18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 16 HAZİRAN 2012 CUMARTESİ 4 HABERLER CHP lideri Kılıçdaroğlu ‘üslup’ uyarısını yineledi, ‘Siyasetin barışabileceğini gösterelim’ dedi Kimse Bu İşi, Tek Başına Çözemez Kürt hareketinin önde gelen isimlerinden Leyla Zana’nın, Hürriyet’e verdiği demeç, tabii ki, konuşanın kişiliğine uygun olarak büyük ilgi gördü. Zana’nın demecini dikkatle okudum. Çözüm için başlangıç noktası olabilecek bir şeyler aradım. Bulamadım. Zana’nın sözlerindeki tek yeni unsur, eğer aklına koyarsa Erdoğan’ın bu işi çözebileceği. Konuşmanın o bölümüne bakalım: “...hepimiz açıkça söyleyelim ve kabul edelim. Bu işi isterse en güçlü durdurur. O güçlü kimdir? Şimdiki hükümettir. O hükümetin başı Recep Tayyip Erdoğan’dır. Tarihin en güçlü hükümetinin başındaki adam isterse, o iradeyi gösterir, buna gücü yeter ve bu sorunu çözer...” Zana’nın sorunun çözüleceğine inanması sevindirici. Çünkü artık çözümsüzlüğün daha fazla süremeyeceği bir döneme giriyoruz. Ama hemen söyleyelim: Leyla Zana yanılıyor. Yanlış anlaşılmasın! Tayyip Erdoğan bu işi çözemez demiyorum. Söylemek istediğim şu: Bu işi tek başına kimse çözemez, ne Tayyip Erdoğan ne de bir başkası! ??? Eğer bu işi tek başına Tayyip Bey çözebilecek olsaydı, Kemal Bey’in desteğine ihtiyaç duymazdı. Ama yalnızca, Tayyip Bey ile Kemal Bey’in el ele vermeleri de bu sorunun çözümüne yetmez. Onların böyle bir işbirliği de, tabanlarının tümünün desteğini kendiliğinden sağlamaya yetmez. Burada üç partinin tabanlarının da birbirlerine akışkan olduğu bir alan söz konusu. Bu anlamda hiçbir lider tabanını ikna etmeden, çözüm için ortam oluşturmadan ne tekli, ne ikili bir inisiyatifi başlatıp, başarıyla yürütebilir. Nitekim Kılıçdaroğlu bu gerçeği, yani yanlış adımın kendisine koltuğunu kaybettirebileceğini görmüş ve “Bu iş çözülsün de, benim genel başkanlığıma bile mal olsa razıyım” yollu açıklamalar yapmıştır. Tabii böyle bir açıklama yanlıştır. Kemal Kılıçdaroğlu bu girişimleri dolayısıyla kayba uğrar ise eğer, bu kayıp sorunun çözülmüş olmasından değil, çözümü tabanını ikna edemediği yanlış bir zeminde aramış olmasından kaynaklanacaktır. Ve üstelik de sorun da şöyle ya da böyle çözülmüş olmayacaktır. Kısacası, şu anda Türkiye’nin en büyük sorunu olan demokratikleşme ile iç içe de girmiş bulunan Kürt sorunu ancak çok geniş bir mutabakat ile çözülür. TBMM’nin geçmiş yıllardaki çoğunluk mutabakatları da sorunu çözememişti. ??? Tam bu noktada şu soruyu sorduğunuzu duyar gibi oluyorum: Yani sen şimdi sorun çözümsüzdür, mü demek istiyorsun? Tabii ki öyle değil. Sorun çözülebilir. Ancak bunun için, tarafların tümünün mutabakatının şart olduğunu artık anlamalıyız. Geçmişte, Kürtlere ”Hepimiz kardeşiz”, “İslam bizi birleştiren güçtür”, “Türk demek etnik bir aidiyeti içermez” gibi argümanlarla ve dayatmalarla sorunun çözüleceğini sandık. Ama çözülmedi. Terör azaldığı zaman bile ulusal birlik ve dayanışma pekişmedi. Çünkü Kürtleri işin içine katmadan çözüm mümkün değildi. Türkiye’nin, kendisini Kürt olarak tanımlamayan kamuoyunun çok önemli bir bölümü de bu gerçeği artık kavradı. Şimdi sorun, kendini Kürt olarak tanımlayanların, sorunun hem Kürtleri, hem de Türkleri içeren bir mutabakat ile çözüleceğini anlamaları ve bir zamanlar Kürtlerin düştüğü tek taraflı dayatma yanlışına düşmemeleridir. Bu sağlandığı takdirde çözüm mümkündür. Çözümün ortak paydası birlikte yaşama iradesidir. Onun hâlâ var olduğuna inanılıyorsa, ki çoğunluğun inandığını sanıyorum, her şey çözülür. Burada kritik nokta dil sorunudur. Ona da gelecek hafta değineceğim. ‘Uzlaşmak zorundayız’ ? Kürt sorununun çözümü için tüm partilerin TBMM çatısı altında bir araya gelmesi gerektiği görüşünü yineleyen Kılıçdaroğlu, ‘’Misakımilli sınırları içerisinde bu coğrafyayı bir barış denizi haline dönüştürmek istiyoruz biz. Eğer bunu yapabilirsek Türkiye gerçek anlamda sıçrama yapar” dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kürt sorununun çözümü için uzlaşma çağrısını yinelerken “Eski duruşlarımızdan biraz vazgeçelim. Siyasetin de barışabileceğini gösterelim” dedi. Kılıçdaroğlu, geçen günlerde Türkİş yönetimi ile karşılıklı sert açıklamaların ardından dün Türkİş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak’ın başkanlığını yaptığı Türk Metal Sendikası’nın 14. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. Kılıçdaroğlu, konuşmasında Kürt sorununun çözümü için tüm partilerin TBMM çatısı altında bir araya gelmesi gerektiğinin altını çizdi. Kılıçdaroğlu, “gelmeyin” diyen MHP’ye ve üslup uyarısına tepki gösteren Başbakan Tayyip Erdoğan’a da şu yanıtı verdi: “Gelin oturalım, konuşalım. Efendim biz gelmeyiz. Niye gelmiyorsun? TBMM’nin ça CHP ZONGULDAK MİTİNGİNE ÇAĞRI ‘AKP, firavun sihirbazı gibi’ ALİ AYAROĞLU Geçen günlerde Türkİş yönetimi ile karşılıklı yapılan sert açıklamaların ardından CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu, dün Türkİş Genel Sekreteri Pevrul Kavlak’ın başkanlığını yaptığı Türk Metal Sendikası’nın 14. Olağan Genel Kurulu’na katıldı. (Fotoğraf: AAMEHMET ALİ ÖZCAN) tısı meşru bir çatı değil midir? Evet. Meşru bir zemin altında bir araya gelmek, konuşmak siyasi partilerin görevi değil midir? Anayasa konusunda bir araya geliyoruz. Uzlaşamazsak kimse ölmüyor. Peki ama terör konusunda niye bir araya gelmiyoruz? Her gün şehitlerimiz geliyor. Bir araya gelmek için üslubumuzu yumuşatacağız. Daha saygılı bir dil kullanacağız. Birileri duysun diye bunu söylüyorum. Birilerine öğüt, nasihat vermek gibi hakkım, yetkim yok. Onu isteyen, Şeyh Edebali’nin sözlerine bakabilir. Orada nasihat ler var. Ben şunu söylüyorum, bir araya gelelim, konuşalım. Ölen bizim insanlarımız. Ağlayan bizim annelerimiz. Çözelim bu sorunu.” Kılıçdaroğlu, sorunun çözümünde sabırlı olunması ve ikna yeteneğinin kullanılması gerektiğini vurgularken “Ulusal bütünlükten ödün mü, hayır. Bayrağımızdan ödün mü, hayır. Öyle bir şey de söz konusu değil. Misakımilli sınırları içerisinde bu coğrafyayı bir barış denizi haline dönüştürmek istiyoruz biz. Eğer bunu yapabilirsek Türkiye gerçek anlamda sıçrama yapar” görüşünü dile getirdi. Kılıçdaroğlu, “Gelin hep beraber TBMM çatısı altında bir araya gelelim. Konuşma erdemini gösterelim. Siyasetin de barışabileceğini gösterelim” çağrısı yaptı. Konuşmasında, geçmişte Türkİş’i eleştirdiğini anımsatan Kılıçdaroğlu, işçilerin haklarını savunduğunu, bir ailede zaman zaman tartışmalar olabileceğini söyledi. İşçilerden de kendisine eleştiri yöneltildiğinde, “bir kardeşi eleştiriyor gibi baktığını” anlatan Kılıçdaroğlu, “Ben sizdenim, sizin yanınızdayım” dedi. ZONGULDAK CHP’nin bugün Madenci Anıtı’nda düzenleyeceği miting öncesi Genel Başkan Yardımcısı Yakup Akkaya, Zonguldak Milletvekili Ali İhsan Köktürk, Bartın Milletvekili Rıza Yalçınkaya, Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, eski İstanbul Milletvekili Çetin Soysal ve il yöneticileriyle birlikte Alaborina Restaurant’ta bir araya geldi. Bugün yapılacak mitinge katılım çağrısı yapan Akkaya, Başbakan Erdoğan’ın başkanlık özlemi içinde olduğunu belirterek “AKP zaten bu ülkeyi totaliter bir anlayışla yönetiyor. Demokrasinin içinde özgürlüklerin olmadığını görüyoruz. Milli irade demir parmaklıklar arasında. AKP’nin korku imparatorluğu yarattığı bir süreçten geçiyoruz” dedi. AKP’nin tutuklu vekillerle ilgili imzalanan protokole uymadığını vurgulayan Akkaya, “AKP, firavun sihirbazı. Mısır’da firavun tanrı olarak lanse ediliyor. Firavunun tanrısı, onun da sihirbazları var. O sihirbazlar şapkasından tavşan çıkarıyorlar, yılan çıkarıyorlar ve halkı kandırıyorlar. AKP’nin de sihirbazları var, halkı kandırıyorlar” diye konuştu. Avcılar’da polise silahlı saldırı ? İstanbul Haber Servisi Avcılar’da ATM’den para çektikten sonra aracına binmeye çalışan polis memuru Sabri Yiğit (42) silahlı bir kişinin saldırısına uğradı. Saldırıda, polis memuru Yiğit ağır ile yoldan geçmekte olan bir kişi hafif yaralandı. Saldırgan kaçmayı başardı. Polis, olayda terör bağlantısı ya da kişisel husumet olup olmadığını öğrenmek için geniş çaplı soruşturma başlattı. Canlı bomba uyarısı ? KAYSERİ (Cumhuriyet) Emniyet Genel Müdürlüğü tarafından tüm polis teşkilatına yapılan uyarıda, “Van ili Gürpınar ilçesi Bükeş köyü nüfusuna kayıtlı 1982 doğumlu Naime Kaçak’ın, yurtiçinde bilinmeyen bir yerde canlı bomba eylemi yapacağı duyumu alınmıştır” denildi. Uyarıda, canlı bombanın özellikle askeri bölgeler ve servis araçlarına yönelik eylemde bulunabileceği belirtildi. El Kaide operasyonu ? BURSA ( Cumhuriyet) Bursa polisi El Kaide üyesi oldukları iddiasıyla 7 kişiyi İnegöl ilçesinde, 1 kişiyi de Balıkesir’de gözaltına aldı. Zanlıların, zaman zaman İran, Suriye, Pakistan ve Afganistan’a yasadışı yollardan giderek eğitim çalışmalarına katıldıkları tespit edildi. AKP İzmir’de sular durulmuyor İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) AKP’nin geçen hafta sonu yapılan il kongresinde seçilen Ömer Cihat Akay’ın başkanlığının, adli sicil kaydı olduğu gerekçesiyle düşürülmesinin ardından bu koltuğa oturan Abdullah Tekbaş, genel merkez baskısı nedeniyle dün istifa etmek zorunda kaldı. Kararını il başkanlığında düzenlediği toplantıyla açıklayan Tekbaş, “Tek derdim partimin zarar görmemesi. Burada tek kurban benim” dedi. AKP’de dün, Ulaştırma, Haberleşme ve Denizcilik Bakanı Binali Yıldırım’ın Adnan Menderes Havaalanı’nda karşılanması sırasında protokol sıkıntısı yaşandı. Yıldırım, kendisini karşılamaya gelen Tekbaş’la ilgilenmezken, il başkanlığı için adı geçen Siyasi ve Hukuki İşlerden Sorumlu İl Başkan Yardımcısı Mahmut Badem’le birlikte görüntü vermeyi tercih etti. Üniversiteye yolsuzluk baskını ? ADANA (Cumhuriyet) Çukurova Üniversitesi’ne (ÇÜ) yolsuzluk iddialarıyla ilgili polisin düzenlediği baskında 15 kişi gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Yapı İşleri ve Teknik Dairesi Şube Müdürü Remzi Çalışır, İnsan Kaynakları Sorumlu Müdürü Emel Soyçelik, bazı öğretim görevlileri ve çalışanların da olduğu belirtildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle