Katalog

3 NİSAN 2012 SALI CUMHURİYET SAYFA [email protected] EKONOMİ 13 TÜDEF Genel Başkanı Yılmaz, ardı ardına yapılan fiyat artışlarının tüketicinin belini kırdığını belirtti Zam değil zulüm ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkanı Sıtkı Yılmaz, akaryakıt, elektrik ve doğalgazda zincirleme zamların tüketicinin belini kırdığını belirterek, “Bu artık zam değil, tüketiciye yapılan zulümdür. Bakanın ‘zamsız yapamıyorum’ açıklamasına tüketici istifa et diyor” diye konuştu. TÜDEF Genel Başkanı Yılmaz, dün yaptığı açıklamada, bu “zam balonunun” eninde sonunda patlayacağını, çarenin, vergi indirimi olduğunu belirtti. Yılmaz, benzin zammını protesto etmek üzere Ankara’da başlattıkları “siyah kurdele” eylemini, İstanbul, Ankara, Bursa, Adana ve Eskişehir’de de devam ettirdiklerini kaydetti. Benzin zammının başta ulaşım olmak üzere iğneden ipliğe diğer zamları da tetikleyeceğini kaydeden Yılmaz, AB ülkeleri içinde benzini en pahalı kullanan ülke konumunda olduğumuza dikkat çekti. Yılmaz, benzin istasyonlarında alınan her 100 lira benzinin 65 lirasının vergi olduğunu vurguladı. CHP MYK toplantısının ardından konuşan Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Birgül Ayman Güler de yapılan zamlara ilişkin olarak, AKP’nin mali politikasını eleştirdi. Güler, “hükümetin dışa bağımlı enerji politikasından doğan yüksek maliyetin, halkın üç kuruşluk gelirinden finanse edildiğini” söyledi. Türkiye’de tüketilen enerjinin yüzde 33’ünün doğalgaza dayandığını ancak doğalgazda yüzde 98 oranında dışa bağımlı olunduğunu belirten Güler, hükümete doğalgazdaki ÖTV ve KDV oranının sembolik bir düzeye düşürülmesini önerdi. Güler, dünya genelinde petrol fiyatlarındaki artışı, AB ülkelerinin doğalgaza bire bir yansıtmadığını ancak hükümetin bunu başaramadığını dile getirdi. Enerji Bakanı doğalga z zammına ilişkin “Zam zorunda kaldık” derk yapmak en dünyadaki doğalga 3115 dolardan 2117 do z fiy atlarının lara gerilediği belirtild Güngör Uras, şu bilgil i. Ekonomist eri verdi: “Enerji Baka yaptıkları kontratları nımız sö çok yüksek ve bunlar ylemiyorlar, bilmiyoruz. Zamlar ölçüde etkiler. Ayrıc sanayide de maliyetleri büyük etkileyecektir. Yılbaşına ihracatta rekabet gücünü de dolar 1.78’ye satılıyo da dolar 1.87’ye satılırken şimdi r. Dolar fiyatı yılbaşın geriledi. Dünyadaki do dan bu yana ğalgaz fiyatı 3115 dolar dolara düştü, bizde ise dan 2117 doğalgaza halka anlatılması gerezam geliyor. Bunun kiyor.” 72 ülkeden 95 araştırmacının katılımıyla gerçekleştirilen konferans ilginç bir gösteriye sahne oldu. Araştırmacılar, doğru partner ile başarılı işlerin ortaya konacağını şirketlere yaptıkları Arjantin tangosu ile anlattı. ‘Dünyanın Yükünü Çekiyoruz...’ Ekonomi habercileri bekledikleri, ancak çift haneli yüksek oranlar karşısında inanamadıkları zamların haberini yorumlarken, “Bakan Taner Yıldız’ın yüzündeki ciddi ifadeyi görmesek, sözlerini duymasak 1 Nisan şakası olarak değerlendirecektik” dediler. Bakan da akaryakıta üç ayda üç zammın üzerine gelen yüksek elektrik, doğalgaz zamlarını sindirebilmemiz için, “dünyanın yükünü biz çekiyoruz” vurgulaması ile özellikle Ortadoğu eksenindeki siyasal çatışmalar, Arap Baharı’nın, iç savaşların kaçınılmaz sonuçlarını işaret ederek, iktidar olarak sorumluluklarının olmadığı tezini işledi. Erdoğan iktidarlarının icraatlarında taktik, stratejik zamanlamalarına şapka çıkarmak gerek... Başbakan’ın, “dindarkindar” gençlik yetiştirmeye yönelik büyük eğitim projesi yasa değişikliği zaferini 28 Şubat’ın rövanşı olarak ilan ettiği günlerine denk geldi. Siyasal İslamcı cepheye tek yanlı dayatmacı iktidar gücünü bir kez daha kanıtlamış olmanın, laikliğin, eğitim birliğinin istedikleri gibi katledilmesinin sarhoşluğunda, çocuklarını gönüllerince yetiştirme hakkını elde ettiklerine inandırılan seçmenlerin, biraz burulsalar da zamlarla başına gelecekleri algılamaları söz konusu olamayacaktı. Üstüne üstlük bahar günleri elektrikdoğalgaz faturaları için daha düşük günlere girilmesi anlamındaydı. Halkımız her zamanki gibi sindire sindire algılarken, kaplumbağa rolünde tepkisini gösteremeyecek, uyuşturulacaktı. Başbakan Erdoğan’ın “Suriye Halkının Dostları” toplantısında, biat kültürü ile teslim olmuş bakanlarına, milletvekillerine alıştığı buyurganlık üslubunda, yakın tarihte ortak kabine toplantısı düzenlediği Esad’ın devrilmesi yolunda dünyayı gerekirse silahlı iç savaşta rol almaya çağırırkenki ekran görüntüleri çok medyatik. Amerika’nın Ortadoğu’daki stratejik ortağı, lideri vitrini ile gurur duyarken, ülkesindeki emeklilerin ücret ayarlamasının uygulamasını bile ileri yıllara atan, memurların yasal ücret artışlarını erteleyen, uyguladığında enflasyonun çok altında tutan iktidarın, halkının çoğunluğunu sürekli yoksullaştıran, yoksunlaştıran icraatlarını algılamak söz konusu bile olamıyor. Suriye halkını diktatöründen kurtaracak, demokrasi götürecek büyük lider, bu rolün Ortadoğu’daki ekonomik getirilerinden pay alma düşleri görülürken, çift haneli, ekonomideki bütün sistemleri tetikleyecek, enerji zamlarını açıklamak, arada yutturmak gerçekten stratejik bir zamanlama, taktik.. “Bizim hiçbir kabahatimizin olmadığı, dünyanın yükünü taşıma” kavramı da, günün haberleri içinde, Ortadoğu kaosundaki gelişmelerle aptal yerine konmamızı kolaylaştırıyor.. ??? Yandaşı, cemaatçisi, teslim alınmışı ile çok güçlü medya güdülemesinde, son bir araştırmaya göre, ortalama on yılda ancak bir kitap okumuş kültürlü vatandaş kimliğimizle, stratejik ortak pohpohlamasında Ortadoğu’da ülkemize biçilen çok tehlikeli rolleri, tuzakları, başımıza örülmekte olan çorapları, iktidarımızın şimdiden içine düştüğü açmazları, satır arası haberlerden okuyacak halimiz olabilir mi? Başbakan Erdoğan, içeride çoğunluk oyu ile elde ettiği baştan sona gerçek demokrasinin tüm ilkelerinin ayaklar altına alındığı, bağımsız yargının işleyişinden, hukuk devleti, insan hakları ağır ihlallerine, güçler ayrılığına, parlamento içi ve dışı muhalefetin işleyişine elde ettiği diktatoryal gücün büyüsünde... Dış politikada da benzer üslupla, dayatmalarla, atak çıkışlarla başarı arıyor. İçerideki dayatmacı üslubun şimdilik geçerli olmasının irdelenmesini bir yana bırakalım. Dış politikada çıkar dengelerinin güncel değişim dinamikleri, oyunlar, hesapların büyüklüğü karşısında sadece iktidarlarına değil, ülkemize verilecek dönüşü olmayan zararlardan kaygı duyalım. Elbette ki en büyük tehditten, Ortadoğu’da Amerika’nın kaçtığı rolün dublörü olmaya çalışırken, ırklar, mezhepler, aşiretler eksenindeki büyük bataklığın, kaosun içine sürüklenmekten kaygı duyalım. Emperyal çıkarlar içinde dişe dokunan Kaddafi’nin düşürülmesinde, Fransa’yı durdurma, İslam dünyasına kendini kabul ettirme düşü ile olabilecek, baştan NATO silahlı müdahalesine karşı durma, sonra da önünde yer alma gafı hafif sayılabilir. En uzun sınırımız olan Suriye’de Esad’ın devrilmesi çok daha büyük çaplı; büyük devletlerin çıkar çatışmaları gündemli. Orada siyaseten yanlış sonucun rüyasını görmek, yanlışlıkla kaybedenler cephesinde kalmanın bedeli, insan hakları kaygılarını unutun, Türkiye’nin bataklığa çekilmesi sonucunu getirebilir. Şimdiden uzmanlar Suriye için çok uzun süreçli, çok karmaşık sonuçlara gebe Ortadoğu dengelerini altüst edebilecek, iç ve bölgesel ölçekte savaşlardan söz ediyorlar. Şimdiden Türkiye gönüllü olduğu önde rollerle öylesine hedef tahtasına oturdu ki; en uzun sınırı üzerinden bölge ülkeleriyle yürüttüğü ekonomik ilişkileri, Suriye ile olanlarla birlikte altüst.. ABD, AB ülkeleri arkadan Türkiye’yi öne iterlerken, Rusya ve Çin’in bastırması ile çoktan geriye çekildiler. Erdoğan hükümetinin çıkışları ile Türkiye hedef tahtasında... G ü n g ö r U ra s : D ü nyada u c u z la rk e n b iz d e a rt tı Avrupa’da işsizlik zirvede Avro bölgesinde işsizlik oranı şubatta yüzde 10.8 ile tarihinin en yüksek düzeyine çıktı. 17 üyeli Avro Bölgesi’nde işsizlik, bir yıl önce yüzde 10 düzeyindeydi. 27 üyeli AB’nin işsizlik oranı da bir yılda yüzde 9.5’ten yüzde 10.2’ye tırmandı. AB istatistik kurumu Eurostat, son bir yılda işsizler ordusuna 1 milyon 476 bini Avro bölgesinde olmak üzere AB genelinde 1 milyon 874 bin kişinin eklendiğini duyurdu. Şubat 2012 itibarıyla Avro bölgesinde 17 milyon 134 bin ve AB’de 24 milyon 550 bin işsiz bulunuyor. AB’de şubat itibarıyla en yüksek işsizlik oranları yüzde 23.6’yla İspanya, yüzde 21’le Yunanistan, yüzde 15’le Portekiz ve yüzde 14.7’yle İrlanda’da kaydedildi. Araştırmacılar tango ile ortaklığı anlattı Ekonomi Servisi 72 ülkede faaliyet gösteren bağımsız araştırma şirketi ağı WIN/ Gallup International’ın 65. yıllık konferansı, Türkiye araştırma sektörünün önemli firmalarından Barem Research’in ev sahipliğinde ve 95 üyenin katılımıyla İstanbul’da yapılıyor. Araştırmacılar 3 gün boyunca Medikal, Sosyal medya ve Kamuoyu araştırmalarındaki trendleri tartışacak. WIN/ Gallup International şirketleri arasında model paylaşımı ve Türkiye’nin de içinde bulunduğu yükselen pazarlarda iş geliştirme de öncelikle incelenecek konular arasında. WIN / Gallup International dünya pazarının yüzde 89’unu kapsıyor ve 600 milyon ABD doları ciro yapıyor. Barem Research Üst Yöneticisi (CEO) Pervin Olgun günümüz iş dünyasında rekabetten çok işbirliğinin önem kazandığını vurguladı. İspanyol pilotlar grevde İspanyol havayolları Iberia’nın pilotları, işten çıkarmalara neden olacağı gerekçesiyle şirketin yeni kurduğu ucuz tarifeli Iberia Express’e karşı protestolarını sürdürüyor. Pilotlar, 9 Nisan20 Temmuz arasında her pazartesi ve cuma toplam 30 gün greve gitme kararı aldı. Arçelik’e Japonya’dan iki ödül Japon Fabrika Bakım Enstitüsü, Arçelik’in Ankara ve Çerkezköy’deki işletmelerine büyük ölçekli şirketler kategorisinde ‘Toplam Verimlilik Yönetimi’ (TPM) ödülü verdi. THY zamlı tarifeye geçti Türk Hava Yolları, dünden itibaren uçak biletlerini zamlı tarifeyle satmaya başladı. Buna göre iç hatlardaki zamlı tarife, bilet fiyatlarına 5 ile 10 TL arasında yansıdı. Dış hatlarda ise zamların ortalama 7 ile 10 Avro’dan başladığı kaydediliyor. C MY B C MY B