25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 HAZİRAN 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Matematikte dünya birincisi İstanbul Haber Servisi Dünyanın 40 ülkesinde, 6 milyon Fransızca eğitim alan öğrenci arasında, uluslararası bir komisyon tarafından test şeklinde yapılan “Kangourou (Kanguru) Uluslararası Matematik Yarışması”nda Galatasaray Lisesi 2. sınıf öğrencisi Can Özgür Eren, Dünya Matematik Birincisi oldu. Aynı yarışmada, lise 3 öğrencisi Gizem Taş, lise 3 seviyesi dünya dokuzuncusu olurken, lise 1 öğrencisi Murat Göktaş da lise 1 seviyesinde dünya 10’uncusu oldu. Dünya genelinde, her dilde ve her yaştaki öğCan Ö. Eren renciler arasında aynı gün ve saatte yapılan Kangourou Uluslararası Matematik Yarışması’nda en iyi dereceyi alan 10 öğrencinin Paris’te yapılan final sınavına katıldığı belirtildi. Eren’in başarısı Galatasaray Lisesi öğrencileri, öğretmenleri, yöneticileri ve mezunları arasında sevince neden oldu. Metrobüs kazası: 4 3 yaralı İstanbul Haber Servisi Zincirlikuyu Avcılar seferini yapan metrobüs, Mecidiyeköy durağına yakın bir mesafede bir anda yola fırlayan Emrullah Değerli (26) isimli yurttaşa çarptı. Metrobüsün ön camına başı çarptıktan sonra yola savrulan Değerli, ağır yaralandı. Metrobüsün ani fren yapması sonucu ayakta bulunan bazı yolcular sağa sola savruldu, 2 kişi çeşitli yerlerinden yaralandı. Olay yerine ulaşan ambulanslar yaralıları Şişli Etfal Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırdı. Kazada yaralanan yolcular, metrobüsün çarptığı kişinin trafikte su sattığını, koşarak bir anda metrobüsün önüne atladığını ileri sürdü. Metrobüs şoförü polis ekipleri tarafından karakola götürüldü. Egemenlerin Tarih ve İdeoloji Saptırması Endüstri Devrimi sonrası oluşan çağdaş dünyada, Batı Âlemi’nin gelişmesi ve dünya egemenliği, azgelişmiş ülkelerde çeşitli sonuçlar doğurdu. Birinci sonuç, dintarım imparatorluklarının mirasından kurtulamamış ya da bu mirastan bile mahrum olan azgelişmiş ülkelerin daha yoğun bir sömürgeleştirilme sürecine muhatap olmalarıydı. İkinci sonuç, Batı modeli değişimin, tüm dünyada evrensel bir model haline gelmesi ve azgelişmiş ülkelerin de bundan etkilenmesiydi. Bu sürecin parçası olarak dünya pazarlarının paylaşım kavgası olan Birinci Dünya Savaşı sonrasında yeni düzenin temelleri atılırken sadece Türkiye Cumhuriyeti, ikinci sonucu, yani Batı egemenliğine karşı, yine Batı modelinden esinlenen, sömürgeleştirilmeye karşı bir direnişin doğurduğu çağdaş devlet modelini hayata geçirdi. Bu açıdan, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşu ve gelişmesi, tarihsel, toplumsal, siyasal ve ideolojik incelemeler için bulunmaz bir örnek ve bir laboratuvar niteliği kazandı. Elbette Batı sömürgeciliği, kendisine, yine kendisinin sahip olduğu laiklik, demokrasi, insan hakları, bağımsızlık gibi değerlerle karşı çıkan ve bunu başaran Türkiye Cumhuriyeti modeline kayıtsız kalamazdı. Böylece Türkiye Cumhuriyeti ve onun temelinde yatan Kurtuluş Savaşı ile Atatürk Devrimleri, hem iç dinamik hem de dış dinamik öğelerinin diyalektik direnişiyle karşı karşıya kaldı. Osmanlı’da bir “değişme dönemi” olarak başlayan Cumhuriyet, Kurtuluş Savaşı’ndan sonra bir “kuruluş dönemi” niteliği kazandı ve hem iç dinamik hem de dış dinamik öğelerinin etkileşimiyle kendi diyalektiği olan “değişme ideolojisini” yarattı. Dış dinamik öğeleri, Türkiye Cumhuriyeti’nin Batı’ya karşı bağımsızlık, laiklik, demokratiklik gibi Batı değerlerini kullanarak emperyalizme başkaldırmanın başarılı örneği olmasını engellemek için, bunların karşıtı olan dinci, geleneksel ve muhafazakâr değerleri “demokratiklik” maskesiyle geliştirdi ve bağımsızlık ile laikliği kötüledi: Türkiye’ye de Huntington’un ideolojik ve siyasal öncülüğünü yaptığı “Ilımlı İslam” modeli biçildi. Bu arada içerdeki “gelenekçiliberal” öğeler de Cumhuriyet’in “kuruluş dönemi” ideolojisine karşı direnişini sürdürdü ve dış dinamik öğeleriyle birlikte çağdaş yeni Türkiye’nin Ilımlı İslam’a doğru “değişme ideoloji” haline geldi. İşte 2002’de başlayan AKP iktidarı bu geriye doğru “değişme ideolojisinin” kurumlaşma aşamasıdır ve artık yeni bir toplum yapısının “kuruluş dönemi” başlamıştır. Bu yapı içinde bir yandan devlet yeniden düzenlenirken öte yandan da toplum, yargı ve eğitim yoluyla yeniden üretilmeye başlamıştır. İşte bu “yeniden üretim” yeni kavramlara, yeni bir tarih ve yeni bir ideoloji yapısına dayandırılmak isteniyordu: Yeni ideoloji “İkinci Cumhuriyetçilik” ve “Ilımlı İslam” adları altında, üzerine “demokrasi”(!) maskesi geçirilerek topluma empoze edildi. Bu yeni ideolojinin nasıl ve neden yanlış olduğu ve nelere yol açtığı Zülâl Kalkandelen’in “İkinci Cumhuriyetçiliğin Temelleri” kitabında anlatılmıştır. Yeni bir tarih ise gerçeklerin, “Resmi tarih yalandır, saptırmadır” sloganı ile üretilen alternatif tarih anlayışı ile uygulamaya kondu. Buna göre, örneğin, 31 Mart ayaklanması siyasal ve toplumsal bir irtica olayı değil, basit bir askeri isyandı… Kurtuluş Savaşı’nı başlatan, Mustafa Kemal değil, Padişah Vahdettin’di… Kurtuluş Savaşı ise emperyalizme karşı yapılmamıştı, sadece bir TürkYunan savaşıydı… Zaten Mustafa Kemal Atatürk de bir İngiliz ajanıydı(!). Bu tür bilinçli saptırmalara karşı en önemli yapıt, Turgut Özakman tarafından “Vahidettin, M. Kemal ve Milli Mücadele yalanlar, yanlışlar, yutturmacalar” adıyla yazıldı ve Bilgi Yayınevi tarafından yayımlandı. Bir başka önemli yapıt, Sinan Meydan tarafından yazılan ve İnkilap Yayınevi tarafından basılmış olan “Cumhuriyet Tarihi Yalanları”dır. Bunlar hem “Resmi tarihin” eksik bıraktığı yerleri tamamlayan hem de yeni alternatif uydurma tarihin saptırmalarını sergileyen kitaplardır. Alev Coşkun’un yeni kitabı “Devrimin İlk Karşıtları” da bu bağlamda çok önemli bir yapıttır. Türkiye’deki çağdaşlaşma çabalarıyla buna karşı direnenlerin tarihsel çözümlemesini yapmakta ve 31 Mart olayını mercek altına almaktadır. Kitabın en önemli özelliklerinden biri, yerli ve yabancı kaynaklara yaptığı göndermelerle sadece bu olayın gerçek niteliğini değil, gerçeklerin hangi amaçlarla kimler tarafından nasıl saptırıldığını da okura aktarmasıdır. TBMM’nin atık su gideri çalışmasında göçük meydana geldi AĞRI’DA KAYBOLAN 2 YAŞINDAKİ MUHAMMET Parçalayıp yakmışlar AĞRI (Cumhuriyet) Ağrı’nın Patnos ilçesinde NuriyeEmrah Taşdemir’in çocuğu olan Muhammet, 28 Mayıs’ta evlerinin önünde oynarken kayboldu. Olay günü gelen bir ihbar üzerine polisler iki eve operasyon düzenledi. Evlerden birinin bahçesindeki sobada yanmış kemiklere rastlandı. Adli Tıp’a gönderilen kemiklerin Muhammet Taşdemir’e ait olduğu saptandı. Dün sabah Küçük Muhammet’in amcasının nikâhsız yaşadığı eşi 45 yaşındaki ve çocuğu olmayan Aliye A. gözaltına alındı. Meclis’te İş Yasası kapıda işçi ölümü ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) TBMM Genel Kurulu’nda İş Sağlığı ve Güvenliği Yasa Tasarısı’nın görüşmeleri sürerken, Meclis’in atık su gideri çalışması sırasında ihmal nedeniyle meydana gelen göçükte bir işçi yaşamını yitirdi. Meclis’te tasarı üzerine konuşan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, son 10 yılda iş kazalarında ve meslek hastalıklarında yüzde 4.3’lük bir azalma meydana geldiğini savunurken TBMM’nin hemen yanında bulunan Dikmen Caddesi Merasim Sokak’ta Meclis’in atık su gideri çalışmasını yürüten üç işçiden Nadir Kekilli meydana gelen toprak kayması sonucu, saat 23.00 sıralarında göçük altında kalarak hayatını kaybetti. Haberin duyulması Genel Kurul’daki milletvekillerini üzüntüye sevk etti. MHP’li Oktay Vural, AKP’li İsmail Tamer ve CHP’li Süleyman Çelebi olay yerine giderek yetkililerden bilgi aldı. MHP’li Vural, “Çalışanların hakkını, hukukunu Meclis’in koruması için belki de ibretlik bir olay” dedi. CHP’li Çelebi ise “Bu son olsun diyoruz ama olmayacağını görüyorum. Bu yasanın da buna çare üretmediğini buradan çok açık ifadeyle söylüyorum. Tüm Meclis’i bu konuda bu olaydan sonra bir kez daha düşünmeye davet ediyorum, çağrım bu.” Bakan Çelik, olayda işverenin ciddi bir ihmalinin söz konusu olduğunu bildirdi. CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi ise “Yeterli aydınlatma yokmuş. Bu olay nedeniyle tasarının görüşmelerinin sonlandırması gerekiyor” dedi. Ata‘da mezuniyet sevinci Ata İlköğretim Okulu 2012 mezuniyet töreni, velilerin de katılımıyla okul bahçesinde havai fişekler eşliğinde gerçekleşti. Üsküdar Belediye Başkanı Mustafa Kara ve İlçe Milli Eğitim Müdürü İlyas Tekin, öğrencilere diplomalarını verdi. Bu sene toplam 4 sınıftan 134 mezun veren Ata İlköğretim Okulu, SBS sınavında % 80 başarı grafiğini yakaladı. ‘Bozuk sütü’ saptayana sürgün ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Milletvekili Adnan Keskin, ortaklarından biri eski AKP Denizli ilçe başkanı olan süt firmasının sütlerinin bozuk olduğunu saptayan laboratuvarın müdürü ile müdür yardımcısının sürüldüğünü açıkladı. Keskin, “Siyasal iktidar kirli işleri kirli yöntemlerle örtmeye çalışıyor” dedi. Keneye bir kurban daha ? TOKAT (Cumhuriyet) Zile ilçesine bağlı Yaylakent köyünde yaşayan Güliçi Terzioğlu’nu geçen hafta tarlada kene ısırdı. Terzioğlu, boynuna yapışan keneyi kendisi çıkardı. 4 gün sonra rahatsızlanan ve hastaneye kaldırılan Terzioğlu hayatını kaybetti. 13 yaşında intihar etti ? SİİRT (Cumhuriyet) Batı Mahallesi’nde ailesiyle yaşayan B.G. (13) adlı erkek çocuğu, önceki akşam odasında kendisini asarak intihar etti. Çocuklarının uzun süre odasından çıkmaması üzerine odaya giren ailesi, B.G’nin cansız bedeniyle karşılaştı. LYS maratonu başlıyor ? ANKARA (AA) Üniversiteye girişte ikinci aşama sınavı olan Lisans Yerleştirme Sınavları (LYS) bugün başlıyor. LYS’de ilk gün matematik ve yabancı dil sınavları yapılacak. LYS’nin tüm sınavlarına 871 bin 313 aday girecek. Bugün Miraç kandili ? Haber Merkezi Hz. Muhammed’in Allah’ın huzuruna yükseldiği gece olarak kabul edilen Miraç Kandili, bugün kutlanacak. Regaip, Miraç ve Berat kandilleriyle Kadir gecesinin kutlandığı “üç aylar”, 22 Mayıs’ta başlamıştı. Miraç Kandili, üç ayların ilki olan recep ayına denk geliyor. Ataol Behramoğlu bypass ameliyatı oldu İstanbul Haber Servisi Gazetemiz yazarlarından şair Ataol Behramoğlu önceki gün bypass ameliyatı oldu. 3 damarı değiştirilen ve sağlık durumu iyiye giden Ataol Behramoğlu’nun yoğun bakım servisinden normal servise çıkarıldığı, bir hafta içinde taburcu edileceği belirtildi. Yazarımız Ataol Behramoğlu, kalp damarlarındaki rahatsızlık nedeniyle bypass ameliyatı oldu. Behramoğlu’nun eşi Hülya Behramoğlu, eşinin dün öğle saatlerinde yoğun bakımdan çıkarıldığını belirterek “Tüm arayanlara, dostlarına kendim ve eşim adına teşekkür ediyorum” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle