir.” ANKARA Genelkurmay Başkanlığı, 28 Şubat sürecinde başladığı akreditasyon yasağı uygulamasını sonlandırdı. Türk Yıldızları akrobasi timinin 20’nci kuruluş yıldönümü nedeniyle bugün Konya’daki 3. Ana Jet Üs Komutanlığı’nda yapılacak Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nın programına, akreditasyon yasağı uygulanan basınyayın kuruluşlarının da davet edildiği öğrenildi. Konya’daki tatbikata, daha önce akreditasyon uygulaması çerçevesinde Genelkurmay faaliyetlerini izleme izni verilmeyen Zaman gazetesi, Bugün gazetesi, Kanaltürk, STV, Cihan Haber Ajansı gibi yayın organları da davet edildi. Daha önce, “akreditasyon uygulaması” nedeniyle bazı yayın organları, sadece Ankara’da Generkurmay karargâhına değil, TSK’nin yurtiçi ve yurtdışında tüm basına açık faaliyetlerine alınmıyordu. LİDERLERDEN AN AYAS A KOMİSYONU’N A ÖNERİ ‘Darbe hukuku ile hesaplaşılmalı’ AYŞE SAYIN ‘Gülen parti kursun’ CHP’li Tarhan’dan, ‘dönmüyorum’ diyen Gülen’e, ‘’Yüreğiniz varsa çıkın ortaya ve kimseye yaslanmadan yapın siyasetinizi namusluca” çağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Emine Ülker Tarhan, ABD’de yaşayan Fethullah Gülen’in, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın çağrısına olumsuz yanıt vermesiyle ilgili olarak “Her darbe dönemi kıvrak tavrı ile bilinen bu politikaya çok meraklı hizmet erbabı, artık bir parti kurmalı” çağrısı yaptı. Tarhan, yaptığı yazılı açıklamada, “İkamet ettikleri çok eyaletli ülke, yaşadıkları refah ve koruma kalkanları ile haklarında bir fikir yürütmemizi sağlayan birileri, ‘bizde hizmet etme aşkından başka bir şey yok’ diyen birileri, hizmetin ardında saklanan kudret arzusunu, hizmet ettiğini söyleyenin efendi olabilme hırsını biz göremiyoruz zannetmişler” dedi. Tarhan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Başbakan’ın davetine huzursuzlanıp ağlayarak ‘Ülkede başımıza türlü haller gelebilir, dönemeyiz’ demişler. Yani ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) AKP’li Bartın Milletvekili Yılmaz Tunç ve Manisa Milletvekili Recai Berber, bazı yasalarda değişiklik yapılması amacıyla yasa teklif hazırladı. TBMM Başkanlığı’na sunulan teklifle, seçim yasaklarını ihlal edenlere verilen hapis cezaları, adli para cezasına dönüştürülüyor; TÜBİTAK Başkanı’nın görev süresi 3 yıldan 4 yıla çıkarılıyor. Ayrıca 40 bin öğretmen kadrosuna, Bütçe Gülen’e bağırlarını açarlar Fethullah Gülen’in dönmeme kararı için de “Hocaefendi’nin Türkiye’ye olan ilgisi ve sevgisi devam ediyor ama bu takdir kendisine aittir. Gelirse de baş üstüne, kalırsa da baş üstüne” dedi. Bakan Yazıcı kendi hükümetini eleştirdi Öte yandan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, Anayasa Mahkemesi’nin “Cumhurbaşkanı Gül’ün ikinci kez seçilebileceği” yönündeki kararıyla ilgili kendi hükümetini suçladı. Yazıcı, “Siz bir düzenleme yapıyorsunuz, düzenlemenin anayasada karşılığı yok, Anayasa Mahkemesi iptal ediyor, tartışma doğuyor. Ne yapacak Anayasa Mahkemesi? Kural koyamaz. Düzenleme gereksizdi” dedi. temizlik harekâtını hızlandırın ki, yol temizliğini daha derin yapın ki, dönebilelim buyurmuşlar. Her darbe dönemi kıvrak tavrı ile bilinen bu politikaya çok meraklı hizmet erbabı, artık bir parti kurmalı diyorum. Meydanlarda söyleyeceği ne varsa söylemeli. Söylemeli ki, halkımız da kimlerle muhatap olduğunu bilsin.” “En az 3 olmayabilir, ama bizim de çocuklarımız var. Silivri’ye kapatmakla bizi tüketemez, ancak mücadeleyi bayraklaştırırsınız. Biliniz ki, korkaklar kapı arkasından siyaset yapar. Siz böyle değilseniz, yüreğiniz varsa çıkın ortaya ve kimseye yaslanmadan yapın siyasetinizi namusluca” diyen Tarhan, cumhurbaşkanlığı tartışmalarıyla ilgili olarak da “Başbakan ‘Bizde koltuk kavgası yok’ derken ‘Bütün koltukları ben dizayn ederim. Zaten ben başkanlık koltuğu isterim’ demiş aslında” diye konuştu. Yasası’ndaki sınırlamalara tabi olmadan 2012 yılı içinde atama yapılabilecek. Yasada Kamu İhale Kurumu’nda başkana yardımcı olmak üzere başkan yardımcılığı sayısı 4’e çıkarılması öngörülüyor. Öte yandan ÖSYM Yönetim Kurulu’nun, başkanlığın sınav faaliyetlerini kuracağı veya iştirak edeceği şirketler eliyle yürütebilmesini sağlamak üzere şirket kurmasını Bakanlar Kurulu’na teklif edebileceği bildirildi. ANKARA TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu’nun yeni anayasa sürecine destek istemek için ziyaret ettiği muhalefet partilerinin liderleri, demokratik ve özgürlükçü bir anayasa için “darbe yasalarıyla hesaplaşılması” önerisinde bulunurken tutuklu milletvekilleri sorununa dikkat çektiler. TBMM Anayasa Uzlaşma Komisyonu, geçen hafta Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ve Başbakan Tayyip Erdoğan’ın ardından dün de CHP, MHP ve BDP liderlerini ziyaret etti. Komisyon ilk olarak CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu ziyaret etti. Görüşmede TBMM Başkanı Cemil Çiçek yaptıkları çalışmalarla ilgili bilgi aktardıktan sonra, komisyon çalışmalarının son derece samimi bir ortamda yürüdüğünü belirtti. Kılıçdaroğlu da BDP’li Sırrı Süreyya Önder’in esprili kişiliğine göndermede bulunarak “Herhalde bu da Sırrı Bey’in sırrıdır” diye espri yapınca Çiçek, “Herkesin bu sürece katkısı olduğunu” söyledi. Görüşmede, BDP’li komisyon üyesi Sırrı Süreyya Önder, CHP’nin Kürt sorunu konusunda geç de olsa inisiyatif alıp tavır koymasının son derece önemli olduğunu belirterek bu durumun anayasa çalışmalarına da olumlu yansıyacağını ifade etti. Kılıçdaroğlu ise Uzlaşma Komisyonu’nun tarihi bir görev yaptığını belirterek “Çalışmalarınızı dışarıdan müdahalelere itibar etmeden, etkilenmeden yürütmelisiniz. Liderler böyle konuşabilirler, ama siz yolunuza devam edin. Anayasadan herkesin şikâyeti var. Çünkü demokrasi ve özgürlüğe ihtiyacımız var” değerlendirmesini yaptı. Tutuklu vekil sorununu da gündeme getiren Sırrı Bey’in sırrı CHP lideri, “Belediye başkanları, milletvekilleri tutuklu yargılanıyor. Bu insanlar düşüncelerinden dolayı yargılanıyor, bu demokrasilerde kabul edilemez. Darbe hukukun kaldırılmasında ısrarcıyız” dedi. Komisyon üyeleri daha sonra MHP lideri Devlet Bahçeli’yi Meclis’teki makamında ziyaret etti. Uzlaşma Komisyonu’nun ziyareti nedeniyle BDP’li üyeler ilk kez MHP lideri ile karşı karşıya gelirken, aynı şekilde MHP’liler de BDP eşbaşkanlarını makamında ziyaret etmiş oldu. MHP lideri Bahçeli arkadaşlarının “tam yetkili” olarak komisyonda görev yaptığını belirterek şu görüşleri dile getirdi: “Komisyon iradesine müdahale bu süreci aksatır. Başarılı olmanız çok önemli, eğer başarılı olunamazsa büyük fırsat heba edilmiş olur. Bu zemini bir daha yakalamakta zorlanabiliriz. Buradan bir sonuca ulaşmalıyız. Ancak komisyon baskı altına alınmamalı.” Büşra Ersanlı örneği Komisyon üyelerinin son görüşmesi BDP eşbaşkanları Selahattin Demirtaş ve Gültan Kışanak’la oldu. BDP eşbaşkanları da, yeni anayasa yapılırken bir yandan da antidemokratik yasaların kaldırılarak “yol temizliği” yapılmasını önerirken, tutuklu milletvekilleri ve belediye başkanlarının olduğu ortamda yeni anayasanın zorluğuna dikkat çektiler. BDP Eşbaşkanı Demirtaş, partisinin Anayasa Komisyonu üyesi olan Prof. Dr. Büşra Ersanlı’nın tutuklu olduğuna dikkat çekerek “Düşüncelerinden dolayı üyemiz tutukludur. Böyle bir ortamda, böyle bir iklimde yeni anayasa yapmak zor, ama bunu başarmak durumundayız” görüşünü dile getirdi. C MY B C MY B AKP’den bir torba yasa daha