Katalog

17 HAZİRAN 2012 PAZAR CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 11 Büyük Kürdistan hedefi yer alıyor mu? Çizilen Büyük Kürdistan haritaları, GOP’un ekleri arasında mı? Türkiye’yi, İran’a taciz akınları düzenleyen silahlı örgüt nereden ve nasıl besleniyor? Lojistik ve finans desteği olmadan Kandil Dağı’nda sürekli donanımlı mekanize bir güç oluşturulabilir mi? Herhalde Kandil Dağı ve çevresinde silah üretilmiyor. Birileri silah verdiği gibi her türlü destek hizmetini de sağlıyor. PKK’nin uluslararası bir yapısı olduğu biliniyor. PKK yalnız Türkiye’den dağa çıkanlardan oluşmuyor. Değişik ülkelerin vatandaşlarının oluşturduğu bir örgütse, yalnız Türkiye’yi kapsayan önerilerle, yalnız Türkiye ile sınırlı açılımla terör nasıl önlenebilir? Bunun bir açıklanmasının yapılması zorunlu. ??? Silahlı bir güç oluşturmak, beslemek finansman gerektirir. Örgütün finansman kaynakları nereden sağlamaktadır. Uyuşturucu trafiğinin yönlendirilmesinden demeyin. Özür dilerim kargaları bile güldürürsünüz. Türkiye’den dağa çıkanlarda temel güdü, saik yalnız haksızlığa, ezilmişliğe başkaldırı mıdır? Dağa çıkanlara, hatta çevrelerine maddi ayartılar, destekler de sağlanmakta mıdır? İrdeleme yeteneği gelişmemiş toplumlarda sorun sorun diye yinelerseniz, kafalarda sorun yaratmış olursunuz. Türkiye’de yapılan, yapılmak istenen de budur. Sorun diye kabul ettirmek... Bu bağlamda başarı kazanılmıştır. Ne yazık ki şehit cenazeleri de, yapılan propagandayı desteklemekte, kafalarda yaratılan sorun algılamasını güçlendirmektedir. Sık sık, terörle bir yere varılmaz klişesi yinelenir. Ancak yaşanan olayların bir sorun olarak kabul edilmesi, açılım paketleri dahi terörün bir başarısı olarak kabul edilmelidir. Terör zorla size bazı şeyleri kabul ettiriyorsa, hatta yaptırıyorsa, başarılı oluyor demektir. Türkiye’de haksızlık, adaletsizlik vardır; geniş kitleler ezilmektedir, gelir dağılımı bozuktur; fırsat eşitliği yoktur; bölgeler arası gelişmişlik farkları derindir; Türkiye’nin hukuk devleti olmak bir yana bir kanun devleti olduğu dahi kuşkuludur. Demokrasi kisvesi altında oligaşik bir düzen oluşmuştur. Bunların hepsi, geçerlidir ve Türkiye’nin genel sorunlarıdır. Açılım yapacaksak, çözeceksek, bu temel sorunlara yönelelim, çözmeye çalışalım. Yüz binlerce memur, bordrolarında hükümetin verdiği zammı göremedi; artış yüzde 1.9 ile 2.8 arasında kaldı Yüzde 4 bile hayal oldu D üşük dereceli memurlar, bordrolarını alınca maaşlarındaki zammın yüzde 4’ü bulmadığını gördü. Başta başkent Ankara olmak üzere bordrolarını yakan memurlar, hükümet yetkililerinin söylediği ve basının yazdığı zamları ve farkları alamamaktan yakındı. AYKUT KÜÇÜKKAYA Kürt Sorunu Gabavet derecesinde algılama, anlama özürlü olduğum için, birçok konuyu anlayamıyorum. İleri demokrasi, AKP inisiyatifinde sivil anayasa hazırlama, Türkiye’nin hızlı büyümesi, ekonomik başarı, Arap baharı, serbest pazar ekonomisi, ABD’nin demokrasi götürme projesi, kapitalizm ve demokrasi, bunlar anlayamadığım konular. Daha algılayamadığım bir sürü konu ve sorun var. Leğen kemiğinin nerede olduğunu bilmeyen vatandaş anlıyor, kavrıyor da ben ve belki de benim gibi anlayışı kıt, gabavet derecesi ileri kişiler anlayamıyor olabilir. Anlayamadığım konulardan biri de “Kürt Sorunu”... İçeriği ne? Sorun nereden kaynaklanıyor? Niçin sorun oluyor? Belki bu algılama özürlülerin sorularının yanıtı veriliyordur. Ama benim gibilerin de anlayabileceği şekilde açıklanırsa aydınlatıcı, inandırıcı olur. Niçini, nedeni, içeriği bilinmeyen bir sorunu anlamak, çözmek çok zor. Aslında yıllar önce Sayın Cumhurbaşkanı A. Gül, “Türkiye’nin en önemli sorunu Kürt sorunudur” tanısını koyduğunda, tamam düğmeye basıldı, bu konu Türkiye’nin siyasal gündeminde ilk sıraya oturtulacak diye düşündüm. Nitekim artan terör olayları, şehit cenazeleri, sınır dışı taciz girişimleri, açılım önerileri ile konu gündeme oturdu ya da oturtuldu. ??? Kuşkusuz konunun uzmanları var. Açık oturumlarda tartışıyorlar. Ancak sade gabi algılama özürlü bir TC vatandaşı olarak bazı sorular da kafamda düğümleniyor. Bu soruların bazılarını yineleyeyim. Adını ne koyarsanız koyun, ister terör örgütü deyin, ister gerilla deyin, ister mücahit deyin, silahlı bir örgüt Kuzey Irak’ta konuşlanmış, yerleşmiş, adeta özerk, dokunulmazlığı olan bir bölge oluşmuş durumda. Irak, uzun yıllar ABD’nin işgali altında kaldı, halen de işgal dolaylı bir şekilde sürüyor. Bir milyon insanın öldüğü, en az bir milyon insanın da göçe zorlandığı söyleniyor. Irak’ta vandalizmin 21. yüzyıl uygulaması yapan ABD, bir tek Kandil Dağı ve çevresinde mi etkili olamadı? Yalnız bu bölgeyi mi kontrol altına alamadı? ABD’nin BOP ya da GOP, Genişletilmiş Ortadoğu Projesi’nde, Hükümetin yüzde 4’lük maaş zammı düşük dereceli memurlar için “hayal” oldu. Önceki gün bordrolarını alan düşük dereceli memurlar, zamla birlikte cebine giren artışın yüzde 1.90 ile yüzde 2.85 oranlarında kaldığını gördü. Başta başkent Ankara olmak üzere bordrolarını yakan memurlar, hükümet yetkililerinin söylediği ve basının yazdığı zamları ve farkları alamamaktan yakındı. Maliye Bakanlığı’nın tüm hesaplamalarını tamamlamasının ardından 2.7 milyon memur yüzde 4 zam eklenmiş maaşlarını önceki gün aldı. 15 Haziran’da memurlara 1 Ocak14 Haziran arasındaki 5.5 ay için zam farkı ödemesi de yapıldı. Bu süreçte en düşük zam alan memurların zam farkı olarak, yüzde 2.25 ora nındaki gecikme faiziyle birlikte 325 lira alacağı şeklinde basına haberler de yansıdı. Ancak bordrolarını alan memurlar ne yüzde 4’lük zammı ne de basına yansıyan zam farkını cebinde gördü. Örneğin Yurtkur Ankara Bölge Müdürlüğü’nde çalışan ve isminin gizli tutulmasını isteyen bir memurun maaş bordrosunda geçen ayki zamsız maaşı 1626 TL olarak gözüküyor. Yüzde 4’lük zammın ardından BORDROLARINI aynı memurun maaşı 39 YAKTILAR TL artarak 1665 TL’ye yükseliyor. Memurun Bağımsız Kamu eline geçen net maaş heGörevlileri Sendikalasaplandığında aldığı zam rı Konfederasyonu oranı yüzde 3’ün altın(BASK) üyesi memurlar, da kalıyor. Bu tablo yüzde 4’lük maaş artışını hükümetin yüzde protesto etmek için maaş 4’lük zammının dübordrolarını yaktı. Kızılay şük dereceli memurYKM önünde gerçekleşen lar ile yüksek dereeylemde yaptığı açıklamada celi memurlar araBASK Genel Başkanı Resul sında büyük fark Akay, “Toplusözleşme maoluşturduğunu gözsasında 2.5 milyon memuru, ler önüne seriyor. 2 milyon emekliyi, dulu ve yetimi perişan eden sendiÖyle ki yüksek derekaları ve hükümeti proceli memurlarda zam testo ediyoruz. Bu zam artışının yüzde 4’ün de ekonomik ve sosyal bir üzerine çıktığı da görücinayettir. Cinayetin lüyor. 515 dereceli mefailleri masaya otumurlar ise maaş artışlarını ran sendikalarla bordrolarında yüzde 1.90 ile hükümettir” yüzde 3 arasındaki oranlarda dedi. gördü. SÜTAŞ Aksaray ve çevresine yaşam verdi AKSARAY (Cumhuriyet) SÜTAŞ’ın Aksaray Entegre Tesisleri’nde yaşama geçirilen Orta Anadolu Sütçülük Projesi, Aksaray ve çevre illerin ekonomisine 2011’de 900 milyon lira olmak üzere kuruluşundan bugüne 2.1 milyar liralık katkı sağladı. 20122020 döneminde, SÜTAŞ’ın bölgeye 14.6 milyar lira daha katkı sağlaması bekleniyor. Bilkent Üniversitesi İktisat Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Erinç Yeldan başkanlığında, Kalkınma Bakanlığı İzleme, Değerlendirme ve Araştırma Dairesi Başkanı Kamil Taşçı ve planlama uzmanı Mehmet Emin Özsan’ın katılımıyla oluşan ekibin hazırladığı “SÜTAŞ Aksaray Entegre Tesisleri Yatırımının Ekonomik Etki Analizi” raporu Aksaray’da açıklandı. Raporda, Bölgesel Hesaplanabilir Genel Denge Modeli kullanıldı. Buna göre, 1000 kişiye doğrudan, 17 bin kişiye dolaylı istihdam sağlayan SÜTAŞ Grubu’nun Aksaray gayrisafi yurtiçi hasılası içindeki payı 2011’de yüzde 14’e ulaştı. 20122020 döneminde SÜTAŞ Grubu’nun bölge ekonomisine toplam 14.6 milyar lira katkıda bulunması ve Aksaray ekonomisi içerisindeki payının yüzde 20’ye kadar çıkması bekleniyor. Yılmaz: Sütçülük kitlelere refah getiriyor SÜTAŞ’ın “Ottan Sofraya” entegre iş modeli eğitim merkezi, uygulama çiftliği, damızlık yetiştirme çiftlikleri, yem fabrikası, süt ürünleri fabrikası, geri kazanım ve enerji tesislerinden oluşuyor. Tesislerin tam kapasiteye ulaşması ile birlikte yılda 460 milyon litre süt, 200 bin ton yem, 1500 adet damızlık, 4500 kw/saat elektrik üretilmesi ve bölgedeki 17 ilde yaşayanların gelirlerini artırması bekleniyor. SÜTAŞ Grubu Başkanı Muharrem Yılmaz, sütçülük faaliyetinin refahın geniş kitlelere yayılmasını sağladığına işaret ederek projelerinin sonuçlarını veriler ışığında inceleyen bu raporu kamuoyuyla paylaşmaktan mutluluk duyduklarını belirtti. Alışveriş merkezleri afetlere hazırlıksız A lışveriş merkezleri ile ilgili yapılan bir araştırma acı gerçeği ortaya koydu; AVM’ler doğal felaketlere göre tasarlanmadığı gibi güvenlik önlemleri de çok az bir kısmında var. İstanbul Haber Servisi İstanbul Aydın Üniversitesi Afet Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nin (AFAM) İstanbul başta olmak üzere Türkiye genelinde yaptığı araştırma, alışveriş merkezlerinin doğal afet hazırlığı olmadığını gösterdi. “Afetlerden sonra yara sarmak yerine afetlerden önce tedbir almak” anlayışı ve amacı doğrultusunda hareket eden AFAM’ın Genel Koordinatörü Yrd. Doç. Dr. Kubilay Kaptan ve ekibinin yaptığı araştırmaya göre, İstanbul ve büyükşehirler başta olmak üzere hızla yaygınlaşan alışveriş merkezleri toplumu tehdit eden bir tehlike haline dönüşebilecek. Araştırmanın sonuçlarına göre, alışveriş merkezlerinin yapıları doğal felaketlere göre tasarlanmadı. Ayrıca alınması gereken önlemler de birçoğunda bulunmuyor. Araştırma kapsamında, Türkiye’deki 51 alışveriş merkezinden, “yukarı doğru açılan kapılarda düşmeyi önleyecek güvenlik sisteminin” yalnızca 1 tanesinde bulunduğu, 11 alışveriş merkezinde ise yangın söndürme ekipmanlarının önünde engel bulunduğu, dolap, kitaplık ve rafların da yalnızca 3 merkezde “yapısal destekle tehlikesiz” hale getirildiği ortaya çıktı. AVM’lerin olası doğal bir felakete karşın yeterince teknik donanımı yok. ürkiye’deki 51 merkezin T incelenmesiyle hazırlanan araştırmaya göre, İstanbul’daki En güvenilir: İstinye Park “Deprem güvenlik önlemleri” açısından, İstinye Park’ın yüzde 95, Aplus ile Metroport’un yüzde 77 ve Torium’un yüzde 73 güvenilir olduğu, “işaret levhaları” ile ilgili ise İstinye Park’ın yüzde 100, İstanbul Forum, Akbatı ve A Plus alışveriş merkezinin yüzde 88, Neomarin ise yüzde 75 güvenilir olduğu belirlendi. “Acil çıkış yolları ve kapıları” açısından da İstinye Park ve Torium’un yüzde 100, A Plus, Kanyon, Akbatı ve Ümraniye Carefour’un yüzde 89, Neomarin ile Metroport’un ise yüzde 78 güvenilir olduğu ortaya çıktı. “Kapılar ve girişler” ile ilgili İstinye Park’ın yüzde 100, A Plus ve İstanbul Forum’un yüzde 89, Metroport, Kanyon, Neomarin ile Ümraniye Carefour’un yüzde 78 güvenilir olduğu belirlendi. “Sabit merdiven, basamak ve sahanlıklar” açısından ise İstinye Park ve Ümraniye Carefour’un yüzde 100, A Plus, Torium, Metroport, Kanyon ve Binaları doğal felaNeomarin’in ketlere göre tasarlanmayan AVM’lerdeki yüzde 86, eksikliklerden bazıları şöyle; Olivium, ? Serbest halde bulunan dolap, kitaplık ve Capacity rafların herhangi bir yapısal destekle tehlikesiz ve Armahale getirildiği AVM sayısı 3, olmayanlar 48. ni Park’ın ? Akvaryum ve diğer potansiyel arz eden obise yüzde jelerin oluşturulan yerlerden uzak olduğu mer71 güvenikezler 14 iken, 37’sinde önlem yok. lir olduğu ? 11 AVM acil çıkış kapısı olarak raylı ortaya çıktı. veya döner kapılar kullanıyor, 40’ında ise kullanılmıyor. “Yangın ön? Yukarı doğru açılan kapılarda düşmelemleri” açıyi önleyecek güvenlik sistemi yalnızca sından da İstinye 1 alışveriş merkezinde var. Park’ın yüzde 100, ? Yangına karşı önlem 11’inde A Plus’ın yüzde 82, var, diğerlerinde ise ekipmanMetroport ve Armani ların önünde engel var. Park’ın yüzde 73 güvenilir olduğu belirlendi. Eksikleri çok C MY B C MY B