17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 6 MAYIS 2012 PAZAR [email protected] 18 KÜLTÜR 90’lı yılların Kültür Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Gülşen Karakadıoğlu, tiyatro dünyamızda olup bitenleri yorumladı Reşit İsmet’in çalışması ‘Devlet desteği bağış değil’ CELAL ÜSTER Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın, Devlet ve Şehir Tiyatroları’yla ilgili özelleştirme açıklamasına, sanatçılar ve aydınları dışlayıcı ve aşağılayıcı sözlerine karşı tepkiler artarak sürüyor. 199196 arasında Kültür Bakanlığı’nda Devlet Tiyatroları, Devlet Opera ve Balesi, Sinema ve Telif Hakları ve Güzel Sanatlar, Yayınlar, Kütüphaneler Genel Müdürlükleri’nden sorumlu Müsteşar Yardımcılığı görevinde bulunmuş olan Gülşen Karakadıoğlu, demokrasiyi tanımayan insanların devletin tiyatroya desteğini “bağış” sandıkları görüşünde. 200204 arasında Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Başkanlığı yapan, çeşitli kurumlarda tiyatro dersleri veren Karakadıoğlu, sanat kurumlarının, özellikle de tiyatroların ancak tiyatrocular tarafından yönetilebileceğinin herkese anlatılması gerektiği kanısında. Devletin tiyatroya desteğinin zorunlu olduğunu vurgulayan Gülşen Karakadıoğlu, ‘Seyirciyi, biat eden, aklın ve bilimin değil, inancın biçimlendirdiği insan kitlesine dönüştürme operasyonudur bu’ diyor. şiddetlenen dışlayıcı ve yıkıcı tutumu nereden kaynaklanıyor? AKP yöneticileri sanattan ne anladıklarını her zaman açık bir dille belirttiler. Başbakan henüz Belediye Başkanı’yken, balenin “belden aşağı bir uğraş” olduğunu söyledi. Mehmet Aksoy ’un heykellerine yönelik yorumları da sanat anlayışlarını dile getiriyordu. İktidarda oldukları için düşündüklerini uyguluyorlar. Şaşılacak bir şey yok. Ben bizim gibi düşünenlerin ne yaptıklarına bakalım diyorum. Muhsin Ertuğrul Tiyatrosu’nun hamam estetiğine dönüşmüş halindeki açılışında Başbakan; kıdemligenç, yetkiliyetkisiz tiyatroculara “yahu” diye başlayıp “yav” diye biten söylevinde, “Yıktırmam dediniz de ne oldu” diye sorduğunda ne yapmıştık? Hiç. E, şimdi aynı kişi bize “Sen kimsin” diye sorduğunda (bağırdığında) şaşıracak mıyız yani? leri demokrasilerde sanat “Devlet eliyle tiyatro” değil, ama “devletin destek verdiği tiyatro” neden olmasın? Devlet buna zorunludur. Demokrasiyi tanımayan insanlar devletin desteğini “bağış” sanıyor. Komik olan şu ki yalnız vatandaş değil, devlet yöneticileri de öyle sanıyor, hatta yardım yaptıkları kanısındalar! O nedenle “Parasını ben veriyorum, sen ne karışıyorsun” tavrındalar. Oysa devletin olanaklarını oluşturan vatandaş bilmeli ki devletin görevidir bu. Vatandaşlık kültürü demokrasinin vazgeçilmez bir bilgi ve deneyim sorunu değil mi? Ne yazık ki bizim ciddi bir eksiğimiz. Kamu yönetimleri tiyatroya da diğer sanatlara da adam gibi bütçe ayırmalı ve bunu konunun uzmanlarının İ Geri bir adım İBBŞT’nin yönetmeliğinde yapılan değişiklikleri nasıl yorumluyorsunuz? 1914’te İstanbul Şehremini (Belediye Başkanı) Dr. Cemil Topuzlu, Darülbedayi’nin (Şehir Tiyatrosu’nun) kuruluş çalışmaları için 3 bin altınlık bir bütçe ayırıp, Letafet Apartmanı’nı tahsis etti ve dünyanın en ünlü yönetmenlerinden Fransız André Antoin’ı getirdi yönetici olarak. Edebi kurula Ahmet Haşim, Abdülhak Hamit, Yahya Kemal gibi sanatçıları çağırdı. Belediye’den birileriyle işi halletmeyi düşünmedi. Şimdi 100 yıl sonra tam tersi bir tutum içinde İstanbul Belediyesi yönetimi. Tiyatro sanatı ve tiyatrocular aracılığıyla çağdaş yaşamdan bir geri adım daha atılıyor. Başbakan Erdoğan’ın ‘Devlet eliyle tiyatro olmaz, tiyatrolar özelleşecek’ açıklaması konusunda ne düşünüyorsunuz? AKP hükümetinin sanata karşı giderek seçiciliğinde onlara aktarmalıdır. İleri demokrasilerde bu işler böyle oluyor. Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın bugüne dek çok sayıda DT sahnesi açmış olması, Başbakan Erdoğan’ın bu son açıklamasıyla çelişmiyor mu? Hayır. Bu sahneler giderlerinin karşılanması kaydıyla bütün tiyatroların kullanımına açıktı. Kadrosuz sahnelerdi oralar ve şimdi belediyeler ve özel kurumlarca aynı şekilde kullanılır. Yani iktidarın Kültür Bakanı kendi politikalarıyla çelişkili davranmadı. Zaten 2012 bütçe konuşmaları sırasında Devlet Opera ve Balesi ve Devlet Tiyatroları kurumlarının bütçelerinin Bakanlığını zorladığını söylerken de bir anlamda projenin açılımına yardımcı oluyordu. Biz ne yaptık. “Kültür Bakanlığı’nın bütçesinin binde bilmem kaç olması utanılacak bir şeydir sayın Bakan, siz asıl bu bütçeyi arttırmak için zorlanmalısınız” diyen oldu mu? Ben duymadım. Bugün gelinen noktada sizce ne yapılması gerekiyor? Sanat kurumlarının, özellikle tiyatroların ancak tiyatrocular tarafından yönetileceğine ilişkin bilimsel ve geleneksel gerçek; iktidara, tiyatroculara ve en önemlisi seyircilere anlatılmalı. Bu bilinç oluşmalı. Tiyatrolarımızın yönetim, repertuvar, estetik sorunları varsa, ki var, bu da bizim işimizdir. Tartışılabilir, tartışılmalıdır. Sizin çok yerinde deyişinizle iktidarın dışlayıcı ve yıkıcı tavrı aslında seyirciye yöneliktir. Seyirciyi, biat eden, değiştirmeyi düşünmeyen, aklınbilimin değil inançların şekillendirdiği insan kitlesine dönüştürme operasyonudur bu. Yetenekli oyuncu John Malkovich 27 Mart 2012 Dünya Tiyatro Günü bildirisinde “Dilerim güçlük, sansür, yoksulluk, nihilizm gibi engelleri aşabilirsiniz” diyor. Eminim çok şey yapabiliriz. Daha önce yaptıklarımız gibi. ‘Suyun Öbür Yanı’ Terakki’de ? Kültür Servisi Terakki Vakfı Sanat Galerisi sezonu Balkan rüzgârıyla kapatıyor. Arnavutluk, Makedonya, Karadağ ile sınır komşusu olan Kosova’nın aynı zamanda edebiyat ve müzik alanlarında da bilinen, renkli kimliklere sahip ünlü iki ressamı; Ethem Baymak ve Reşit İsmet’i ağırlıyor. “Suyun Öbür Yanı” adını taşıyan sergide zamanın yıpratamadığı evlerin, köprülerin, sokakların, kapıların arkasından; insana, müziğe, denizin üstünde seyreden yelkenliye dokunan, hayat veren Balkan öykülerini görebilirsiniz. Sergi, 16 Haziran’a dek açık. Beastie Boys artık bir eksik ? Kültür ServisiHiphop’ın öncüsü Amerikalı Beastie Boys grubunun kurucularından Adam Yauch 47 yaşında hayatını kaybetti. Bir süredir kanser tedavisi gören ve sahnede MCA adını kullanan Yauch, müzisyenliğinin yanı sıra yönetmenlik de yapıyor, ayrıca Tibet’in özgürlüğü için eylemlere katılıyordu. Yauch, 1979’da Mike D lakaplı Mike Diamond ve AdRock lakaplı Adam Horowitz ile kurdukları Beastie Boys’u dünya çapında bir hiphop topluluğuna dönüştürmüştü. ‘DOĞAL VE KÜLTÜREL MİRASIN GRAFİK YOLCULUĞU’ SERGİSİ CİHANGİR’DE 2. ESKİŞEHİR ŞİİR BULUŞMASI Onur konugu Afişlerle Çekül mücadelesi Kültür Servisi ÇEKÜL Vakfı’nın doğa ve kültür değerlerini koruma mücadelesine afiş tasarımlarıyla destek veren sanatçıların çalışmaları Cihangir’de White Mill Cafe’de sergileniyor. 10 Haziran’a kadar sürecek “Doğal ve Kültürel Mirasın Grafik Yolculuğu” isimli sergide Ali Akdamar, Semih Balcıoğlu, Yetkin Başarır, Suat Demirel, Gürbüz Doğan Ekşioğlu, Göksel Günaydın, Kağan İşmen, Ayşe Karamustafa, Sadık Karamustafa, Metin Keskin, Tan Oral, İbrahim Özdemir, Ersu Pekin, Ahmet Salman ve Erkal Yavi; ÇEKÜL’ün son dönem afişlerini tasarlayan Seda Aral, Buket Çetin, Yeşim Dizdaroğlu, Gönül Göze ve Asiye Kayıkçı’nın tasarladıkları çevre, kent ve eğitim temalı afişler yer alıyor. Enis Batur Kültür Servisi Haydar Ergülen’in genel direktörlüğünü yaptığı 2. Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması 10 13 Mayıs tarihleri arasında yapılacak. Şiir buluşmasının 10 Mayıs’ta saat 19.00’da Özdilek Kültür ve Sanat Merkezi’nin bahçesinde gerçekleştirilecek açılışının ardından “El Yazısı Şiirler” sergisi sanatseverlerle buluşacak. Eskişehir Tepebaşı Belediyesi’nin Türkiye Yazarlar Sendikası, PEN ve Kültürlerarası Şiir ve Çeviri Akademisi’nin kurumsal desteğiyle gerçekleştirdiği şiir buluşmasının bu yılki onur konuğu ise şair, yazar Enis Batur. Her yıl ‘Yunus Emre’ adına yapılan bir oturumla başlayan festivalin bu yılki oturumunda yazar, şair Metin Turan konuşacak. İtalyan ‘Oscarı’ Taviani kardeşlerin ? ROMA (AA) İtalyan sinema dünyasının “Oscar”ı olarak kabul edilen David di Donatello ödüllerinin bu yılki sahipleri belli oldu. Uzun yıllardır İtalya’da yaşayan Ferzan Özpetek yeni filmi “Şahane Misafir” ile 8 dalda aday olduğu bu yılki David di Donatello’da ödül alamadı. Ödüllerde bu yıl, en iyi film ödülü, yönetmenliğini Paolo ve Vittorio Taviani kardeşlerin yaptığı “Cesare Deve Morire” (Sezar Ölmeli) filmine verildi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle