Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 HAZİRAN 2012 PAZAR 8 İstanbul B Edirne B Kocaeli B Çanakkale B İzmir B Manisa B Denizli A Zonguldak B Sinop B Samsun PB Trabzon Y Giresun Y B Ankara 30 33 30 30 36 37 38 26 26 25 24 25 33 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B B A A A A A A A B B Y 30 31 27 39 40 36 39 41 37 37 32 26 24 Oslo Y Helsinki Y Stockholm Y Londra Y AmsterdamY Brüksel Y Paris PB Bonn PB Münih PB Berlin B Budapeşte B Madrid A Viyana PB HABERLER 16 19 20 19 18 19 20 23 24 25 31 34 29 Belgrad A 32 Sofya A 29 Roma A 27 Atina A 31 Zürih PB 27 Moskova PB 25 Aşkabat A 41 Taşkent A 37 Baku PB 30 Bişkek Y 32 Tiflis Y 30 Kahire A 38 Şam B 43 Ülkemizin kuzeydoğu kesimlerinin parçalı ve çok bulutlu, Doğu Karadeniz kıyıları ile Artvin, Ardahan ve Kars çevrelerinin aralıklı sağanak ve gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerlerin az bulutlu ve açık geçeceği tahmin ediliyor. Hava sıcaklığının ülkemiz genelinde mevsim normalleri üzerinde seyrederken kuzey ve iç bölgelerde 2 ila 5 derece azalacağı tahmin ediliyor. TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 17 Haziran GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK ? Baştarafı 1. Sayfada önünü açtı... Muhalefet, kararı; “Siyasi bir karardır. Yüksek mahkeme yasayla anayasayı değiştirdi. Yasama organı yerine geçti. Anayasa Mahkemesi, hukukun değil başka dinamiklerin etkili olduğu bir karar verdi. Hukuk bir kez daha katledildi” diye eleştiriyor. İktidar hukukçuları, AKP’nin geleceğini yaşamsal ölçüde ilgilendirmesine karşın kararı eleştiriden uzak duruyorlar. Örneğin Kuzu Burhan, Çankaya’daki AKP’linin önünde tekrar aday olması için artık engel kalmadığını söyledikten sonra; “Sayın Erdoğan aday olmak isterse Sayın Gül aday olmaz” diyor. ??? Kuzu’nun bu açıklaması, AKP’deki olası gelişmeleri mi özetliyor yoksa kişisel kanısı mıdır, tabii üzerinde bir değerlendirme yapmak olanaksız. Fakat, Anayasa Komisyonu Başkanı; bir iki yıl gündemden düşmeyecek bir konuya iki yıl önce gayet net açıklık getiriyor. Lakin bakalım Çankaya’daki, Köşk’ü bırakmayı istiyor mu? Köşk’ten inerse ne yapacak? Başbakan olacak mı yeniden? Hanım ve çocuklar da Çankaya’yı benimsedi. Ayrılmak istemiyor. Köşk’te sorumluluktan uzak, sözü söylediği dinlenir bir konumdan neden vazgeçsin? Başbakan olup siyasetin çamurlu dehlizlerinde kaybolmaya gönlü de aklı da elveriyor mu bakalım. Yeni anayasa tartışmalarına başkanlık, yarı başkanlık gibi önerilerle katılan ve Köşk’e ancak yürütme erkini elinde bulundurmak koşuluyla çıkmayı öngördüğünü duyumsatan RTE ise; amaçlarında başarı sağlayamazsa, acaba yukarıya çıkmayı yeğler mi? Ha, 2014’e kadar parti genel başkanlığı ve başbakanlık beni daha da yoracak; artık daha az, güncel sorumluluktan, kavgalardan uzaklaşayım diyorsa, Cumhurbaşkanlığı’na adaylığını koyabilir elbette. ??? Anayasa Mahkemesi kararını açıklar açıklamaz, siyaset kazanında 2014 Cumhurbaşkanlığı seçiminde Gül ile RTE arasından kıyasıya bir rekabetin geçeceği yorumları yapılmaya başladı. Bu yorumlar Çankaya’daki AKP’linin Köşk’ten ayrılmayacağı, buna karşın RTE’nin Cumhurbaşkanlığı’na adaylığını koyacağını öngören olasılığa göre yapılıyor. Ne ki AKP’nin cumhurbaşkanı adayını AKP Genel Merkezi’nin saptayacağı unutulmamalı. Köşk’e çıkmayı isteyen RTE’yi, parti genel merkezinin aday göstermeyeceği düşünülebilir mi? Sayıları belirsiz Meclis grubundaki Gül taraftarlarının genel merkezin göstereceği adaya karşı çıkmaları ve Gül lehine bir sonuç çıkarabilecekleri güçlü bir olasılık mıdır? Hayır! Parti kararına karşın Gül, halkın karşısına ikinci, ama parti desteğinden yoksun, bağımsız bir aday olarak çıkabilir mi? Çıkarsa, RTE’nin karizması karşısında yenilgiye uğrayacaktır! Önümüzdeki günlerin gündeminde, RTE’nin cumhurbaşkanı adayı olmayıp partinin başında kalmasını isteyenlerden kaynaklanan haberlerle, AKP’nin Cumhurbaşkanlığı ve parti içi dengeleri nasıl kuracağını içeren haberler ağırlıklı olacaktır. ??? Yeni anayasanın bu yılın sonuna kadar tamamlanacağı söyleniyor. Cumhurbaşkanlarının partili olması veya olmaması kuralı da yeni anayasada yer alacak herhalde... AKP’yi de siyaseti de hatta toplumu da cumhurbaşkanı sorunundan soyutlamanın yolu da yöntemi de çok! Örneğin, RTE’nin Gülen’e “artık hasret bitsin” diyen ülkeye dön çağrısı, Cumhurbaşkanlığı sorununu çözümleyecek bir olanak diye yorumlanamaz mı? Gülen’in iki eli devlet içinde, devlet sorunlarına vâkıf. Halk indinde sevildiği sayıldığı yazılıyor, TV’lerde söyleniyor. AKP için bulunmaz bir fırsattır F. Gülen’in AKP’nin cumhurbaşkanı olması. Böylece, RTE’nin laik devleti dinci devlete devşirme hareketi simgesel anlamda da gerçekleşmiş ve… …Çankaya’da şeyhülislam sıfatı eksik, ama şeyhülislam gibi bir cumhurbaşkanımız olacak! Olmaz mı? Halkımızda AKP’ye oy verme gayreti, hevesi varken… …olur olur, bal gibi olur! CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Zonguldak’ta CHP tarafından düzenlenen Özgürlük ve Demokrasi mitingine giderken otobüste beraberindeki gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Kılıçdaroğlu’nun sorulara verdiği yanıtlar şöyle: Bülent Arınç’ın “Öcalan’a ev hapsi” önerisini nasıl değerlendiriyorsunuz? Her siyasi parti gelir, önerilerini dile getirir, bunda sakınca yok. Dört siyasi parti bir araya gelir ve AKP temsilcisi deklare ederse tartışılabilir. Uzlaşma sağlanıyorsa meselemiz yok. 4 parti aynı noktaya gelirse olur mu? Partiler arasında uzlaşma sağlanırsa meselemiz yok. Uzlaşılan her konu başımız üstüne. MHP’nin önerinizle ilgili tutumunu nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sorun 30 yıllık sorun. Partiler bir söylem geliştirmiş. AKP, CHP, MHP, BDP dört parti dört farklı pencereden ortadaki cenazeye bakıyor. MHP bizi reddetti. Arkasını bırakmamak lazım. Sabır gerek, kararlılık gerek. Halk çözüm diyorsa 4 siyasi parti çözüm üretmek zorundadır. Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay bizim çağrımızdan sonra çıktı ve “ABD’nin devrede olduğunu” söyledi. Siz kendi ülkenizin en temel sorununu çözmekten acizseniz, başkaları devreye giriyorsa bu parlamento halka güven veremez. PKK’nin silah bırakmasına dostlarımızın katkısından memnun oluruz. Ama kendi göbeğimizi kendimiz kesmek, çözümümüzü üretmek zorundayız. Bunu yapmayacaksak ne işimiz var? Tutuklu vekillerin durumu? Seçimle gelenlerin tutuklanmalarına, gözaltına alınmalarına ilke olarak karşıyız. Leyla Zana’nın çıkışını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bu sorunun çözümü için iyi ni görüşme yapar. Bir devlet kendisini gayrimeşru görüşmelerin içinde konuşlandırırsa o devlet hukuk devleti değildir. Hiçbir devlet gayrimeşru görüşme yapanları özel olarak adaletten de kurtaramaz. Bu tür işler Görevimiz Tehlike dizisindeki gibi olur. Yakalanırsan ne sen bizi ne de biz seni tanırız... GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY CHP’den Ev Hapsine Koşullu Destek: ‘4 Parti Uzlaşırsa Mesele Yok’ yetle katkı verene saygı duyarız, teşekkür ederiz. ülen isterse dönebilir’ Başbakan’ın Fethullah Gülen’e “dön” çağrısını nasıl değerlendiriyorsunuz? Size belki tuhaf gelecek ama garipsedim bu sözlerini. Fethullah Gülen Türkiye Cumhuriyeti vatandaşıdır. İstediği zaman geri döner. Bu çağrı biraz egosunu kontrol edemeyen birinin çağrısı. Türkiye kimin tapulu malı? Bu durumda dönebilir demek “Ben sana icazet verdim” demektir. Anayasa Mahkemesi’nin kararı sonrasında Abdullah Gül ile Tayyip Erdoğan arasında çatışma bekliyor musunz? Eğer iki kişi aynı anda cumhurbaşkanı adayı olacağım derse çatışma demeyelim ama yarış doğal olarak olacaktır. Başka da pek çok aday olacaktır zaten. Yerel seçimlerin öne alınması konusundaki düşünceniz ne? Doğru bulmayız. Yerel seçimler zamanında yapılmalı. Anayasa Mahkemesi’nin kararını nasıl değerlendiriyorsunuz? Adamına göre bir karar. Ana ‘G yasaya bakıyorsunuz 5 artı yıl diyor. Anayasada 7 yıl yokken böyle bir karar veriyorsunuz. Niçin? Birilerinin azusu üzerine, anayasayı kanuna uyduruyorsunuz. Bu yüzden siyasi bir karar veriyorlar. Hangi adama göre karar alındı? Sayın Cumhurbaşkanı’na yedi yıl yapabilirsin dediler. Oysa biz milletvekilleri 5 yıl için seçildik ama anayasa değişikliğiyle bu 4 yıla indi. 4 yılın sonunda seçime gittik. ABD Dışişleri Bakanı’nın Suriye konusunda Türkiye’nin kırmızı çizgilerini anmsatmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Bir iktidarın beyni dışarıda gövdesi içerideyse o ülkenin sorunlarına çözüm üretemez. Bu iktidarın beyni dışarıdadır. İktidarın din dersi, Kürtçe gibi konulardaki adımlarını nasıl değerlendiriyorsunuz? Tam Kenan Evren zihniyeti. O anayasa ile yapardı, bunlar da kanunla. Hangi yaşta hangi dersin okutulacağına siyasetçi karar veriyorsa, o zaman uzmanlara, kurumlara, üniversitelere ne ihtiyaç var? Kapatın gitsin. ‘İktidarın beyni dışarıda’ dokununca hassas’ ‘Erdoğan kendine önetim çarşaf listeyle seçilecek’ Kurultayda nasıl bir yönetim çıkacak? Çarşaf liste uygulanacak. Delegeler özgürce seçim yapacak. Tabii bir anahtar liste de sunacağız kurultaya. CNN Türk’te Ayşenur Arslan’ın erken tatile çıkarılmasını nasıl değerlendiriyorsunuz? Gazeteciler susturulmak isteniyor ve bunun ana aktörü AKP. Kürtaj yasağına karşı CHP kadınların yanında yer alacak mı? Kadınlar ayakta, müthiş bir mücadele veriyorlar. Onlara güveniyorum. ‘Y ‘Adama göre karar’ Başbakan’ın özel yetkili mahkemeler konusundaki görüşlerini değerlendirir misiniz? Bizim söylediklerimizin gecikerek de olsa gerçek olduğunu Başbakan görüyor. Bugün geldiği noktada olay kendisine dokununca duyarlılık gösteriyor. Kırılma noktası ise Hakan Fidan ile ilgili. İfadesine başvurulsa MİT Müsteşarı ne diyecekti? Başbakan gönderdi diyecekti. O zaman da Başbakan’a, “Gel arkadaş nasıl yaptın” diye soracaklardı. Siz Oslo görüşmelerine karşı mısınız? O görüşmeler illegal görüşmeler. Devlet ise meşru zeminde ‘Kadınlara güveniyorum’ BOTAŞ’tan açıklama ve tekzip “Gazetenizin 27 Mayıs 2010 tarihli nüshasının birinci sayfasında “BOTAŞ’a ihalede yolsuzluk suçlaması” “firmaya özel şartname hazırlandı” başlığı ile yayımlanan habere istinaden kamuoyunu doğru bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur. Anılan haberin konusu olan Erzincan Kompresör İstasyonu Yapım İşi ihalesine, 4734 sayılı Kamu İhale Kanununun 3. maddesinde belirtilen “İstisnalar” başlığının “c” bendinde yer alan “Uluslararası anlaşmalar gereğince sağlanan dış finansman ile yaptırılacak olan” istisna çerçevesinde BOTAŞ ve Dünya Bankası arasında imzalanmış olan kredi anlaşması sonucunda “Gaz sektörü geliştirme projesi” kapsamında çıkılmıştır. İhale dokümanlarında Teklif Vermeye Davet kısmının 3. maddesinin vi) bendinde yer alan “Hukuki İhtilaflar Geçmişi” kriteri, Dünya Bankası tarafından yayımlanan “Procurement of Works and User’s Guide” dokümanının “Section III. Qualification Griteria and Requirements 2. Historical Contract NonPerformance” kısmında belirtildiği şekilde Dünya Bankası ihalelerine yönelik standart bir kri ? Yapılan açıklamada, “‘Firmaya özel şartname hazırlandı’ başlığı ile yayımlanan habere istinaden kamuoyunu doğru bilgilendirme ihtiyacı doğmuştur“ denildi. ter olarak yer almıştır. Dolayısıyla, söz konusu kriterin, Metot İnşaat şirketinin ihaleye katılamaması için özel olarak konulduğu iddiası tamamen yanlış ve maksatlıdır. BOTAŞ tarafından belirlenen “türbinkompresörlerin aynı imalatçı tarafından üretiliyor olması”, “türbinkompresörler ile aynı modelde gaz türbini ve aynı modelde santrifüj gaz kompresörü kullanılması” kriterleri, yedek parça teminini kolaylaştırmak, ekipman uyumluluğunu sağlamak, işletme sırasında bakım açısından avantaj sağlaması ve işletmede yaşanan tecrübeler sonucunda, tek bir üretici tarafından üretilen turbokompresör paketlerinin, üreticileri farklı olan turbokompresör paketlerine göre daha sorunsuz olması gerekçeleriyle ihale dokümanlarında yer almıştır. Bu uygulama ilk olarak 2008 yılında geçici kabulü yapılan Çorum Kompresör İstasyonu yapım işi ihalesinde hayata geçmiştir. Bu tercihin, çeşitli üreticilerden temin edilecek olan ekipman sistemleri entegre etme görevi üstlenecek olan isteklileri ve adayları sınırlaması söz konusu değildir. BOTAŞ’ın şartnamede üstü kapalı olarak SOLAR firmasının Mars 100 tipi ekipmanını tarif ettiği ve bu nedenle maliyetin yaklaşık 74 milyon dolar gibi çok yüksek bir seviyede gerçekleştiği ileri sürülmüştür. Ancak, MAN Türbini ile ihaleye katılan bir iş ortaklığı da yaklaşık 74 milyon dolar teklif etmiştir. Ayrıca, Erzincan Kompresör İstasyonu yapım işinde, turbokompresör paketi yapılacak işin sadece bir bölümüdür ve bir kompresör istasyonu yapımında (soğutucular, filtreler, vanalar, borulama işleri, binalar, yardımcı tesisler vb) birçok başka maliyet unsurları da bulunmaktadır. Dolayısıyla söz konusu ihaleye sekiz (8) firmanın teklif verdiği dikkate alındığında, kompresör istasyonunu sadece turbokompresör ünitelerinden ibaretmiş gibi değerlendirip, rekabetin sağlanmadığını iddia etmek doğru değildir. Sonuç itibarıyla, tüm ihale usullerinde olduğu gibi Dünya Ban kası ihale yöntemiyle çıkılan ihalelerde de rekabete açık olunması olmazsa olmaz bir kriterdir. Bu bağlamda, Erzincan Kompresör İstasyonu Yapım İşi İhalesinin tüm aşamalarında Dünya Bankası ihale yöntemi takip edilmiş, gerek idari gerek teknik kriterlerin tümü için Dünya Bankası’ndan “İtirazım Yok” (No Objection) kaydı alınmıştır. Açıklanan hususlar çerçevesinde şeffaflığı ve vekâleti sonra yürütülen sürecin Dünya Bankası ihale prosedürlerine, onunla paralellik arz eden ulusal mevzuatımıza aykırı olduğu iddia edilemez. Bu türden ihalelerin değerlendirmesinin hayli teknik bilgi ve birikim gerektirmesini fırsat bilerek, son derece şeffaf koşullarda ve hem ulusal hem uluslararası denetime açık yapılan bir ihale süreci ile ilgili olarak kamuoyu nezdinde şaibe yaratmaya çalışan ve bu şekilde sermayesinin tamamı Hazineye ait ulusal bir varlık olan Şirketimizin ticari itibarını zedeleyen, haksız ithamlarla ve farklı şaibelerle kamu görevlilerinin moral ve motivasyonlarını düşüreceklerini umanlar hakkında her türlü yasal yollara başvuracağımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz.” Kasabamızın ağaç işlerinden iyi anlayan ustası, “Sana ne yapayım” diye sorduğunda hemen “kamyon” dedim. Çünkü babam kamyon şoförüydü. Ben de hep o oyuncaklarla, hayalimde uzun yolculuklar yapardım. Büyüyünce daha büyük kamyon kullanmayı, daha uzaklara gitmeyi hayal ederdim. Ortaokul, lise yaz tatillerinde babamla yaptığımız yolculukların tadını aradan yıllar geçse de hiç unutmadım. Ne zaman uzunca sohbet etme ortamımız olsa söz dönüp dolaşıp o yolculuklara gelir. O yolculuk içimizde devam ediyormuş gibi bölümler paylaşırız: “Baba, bir keresinde Ankara Temelli’den Erzurum’a kavun götürmüştük...” Ertesi gün Muş Varto’ya geçip Fatsa’ya arı kovanı sarmıştık. “O sefer 21 gün sürmüştü... Ben en çok Nazilli’den akşamüstü taze incir yükleyip sabah gün doğmadan İstanbul’da olmayı severdim...” O zaman köprü yoktu, karşıya geçmek için vapur kuyruğunda beklerdik... ??? Anadolu’yu ilk, babamla sevdim. Gittiği yerleri o kadar güzel anlatırdı ki. Bir işi yaparken her şeyden önce onu sevmem gerektiğini babamdan gördüm. Üniversiteyle birlikte gazeteciliği tercih ederek babamın kamyonundan daha büyüğünü kullanma hayalim gerçekleşmedi ama, dünyayı görme aşkını babamdan aldım. Hoştur söylemesi, 80 ülke dolaştım. Bütün içtenliğimle paylaşmak isterim ki en güzeli Anadolu. Kimi yolculuklardan annebabama kart atıyordum. Babama takılıyordum: “Sen yolları anlata anlata bitiremedin, ben de düştüm yollara.” Şiir ezberleme heyecanlarımın yükseldiği bir anda Can Yücel’in, babası, çağdaş eğitim sisteminin, aydınlanmanın meşalesi Hasan Âli Yücel için yazdığı şiirle karşılaşınca birkaç ayrı kâğıda yazıp ceket ceplerime koymuştum. Hangisini giyersem cebimde o şiir olsun diye. Şu şiir ezberlenmez mi? “Ben hayatta en çok babamı sevdim / Karaçalılar gibi yerden bitme bir çocuk / Çarpık bacaklarıyla ha düştü ha düşecek / Nasıl koşarsa ardından o devin. O çapkın babamı ben öyle sevdim / Bilmezdi ki oturduğumuz semti / Geldi mi gidici, hep acele işi / Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi / Atlastan bakardım nereye gitti / Öyle öyle ezber ettim gurbeti. Sevinçten uçardım hasta oldum mu / Kırkı geçerse ateş, çağırırlardı İstanbul’a / Bir helallaşmak isterdi elbet, diğ’mi oğluyla! / Tifoyken başardım bu aşk oyununu / Ohh dedim, göğsüne gömdüm burnumu. En son teftişine çıkana değin / Koştururken ardından o uçmaktaki devin, / Daha geniş aşklar, geniş sevdalar için / Açıldı nefesim, fikrim, canevim, / Hayatta ben en çok babamı sevdim.” ??? Ben de baba olunca; babam, daha önce hiç düşünmediğim yanlarıyla da büyüdü gözümde. Anne topraksa, bereketse; baba, o bereketin sürmesi için gerekli ortamı sağlayan bir atmosfer tabakası. Atmosfere sürekli dokunamasanız bile varlığını bilmek çok önemlidir. Kızım dünyaya geldiğinde şiir kitaplarının içinde koşarken karşılaştığım, Süreyya Berfe’nin “Çocuklar insanoğlunun ölüme başkaldırısıdır” dizesini bir tabela gibi çakmıştım beynime. Bir çocuk için baba, uçsuz bucaksız ufuk. Bir baba için çocuk, sonsuzluk. İnsan biliyor ki, kendisine ne olursa olsun, geride kendisinden kalan bir parça var. Bilim adamları elbet “Tanrı parçacığı”nın peşinde koşmaya devam etsinler ama, elimizin altındaki “Tanrı parçacığı” çocuklarımız. Bu dünyayı çocuklarımızdan ödünç aldığımızı düşündüğümüz gün gerçek anlamda babalık görevini yerine getirmiş olacağız. ??? Özgürlükteki yolculukları Silivri’de, içimde yapıyorum. Öyle bir yolculuk ki, “ömür biter yol bitmez” sözü böylesi anlar için üretilmiş olmalı. Çocuk sahibi olmakla baba sahibi olmak duyguları harmanlanınca insanın yüreği harman yerine dönüyor. Yaşam da başlı başına bir yolculuk değil mi? Silivri günlerinde ne zaman karşıma rampa çıksa hemen yüreğimin yan camını açıp rüzgâra karşı haykırıyorum: “Unutma... Sen, uzun yol şoförünün oğlusun...” Gökçen’in heykelini yaktılar ? ANKARA(Cumhuriyet Bürosu) Devlet Resim ve Heykel Müzesi’nin yanındaki parkta fiberden yapılan Sabiha Gökçen heykeli ateşe verildi. Olayla ilgili olarak MOBESE kamerasından tespit edilen bir kişi aranıyor. ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Saadet Partisi Kadın Kolları Genel Başkanı Zeynep Erbakan istifa etti. SP’den yapılan yazılı açıklamada, Erbakan’ın “aile içi sorunlar çözülünceye kadar resmi görevlerden affını istediği” belirtildi. TGB’den protesto ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Gençlik Birliği (TGB) üyesi bir grup öğrenci, üniversite öğrencisi Sinem Gülcan’ın TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in Gazi Üniversitesi’ndeki törene gelişi sırasında Atatürk’ün Gençliğe Hitabesi’ni okuduğu için kaldığı yurttan atılmasını, dün hep bir ağızdan hitabeyi okuyarak protesto etti. Kredi ve Yurtlar Kurumu’nun önündeki eylemde yapılan açıklamada, “Bir siyasi iktidar neden Gençliğe Hitabe’yi okuduğu için bir genci yurdundan atar ve bursunu keser. Eğer o hitabede Atatürk’ün bizlere vasiyet olarak bıraktığı Gençliğe Hitabe’de yazılanlar gerçek olmaya başladıysa o zaman siyasi iktidarlar onu yasaklamaya başlar” denildi. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Zeynep Erbakan istifa etti Erdoğan’ı eleştirdi Piknikte facia: 2’si çocuk 4 ölü İstanbul Haber Servisi Gazeteci Ahmet Şık, İtalya’da düzenlenen Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ) yıllık toplantısında bir konuşma yaptı. Şık, “Şimdi özgür olduğumu söylüyorlar. Ama dört duvar arasından çıktığım yer görünmeyen duvarlara sahip, sınırları net biçimde çizilmiş daha büyük bir hapishane oldu” dedi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gazetecileri hedef alan açıklamalarını eleştiren Şık, “Yaklaşık 13 ay hapishanede tutulduktan sonra, bana ve meslektaşlarıma komplo kuran ve Türkiye’deki iktidarın gizli ortağı olan Gülen cemaatinin örgütlü olduğu polis teşkilatı ve yargıdaki mensupları Başbakan’ın kendisini de hedef alınca serbest bırakıldım. Hem de ben ve meslektaşlarım için ‘terörist’ diyen Başbakan’ın talimatıyla” dedi. ? ANKARA (AA) Sayısal Loto’da kazanan rakamlar “1, 9, 17, 20, 27, 35” olarak belirlenirken, 6 bilen 1 kişi, 4 milyon 994 bin lira kazandı. Çekilişte 5 bilenler 2 bin 406 lira, 4 bilenler 33 lira ve 3 bilenler ise 5.30 lira kazandı. C MY B C MY B 1 kişiye 4 milyon 994 bin TL ÇORUM (AA) Çorum’da Hacı Veli Zeren adlı yurttaş, ailesiyle Seydim beldesindeki mesire alanına gitti. Zeren, aracını gölet kıyısında hafif rampa bulunan bir alana park ederek eşi ile indi. Bir anda hareket eden araç, içindeki üç çocukla birlikte sulara gömüldü. Hacı Veli Zeren ve olayı gören Halil Özçiftçi çocukları kurtarmak için suya atladı. Bir çocuğu kurtaran Zeren ile Özçiftçi bir süre sonra kayboldu. Olay yerine gelen balıkadamlar Hacı Veli, Musab Bera (6) ve Turan (3) Zeren ile Halil Özçiftçi’nin cesetlerine ulaştı.